23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/6 Hazra Köşkü bugün açılıyor * T7 rzurum, (aa.) EJ Erzurum'un önemli tarihi yapılanndan olan 191 yıllık NüzhetÜl Hazra Köşkü, bugün TBMM Başkam Necmettin Karaduman tarafından hizmete açılacak. Erzurum'un otantik ' özelliklerini taşıyan iki katlı , NüzhetÜl Hazra Köşkü'nün onanmı ve dekorasyonu için ' 15 müyon lira harcandı. Köşk, '^1795 yıhnda, zamanın *Erzurum Valisi Hüseyin Emin tarafından yaptınlmıştı. ' Köşkün çevresinde aynı isimle ' anılan bahçe ise yıllardır Erzurum Belediyesi'nce aile çay bahçesi olarak işletiliyor. 1 Genel Başkanlık makamı yenilenmeli FÜSUN ÖZBtLGEN SHP'de Küçük Kunıltay öncesi tartışmalar ve çOzüm arayışlan yoğunlastı. MKYK üyesı Ismail Cem ile bu çerçevede bir görüşme yaptık. Cem, ara seçim yemlgisinden sonra partmin derhal olağaniistü Büyuk Kurultay'a gitmesı gerektiğini savunuyor ve bu kurultayda partinin kendisıni ve kadroianm yenilemesi gerektiğini duşünüyor. Program ve tüzük kurultayı için de olağanüstü kurultayda belirecek görüşler çerçevesinde hareket edilmesinden yana olan tsmail Cem, seçim yenilgisinde Genel Başkan Erdal İnönü'nun sorumluluk paytnın ne olduğu yolundakı bir sorumuza "Seçim yenilgisinde herkesin payı, taşuhğı görevin önemi ile orantıbdtr" yamtını verdi Genel Başkan'm yenilenmesinde yarar göritp görmediği sorumuza "Meseleyi genel başkanlık makamvun yenilenmesi olarak alıyorum" yamtını getiren Cem, Erdal İnönü'nun allernatıfınin kim olabileceğmi sorduğumuzda, "Aramızda bir iki değil en az sekiz on tane, böyle bir yarışta ciddi şekilde yer alabilecek birikime ve yeteneğe sahip insan vardır" diye duşuncesıni belirtti. Cem, genel başkanlığa kendi adaylığı ile ilgili bir sorumuza yann verirken de "Bir kurultay onamına gelindiğinde bu, örgütün büeceği iştir" dedi. Ismail Cem ile konusmamız şöyle gelişt'ı: Kaç yıldır sosyal demokrat hareketin içindesiniz ve ne zamaodan beri partitisiuiz, partide hangi görevleri ustiendiniz. CEM Yazar ve gazeteci olarak 1963'ten ben, neredeyse 25 yıldır sosyal demokrat harekete katkıda bulunmaya çalışum. Makalelerle, kitaplarla. TGS'de, sendika başkanlığında bulundum. TKT Genel Mudürluğü yaptım. Particilik açısmdan bakarsak benim ilk particiliğim 1959 yıhnda; CHP'de Teşvikiye Ocağı Gençlik Kolu Başkanlığı görevinde. Sonraki parti üyeli|im 7780 döneminde gene CHPdeydi. CHP'nin Kadıköy ilçesinde ve tüm lstanbul'da çok aktif bir üye olarak seminerler, eğiüm çalışmalannda bulundum. Daha sonra da SODEPHalkçı Parti birleşmesinden bir gün önce Halkçı Parti'ye girdim. MKYK uyeliğine seçildim. Bunu izleyen ilk olağanüstü kurultayda yeniden MKYK uyeliğine seçildim. O gün bugündür MKYK üyeliğim ve çalışmalarım süruyor. Şu »nda SHP'nin seçim yenilgisini nasl degeriendiriyorsunuz? Bir yönetici olarak bunda sorumlulugunuz var mı? CEM Bizim halka verdığimu imaj ve halka sunduğumuz mesaj tutmadı. Gayet açık olarak bunu görmekteyim. Halk bizi beğenmedi, açıkçası. Bunda çeşitli nedenler var. Eksiği bir defa kendimizde aramamız lazım. Ararken çeşitli hizip hikâyeleriyle ve suçlamalarla zaman akar gider. Böyle bir durumda Türkiye"yi iki tane güdük sol partiye terkederiz ki, buna hiç birimizın hakkı yoktur. Peki nereden çıkanyorsunuz kurultayda belirii fikirler lartışılacaktır, göruşlere gelinecektir? Türkiye'de bir basın var basın belirii seylere açık. Göruşlere tartışmalara açık ama basına yansıyana hep bakıyonız hizip besaplan, kim seçildi kim ne yaptı, kişisel hesaplar fılan. Kunıltayın bunun dışında cereyan edeceğine en ufak bir kanıt yok ortada. Fikir tartışması olur, fikirier çarpışır, ondan sonra denir ki kurultay yapılsın da parti delegeleri de bu konuda karara Narsın denilebBir. Ama ortada geliştirilmiş belli fikirier yok, seçim yenilgisinin üzerinde taıtışma yok. Sanki uzerine olü topragı serpilmiş bir parti var ortada. CEM Şimdi bir defa böyle bir olağanüstü kurultayda, hepimiz dahil tüm yonetimin seçim yenilgisini izah etmesi lazım. Kendi özeleştrisini yapması lazım ve bizi secmiş olanlann duşüncelerini almamız lazım. İkincisi program kurultayı diyoruz. Program kurultayı için hep birlikte el birliği ile çalışmaktayız. Fakat bunlann bir olağanüstü kurultayda hiç değilse ana hatlarıyla ortaya konulması lazım. Partide göreve talip olan arkadaşlanmınn çıkıp Türkîye'yi naal görduğünü, Türkıye'ye hangi mesajı vermek istediğini acık seçik ortaya koyması lazım. Bunlar konuşulmadan zaten o olağanüstü kurultaydan sonuç alınamaz. A>Tica bir yenilenme diyorum; tazelenme, yenilenme. Yenilenme birçoK meseleye bizim daha sağhklı bakmamızı kolaylaştınr. Ara seçimin hesabını partiye vermiş, olağanüstü kurultaydan seçilmiş yeni insanlann, yahut yeniden seçilmiş insanlann bir yenilenme imkânı doğar, örnek olarak, sosyal demokrat solun butünlüğü meselesinde sağlıklı diyalog kanalları açılabilir böyle bir kurultayda ve böyle bir yenilenmede. Sadece sosyal demokrat solun sağlıklı diyalog kanallarına sınırlı kalmaz bu açılış. Kendini sağda zanneden ve sağa oy veren büyük kitlelere, sosyal ve ekonomik yapılanyla aslında solda olan ama şu veya bu nedenle başka tarafa oy veren bu büyük kiüelerle diyalog kanallannda böyle bir yenilenmeyle daha kolay açılabilir. Bu iki olayın birisi sosyal demokrat solun bütunluğüne dönuk sağlıklı diyalog kanallarırun açılması, ikincisi sağa oy veren ama sosyoekonomik yapıda solda olan kitlelerle diyalog kanallaruun açılması, sosyal demokrat iktidann anahtandır. Ve bir olağanüstü kurultayın getireceği yenilenme bu kanaUann açılmasına büyük bir katkı sağlayabilir. öte yandan, çözümsüzlükten, sol seçeneklerin eksiğinden hep yakınıyoruz. AsUnda çözümlerin, ahematiflerin nasıl biçimleneceğini, hangi yöntemle oluşacağıru da daha kararlaştıramadık. Bu partiyi yönetecek olanlar bunlan düşünüp oruya koymak durumundadır. Olaganüstü kurultay buna da fırsat sağlar. Unutmamak gerekir ki, solun çözümleri gökten inmeyecektir. Yahut üç beş profesör arkadaşumz toplanıp da çözüm getiremeyecektir. Bu bir anlayış, birikim ve organizasyon meselesidir. Yenilenme, daha sağlıklı organizasyon imkânını getirir. Yıllardır, sizin partinin yakından izleyen bir gazeteci olarak şunu duşunüyorum. Bu konuşmamız gazetede yayimlandığı anda sizin parti kamuoyunda soylenecekler şudur: EMyecekler ki, Deniz Baykal bir çıkış yaptı kendi goruşlerini açıkladı. 1987 yılının kasımında yapılacak bir kurultayda genel sekreter adayıdır. tsmail Cem de bunu kesmek için şu anda erken bir kurultay istiyor ki, parti jönetimine aday olacak şekilde kurultaya katılamastn, bunu önlesin ve bu amaçla da erken kurultay önerisinde bulunuyor. Böyle degeriendirilmez mi dersiniz? CEM Bir defa, parti kamuoyunun benim hakkımda bunu düşünmeyecek kadar beni tanıdığı inancındayım. Hem parti yöneticisi olarak hem de de devam edersek bir duşüş eğrisini yükseltmemiz fevkalade zordur. Ben bir yenilenmenin her bakımdan faydalı olduğu kanısındayım. Çıkıp hesabımızı • veririz; ondan sonra hangi arkadaşımız hangi görevlere seçilecekse el birli ', ğiyle ona destek oluruz. Peki genel başkanın yenilenmesinde yarar göriiyor musunuz? CEM Şöyle söylemek isterim. Genel başkanın yenilenmesi diye meseleyi getirmivorum. Meseleyi genel başkanlık "makamımn " yenilenmesi olarak alıyorum. Yenilenen genel başkanlık makammda, eski genel başkan da ' olur yahut yepyeni insanlar da olabilir. Bu bence ikinci derecede. Önemli olan, kunıltayın önunde gitmek >e yeniden seçime ginnek. Bu defa aday olacak " arkadaşlanmız gelip bize, meseleyi nasıl gördüklerini hangi çözümn önerdiklerini açıklamalıdır. Demin eleştirdiğiniz kurultayda belki en eksik tarafımız buydu. Bir anlamda, belki "yanşmasız kurultay" olmasımn bir sonucuydu bu. Oysa ciddi bir sol partide göreve gelmek isteyelerin nevi yapacaklannı ve nasıl yapacaklannı açık açık ve peşinen belirtmis olmalan gerekir. Siz anlatırken aklıma şu geldi. SHP'de Erdal İnönü'ye alternatif '. olarak Aydın Güven Gurkan var. Türkiye'de öyle çok sayıda sosyal , demokrat genel başkan adayı yok. Mesela siz duşünüyor musunuz? • Böyle bir kunıltay olsa adayhk koymayı? ; CEM Bir kurultay ortamına gelindiğinde, bu, örgütün bileceği bir iştir. ' Adayları örgüt çıkanr. Şunu söyleyeyim. Bizim aramızda bir iki üç değil en • az sekiz on tane böyle bir yanşta ciddi bir şekilde yer alabilecek, birikime ve yeteneğe sahip insan vardır. Bir aday sıkıntısı olacağını zannetmiyorum. Aday sıkıntısı başka bir şey, adayhk koyma başka bir şey. CEM Bugün kurultay ortamı yok zaten, adayhk meselesi bir kurultay karan alınıp, kurultaya yaklaşıldığında belli olur. Ve benim inancım, biziın partimizde her biri iddialı ve her biri bu görevi yapabilecek güçte bir iki üç değil, daha fazla sayıda insamn varhğıdır ve bunlann bir kısmı mutlaka adaylığını koyar. Yeterki biz oyunu kurallanna göre oynayalım. Artık Türkiye1 nin geldiği noktada, solun bugün geldiği noktada, yaşadığımız bunca tecrübenin ışığında, hele hele siyasetin tabiatına aykın bir şekilde bu işi götürmeye hakkımız yok. Siyaset ciddi bir iştir. 1980Merin sonuna gelmış bir Türkiye'de ancak siyaseti ciddiyetle ve kurallanyle yaparsamz, halkın güvenini sağ SHP'de bir çıkış da Ismail Cem'den Rüşvet davası ertelendi Kılıç, Gazinocular Kralı Fahrettin Arslan ve işadamı Hüseyin Cevahir'in yargılandığı "rüşvet davası "nda tamklann dinlenmesi tamamlandu Mahkeme savunma avukatlanmn diğer tamklann dinlenmesinden vazgeçmesi üzerine savcının esas hakkmdaki görüşünü bildirmesi için yargılamayı 2 . Aralık 1986 günü saat 10.30'a ertelendi / Şükrü Balcı, yeraltı dünyasımn ürtlü isimlerinden Dündar * stanbul Haber Servisi Istanbul eski Emniyet Müdürü A nkara, (Cumhuriyet Bürosu) DSP yarın Düzce'de JA. bir açıkhava toplantıst yapacak. Açık hava toplantısma, kapatılan CHP'nin eski Genel Başkam Bülent Eeevit konuk konuşmacı olarak katıiacak. DSP Genel Başkam Rahşan Eeevit yaptığı yazılı açtklamada yann Düzce'de açık hava toplantısı düzenlendiğini, daha sonra Bolu'da örgüt toplantısı yapılacağını belirtti Eeevit, daha sonra tstanbul ile Trakya ve Marmara Bölgesi'nde örgüt çalışmalan yapılacağını kaydederek, Tekirdağ'da da halka açık toplantı düzenleneceğini açıkladı. Eeevit, Düzce ve Tekirdağ açık hava . toplantılanna, konuk konuşmaa olarak eşi Bülent Ecevit'in de katılacağını duyurdu. Eeevit Düzce'de İarsınız. ' . A nkara, (OJL) Cumhurbaşkam Kenan Evren, Kuveyt *\ Emiri Cabir Al Ahmet Al Sabah'm Ozel temsilcisi •Abdurrahman Al Ategi'yi Çankaya Köşkü'nde kabul etti Cumhurbaşkanlığı Basın ve Halkla llişkiler Müşavirliği'nden verilen bilgiye gure Ozel temsilci, Evren'e Kuveyt emirinin iki ülke ilişkilerinin her alanda gelişmesinden duyduğu memnuniyeti ve iyi dileklerini belirten mesajını sundu. Kuveyt emirinin temsilcisi Ankara'da Yapüması gereken, ciddi bir partinin yapması gereken, derhal olağanüstü kurultayı toplamak, hesap vermektir. Bundan neden geri duruyoruz, ben bunu anlamıyorum. Muhalefetteki bir parti, ciddi bir seçim yenilgisinden sonra, eğer çok ciddi bir yenüenmeyi gerçekleştiremezse, tekrar tırmanışa geçmesi söz konusu değildir. de yanlışı yanlış yerde aramamamız lazım. Şöyle söyleyebilirim bugun mesela Doğru Yol'la biz aynı şeyleri söyledik, diyebiliyoruz. Eğer biz Dogru Yol Partisi ile aynı şeyleri söylemiş isek, o zaman durum kendi kendini açıkhyor, tabü halk bize oy vermez. Biz halka kendimize özgu mesajı sağlam bir biçimde oluşturup getiremedik. Bu bence birinci faktör. İkincisi, halk bir partiye bakar. O partinin toplumun önündeki sembollerine bakar. Ve eğer yeterli güveni bulmadıysa fazlaca da bir şey yapmaz, bir gayret göstermez. Yüzde 30'luk sol oy, Türkiye'de çağdaş, demokrat, uygar, Atatürkçu, sol insanlann yüz yıllık birikimidir. İki sol parti olarak, bu birikimi arttıracak katkıyı son seçimde yapamadık. Çöziırn önerileriniz oldu mu? CEM Düşüncelennı sözJu ve yazılı en fazla ortaya koyanlardamm. Aynca sade bununla yetinmedim. Çok sayıda parti toplantısında parti kongresinde, Anadolu'da görilşlerimi dile getirdim. Aynca partililerle yazışarak da bu düşüncelerimi örgüte ulaştırdım. Düşüncderimi, ne olması gerekir şeklinde ortaya koydum. Yoksa yapılanları eleştirerek değil. Olması gerekeoltr neydi? CEM Birincisi yönetimle örgütun beraberliğini ve diyalogunu sağlamak. Bunda çok geç kalındı. Ben bunun önerisini çok önce yaptım. önce örgüte danısarak yaptun. Genel merkezde MKYK'de kabul edildi. Fakat hayata geçmesi bir hayli gccikti. Bugün herkes bu eksiklerden şikâyet ediyor ve diyor ki, örgütün düşünceleri parti üyelerinin, parti birimlerinin düşünceleri merkeze gidemıyor, merkez bunlan hayata geçirmiyor, böyle bir kopukluk oluyor. En büyük soruıüardan bir tanesi kopukluk. Bizim insarumu var, binra üyelerimiz, bizim milletvekillerimiz, bizim MKYK üyelerimiz bizim il başkanlarımız ve teşkilâtlanmız var. Fakat biz bu insanlardan faydaJanmasıru bilmiyoruz. Bu insanları nasıl devreye sokabiliriz düşüncesiyle Türkiye ve siyaset biliminin gerçeğinin ışığında bir çok öneride bulundum. Ve bunlar kabul gördü. Ancak hayata geçmesi çok gecikti. ŞJmdi ne yapılabUir? CEM Yapüması gereken ciddi bir partinin yapması gereken, derhal olağanüstü kurultayı toplamak, olağanüsıü kurultaya hesap vermektir. Biz yöneticiler olarak hesap vermek durumundayız. Bundan neden geri duruyoruz bunu ben anlamıyorum. Çünkü, ciddi bir yönetim anlayışı, boylesine hayal kınklığına uğradjğı bir seçimden sonra ve seçimi izleyen günlerde yaşanan şu görünümlerden sonra mutlaka kendini seçenlere hesap vermek zorundadır. Particilik böyle yapılır ve biz nedense buna yaklaşmıyoruz. Hesap vermek yönetim organlannı yeniden seçmek, kendimizi yenileyerek yeni bir güç alarak tekrar bir mücadeleye koyulmak lazım. Biz ise şu veya bu nedenle buna yanaşmıyoruz. Yanaşmadıkça da işler iyiye gitmiyor. Ben olağanüstü bir kurultay önerisini, 2 ekimde yaptun ve 2 ekimden bugüne kadar geçen zaman, kaygılanmda maalesef haklı olduğumu gösterdi. Muhalefetteki bir parti, ciddi bir seçim yenilgisinden sonra, eğer çok ciddi bir yenilenmeyi gerçekleştirmezse, onun tekrar tırmanışa geçmesi söz konusu değildir. Ben bu gidişi durdurmak için, yapmamız gerekenleri yapmadığımız düşüncesindeyim ve bundan kaygı duyuyorum. Bir süre önct yapılan buyük knnıltayı hepimiz izledik. Otel lobilelerind« kişisel ve seçime donuk kuliskr ve tartışmalar yapıldı. Ancak genel kurul salonunda ciddi bir konu tarüsılıp sonuca vanlmadı. Şimdi bir olaganustn kurultay olsa ne f arkedecek? Kurultay, neye çözüm getirecek? CEM Bazı durumlarda temel doğrulara bakmak lazım. Eşyanın tabiatına hiçbir şey aykın olamaz. Eğer biz bugunkü sorunlanrruzla, sizin dediğiz tarzda verimsiz bir kurultay yapacak isek, o zaman zaten dava kaybolur. Ancak şuna inanıyorum ki, biz bugün bir olağanüstü kurultaya gidersek, herkes en ciddi şekilde bunu değerlendirir ve partimizin küçulme tehükesine karşı önlem alır. Ve şuna da inanıyorum: Biz Türkiye'de bir sosyal demokrat anlayış içerisinde mücadele vermiş insanlarız. Bu mücadeleyi kimimiz 25 yıldır, kimimiz 10 yıldır, kimimiz 30, belki de 40 yıldır veriyoruz. Bugun biz bu mücadeleyi kendi hatalarımızla güçsüzleştirmekteyiz. Son seçimin sonuçlanna bakarsak, 11 seçim bölgesinde genel bir seçim olsaydı biz sadece uç ilde milletvekili çıkarabilirdik. Bu oranı Turkiye genelinde geçerli var sayarsak önümuzdeki Ben bir yenilenmenin her bakımdan faydalı olduğu kanısındayım. Çıkıp hesabımızı veririz. Genel başkanın yenilenmesi diye bir meseleyi getirmiyorum. Meseleyi, genel başkanlık makamımn yenilenmesi olarak alıyorum. Yenilenen genel başkanlık makamı eski genel başkanla da olur, yahut yepyeni insanlarla da olur. SHP'nin bu kadar geHşmiş ve degerii kadrolan varsa niyt bu duruma geldi? Yeterli kadrolar var mı? Varsa eğer neden bunlar bcbr yapamadılar. Yani ortaya bir aş koyamadılar? MKYK'de olsun gent. başkanhkta olsun. CEM Bunu biraz da bizim partimizin bir oluşum halinde olmasına bağ •, lamak lazımdır. Biz daha henüz organizasyonlan kuramadık. Ara seçimden , ^ sonra ciddi bir yenilenme gerçekleştirmezsek bunu yapamayacağız endişe < sindeyim. Yüzde 23'lük oy gücü olan bir imajı ısrarla surdurmeye devam edcrsek, geçmişte iktidar adayı iken, şimdi adeta "ana muhalefet adayma" döj" nüşmüş bir görüntüde kalınz. Haklıyız ve güçlüyüz, ama gücümüzü hara*J kete geçirmek için tek yolun köklü bir yenilenme olduğu inancındayım. '•' Burada şunu da belirtmek istiyorum. Bir dizi olumsuz haberin ve geliş : • • melerin çerçevesinde, bazı şeyler gözden kaçıyor. Türkiye"yi aynı sağlıksız sağ • anlayışlann, birisi siyasette maceracı, öteki ekonomide maceracı olan uzan, tüanna terk etmek zonında değiliz. Biz topluma halkın genel yaran doğrul „ tusunda çok şey getirecek güçteyiz. Ancak bunu organize etmek lazım, yenu^ bir imajla, yeni bir mesajla bu işe ginnek lazım. Geçmişteki görünumlerin .' devamıyla bunun olacağını zannetmiyorum. Türkiye'de sol olarak bizim top"~ luma söyleyebileceğimiz çok söz, yapabileceğimiz çok iş vardır. Eczacıbaşı Tîp Ödülü Tstanbul Haber Servisi 1986 yılı Eczacıbaşı Tlp ödülü, A Çukurova Üniversitesi Tlp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı Başkam Doç. Dr. Sebahattin Hacıyakupoğlu'na verildi, "Prostasiklin ve Adenozintrifostatin Köpek Basiler Arter Spazmma Etkisi" adlı araştırmasıyla Odüle layık görülen Hacıyakupoğlu, ödülü sağlık eski bakanlarından Dr. Kemal Demir'den aldı ve Nejat Eczacıbaşı tarafından kutlandı. Hacıyakupoğlu'na araştırmalanna maddi katkı sağlamak için bir milyon liralık çek hediye edildi. meseleleri karşüıklı konuşma çerçevesinde bir diyalogu başlatabiliriz. Her şey konuşmakla başlar. DSP ile SHP solun ve Türkiye'nin ortak' meselelerini bir tartışma platformuna birlikte geürebilir. Kendini yenilemiş bir SHP'nin bunu '*' başaracağı görüşündeyim. s Niye kimse soylemiyor bunlan? CEM Bunlan söylemek için insanlan ciddi şekilde organize etmek la • zım, her insammızdan yararlanmak ve bir organizasyon sonucunda çözümleri üretebilmek ve söyleyebilmek lazım. Biz bunlan yapamıyoruz. Biz hâlâ .geçmişte olduğu gibi, "Şunu yapacagım", "Bunu yapacagım" deyıp nasıl ya * pacağınuzı söyleyemiyoruz. Üstelik japacağım dedığımiz şeyleri de bazen yanlış söyluyoruz. Organizasyon eksikliginden mi flldr eksikliğinden mi kaynaklanıyor sorun? Genellikle şu anda sosyal demokratlara yonettilen eleştiriler yeni çözumler ortaya koyamamak. Bu sadece Türkiye'de böyle degil, dünyada da böyle. Özellikle Türkiye'de diınyamn gelişen koşullannda sol kendini yenileyemiyor ve yeni politikalar ortaya koya ~ . mıyor deniliyor. CEM Şimdi bakın, bu konularda ben dahil olmak üzere birçok kimse nin söylediği, ortaya koyduğu düşünceler var. Fakat önemli olan onlann tek ' " tek söylenmesi değil. Bunun bir organizasyon içinde parti tarafından söylenmesi gerekir. örneğin bir işsizlik meselesi var. tşsizlik meselesinin bir günde ortadan kalkmayacağının gayet açık kalpUlikle alünı çizerek belirttikten sonra ' yapılabilecek şeyler de var. Bu konuda ben bazı öneriler getirmekteyim. An * cak politika, kişisel değil, toplu gerçekleşen bir olaydır. Doğrulan tek tek kişilerin söylemesi ile obnuyor. Omeğin bizim tanm politikasını bir tşsizlik kay ' nağj olarak da ele almamız lazım. lşsizliğin temel kaynağı tanm. Çünkü tanm modernleştikçe işgücüne ihtiyaç azalıyor ve tanm, o fazla işgücünü hızla kentlere yolluyor. Bunun kısa zamanda önüne geçmek mümkün değil. Burada biz, tarıma değişik bir şekilde yaklaşarak, tarımın işsiz üretir biçimde gelişmesini önleyebiliriz ve bunu da dünyada ilk kez biz yapıyor olmayız. Aile işletmelerinin verimli hale getirilmesi uygulamalan var bütun dünyada. Bu "gün dünya tanmı yeni teknoloji sayesinde aile isletmesini verimli kılmaya baş ' ladı. Parti olarak bu konulan, önerileri tartışmamız lazım. Yenilenmiş bir yönetimle DSP ile bazı .• *' A nkara, (Cumhuriyet Bürosu) tnsan Hakları f \ Derneği'nce düzenlenen "Avrupa tnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye'de tnsan Hakları" konulu panelde, insan haklarımn tarihsel gelîşmesi, bugünkü durumu, Türkiye'de insan hakları ve bu haklann ihlalleri tartışıldı. öğretim üyesi Prof. Muzaffer Sencer, panelde tnsan Hakları Sözleşmesi'nin insamn uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları olduğunun belgesi olduğunu söyledi. Yayımcı Muzaffer Erdost ise insan haklarımn ekonomiyle ilişkileri üzerinde durdu. Avukat Halit Çelenk, insan haklannı hukuk ve demokrasiyle birlikte düşünmek gerektiğini söylerken, Aziz Nesin de kend'ısinin insan haklartnın çoğu elinden alınmış bir yazar olduğunu belirttiği konuşmasında, insan haklannın tarihsel gelişimini anlattı. İnsan Hakları Paneli Bir kurultay ortamına gelindiğinde, bu örgütün bileceği iştir. Adayları örgüt çıkarır. Şunu söyleyeyim, bizim aramızda bir, iki, üç değil, en az sekiz, on tane böyle bir yarışta yer alabilecek insan vardır. Bir aday sıkıntısı olacağını zannetmiyorum. 23 yıldır bu konuda yazı yazan, kitap yazan bir kişi olarak. Kırosenin kimseyi kesmesine bu partide izin vermeyiz; kimsenin de gücü yetmez. Aynca, ben olağanüstü seçimli kunıltay önerisini bazı açıldamalar nedeniyle ilk kez yapıyor değilim, aynı öneriyi tam bir ay önce MKYK'ye getirdim. Bir yere varmak istersem, başkalannı "kesmeye" ihtiyaç duymam; kendi gücümle o noktaya kendim ulaşınm. Aynca, bir olağanüstü seçimli kurultaya gidilirse, her kademeye çok sayıda aday çıkacağına inanıyomm. Yani bizim insarumız vardır, sosyal demokratlar, genel başkan dahil her kademede yetenekli, gücü olan, iddialı insanlar ortaya koyabilirler. Buna inanıyorum. Olağanüstü kurultay partideki bir başka tartışmayı da önler. Şu sırada kimi arkadaşımız, "Kasun ayında yapahm kurultayımızı, 1987 kasımına erteleyelim, böylece yasaklılar da katılsın" diyor. Kimi arkadaşımız diyor ki, "Hayır, bu parti daha bir sene bu şekilde gidemez, hiç değilse olağan süresinde, bahar aylannda kurultayımızı yapıp toparlanalım, ve bir erken seçim ihtimaline de kendimizi hazırlamış olalım!" Şimdi, bütun arkadaşlanmızın, iyi niyetle ve partiyi düşünerek bu önerileri getirdiği inancındayım. Benim önerimse şu: Olağanüstü kurultayı hemen yaparsak, bu defa olağan kurultayı kasımda yapmanın karşısında hiçbir mantıkh engel kalmaz. Kadrolarımızı şimdi belirleriz. Bunlar yeni kadrolardır. Yahut eski de olsa yeniden seçilmiş kadrolardır. O zaman rahatlıkla bir sene partiyi götürürler. Kasım ayında da, yani yasaklılann katılacağı olağan kurultayda da, yeni yönetim seçilir. Olağanüstü kunıltay, kasım tarihini kesinleştirerek yasaklılann şansını arttırıa bir çözümdür. Yasaklann tabü dünyanın en yanhş yasağı olduğunu soylemeye gerek yok, ama yasakhlan bekleyelim diye partinin daha bir sene bir seçim yenilgisini ciddi bir şekilde kendi kurultayında tartışmadan devamını fevkalade tehlikeli görüyorum. Aşağıya doğru başlayan inişin uzun süre devam etmesi halinde biz 1987 kasımında en iyi kadrolan, en iyi genel başkam, en iyi genel sekreteri seçsek dahi artık kavgayı kaybetmiş olabiliriz. Kavgayı kaybetmekten kastım, yuzde 30'u paylaşan iki küçük parti. Biz bu duruma duştuğümuz anda zaten mesele biter. Türkiye'de halk kitlelerinin davası da, savunusu da, ciddi bir kesintiye uğrar. Buna hakkımız olmadığı için olağanüstü kurultayda ısrar ediyorum. Bu hafta sonu toplanacak küçuk kurultayımız, olağanüstü kunıltayın yolunu acabilir. Seçim maddesi olan bir olağanöstü kurultayda birtakım kadrolann yenilenmesi söz konusu. Burda genel başkan dahil mi ve Erdal İnonü'ün seçim yenilgisinde payı biiyiık mü sizce? CEM Seçim yenilgisinde ciddi bir parti şöyle bakar: Seçim yenilgisinde herkesin payı kendi taşıdığı görevin önemiyle orantılıdır. Benim şahsen bir MKYK üyesi olarak payım bir il başkanından fazladır. Benden daha önemli bir görev taşımış olanın da benim payımdan fazladır. Olayı böyle görmek lazım. ikincisi bir olağanüstü kurultayda mevcut kadrolar aynen de seçüebilir. Aynen seçilmeleri halinde taze bir güvenle yeni bir başlangıçla çok daha güçlu olarak işe koyulacaklardır. Ya da bu kadrolar değişebilir. Bu da dünyanın sonu değildir. Bilakis, bir yenilenmenin ve bir tazelenmenin ifadesi olabilir. Dolayısıyla ben bunda çekinilecek hiçbir şey görmüyorum. Çekinilecek nokta, bizim adeta "olur böyle vakalar" anlayışıyla durumu sürüncemede bırakmamızdır. Kendi içimizde birtakım tatsızlıklara yol açmamızdır. Giderek kamuoyu önunde imajımızın sarsılması, bize olan guvenin eksilmesidir. Siyaseti biz Türkiye'de yeniden icat edecek değiliz. Ciddi her parti önemli bir seçim yenilgisinden sonra kurultuya gider. BUiyorsunuz biz yuzde 35'in altını büyuk bir yenilgi olarak ifade etmişiz. lktidara ders vermekten bahsetmişiz. Biz bunlan söyleyip de böylesi bir başansızlıktan sonra, aynı şekil A nkara, (ankauba) TBMM Başkanhğı'na 14 idam JTM. cezasım içeren iki dosya daha geldi, anayasal düzeni değiştirmeye yönelik eylemler yaptıklan gerekçesiyle Ali Gün, Şahin Binici, Enver özer, Musa Turhan, Bedrettin Caylak, Sabri Ok, Muhittin Dolaşır, Sadrettin Aydınlık, Hamit Çevik hakkmdaki ölüm cezalannın yerine getirilmesine ilişkin Başbakanlık Tezkereleri Adalet Komisyonu'na gönderildi. PKK Hilvan grubuna ait diğer dosyada idam cezalannın yerine getirilmesi istenenlerin Ahmet öğretmen, Mustafa Çapık, Salih Sezgi, Hasan Cepik ve Musa Aslan olduğu bildirildl 14 idam dosyası daha TBMM'de Van'a bomba düştü 1 1 seçim bölgesinde genel seçim olsaydı biz sadece 3 ilde milletvekili çıkarabilirdik, Bu oranı Türkiye genelinde geçerli varsayarsak, 88 seçiminde milletvekili çıkaracağımız il sayısı 25'i aşmaz. Solu bu hale düşürmeye hiçbirimizin hakkı.yoktur. Ben bunu solun kendini tüketmesi olarak görüyorum. İki partiye bölünmüş sol. Buna hakkımız yok. 88 seçiminde bizim milletvekili çıkaracağımız U sayısı 25'i aşmaz. Solu çağdaş duşünceyi, demokrası özlemini bu hale düşürmeye hiçbirimizin hakkı yoktur. Bu hale düşürmeye hakkımız olmadığı gibi, bu hali görüp kayıtsız kalmaya da hakkımız yoktur. Ben bunu solun kendi kendini tüketmesi olarak görüyorum. İşler böyle giderse olacak olan şudur: İki tane partiye bölunmüş, birisi ötekinden yüzde üç fazla, berikı diğerinden yüzde beş eksik oranda oy alan, iki tane sosyal demokrat iddialı partiye bölünmüş bir sol. Toplam yuzde 30 oy alan ve her biri 20, 25 milletvekili çıkaran iki güdük parti olarak görüyorum. Ve ben diyorum ki, buna hakkımız yok. Buna parti olarak da hakkımız yok. Buna Türkiye'nin cağdaşhğı, Türkiye'nin demokratbğı için mücadele veren insanlar olarak da hakkımız yok. Geçmişteki emeğimize, kendi geçraişimize karşı hakkımız yok. Bize inananlara karşı hakkımız yok. Çözümu ancak bir yenilenme ile partinin kendini yenilemesi ile, mesajını, imajını yenilemesi ile mümkün görüyorum. Olumsuz gidişi ancak bu şekilde değişürebiliriz. Bunu kurultay yapar. Eğer kurultaya güvenmiyorsak, partiye de güvenmiyoruz demektir. Partinin ana temel organı kurultaydır. "Canım bu kurultay zaten hiçbir şey bilmiyor, hiçbir şey yapamaz" dersek, o zaman partinin kendisine gfivenmiyoruz demektir. Partiye de güvenmiyorsak politikacılık yapılamaz. Kurultayda tartışılacak fikirler genellikle basında kamuoyuna yaasıyor ve gorüluyor ki, ortada urtışılan yeni fikirier yok, sorun oradan kaynaklanıyor galiba. CEM Bizim halkımızın sağ duyusu çok güçludur. Bizim partimizin de sağ duyusu çok güçludur. Bunun için boyle gidemeyeceği artık güzükuyor. Yani sizin tanımladığınız şekilde verimsiz bir kurultaya partililer izin vermez. Ama derseniz ki kurultay toplanacak hiçbir şey olmayacak, hiçbir doğru dürüst laf konuşulmayacak, o zaman partiye guvenmemek olur ki ben bu görüşte değilim. Ben bizim insanlarımıza doğru mesaj verilebilirse, açık seçik yürekli biçimde mesele ortaya konabilirse, partimizin grafığini hızla yukseltebileceği kanısındayım. Olağanüstü kurultaydan biz bu sonucu alırız. Yok eğer bu cesaretimiz yoksa, o zaman gazete sütunlanna tefrika olan Olağanüstü kurultay partideki bir başka tartışmayı Önler. Yeni seçilecek kadrolar rahatlıkla "bir sene partiyi götürürler. Kasım ayında da yani yasaklılann katılacağı bir kurultayda da yeni bir yönetim seçilir. Olağanüstü kurultay yasaklılann şansını artmcı bir çözümdür. Son bir soru, önerdiğiniz gibi bir olağanüstü kongre ve yenilenme "• söz konusu olursa DSP ile yakınlaşma konusunda yeni gelişmeler ola büecegini duşünüyor musunuz? O1 CEM Olağanüstü bir kurultayda sağlanacak yenilenmenin faydalan ve "* gerekliliği konusunda şunu da söylemek isterim. Sosyal demokrat nitelikü solun bölünmüşluğü ciddi bir sorundur. Sosyal demokrat nitetikli solun bü' J tünlüğüne dönük sağlıklı diyalog kanallannı, kunıltayda yenilenmiş bir yönetimin daha kolay açacağı inancındayım. Kurultay ve yenilenme, sosyal de J.1 mokratlann suni bölünmüşlüğünü giderecek diyalog kanallannı çok daha sağhklı bir şekilde açar düşüncesindeyim. Aynca, sağ partilere oy vermiş fa'' kat sosyal ve ekonomik yapısıyla solda olan kitlelerle de böyle bir yenilen • t miş yapı daha kolay diyalog kurar, daha kolay onlara açılabilir ve onlan kendi ^ doğal çizgilerine daha kolay çekebilir. ; DSP'nin başında doğal lider olarak Bülent Eeevit gönüüyor ve>' Ecevit'in eski kadrolann üst kesitlerine çok yakın olmadığı da acık, j . ki bu kadrolann buyük bolümu şu snda SHP'de bulunuyor. Bu fak.. töre ragmen SHP'de bir yenilenmenin bu kanallan açabUecegiai düV şünebüiyor musunuz? CEM Bızim sola karşı, halkımıza karşı belli sorumluluklanmız var. Bu'' sorumluluklardan kimsenin sıyrüması mümkün değil. Biz eğer Tttrkiye*' 2025 milletvekilli iki sol partiye bırakma tehlikesindeysek, kendi sorumlu luğumuzdan kaçamayız. Bu konuda mutlaka bir çözüm ve yontem oluştur" mak zorundayız. Bu bir inanç meselesi. ikincisi biz yenilenmiş, yeniden öri gütünden güç almış bir yönetimle, DSP'yle birleşme, bütünleşme belki de . ğil, ama bazı rneseleleri karşüıklı konuşma çerçevesi içinde bir diyalogu baş latabiliriz. Her şey konuşmakla başlar. DSP ile SHP, örneğin işsizlik gibi, solun ve Türkiye'nin ortak meselelerini bir tartışma platformuna birlikte getirebüirler. Sosyal demokrat kesimin bütün unsurlan arasında ve DSP ve SHP* arasında böyle bir tartışma platformu başlaulabilir. Kendini yenilemiş bir. SHP'nin bunu başaracağı görüşündeyim. Ben, halkıma ve partime inanıyorum. Karşılaştıgımız sorunlan bir tür ka" çınılmaz çocukluk hastahğı gjbi görmekteyim. Geçici sıkınnlar bunlar. Elbirliği ve gönül beraberliğiyle aşacağız bunlan... F an, (Cumhuriyet) Van'ın Başkale ilçesine bağlı Güvenlik sınır köyünün yakınlarına bir bomba düştü. tran ya da Irak'a ait savaş uçakları tarafından atıldığı sanılan bombadan ölen ya da yaralanan olmadı, ancak otlakta bulunan 7 koyunun telef olduğu bildirildi. Basın toplantısı Tstanbul Haber Servisi Tutuklu ve Hükümlülerle X Yardımlaşma Derneği Başkam Mustafa Eryüksel, Avrupa tnsan Hakları Sözleşmesi'nin 36. yıldönümü nedeniyle düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin bireysel başvuru haklannı ve Avrupa tnsan Hakları Divanı'mn zorunlu yetkisini tanımadığım, "bu yönüyle sözleşmeyi eksik imzaladığını" öne sürdü. Eryüksel, sözleşmenin birinci maddesinin yaşam hakkıyla ilgili olduğunu ammsatarak "Bizler gözaltma alımp nerede olduğu günümüze değin bilinmeyen kayıplarımızın ciddi ve duyarlt bir biçimde araştınlmasım, gerçeklerin aydmlatılmasını istiyoruz" dedi. Inan, Yazar'la görüştü A nkara (Cumhuriyet Bürosu) MDP'nin feshi ile fm. birlikte Mecliste bağımsız kalan Kâmran tnan, dün HDP Genel Başkam Mehmet Yazar'la görüştü. HDP Grup Başkan Vekili Ismail Şengtin'ün odasında yapılan görüşme, yaklaşık bir saat kadar sürdü. Görüşmenin nezaket ziyareti olduğu büdirildl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle