25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 TEMMUZ 1986 EKONOMt CUMHURİYET/U Geçen hafta mevduatı artış hızı düşüyor Bankalardaki tasarruf mevduatı ilk altı ayda yüzde 18.1 artış göstermekle beraber, artış hızı geçen yıla kıyasla yarı yarıya düştü. Bankalardaki toplam mevduat yılın ilk altı aymda yüzde 23 büyürken, bu artış büyük ölçüde resmi mevduattan kaynaklandı. Yadesiz ticari ve tasarruf mevduatı da geçen yıla kıyasla daha hızlı artış eğiliminde. Ekonomi Servisi Bankalardaki toplam mevduattn yılın ilk yarısında yüzde 23 bUyüme göstcrerek 9 trilyon liraya yaklaşmasına karşın tasarruf mevduatındaki düşüş sürüyor. Merkez Bankası verilerine göre, bankalardaki toplam tasarruf mevduatındaki artış hızı söz konusu dönemde yüzde 18.1 olmakla beraber, geçen yılın ilk altı ayı sonuna oranla artış hızında yarı yarıya azalış görüldü. Merkez Bankası verileri incelendiğinde, toplam mevduat artışında resmi mevduatta gözlenen yükselişin önemli bir etki yaptığı gözleniyor. Yılın ilk yarısında toplam konsolide mevduatta kaydedilen 1 trilyon 665 milyar liralık artışın yüzde 35.3'ünü oluşturan 588 milyar liralık bölümü resmi mevduatı da kapsayan diğer mevduattan kaynaklandı. Geçen yılın ilk yarısında yüzde 8.1 oranında bir azalmaya konu olan diğer mevduat, bu yılın ilk yarısındaki yüzde 12.9 oranındaki artışla 1 trilyon 313 milyar liralık bir büyüklüğe ulaştı. Diğer mevduatta hızlı bir artış kaydedilmesine karşın, tasarruf mevduatındaki artışın geçen yıla göre önemli ölçüde yavaşladığı gözleniyor. Bankalardaki tasarruf mevduatı bu yılın ilk yarısında yüzde 18.1 oranında 925.5 milyar lira çoğaldı. Geçen yılın aynı döneminde 1 trilyon 142 milyar lira artan tasarruf mevduatındaki artış hızı yüzde 36.4 olmuştu. Bu yılın ilk yarısında kaydedilen artışın 795.5 milyar liralık bölümü mevduat sertifikasını da kapsamak Uzere vadeli tasarruf mevduatından, 130.1 milyar liralık bölümü vadesiz tasarruf mevduatından kaynaklandı. RESMİ MEVDUAT KAMU BANKALARINDA ö t e yandan, yılın ilk yarısında toplam mevduatın kamu bankalarında 969.4 milyar lira, ilk 7 Özel bankada 655.2 milyar lira, diğer özel bankalarda 22.6 milyar lira ve yabancı bankalarda da 17.5 milyar liralık artışa konu olduğu görülüyor. Ancak, kamu bankalarındaki mevduat artışında resmi mevduatın etkili olduğu gözleniyor. Resmi mevduatı kapsayan diğer mevduat, kamu bankalarında 553.8 milyar liralık artış kaydetti. Tasarruf mevduatı ise, kamu bankalarında 384 milyar liralık artış göstermesine karşın, ilk 7 özel bankada 515.2 milyar lira çoğaldı. Diğer özel bankalarda 10.3 milyar liralık, yabancı bankalarda 16.4 milyar liralık tasarruf mevduatı artışı kaydedildi. Vadesiz ticari mevduat ise yılın ilk yarısında kamu bankalarında 31.6 milyar liralık, ilk 7 özel bankada 103.2 milyar liralık, diğer özel bankalarda 14.1 milyar liralık, yabancı bankalarda 2.1 milyar liralık artışa konu oldu. Tasamıf Beyaz eşyanın önü açık MERAL TAMER Beyaz eşya piyasasında 1980'den sonra düşen taleple birlikte yaşanan "kötü gunler" artık geride kalmışa benziyor. Beyaz mallara ilişkin satış rakamları, bu piyasada geçen yıl başlayan canlanmanın bu yıl artarak sürdüğünü gösterirken, 198788 yıllanna dönük tahminler, beyaz eşya satışlarının önümüzdeki yıllarda daha da "parlak" olacağının ipuçlarını veriyor. Bilimsel Araştırma ve Eğitim Merkezi Barem'in beyaz eşya sektörüyle ilgili olarak yaptığı çalışma, örneğin ülkemizde yaşı ortalama 19 olan buzdolabında yenileme piyasasının devreye girdiğini ve bu çerçevede salt eskiyen buzdolaplarımn yenilenmesi maksadıyla bu yıl 300 bin, 1987'de 400 bin, 1988'de 500 bin dolayında buzdolabı satılacağını gösteriyor. Bu rakamlara evIenmeler, konut piyasasındaki canlanma ve elektrikli hane sayısının artması sonucu ilk kez satın alınacak buzdolapları da ekIendiğinde 1978 yılının hâlâ erişilemeyen 768 bin adetlik satış rekorunun önümüzdeki 12 yıl içinde kırılmasına şaşmamak ge rekiyor. "Kara bulutlar" renkli TV'ye kaydı Dolar alt düzeylerde istikrara kavuştu Haftanın ilk günü uluslararası döviz piyasalarındaki gelişmelere bakarak doların yükseleceği söylenebilirdi. Bir öncekı hafta ABD Merkez Bankası FED bankaların borçlanmalarına uyguladığı faiz oranlannı (reeskont) yüzde 6.5'dan yüzde 6'ya çekerek doların aşağı düşüşü için gerekli zemini hazırladı. Ancak Londra borsasında dolar haftanın ilk günü mark karşısında 2.20'ye, Japon parası karşısında da 161 yene doğru yükseliş gösterdi. Ne var ki New York Wall Street borsası açılınca doların akibeti tümüyle değişikliğe uğradı. ABD ekonomisinin iyi performans göstermediğine işaret eden bazı temel göstergeler açıklanınca dolar önce 2.17 ve daha sonra 2.14 marka kadar düştü. Tokyo borsasında ise doların 160 yenin altına inerek hafta ortasında 156 yene kadar gerilemesiyle haftanın genel tablosu netleşti. Dolar ABD ekonomisinin ihtiyaç duyduğu ve zorladığı biçimde sert paralar karşısında aşağılara çekilmiş oldu. 156 yen ve 2.14 mark düzeylerinde istikrara kavuşan doların daha fazla aşağı çekilişini önleyen önemli bir neden, merkez bankalarının her Buzdolabı ve fırın satışlanndaki canlanmanın artarak süreceği, buzdolabında salt yenileme nedeniyle bu yıl 300 bin, 1987'de 400 bin, 1988'de 500 bin adet buzdolabının satılacağı tahmin ediliyor. Hızlı fıyat artışı renkli TVye talebi düşürüyor. Buzdolabının yanı sıra fırın satışlarında da önümüzdeki dönemde çarpıcı artışlar bekleniyor. Fırın piyasasındaki olumlu beklentilerde yenileme piyasası söz konusu değil, çünkü bugün her 4 evden ancak birinde fırın kullanılıyor. Fırında doyum oranının bugüne dek bu denli düşük kalması, beyaz mallar içinde fırının, talebi en kolay ertelenebilir ürün olma özelliğinden kay naklanıyor. Barem'in araştırma sonuçları, fırına olan talebin son yıllarda bu denli ertelenmesinde renkli televizyon ve videonun büyük payı olduğunu ortaya koyuyor. Eldeki harcanabilir paranın 1985 ortalarına kadar renkli TV'ye kayması, fırına olan talebin yanı sıra buzdolabı ve çamaşır makinesinde de önemli talep gerilemelerine neden olmuş bulunuyor. Nitekim renkli TV piyasasının belli gelir grupları açısından doyuma ulaşmış olması, kahverengi eşya olarak nitelenen bu alanda "kara bulutlann" ortaya çıkması sonucunu doğururken "giineş" yeniden beyaz eşya sektörünün üzerinde parlamaya başlamış bulunuyor. Renkli TV'ye olan talebin gerilemesi ve beyaz eşyaya yeniden yönelişte renkli TV'nin büyük ölçüde ithal girdilere dayanması montaj sanayı olması ve dolayısıyla mark ve yen, TL karşısında değeı kazandıkça fiyatların füze gibi fırlamasının da etkili olduğu belirtiliyor. Bu arada bulutlann ortalığı kapladığı renkli televizyon piyasasında ise uzun vadeli, düşük aylık ödemeli kampanyalarla daha alt gelir grubuna inme ve satışları belli bir düzeyde tutma çabaları yoğunlaşıyor. 671.25 Dolar (döviz alış) | Jİ II tt 17 ı 18 19 an müdahale edebileceği korkusuydu. Dolar piyasalarda gerilerken, içerde de gerek resmi gerekse gayri resmi piyasada hafta boyuncadUşük değerlerde işlem gördü. Haftanın ikinci günü Merkez Bankası döviz alış kurunda 675.55 TL'ye çıkan dolar haftanın dördüncü gününde 670 liraya kadar çekildi. Serbest piyasa diye bilinen Tkhtakale"cle ise bir ara 713 liraya varan dolar, hafta sonunda 707 liraya düştü. Merkez Bankası kurunda 311.65 TL'ye çıkan Alman Markı ise serbest piyasada perşembe günü 330 liraya hafta sonunda da 334 liraya vardı. Altının onsu 350 dolar Altın fiyatları dış borsalarda istikrarh bir şekilde yükselişe devam ediyor. Dolardaki zayıflık nedeniyle altın fiyatları hafta başındaki kısa süreli düşüş bir yana bırakılırsa hafta boyunca düzenli bir yükseliş seyri izledi. Haftanın ilk günü bir önceki haftanın kapanış değerine oranla 1 dolarlık bir gerileme kaydeden altın fiyatları 346 dolar düzeyinde işlem gördü. Hafta ortasında sırasıyla 347 ve 348 dolara çıkan altının 31.1 gramlık ons fiyatı haftanın son gününde Londra borsasında büyük bir sürpriz yaptı. Perşembe günü Londra Borsası'nda 347 dolardan işlem gören altının bir onsu cuma günü 350 dolara tırladı. Londra Borsası'ndakı bu anı tırmanış New York'ta izlenmedi. New York'ta altın 348 dolarla haftayı kapadı. Altın fiyatları dış borsalarda genellikle yükseliş grafiği izlemekle beraber Kapalıçarşfda aynı eğilim gözlenmedi. Altın fiyatları aynı zamanda doların karaborsa değeriyle ölçüldüğü için dolardaki düşüş Kapalıçarşı fiyatlanna da yansıdı. Cumhuriyet AJ59. Zeytinyağı piyasasında duruhna 58 500 58 700 Zeytinyağı fiyatlarının çiçekyağı fiyatlarının iki katına çıkması sonucu zeytinyağına talep azalıyor. İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) Zeytinyağı fiyatlarının hızla artarak ayçiçek yağı fiyatlarının iki katına ulaşması sonucu, zeytinyağı tüketimi büyük ölçüde geriledi. Çiçekyağı tüketimi ise hızla artıyor. Toptan fiyatı yaklaşık 910 lira olan zeytinyağının, perakende olarak 1000 liraya satılması, buna karşılık rafine çiçek yağlarının ortalama 500 liraya pazarlanması sonucu, tüketiciler büyük ölçüde zeytinyağından vazgeçıyorlar. önceki yıllarda Türkiyenin yıllık zeytinyağı tüketimi 76 bin ton dolayında seyrederken, bu miktar geçen yıl 4045 bin tona kadar düştü. Tüketicilerin salatalarda yalnızca zeytinyağı kullanılması alışkanlığını da yavaş yavaş terketmesiyle zeytinyağı üreticileri de rafine çiçekyağı üretimine yöneldiler. Zeytinyağı piyasasında bir bunalımın var olduğunu belirten bir rafıneri firması yetkilisi, zeytinyağının Uretim bölgeleri dışında fazla bir stoku da olmadığını, oysa çiçekyağının bol miktarda piyasada var olduğunu söyledi. Zeytinyağı fiyatlanndaki artışların durmayacağını, bunun da sürümü azaltacağını ileri süren yetkili daha sonra şunları söyledi: "Zeytinyağı fiyatlanndaki artışlar ileride problem yaratacaktır. Fazla oldugu ileri surulen yeni üniniın kısa bir zamanı kalmıştır. Büyük rekolte geldigi /aman fiyaıları devamlı olarak yükselten ve siirümün azalmasına neden olanlar hıısrana ugrayacaklardır. Biz durumu endişe ile izliyoruz. Bugun Turkiyt'de Rivicra tipi zeytinyağı imal eden rafinörlerin tamamı çiçekyağı imalatma yönelmişlerdir. Zeytinyağı üreticileri ileriyi düşünerek taleplerinde ölçiilü hareket etmelidirler." liumhurlyet Altını 19 16 [lemmui 1» t Dünya Bankasıkredileri, gelişmekte olan ülkelerin baraj, yol gibi altyapı yatmmlanmn gerçekleşmesinde buyük rol oynadı. Yeni Başkan Conable, şimdi Dünya Bankası'na farklı bir rol üstlendirme hazırlığında. Dünya Bankası'na IMF modeli Yeni Başkan Conable, Dünya Bnnkası 'nı sadece yol, baraj gibi yatmmlara kredi açan bir kurum olmaktan çıkarıp, dış borç krizinin merkezi bir unsuru haline getirme amacında. Dünya Bankası ve diğer çokuluslu kredi kuruluşlarının dış borç yükü altmdaki ülkelere beraberce 9 milyar dolar yeni kredi açmasını öngörürken, bu şekilde de IMF'nin yanı sıra, Dünya Dünya Bankası'nm dış borç yükü altmdaki ülkelere kredi Bankası'na da dış borç krizinin açmayı bazı siyasal tercihlere bağlaması durumunda, IMF çözümünde stratejik bir yer vegibi gelişmekte olan ülkelerin şimşeklerini üzerine riyor. çekebileceği savunuluyor. Savaş sonrası yıkılan Avrupa ve Japonya'nın yeniden ınşası Ekonomi Servisi IMF'den şimdiye kadar Ücüncü Dünya amacına dönük olarak 1945 yısonra ikinci en büyük uluslara ülkelerinin baraj, yol gibi altyalında kurulan Dünya Bankası, rası kredi kurumu olan Dünya pı yatırımlarını fınanse etme göaynı zamanda uzun vadeli bir Bankası, yeni başkanı Barber revi yaptığını, ancak kendi yönekredi kaynağı olarak görüldü. Conable ile farklı işlevler üstle timi altında bankanın ekonomik IMF ise, tam tersine, ödemeler nen yeni bir finans kurumu ha büyümeye öncelik vereceğini, dengesi sorunları yaşayan ülkeline dönüşme hazırlığı içinde. borç krizlerinin aşılmasında dalere kısa vadeli kredi veren bir ha aktif rol oynayacağını söylükurum işleyişiyle kurulmuştu. Yeni başkan Conable, Dünya Baker planının öne çıkardığı Bankası'nm görev ağında önce yor. bu işlev değişikliğini yeni Başkan Conable'ın bu yeniden biçimlik sırasının büyük değişikliğe Conable yerine getirecek. Ancak lendirme politikası, ABD Maliuğratılarak uluslararası mali sis150 üyeli Dünya Bankası'nm en ye Bakanı James Baker'ın adıytemin istikrarının korunmasında büyük hissedarı ABD'nin de yemerkezi bir rol Ustleneceğini be la simgelenen "Baker Planı"nda ni politika değişikliğinde rolü lirtiyor. Dünya Bankası'na verilen işleve büyük olacak. ABD Kongresi'Conable, Dünya Bankası'nm de uygun düşüyor. Baker Planı, nde 20 yıl süreyle Cumhuriyetçi Parti'den New York temsilciliği yaptıktan sonra emekli olan Conable, Maliye Bakanı James Baker'ın da yakın arkadaşı. Ne var kı, Conable'ın Dunya Bankası'na yeni roller verme stratejisi, ikinci en büyük uluslararası kredi kurumunu da IMF gibi günlük siyasetin içine sokma tehlikesini gündeme getiriyor. Dış borç krizinde etkin bir rol üstlenmesi halinde, Dünya Bankası'nm da kredilendirmede siyasal etkilerin altında kalabilcceği ve kredilerin siyasal iktıdarlar üzerinde bir baskı aracı olarak kullanılabileceği savunuluyor. TIME dergisi, kemer sıkma reçeteleriyle gelişme yolundaki ülkelerin iç siyasetinin bir parçası haline gelen IMF gibi Dünya Bankası'nm da kaçınılmaz olarak kredi açma koşulunu bazı siyasal beklentilere bağlayacağını yazıyor. Siyasal tercihlere bağlı kredi veren yeni bir kurum mu doğuyor? tını hattanın üçüncü günü 59 bin 500 liraya fırlarken, değeri hafta boyunca 700 liralık bir eksen içinde hareket etti. Cumhuriyet Altını dun Kapalıçarşı'da 58.700 liraya kadar geriledi. 24 ayar külçenin gramı yine çarşamba günü 8400 liraya, 22 ayar bilezik gramı da 8200 liradan işlem gördü. Cumhuriyet altınının fiyatındaki yükseliş aynı zamanda geri satışları da hızlandırdı. Kapalıçarşı yüksek fiyattan Cumhuriyet Altını satımı önlemek için alış fiyatları ile satış arasındaki farkı biraz genişletti. NELER OLDU? Gübrede rekabet sonuç verdi özel teşebbüs haline getirilen gübre fabrikaları, birbiriyle rekabete girince, çiftçinin yuzü güldü. Türkiye Zirai Donatım Kurumu, üre fiyatlarını 92 lira olarak açıklarken, İGSAŞ Katma Değer Vergisi dahil, Urenin satış fiyatını 77 lira olarak belirledi. İGSAŞ Genel Müdürü Metin Atalay, gübre satışlarında telefonla yapılan başvurulara da cevap verileceğini söyleyerek, üre fiyatlanna zam yapılmayacağını açıkladı. Kuveyt'e ithalata radyasyon kontrolü Kuveyt'e ithalatta "radyasyonsuzdur" raporlan dikkate alınmıyor. Türkiye'nin Kuveyt'teki Ekonomi ve Ticaret Müşaviri, Erkut Duran Kuveyt maicamlannın Türk ihracatçılarının gösterdiğı raporlara bakmayıp, ayrıca kontrol yaptıklarını bildirdi. Duran, ithaline izin verilen mallarda radyasyon düzeyini gösterir belge bulunmasına rağmen, bu belgeyle yetinilmeyip, malların soğuk depolara çekilerek tekrar kontrol edilmesi için çalışmalar yapıldığını kaydetti. Kuveyt makamlarına, Türkiye'de genel olarak radyasyon kontrollar yapıldığı ve zararlı düzeyde radyasyon bulunmadığı, bu nedenle ikinci bir kontrolün gereksiz olduğunun anlatıldığını bildiren Erkut Duran, bu konuda Kuveyt makamlarından görüş istendiğini açıkladı. TOBB Başkanı Coşkun: "Denizctiik sarsuıtıda" İSTANBUL, (a.a.) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Coşkun, denizcilik sektörünün 1980 yılı başlarında gösterdiği gelişmenin yerini gerilemeye bıraktığını, son iki yıl içinde ise, "sektörün unutulduğunu" söyledi. lOBB'un yenı yönetim kurulu ilk toplantısını, dün Istanbul ve Marmara Bölgesi Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyeleriyle yaptı. TOBB Başkanı Ali Coşkun, yeni yönetim kurulunun aldığı karar uyarınca, bağlı odaların yönetim kurullarıyla belirli dönemlerde ortak toplantı yapılacağını bildirdi. Denizcilik sektörünün sorunlarının ele alındığı toplantıda konuşan Ali Coşkun, deniz taşımacılığının, karayoluna oranla yedi kat, demiryolu taşımacılığına oranla da ikibuçuk kat daha ucuz olduğuna işaret ederek, bu avantajdan yararlanılmadığını, ucuzluğun maliyetlere etki yapamadığını söyledi. Arıkan: ÇayKur ile Akfa'nın ilişkisi ne durumda? Vatandaş Partisi Genel Başkan Yardımcısı TttrkAn Ankan, Maliye ve Gümrük Bakanı Kurtcebe Alptemoçin'den, ÇayKur'un Akfa şirketinde çay satışlan, alımlan ve fason işlemleriyle ilgili açıklama yapmasını istedi. Ankan, TBMM Başkanlığına verdiği iki ayrı soru önergesinde, ÇayKur'un 19851986 yılları arasında Akfa şirketinden ne kadar çay alıp sattığını açıklanmasıru talep etti.Çay alımlan sırasında şirkete ÇayKur'un ne Türkân Ankan. kadar avans ödediğı de sorulan önergede, Ankan şöyle dedı: "ÇayKur tarafından, Akfa A.Ş. için çay işleme ve paketleme işi fason olarak yapılmış mıdır? Söz konusu alım ve satışlar, fason işlemleri hangi kanun ve yönetmeliklerin maddelerine göre yapılmıştır? Satış veya fason işlemleri, işletme sermayesi kaynaklarını ortiılü bir şekilde, Akfa A.Ş.'ye işletme sermayesi olarak kullandınlmak ve gtdl şekilde şirket kurtarmak degil midir? (a.a.) Dün işçiydi, bugün patron oldu Cemal Ergin komi olarak başladığt lokantacılık mesleğinde sonunda patron oldu. Seyyar bir tezgâhı lokanta gibi işleten Ergin, yanında iki de işçi çahştınyor. Ekonomi Servisi Hemen her çalışan kişi kendi işinin efendisi olma özlemini duyar ama bunu gerçeklestirebilenlerin sayısı çok azdır. Kornilikten başladığı lokantacılık mesleğinde sonunda patronluğa kadar yükselen Cemal Ergin (33) bu özlemini gerçekleştirebilen ender insanlardan biri. Ergin, eskiden sigortalı olmak için patronuna karşı büyük mücadele verirken şu anda yanında çalıştırdığı iki işçinin sigortasını yapabilmek için biraz zamana ihtiyacı olduğun söylüyor. Bir duvar kenarında kurduğu tezgahında şişkebap, Urfa, Adana kebap ve köfteden oluşan yemek listesi ile çevre lokantalarla kavgalı bir rekabete giren Ergin sorularımızı şöyle yanıtladı: Eskiden set' garsondunuz? Sanınz tatmin edici bir iicret de alıyordunuz... Acaba kendi işinizi kurabilmek için mi işinizdcn ayrıldınız?. Çalıştığım lokantada ışverenle anlaşamayınca sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettim. Daha önceden kendi işimi kurma planım yoktu. Ama işten çıkınca böyle bir şey zorunlu oldu. Lokantada çalışırken ayda toplam 200 bin lira kazanıyordum. Şimdi ise tüm masraflar çıktıktan sonra elime 300 bin liraya ya Peki, nasıl para biriktirebiliyordunuz? Bizim meslekte bilinçli olan azar azar da olsa para biriktirebilir. Damlaya damlaya göl olur. Bilinçli yatınm yaparak bugün ev sahibi oldum. Bunu yapabilmek için biraz da sans yu/üme güldu. Sizce, bilinv'li tasarruf yapabilen her işçi sonunda kendi işinin sahibi olabilir mi? Kesinlikle hayır. Böyle bir şeyi yapabilmesi için o kişinin mutlaka üçkâğıtçılık yapması gerekir. Şimdi diyeceksiniz ki 'Sen de üçkâğıtçılık mı yaptın?' Bizim işi bilenler buna 'Hayır' der. Çunkü bizim meslekte iyi para kazanılır ve istenirse para da biriktirilebilir. Fabrikalarda çalışan işçiler patron olmaya hiç özenmesinler. Asgari ücretle bir işçi ne yaparsa yapsın kendi işinin sahibi olamaz. Çevre lokantalarla aranızErgin: "Lokantada çahsvrken ayda 200 bin lira kazanıyordum. Şimdi daki rekabet nasıl gidiyor, satıştüm harcamalar çıktıktan sonra elime 300 bin geçiyor." larınızda zorlanıyor musunuz? bılme korkusu ile çalışıyordum. kın para geçiyor. Çevre lokantalar, onların öyle ya işveren 'Sana ariık ihti Anladıgımız kadar, işveren müşterilerini kazandığım için beyacım kalmadı' diyebilir. Her za nı şikâyet ettiler ama yine de işislzin sosyal huklannızı vermeyinman içimde bir kuşkuyla çalışıce işten ayrıldınız. Şu anda yanımize devam ediyoruz. Onların yordum. Şimdi böyle bir şey yok. muşterisi bana geliyor, çünkü nızda kaç kişi çalışıyor ve siz ekstra mal kullanıp fiyat kırıyoAma aynı zamanda yanımda çabunlann sosyal haklannı veriyor rum. Onlar ise çoğu kere beledilışanlar için de böyle bir korku musunuz, en azından sigortalayenın yemek fiyaılarını serbest yok. Çünku çalıştı&m yıllar içinrını yapıyor musunuz? bırakmasından sonra fahiş fiyat Ben işçilikten gelen bir in de bu acıyı tattım. tşinizi kurabilmeniz için ge la çalışıyorlar. Ben 2000 liralık eti sanım, yanımda iki kişi çalışıyor kullanıyorum onlar ithal et kulreken parayı nusıl buldunuz? biri 100 diğeri 25 bin lira aylık lanıyorlar. Bende 1 porsiyon şiş Kuçüklüğümden bu yana alıyorlar. Yanımda çalışanların 600 lira iken, onlarda 900 lira. bilinçli bir şekilde paramı altına, sosyal haklarına da saygı duyaarsaya yatırdım. örneğin 63 lirarım ama şimdilik bir şey yapamı Bundan sonra ne yapacakya aldığım altını 2000 liraya bozsınız? yorum. lşyerı açınca işçilerin sidurdum ama artık paramı gayrigortasını hemen yaptıracağım. 35 milyon liraya kuçuk bir menkula yatırıyorum. Sonuçta lokanta açmak istiyorum. Tabii tsçilikten patronluğa geçindaha sonra işi buyütmeyi düşü500 bin lira ile bu küçuk işi kuce neler hissettiniz? nüyorum. rabildim. Eskiden her an işten atıla Yem fabrikaları hisseleri satıkyor ANKARA (a.a.) Yem Fabrikaları A.Ş. Genel Müdürlüğü'nün, 4 yem fabrikasındaki hisseleri satışa çıkarılıyor. Şirketin daha önce Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Fonu ldaresi tarafından satışa sunulan Adıyaman Yem Fabrikası'na ise alıcı çıkmadı. Şirketin Biga, Izmir, Manisa ve Isparta'daki fabrikalarında bulunan hisseleri, Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Fonu ldaresi aracılığıyla satışa çıkarılacak. Isteklilerle ayrı ayrı yapılacak görüşmelerde, bunlann yem sanayii alanında deneyimli olup olmadıkları, mali durumlarının fabrikaların işletilmesine yeterli bulunup bulunmadığına bakılacak. Yem fabrikaları A.Ş!nin Biga Yem Fabrikası'ndaki hissesi yüzde 40. Fabrikanın geri kalan hissesi ise Silivri Yem Sanayii A.Ş.'ye ait. Şirketin Izmir Yem Fabrikası'ndaki yüzde 20'lik hissesinin dışında kalan yüzde 80'lik bölüm de Tariş'in. Yem Fabrikaları A.Ş.'nin Isparta ve Manisa yem fabrikalarındaki payı da yüzde 15. Bu fabrikaların geri kalan hisseleri de küçük paylar halinde çeşıtli kişi ve kuruluşlara ait. Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Fonu ldaresi tarafından satışa çıkarılan Yem Fabrikaları Genel Müdürlüğü'ne ait Adıyaman Yem Fabrikası alıcı bulamadı. TürkiyeMmr ekonomik görüşmeleri haftaya başkyor ANKARA, (ANKA) Türkiye ile Mısır arasında ekonomik ağırlıklı görüşmeler gelecek hafta Ankara'da başlayacak. Mısır Başbakan Yardımcısı Ganzuni ve beraberindeki heyet, görüşmelerde bulunmak üzere 2 temmuzda Ankara'ya geliyor. İki ülke karma ekonomik komisyon toplantısı ise 28 temmuzda başlayacak. Toplantılarda Türk heyetine Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler, Mısır heyetine ise Başbakan Yardımcısı Ganzuni'nin başkanlık etmesi bekleniyor. Resmi görüşmelerin ağırlığını, ticari ve ekonomik konular oluşturacak. Bu arada, Mısır'ın Turkiye karşısında sürekli açık veren ticaretini dengelemek amacıyla petrol satışı üzerinde duracağı belirtiliyor. Vakıflar Bankası otomasyona geçiyor Vakıflar Bankası da 1987 yılı içinde otomasyona geçiyor. Banka Genel Müdürü Sami Erdem, bu konuda tümü yerli olan 60 kadar personelin yaklaşık bir buçuk yıldır proje çaüşmasını sürdürdükleri ve sistemin bu ay içinde ihaleye çıkarıldığını bildirdi. 1987 yılı içinde merkezi nitelikte 50 kadar şubenin bilgisayar sistemine geçişinin tamamlanacağını bildiren genel müdür Erdem, bu işin ilk etapta 15 milyon dolara mal olacağının planlandığını söyledi. ABD bütçe açığı büyük olacak Amerıka Bırleşık Devletleri'nde ekonomik pertormansın beklenenden zayıf kalması üzerine Reagan yönetimi, bütçe açığı tahminini gözden geçirerek yükseltti. Bütçe bürosu direktörü James Miller, yaptığı açıklamada, 30 Eylül 1987'de sona erecek olan 1986 mali yılında bütçe açığının daha önce yapılan tahminleri 20 milyar dolara kadar aşabileceğini söyledi. (ANKA) > Kınacı, Veb Holding'in başına geçti VEB Holding Şirketler Grubu Genel Müdürlüğü'ne Kemal Kınacı getirildi. 13 şirket ve 7 iştirakten olujan VEB Holding Şirketler grubunun yeni Genel Müdürü Kemal Kınacı, 1966 yılından bu yana Veb Ofset Müessese Müdürlüğü görevini yerine getiriyordu. 53 yaşındaki Kınacı, gazeteciliğe 1955 yılında başlamıştı. Tüketiciler Derneği kuruldıı Tüketicileri Koruma Derneği kuruldu. lstanbul'da kurulu derneğin başkanlığına seçilen Mehmet Barak, basına yaptığı açık lamada, tüketicileri daha bilinçli davranmaya çağırdı. Dernek, tUketici üyelerin hileli mal ve hizmetlere karşı aydınlatılmasını, eğitilmesini ve bilinçli alışveriş yapmalannı sağlamayı amaçhyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle