Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bîr Mektubun Dütşündürdükleri MELİH CEVDET ANDAY SHP Genel Başkanı Erdal lnönu'nun ara seçim konuşmalannda hırsh, sınirli davranmaması, ele aldığı konulan sakın sakin anlatması ilgi çekti. Hatta onu bu yuzden politıkada acemı sayanlar, onun politikaya yenı yenı alıştığım sdyleyenler de oldu. Bense onun bu davranışından ne denli kıvandım, bilemezsiniz. Başkalarının hakkını >ememek için şunu da ekleyivereyim, bağıra çağıra konuşmanın saıunm modası geçiyor. GogolL ün unlu Mufettış oyununda sozü geçer, bir tarih ögretmenı vardır, geçmişteki buyük adamları anlatırken çok coşarmış, hatta bir gün Iskender'ı anlatırken öylesine heyecanJanmış ki, iskemlesini yere atıp parçalamış. Kaymakam bunu duyunca dıyor kı: "Evet, tskender büyuk adam, ama bunun için iskemleyi kınnay» ne gerek var!" Bağıra çağıra polıtik söylevler çekenlerin yanlışlığı, "Ne denli bagınrsam beni o denli inanmış sayarlar" duşuncesınden doğmaktadır. Bu duşüncenın ise, politıka gıbı çok yanlı savlan içeren bir etkinlık alanında hiç yeri olmamak gerekır; "Ben böyle düşunıivorum" demek yeter ve bu sözu söylemek için sınirli davranmak, inanmış taklidi yapmak yanlıştır. Değerli bir bılim adamımız olan sayın Erdal lnönu çok ıyi bilir ki, onun dalında, genel olarak butun bılim dallarında, sınirli davranmak, inanmış görünmek, ele alınan savın doğruluğunu kanıtlama konusunda tumden yersizdir. Bılimsel doğru ile, politika alanında doğru diye savunulan düşunler arasındaki belli başlı ayrımlardan biri buradadır. Gerçi her muspet bilim dalında çeşitli varsayımlar bulunabihr ve belli bir bilim dalının adamları arasındaki yarışma, kanıtlama döneminde sona erer, hıç olmazsa bir süre için. O süre içinde karşı gelinemez bir kanıtlamadır bu. Dünyanın dönduğunu söyluyorsam, buna inanmayanlarla kavgaya girişmem gerekmez. Doğruluğu kanıtlanmış bir varsayımı, gunün birinde herkes benimsemek zorunda kalacaktır ıster ıstemez. Peki, politıka alanında suregiden çatışmalar için de böyle bir kanıtlama sureci soz konusu edilebilir mi? Başka bir deyişle, polıtikacılar kendı savlannın karşı gelinemez olduğuna ınanabilırler mi? Yoksa, dinsel ınançlarda olduğu gibi, politıka alanında da, vazgeçilemez bırtakım bağlılıklar mı söz konusudur? Eğer böyle ise, politika, doğru sanılan belli inançlar için halkı etki altına almak, ya da onu zorlamak sanatıdır diyebiliriz. Buraya değın görduğümuz uzere, politika etkınhği ile bilimsel etkinlik arasında kapatılamaz bir uçurum var. Sanıyomm bu yüzden bizde de, başka yerlerde de, bilim adamları politikaya uzak duruyorlar, ya da bizde "gunliik politika" denılen seçım kazanma sorunu onları hiç ilgilendirmıyor. Çunku bilimsel doğru, genel oy ile kanıtlanamaz. Öyle ise, politikacı için "doğru" sozu gorecedir, belli bir politika yolu kimine ıyi gelir, kimine kötu. Politıkacıların çeşitli partilere bolunmesi de bunu gosteriyor. Pohtikabilim ilişkısi her zaman, her yerde tartışılmış ilginç bir konudur. 2 Eylul 1986 tarıhli Cumhuriyet'te yayımlanmış olan sayın Ecevit'in, sayın İnönu'ye gönderdiği mektup da ışte bu konuya ilışkın ılgınç duşunceler içerıyordu. Bildığimce, gereklı yankıyı pek uyandırmadı o mektup. Sayın Bulent Ecevıt, o mektubunda, Atatürk'un unlu "Hayatta en hakiki murşit ilimdir." (Doğrusu, "Dunyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki miırşit ilimdir. fendir." Bir akıllı çıkmış, başta söylenenlerı "hayatta" sozcuğu ile özetleyıvermiş) sözune dayanarak, bu sözun sıyasal açıdan da önem taşıdığını belirtiyor ve şöyle dıyordu: "Çunku doğmacılığın, bağnazlığın karşıü olan bilimsel yaklaşım, bilimde olduğu gibi siyasal konularda da, tek >ol anlayışını, dogrulann kesinligi saplan CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER tısını reddeder. bilimsel verileri bile sürekli lartışma ve sınama suzgecinden geçirir, yalmz belirlilik değil, onun da otesinde, çiiriıtulebilirlik testlerinden geçirir. Sanınm 'demokrası külturu'nün kökeninde yatan da oncelikle bu bilimsel yaklaşımdır ve duşünce özgurtüğu. sınırlanmamış duşunce ozgurlugu, bu yaklaşımın ayrılmaz bir parçasıdır." Bunları soyledikten sonra da sayın Ecevıt, muspet bilimlerle sosyal bihmler arasında buyuk bir ayrım olduğunu ilerı surmekten kendini alamıyor, iyi de ediyor elbet, "çunku belirttiğim anlamda bilimsel yaklaşım, sosyal bilimlere, muspet bilimde olabildiği kadar uyarlanabilmiş degil" diyor. Nasıl olabıiudi ki, burada deneylenecek olan insandır. Oyle ise ne yapmalı? Sayın Ecevıtın politika alanında egemen olmasını ıstedığı yöntem, gelıp muspet bilimlerde odaklaşıyor. "Ben, akademik kesimden, buna a?ıl guçlu tepkiyi, muspet bilim dallannda çalışanlann gostermelerini bekliyor ve dili>orum." Duyulduğuna gore, sayın Ecevit bu sozleri sayın tnönu'ye bir çağrı olarak kaleme aldığını dostlarından bırine söylemiş; fakat sayın lnonu böyle bir imayı söz konusu mektupta goremediğini belirtmesıne karşın gene de SHP'nin başına geçmeyi göze almıştır. Şimdı şu soruyu sormanın sırası geldı sanırım: Sayın tnönu ara seçım konuşmalarında muspet biüm yöntemlerini mi kullanmaktadır? Hıç sanmıyorum, ya da ben o konuşmalarda boyle bir eğılım, uygulama göremedim. Göremezdını de ondan. Politik konuşmalar, özellıkle seçim dönemlerinde, halka dönuk konuşmalardır, bilimsel yöntemlere dayalı doğruları, salt bu ozellikten öturu halkın o an benimseyeceği ise kolay kolay savunulamaz. Çünku halkı ınandırma sorunu, büimsel doğruluktan çok önce, çeşitli kesimlerin çıkar kaygılanna seslenebilme sonınudur. Bu kaygılar dışında halkı besleyen ideolojik kaynaklar ise, daha çok mıstik ve metafiziktir. örneğın bizde bir politıka adamınm, muspet bilim dallanndan gelme bır politika adamının, ulkede bu kadar çok cami yapılması yerıne okul yapılması gerektiğinı ortaya atması, aşağı yukarı kesinlıkle söyleyebiîiriz ki, halkta olumsuz bır tepki uyandıracaktır. Bu gorunum ise, bilimle dinin çatıştığı bir pohtik arena ile karşılaştırır bizi. İster muspet bilimlerden, ister sosyal bılimlerden gelmiş olsun, hiçbir pohtikacı böyle bır arenaya girmek ıstemez; çunku halkın muspet duşunceden değü, mıstik ve metafizik ideolojilerden yana olduğunu bilır. Kısacası, politika adamının muspet bilimlerden gelmiş olması burada hiçbir işe yaramaz. Atatürk devrimci idi ve etkinliklerini karizmatik kişiliğine guvenerek yurütmuştu; bu kişilığin mayasını ise zaferler oluşturmuştu. Sayın Ecevit'in ıstediği, sınırsız bir duşünce özgurluğu içinde politika yapmak ise, dogmalara, bilimsel doğrulardan daha buyuk bir alan açacaktır gibi görunüyor. Usa, sağduyuya ve deneylere dayalı bilimsel duşünüşun, bağnazhğı kışkırtan politika esnafı karşısında güçsuz kalabileceği olasılığını hıç de kuçümsememek gerekir sanınm. Ne o? Demokrasiden, tam bir özgürluk içinde işleyebilen demokrasiden kuşkum mu var? Pek öyle değil; siyasal alanda ortayr çıkan, çıkması çok doğal olan yeğlemeler, muspet bilimlerin terazisinde tartılamaz, tartılsa kolay kolay inandırıcı olmaz. Çunkü sınıflararası uyuşmazlıklan deneylerle çözmeye kalkmak olanaksızdır; burada, sayın Ecevit'in de söyledigi gibı etik ve ideolojik öğeler baş rolu oynayacaktır. İster sosyal bilimlerden, ister doğa bilımlerinden gelmiş olsun, politikaya atıian kişi, belli kimi etik ve ideolojik davranışlan öne geçirecek ve daha önemlisi, kimi taktikleri, hatta kimi ödünleri hesaba katmak zorunda kalacaktır. Bunun böyle olmasını, parti disiplini denilen baskı da ister. Demokratik özgurlukler ne denli geniş tutulmuş ve işletilmekte bulunmuş olursa olsun, partiler dışındakı bilim adamları, duşünurler, partilı önderlerden daha özgurdurler; çunku bilim adamlarının, duşunurlerin oya gereksemeleri yoktur ve onlar ilerı surduklen doğruların, olumlu olumsuz, halkta uyandıracağı tepkiden yakınma durumuna düşmezler, taktik kullanmaya uzak bulundukları için de, ilerici poütıkacılara yardım etmiş olurlar. Görulduğiı gibi, bilim adamları politika dışı kalmalıdır gibi bir duşuncem yok benim. Demek istediğim, bir bilim adamı politikaya atıldı mı, başarıya ermek için politika adamı olacaktır, bunda da muspet bilimlerin bir yararını göremeyecektir. PENCERE Hesap Kitap?.. 19 EYLÜL 1986 Turgut Özal. Istanbul'da yaptığı seçım konuşmasında Erdal Inonu'yü eleştırerek dıyor kı " Inonü, konuşmalannda atıp tutuyor. Köylünun faizini sileceğim diyor. Bak bak... Kımin parasını kime venyorsun? Ufacık bır aklı olan bunun olamayacağını bilır. Hiç hesap bilmiyor musun sen? Ne kadar o faız biliyor musun? Ziraat Bankası'na 900 mılyar bır yıllığı. Cebınden verıyorsan bır şey demem. Iktidardan umidını tyıce kaybettı kı boyle atıp tutuyor Başka türtü manası yoktur. 84 tane mılletvekılın var Iktidar olman lazım bunları yapman ıçın. Iktidar olmayınca oturduğun yerde kalırsın." Öyle gorünuyor kı Sayın lnönu'nun köylüye donük sözlerı hedefini bulmuştur SHP ıktidara geçince köylünun faız borçlarını nasıl sıleceğını gosterır, Sayın Ozal da ışın hesabını kıtabını o zaman oğrenır. * 197O'lı yılların sonlarına doğru Turkıye'de terör ve anarşi çok yaygınlaştı ve derınleşti Bu fırtınanın kımlerce köruklendığı daha tam anlamında ortaya çıkmamıştır, ılerde ilginç açıklamalar yapılabılır Ancak o yıllarda bır kordövüşu suruyordu. Gazete yayın mudürlerı şaşırmışlardı Bırıncı sayfa nasıl düzenlenecek9 Ayda veya haftada bırkaç olay yaşansa, eytemler manşete geçebılır, ama her gün çatışma, ölu, yaralı oldu mu, yaşananlar doğallaşıyor, haber degerını yıtırıyor Teror ve anarşıyı körukleyenler, sonunda amaçlarına ulaştılar, 12 Eylül gundeme gırdı Bu kez de gozaltına almalar, tutuklamalar, yargılamalar başladı. Bınlerce sanık, yuzlerce dava, ışkence, baskı ve sorgunun hangı bırine yetışeceksın? Idam ıstemlerıyle dolu çoğu davanın haberlerı gazetelerde yer bulamadı 12 Eylül, ANAP'ı ıktidara oturttuktan sonra yenı bır süreç başladı Bu kez ekonomık ortamda soygun, vurgun, terör, anarşi geçerlık kazandı Cumhunyet tarıhınde görülmemış bır Hazine soygunu, yakın holdıngler, yabancı kumpanyalar, akrabalar, hısımlar, omuzdaşlarla bırlıkte sürdürulüyor, devlet yönetimını anarşıye donuştüren bır yağma Hasan'ın böreğıdır gıdıyor Kısa vadelı dış borçlar şışmış, butçenın anlamı kalmamış, ANAP ust yönetımının eiinın altında trılyonluk fonlar oluşturulmuş, devlet ın hesabı kıtabı, yakın ve gözde holdınglerın bılançolarına donuşturülmuş. Gazeteler yolsuzluklann, nufuz tıcaretının, soygunların hangı bırını yazacaklannı şaşırdılar • Işte boyle bır ortamda Sayın Ozal, SHP Genel Başkanı Erdal Inonü'ye ne dıyor Koylüye verecekmış!.. Kımin parasını kime venyorsun^ Cebınden verıyorsan bır şey demem . " Demek kı ış, yakın holdınglere değil, köyluye vermeye gelınce ANAP Genel Başkanı, Devlet Hazınesı'ne sahip çıkıyor; gozetılen fırmalara mılyarlar akıtıldığında hesap kıtap hıç akla gelmıyor da yoksul köyluyu soluklandıracak bır karara yonelmek ısteyenlere ne denıyor Devletın parasını kime venyorsun arkadaş!. Cebınden vereceksen bır şey demem..." Sayın Özal, olağanustu patlamalarla buyuyen yakın holdınglere verılenlerı cebınden mı verdı 7 Turkıye'de gelır dağılımı gunden gune bozuluyor, bunun sonu hayırlı değıldır. ANAP'ın kaba ekonomık hesabı bellr Turk Lırasının degerını duşur, dışarıya borçlan, holdinglerı pompala, Turkıye'yı yabancı şırketlere pazarlayarak, "benden sonrası tufan" dıye ıktıdarını sürdürmeye çalış . Hesap kıtap değıldır bu 1 Yenı bunalımların, çatışmaların, fırtınaların tonumlarını ekmektır ARADA BİR TURGUT ALPAGUT Emekli Kur. Alb. incekum ALANYA Club KÜMAŞ KÜTAITKA MANYEZİT İŞLETMELERİ ANONtlK ŞlRKETt YÖNETtM KURULL* BAŞKANUCINDAN ORTAKLARIMIZA SERMAYEMİZİN 1 2 5 0 0 0 0 0 0 0 LİRAS1 NAKIT fcARŞILIÛI I 2 » 0 0 0 0 0 0 LİRASI YENİDEN DE ÛER AHT1Ş FONUNDAN KARŞILANMAK SURETIYLE 2 000 000 0 0 0 LİRADAN 4 M0 000 0 0 0 Ll RAYA ARTIR1LMASI NEDENIYLE BEDELSIZ HISSE S E N t D I DAĞ1TIM1 VE RUÇHAN HAXKI KULLANIM1 İLE İLOILI DUYURUDUR Bü SERMAYE ARTIR1MI SERMAYE PIYASASI KURULU'NUN l< 8 \9t6 TARİH VE 76 286 SAYILI HALKA ARZ IZMNE DAYANMAKTADIR ANCAK BL 1ZIS ORTAKLlClMlZIN VE HISSE SENETLERIMIZIN KURLL VEYA KAMUCA T t KEFFULL ANLAMINAOELMEZ I OITAKLlClN I Ttcam Umant KCMAŞ KÜTAHYA MANYEZİT İŞLETMELERİ A 2. M o k e ı Adraı Eskıjeh.r Kvayohi 9 Km KÜTAHYA 3 I t ı a l Tinhı t SKII NO. 24 10 1972 Tlnll SKTI] N O 4494 4 B^lı OUu|u Tıc Sıc Mrmur KLTAHVA 11984'lcn once ANKARA 2Vmı 5 SOra, 99 »I 6. Faalıyvt Konusu Madencılık 2 0 0 0 0 0 0 0 0 0 TL 1 •) E a ı Sttnnyesı 2 000 000 000 TL b) 0 d 9 m i ( Scmuycsı c) Odcnıai} SemuTCiının. Miıuaro» ı^tınk payi ^ l a d u ı fufa ohıı onak Ut anuındakı datılımı A»aj)d* açtklanmıpır SERMAYE^E ORTAÛ1N t N V A N T 'ADI SOYADI İŞTİRAK MIKTARI IŞTIRAK ORANI «ı ÇtTOSAN Tarkiye Çımenlo v« Topnk Suıayi T A Ş 99 21 1 985 <«5 000 TOPLAM I 983 565 000 99 28 8 Son IX yildlkı a) Oz Scrnu>csı b) Donem k4rı (zaraf) c) VergKtai sonrakı kin (zarar) II I 2 3 4 5 1963 ' 6 I 4 3001J9 37 1 687 047 96 78 655 996 6IT 16 13O3278 4O6 32 5 9«3 04' 968 08 1 036 198 588 43 8^6 488 « < 43 Devlet Töreni... Tarıhte somut orneklerı vardır, bazı kışılerın ölüsü dırısınden çok ortalığı karıştırır Yıllar once rahmetlı Mareşal Çakmak'ın cenazesıne devlet törenı, sağcılann isteklerıne uygun yapılmadığından Istanbul'da olaylar olmuşlu. Yırmı altı yıldır Yassıada olaylan ve cenazelerın ıstenılen yere goturulmesı hâlâ pohtik malzeme olarak kullanılmaktadır. Zamanında ellerınde yetkı bulunup da yıne polıtık çıkarlar nedenıyle toplumu uyutanlar. zaman zaman olaydan yararlanma fırsatını kaçırmamaktadırlar Ataturk'un cenaze törenı, devlet törenı ustunde ulusca ve dünya ulkelerının katıldığı bir toren olmuştu 1938 yılının kasım ayında bu torene Harp Okulu oğrencısı olarak katılmıştık Bızden ılerı olan smıflar da subay olarak saygı nöbetı tutmuşlar, konulduğu top arabasının yanında son gorevlerım yapmışlardı Atanın top arabası ustündekı tabutu, atlas olmayan sade Turk bayrağına sanlmıştı ve top arabasını da aslan gıbı Mehmetçıkler çekıyordu Mehmetçık Turk halkının temsılcısı, subaylar komutanı, Mustafa Kemal de hepsının komutamydı Mustafa Kemal'in top arabasının ağırlığında. Derne, Balkan Savaşı, Yıldırım urduları, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'nın başarı ve kahramanlıklan vardı. Ardından İnönu savaşları ile Lozan başarısının sahibı büyük devlet adamı Ismet lnönu, 27 Mayıs'ın liderı Cemal Gursel ve yıne asker kökenlı Cevdet Sunay'ın cehaze törenlennı de gördük En son da Cumhurbaşkanlığını sakıncalı olarak tamamlayan Bayar'ın cenaze törenıne de tanık olduk Ne hıkmetse top arabasını Harp Okulu oğrencılerı çekıyorlardı veya onlara çektırdıler Celal Bayar'ın top arabasının ağırlığında da Galıp Hoca, Doyçe Bank. Yeşılordu, Iş Bankası, IMATOya gırış, Kore'dekı şehıtler, 27 Mayıs, Tenkıl ve 146/1 hukmü yatıyordu 27 Mayısta "Tenkıllerı" ıstenen Harp Okulu oğrencılerı bugun Albay ve General, daha üst rutbede olanlar ıçınde de Sılahlı Kuvvetler'ın üst kademelerınde olanlar şerefle gorevlennı surdüruyorlar Yıllar sonra 27 Mayıs hareketı kumanda zıncırı dışında bir hareket olarak kıymetlendırılecektı Ama kımse o zamanlar kumanda zıncırınin Bayar ve Menderes'e olan yakınlığını hesaba katmıyordu. Yanı kumanda zıncırı ters ışlıyordu, zaten ona da pek aldıran yoktu, ıcabında "Bız Sılahlı Kuvvetlerı yedek subaylarla da yönetirız" denmıştı Yırmı altı yıl sonra adeta ozur dıletır gibı 27 Mayıs Harbıyelilerıne ve onların çocuklarına top arabası çektırilmelı mıydi? Ulkemızde toplumun tuhaf bir eğılımı vardır. Kışılerın başına ış geldıkten sonra, kışıler mazlumlaşır ve kıymete bıner Pohsın elınde karakola gıden hırsıza acınır, mılletı soyup soğana çevırenlere ise, "helal olsun" denır Yapılanların bu kadar çabuk unutulduğu bir ülke belkı de yoktur 27 Mayıs olayını yaşayanların buyük bir kısmı halen hayattadır. Halkın, öğrencılenn ve de askerlerın coşkusunu unutmak olası değıldır. Ama 27 Mayıs'ın verılerınden yararlanıp da "oh ne alâ tensıkattan oturu onumuz de açıldı" deyıp butun nımetlerden nasiplerını bol kepçe alanlara ne demelı'? Kıbrıs karargâhlanndan ordu komutanlığına, oradan elçihğe kadar gıdenlerin, Mılli Bırtık Komıtesi'nın etrafında nasıl pervaneleştıklerını gulümseyerek anımsıyoruz Aynı kışıler polıtik çıkarları ıçın sıkılmadan "sıyası mevtalann" kapılarından eksık olmayıp el öpüyorlardı. 27 Mayıs'ı takıp eden günlerde rahmetlı Gümüşpala'yı emekli etmeselerdı. Genelkurmay Başkanı yapsalarçlı, acaba Adalet Partısı'nı kım kurardı? Bir gun gelecek, o tanhlerde Mıllı Bırlık Komıtesı ıçerısındekı arkadaşlara şahısları için yazılan mektuplar ortaya çıkacaktır Içlerinde "aman youetimı sıvillere bırakmayın, benı fılan yerlere atayın" dıyenler hiç mı utanmıyacaklar. Radyodan tok sesıyle seslenen bıri Mamak mahkemelerınde hemen çozulüvermişti Bunlardan hıçbirı ve başkaları "arkadaş ben bu hareketi uygun bulmuyor ve istıfa edıyorum" demış mı? 27 Mayıs'ta yedeksubaylağını yapan sonra da Demokrat Partı'nın mırasına konan bir partı başkanı da yatak odasına astığı fotoğrafları yakınlarına gostererek puan toplamaya çalışıyordu Halbukı yıllarca yaptığı partı başkanlığında eskı DP'lılenn durumlarıyla pek ilgılenememıştı Şımdı de Anıtkabır edebıyatı yaparak gelecek seçımlerın yatırımını planlıyordu Belli gunlerde bile zorakı Anıtkabır'e gıdenler. Bayar'ı oraya gomdürunce halka "Gozumuze bakın, kımı zıyarete gıdıyoruz anlarsınız" mı dıyeceklerdı? Kulubunuz Incekum da Şahane bir tatıl Geleneksel konukseverlığımız ve dostça hızmet anlayışımız ile Her turlu eğlence ve spor olanağı ANİMASYON PR0GRAMLARI • AEROBİK ÇOCUK KULÜBÜ •BASKETBOL AÇIK BÜFE • VOİEYBOİ MİNİ FUTBOl SU KAYAĞI SUTOPU OKÇULUK HENTBOL YELKEN MASATENİSİ TEMİS DOKTOR JİMNASTİK ÖZEL SH0W PROGRAMLARI tncdc/utm Fıyatlara yemek ve ŞARAP dahıldır Yabancı hocalardan wınd surf ve tenıs derslen harıc olmak uzere sunulan tum hızmetlpr ucretsızdir. NAk.IT KARŞILCl ART!RIL*N SERMAYEYI TEMSIL EDECEK HISSE SESETLER1MN Tertıbı Hj Bır p«viıı ılıb»rı dejen I 0 0 0 TL B» payın sati} fıyal I 000 TL lııban kıvmeilerı tutan 1 2*0 000 000 TL a) Nama y yazılı olanlarm adedı ve :utar 1250 000 ad^[ tuıarı I 250 000 000 l b) Hamılın* yazıh olanlarm adedı ve ıııtan Yoktur 6 Kupur deierıne ve ve*dıgı paı sayis na gdre daiıtımı d (ÇERDICI tAY SAYBI I 10 50 100 500 4000 20 000 100000 7 n FI m s ADEDI 500 SO0 600 500 470 250 36 20 5 TOf LAM mt 500 0 0 0 TL 2500 000 TL 6000000 TL 25 0 0 0 0 0 0 ^ TL 47 0 0 0 0 0 0 ^ T l I25O000OO TL 144 000 000 TL 400 0 0 0 0 0 0 T L 300000000 TL 1250000000 TL DECEKİ CTL. 10003 000 IOOOO <O0O0 100 0 0 0 500 0 0 0 AJOOOfKDı 20 000.000IO0 000JOO VEFAT ve BAŞSAGLIGI Elim bir kaza sonucu aramızdan ayrılan kader arkadaşlarımız Soysal Sitesı Işhanı Kat 4, N a 404409ANKARA TEL: 31 18 19 31 69 69 Tlx: 46945 tialr Fax 314682 MERKEZ BURO: CLUB İNCEKUM Alanya Tel: (3231) 1420 1421 Tlx: 56605 ikmtr Odenmıj serma>«>v gore gelecek 3 yılda getı rccetı uhmm edılen lemetfü oranlan 8 Kir garaniısının gaıantOnl m(elı|ı 9 Hanrtık devrtsı famnın orını süresı 10 SATIŞ SÜRESlStN a) Ba*langıç Tarıh] bl Bıliî Tanhı 11 Halka arz ı« satısını yspacak olın 12 Halka arz vr uujınjn >^pılacagV. yer 13 Pay bedcUenrun bloke edüece|ı banka 14 Pay bcdeUerının Odenme şeklı 15 Pıy bedellen kar^ılıtında venlmıt makbuz veva ddcontlarla dei^ıınlme zamanı ve ven Kir da£tılat>ı!cceiı uhmın edılmektedu Yoktur Yoktur 20 9 1986 20 11 I9tf Ş ı r k e t ı m u Merkezı Şırkeııraız Merlen KCTAHYA ANADOLU BANKASI A Ş KUTAH^A 5L BESI Tamam nakten ve peşınen Ayrrfa ılan edılmek suretıvle sermave anınmının Tıcam Sıcıbne lescı! ve ılanını ızleven en geç 3 a> ıçınde sırketı mız merkea Kütahva adrrsınde degivırıieceknr Yoktjr Dz. Pilot Yzb. MÜMTAZ BAŞ AHMET ALTAŞ Dz. Asb. Dz. Pilot Üstğm. TÜRKİYE BİLİMSEL VE TEKNİK ARAŞTIRMA KURUMU DANIŞMANLIK HİZMETİ VEREBİLECEK KİŞt VE KURULUŞLARA ÇAGRIDIR Turkiye Bilimsel ve Teknik Arastırma Kurumu tarafından ışletme konulannda sanayımızın problemlenru çözebılecek, danışmanlık hızmeti verebUecek kışi ve kuruluşlann bılınmesıru sağlamak ve DANIŞMANLIK HİZMETLERİ VERİ TABANI oluşturmak uzere başlatılmış bulunan çalışma devam eımektedir Bugüne kadar 18.000 kişi ve 200 kuruluşa Bilgı Formu göndenlmi; olup, gelen cevaplar bılgısayara yuklenerek sıstem sanayıcırun kullammına hazır duruma getınlmıştır. AMAÇ: Kimin, hangi konuda sanayı problemlerını çözebıleceğıni ve danışmanlık hizmeti verebileceğmı saptayarak, >urdumuzda me\cut yurt içi ve yurt dışında yeuşmış nıteliklı insan gücü potansıyelının kullanırnını sağlamaktır Gelışmekte olan yurdumuzun çağdaş uygarlık duzeyine çıkarılmasında bir büyük adım olan bu çalışmada yer almak isteyen kişı ve kuruluşlar üe, bu çalışmalardan yararlanmak isteyen sonın sahibi kışı ve kuruluşlar TÜBİTAK28 Sanayı llışkılerı Mudurluğu Tunus Cad No 33 Kat. 1 KavaklıdereAnkara adresine ve (41) 2586899091/27 numaralı telefona başvurularınızı beklıyoruz Basın: 27191 16 Salıpıu dstlenen arac kurulu$un P Halka ara ile ılgıl >zahnamert!n ılajı edıldı t Turkiye Tıcaret SKIÜ Gazecaı nın unh ve nu marası 26 A | u a o s I9B6 Savı 1<82 Halka ara ile ılgtt ızahnamerun lacdenıeye açtk bulundutu yenn adresı Şırket merkea III YESİDEN DEGERLEME DEöER ART1Ş FONITNLN SERMAYEYE ILAVESI DOLAYIS1VLA Çl KAR1LAN VE BEDELSIZ OLARAK DAĞITILACMC HİSSE SENETLER1NİN H 1 Tonıbı 2 Bu pavmın njban tuıarı 1 0 0 0 ^ TL 3 Itıban kıymetlcn tutan IJ50 000 0 0 0 TL 4 a) Narrıa vazılı olanlann adedı. tutan 1250000 Tuıarı I25O0O00OObl Hamılıne ymlı olanlann adedı, tuurı Yoktur 5 Kupür degenne ı« ı(erdı£ı p*y saynsına gore dafılınıı A^agıda acıklanmıjtı (Bedellı hıvse senetlerımızın aynıdır) İÇERDİCI PA\ SAYtSI 1 5 10 50 100 500 4000 20 000 100 000 HPIRLERİN DFCERİ(TL) 1000 5000 5O0 500 600 500 470 250 36 20 5 HAYATİ PAK Dz. Asb. ABUZER SUBAŞI'nı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Kendilerine Allah'tan rahmet kederli ailelerine başsağlığı dileriz. ioooo 50 000 100000500000 4000000 20 000 000 I00O00OOO HATALI MAMUL, PARÇA BEZ, TELEF, ÜSTÜPÜ, GÜMRÜKLÜ MAL VE HURDA MALZEMELER SATILACAKTIR 1 6 Ekim 1986 gunu saat 10 00'da hatalı mamul parça bez telef ustupu gumruklu mallar ve hurda malzemeler açık pazarlık suretiyle şartnamemız esasları dahılınde fabnkamızda satılacaktır 2 Teminat, açık pazarbktan once fabrikamız veznesıne yatırılacağı gıbı satış komisyonuna da yatınlabılır. 3 Satışa arz edılecek malların listesı mesai saatleri dahilinde fabrikamız tıcaret mudurluğunden temin edılebılir. 4 Fabrikamız satışı yapıp yapmamakta ve>a dıledığine yapmakta serbesttır ANTALYA PAMUKLL DOKUMA SANAYİİ T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLUĞÜ Basın 27480 IV RL'ÇHAN HAKLARININ kLLLAMLMA ESASLARI Oruklanrruzın amniacak sermayeden mevcut sermaye dekı paylannın S 6 2 <"u oranında venı pay abna haklari vardır Ruçhan hakkını kullanroak ısteven ortakbuımızın pay bedeilenrun u n u r nı tlçhan haklan kutianım sır kulennın Lİamndan ı ıbaren 60 gün ıçemınde nakten ve defalen Anadolu Banka&ı A Ş nın kütah'^ Şubesı^ne ya tırarak ı^urak laahhutnarnelermı ımzalamatan gerekmek tedtr V rALKA ARZ ESASLARI A/1ınlacax sermayeden pay almak ısleyen tasamif sahıplen pay bedelleruun lamamını Kalka arz sırkülennın ılan edıl ıhp u n h t m lubaren 15 gtln ıMndc ANADOLL tlANKASI A Ş Kütahva Şubesı ndekı Wo« hesaba nakten ™ dela len vatıraızk ıjlırak laahhuıamelcr [mzalavacaklardır VI BEDELSIZ OLARAK VERILECEK HISSE SENETLERİNIN DAClTIMI ESASLARI Beddsız oLarak baalacak oUn busse senesJcnnuzm onaklanmua dagıtımı. bısselennın *fc62 5 u karjılıtında ken dılenne bedelsız hısse senedı tanzun edılıp « n l e c e k ü ı VII ROÇR»JJ HAKLARJNIN KULLANILMAS1NDAN SOVRA KALAN PA^LARIN HALKA ARZEDILECEGI SATIŞ SÜRESİ 15j«n BAŞLANGIÇ TARİHI 5 12I9S6 B1TİŞ TARİHI 2O12I98« VIII DluER HUSLSLAR I Sennaye artınmı ile baglaıucak fonun kulla REFRAKTER TUuLA FABRIKASI YATIRIMI 2 Orukbtın dahıl olduju 'ektSr ve bu ^ektör ıçındekı >erı Maden seklortl (Ulkemızde OrRtıgı maden seku>ründe ılk sıralvrja yer al makladır ) Basın 27282 2 5OOO0OTL 6 0 0 0 0 0 0 TL 25 0 0 0 0 0 0 TL 47 000 0 0 0 TL 125 000 0 0 0 TL 144 000 0 0 0 TL 4 0 0 0 0 0 0 0 0 TL 500000 0 0 0 T L 1 250 000 000 TL SINIF ARKADAŞLARI ADINA Senih Aşkın MEVLIT Değerlı varlıklanmız, HAYRÜNNİSA ÇETİNKAYA geçen yıl bugünlerde sonsuza göçtuler. Onları anmak için okunacak mevlit, yarın 20 eylul cumartesi, öğle namazından sonra Göztepe, 1. Orta Sokak, Şakir Berkan Camii'nde. Acıları ve anıları paylaşmaya bekliyoruz ZAFER SUKAN ve ÇETİNKAYA AİLESİ Dosva No. 1985/164 Davacı Yavuz Önal tarafından davalılar Naahe Çakar \e arkadaşları aleyhıne açılan ortaklığın gidenlmesi davasının yapılan açık duruşması sonunda; Mahkememian 23.7.1986 tarıh ve 1985/164 esas 1986/588 sayılı kararı ile dava konusu edilen Çatalca ilçesı Boyalık köyune aıt 122 ve 123 parsel sayılı tasınmazların aynen taksimlerı mumkun olmadığından genel açık arttırma suretıyle satılarak ortaklığının gıderilraesıne \e satış bedehnın payları oranında taraflara boluşturulmesıne, satış bedelı uzennden % 05 ılam harcı alınmasına, 9700 lıra yargılama gıderinın paylan oranında taraflara aıdıyeüne karar verilmiş olup bu hukum hulasası tebliğ yerıne kaım olmak uzere taşınmaz hissedarlanndan olup kendılerine teblıgat >apılamayan Naahe Çakar, Ahmet Çakar ve Yaşar Çakar'a ilanen tebliğ olunur Basın 10188 ÇATALCA SVLH HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNDEN T.C. BURSA BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NDAN Bursa Beledıyesı Kulturpark çevre duzenlemesı, kongre bınası ve fuar yapıları proje yarışması sonuçlanmış olup, kazananların ısımlerı aşağıda belirtılmıştır Ilan olunur. 1. Odul :AyşeSIREL DGSA : Ümit SİREL DGSA 2. Odul . Çiçek TUNCER KTÜ : Ebabekır ÖZMERT ODTÜ 3. Ödul : Seraa MERAL GU : Sevgi TURAN tTÜ 1. Mansiyon : Orhan HACIHASANOĞLU ODTÜ : Işıl HACIHASANOĞLU ODTU 2. Mansiyon : Nıhat GUNDUZ MSU 3. Mansı>on : Suha GUNEŞ DGSAMYO : Suhandan KIZILTUNÇ İDMMA : özcan BAYRAKTAROĞLU YU : Hasan HUZ YU 4. Mansiyon Selım VEL1OĞLU MSU 5 Mansiyon Tahıl ELÇİ ODTU Basın 27640 SERGILERİ 1828 EYLUL 1986 BEYOĞLU NASIL KURTULUR TMMOB Mımarlar Odası Istanbul Şubes: KAPALI SALON SERGİSİ Mımar Sınan UnıversıtesıFındıklı AÇIK HAVA SERGİSİ F'ansız Konsolosluğu Onu Taksım İLAN MALATYA ASLİYE 2. HUKUK HAKİMLİĞFNDEN Abdulkadir Pehlıvan tarafından Abdulvahap Değırmenci aleyhine açılan vesayetın refı davası sonucu verilen "Malatya Çilesiz Mahallesi 5 hanede nufusa kayıtlı Hacı Mehmet oğlu 1317 D.lu ABDULKADİR PEHLtVAN'ın hukuki ehliyeti haız olması nedenıyle Malatya Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 984/846 Esas sayılı HACIR KARARI'nın KALDIRILMASINA dair 7/8/986 tarih 986/1004569 sayılı karar ilan oIunur T.C. GAZİANTEP İ.SULH CEZA MAHKEMESİ HÜKÜM ÖZETİ Esas No 1984'2274 Karar No: 1986/59 Hâkim: M Mutı Yersel25168 Kâtıp' Haşım Can Gıda maddelerı nızamnamesıne muhalefet suçundan sanık Cuma Yener Gazıantep 1. Sulh Ceza Mahkemesfnın 20.1.1986 tarih 1984/2274 Esas, 1986/59 sayılı kararı ile asağıda özetı yazılı hukum venlmiştır Sanığın gıda maddelerı nızamnamesıne muhalıf francala ımal etmekten T.C.KÎnun 398, 402 maddelerı gereğince 32.000. TL. ağır para cezası, 3 a> muddetle meslek sanat ve tıcaretten men'ıne, iş yerinin 7 gun sure ile k,apatılmasına karar verildı. 20.1 1986 Izmir (Bostanlı)'da 137 m2 Müracaat: Istanbul: 5701376 SATBLIK DAİRE Basın: 27800