19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8MAYIS 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Beyrut'ta 84 ynşında bir Fransız kaçırıldı Lübnan'ın başkenti Beyrut'un bat ^eaminde dün 84 yaşındaki tfansiz yurttaşı Camille Sontag'm, silahh kisilerce kaçınldığı bildirildi. Beyrut'taki Fransa Büyükelçiliği, Sontag'm eşiyle birlikte otomobil gezintisi yaparken, TSt 10.30 sulannda kimlikleri bilinmeyen silahh kişiler tarafmdan bilinmeyen bir yone kaçırüdığm açıkladı. Sontag'm eşinin, serbest bırakıldığı kaydedildi. Reagan Suriye'yi tehdit etti ABD Başkam, Tokyo 'daki zenginler zirvesinden sonra düzenlediği basın toplantısmda Suriye adını kullanarak, bu tür ülkelerin terorizme kaynakhk ettiğinin kanıtlanması durumunda gerekenin yapılacağını soyledi. Libya, zenginler zirvesinde kabul edilen ortak bildiriyı sert bir dille kmarken, Yunanistan kesin olarak kamtlanmadıkça terorisı olarak nitelenen hiçbir ülkeyle ilişkilerini bozmayacaklanm söyledi. Dış Haberier Servisi ABD Başkam Ronald Reagan, terorizm konusunda Libya'dan sonra Suriye'yı de açıkça suçladı ve terorizme kanştığına dair kesin kanıtlar bulunması halınde gerekenin yapılacağını soyledi. Reagan, 46 mayıs tarihleri arasında Japonya'nın başkenıi Tokyo'da duzenlenen sanayileşmiş 7 Batıh ulkenin katıldığı zirveden sonra düzenlediği basın toplantısmda, Batıh ülkelerin içinde bulunduğu birlik ve beraberlikten duyduğu hoşnutluğu dile getirirken, terorizme karşı kararlı bir tutum sergilenmesinden dolayı çok memnun olduğunu söyledi. Sanayileşmiş 7 Batılı ulkenin hükümet ya da de\Iet başkanlarının katıldığı zirve toplantısmda, Libya'mn adı terorizme destek veren bir ulke olarak ortak bildiride geçirilmişti. Sanayileşmiş Batılı ulkeler, ayrıca terorizme karşı mücadele amacıyla işbırliği yapmayı kararlaştırmışlardı. Reagan, dun Tokyo'da duzenledıği basın toplantısmda, Libya olayının yalnızca bu ulkeyle sınırlı kalmayacağını kaydederek, "Terorizme kanşan ve destekleyen ülkelerin başına da boyle ornekler gelecektir" dedi. ABD Başkam konuşmasında Suriye orneğini vererek, "bu tur ülkelerin terorizme kaynakhk ettiğine ilişkin kesin kanıtlar bulunması durumunda, gerekenin yapılacağını" yineledi. Tokyo'daki siyasal gozlemcıler, Ronald Reagan'ın açıkça beürtmemekle birlikte, Iran'ı da teREAGAN MEMNUN Sanayileşmiş 7 Batıh ülke liderinin katıldığı Tokyo'daki zenginler zirvesinde kabul edilen ortak bildiride, Libya'mn adının terorizme destek veren bir ülke olarak geçirilmesi, ABD Başkam Ronald Reagan'ı memnun etti. rorizme destek vermekle suçladığını ve Tokyo'daki basın toplantısmda bunun net bir biçimde altını çizdiğini belirtiyorlar. Ronald Reagan, bir gazetecinin, "Libya'ya yeni bir ABD saldınsı diizenleme>i düşündüğüniiz yolundaki iddialan nasıl yanıtlayacaksınız?" şeklindeki "bir soruyu şöyle cevaplandırdı: "Bu iddia karşısında çok şaşırdım. çunku şu anda öyle bir şe> planlamıyorum." Sanayileşmiş 7 Batılı ulkenin katıldığı zirve toplantısmda Libya'mn adının terorizme destek veren bir devlet olarak ortak bildiriye girmesi, Yunanistan tarafmdan eleştirilirken, Libya tarafından sert bir dille kınandı. Yunanistan hükümeti tarafından dun Atina'da yapılan bir açıklamada, "Kesin kanıt bulunmadan, bir ulkenin terorizmi desteklemekle suçlanmasına" Atina'nın katılmadığı bildirildi. Yunanistan hükümet sözcusu Miltiades Papaioannu, Başbakan Andreas Papandreu'nun bu konuda Dışişleri, fçişleri ve Savunma Bakanlıkları'na bir direktif gönderdiğini söyledi. Hükumet sözcusu, Papandreu'nun yayımladığı direktifte, "Terörisl ülkeler listesinde bulunan iilkelerle ilişkilerimizi bozacak e>lemlerden soz ediliyorsa, biz buna derhal katümayacagız. Somut kanıt isteyecegiz" dediğini bildirdi. Yunanistan geçen ay da AET Dışişleri Bakanları'mn kabul ettiği, Libya'ya diplomatik yaptırım uygulama kararına katılmayacağını bildirmişti. Libya ise, zenginler zirvesinde, Libya aleyhinde alınan kararı kınayarak, Avrupa'lı ülkeleri ikiyuzlu olmakla suçladı. POLinKADA SORU1NLAR ERGUN BALO Afganistaıfda Ne Oluyor? Afganistan'da Komünist Partisi Genel Sekretertiöi'ne Babrak Karmal'ın yerine, sertlik yanlısı olarak tanınan eski gızli polis (Khad) Şefi Muhammed Necibullah'ın gelmesi, bazı Batılı cevrelerde savaşın daha da şiddetleneceği yolunda yorumlara yol açtı. Necibullah'ın göreve gelmesinden sonra Afgan Komünist Partisi Merkez Komitesi'nde yaptığı ilk konuşması da bu yorumlara güç kazandınr nitelikte idi. Afganistan'ın yeni lideri "tüm gucu Ue gerillalan ezip, savaşı sona erdirmeye çaltşacağını" soyledi. Necibullah ayrıca Afgan ordusunun güçlendirilmesi gerektiğinden de soz etti: Necibullah'ın eski gizli polis şefi olması, muhaliflerine karşı sertliği (Batılı kaynaklara göre acımasızlığı) ile tanınması ve genel sekreter olarak yaptığı ilk konuşmada Müslüman gerillalan ezmeye çalışacağından söz etmesi, Afganistan'daki savaşın uzayacağına ve şiddetleneceğine ilişkin karamsar yorumların yapılmasına yol açtı. Üstelik Pravda gazetesinde 27 nisanda çıkan bir yazıda, eski Genel Sekreter Babrak Karmal yönetimi eleştirilmiş, mücahitlerin direnişinin bir türlü kınlamadığından ve reformlann çok yavaş ilçrlediğinden yakınılmıstı. Böylece tablo ortaya çıkıyordu. Moskova, Karmal'ı fazla yumusak ve yavaş buluyordu. Onun yerine sert ve dinamik bir lider getirerek, mücahitleri bir an önce ezmek ve ülkede reformları hızla uygulamak istiyordu. Biz bu görüşü biraz kuşku ile karşılıyoruz. Nedenlerini açıklayalım: Diyelim ki, Moskova gerçekten Karmal'dan memnun değildi ve mücahitleri her ne pahasına olursa olsun ezecek, Kabil rejimini halka kabul ettırecek sert ve acımasız bir lideri başa getirmeye karar vemnişti. Peki, bu işi Cenevre'de, Afganistan konusundaki görüşmelerden 24 saat önce yapmaya ne gerek vardı? Moskova, boylesine onemli bir değişikliği tutup da ne diye tam Cenevre görüşmeleri başlarken yapmıştır? Ayrıca Moskova, Babrak Karmal'ı, sertliği ve acımasızlığı ile tanınan Hafızuliah Amin'in yerine iktidara getirmişti. Çünkü Hafızullah Amin'in katı ve acımasız polrtikasının halkta rejıme karşı tepkiyi büsbütün arttırdığını ve dırenışı güçlendırdığini görüyordu. Moskova, hatalı bulduğu o yönteme neden başvursun? Aslında, Moskova'nın Babrak Karmal'dan şikâyet etmek için pek nedeni yoktu. Sovyetler, halkı ezıp dehşete düşürerek rejimin tabanının genişletilemeyeceğinin bilincinde idiler. Bu nedenle de daha esnek bir politika izleyip, halkı ürkütmeden rejimin tabanını genişletecek bir lidere gereksinmeleri vardı. Bu lider hem esnek olacak, hem de Moskova'ya sıkı sıkıya bağlı olacakiı. Bu görüş doğrultusunda acımasız ve kendi başına buyruk hareket etmeye başlayan Hafızuliah Amin öldürülerek, iktidara Babrak Karmal getirildi. Karmal, aslında ılımlı bir liderdi. Hafızuliah Amin'in aşınlıklarından kaçınmış, bir dizi uygulamayı yumuşatmıştı. Karmal doneminde camiler artık kapatılmıyor, köylülere dayak atılarak enternasyonal okutulmuyor, zorta dokirın dersleri verilmiyordu. Bu arada orak çekiçli bayraklar da ortadan kaybolarak, yerlerini Afgan bayrağına terketmişti. Ama Karmal'ın olumlu sayılabilecek bir dizi davranışına rağmen, büyük bir dezavantajı vardı. Ülkeye Sovyet tankları ile birlikte dönmüştü. Arkadaşımız Uğur Mumcu'nun çok doğru biçimde belirttiği gibi "Moskova'nın memuru" idi. Bu özelliği ile de yıpranmaktan kurtulamıyordu. Oysa Moskova'nın yıpranmamtş bir lidere gereksinmesi vardı. Neden? ^ ~ n Çünkü bize kalırsa Moskova, Afganistan sorununu bir çözüme bağlamak ve ülkeden çekilmek istemektedir. Karmal'ır Cenevre görüşmeleri tam başlarken sahneden çekilmesi a,, lamlıdır. Cenevre görüşmelerinin taraflanndan biri olan Pakistan, Karmal'ın ülkeye Sovyet bırlıkleri ile geldiğini belirterek, Kabil hükümetini tanımayı reddetmıştir. Bu nedenle Cenevre1 de Pakistan'la Afganistan arasındaki görüşmeler, BM temsilcisi aracılığı ile "dolaylı" olarak yapılmaktadır. Pazartesi günü Cenevre'de başlayan yedinci ve son görüsmeden önce ise Pakistan'ın masaya oturmayı reddettiği, kamuoyunda yıpranmış lider gitmiş ve yerine yeni bir lider gelmiştir. Ama bu yeni lider çok daha sert olarak tanınıyor. CHabilir. Fakat unutmamalı ki, Sovyetler Birliği bir süper güçtür. ve süper güçler bulaştıkları bunalımlardan kolayca sıynlamazlar. ABD de Güney Vietnam'dan çekılmeden önce Kuzey Vietnam'a karşı tarihin en şiddetli bombardımanını gerçekleştirmişti. Sanırız, Moskova Pakistan'la ABD'ye şu mesajı iletmek istemektedir: "Arkadaş, sizin piyon olarak gördüğünüz yıpranmış lideri değiştırsrek, bir anlaşmaya varmak istediğimi gösterdim. Ama siz benden fazla tavız koparma sevdasına kapılırsanız, bu iş çok daha sertieşir/' Mihail Gorbaçov, iktidara geleli beri gereekçi ve sağduyulu bir lider olarak göze çarpmıştır. Biz Gorbaçov'un seleflerinden devraldığı Afganistan batağından hoşnut olduğunu hiç sanmıyoruz. Karmal'ın yerine, Necibullah'ı getirerek, mücahitlerin ezilebileceğine inandığını da pek tahmin etmiyoruz. Bizim tahminimiz, Gorbaçov'un Afganistan batağından sıyrılmak istediği yolundadır Nitekim Sovyetler Cenevre'de pazartesi günü başlayan görüşmelerin 7. turundan önce bir taviz vermişlerdir. Bu görüşmelerde Sovyet bırliklerınin Afganistan'dan çe Jlmeleri ele alınmaktadır. Moskova, konunun Pakistan'la Afganistan arasında doğrudan görüşmelerde ele alınmasını istiyordu. Pakistan ise bunu kabul etmiyordu. Sovyetler Birliği, kısa süre önce tutumunu değiştirerek, görüşmelerin Pakıstan'ın isteği doğrultusunda dolaylı yapılmasını kabul etmiştir. Afganistan'da savaş şiddetlenebilir. Daha bir dizi kanlı çarpışma olabilir. Ama yanılmıyorsak, Sovyetler Birliği Afganistan batağından sıynlmak istemektedir. Ancak bir süper güç olarak, prestijini yitirmeden çekilecek bir formül aramaktadır. Aynı sorunla Vietnam'da karşılaşan ABD, Kremlin'den gelen işaretleri iyi okur ve olgunlukla değerlendirirse, Sovyetler Birliği'ne yardımcı olabilir. Fransa'dan yeni bir nükleer deneme Fransa, bu yılki ikinci nükleer denemesini Güney Pasifik'teki Mururoa Mercan Adası 'nda gerçekleştirdi. Yeni Zelandalı uzmanlar, önceki gün patlatılan bombamn, üç kiloton gücünde olduğunu söylediler. Fransa, geçen ay yaptığı ilk denemede, 4 kilotunluk bir bomba patlatmıştı. Bilindiği gibi Yeni Zelanda, geçen yü çevre korumacı örgüt Greenpeace 'in nükleer denemeleri protesio için sefere çıkan "Rainbovv Warrior" gemisini sabote eden iki Fransız ajanı tutuklamıştı. (a.a.) Bombaları Suriye^den aldık Suriye hükümeünin yaym organı "Teşrin" gazetesi, ABD'nin Suriye'ye her an saldırabileceğini yazdı. Dış Haberier Servisi Batı Berlin'de geçen 29 martta ArapAlman Merkezi'nin bombalanması ile ilgili olarak tutuklanan Filistinlilerden ikisi, patlayıcıları Doğu Berlın'deki Suriye Buyukelçiliği'nden aldıklarını itiraf ettiler. Bu arada Suriye hukumetinin yavın organı "Teşrin" gazetesi, ABD'nin Suriye'ye karşı her an bir saldırı düzenleyebileceğini yazdı. Federal Alman polisinin bildirdiğine gore, Batı Berlin'deki ArapAlman merkezinin bombalanması eylemine karıştıklan gerekçesiyle geçen ay tutuklanan üç Filistinliden ikisi suçlarını itiraf ettiler. Filistinliler. duzenledikleri sabotajda kullandıklan Batı Berlin'de ArapAlman Merkezi'ne saldıran Filistinliler itiraf etti: Gorbaçov: ABD devlet terörünü yayıyor Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, ABD'nin 15 nisanda girişriği Libya saldınsının ardından siyasi ve moralman çöküntüye uğradığını, fakat uyguladığı "devlet terörünü'"yaygınlaştırmak istediğini söyledi. Sovyet resmi TASS ajansınm verdiği habere göre, Gorbaçov, Moskova'yı resmen ziyaret etmekte olan Angola Devlet Başkam Dos Santos'la görüştükten sonra yaptığı açıklamada, ABD'yiyeni saldırılar planlamakla suçladı. (UBA) patlayıcı maddeleri Demokratik Almanya'nın başkenti Doğu Berlin'deki Suriye Buyukelçiliği'nden aldıklarını söylediler. ArapAlman merkezine duzenlenen sabotajla ilgili olarak tutuklanan Filisıinlilerin Baıı Berlin'de geçen a> La Belle diskoteğine duzenlenen bombalı saldırıya da kanştıklanndan kuşkulanılıyor. Amerikalı askerlerin gittiğı diskoteğe nisan başında duzenlenen bombalı saldı rıda bırı Turk, biri Amerikalı 2 kişi ölmuş, 230 kişi yaralanmıştı. Suriye hükumetinin resmi yayın organı olan "Teşrin" gazetesi, ABD'nin Suriye'ye karşı bir saldırıya her an gırişebileceğini vazdı. Ote yandan Doğu Berlin'deki Suriye Buyukelçiliğı, Batı Berlin'deki saldırılara yardımcı oldukları yolundaki haberlere karşı çıktı. Gaston Deferre N e w s w e e k dergisine göre Stroessner diktatörlüğü zayıfladı Paraguay'da mııhalefet uyanıyor Dış Haberier Servisi Latin Amerika'nın son diktatörlüklerinden Paraguay'da General Alfredo Stroessner yönetimi zayıflamaya başladı. 32 yıllık diktatonın artık muhaliflerine eskisi gibi korku salamadığı ve halkın yönetime karşı sesini yükseltmeye başladığı belirtiliyor. Newsweek dergisinin haberine gore, başkent Asuncion'da geçen hafta yiızlerce üniversite öğrencisi, ücret artışı isteyen doktorların grevini desteklemek amacıyla bir gösteri yüruyuşu duzenledi. Paraguay polisi oğrencilere göz yaşartıcı bomba ve coplarla saldırdı, aynı gun askeri yönetim muhalifi 4 doktor tutuklandı. Gösterileri göruntüleyen Federal Alman televizyon ekibi de polisin saldırısına uğradı. Ancak diktatörlük muhalifleri sınmediler ve yönetime karşı ikinci, ardından uçuncu gösteriyi düzenlendiler. Grevci doktorlann lideri Carlos Filizzola, "Halk artık korkmu>or, sistem zayıf" diyor. Paraguay'ın Bavyera göçmeni diktatörü Stroessner, olaylı hafta boyunca suskun kalmayı yeğledi. Ancak yardımcıları, protesto gosterilerinden "uluslararası kouıünizmi" sorumlu tutmakta gecikmediler. Diktatörlük yetkilileri aynı zamanda ulkedeki ABD Buyukelçisi Clyde Ta>HALK KORKMUYOR Latin Amerika'nın 32 yıldır diktatörlukle yönetilen ülkesi Paraguay 'da halk artık korkuyla sindirilemiyor. ABD yonetimine göre diktatör ^ Stroessner, H'ashington 'un Paraguay'daki muhalefeti harekete geçirebilecek en küçük tavnna karşı çok hassas davranmaya başladt. lor'u da günah keçisi olarak seçtiler. Yönetim yanlısı basın, Taylor'u Paraguay'daki muhalefet liderleri ile göruşmesini kınıyor, ABD'yi, Paraguay yönetimi ile değil, muhalefeti ile olan ilişkilerini güçlendirmeye çahşmakla suçluyordu. Washington'daki yetkililer ise bunlara yanıt olarak Reagan yonetiminin Asuncion'a ülkede demokrasiye geçilmesi içın fazla baskı yapmadığını hatırlatıyor ve Taylor'un sadece gore\ıni yaptığını söyluyordu. Paraguay yönetimi, Taylor'un hareketlenne bu kadar tepki gostermesine bakılırsa, Haiti ve Filipinler orneklerinden telaşa kapılmış olmalıydı. ABD yonetimine göre Stroessner, VVashington'un ulkedeki muhalefeti harekete geçirebilecek en kuçuk işaretine karşı şimdiye kadar olmadığı olçude hassas davranıyordu. Stroessner'in Colorado Partisi'nde de, generalin halefinin kim olacağı konusunda anlaşnıazlık bulunuyor. 1954'te darbeyle iktidara gelen general bugun 73 yaşında ve hasta. Colorado Partisi'nin radikal kanadı, Stroessner'in 1988'den başlayarak bir beş yıllık dönem daha iktidarda kalmasını, daha sonra görevini 42 yaşındaki havacı teğmen olan oğlu Gustavo'nun almasının düşunülmesıni istiyor. Partinin ılımlı kanadı ise, Paraguay'da artık bir geçiş döneminin başlaması gerektiği gorüşunde. Defferre öldü SABETAY VAROL 'Ermeni dostıf Gaston Missouri yvniden hayuta dönüvor ABD'nin tarihi savaş gemisi Missouri modemleştirilerek yeniden Amerikan donanmasının hizmetine giriyor. 55 bin ton ağırlığındaki ve 212 bin beygir gücündeki Missouri savaş gemisi, İkinci Dünya Savaşı sırasında aktif bir rol oynamıstı. Missouri savaş gemisi, 1946 yılında Türkiye'nin ABD Buyukelçisi Necati Ertegün 'ün cenazesini ABD'den İstanbul'a getirmişti. Missouri, Türkiye'dekiilk ABD varlığıydı. 2 Sovyet kozmonotun başarısı Yaklaşık iki aydır Sovyetler Birliği'ne ait Mir uzay istasyonunda bulunan iki Sovyet kozmonot, yeryüzüne dönmeden Salyut7uzay istasyonuna geçmeyi başardılar. Moskova radyosu, Leonide Kızun ve Vladimir Soloviev adlı kozmonotlarm Salyut7uzay istasyonuna Soyuz T15 aracı ile geçtiklerini duyurdu. 1982 yılmdan bu yana dunya yörungesinde bulunan Salyut7istasyonu çeşitli araştırmalarda kullanılıyor. (UBA) Dünya Kulisi Sri Lanka 'nın başkenti Colombo 'da dün ana iletişim merkezinde patlayan bomba, 15 kişinin ölümüne neden oldu. Sabotajı üstlenen henüz çıkmadıysa da polis yetkilileri ayrılıkçı Tamil geriliaiarından şüphelendiklerini açıkladılar. Yetkililer patlamanın büyük bir hasara yol açmadığını kaydettiler. Bom balı saldırıda Libya saldınsının ucu ABD'deki 15 ölü Fransız öğrencilere dokundu Fransa'nm, Libya'ya saldıran Amerikan savaş uçaklarına hava sahasında geçiş izni vermemesinın ucu ABD'deki Fransız öğrencilere dokundu. Philadelphialı 4 aile, Fransa'nm bu tavrı nedeniyie bu yaz Fransız Oğrencileri evlerinde konuk etmekten vazgeçtiler. Amerikanyaz okuluprogramını düzenleyen Joseph Conroy,"Amerikah bu 4 aile bu yaz evlerinin çevresinde tek bir Fransız öğrenci görmek istemiyorlar'' diye açıklama yaptı. Yaşları 18 ile 19 arasmda değişen 29 Fransız öğrencinin 1986 yazında ABD'deki Kutsal A ile Koleji'ne devam ederek Amerikan dil ve kulturü konusunda eğitim görmeleri ve bu öğrenimleri süresince Amerikalı ailelerin yanında kalmaları programlanmıştı. Bu arada Fransa'nm Amerikan saldınsı karşmndaki tavrı nedeniyie Atlanta Senfoni Orkestrası da Paris'te vereceği konseri iptal etti. Akdeniz9deki gerginlik Federal Almanya Çimleri incitmedi fViesbaden 'da yapılan ünlüler arası futbol maçında oynayanlardan biri de Federal Almanya'nın ilk Yeşil Bakanı Joschka Fischer'di. Maç sırasında sık sık dinlenmek için saha kenarına çıkan ve kondisyon düşüklüğü gösteren Fischer'in oyunu seyirciler tarafmdan "çimleri incitmek ıstemiyor" şeklinde yorumlandı. Joschka Fischer ise maçtan sonra "Gol atacakların iyi uyumalan gerekir. Ama ben bakan olarak bunu yapamıyorum" dedi. Maçın 33 berabere bitmesi üzerine penaltılara geçildi. Daha sonra yapılan penaltı atışlarında Fischer son atışı gole çevirerek takımımn maçı 98 galip bitirmesini sağladı. PARİS Savaş sonrası Fransız siyaset sahnesinin unlu sımalarından Marsilya Belediye Başkam Gaston Defferre dun sabah 75 yaşında oldu. Yetmişli yılların başlarında belediye başkam olduğu kentte "Ermeni sıykırımı" nın anısına bir anıt açarak Türk Fransız ilişkilerinın kötüleşmesi olayında buyuk rol oynayan ve o zamanki Paris Buyukelçisi Hasan Esat Işık'ın Ankara'ya dönuşüyle sonuçlanan diplomatik surtüşmelere adı kanşan Defferre'in olum haberi Fransa'da geniş yankılara neden oldu. 1965 ve 69 yıllannda General De Gaulle karşısında iki kez cumhurbaşkanlığı seçimlerinden yenık çıkan Defferre bu tarihten sonra François Mitterrand'ın sosyalist hareketteki liderliğinı kabul etmiş ve 1971'de onemli yoneticileri arasında yer aldığı SFIO (Sosyalist Enternasyonal Fransa Seksiyonu)nun kendinı feshederek yeni kurulan sosyalist parıiye dahil olmasında başlıca etkenlerden biri olmuştu. Marsilya belediye seçimlerinı, son kez olarak o devirde pek de temiz sayılmayan yontemlerle kazanan Defferre, defalarca bakanlık da yaptı. 1956'da çıkarılan ve eski Fransız somurgelerinin kademelı olarak tasfiyesini ongoren yasayla 1982'de çıkarıIan Ademi Merkeziyetçilik Yasası en onemli siyasal yapıtları arasında sayılıyor. Marsilya'da çıkan Le Provençal gazetesinin sahibi olan sosyalist politikacı Marsilya mafyasının babalarıyla temas halinde olduğu söylentilerine rağmen, bu soylentilerin somut suçlamalara donüşmesını basarıyla engelleyebildı ve "karışık ilişkileri olan temiz bir kişi" olarak kalabıldi. İçişleri Bakanı olduğu 198184 doneminde ASALA'nın voğun terorist faaliyetleri nedeniyie de Turk kamuoyunda bu faaliyetlere goz yuman, hatta kışkırtan adam olarak isim yaptı. Mafya davasında 1 avukat öldürüldü Italya'da mafyaya karşı açılan en büyük davalârdan birinde yargılanan 283 sanıktan bazılarımn vekili olan bir avukat, dün gece Sicilya'daki evinde vurularak öldürüldü. Polis yetkilileri, saldından sonra şehrin bütün çıkışlarımn kontrol altına alındığım ve bazı şüpheli kişilerin izlendiklerini bildirdiler. Fransa Kilosunu spora borçlu Fransa Parlamentosu'nun yeni Başkam Jacques Chaban Delmas, bir Fransız fotoğrafçıya belden yukarısı çıplak olarak poz verdi. 1.75 boyunda ve 82 kilo ağırlığında olan ChabanDelmas, Fransız Parlamentosu'nun en sportmen uyelerinden biri. Gençliğinde tanınmış bir "rugby" oyuncusu olan Delmas, bugün de sürekli tenis, golf oynuyor ve her gün duzenli olarak jimnastik yapıyor. Parlamento Başkam sporun ekmeğe ve aperatiflere olan düşkunlüğünden dolayı sadece aynı kıloda kalmasını sağlamadığını, aynı zamanda politik alanda da faydalannı görduğünü belirtiyor. ABD Senatosu Suudi Arabistan'a silah satışını reddetti Bangladeş'te kanlı seçim Muhalefet, oy verme işlemleri sırasında çıkan olaylarda 25 kişinin öldüğünü ve 500 kişinin yaralandığını öne sürüyor. Dış Haberier Servisi Bangladeş'te 7 yıldan bu yana ilk kez yapılan parlamento seçimlerine hile karıştınldığı ve oy verme işlemi sırasında meydana gelen şiddet olaylannda 25 kişinin öldüğünü öne sünildü. Bangladeş ana muhalefet partisi Avami Birliği'nin lideri, düzenlediği basın toplantısmda, hükumetin seçünde büyük hile yaptığını söyledi. Muhalefet lideri, oy verrae işlemi sırasında çıkan olaylarda 25 kişinin öldüğü ve 500 kişinin yaralandığını kaydetti. Ancak bu rakamlar bağımsız kaynaklar tarafmdan doğrulanmadı. Aynı kaynaklar seçimler sırasında polisin zor kullandığına ve baskı yaptığına tanık olduklannı belintiler. Bangladeş'te 3 hafta süren seçim kampanyası sırasında çıkan olaylarda, 11 kişi ölmüş, en az 800 kişi yaralanmış ve bir muhalefet adayı da esrarengiz biçimde ortadan kaybolmuştu. ABD Belçika'da mayın patladı: 4 ölü Belçika'da Brüksel yakmlanndaki bir bomba imha merkezinde, 1. Dünya Savaşı'ndan kalan bir mayını etkisiz hale getirmeye çalışan dört uzman, patlayıcının infitak etmesi sonucu parçalanarak öldü. Belçika Savunma Bakanlığı, mayınm patlama nedeninin henuz anlaşılamadığını bildirdi. Bob Hope başkan olmak ıstemiyor ^ A S H I N G T O N , (AP) ABD yonetimince, Suudi Arabistan'a 354 milyon dolarlık silah satışı yapılmasını öngören yasa tasarısı Amerikarı Senatosu'nda reddedildı. Beyaz Saray Basın Sozculerinden Edvvard Djerejian, ABD Başkam Ronald Reagan'ın senatoda kabul edilen karar tasansı83 yaşmdakı untu Amenkah komedyen Bob Ho nı veto etmesine kesin gozuyle pe, dınçhğını bakıcuanna borçhı olduğunu söy bakıldığını soyledi. leyerek, "Özgürttk Aıua'nı onaranlar beni de Suudi Arabistan'a silah satışı onanh" diyor. Bob Hope, geçen hafta New yapılmasını ongoren tasarının York'ta televizyon ve radyodakı çalışmalannın Temsilcıler Meclisi'nde de oylaneJlma yüdönümü nedeniyie onuruna verHen parması gerekiyor. tiye kanldı. Partideküer arasında Lucilk BaU ve ABD yonetiminin Suudi AraBrooke Shietds de bulunuyordu. Bob Hope, bistan'a yapılmasını ongorduğu ABD başkanhk seçımkrine neden katümak is 354 milyon dolarlık silah paketemedığı sorusuna, "Bu işin parası az. Ayrtca ti, 800Stringer, 1066Sidevvinder kanm daha küçük bir eve taştnmak ıstemiyor" ve 100 Harpoon fuzesini diye cevap verdi. kapsıyor. OKTAY AKBAL 9 mayıs cuma günü 1519 arası AKADEMİ KITABEVt'nde yapıtlannı imzalıyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle