19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 HABERLERİN DEVAMI 5 MA YIS 1986 Ekonomik Burokrasiden Notlar (Baftarafı 1. Sayfada) düşmeyeceğinden söz ederken, Merkez Bankası'ndaki yetkili sesler "fuzler 5 puan aşağı çekitecek" dıyebilryordu. Bu arada Devlet Planlama Teşkilatı'ndan faizi neredeyse "haram sayan" bir rapor yayımlanıyordu. Ekonomik birimler arasında en çok dışlarv dığı bilinen Maliye ise faizler konusunda sessizliğini koruyordu. Gerçekte Maliye bir bakımaözal hükümetiyle birtikte kendi içinden kopup ekonomiye egemen olan Hazine Müsleşariığı'nın yanında sanki sadece bir "vergi tahsHdartığt" ile yetinmenin hüznünü yaşıyordu... Ekonomik bürokrasinin tepe noktalanndaki "çoksesliliğe" başka örnekler de verilebilir. Bunlardan biri, Hazine ile DPT arastndaki ithalat politikasıyla ilgili olarak uç veren anlaşmazlıktır. DPT'de geçerii bir egilim, yüksek fon ve vergiterie yerli sanayiye dönük koruma duvannı kalınlaşiırmaktır. Buna karşılık Sayın Pakdemirti'nin müsteşartığı, "Uberalizmin gereği" olarak fonlan her yil biraz daha düşürmekten yana... KİT'ler de DPT ile Hazine Müstesariığı arasındaki bir başka ilginç konu. KİTterin "uzslleştirilmesi"n\n sorumluluğunu planlama taşırken, müsteşartık KİT'lerin işleyişini denetliyor Ve deniliyor ki, KİT'ler üzerinden sağlanan kredilerin kesilmemesi için müsteşartık, KİT'lerin satışının bir süre daha ertelenmesi yolunda çaba göstermektedir... ANAP'ta birden çok eğilimin aynı çatı altında banndığı hep söyienir. Aynı durum ekonomik bürokrasinin doruklarında da söz konusudur denilebilir. Hazine Müstesariığı ile Merkez Bankası'nın tepe kadrolannın daha çok "liberaller"öen oluştuğu, planlamada ise "mitögörüş"e yatkın, özel yaşamlannda faizi reddedebilen bazı teknisyenlerin dikkati çektiği öne sürülüyor. Kulislerde sorulan sorular ise şöyle: Devlet bütçesinin beşte biri tutarında fon harcaması yapılan bir ekonomide bu tür değişik "eğilimler" sakıncalı olmaz mı?.. Başbakan özal, ekonomik bürokrastde "bahar temizUği"r\e girişebilir mi?.. öte yandan piyasadaki para miktarı, "sıkı politikalar"a karsın 1 trilyon 400 milyara dayanmış durumda. Kamu kesimi "sonra enflasyon azar" diye bütçeden 1 trilyon dolayinda bir yatırım ödeneği ile yetinecek. Oysa Sayın özal'ın kendisi belediyelerin aynı miktarda yatırım yaptığını övünerek söytoyebiliyor... Petrolden kaynaklanan fırsata gelince... Varil başına ham petrol fiyatlarındaki her 1 dolariık düşüş, ülkemizin petrol faturasında 135 milyon dolariık bir indirime yol açıyor. Şu günlerde varil başına 21 dolardan petrol alan Türkiye, faturanın 1 milyar dolar azalması gibi bir şansı ele geçirecek gözüküyor. Bu fırsatın biraz goz kamaştırdığını, bu yüzden İran ve Irak pazarlarında ihracatçıların başına gelenlerle hükümetin eskisi gibi uğraşmadiğı da öne sürülen iddialar arasında. Gerçekten, iran'ın yüksek petrol fiyatında diretmesi, Irak'ın da borçlarını ödemede isteksiz davranması, Türkiye'nin bu iki ülkeyie dış ticaretini olağanüstü azaltmış durumda... 1 milyar dolariık fırsat nasıl kullanılacak? Harcanıp gitmesi olasıhğı büyük mü? Faizler düşmeye devam edecek mi? DPT teşvikleri hızlandıracak, yatırımlar canlanacak mı? Tartışılan sorular boylece çogaltılabilir. Ama memur için, işçi için ne yapılacak diye soruyorsanız, bilemiyoruz. Ne yazık ki öyle... Demîrel iyîce açıldı (Bastarafı 1. Sayfada) tısı düzenledi. Basın toplantısına çok sayıda gazetecinin yani sıra, eskiyeni partililer de katıldı. Demirel, salona girdikten sonra dinleyiciler konuşrnası sırasında, hiçbir şekilde kendisini alkışlamaması uyansında bulundu. Basın mensuplarımn tek tek ellerini sıktı, foto muhabirlerinin fîlmlerini gazetelerine gönderip gönderemediklerini sordu. Kimsenin ayakta durmamasını, herkesin oturmasını isteyen Demirel, "Arkadakileri göreyim, fotoğrafçı arkadaşlar folograf çektikten sonra önümden çeküsinler" diyerek, salonda düzeni kurdu. Kol saaıini çıkartıp, kalemi ile birlikte masanın üzerine koyan Demirel, "Partililer, bu tarafa kulak verin" dedi. 15 dakika kadar GAP projesi konusunda "teknik bilgiler" verdi. Entegre bir proje olan GAP'ın bazı eksiklikleri bulunduğunu, projenin atıl kalmaması için bunların lamamlanması gerektiğini söyledi. Demirel, daha sonra gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Böylece "siyasi" konulara değinen Demirel, hemen her şeyi eleştirdi. Siyasi yasaklı olmadığını, sıyasetin parti kurmak ya da bir partiye üye olmaktan ibaret olmadığını söyleyen Demirel, "Türkiye meselelerinin takipçisi olmak, ne siyaset yapmaktır ne de siyasi hüviyet taşımayı gerektirir. Parti kurarak. parti üyesi olarak yapamadığımız vaiandaşlık görevimizi böyle yaptyonız" dedi. Ağzı kilitlenen, kafese konup asılan ya da dört duvar arasında kimseyle konuşması yasaklanan bir kişinin zihninin ve vicdanınm kilitlenmeyeceğini bildiren Demirel, "Türk vatandaşlıgımız bir gururdur. Bir miktar zedelktir, o da zamanla geçer" şeklınde konuştu. Yaptığının muhalefet ya da iktidar eleştirisi olmadığını, ihkakı hak savaşı vermediğini söyleyen Demirel, "Türkiye'nin gelecegi sadece iklidan, muhalefeti alakadar etmez. Kamuoyunu da alakadar eder" şeklinde konuştu. Kasketli ve şalvarh adamlann küçümsenemeyeceğini, onun gönlünün ve karnıniD tok olması için mücadele edildiğini belirten Demirel, şöyle dedi: "Ben arkadaşlanmla beraber geziyonım. Bu yola arfcadaşlanmla beraber çıktım. Geçen 25 yıl içinde bu dava etrafında sabit kaldık. Adana'dan Ş.Urfa'ya kadar bizi kucaldayan vatandaşı biz lorla getinoedik. Zorla, hiçbir şey olmaz. Onlar bizi seviyor, biz onlan seviyonız. Yapofınuz iş özlem gidermektir. İnsanın memleketinde gurHelte kalmasının acısını duyan bilir. Ateş düştügü yeri yakar." Bir soru üzerine, amacımn yasak delmek olmadığını öne süren Demirel, konuşan Türkiye'nin sadece kendisine değil, herkese lazım olduğunu tekrarladı ve şöyle devam etti: "Yasak olmayan şeyi, kendimize yasaklamak. yasak kompleksinin içine girmektir. Ankara ve İstanbul'da sıkıyönetim vardı. Sıkıyönelim zaten bunu saghyordu. Ama, sıkıvönetim kalktıklan sonra Türkiye Cumburiyeti'nin kanunlan ne ise, olacakür. Bugünkü kanunlar yasaklı bir Türkiye'yi meydana getiriyor. Bizim yapugımız geri kalan haklanmızı kullanmaktır. Vasakiann içinde haklar vardır. 2%9'un 1. maddesi, 3. maddesi. sürgün kanunu, anayasanın geçici 4. maddesi, bizi degil. herkesi birden lutuyor. Gecici 4. madde, Türkiye'ye fayda saglıyorsa, Türk siyasetinin guvenliğini sağlıyorsa, sonsuza kadar dursun. Hatta 10 sene bile az. Fayda saglamayan şeyleri Türkiye'ye fayda saglayacak hale getireiim. Geçici 4. maddenin en buyuk kusuru ceza getirmiş olmasıdır. Suçsuz cezaya benim vatandaşım razı olacak mı? Onun başına da suç işlemedigi halde bir gün ceza gelir. Batı suçsuz cezayı kabul etmiyor. alan, ayda 100 dolar gelirli işçi ve köylünün, bin dolar gelirli ulkelerin işçisiyle aynı pazardan alışveriş ettiğini söyleyen Demirel, "Türkiyede köylü, işçi, memur perişandır. Traklör. toprak satılan Türkiye'de köylünün altın devrini yaşadıgını soylemek, kendi kendinizi kandırmaktan başka bir şey degildir. 65 yaş kanunuyla maaş bağladıgımız vatandaş 700 lira ile 200 ekmek alabilirken, şimdi. 3 bin 330 lira maaş ile 50 ekmek alabiliyor" dedi. Otellerin, lokantaların, sahillerin dolu olduğunu söylemenin refah göslergesi olamayacağını, Dünya Bankası istatistiklerine göre, nüfusun yüzde 80'inin gelirden yüzde 43.2 pay aldığını ve dünyada gelir dağılı mı bozuk 10 ülkeden birinin Türkiye olduğunu bildiren Demirel, "Mutfak, ffe, tencere üçlüsü vatandaşın başına dert olmuşsa, işsizlik çekümez sınıriara gelmişse, sağlık, egitim hizmetlerine devlelin ayırabildigi para geriye gitmişse, altyapıda gözle görülür bir durum mevcut degilse, ulke yeniden üretim gücü kazanmamışsa. nceklediniz ülkenin üretim gücüne? Hububat, yağ, kart inek eti, çiçek, oyuncak ithal eden Türkiye'nin iyi idare edildiğini söyleyenler. sadece kendi kendilerini yanıltmış olurfaır. Bunu söylediğinlzde. bunu duyuriar size inanmıyorsa. inandıncılığınızı yilirirsiniz. Türkiye'nin iyi idare edildiğini, vatandaşın rahat içinde olduğunu söyleyemezsiniz. tkide bir de (sesinizi çıkarmayın, 12 Eylül oncesine dönersiniz ha) gibi bir öcüvü kullanmak, vatandaşın aklına degil, inisyatifine hitap etmektir ki, bu da 40 katır mı, 40 satır mı istersiniz suali ile aynıdır. Başka bir şeyiniz yok mu, fukaralık da istemeyiz, ınarşi de. Hurriyetin. zenginligin suyu mu çıktı? Onlan isteriz. Suçlu anuna yerine çözüm arayalım" şeklinde konuştu. Demirel, bir başka soru üzerine Türkiye'yi rahatsız edecek hiçbir hareketin içinde olmadığını, demokratik haklann tümüyle kullanılmasının Türkiye'yi rahatsız etmeyeceğini göstermek istediğini söyledi. Meydanlarda toplanmanın, yürümenin. hak arama yolları olduğunu belirten Demirel, siyaset "her sabah bir seye gebedir" diyerek önümüzdeki günlerde neler olabileceğine ilişkin görüşünü açıklamadı. Demirel, "Bizim gayet masum hareketlerimiz bir yanş sebebi de olmaz. Yartş hizmettir. Benim elimde para, kazma, kürek, banka, bütçe, fon yok. Devletin elinde her şey var. Yartş nasıl olacak? Şartlan yok ki. Meydan mı okuyorsunuz dediler, nerede meydan dedim. Meydanı bulun bakalım da ondan sonra ne yapanz" dedi. Demırel'ın bu sözü alkışlarla karşılandı. Demirel de alkışlı basın toplantısı olmaz diyerek dinleyicileri uyardı. Bir başka soru üzerine, 6 Kasım'da Vleclise giren üç partiden bir tek iktidar partisinin kaldığım ve parlamemonun ömrünü tamamladığını söyleyen Demirel, DYP'lilerden gördüğü muhabbet karşısından neden açıkça DYP'yi desteklemediğinin sorulması üzerine de, " O yasak" dedi. den komşu ulkelerin zarara uğramayacağını söylerken, "Su kimin tarlasından geciyorsa, evvela o kullanacaktır, artarsa aşağıdaki tarla knüanır" dedi. Türkiye'nin aşağıdaki ülkelere bir taahhüdü yoktur. 56 milyar metreküp suyun 1520 milyannın Türkiye tarafından kullanılacağını, komşu ülkelere 2530 milyar mekterüp su kalacağını. ancak bir gün Türkiye'nin bu su ile Orta Anadolu'yu da sulayacağını söyledi. Demirel, Los Angeles'in suyunun 750 kilometre uzaktaki barajdan geldiğini bildirerek, Konya'nın da Güneydoğu'ya 750 kilometre mesafede olduğunu söyledi ve "Türkiye bir gün gelir, Orta Anadoiu'daki 50 milyon dönüm topragının su eksigini bu büyük hazineden alır. kimse başımıza yeni iş çıktı demesin. Eskiden nerede su varsa orada kullanüırdı. Şimdi nerede lazımsa oraya gölüriilecek" dedi. Önceki gece geç saatlere kadar odasında ziyaretine gelenleri kabul eden Demirel, dün sabah erken saatlerde kalkarak lbrahim Halil Camii'nde sabah namazı kıldı. Makamı lbrahim Mescidi'nin camiye donüşturulmesi için yapılan inşaata çini, halı, sunta, bakır, yer karosu gibi malzeme yardımlannda bulunan Süleyman Demirel, dün sabah da "manevi degerler olmazsa hiçbir şey otmaz" diyerek, cami yapımı için 10 milyon lira bağışta bulundu. Bu paranın 2.5 milyon lirası çek olarak, 7.5 milyon lirası da paket içinde nakit olarak verildi. Harran Ovası'ndaki çadır yemeği, tam bir izdiham içinde geeerken, kiralanan bir zirai ilaçlama uçağı ile ova gülsuyuilesulandı. Şanlıurfa'da gece Demirel için eğlenceli müzikli bir veda yemeği verildi. Yemekte bir konuşma yapan Demirel, "Bu davaya son nefesimize kadar devam edecegiz" diye konuştu. Necip Fazıl'ın bir dörtlüğünü anımsatan Demirel, dörtlüğun son ikilisini değiştirerek okudu: "Vur kazmayı dağlara Ferhat, çoğu gitti azı kaldı / Kişne kır at kişne, çoğu gitti azı kaldı" Demirel, bugün Silvan, Siverek, Çermik, Çüngüş yoluyla Karakaya Barajı'na gidip öğleden sonra Diyarbakır'dan uçakla Ankara'ya dönecek. PLAKASIDEMİREL DemreVin Adana'da bindiği Mercedes otomobilin plakasımn üzerine "DEMtREL" yazüı plaka astldu Süt içebilir, balık {Bastarafı 16. Sayfada) Uzmanlar Hehlike yok 9 (Bastarafı 16. Sayfada) yoktur" dedi. Tasınma sırastnda, laneciksel radyoaktif unsurlann yere çökelmek suretiyle, sürüklenen bululun radyoaktif etkisini ya da radyoaktivitesini İTÜ Nükleer Enerji Enstitüsü azaltacağı hususu da aynca kaydedilmelidir. Başkanı Prof. Ertuğrul Yazgan Kısaca, kaza noktastndan uzaklaşnkça radyoaktiflik etkisinin htzla azal da, Istanbul'da önceki cuma güdığı özenle vurgulanmahdır. nü akşamına kadar yapılan ölBu noktada biraz radyasyonun sağlık fıziği bilgisi çokyararlı olabileçümlerde hiçbir anormal sonuca cektir. rastlanmadığını vurguladı. însanoğlu, hava gibi su gibi bir radyasyon banyosu içinde yaşamakİNÖNÜNÜN SÖZLERİ tadır. Güneflen, yıldızlardan, yeryüzündeki kayalardan sürekli olarak SHP Başkanlar Kurulu üyesi . radyasyon almakladır. Radyasyon, o nedenle çevremizin bir mensubuErdal tnönü de, dün partisinin dur. Dağda bayırda bulunmakta, televizyon seyretmekten, deniz kenannTrabzon il kongresinde yaptığı da güneşienmekten, röntgen filmi çektirmekten aynca ilave radyasyon konuşmada, Sovyetler Birliği'nalmaktayız. de meydana gelen nükleer kazaİçinde bulunduğumuz radyasyon banyosunun "sıcaihğı" nedir acaya da değinerek, şunları söyledi: ba? "Bu kaza bütün dünyada teCevap: Yılda 150 milirem (mrem). laş uyandırmıştır. Hemen söyleREM, anlaşılacağı gibi bir radyasyon birimi olmaktadır. Buna kestiryeyim. korkulacak bir şey yok. meden, radyasyonun enerjisiya da "taJuip yttisi" diyebiliriz. Her neyAma bundan alınacak dersler se, bunun normaii demek ki yılda 150 (günde, yuvarlak bir) "bir şey" var. Bir kere memlekette açık reolmakta... jim olmasının yaran bir kez daPeki, radyasyonun ne kadan ifrai, zararlı, tehlikeli ve ölümcül ha görülmuşlur. Bu olayı olmakta?.. gördükten sonra düşüniiyonız, Eğer birkaç saatlik bir süre zarfında 1 rem, yani deminki ytUtk norAllah korusun, bir nükleer savaş malin yedi katı, (yineliyoruz, birkaç saat zarfında) ahmrsa, onbinde bir otasıhkla kan kanseri olunabiliyor. çıkarsa ne olur? tşte bu durum tskandinav ülkelerinde kaza sonrası ne ölçüldü? Olağanm 510 katfaz ortaya çıktığı için diyorum ki, iki lası radyasyon. Yani günde yanm (mrem) hesabıyla diyelim, 5 (mrem)... • iilke arasında nükleer bir savaş Bu (değil ya, olsun) diyelim, 15 gün bCyle sürdü... Ne yapar? 15x5 mrem olamaz. Gerçek budur. ABD de, = 75 mrem. Sovyetler de vatandaşlarını böyYine değil, ama diyelim ki, boylesi bir doz 15 günde değil de, bir sele bir tehlikeye atamaz." atte alınıverdi. Dikkat edilirse, hâlâ daha onbinde 1 olasılıkla kan kanEdirne'deki Cumhuriyet museri tehlikesine isaret eden 1 rem'lik dozun yuvarlak 15 kat altmda bulunuyor. habirleri dün bölgeyi tararken, Bu olgu, uluslararası platformda benimsenen radyasyon sağlık öiçeğı Kapıkule sınır kapısının hemen itibanyla, tskandinav ülkeleri, Çemobil'deki kazayüzündenpratikçe heryakınındaki Eskikadın köyü sahangi bir tehdit altmda değillerdir, demek olmaktadır. kinleri, önceki geceki uyarının Eğer Oyleyse, biz de, benzer sekilde eğer bağıl dozlardaha da yüksel kendilerine iletilmediğini bildirmez ise herhangi bir radyasyon tehdidi altmda bulunmuyoruz. Kaldı ki di. Nitekim dün sabah köyün ülkemizin durumu, oradan oraya dolaşıp durduğu ifade olunan radyoaktif bulut açısmdan sürüklenme sırasında, yol boyu çökelip bulutu haflfletmiş olacak serpintiler sayesinde daha da güvenli sayılmak yerinde olocaktır. 150 kadar hayvanı otlağa çıktı. (Bastarafı 1. Sayfada)*. Ancak daha sonra durumdan nunda şöyle dedi: haberdar olan sığırtmaç, "Hmtnıitkuı "radyasyon" endişesiyle, bazı dım." hayvanlarda "bitkinlik" göriüSiyasal gözlemciler, Karmal'ın koğünü belirterek köye döndü. Sı ruduğu Devlet Başkanlığı görcvinin ğırtmaç Veli Özdemir, "Otlar bu sembolik olduğunu, asıl gücün Kosabah çok ağır kokuyordu. Ba münist Partisi Genel Sekreteri'nde zı hayvanlan gözleri şiş, kulak bulunduğunu beliniyorlar. ları sarkmış ve zor yürüyecek yılında Sovdurumda bulduk. Ben de yağ yet Babrak Karmal, 1979 davet ettiğibirliklerini ülkesine munı yemiştim" diye konuştu. ni açıklamasından sonra, dünyada Yörede, bazı ördeklerin de için "Moskova'Bia ptyoaa" olarak göstede yüzdükleri göletlerde öldük rilmisti. leri görüldü. Afganisun Kornunist Partisi'nin Bu gelişmeler, Cumhuriyet Bayrak grubunun lideri olan Babrak muhabuieri tarafından Edirne Karmal, ılımlı bir yönetici olarak biValisi Enver Hızlan'a iletildi. liniyor. Ancak Moskova'nın desteği Jandarma ve veteriner gönder ile görevde kalması, Karmal'ın halk dikten sonra köye giden ve An içinde tabamnı genişletmesine engel kara'ya bilgi veren Vali Hızlan, otuştunıyordu. Bayrak ve Halk gnıpşunlan söyledi: "Evel bazı hay lan arasındaki sürekli çekişme ve revanlar üzerinde endişe olmuş. kabet de Karmal'ın işini büsbütün Bu uyannız üzerine büliin köy zorlaştınyordu. leri veteriner hekimlere tarattırıNecibullah kimdir? yorum. Ama endişe verici bir durum yok. Aynca, araştırma Komünisı Parti Genel Sekreterliekibine de bildirdim. Onlar, bu rahatsızlık ve öliimlerin rady'as ği'ni Babrak Karmal'dan alan istihyona bağlanamayacağını, ancak baral örgutü eski şefı Secibullah, 1947yılında Afganistan'da doğdu ve inceleyeceklerini büdirdiler." oğrenimini Kabil'de yaptı. 1975 yı Karmal Tokyo (Bastarafı 1. Sayfada) konusunda yeni gerçek lenn ortaya çıkmasına yarayacak. Şurası ilginç bulunabilecektir ki, ABD'de hava kirliliğinden yılda mil, Siz çok iyimser bir bakış açıavyon kiside yaklaşık yüz kişinin öldüğü hesaplanmaktadır. la yaklaşnorsunuz bu son olaya... Durum, Kiev 'den bizim kadar uzakta olanlar açısmdan ne denli ciddi KURŞUNOGLU Tabii, iyimbir endişe vermez görünmekteyse, kaza merkezine doğru yaklasıldıkça, ser bakmazsak bir şey yapamayız. gitgide tüyler ürpertici tedrici bir "tragtdya" sergiliyor olacaktır. Zaten kötümserlikle yapılmış iş yoktur efendim. Göruntü açısmdan köO açıdan Kiev'den dışanya doğru, Sovyet halkına, Olenter için bastümser görünürsenız, belkı dikkat çesağlığı dilemek, yarahlan için "geçmis olsun" demek, daha uzaklarda kersiniz, ama iyimser bakmak lazım akıbetleriniürpertilerlemerakedenleriiçin "Tannkorusun"dileğiniyöhadiselere. Rusya'da ilk defa olarak neltmek herhalde bir insanhk borcu olmaktadır. Daha da uzaktaküerin böyle bir kaza çıktı ortaya. Şimdiye ise, "gözlert aydın olmahdır." kadar olmadı böyle bir şey. ABD'Radyasyonun biyolojik etkilerine iliskin tablomuzu tamamlayalım: Birkaç saat süreyle eğer 25 rem 'den daha az radyasyon alınırsa, kli de de olmadı. Bazı arızalar görüldü, ama can kaybı olmadı. nik olarak görülen bir etkiyok. 150 rem'lik bir radyasyon aynı sürede ahmrsa, küçük olasılıkla hayat kısalıyor. Anılan süre zarfında, eğer 250 Biliyorsunuz. SSCB son zarem alınmıssa, birkaç ay içinde Olüm mukadder olabiliyor. Bu akıbete manlarda nükleer denemelerin duruğramamanın altemalifı ağır radyasyon hastalığı!.. Bir saat zarfında alıdurulmasını istiyor ve ABD de bunacak 420 rem 'lik bir doz, bir ay içinde yarı yarıya bir olasılıkla ölüme na yanaşnuyor. Bu konudaki duşungOtürüyor. Bir saatte eğer 1000 rem alınmıssa, bir ay içinde muliak Olüm, cenizi ögrenebilir raiyiz? yazgı oluyor. KURŞL'NOCLU Daha önce de Durum, daireler daraltıhp Çernobil'e doğru yaklasıldıkça iste böylesi ABD bu takpte bulunmuş, Ruslar isbir "vehamet" tırmanısı göstermekle birlikte, sahillerimizden, hem de tememişlerdi. Çünkü o sırada bu kazanın ertesi gününde çıkan balıklann yenmemesi gerektiğini savlama alanda çok geriydiler. Ama şimdi mn, doğrusu bir hayli abartmalı bir davranıs olduğu kanısındayız. Amerikalılar öne geçince, bunu durTürkiye'de Çernobil'e bağlı bir etki göhilmeyecek midir? durmak için teşebbüse geçiyorlar. Görillecektir! ABD'nin bu son öneriyi kabul edeceğini sanmıyonım; ve kabul etmeKaradeniz'e Çernobil'den hiçbir olumsuz unsur kansmayacak mıdtr? melıdir kanaatındeyım. Kanşacaktır. Bu unsurlar, hâkim akıntüara bağlı olarak Boğaz'a, oradan Marma AKKUYU NÜKLEER ra ve Akdeniz'e inmeyecek midir? SANTR.ALI PROJESt Ineceklerdir! Ama, farklılıklara aletler duyarlı olabileceklerdir.. Uluslararası biri Efendim, konuşmamız sırasınkim tespit ve güvenli kabuller çerçevesinde bünyelerimiz değil... da nükleer santrallan savundunuz ve O acıdan, (eğer radyasyon dozu beklemekte olduğumuzdan farklı bir Türkiye'ye de yararlanmasını tavsibiçimde daha da yükseğe tırmanmaz ise) özetlıkle ülkemizde balığtmızı ye eltiniz. Herbalde duymuşsunuzda, sebzemizi meyvemizi de Çernobil uzantısmda herhangi bir endiseye dur, Türkiye'de. Akkuyu'da bir kaptlmadan yiyebiliriz, sütilmüzü içebiliriz kanısuıdayız. nükleer santrai kurulması tasarlanıyor. Bu konuda araştırmalar yapılıyor, ihaleler açılıyor. Bu arada Türk hükümetinden size danışan oldu mu? Başbakan Özal'ı lanıyor musunuz? (Bastarafı 16. Sayfada) Polonya hükümeti ülkede rad Türkiye'deki Atom Enerjisi Kuruoranındaki yükselmenin "bekle yasyon oranının "beklenenden mu'nun kunıculanndansanız, size bir nenden az" olduğunu bildırdı. az" olduğunu bildirdi. çagn geldi mi? Ancak komisyon, radyasyon KURŞUNOĞLU Hayır, efenMOSKOVA'YA GİDİYOR oranlan hakkında bir sayı verdim ne Türk hükümetinden ne de medi. Komisyon, halkın sağlığı BM Atom Enerjisi Ajansı Geııel Atom Enerjisi Kurumu'ndan bu koaçısmdan bir tehlikenin söz ko Direktörü Hans Blix!ın bugün nuda bana danışan olmadı. Herhannusu olmadığını da kaydetti. Moskova'ya gideceği bildirildi. gi bir davet gelmedi. Dediğiniz gibi Blix'le birlikte ajansta görev ben, Atom Enerjisi Kurumu'nun kuIngikere hükümeti, cumartesi li bir Sovyet bir de Amerikan rucusu idim. 1957 yılında, hatta kagünü sutlerde radyoaktivite izleri yetkilinin Sovyetler'e gideceği rarnamesini ben yazmıştım, ama saptandığını fakat şu anda sağuzun bir süredir Türk meslektaşlaaçıklandı. lık açısmdan bir tehlike bulunrımla Ajans yetkililerinin, Sovyet Özal'labir ilişkim yok. Başbakan madığını açıkladı. Tarım Bakanda tanışmiyoruz. lığı, sütlerin düzenli biçimde makamlanyla kaza hakkında Biliyorsunuz belki. bu santraikontrol edildiğini bildırdı. görüşecekleri haber verildi. la ilgili olarak iki proje var, biri KaAvusturya ise Doğu Bloku ül BİR İDDİA nadalılar ve Almanlann, oburu de kelerinden tüm süt, meyve ve Amerikalılann. Siz bir ıızman olarak İsrailli amatör bir radyo opesebze dışalımlarını süresiz olarak hangi teknolojiyi tavsiye edersiniz ratörü, Sovyetler'den amatör bir durdurduğunu açıkladı. KL'RŞUNOGLt' Bu soruyu cevaplandırmak çok güç. Bu soruyu Rüzgârın geçen hafta perşem radyo kaynağının, Çernobil kazasınaa DU Ki^ııııri oıüugunu ve cevaplandıramam, çünkü çok iyi dübe gecesi Ukrayna'dan güneye şünmek lazım. Oysa ben, bu konudoğru esmeye başlaması üzerine 600700 kişinin yaralandığını da hiç düşünrr.edim. Bizim ekonomi radyasyon bulutlan Balkanlar söylediğini bildirdi. nedense Almanlannkine daha yakın. David BenBassat adlı israilli ın üzerine gelmişti. amatör radyocu, Sovyetler'deki Hangisini almışlar? Öte yandan, Federal Alman Henu/ belli değil, malı nedenya'nın çeşitli kentlerinde, binlerce radyocunun, "Öyle korkuyoruz lerle proje şimdilik askıya alınmış kişi gösterüer duzenleyerek, nük ki.. Burada herkes panik içinde... durumda. leer santrai yapımına ve santral Tanrı'ya yakarmaktan başka bir KLRŞUNOGLL Bu çok iyi bir şey gelmiyor elimizden" dediğilann faaliyetlerine son verilme>e>, o halde kim en çok kredi verirni öne sürdü. sini istedi. •c ona yaptıralım. > Oltim ne zaman? (Baştarafı 16. Sayfada) Kazalar Radyasyon azalıyor Hrlendiğini bildirdiler. Japon televizyonunda yayımlanan bir haberde de roketlerin atıldığı sanılan apartman dairesinde patlayıcı maddelerin bulunduğu kaydedildi. Patlamalara ilişkin ayrıntılı bilgi verilmedi. Haberi veren çeşitli ajanslar, patlamaların ABD Başkanı Ronald Reagan'ın, zirve liderlerinin konuk edildigi binaya gelmeden birkaç dakika önce duyulduğunu bildiriyorlar. Tokyo'daki zirve başlarken meydana gelen patlamaların sorumluluğunu henüz herhangi bir Demirel. sevdalısı olduğu GAP projesi ile yaptığı açıklamada da örgüt üstlenmedi. Japonya'nın Tokyo ve Osaka kentlerinde mart Türk dış politikası ile ilgili ilginç bir tartışma ortamı yarattı. Demirel, ve nisan aylannda meydana gelında doktor unvanını alan yeni KoÖZAL: TEHLİKELİ BİR Dicle ve Fırat sulanmn kesilrnesin len çeşitli bomba olaylarını, Samiinist Partisi Genel Sekreteri, iki DURUM YOK nayileşmiş Batılı Ülkeler Zirvesene sonra sırasıyla merkez komile Başbakan Turgut Özal, Edir ve devrim konseyi üyesi oldu. Afgasi'nin Japonya'da düzenlenmesine'deki radyasyon tehlikesi ile il nistan 'ın İran Büyukelçisi sıfalıyla ne karşı çıkan bazıradikalsol örgili bir soruyu yanıtlarken, "Ba Tahran 'da da görevyapan Necibulgütler üstlenmişti. Japonya'daki na bu konuyla ilgili en son dün lah, Afganistan 'ın iki ö'nemli politik çeşitli sol örgütler, geçen hafta(önceki) akşam gece bilgi veril grubundan biri olan ve o zaman güç (Bastarafı 1. Sayfada) larda, hükümete zirve konusundi. Bana verilen bilgiye göre her dengesinielindebulunduran "Halk" toplantısında sorulara verdiği da çeşitli tehditlerde bulunhangi bir tehlikeli durum yok. grubuna ters düşen davranışlan neyamtlar hem siyasal hem top muşlardı. Trakya zaten söz konusu edilen deniyle büyükleçiliği bırakmak zolumsal açıdan acı, hatta sert eleş ABD Başkanı Ronald Reagan, runda kaldı ve Afganistan 'a döndü. yer. İstanbul Şile taraflan, Edirtirilerle dolu. Demirel'in belirgin Fransa Cumhurbaşkanı François Sovyetler'in ve Babrak Karmal'ne arası. Ölçümler yapılmış. bu tutumunu "Türkiye'de ka Milterrand, Ingiltere Başbakanı Normal radyasyondan iki kat ın Afganistan 'da kontrolü ele geçirmelerinden sonra, istıhbarat örgütü nunlann dıstnda hiçbir iradeye Thatcher, Federal Almanya Başfazla çıkan yerler var. Ama nor başkanlığına gelirilen 37 vaşındaki tabi değiliz" cümlesi ile özetle bakanı Helmut Kohi, ttalya Başmal radyasyonun 1015 katına yeni lider, SSCB'de Miha'il Gorbabakanı Beltino Craxi, Japonya yebiliriz. kadar tehlike yok. Valnız Kapı çov 'un sekreterliğe geimesinden sonYurtiçi gezilerinin iktidarı Başbakanı Nakasone ve Kanada kule taraflannda yağmur yag ra, bu ulke larafından Karmal'ın Referandum ceza müessesesi değilmış. Yağmur sularının biriktij>i yerini doldurabilecek kişi olarak gö dir. Referandumla bu ülkenin vatan eleşürmeye, yasaklan delmeye Başbakanı Brian Mulroney'in yerde radyasyon çokfazlaymıs." rüldü ve Merkez Komitesi Genel Sek daşı gecici 4. maddeyi mi, dibaçryi yönelik olmadığını sık sık yine katıldığı Sanayileşmiş Batılı Ülledikten sonra, anayasanın refe keler Zirvesi'nin daha çok ekomi yoksa anayasanın içindeki diger biçiminde konuştu. reterlığine getirildi. hükümleri mi kabul etti. hangisini? randuma sunuluş biçiminden nomik konulara dayalı gündemi, Hepsini birden kabul etti diye işin başlayarak, hemen her konuda son gelişmeler dolayısıyla değiicinden çıkamazsınız. Referandumun sert eleştiriler yapması kebabı ve şikliğe uğradı. Zirvenin gundeyapılış şartlan da zaten Türk vatansisi yakmadan dilediğini sö'yle mindeki başlıca konulan Ulusladaşnnn hur iradesini beyan etmesirarası terorizmle mücadele ve mekle eşdeğerde. ne manidir. Gelin hep beraber ger'' Vatandashk görevini'' yap Çemobil'deki nükleer santralda çek demokrasiyi arayalım. yaşatatığını söyleyen Demirel'in genel meydana gelen kaza oluşturuyor. lım. Hukuk gayri şahsidir. Kişi yok, Zirve toplantısı dolayısıyla sistem vardır. Yasak delmeye çalışı çizgileri şöyle: yor değiliz. Olabildigi kadar haklaGAP projesinin bugünkü Tokyo'da çok sıkı güvenlik önn kullanarak, Türk vatandasında ollemleri alındı. durumunu eleştiriyor. mayan haklan sağlamaya çalışıyoAnayasayı ve yasaklan eleşABD'nin, dorukta sanayileşruz." tiriyor. miş ülkeleri Libya'ya karşı ekoTürkçesi: Kimseye karşı tavır takınmadığıEkonomik ve sosyal gidişin nomik yaptınmlar uygulamaya nı, alıngan olanın alınganlığının kenişçi, memur, çiftçi açısmdan ağır zorlamasa bile en azından terörle OKAY GÖNENStN di ne olduğunu belirten Demirel, ola yükümlülükler getirdiğini vurgumücadele konusunda işbirliği ya değil, olaym içine bakmak gerekluyor. için onaylarını almaya çalışacaFiyatı: 1100 TL. tiğini söyledi ve şöyle konuştu: Verdiği ayrıntılt bilgilerden İ\, ev sahibi Nakasone'nin ise bu "Türkiye'yi rahatsız eden bir şey sonra sonuç çıkarıyor ve "Tür toplantıdan yararlanarak yenin yok. Türkiye'de zaten rahatsızkk 3. BASI ÇIKTI kiye'nin bugün iyi idare değerindeki aşırı yükselmeye var. O rahatsızlık meydana çıkıyoredilmediğini" özenle belirtiyor. karşı önlem alınması ve Batı sa yapılması gereken şey, alınganlık Oda Yayınları goslermek degil, rahatsıziıgı gidereSiyasetin tam içinde olan Sü dünyası içinde uyum sağlanmaPk. 57 İSTANBUL cek ledbirler almaktır. leyman Demirel'in, bu gezileri sı için çaba harcayacağı bildiriTürkiye'de kanunlann iradesi dınin DYP'yi güçlendirmeye yöne liyor. şında hiçbir iradeye tabi değiliz. Kalik olduğunu irdeleyen sonıya Yapılan ikili görüşmelerde KALİTELİ YÖNETİCİ İHTİYACI nunlarda Türkiye yaranna olmayan "İşte o yasak" yanıtını vere Başkan Reagan'ın isteğine rağşeyler varsa. onlan ulke yaranna geOLAN KURULUŞLARIN rek işleyen yasalar önunde ken men, Japonya ve İtalya başbatirmenin meşru mücadelesini yapadini korumaya özen gösterdiği kanlarının Libya'ya karşı ekonoDİKKATİNE nz. Meşnı gücün önunde durulamaz. seziliyor. Tutumundan özetle şu mik. yaptırım uygulamayı kabul Meşru, herkes için lazım. Herkes için İstanbul Üniversitesi İsletme Fakültesi sonuç çıkıyor: Demirel, kendini etmedikleri, buna karşılık dolar leminaltır." kısıtlayan yasaların elverdiği ile yen arasındaki paritenin şimİŞLETME İKTİSADI ENSTİTÜSÜ Demirel. "Türkiye, bugün iyi idaoranda hemen her şeyi fazJasıy diki seviyede tutulmasını isteyen "İşletme İdaresi Programı" 66. Dönemi re edilebiliyor mu?" şeklindeki sola söylüyor, ama yeri geldiğinde Nakasone'ye de, Başkan Rearu üzerine şöyle konuştu: "Benim kiBAŞLIYOR suç öğesini işleteceklere olanak gan'ın olumlu bir cevap vermeşüerie meselem yoktur, şu anda yokİŞLETME İKTİSADİ ENSTİTÜSL, her geçen gün büyümekte ve vermeyecek davranışlar sergili diği gelen haberler arasında. lur yani. Hiç yoktur manasında söyçapraşıklasmakta olan kuruluşlanmızın hızla artan kalueli yönetici lemiyorum. Mümkün oldugu kadar yor, vurgulamalar yapıyor. Öte yandan, tngiltere Dışişleihtiyacını karşılamak amacıyla, 1954'ten beri yılda iki kez düzenlekişiiere cevap vermemeye çalışıyoOysa bu gezilerle yasaklar bir ri Bakanlığı tarafından Tokyo1 diği İŞLETME İDARESİ PROGRAMl'nı. artan talep karşısında nım. Karşılıklı bir polemige girmek ölçüde delindi. 1983'ten itibaren yılda dört kez olarak uygulamakıadır. da dün yapılan açıklamada, istemiyorum. arzusuz oldugumdan Yasaklı bir siyasetçinin önün ABD ile Ingiltere'nin terorizm PROGRAM 1986 yılında şöyle uygulanacaktır: dolayı degil. Kaydaya bakanm, şu 66. Dönem: 20 Mayıs 1986 5 Temmuz 1986' de bir partinin flamalan olma konusunda dorukta "mümkün anda faydası varsa ondan kaçın67. Dönem: 20 Temmuz 19864 Eylül 1986** yacaktı, görüldü, hatta kapatı olduğu kadar somut bir açıklamam." İŞLETME İDARESİ PROGRAMI, kunıluşların orta kademe yölan AP'nin kır atlı bayraklan sık ma" yapılması için görüş birliği Her şeyin "netke" ile ölçüldüğüneticilerini, Yönetim Organizasyon ve İşletme Pclitikası, Pazarlasık dalgalandı. Bir ölçüde vatan içinde oldukları bildirildi. nü "laf" ile ölçülmediğini söyleyen ma, Üretim Yönetimi, Personel Yönetimı ve Beşeri İlişkiler, Yönedaş, yasaklan eylemleri iie doğDışişleri Sözcüsü, bununla Demirel, eleştirilerine başladı: tim Muhasebesi, Finansal Yönetim, İşçi İşveren İlişkileri, Kamu nıdan deliyordu. Kâğıt üzerinde birlikte ABD Dışişleri Bakanı "Türkiye, henüz korku duvannı Personel Yönetimi, Psikoteknik ve Bilgi Işlem konularında, lartışki gerçek, hâlâ, Demirel gibi ya George Shultz'un, Ingiltere Dıasabilmiş değiMir. Devlet. eski devirma yöntemi (Vak'a Metodu) ile üst yönetim kademelerine hazırlalerde Osmanlılarda korkulucu olsaklı siyasetçiterin bir parti ile şişleri Bakanı Geoffrey Howe^ ma amacı gütmektedir. muştur. Cumhuriyetin yarna yakıorganik bağlantı içinde olmama dan önceki gün yaptıkları görüşOna kademe yöneüminde deneyimli olup, üst kademelere yükselnının sıkıyönetimle idare edildigi sı kuralını içeriyordu, fakat va me sırasında Libya'ya karşı ekomeye aday yöneticilere hitap eden İŞLETME İDARESİ PROGRATürkiye'de, zihinler islenildigi kadar tandaşların yer yer yasağın bu nomik yaptınmlar uygulanmasıMI, 6 hafta süreyle ve yalılı olarak, İstanbul Üniversitesi'nin Silivserbest degildir. 8orduğumuz valanri'deki Üniversite Sonrası Araştırma Merkezi'nde (ÜNİSAM) bu tür biçimine pek aldırış etmediği or nı, ya da Ingiltere'nin Libya petdaş, acaba sizden bir zarar gelebilir bir eğitim için en uygun olan bir ortamda yürütülmektedir. taya çıktı. Hep biliyoruz, birkaç rolü almaktan vazgeçmesini mi diye, karar verdikten sonra cevap Başvuru sırasına göre iştirakçi kabul edilmektedir. ay oncesine dek yasaklı siyaset istemediğini belinti. verebilir. Zihinler üzerindeki korku Telefon: 165 97 61 165 97 50 / 8385 165 98 91 çilerin konuşması yasaktı, ama PRÖTESTO GÖSTERİLERt ipolegi henüz kalkmış degildir. Bu konuşuyorlardı. Şimdi de bu aslındı Türkiye'de zihinlerin bulucu * Şeker Bayramı net'eni/Ie 715 Haziran 1986 tarihleri arasında Bu arada, 600 kadar aşırı solve yaratıcı olmasına da manidir." aşamaya gelindi. programa ara verilecektir. Kısacası yasaklar halk dilinde cu gösterici, yedi liderin kaldığı Doların 5.5 yıl içinde 78 liradan ** Kurban Bayramı nedeniyle 1624 Ağustos 1986 tarihleri arayavaşça erozyona girmiş. Gö misafırhanenin 4 km. yakınların780 liraya çıklığını. dolarla satılan sında programa âra vcrilecei'.lir. da bir protesto yürüyüşü yaptı. runıu bu. mallan Türk parası kazanarak saıın CUNEYT ARCAYUREK FRANSIZ DİRENİŞİNİN ROMANI EYLEM ADAMLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle