Katalog

,ER CUMHURİYET/7 Cindoruk Ege gezisinde DYP GENEL BASKANrNDAN Ortadirek 1. kümeden 4. kümeye düştü. Bu başbakan, sosyete başbakanı. Bu ikîidardan iş beklemek, Ölü gözünden yaş beklemeye benzer. Siyaseti bu farelerden kurtaraîım. Ara rejimin son kalıntısını yıkın, istimlak edin. BARIŞ KUDAR MENEMEN/BERGAMA DYP Genel Başkanı ve Samsun Milletvekili adayı Hüsamettin Cindoruk, bundan önceki seçimlerin biı "sayım", bu seçimin ise "referandum" olduğunu belirterek "Siyaseti bu farelerden kurtaraîım" dedi ve hükümetin sağır, iktidann kör olduğunu söyledi. ANAP'ın ara seçimlerde konulan yüzde 10'luk barajm altında kalacağını öne süren Cindoruk, îzmir'deki gezisinin ikinci gününde özellikle iktidara ve özel sektöre çatarak, "Özel sektöre saygımız vardır, ama özel sektör iktidar, hükümet olmamalıdır. Ne DP ne AP zamanında hiçbir işadamı Başbakan olmamıştır" biçiminde konuştu. Hüsametttin Cindoruk, tzmir ve Manisa ilçelerini kapsayan 4 günlük gezisinin ikinci günUnde Menemen, Foça, Aliağa ve Bergama ilçelerini gezdi. Cindoruk önceki gün geldiği Izmir'de Urla ve Çeşme ilçelerinde ilgi görmezken Karşıyaka'nın Semikler semtinde ve Bornova'nın Altmdağ semtlerinde coşkulu ve kalabalık yurttaş topluluklan ile karşılandı. "Demirel nerede biz orada". "Başbakan Cindoruk", "Avcı Meclise" sloganları ile Semikler'deki alana giren Çindoruk, Başbakan Turgut Özal'ın gündüz vakti topladığı kalabaUktan fazla bir yurttaş topluluğuna hitap etti. Küçük partilere oy verüerek oylann bölünmemesini isteyen Cindoruk, 6 Kasımda milletin önüne konan askeı karavanasından "hoşaf seçtiğini söyledi. ANAP iktidannın zenginden azjakirden çok vergi anlatan Cindoruk KDV, Emlak ve Veraset Vergisi gibi vergileri kaldıracaklannı belirterek, "Hükümet mfa, iktidar kördiir" dedi. Ara seçim sonrası siyasi yaşamın yön değiştirebileceğıne değinen Cindoruk, milletin devlete, hükümete el koyabileceğini kaydederek, "Bu iktidan tasfiye ediniz. Ara rejimin son kalıntısını yıkın, istimlak edin" biçiminde konuştu. ANAP adayının Izmir'i 3 yılda işyerine çevirdiğini Öne süren Cindoruk, "Onu seçerseniz işyerinizdeki patronu sendika başkanı yapmış olursunuz. Bunlar daha çok para kazanmak için siyasete giriyorlar. Devlet musluklannın başına oturacaklar, sonra açacaklar kaplarını dolduracakbur. Holdingier, hükümet, iktidar oluyor. Böyle giderse müstemleke Ulkelerine döneriz. Muz cumhuriyetlerinde böyle olmuştur. Ne DP ne de AP döneminde hiçbir işadamı Başbakan olmamıştır. Bualar ara rejim çocuklandır" görüşünü savundu. önceki seçimlerin bir "sayun" olduğunu, ara seçimlerin ise "referandunT olduğunu iddia eden Cindoruk, "Fikir hürriyeti içinde demokrasiyi yaratalım. Si "Hükümet sağır, iktidar kör" yaseti bu farelerden kurtaraîım. Bu iktidardan iş beklemek ölü gözünden yaş beklemeye benzer. Bu vurdum duymaz hükümet gidecektir. Bu Başbakanla mutlu olmaya imkân yoktur. Azalan Başbakanın aklıdır" diyerek konuşmasını sürdürdü. Kendisini karşılayan kalabakğın kahvelere sığmadığını gören Cindoruk, "Demirel geidiğinde nasıl karsılayacaksınız?" diye sordu. Yurttaşlar "Demirel Başbakan" sloganları atarak karşıhk verdi. Yurttaşlann canlı il'si üzerine Cindoruk, Başbakan zal'ı daha önce kimsenin tanımadığına işaret ederek, "Biz onu cami avlusunda bulduk" dedi. Cindoruk bir ara "Türkiye geiişmiş üikelere göre fakir bir Ulke" deyince yurttaşlardan biri, "Fakir diyorsunuz, Başbakan 2 milyonluk kiralık arabayı bütün gece otelinin önunde bekletiyor" karşüığı verdi. Cindoruk bunun üzerine "1.5 yü önce konuşan Türkiye diyordum. İşte konuşan Türkiye. Bakın ne güzel konuşuyor" yanıtını verdi. tktidarın 2530 holding tarafından kurulduğunu öne süren Cindoruk, "Türkiye pastasından büyük lokmalan bunlar yiyor, size kınntılan kalıyor. Zenginler kulübünün planının bir parçası olarak Atilla Yurtçu. Ekrem Pakdemirli milletvekili adayı yapıldı. Zenginler kulübünün destegindeki Özal, bizi saf yerine koyuyor" biçiminde konuştu. ANKARATASI Suyu rüyasında gören mahalle SUSUZLUK Ankara'da da büyük bir sorun oldu. Başkentliler ellerinde kovalarla su aramak için sokaklara düşüyor. Elindeki kovasını dolduranlar mutluluk içerisinde evlerinin yolunu tutuyor. Ama ya bulduğu su hastalık mikrobu taşıyorsa? İşte bunun yanıtı yok ve başkentliler bunun korkusu içindeler. Üç aydır mahallelerinde su akmadığını anlatan Tıp Fakültesi Caddesi, Görgülü, Cami, Gömü, Limonlı ve Çalıkavak Sokağı sakinleri susuzluklarına bir çözüm bulmak için başvurmadıkları kapı bırakmamıslar. Çaldıkları kapılardan bir türlü çözüm bulamayan mahalle sakinlerinin imzaladıkları bir dilekçeyi başına yansıtmaktan başka seçenekleri kalmamış. "Mahallemiz sakinleri suyu üç aydır rüyasında görmektedir, bulaşıcı hastalıklarla karşılaşmak korkusu içindeler" diye başlayan dilekçelerinde suyun verildiği günlerde apartmanlann ilk katlarına çok çok daha az su geldiğinden yakınıyorlar. Bölge kontrolörünün mahallede yaptığı incelemeler sonucunda su şebekesinde bir tıkanıklık olmadığının anlaşıkjığını belirten mahalle sakinleri, başvurdukları yerlerden baraj seviyelerinin düşük olması gibi gerekçelerle kapı dışarı edildiklerini anlatıyorlar. Bütün isteklerinin bütün kısıtlamalar doğrultusunda bile olsa bir miktar su yüzü görebilmek olduğunu soyleyen mahalle sakinleri, kova ve bidonlarla su aradıklannı kaydederek, susuzluktan ötürü kolera, ishal ve verem gibi hastalıklara yakalanma korkusu içerisinde yaşadıklarını belirterek ilgililerden ilgi beklediklerini anlartılar. ErkaJ Zanger Seslendirmeye imzasını atıyor. başkanı bile yasakların kaJkmasını istiyor. Siyasi fikir yasaksız olmalıdır. Yasaksız Türkiye'yi onun için istiyoruz. Yoksa Demirel'in bu yaştan sonra Başbakan olması veya olmaması ne farkeder. Onun geçmişinde hizmet, her işte damgası vardır. O şeref ona yeter. Demirel'in Başbakanlıga ihtiyacı yok, ama Türkiye1 nin Türk milletinin ona ihtiyacı var" dedi. Cindoruk'un bu sözleri "Bizim ihtiyacımız var" sloganlan ile kesüdi. Bu arada, kahvenin önünden ses yükselticileri açılmış olarak geçen SHP konvoyunu yuhalayanlan Cindoruk uyararak sözlerini şöyle sürdürdü: "SHP'ye niye evet diyelim. Bir zamanlar biz bu sola evet demiştik. Her tarafı bozdular, kuyruklar oluştu. Sonra Demirel geldi, düzeltti. Biz gelip düzelttigimize göre eninde sonunda ne diye onlara bozduralım. Millet bu 6 oktan kazığı çok yedi. Hâlâ sırtımızda, kalçamızda o okun izleri var. Malatya'da bana birisi dedi ki: Şaptan olmaz seker, tnönü ınönü'ye çeker. Aklınızda kalsın." Zenger'in reklam merakı BAŞBAKAN Özal'ın Teknik Danışmanı Erfcal Zenger'in btraz fazla "reklam" merakı bazen ilginç sonuçlar doğurabiliyor. Erkal Zenger'in Sümer Sokak'taki bürosundan içeriye girenier duvarlarda boy boy büyük fotoğraflar ve Zenger yazıları ile karşılaşırlar. Bir köşede Cumhurbaşkanı Evrer^ in, bir diğer yanda Süleyman Demirel'in, Bülent Ecevit'in, Başbakan Özal'ın ve bir Türkiş mitinginin büyük boy fotoğrafları ve hemen fotoğrafın önunde yer alan kürsude ise seslendirmeye atılan imza yani "Zenger" yazısı okunur. Zenger'in en büyük mikrofondan en köşedeki hoparlöre kadar bütün cihazlara imzasını koyması galiba seslendirmeciliğin şanından geliyor. Zenger'in bir başka köşede ise müzik aletleri sergilenir. Çeşii çeşit sazlar duvara asılmıştır. Zenger gazetelere son Moskova gezisinde satın aldığı balalaykayı gösterirken, bir de küçük "ara taksimi" geçmeyi ihmal etmedi. Sonra da soz döndü dolaştı, "Rusya'dan Geliyorum" diye bir gazete için yazı dizisi hazırlayan işadamı Sakıp Sabancı'nın sokak afişlerinde boy boy sergılenen fotoğrafına geldi. Erkal Zenger, folklorcu kıyafetiyle poz veren Sabancı'nın elindeki balalaykanın kendisine ait olduğunu söyledi. Reklam merakını bilen gazeteciler Zenger'e "büyük bir fırsat kaçırdığını, balalaykaya neden imzasını atmadığını?" sordular. Zenger yanıtını hemen verdi: "O iş biraz aceleye geldi, aletin üzerine Zenger yazdıramadım" S Kendisinin solcu değil, liberal olduğunu, ancak bu sözleri söyleyebildiğini, bunun da nedeninin Türkiy?nin bugünkü durumu olduğuna işaret eden Cindoruk, "45 bin maaş 20 bin elektrik, geçinemiyorum", "Kiramı veremedim", "Mutfaklar boşaldı" yakınmaları üzerine, "Ortadirek 1. kümeden 4. kümeye düşmüştür" dedi. Hesaplar sorulmasın diye yasakların konduğunu da iddia eden Cindoruk, "Sayın Cumhur Sola değil sağa blok TÜRKİYE'nin tanıtımı ile görmlencSrilen v© devlet bütçesinden de dest&k gören ünlu vatoflanmtzdan birinin, kendisi de oldukça ünlu "eski bir müsteşar" başkanının "Türk milliyetçiliği" yaklaşımı dillerden düşmüyor. Bu oldukça ünlü vakfımız, ülkemizi dışta tanıtmak üzere bir broşür bastırmaya karar vermiş ve broşurde yer alacak metin, teknik düzenlemeyi yapacak grafikere teslim edilmiş. Grafiker gerekli çahşmayı yaptıktan sonra, yazılann da sayfanm sol tarafma blok olarak, "yani paragraf yapmakstzın, satır sonlannda hece bölünmeden yazılann sona gelen kısmı serbest dizilmesi taiimatını vermiş. Grafiker işi biten broşurde daha sonra bir hata olmasın diye bir kez daha görmek isteyen bu çok ünlü kültür ve düşün yöneticimiz, önüne gelen metinde "sola blok" sözlerini görünce şöyle bir irkilip titremiş ve kendine gelerek düzettmiş: "Bir milliyetçlyiz, komünist ülkede miyiz, ne demek so/a biok. Vazı/ar "sağa blok" otsun. "Şimdi merakla "sağa blok" hazırlanmış broşür bekteniyor. ier yapacak eriyi örgiiderimiz gösterdi. Bu konu.i bütün engelleri aştık. Bu engejleri lak, o kadar zordu ki, Sayın Özal eşebileceğimize inanmıyor, hatta trak geçivordu. Ondan sonra birleşolasılığı guçlenince şaşkınhgını hayorum. Sonra 84. maddeyi ortaya ye bu maddenin sözünü ederek bir : oyalandı ve herkesi de oyalamaya ştı. iuhalefetin görevi güçlenmektir. Biz u yaptık. Birleşerek en giiçlii muhat partisi okiuk. Şimdi bu > uzden ba;iireşiyonız." rdal İnönü, SHP'nin gündeminin ve gramının belli olduğunu, ayrıntılase hep birlikte yaşanacağmı anlataSHP'nin iktidara geldiği zaman yaaklarını ve yüruyecekleri yolu şöyle ıttı: 1 Artık dognı düriist çahşan, kesbıuğramayan bir sosyal demokrasi isruz. Böyle bir sosyal demokrasİBİn kiye'de kurulması ilk hedefimiıdir. Tiirkiye'de fikirlerin serbestçe yaasını, söylenmesini ve okunmasıoı ayacagız. Demokratik ülkelerdeki özgürlüğü anlayışının Tiirkiye'de liitün kurallarıyla yerleşmesine ça•ağız. Sendikal haklann, toplusözleşme rev haklannın Uluslararası Çalışma iitıi'nün saptadığı standartlara yiikImesi ve kullanılması için çalışacaÇalışanlann emeğinin, degerinin vtığını tam olarak almasını istiyoruz. ıfın gerekli krediyi almasını, memur rneklilerin gelirlerinde son yıllarda dana gelen kayıpların telafi edilmesağlayacagız. Biitiin bunları planlı bir karroa lomi içinde yapacağız. Kavga edeiegil, banş içinde uzlaşmalarla soı ilerleyecegiz. Milli gelirin arttınlmasını sağlayaE ve gelir dağılımının haksız bölüıine son vereceğiz. Milli geliri arttın, hakça böliistureceğiz. Ekonomik ikamızın ana hattı budur. Bunun ıtılarını hep birlikte yaşayacağız. Yükseköğretimi parasız yapacağız. ierimize devletin okuma imkânı taısından yanayız. Son yıllarda sağlık sorunlan çok ihedildi, bütçeden sağlık yalırımlan lyrılan pay yiizde 2.5 düzeyine inli. Sağlık hizmetlerinin parasız vaasından yanayız. Aynı şekilde eği'e konut sonınlarının çözüntünde •vletin sosyal hizmetleri olarak göruz. Sağlık hizmetlerini sosyalleş• istiyoruz. Politikalarımız ve ana k flerimiz bunlar olacaktır. Geniş kapsamlı bir genel af da pomız içinde yer almaktadır. Aynca milletin malını kimseye ye•yeceğiz. Hayali ihracat gibi yönrle kaybolan paralan da araştıra. Vapılan işkencelerin de hesabını ağız. !, bu politikalanmızı gerçekleştiriçin vatandaşlardan oy istiyoruz. ı ilke ve politikalarımız bunlardır. niz işte bu doğrultuda ilcrlemek <tidara gelmek istiyor." 20 vaat SEÇİM KULtSİ Vaatlerin sonu yok PARA İÇİN StYASETE GİRİYORLAR DYP Genel Başkan Cindoruk Şemikler'de yaptığı konuşmada ANAP adayı Yurtçu'nun seçilmesi halinde patronu sendika başkanı yapmış olacaklarmı söyleyerek, "Bunlar daha çok para kazanmak için siyasete giriyorlar. Devlet musluklanmn başına oturacaklar, kaplarını dolduracaklar" dedi. • ANAP'lılar, ilçe yönetim kurulu uyesinden Başbakan'a kadar seçim çevreierinde akıllanna ne geline vaat ediyorlar. Turgut özal, Zonguldak gezisi sırasında Yenice bucağının ilçe yapjlacağını söyledikten sonra Yenice'ye Erdal İnönü geldi. tnönü, Yerücelüere vaatte bulunmadı, gerçekleri söyledi: "Zonguldak milletvekilimiz Cahit Karakaş, ikj yü önce Yenıce'nin ilçe olması için önerge verdi. Fakat ANAFülar bu önergeyi kabul etmediler!' »~~. * « » • Miung için 'hayvan pazarî* verilen DYP'den protesto D Y P "îstanbul îl Başkanı Yaşar Keçeli, "ANAP, Saraçhane meydanım bize vermekten korktu, r versinler meydanı, 200 bin kişiden A fazla insanın katıldığı miting yapalım" dedi. Îstanbul Haber Servisi DYP Îstanbul ll Başkanı Yaşar Keçeli, yann Süleyman Demirel1 in de konuşacağı "Şahlanış Mitingf'nin yapılacağı Vatan Caddesi'ndeki alanın Kurban Bayramı'nda "hayvan paıan" olarak kullanıldığını, tstanbul yönetiminin insanlara hayvan pazannı reva gördüğünü söyleyerek "Bu durumu protesto ediyorum" dedi. Keçeli, dün yaptığı basın toplantısında, Vatan Caddesi'ndeki yerin çok sapa bir yer olduğunu, eğer Saraçhane Alanı verilmiş olsaydı, mitingin daha büyük boyutlarda olacağmı söyleyerek, "ANAP, Saraçhane Meydanı'nda miting yaptırmaktan korktu. Bize Saraçhane Meydanı'nı versinler, 200 bin kişiden fazla insanın katıldığı bir miting yapalım. Oysa tstanbul'u yönetenler milletimize Vatan Caddesi'ndeki hayvan pazarını reva gördü. Millete reva görülen bu durumu huzurunuzda protesto ediyorum. Saraçhane Meydanı'nı verseler daha çok insan gelecek ve Saraçhane Meydanı'nı istiyorum" şeklinde konuştu. Keçeli daha sonra miting hazırbklan konusunda da şu bilgileri verdi: "Demirel, miting günü Istanbul'a uçakla gelecek ve heiikopterle miting alanına inecek. Miting alanında 5 bin balon uçurulacak, helikopterte şeker atılacak ve mitingden sonra halkın isteğine göre belki konvoy halinde seçim bölgelerine bir gezi yapılacak. Bu mitingte, farklı olarak tstanbul dışında otobüsle adam getirmeyecegiz. Bu miting sadece tstanbullulara ait olacak. Miting 10 ile 20 milyon civarında bir paraya mal olacak." (ienel çerçeveli görüşme' Haber Merkezi Başbakan Turgut Özal'ın önceki gün tstanbul'da ABD Büyükelçisi Robert StrauszHupe ile yaptığı görüşmede TürkABD ilişkilerindeki son gelişmeler ele alındı. Amerikan kanadından gelen taleD üzerine tstanbul Tarabya Oteli'nde gerçekleşen görüşmede TürkABD Savunma ve Ekonomik Işbirliği Anlaşması (SEIA) çerçevesindeki sorunlar ve bununla ilgili olarak ABD'nin Türkiye'ye verdiği ekonomik ve askeri yardımın miktannda meydana gelen düşüş ile uyuşturucu kaçakçılığı konusu gündeme geldi. ABD Büyükelçisi StrauszHupe'nin Washington'a, Başbakan Özal'ın da Viyana'ya gidecek olması nedeniyle son dakikada aniden lstanbul'da yapılan görüşmede Başbakan Özal, ABD Senatosu ödenekler Komitesi'nde 490 milyon dolar olarak belirlenen Türkiye'ye yardımın) "Tiirkiye'nin kendisinden beklenenleri yapmasına" yetmeyeceğini söyledi. Büyükelçi ise ABDdeki bütçe açığımn Kongre'yi dış yardımlarda kesinti yapmaya1 zorladığını belirtti. Görüşmede aynca Özal'ın Viyana seyahati ve burada yapacağı temaslar konuşuldu ve sohbet sı, rasında Büyükelçi'nin bir soru; su üzerine Başbakan özal seçimi ANAP'ın kazanacağına samimi olarak inandığını söyledi.. İstanbul'daki görüşme için randevu talebi ABD Büyükelçisi Robert StrauszHupe'den geldi. StrauszHupe, ABD'ye Beyaz Saray'da uyuşturucu kaçakçılığı konusunda yapılacak bir toplantıya katılmak üzere gidiyor. Uyuşturucu kaçakçılığı mevcut olan 18 ülkedeki ABD büyükelçilerinin katılacağı toplantıda Amerikan gençliğini tehdidi nedeniyle Amerikan kamuoyunun hararetle üzerinde durduğu, "uyuşturucu sorununa karşı önlemler" konusu ele alınacak. ' Edinilen bilgiye göre StrauszHupe tatiline de rastalayan bu toplantı öncesinde Türkiye"nin en üst düzeydeki yöneticileri ile bir görüşme yaparak VVashington'a TürkABD ilişkileri açısından "en taze hisleri" götürmeyi arzu etti. Başbakan Özal ile yapılan görüşme de "her konunun ele alındığı genel çerçevede cereyan etti." Diplomatik çevreler, görüşme konusunda, "randevu olağanüstü ama konuşulanlar olağanüstü değil" şeklinde konuştu. Öte yandan, Başbakan özal Viyana'ya hareketinden önce Hupe"yle görüşmesi konusunda gazetecilerin sorularını yanıtlarken de şunlan söyledi: "Hupe 10 günlügüne ülkesine gidiyor. Benden randevu istedi. Bu istegiai isieriııım çokluğu nedeniyk aacak tstanbul'da yerine getirebihHm." 6 Strausz HupeÖzal buluşması Anayasa'da orman yanlışı • Başbakan Turgut Özal, orman köylülerine hitap ederken anayasa değişikliğinden söz eder oldu. Siyaseıle ilgili birçok maddesi elestirilen anayasaya Başbakan da orman tartışmasını ekledi. Özal, 'Ormanı seviyoruz ama insanı daha çok seviyoruz. Anayasada ormanla ilgili yanlışlar var" dedi. Lafm sonunda da "Bize o> %erirseniz bunları değiştiririz" demeyi unutmadı. Mazot politikası • ANAP Yozgat Milletvekili Lütfullah Kayalar, Samsunda ki propaganda çahşmalanna katıldı. Kayâîar. Bafra'nın Şe>horen Köyü'nde köylükre mazotun neden subvanse edilmediğini anlatırken, mazotun sübvanse edilmesı durumunda de\letin kasasının tamtakır kalacağını söyledi ve "Devletin kasası kimin?" diye sordu. Devletin kasası, milletindi. Ama milletin cebinde para yoktu. Zaten köy lülerde golgelik bir yerde, Lütfullah Kayalar'ı kayıtsız bir şekilde dinliyordu. Yeni gelin gibi • ANAP Samsun adayı "paşalann paşası" Servet Bilgi, seçim bölgestnde bugune kadar 180 köyü gezdi. ÎConuşmalarına hep. "Yeni aelin fazla konuşmazmış, ben de atı konuşacagım" diyt başlayan Servet Bilgi, en az bir saat konuşmadan edemıvor Ve de genellikle "telefon" hizmetlerinden söz ediyor. Köyiuler ise, Bilgi'nin söyledikierinden çok 70 milyona malolan özel ses düzenlı Toyota marka cipine ilgi gösteriyorlar İZMİR'DEN tZLENtMLER Gndoruk solcu gibi HJKMETÇETİNKAYA İZMİR DYP Genel Başkanı Hüsametün Cindoruk, Şemikler'de Istasyon alanında "Suvari"nin üzerinde konuşuyor. Saat 21.10. Alanda yer yer boşluklar olmasına karşm, Cindoruk'u coşkulu dîyebileceğimiz bir topluluk izliyor... DYP tlBaşkanı Rıfat Serdaroğlu'nun "demokrasidozeri, büyük hatip" diye sunduğu Hüsametün Cindoruk, sakin, yumuşak bir biçemle ANAP iktidanm eleştiriyor. Konusması oldukça etkileyici, seçtiği tümceler ilginç. Konuşma dili hiç de bağnaz değil, örneğin, sık sık "özveri", "sakınca", "durağan", "sevecen", "mutlu" gibi sözcükleri kullanıyor konuşmasmda. Cindoruk, ANAP'ın adayı Atilla Yurtçu'yu hedefaltp, siyasal iktidann kitleleri nasıl sumürdüğünü anlaüyor: "Iküdarda olan ANAP değil, millet değil, bir avuç zengindir. Zenginler kulübü iküdardadır. İşte Atilla Yurtçu ve Ekrem Pakdemirli. Bunlar birbirleriyle ortakttrlar. Şimdi tepeden inme bir yöntemle ikisi de ANAP adayıdır. Izmirliler, şimdi siz Atilla Yurtçu'yu seçerseniz, işyeripatronunu sendika başkanı seçmiş sayılırsımz." Bu sırada dinleyenler arasında sesler yükseliyor: Bizi kurtar muhteşem Süleyman!... Cindoruk keyifleniyor. Konusmanm tonu yükseliyor, topluluğa, "Işçiler, köylüler, yoksullar, dar gelirliler" diye seslenen Cindoruk'u sanki sol bir partinin lideri sanırsınız. Neler söylemiyor ki Sayın Cindoruk... Hele hele, "Demokrasiden kimseye zarar gelmez, liderlerin, milletin üzerinden yasaklar kalksın, kimse kendini milletten üstün görmesin, üzerine kılıç koymasm" dediğinde dinleyenler daha da coşuyor. Çoğunluğu işçi olan topluluktan bir genç tüm gücüyle bağırıyor: "Sendikalarda da yasaklar kalksın..." Cindoruk yanıt veriyor: "Tüm yasaklar kalksın, millet istediği gibi hareket etsin. Siyasi düşünce yasaksız olmalıdır. özal benim aile dostum değil ki, cevap isteyeyim. Muhalefet başkamyım, hesap istiyorum, hesap..." Yanımızda Zühtü Güneş adlı bir işçi yurttaş var. O da alkışlıyor Cindoruk'u durmadan. Oyunu geçen seçimlerde ANAP'a vermiş, şimdi ise kararsızhğını koruyor. "Yine mi ANAP'a vereceksin?" diyorum. Başını sallıyor, "Bu kez kesinlikle ANAP değil, ama hangiparti olacak şu anda karar vermiş değilim "ya nıtını veriyor. Ayda 60 bin lira alan 15 bin lirasını ev kirası olarak ödeyen iki çocuk babası işçi şöyle diyor: "Büyük oğlanın kitaplarını, defterlerini, okul çantasım alamadım daha..." Bir süre sonra konuşmasını biüriyor Hüsametün Cindoruk, "Suvari", Altındağ'a hareket ediyor. Altındağ'dayine heyecanlı bir topluluk karşısında konuşuyor Cindoruk, "Başka illerin iş makineleri, penoneli deplasmana çıkmıştır" diyor. Bunları, deplasmana çıkmışfutbol takımına benzeüp dinleyenlere sesleniyor: "Özal'sız siyaset dönemi 28 eylülde başlayacakür..." D YP'nin Altındağ toplantısını yazarımız Uğur Mumcu ile birlikte izliyorduk. Bir Tekel işçisi yanımıza geldi, "Ecevit'i severiz, ama oyumuz SHP'ye" dedi. "Niçin?" diyesorduk. Aldığımız yanıt şöyleydi: SHP'liler kendi aralannda DSP'nin tzmir 2. Bölgede yüzde kaç oy alacağını hesaplıyorlar. Kimilerine göre, bu sayı yüzde üçbeş arasında değişirken, "Ya yüzde onu geçerse" diyenlere de tanık oluyoruz. Şu ya da bu, gerçek olan sosyal demokratların tzmir 2. Bölgede güçlü olmaları. ANAP'lılar ise, "DSP yüzde onu aşarsa Atilla Yurtçu Meclis'te" diyerek, siyasal iktidar olmamn verdiği olanaklarla seçime asılıyorlar. Başbakan ve ANAP lideri Turgut özal, ara seçimleri pek önemsemiyor gibi gözükmekle beraber, özellikle Îstanbul ve tzmir'in üzerinde tiüzlikle duruyor. ANAP adayı Atilla Yurtçu ise konuşmalarında 12 Eylül 1980 önces; olaylara ağırlık veriyor. Yurtçu şöyle sesleniyor seçmenlerine: "Siz onları senelerce denediniz. Kan veyokluk dışında sizlere neler verdiler? Biz üçyılda çok şeyler verdik. Biz sevgiden, saygıdan yanayız, istikrarlı ve huzurlu bir Türkiye için çalışıyoruzBundan sonra 5 yıl daha iküdarda kalalım, işsizlik de tarihe karışacaktır." Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakam Sudi Türel de, DYP'ye çattı, muhalefete "aile boyu partiler" diyerek şöyle konuştu: "Biri karısma, biri dayısına, biri de babasına güvenerek yola Çiktı. Barajlar kralı diye bilinen zattn yaptıklan dahil 84 barajı işler durumda devraldık, bugün bu sayıyı 106'ya çıkardık, 100 baraj inşaat halinde..." Manisa 2. Bölgeye dün Refah Partisi Genel Başkanı Ahmet Tekdal geldi. ' 'Milli görüş " ünen etkin olduğu bu yörede Tekdal, ANAP'ı "tefeci iktidar" olarak nitelendirdi. Sağıyla soluyla sanayileşmiş ülkelerin temelinde köleleştirilen, sömürülen insan harcı yattığını vurgulayan Tekdal, ANAP adayı Mehmet Keçeciler'in huzurunu kaçırdı. Mikrofoncu başı • Erkal Zenger, kendtsini her ne kadar "Başbakan'ın Teknik Danışmanı" olarak kabul ediyorsa da ANAP'h milletvekilleri Zenger'in "çıgırtkanlık", "tellallık", "tazgırlık" yaptığmı soylüyorlar. ANAP'ın son turküsu "Size selam getırmişem"i, seçim otobüsunden dışanya yayın yaparak "Cindoruk'un hocasından, Rahşan'ın kocasından, tnönü'nün babasından size selam getirmisem" şeklinde değiştirip "komiklik" yapan Zenger, Özal'ı yol kenannda danatannı kurban etmek üzere bekleyenlere de şöyle seslendi: "Sevgili danalar. Kara günler sizin için. Çünkü biraz sonra Sayın Başbakanım buradan geçecek, kurban edilebiiirsiniz." Uluçınar garajda • HDP'nin seçim otobüsü "Uluçınar" propaganda çaltşmaları için Mehmet Yazar'ın komutasında >ollara duştu. Büyük Vatan Partisi'nden sonra demokrasimizin en genç partisi HDP, eski NtDP'li milletvekilleri ile seçim bölgelerini karıs karış geziyor. öyle ki. geçenlerde Ha\za garajına da uğradılar. Ya/ar, "Lluçınar"dan yayılan mehıer marşınm eşliğinde garajdaki otobus yazıhanelerinı dolajarak yolcularla da konuştu. sorun ânin birinci sınıfı, ikinci sınıfı olamaz. çogu da yoktur. Bizim halkımız ona çıkacagı gerçek bir demokrasiye " dedi. adayı Gökhan Evliyaoglu da Ayvani yaptığı konuşmada şu göruşleri saI, baktı ki, eski Adalet Partisi dogru kmaya başladı. Ara seçim derken bir îçim havası dogdu. Dun yeni bir $arrladı. Bir pa\yon şarkıcısı gibi otobüıne geçerek Kır at bizim, nal bızım' • söylıiyor. Milletin kuruşlanyla yapı»jlan, köpruleri çakugıııı biltyorduk. hırsızı oldugunu yeni ögrendik. Şimbırsızlıgına başladı. Ben hem siyasi hem de gerçekten seyisim. Seyislik cins atı bilirim. Cins at, sahibine gö, sahibini tepmez. Ama yabancıyı te Haber Merkezi MardinMidyat karayolunda Tilkitepe köyüne gitmekte olan Doğan Altindağ yönetimindeki 53 DT 804 plakalı tanker, hatalı sollama yüzünden karşı yönden gelen Mustafa Uçar yönetimindeki 63 DL 523 plakalı dolu tankerle çarpıştı. Akaryakıt yüklü tankerin ateş alarak tamamen yandığı kazada, Doğan Altındağ ve Mustafa Uçar olay yerinde öldüler. Muş'tan Bulanık'a gitmekte olan Kemal Ökten yönetimindeki 49 AK 039 plakalı minibüs Bulanık ilçesi Erentepe bucağı mevkiinde Baki Âslan yönetimindeki plakasız traktörle çarpıştı. Kazada minibüs yolculann 3 ilde kaza: 4 ölü dan tbrahim Kaya (20) olay yerinde öldü. Ali Baltık, Emin Görgü, Turan Kandertıir, Emin Demir, Baki Güneş, Alaattin Yılmaz da yaralandılaı. Karamürsel'in Ereğli köyü yakınlannda meydana gelen trafik kazasında İzmit yönüne gitmekte olan, Seyit Kıran yönetimindeki 16 FY 686 plakalı kamyon, karşı yönden gelen, Maşallah Yertür yönetimindeki 41 EF 284 plakalı kamyonla çarpıştı. Kamyon şoforlerinden Seyit Kıran olay yerinde öldu. Ağır yaralanan Maşallah Yertür'le, oğlu Kubilay İzmit Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı.