Katalog

29 TEMMUZ 1986 • •* * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/U Ortaçağ Kafasından Kurtulabilmek... Satranç tahtasında kişilik mücadelesi şılaşma, Karpov ile Kasparov arasındaki Uçüncü maç. İki büyük usta ilk kez 1985 şubat ayında Moskova'da karşı karşıya geldiler. Tam beş ay süren ve gerçek bir "sinir harbl" şeklinde geçen karşılaşmada Kasparov üstünlüğü ele geçirdiği sırada, Uluslararası Satranç Federasyonu Başkanı Florencio Campomanes, maçı durdurma kararı aldı. Campomanes, oyuncuların sağlığının tehlikeye girdiğini öne sürerken, satranç çevrelerinde Campomanes'in Karpov'un yakını olduğu, Karpov'un unvanını kaybetmesini istemediği yolunda söylentiler çıktı. Kasparov ve Karpov, 1985 eylül ayında yeniden satranç masasının başına oturdular. Kasparov, olağanüstü bir performans göstererek Karpov'u yenilgiye uğrattı, aylar süren heyecanlı mücadele sonunda dünya satranç şampiyonluğu unvanım ele geçirdi. Sernra Hanım'in (Baştarafı 1. Sayfada) mayaçalışıyor. Ancak Özal, SovHelki de ilk kez Başbakan yetler Birliği'nden bu "hassas" özal'ın bir yurtdışı gezisinde si konularda ne beklenebileceği koyaset boyutu ekonomiyi bu ölçü nusunda 'Hhtiyath" bir tutum de geride bırakıyor. özal, dün içinde. Nitekim, uçakta diğer gaMoskova'ya, ziyaretinin siyasi zetecilerle birlikte kendisiyle yapboyutunun ağır bastığı bilinciy tığımız söyleşide, bu konuda aynen şunları söyledi: "Böyle, ilk le ve siyasi bir mesajla geldi. Başbakan özal, Sovyetler Bir görüsmede görüşlerinde fazla bir liği ziyaretinde, iki komşu ülke değişiklik olacağını sanmıyoarasmda siyasi alanda daha iyi rum." bir anlayışı yerleştirmeyi amaçBaşbakan özal, Sovyetler Birlıyor. Moskova'ya varır varmaz, liği hakkında sarfettiği bazı sözayağının tozuyla giltiği Kremlin lerin, ismini vermediği bu "Bade, Sovyet yöneticilerine şu me ttlı bazı çevrelerce" başka türlü sajı verdi: tefsir edilerek, anlamından farklı "TürkSovyet ilişkileri, son yıl şekilde yansıtıldığını söyledi: larda birçok sıkıntılar yaşamış "Ben, 'Sovyetler'in boğazmı tır. Tarafların bazı davramşlan sıkıyoruz' demedim. Banaait olmuayyen alınganlıklara yol aç mayan bu söz, ben söylemişim mış olabilir. Kıbrıs sorunundaki gibi aksettirildi." Sovyet çıkışları, Türkiye ile Bulözal, açıklamaları sırasında garistan arasmda pattak veren açıkça "Bazı Batılı çevreler kriz, Sovyet basınında Ermehi Türkiye Ue Sovyetler Birliği'nin soykırımı iddialanna yer veril arasını açmak istiyorlar" dememesi gthi konular, ilişkilerde bazıden, dolaylı ifadelerle de olsa aybelirsizlikler yaratmış olabilir. nı mesajı ilgili taraflara iletmiş Bizim sizi tahrik etmek gibi bir oldu. Bu çerçevede, "Türk dış niyetimiz yok. Bütün istediğimiz, politikasında tahrik etmek diye slzinle ilişkilerimizi karşılıklt gü bir şey yoktur" diyerek, Batılı ven içinde istikrarlı bir yapıya çevrelerin tahriklerine kapılmak oturtmaktır. Biz samimi olarak niyetinde olmadığını hissettirdi. sizinle iyi ilişkiler içinde olmak "Bazı Batılı çevrelere" yöneltistiyoruz." tiği bu sitemlere karşılık, BaşbaBaşka bir deyişle özal, özellikkan, Sovyet gezisini ABD'ye karle 1980 sonrasmda TürkSovyet şı bir ağırlık, pazarlık kartı olailişkilerinde beliren bulutları da rak görmediğini de bir soru üzeğıtmak istiyor. rine şövle belirtti: Başbakan Özal, iki ülkenin "ABD ile ilişkilerimizi ayrı bir farklı savunma sistemlerine bağlı kontekstte düşünmek lazım." olmalarınm da, ilişkilerin daha Sayın özal'ın birçok yurtdışı ileri götürülmesi için bir engel gezisini izlemiş bir gazeteci olaoluşturmadığı görüşünde. Dün rak, kendisini bu ziyarette çok uçakta gazeteciterle yaptığı soh farklı bir kimlikle bulduğumuzu bet sırasında bu konuda şu gö da belirtelim. Daha önceki gezirüşü belirlti: lerinde konuyu dönüp dolaştırıp "Bazı konularda alınmalar ekonomiye getiren ve karşısındaoluyor. Ayrı paktlardayız. Bun kileri istatistikler, rakamlar ve dan dolayı farklı görüşler ola hesaplarla boğan, bunaltan Başcaktır. Bu normaldir. Sovyetler bakan özal gitmiş, yerine silahBirliği, Karadeniz 'deki deniz sı sızlanmadan, kıtalararası balistik nırını da dahil ederseniz, en uzunfüzelerden, füze fırlatma sistemsınırı paylaştığımtz komşumuz lerinden, anti balistik jüzelere dur. Tarihimizin acı ve tatlı yan ilişkin ABM anlaşmasından, ları vardır. Acı yönleri daha faz nükleer stratejiden söz eden bir ladır. Herhalde gelişen ve zorlabaşka Turgut özal gelmiş sanki. şan bir dünyada iyi münasebet Daha önceki gezilerinde "ekonoler kurulması daha faydalı olur mist başbakan"görüntüsü, Sovkanaatindeyiz. Bu görüşle Sov yetler Birliği ziyaretinde "strateji yetler Birliği'ne gidiyoruz. Sov ve nükleer silahsızlanmayla ilgiyetler Birliği, yanı başımızda bü lenen stratejist başbakan" göyük bir ülkedir. Ilişkilerimiz ne rüntüsüyle yer değiştirmiş gözükadar iyi olursa, her iki ülke için küyor. de o kadar iyi olur." özal'ın Sovyetler Birliği ziyareti, ABD Başkanı Reagan ile BAZI BATILI ÇEVRELERI. Sovyet lideri Gorbaçov arasında SİTEM yapılacak ikinci doruk toplantıÖzal. bu ziyareti sırasında sı öncesinde DoğuBatı ilişkileTürkiye'nin Yunanistan'la olan rinde gözle görülür bir düzelme sorunlan, Kıbrıs sorunu ve Bul havasının belirdiği bir döneme garislan'daki Müslüman Türk rustlıyor. özal, dün Moskova'ya azınlığa yapılan baskılur hukkın ayak basmadan önce Gorbaçov' daki görüşlerini de Sovyet lıder un son silahsızlanma önerilerine liğine en üst düzeyde aniaiarak, "çiçek atmayı" ihmal ctmedi ve Kremlin 'de bu konular üzerinde "Görülmemlş tarzda teklifler bfr anlayışm oluşmasını sağla getirdiler" dedi. Kiiltür Servisi Dünya sat deki Çernobil nükleer santralı daşlaşma, köksüz ve iğreti, geleceği olmayan, ranç çevrelerinin aylardır tartış felaketinin kurbanlarına yardım (Baştarafı 1. sayfada) tığı Garri Kasparov ile Anatoli kampanyasına bağışlamayı kahatta dengesiz ve hastalıklı bir çağdaşlaşmaKarpov arasındaki dünya sat rarlaştırdı. nellikle 40 yıl önce okutulanlar, eksik ve yan dır." ranç şampiyonluğu karşılaşma• lışlıklarıyla bugün de okutulmaktadır. Din, ah24 oyunluk dünya satranç sı dün Londra'daki Park Lane lak derslerlne gltgide fazla önem verilmesi, tel Sayın Akşin çok haklı; sadece yol, baraj, şampiyonluğu karşılaşmasının Oteli balo salonunda başladı. sefe dersinin göstermelik duruma gelmasi, fabrika yapmakla "çağdaşlaşabilmek" olailk yarısı Londra'da tamamlanDünya satranç şampiyonu dıktan sonra, ikinci yarısı Sovsosyoloji dersinin milliyetçilik ve 'manevl naksızdır. Aydınlanmak, ortaçağ kafasından 1 Kasparov ve rakibi dünya şam yetler Birliği'nin Leningrad kendeğerier aşılamak için bir vesileden, bir araçve karanlığından kurtulabilmek için bunlar piyonu Karpov, karşılaşmadan tinde gerçekleştirilecek. Londtan ibaret sayılması, bu tablonun öğeleri ara yetmiyor. Ama ne yazık ki, bazı kafaların çaönce düzenlenen basın toplantı ra'daki karşılaşma, ilk kez Basındadır. Bu da bir görüşün, bir siyasetin so pı, laiklik, kadın hakları, düşünce özgüriüğü larında, unvan maçının "bir ki tıda iki Sovyet satranç ustasının nucudur. Amaç, tutucu çevreleri hoşnut et gibi "Incelikleri" kavramaya yetmiyor; zaten şilik çatışması" olarak geçeceği karşı karşıya gelmesi açısından böyle bir niyetleri de yok. mektir. Bazı mühendisler, bu tutumu zararsız ni vurguladılar. da önem taşıyor. görüyorlar. Onlara göre, fabrika, yol, barajya Gerçekten çağdaşlaşabilmek için eğitim 23 yaşındaki Garri Kasparov, ve öğretim sistemimizde, özellikle ders kitappıldı mıydı, ülke çağdaşlaşmış olur. Laikllk, kaBasın toplantılannda her iki 1 dünya şampiyonluğu unvanım larımızdan başlayarak yapılacak çok iş vardın hakları, düşünce özgüriüğü gibi 'InceHkler satranççı da sakin göründüler. 10 yıldır şampiyonluğu elinde tudır. Ülkemizde bu konu gecikilmeksizin günistim arkadan gelsin ömeği arkadan gelihef tan 35 yaşındaki Anatoli Kar Kasparov maça fiziksel olarak (ya da kimilerince 'gelmeseler de olur", hattademin en ön sıralarına getirilmelidir. Türkipov'un elinden geçen kasım da hazırlandığını, hazırlık döneye'nin çağdaşlaşmasından yana olan güç ve 'gelmemelerlnde hayır vardır'). Oysa bu yanmi sürecinde yüzdüğünü, yürüayında almıştı. lıştır. Fabrika, yol, baraj ile ortaçağ kafası bir kişilerin, bu konuyu daha fazla savsaklamayüş yaptığını, futbol ve badminKarşılaşmadan önce ayrı ayrı arada olursa (ki, pekâlâ bir arada olabiliyor) dan hep birlikte ele almalarında sonsuz yaton oynadığını söyledi. Karpov düzenlenen basın toplantılanno ülke çağdaşlaşmış olur mu? Böyle bir çağ rar vardır. da Kasparov, iki şampiyonun ise, özel bir fiziksel çalışma yapkarşı karşıya gelmesiyle hiç kuş madığını belirterek, "Bu bir satkusuz bir kişilik ve üslup çatış ranç karşılaşması, halter degil" masının ortaya çıkacağını söyler dedi. Dün Londra'da başlayan karken, Karpov da "Hiç kuşkusuz (Baştarafı I. Sayfada) SHP ve DYP olarak sıralanıyor davranıyormuş. Hele SHP'nin bazı kişisel çatışmalar çıkabilir, atıyor, görkemlı binalara yerle du. iktidara gelmemesi ve ANAP'ın ama önemli olan bu degil. Kasşiyorlar. Sonra, bir de bakıyor(I ve ilçelerde söyleştiğimiz iktidardan indirilebilmesi için bu parov inisiyatif açısından çok sunuz, bu görkemli, ilk seçimde günlerde, sağ kesime "patron birleşmenin zorunlu olduğunu (Baştarafı 1. Sayfada) iktidar otacağım öne süren par luk" taslayanların "sağda bir söylüyormuş. Bu tür gerçeklerin giiçlü, ama ben de savunmada miftiı. çok giiçlüyüm" dedi. tiden ne ses ne de nefes. Bir leşme umutlanm" irdeleyen hepsi, laf salatasından ibaret. Her iki Sovyet oyuncu da kar Bu bülünleşme hiçbir partinin giidüatımlık barutunu kullanmış, baş haberlerle ortaya çıktığı gözHenüz oy gücü kesinlikle beşılaşmadan ellerine geçecek top münde degil. esil şartlarda olacakka bir kapı arıyor. lendi. Bu yayınların, seçime iiç lirmeıniş DYP'nin bir iktidar altır. Ancak olay bu durumda daha Mehmet Yazar'ın HDP'si de buçuk gün kala yapılan bu siya ternatifı olduğunu varsaymak, Iam 610 bin sterlini (yaklaşık 610 haşlamadun hilmişlir" biçiminde milyon lira) Sovyetler Birliği'nböyle kuruldu. Örgüt kuracağı sal manevralann, adı geçen par buna karşın her tür yoklaınada konustu. na, milletvekili pazarma el attı. tilerde herhangi bir çalkantı yap belirli bir düzey tutturduğu anF.dinilen bilgiye göre. DYP Genel Başkanı Cindoruk ile HDP Genel Sağ kesimdeki olu$maları "dışar madığı ortadaydı. Her ne kadar laşılan SHP gibi bir partinin ikBaskanı Yazar geçen pcrşcmbc gUdan", yayın organlan aracılığıy Cindoruk dün, "Hiç örgütii oltidara gelmesini önlemeye çalış nıı bir araya gelerek, bütünleşme kola yönlendirmeyi, bir çeşit sağ masa bile seçime giren herhangi mak... Çağdaş demokrasilere ters(Baştarafı I. Sayfada) kesime "patronluk" yapmayı bir partinin yüzde beşlere ulasa düşen, bir çeşit "tut keli ginç karşılaşmalara rastlayabi nusunu görilştüler. Yazar, görüşmeniıı DYP Genel Başkanı'nın istemi marifet sayanlarca şimdi de baş cak oranda oy almasının işin perçeminden" mantığıyla eşde liyoruz. ü/erine gerçeklestiğini bildirirken, ka bir maceraya sürükleniyor. doğası" olduğunu söylüyorduy gerde görülebilecek bir anlayış Wühelm Steinitz ve Johannes Cindoruk, "Bizim böyle hir talehiHDP'nin kuruluşunun üzerin sa da, HDP için vatandaş indin sergilemesi. Zukertort, 1886 yılında belki de miz olmadı. Zaten böyle işlerde araden iki ay ya geçti ya geçmedi. de böyle bir gerçeğin kıpırdandıcılar bulunur. Görüşme de bu araKaldı ki, DYP bu seçimde ilk "trajik" finalde ABD'nin Mehmet Yazar, düne kadar söy ğını söylemek de zordıı. Nitekim, New York, St. Louis ve New Or ıının ıvinıli' yapıldı" dedi. Cindo"kalmakla gitmek arasmda " bir lemediğini bırakmadığı, Yazar' benzeri kuruluş içinde olan leans kentlerinde karşı karşıya ruk, aracımn adını o/ellikle açıklaın aşırı destek aldığı kimi yazar DSP'nin de örgütsüz savaşımın düzeye oturacak. tllerdeki söyle geldiler. İkisi de Yahudiydi. mak istemedi. CindorukYazar göşilerde, DYP örgütünün önde giların veryansın edip küçümse da bir ölçüde oy alabileceğini rüşmesinde, her iki lider konuyu kenGayri resmi "şampiyon" Steidenlerinin bir iki noktada tedirdi parti usı kurullanna danışmalan dikleri DYP lideri Cindoruk'a söyleyenler, böylesine olası sonunitz Prag 'da doğmuştu ve A vusgitmiş, "birleşmekten" dem vu cu bu partinin halkın indindeki gin olduğu gözleniyordu. örne turya'yı temsilediyordu. Zuker gcrektigini bildirdiler. ğin, Manisa 'daki yöneticiler, iiç ruyor. itibarınu değil, Bülent Ecevit'in buçuk yıldır sürdürdükleri siya tort ise kendini hem Prusyalı, DYP Cıencl Başkan Yardımcısı Yazar'ın DYP ile birlesmek is geçmişten günümüze yansıyan sal savaşımın, bu seçimlerde oy hem Polonyalı olarak tanımlıyor Mehmet Gnlhan geçen ıııma günU yapılan DYP Merkez Yönetim Kutediğini bildirmesi hile, HDP'nin karizmasma veriyorlardı. yüzdesiyle ödüllendirildiğini gur ve Ibranice de dahil olmak üze rulu toplantısında konunun görüşulbittiğini dolaylı yoldan açıklare taın dokuz dil konuşuyordu. medikleri zaman, partiden çekip DYP ile HDP'nin ara seçim düğünıi ve loplantıya kaıılanların masıyla eşdeğerdedir. HDP, ger öncesi birleşmesindeki en gideceklerini söylüyorlardı. KısaAncak bu uluslararası kökenle dUşıınceleıini açıkladıklarını anlalaçekten yolun sonuna geldi. Çün azından yasal zorluklar tartış cası, doyurucu oy alamadıkları rine karşın, her iki satranç usta rak, "Bülun arkadaşlanmız hıilıınkü ne örgüt kurabilmekte, ne de maya dahi açılamaz. /kipartinin takdirde parti dağılabilirdi. sı da Ingiltere'deyaşıyordu. Ni lesme konusunda olumlu ara seçiminde seçmen desteği "hirleşmesi" için DYP'de büyük Hatta, DYP, beklentilerin ter tekim o sıralar Londra, satranç konuşlıılıır" dedi Gölhan, HDP'de alabilecek güçte. kongre topianması gerekecek. sine, dilenen düzeyde oy alaınaz dünyasınm tartışmasız başkenti bir pişmanlığın ve TBMM'de grııplan dilsmc kaygısının gözlendiğini DYP'deki yöneticilerin, Ya Oysa, seçime iki ay kala, ayak sa, bu sonucun sadece partiyi de durumundaydı. bcliricrck, bu aşamada hukuken birzar'ın bu önerisine karşı soğuk üzengide iken DYP'nin, Yazar ğil, doğrudan Denıirel'in geleMaçı kazanan ve 1894 'e kadar leşıiHMiın olaınayucağını, ancak iki davranış göstermelerini yadırgu ın kara gözleri uğruna böyle bir cekteki savaşımlannı olumsuz dünya şampiyonu kalan Steinitz, partinin adaylar konusunda birbirtnamak gerekir. Yazar, önce girişimde bulunması çok zordur etkileyeceğini öne sürüyoriardı. daha sonraki birçok şampiyon lerini dcstckleycbileceklerini söyledi. DYP'ye girmiş, gereği kadar ilgi doğrusu. Geriye kalan olasılık, Bu açıdan ara seçime bakılır da rastlanacak bir özelliğe sahip Adınııı açıklanmasını istemcycn bir görmemiş, varmayı amaçladığı HDP'nin kurucular heyetini top sa, 28 eylül tarihi Demirel'le Ece ti: Alçakgönüllülükten yoksun ba>ka DYP yonelicisi de, bazı hedefe ulaşamamış, fakat lider layarak bütünüyle DYP'ye "ka vit'in de siyasal sınavı sayılubi luk. Steinitz 'in şu sözleri zaten HDP'lilcrin kendilerine gelerek, olma tulkımı, onu lider yapma tıldığını" açıklamusı. Bu girişimi lir. Eğer, destekledik/eri partüer onun bu niteliğini yeterince açık "Halıı ellik. Bi/i dıslamayın" dcdiklerini aıılattı Aynı yönctici HDP ile tutkusu içinde olanlar, eski Oda yapabilmek için DYP'nin kabu oy toplamında cleğer yitirir du lıyordu: "Birpiyon ve bir hamlar Birliği Başkanı'nt yeni bir le yanaşmadığı ve Yazar'ın öne ruma girerlerse, her iki eski par le avans verip Tanrı 'yı bile yene hirleşmenin ancak HDP'nin DYP'ye illihak etmesi durumunda gerçeklcpartiye zo.lamış/ardı. DYP ile sürdüğü "büyük koşullardan" rim!" ti liderinin halk düzeyinde düs sebileccğini, böyle bir aşamada ise bu birleşmeyi istediğine göre, artık vazgeçmesi gerekecek. lenen destekten yoksun olduklan Dünya şampiyonluğu unvanı illihakııı "iislü kapalı bir illihak " Yazar içinden, "Beni kim itti?" ortaya çıkacak. 28 eylül seçimleri nı kazanan ilk Rııs ise Aleksandr örgütii bulunmayan, halk inolacağını söyledi. sözcüklerini sık sık yineliyor ol dinde belirli gücü olmadığını sadece "yeni tip" politikacının, Alehin oldu. Ama Alehin. HDP yöneıicileri de, DYP ile birmalı. öteki bir sağ partiyle birlesme is ANAP iktidarının, SHP'nin sı 1927'de ilk zaferini elde ettiğin lcşrne^irrfTTnlerrve Y!r7ar"irrOerniSeçim illerinde yaptığımız teği göstererek kanıllayan bir navı olmayacak. Eskisiyle yeni de Fransa 'ya çoktan iltica etmiş rel ile görüşmesindcn haberleri olmaaraştırmalarda HDP'nin varlığı partinin öne sürdüğü koşulların . siylepek çok ünlü isim bu seçinı ve Sovyetler Birlıği'nde "istendığını belirıerek, bu aşamada birleşnı gösterecek, canlılığını kanıtlabenimsenmesi ise ilk başta DYP le "olmak ya da olmamak " nok meyen kişi" ilan edilmişti bile. ıııeye karşı çıktılar. Unvanım 1935 'te Hollandalı yacak tek söze rastlamadık. Her merkezinde, hiç kuşku yok, ör tasına varacak. HDP Genel Başkan Yardımcısı Max Euwe'ye kaptıran, ama iki şeyden önce Yazar, örgüt kııra gütünde büyük dalgalanmalar Kel'ik Sunol, Yazar'ın Demirel ile göyıl sonra geri alan Alehin, belki luşlıığuııe ilııiıııal vermcdiğini belirbilecek nitelikte "insan" bulamı yaratacak. Mehmet Yazar, tcrck, "Bi/inı bir şeyden huherimi/ de satranç âleminin 13 dünya yordu. Henıen her ilde seçim ya Cindoruk'a göre DYP ile bir yok. DYP ile birlesme olacagına ilışampiyonundan en renklisiydi. rışına soyunanlar, başta ANAP, araya gelme konusunda içtenlikli (Baştarafı 12. Sayfada) fflah olrriaz bir sarhoş olan Ale liınul verınivorıım. Ama eger öyleydi. Lisans düzeyindeki bu iki hin, tam beş kez dünyaevine gi se hayırlı ıılsuıı, ne diyeyim" biçiokulun 1977'de birleştirilmesi ile konuştu. Danışma Meclisi rerek sutranççılar arasmda bir nıiııdc Harvard'da kadınların da bulunüyelerindcn ve kapatılan Büyük rekor kırmıştı, hem de her defaması kabul edildi. Türkiye Partisi kuruculanndan smda kendinden yaslı bir kadınla HDP'nin MKYK uyesi Aluallin AkAncak üniversitenin 898 pro evlenerek. (Baştarafı Spor'da) soy da, DYP ile birleşmenin müm fesöründen yalnızca 45'inin kaErdenay körüklüyor.. Onun oltasına takılanlar da vargüçleri ile üfAlehin 'den bu yana Sovyetler kün olamayacağını söyledi. Aksoy, dın olması, feministleri Harlüyorlar.. Mangalda kül kalmadı.. vard'ı sık sık protesto etmeye iti Birliği, Dünya Satranç Şampi şöyle konuştu: * * • "(,tnel haşkanıiTiı/ bi/e haber veryor. 1960'larda Harvard'da azın yonluğu 'nda gerçek bir egemenHem de bunca gürültü ne zaman kopuyor.. Transfer bitmiş, alan ıneden birlesme (aahhüdunde bıılulik kurdu. Yalnızca "parlak ve lık öğrenciler yüzde 5 civarındayalmış, satan satmış.. Her şey tamam.. Hayır.. Artık Türk kulüplerinin nacak biri degildir. Kendisinin Dedı. Bugün bu oran, ancak yüzde eksantrik" Amerikalı Bobby malı olan futbolcuların morallerini bozmak, onları korkular, endişeler mirel ile lıi/ılen habırsi/ görüstügiiFischer, Sovyetler Birliği'nin 49 2O'ye yükselebildi. Bu yüzde içiniçine düşürmek, kaçmalarını sağlamak mı amaç?.. Bu ne çirkin oyun ne inanmıyorum. Ama eger polilika deki azınlık grupları dağıhmı ise yıllık kesintisiz üstünlüğüne ara ise, haberler doğru ise bi/ oyuncak olur öyleyse... vermeyi başarabildi. Bu arada, oldukça ilginç. Yüzde 9'u Uzak* * * nııyı/ diye sorarız. Madem DYP ile dogu orijinliler, yüzde 7'si siyah Sovyet satranççı Mihail Botvin birleşect'klik. neden aynldık. Ben Dünyanın en ileri ülkelerinin dahl, oyunu renklendirmek, seyirci çeknik de şampiyonluk tarihinde tamek için yabancı futbolcuya ihtiyacı vardır, hep de olacaktır. Dünyalar, yüzde 5'i Latin ve Orta Ameböyle üiyaselle yokıını. " da birbiri ardına siyasal sınırları zorlayan uluslararası kurumlar kururika kökenli Ispanyollar ve yüz cını üç kez kazanıp, üç kez kayHDP Genel Saymanı Ertugrul lurken, spor çeşitli ülkelerin insanlarını yaklaştırmak için baştacı edide l'i Kızılderililer. Üniversiteden beden tek adam olma sıfatını ka (iökgün de Yazar'ın DYP'liler ve lirken, bizde, Nazi kafatasçılığı aracı olması ne acı bir gerçek?.. zanacaktı. burs alarak okumak son derece Demirel ile temaslarından haberi olBırakın adamları rahat.. Öynayan, uyan kalır.. Uyamayan, oynayazor olduğundan ve yalnı/ca okul 1972 yılında Fischer'in Sovyet madığını belirterek, "Ama viyasel mayan gider.. Yugoslav olduğu için değil.. Oynayamadığı için gider!.. aidatı yıllık 15 bin doları aştığın şampiyon Boris Spassky'yi yene bu, belli olma/. DYP kendisini fesdan, halen "iyi ve beyaz anglo rek unvanı ele geçirdiği maçtan hedip lıi/e Kflsin" dedi. Tamam mı?.. HDP Genel Başkan Yardımcısı İbsakson aile" geleneği tüm liberal günümüze ilginç bir iddia kaldı. leşme kararlanna rağmen yıkıla Sovyetler'in iddiası bugün hâlâ ralıiın Çelinkaya ise, olayı "tek labilmis, değil. Bunca parayı öde belleklerde. 16 oyundan sonra raflı bir olay' olarak niteledi. Çclinbirlesme konusundaki temassa Tlıru'nu Amerikan CBS TV kanalı yebilecek düzeyde ve ancak çok Spassky 'nin ruhsal durumu sar kaya, (Baştarafı Sporda) lardan haberi olmadığını da belirlei/lemis, toplatn be$ saat naklen yaparlak olan öğrencilerden başvu sılmış, Sovyet yetkililer Ameri rek, "Sayın Yazar'ın ÜYP'lilere bir Fransa Turunu öııde bitireceğinden yın yapmıştı. Gene ilk kez Japon TV emin gözüküyordu. Ama birinciliği ranlann yüzde 16'sı okula kabul kalıların maçın yapıldığı salona mulabakal verdigini zannetmiyoekibi, Fransız ve Amerikalı meslekhangisi eldc cdecekti? edilebiliyor. bazı, "elektronik aygıtlar ve rııııı, l>i/iınle konıışmadan böyle bir taşlarıyla birlikte Fransa TAıruna ilgi Fransa bir ay boyunca bu heyeeakimyasal maddeler" yerleştire mulabnkat verme/ " dedi. Çetinkagöstermişti. Tur organizatörleri, Harvard, eğitim ve kültürel nı yaşadı. Hinault, beş kez kazandıva şöyle konuştu: Fransa Turunu Avrupa sınırları dısıalandaki ününü elinden kaptır rek Spassky 'yi etkilediklerini ileğı Fransa Turu'na allıncısını da ek"Genel Imşkanımızın Süleyman ri sürmüşlerdi. Bunun üzerine na taşırmak için büyük çaba sarfelcyerek mutlak rekorıı mu kıracaklı; mamak için olanca hızıyla çalıdiyorlar. Bu koşullarda bir Amerikasalonda kılı kırk yaran bir ara Beyle hir mıılahakala vardıklanna yoksa biraz da veliahtı olarak gördüşıyor. Prol'esörler, kütüphaneleihlimul vcrıniyorum. İki gün öıue lının birinci gelmesi olaya evrensel bir ğü Nevadalıya yardımcı mı olacaktı? rin, laboratuvarların ve öğrenci nıa taraına yapılmış ve sonunda adaylı^ını ilan eden bir parti başkaboyut getirecek, bu nedenle Bernarü iki ölü sinekten başka bir şey buSon turlara kadar Hinault'un kalerin en iyilerine sahip olmak için Tapie'nin gcnç Amerikalıyı Hinault'a lunamayınca karşılaşmanın de nı iki t>ü>ı sonra purlisini fesih yolufasının içinden ne geçtiği anlaşılmasürekli bir rekabet içindeler. na t;ider mi? (indorıık'un beyanı yeğlediği, Hinault'un da oyunu sovam etmesi kararlaştırılmıştı. dı. Hatta Saint Etienne'de bilen ve 1971'den beri okulun başkanlığıkendisini baglar. Ama sagda lıirleşnuna kadar oynadığı söyleııiyor. Son Amerikalının sarı mayoyu kazanacanı yapan Derek Curtis Bok, New tahlilde ekip yanşı olduğuna göre, bu Ama belki daha da ilginci, ıne bayragım açan biziz: bu hayragı ğı kesinleşen elaba kadar, Hinaull tutaktikte bir usulsüzluk yok... York Times'a verdiği demeçte, 1978'de Karpov ve Korçnoy ara elinde lulan Yu/ar'dır. Eger haşkaru önde götürdü. eğitimde en zayıf kalan şeyin öğ sındaki finalde meydana gelen ları da aynı görüyü savıınuyorlarsu, Organizatörler seneye çok sayıda Lcmond'un başarısı gerçek bir bareticiler olduğunu, buna karşılık Amerikalı, Sovyet, Japon koşucu "yoğurt olayı"ydı. Korçnoy'un ne diyelim, hidayele ermişlcrdir. Bi/ şan. Tlı Nevada'dan gclip, Champs bekliyorlar. Sanırız yapılan reklamaraştırmanın git gide ağırlık ka ekibi, Karpov'un yardımcıları seçime kulılaıugımı/ı ilan ettik, başElysees'de sarı mayo giymek, genç kanımız adaylıgını açıkladı. Şu aşadan sonra istediklcri gibi olmaması zandığını belirterek, lisans öğrennın masaya doğru yoğurt kase mada koşucunun deyişiyle, "Arınslrong'un birlesme olmazî" için bir neden yok... cileri açısından duyduğu kaygıleri içinde gizli işaretler yolladıkaya ayak basması" gibi şeydi. Ama Bu gelişmeler sırasında geçen cuları dile setirdi. larını öne sürmüşlerdi. kulislerde dedikodulann önünü kes CÜNEYT ARCAYÜREK yazıyor Flört kısa, sonuç yok bütünleşmesi konusunda DYP Genel Başkanından gelen göruşme talebini kabul ettiğini bildirerek, şunları söyledi: "Kşil şarllarda sugın hıilıinleslirllmesi konusunda yapılan görüsmede somul bir yözüm ortaya çıkmadan DYP'ıdn Merfcct YAncdm Knrohı'ndakl görttşmdcr ncdenlylc açıklmnmış ve olay başına inlikâl elmiştir. Henü/ ol)(iınlaşmadan sulandınUn bu olay ııı ciddiyeti de tartışılır hale Kelmiştir. HDP, sagın bülıınlesmesinden yanadır. Ancak, bu biilünleşme hiçhir partinin güdümünde dcgil, eşit şartlarda olacaklır. Bülünlesmenin mihvcrini de millet tayin eder. Ancak hu olay, bu durumda daha haşlamadan bilmişlir." HDP'nin "işin sulandığı" yolunda karar almasına DYP yöneıicılerinin HDP'nin bazı şartlarla DYP'ye illihak etmesi konusunda ısrar etmelerinin yol açtığı öğrenildi. Buna karşılık, DYP Gcncl Başkanı Hüsamettin Cindoruk, HDP'nin onurlu şartlarla DYP ile bütünleşmesinin karşılıkh görüşme konusu yapıldığını doğrıılarken, Yazar'ın Ankara'dan aday gösterilmesinin bütünleşme konusunda sorun çıkardığını da dile gctirdi. Cindoruk, şunları söyledi: "Görüşmeler yapılırken, HDP Kurucular Kurulu, Sayın Yazar'ın Ankara'dan aday gösterileceğini açıklamışlır. Nilekim, HDP Genel Başkan Yardımcısı verdigi demeçle, bu hususu lekrarlamışlır, Bu açıklama HDP'nin görüşmelere olumlu <>lınayan yaklaşımı olarak (lejjerlendirilmişlir. Partileriıı seçim ha/ırlıklarına engel olmayı önlemek amacıyla hu konunun şimdilik gündemden çıkanlması kararlaşlırılınışlır. DYP, milliyelçi vc sagcı parlilerin ve oy ların çalısı altında bir araya gelmesi çalışmalarını sürdüreceklir." Tanrı'yı bile Hariçten (Baştarafı I. Sayfada) çekmek isteyenlere, yaptığımız işin haklı olduğunu da bu ınanzarayı scrgileyerek vermişizdir. Milletimiz herhalde bu manzarayı ibretle seyrediyor. Bir gerçek daha meydana çıkmıstır. O da Anavalan Partisi'nin, modern ve ileri Türkiye'nin yegâne partisi oldugudur." Uçakta Özal'ın Ecevit olayına bakış açısını yansıtan ilginç bir sohbet de geçti. Özal, LJBA Ajansının sahibi olarak geziye katılan CHP eski Milletvekili Nizamettin Çoban'ı göruncc yanına yaklaştı ve bir süre sohbet etti. Özal'la Nizamettin Çobarı arasında şu konuşma geçti: ÖZALŞimdi hangi partidensin? ÇOBANSHP'yi tutuyorum. ÖZALSen SHP'yi lu«. Ecevit malı KÖtürüyor. Bak, dün nasıl bir kalubalık (oplaınış. ÇOBANO kadar kolay değil. Siz öyle görmek istiyorsunuz... (Baştarafı I. Sayfada) Ozal Moskova'da Harvard GORUS Paris'te bir Amerikalı Savcı meye imkân yok. Bu yıl ilk kez Fran Boşa kürek (Baştarafı Sporda) Jığı yanşlara engel teşkil ediyordu. Hafta sonunun güneşli gUnlerinin tadını çıkarmak isteyenier, tekneteriyleyarif parkuruna girerek yarış ırafiğini engellediler. tstanbul'un uzuk bir köşesinde yapılan bu yanşta el belte ki Haliç'tealınan önlemlerin eşdeğerini aramak olanuksmlı. Ancak yine de yanşm hiç olmazsa sağlıklı yapılabilmesini sağlayacak önlemler almmış olmasmı dilerdik. Pendik kürek parkurunun yanında Alamızın heykeli ve sıra sıra bayrak direkleri de vardı. Ama HaliçKöpriisü'nü bir kürek yarışı için açabilen zihniyel. milli bir federasyonun programı içinde yapılan kürek yarışınm adını "Türkiye" olarak kullandıgı müsabaka için bu gönderlere hir tek Türk bayrağı çektirmemişti. Kürek sporu artık gereken ilgiyi mi görmüyordu, yoksa kürek sporunu yapanlar ve lamtanlar bu sporu sevdirme yollanm mı bilemiyorlardu Stankoviç (Baştarafı Sporda) Dereağzı'ndaki antrenman sahasında hafif kultürfizik hareketleri yaptırdı. Daha sonra birlikte yenilen öğle yemeğinden sonra dinlenmeye çekilen futbolcular, saat 18.00'de ikinci çalışmalarını yaptılar. V ASPENDOS Kendı tŞlelmelenmı^de tf.netjı rtunuklarla bırlıkie ban tar/ı bir tadl. Avrupa dan gelen anımatorlerın eş!ıQmde lenıs sorl omnasiık masa tenısı çeşitli eQlenceler plaj yu/rm» ve konloriu T)A TAKSİTLE ÖDEME İMKANI l ' f ' j l N A f 3b 000 30 000 125 000 T)A YA.AYIN EBahçe (Baştarafı Spor'da) lasacak. Daha önccden i.stifa ettiğini açıklayan, ancak yönetim kurulu tarafından izinli sayılan Sosyal Tesisler Sorumlusu Fual Imsık'ın yerine bu görevi üüven Sazak Ustlendi. Ayrıca Fenerbahçe ümit takımının başına da Aü Fuat Demircioğlu getirildi. Voleybol Şubesi kaptanı Mete Teoman'ın istifası kabul cdilmedi. HÜSNÜ FENERBAHÇE'DE öte yandan maddi olaııaksı/lıklar yüzünden kapanan Hortaş Yenişehir Basketbol Takımı'nın başarılı oyuncusu Husnü Fenerbahçe ile anlastı. AY AMAMI Fiyatlanmıza KDVdahıldır Vade farkı yoktur Yukarıdahı fıatlara lesıslerıle 7 CJH( e 8 gun konaklama kahvaltılar ve akşam yemeklerı • LUK aırcondılıoniu oıobuslerle Ulu»oy r»htxrhk hlım«tl«r ulusoy TURIZM SEYAHAT A Ş martesi güıuı Süleyman Demirel, 1 u/la'daki evinden Mehmet Yazaı'ı ıclclonla aradı. Süleyman Demirel, ( uııılıuriyel mulıabirinin konuya • ilişkin sorıılarını yanıtlarken, "Yazar'ı ben aradım. 'Ben bölünmelere karşıyım, büıünleşnıelere taraltarım' dedim. Diüerleri işin lcferrualıdır. Ren onlarla ugrasmam. kim kiıninle birlesir, ııasıl hirleşirler, hu, o parlilerin işidir" karşılığıııı vcrdi. YAZAR: "BKNİ »KMİRK1. ARADI " HDP Genel Başkanı Mehmel Ya/ar, DYP ile HDP'niıı birleşmesi konusunda Süleyman Demirel ile göruşluğu yolıındaki haberler üzerine, dun Başkanlık Divanı üyeleri ile bir toplanıı yaplı. Yazar, bu toplantı sırasıııda Sııleyınan Demirel'i kendisinin aramadığını, Denıirel'in kendisini telcfonla aradığını ve hal hatır snıdııkıan sonıa, "Sagda birlesme ile ilgili bazı şeyler duyuyorum, iyi olur" dediğini söyledi. Yazar, DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindorıık'tan göruşıne öııorisi yapıldıgını vc bu öneriyi dc kabul ettiğini aıılattı. Mehmel Yazar, Cumhuriyel mulıabirinin soıusıı uzerine dc, sağın (Baştarafı 1. Sayfada) çeşitli siyasal konulara değinmişti. Karabük Cumhuriyet Savcı Yardımcısı İsmet Atilla Hekimoglu, Cumhuriyet muhabirine, Bülent Ecevit'in konuşmasını nıiting alanında dinlediğini, konuşmada "suç unsurlan" bulunduğu kanaatinde olduğunu söyledi. Savcı Yardımcısı Hekimoğlu, "Bülent Ecevil, anayasanın eeçici maddeâne göre siyasi hakları kısıllı olan bir kişidir. Ben Ecevit'in konuşmasını bizzat dinledim. Kanaatime göre Bülenl Ecevit'in konuşmasında Siyasi Partiler Yasası'nın 119. maddesi ile bu ınaddenin c bendine giren suç unsurlan bulunmaktadır. Ancak ses bandının çözüm çalışmalan devam ediyor. Konuşma metni daktilo edildiklen sonra inceleme yapılacak ve büyük bir ihtimalle Ecevit'in savunması istenecektir" dedi. Bülent Ecevit'in miting kürsüsünden yaptığı tüm konuşmanın ses ve video kaydına alındığını söyleyen Karabük Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Atilla Hekimoğlu, "Anayasanın geçici maddesine göre siyasi hakları kısıllı olan kişilerin bir siya.si partiyi ima yolu ile dc olsa desteklemesi suçtur" şeklinde konuştu. Savcı Yardımcısı Hekimoğlu, konu ile ilgili olarak Cumhuriyet muhabirine şunları söyledi: "Bülenl Ecevit'in konuşmasının yazılı metni bugün daktilo edilecektir. Daha sonra da görüşümüz eklendikten sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılıgına başvurularak Ecevit'in savunması istenecektir." rine yalnızca iki anlaşma imzalanabildi. Sovyetler'in FIR anlaşmazlığı ve kalkan gibi diğer sorunlarda esneklik göstermemesinin de yol açtığı bu sonuç, ziyaretin ilk güııkü bölümünü "gölgeledi". Bu arada, Sovyetler Birliği Kbmiinist Partisi'nin yayın organı " P r a v d a " gazetesi de Özal'ın gelişini iç sayfadan ve kısa bir şekilde vererek mesafeli bir çizgi takındı. Başbakan özal, dun Bulgaristandaki Türk azınlığa yapılan baskıları gündemegelirmekle birlikte, bu konuyu ziyaretinin bir nunıaralı konusu yapmamaya özen gösterdi. Özal, Moskova'daki Türk Büyükelçiliğinde 15 aydır niulleci hayatı yaşayaıı ve bir anlanıda Türkiye'nin gözünde Bulgaristan'daki baskıların simgesi haline gelen Türk asıllı Bulgar vatandaşı Mııslafa Süleymanov'u bu nedenle, bir başka deyişle Sovyetler'i rahaısız etmemek amacıyla görmedi. Ozal, Süleymaııov'u ziyarel edip ctmeyeceğini soıan gazetecilere, "Vakit kalacagım zannelmiyorum" dedi. özal, bununla birlikte dün akşanı Sovyet meslektaşı Rijkov'un Kremlin'de verdiği yemekte Bulgaristanın tulumunu isim vererek güııdeme getirdi ve bu konuda Sovyetler Birliği'nin kalkısıuı beklediğini açık bir biçimde hissettirdi. özal'ın konuşmasnıda bir paragraf ayırdığı bu bölümde Bulgaristan'ın uygulamaları konusunda son derccc yunıuşak il'adcler kullandıgı dikkat çekti. Özal, bu konuda aynen şunları söyledi: "Komşumuz Bulgaristan'la son yıllara gelinceye kadar gelişmekte olan ilişkilerimi/, Bııljjar valandası soydaşlarımıza yapılan muanıeleler dolayısıyla rııaalescl bozulma egilimine girmiştir. Biz, bu durumun ortaya çıkardıgı sorıııılann muşlerck dosllarıınızın da telkinleri istikamelinde diyalog yoluyla ikili düzeyde çö/ııme kavıışturabik'ccgine her zaman inandık, inanmaya da devam ediyoruz. Kakat maaleser Bulgaristan'a vaki liim görüşıne çagrılarımız da bugiine kadar hir sonuç verıııeıııişlir." Özal'ın Bulgaristan'ı suçlayıcı bir dil kullanmamaya özen göslerdiği vc "ortak dosllar" diyerek Sovyeller Bırliği'ni diyalog konusunda Bulgarislan'ı ikna etmeye çağırdığı bu sözleri Sovyet başbakanı Kijkov tarafından karşılık bulmadı. Rijkov, Ozal'a hitahen yaptığı konuşmada Bulgaristan konusunu açmamayı tercih eıti. Dolayısıyla Özal'a verilen vanıt "sessizlik" oldu. özal ve Rijkov'un yemek koııuşınaları, Türkiye ile Sovyetler Birliği1 :in Kıbrıs soıununa ilişkin göriış ayrılıklarını bir kez daha sahneledi. özal, kpnuşmasında Türkiye'nin BM Genel Sekreterinin girişimlerinin her zamankinden daha fazla desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, son haltalarda genel sekreterin girişimi[îı karşısına alan Sovyet politikasına karşı bir tavır koydu. Federasyonun tek çözüm şckli olduğunu belirterek, Türkiye'nin federasyon dışında çözümler peşinde olmadığı mesajını veren özal, "Adadaki iki toplumdan birinin adanın sahibi digerinin ise her lıırlü haklan mahrum olarak yasaması hali devam ederse çözüm olmaz. Adanın hölünmiişlügüne son verilmesinin şıırtının uluslararası (oplulııgun Kıbrıs'laki iki topluma her konuda eşil ınııanıele etmesi olduğunu özellikle vurgulamak islerim" dedi. özal'ın bu sözlerine karşılık Rijkov, Sovyetler'in uluslararası konferans önerisinde geri adını atmayacağını, TUrk görüşleri doğrullusunda bir esneklik göstermeye yaııaşmayacağırıı belli etti. Rijkov, yanıtında, Kıbrıs sorununa adil ve kapsamlı bir çözüm sağlayacak ilkelerin Sovyet önerilerinde ifade bulduğunu kaydederek, bilinen Sovyet tutumunu tekrarladı. Bu görüş ayrılıklarına karşılık, her iki başbakan da ilişkilerin geliştirilmesi arzularını beürttiler. Rijkov, "Bülun sınırdaş ülkelerle her zaman iyi, barışçı ilişkilerde bulunmak SS< B'nin yaşamsal çıkarıdır " derken, Özal, "Tarihi gelişim içinde birbirimize karşı bazı önyargılann meydana geldigini müşahade ediyoruz. Ama bi/ inanıyoruz kl, her türlü önyargının ölesinde birçok yönleriyle İyi münasebeller uelişlirilthilir" dedi. KARAYOI.U ANLAŞMASI NEDKN İMZALANAMADI Bir haftadır Moskova'da müzakere edileıı beş anlaşnıadan yalnızca ikisinin imzalanabilmesi büyük bir supriz yaraıtı. Bir hafta önceden Moskova'ya gelen Dışişleri Müsteşarı Büyükçlçi Necdet Tezel, Sovyet tarafının istekli olduğu beş ayrı anlaşma taslağını müzakere etmişti. Bu müzakereler hafta sonunda da sürdü, ancak anlaşmalardan kaçının imzalanacağı, görüş ayrılıklarının sürıııesi nedeniyle Özal Moskova'ya ayak bastığı anda bile belli olmadı. Sonuçta Türk tarafı karayolu, gemi taşımacılığı ve gemilerde yük seviyesinin yükselıilmesine ilişkin anlaşmaları imzalamadı. Bombah otomobil: 32 ölü (Baştarafı I. Sayfada) 200 kilo patlayıcı madde ile düzenlenen sabotajın sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı. Beyrut polisi tarafından dün yapılan açıklamaya göre şiddctİi patlamanın ardından Hıristiyan Ein Rumanneh kasabasındaki binalarda yangın çıktı. Yangının geniş bir alana yayıldığı haber verildi. Olay yerine itt'aiye ve polis ekiplerinin geldiği, ambulansların hasianelerc sürekli yaralı taşıdığı belirtildi. Mercedes marka bir otomobilde meydana gelen patlama, çevresindeki araçların da infilak etmesine neden oldu. Yangın nedeniyle çevredeki binaların tahliye edildiği haber veriliyor. Patlamanın meydana geldiği yerin çevresindeki geniş bir alan Hıristiyan ordu birlikleri ve Hıristiyan milisler tarafından kordon altına alındı. Başkentin doğu kesiminde geniş çaplı araınalara ba*landı.