17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 KASIM 1986 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURÎYET/5. GVLGEÇ Erden KıraVın "Düan*'ında oynayan Keriman Ulusoy'a göre sinema HAYVANLAR tSMAtL Mîlyonlarca gözden oluşan bîr kamera Paris'te Mehmet Ulusoy'la birlikte özgürlük Tiyatrosu'nu kuran Keriman Ulusoy, üç yıldır tiyatro yapmıyor. Erden KıraVın yeni fılmi "Düan"da Paşo'nun annesini canlandıran Ulusoy, geçen yıl "14 Numara"daki rolüyle Antalya Film Festivali'nde en iyi yardımcı kadın oyuncu seçilmişti. Kiiltür Servisi Erden Kıral, Ömer Polat'ın aynı adlı romanından uyarlanan "Dilan" adlı yeni fdminin çekimini Ağn'nın Tutak ilçesine bağlı köylerde sürdürüyor. Göriintü yönetmenliğini Martin Gressman'ın yaptığı fümde başhca rolleri Hakan Balamir, Güler Okten, Dilaver Uyanık, Yümaz Zafer, Derya Arbaş ve "MardinMünih Hatü" adlı dizide izledığimiz Mehmet Erikçi paylaşıyor. Ancak "Dilan"ın bir de Fransa'dan konuk Türk sanatçısı var. "Dilatf'da Paşo'nun annesini oynayan Keriman Ulusoy, son yülarda "HazaT, "Çocuklar ÇiçekürKuduz" ve "14 Nuraara" gibi Turk filmlerinde de oynamış ve "14 Numara"daki rolüyle geçen yü Antalya Film Festivali'nde en iyi yardımcı kadm oyuncu seçilmişti. Tiyatro çalışrnalanna, Istanbul'da tşçinin Tiyatrosu ile başlayan Keriman Ulusoy daha sonra Paris'e gidiyor, Mehmet Ulusoy'la beraber "Ozgiirlük Tiyatrosu"nu kuruyor. Uç yıl öncesine kadar 10 yıl sureyle Özgurlük Tiyatrosu'nun tüm oyunlarında rol alan sanatçı üç yıldır tiyatrodan uzak. Ulusoy, tiyatrodan ayrllışının nedenlerini şöyle anlatıyon. "Tiyatrodan aynlmadım, aynlmak zonında kaldım. Fransada oyuncular arasında işsizlik oranı yiizde 90. Oynayabilen oyuncu sayısı ise yalnızca yuzde 10. Çok zor bir çevre. Rol bulmak için çok ödün vermek lazım. Çirkinliğe varabilecek ısrar ve çabalar gostermek gerekjyor rol bulabilmek için. Bunu yapabilecek ne gucüm, ne de kabiliyetim vardı. Rol bulmak yabancı sanatçılar için daha da zor." Ulusoy, şimdi Fransız Televizyonu'nun 3. kanahnda her hafta iki saat yayımlanan "Mozaik" adlı bir programın roportajlarını hazırlıyor ve aynı zamanda programın sunuculuğunu yapıyor. Bunlardan başka Turk filmlerinin yurtdışında satışı ile ilgileniyor. Ulusoy, tiyatro oyunculuğu ile sinema oyunculuğunu kıyaslarken sunlan söylüyor. "Önceleri, oyuncu olarak istediğimi yapamamaktan kaynaklanan bir doyumsuzluk hissettim. Ancak son çalışmamda, 14 Numara'da yönetmen Sinan Çetin'le iyi bir diyalog kurduk. Yönetmenle oyuncu arasında bir diyalog varsa, yönetmen oyuncusuna saygı duyup onunla fikir alışverişinde bulunuyorsa, neticede iyi şeyler başarılabileceğine inandım. tlk çalışmalarımda çok ıstırap çekmiştim, ama 14 Numara'daki çalısmamdan çok mutlu oldum. Sinemada seyircinin yerini kamera alıyor. Kendimi sinema oyunculuğu konusunda çok yetkOi görmüyorum, bir arayış içindeyim. Tiyatroya göre sinemanın farklılıgını da tam bulabilmiş değilinı. En buyük fark, daha önee de söylediğim gibi seyircinin yerini milyonlarca gözden oluşan bir kameranın almış olması. Tiyatroda canlı, sıcak, hissedilebilir bir Uişki var. Kameranni hiçbir yardımı yok oyuncuya. Halbuki seyirci yardım eder oyuncuya. Bir paylaşma vardır aralannda. Sinemada bu yok." KÎM KİME DUM DUMA BEHiç AK Erden Kıral'la çalıştığı için çok mutlu olduğunu soyleyen sanaıçı, Türk sinemasının sorunlan hakkında çok fazla bir şey söylemesinin mümkun olmadığını belirterek, izlenimlerini şöyle sıralıyor: 'Sanınm bizde yönetmen için iyi oyuncu/kotu oyuncu diye bir ayrun yok. Bazı yonetmenlerce oyuncu bir obje gibi algılanıyor. Yanılmıyorsam biraz kendi kaderlerine bırakılıyor oyuncular. Sinan Çetin, bana 14 Numaranın çekimi sırastnda 'Ben herhangi bir rolde rasgele bir insanı da oynatabilirim diye duşünuyordum. Oysa şimdi anlıyorum ki iyi bir oyuncuyla çalışmakla rasgele bir insanla çalışmak arasında fark var' demişti. Aynca önemli bir nokla da şu: Bizde 16 yaşındaki bir genç kız rolü için genellikle ismi olmayan bir genç kız bulmak yerine gişe kaygısıyla 35 yaşındaki bir star oynatılabiliyor." Bugüne dek oynadığı fılmlerde hep ana veya ezilmiş kadın tiplerini canlandırdığını belirten sanatçı, "Daha degişik bir tipi canlandırmak isterim. Modern bir kadını canlandırmak ilginç ARAYIŞİÇİNDE "Düan"da Paşo'nun annesini oynayan Keriman Ulusoy, ttyatroctduktan sonra olurdu diye düşünüyorum" sinema oyuncuhığunda bir arayıs içinde oldufunu söylüyor. Bugüne kadar çoğunhtkla ana ya da ezildiyor. mis kadın tipUrini canlandıran sanatçı, modern bir kadınt da canlandırmak istivor. PİKNİK PtYALE MADRA HIZLI GAZETECİ NECDET ŞEN Adomo sözü varip tzl2f kapattsm Hayrdtr ın§oilah, &Qbıah'ctekii büyuk K ©Ö bız d<z katıtıcaoz tabıı . ii<2r qün rncktai . Bir Türk işçisinin yaşamı Danimarka'da sahneleniyor Oian do bu zovaıiı BaşroMeki Kemal Özbay, otobüs şoförü 9ammarka'nın ikinci büyük kenti Aarhus'ta sahnelenen "Mehmet" adlı oyun, uzun yıllar Almanya ve Danimarka'da yaşadıktan sonra Türkiye'ye kesin dönüş yapmış bir işçinin hikâyesi. Oyunda Mehmet'/ canlandıran Sıvaslı Kemal özbay, 15 yıldır Danimarka'da yasıyor ve günlük yaşamında otobüs şoförü olarak çalışıyor FERRUH YILMAZ KOPENHAG Danimarka'da göçmenler giderek bir sorun olarak göze çarpmaya başladıkça, goçmenlerin kendileri de, onca yıl arkasına gizlendikleri anonim kişiliklerinden kurtulup, sosyal faaliyetler içine girmeye başladılar. Bu faaliyetler arasında, halk danslan, sınırlı da olsa yazın hayatına gırme çabalan ve göçmenlerle ilgili tiyatro yapıtları yer alıyor. Geçen yıllarda "Bir Gâvur Şarkısı" isimli hikâye kitabıyla çıkış yapan trfan Gevheroglu'nun yazdığı "Gong" adlı oyundan sonra, bu yıl da, "Mehmet" sergilenmeye başlandı. Bu oyunların ikisi de, Danimarkalılarla işbirliği içinde hazırlanmış, ancak Türk oyuncuların yer aldığı gösteriler. Şu sıralar Danimarka'nın ikinci büyuk şehri Aarhus'ta gösterilmeye başlanan "Mehmet", uzun yıllar Almanya ve Danimarka'da yaşadıktan sonra, Türkiye'ye kesin dönuş yapmış bir işçinin hikâyesi. 15 yıldır Danimarka'da yaşayan Sıvaslı Kemal Özbay'ın tek başına oynadığı oyunun tek kahramanı Mehmet, monologlar yoluyla tanıtıhyor. Bu tek kişilik oyun, sahnenin ve izleyici sıralarının kahvehaneye dönüşturülduğu tek bir mekânda geçiyor. Bir gün yine sabah erkenden kahvesini açan Mehmet, gunlük temizliğini yaparken, birdenbire, anılannda bir yolculuğa çıkıyor ve taa 14 yıl öncesine gidiyor. Türkiye'den çıkışı, Almanya'ya gelişi, Almanya'da çalıştığı pis işler, yakınlannın ona karşı soğuk davranması, bir ruyanın tekrar yaşanması gibi anlatılırken, Mehmet ara sıra rüyadan uyanır gibi olup, duvarda asıh Atatürk'le konuşmaya başhyor ve dışarda yasadıklanndan yola çıkarak, kendi ulkesinde yaşadıklarını sorguluyor. Bu sorgulama sırasında da yavaş yavaş, içinde yaşadığı ikilemin farkına varıyor: Mehmet nereli? Mehmet bir Türk gibi mi, yoksa bir Batı Avrupalı gibi mi düşünuyor? Oyunda bu soranun cevabı yok. Ama cevap, fınal sahnesinde ortaya çıkıyor. İnsanı canından bezdirecek düzeydeki işsizlik, ırkçıhğın gelişmesi gibi nedenlerle Türkiye'ye dönen Mehmet, artık yeni yeni farkına da varsa, bütun olumsuzluklarına rağmen, Türkiye'de yaşamaktadır ve artık ne yapacaksa Türkıye'de yapacaktır. Koskoca oyun, hiçbir şekilde tiyatro eğitimi ya da tecrubesi bulunmayan, (bir önceki "Gong" sayılmazsa) Kemal Özbay'ın tek kişilik oyununa ve (hem de yabancı bir dilde) Danimarkaca olmasına rağmen, 1 saatlik sure boyunca sıkılmadan izlenebilivor. ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI I oS'U ÖPTU AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN Sovyet sanstiriinde yumuşaına MOSKOVA, (AP) Sovyet film sanayiinde meydana gelen değişiklikler sonucunda, daha önce sansüre uğrayan bazı fılmlcr gösterime girmeye başladı. Bu arada, sürgündeki yönetmen Andrey TarkoTiki'nîn 1979'da çevirdiği "Stalker" ve 1966'da gerçekieştirdigi "Aadrey Rnbter" adlı yapıtlan da, ünlü yönetmenin J984'tc Batıda kalmayı seçmesinden bu yana ilk kez ülkesi Sovyetler Birtiği'nde gösterime girdi. Tarkovski'nin fllkesindeyken çevirdiği alü fUme seyirciden gelen tepkiler değtşik. Ancak sanatçının gerçeküstücü bilimkurgu filmi "'Stalker''ın gösterildiği Moskova'daki tek sinema salonu her seansta tıklım Uklun. Batıda yaşama İŞİNDENİZİN ALDI 15 yıldır Danimarka 'da yaşayan Sıvaslı Kemal özbay, Aarhus kentinde sahnelenen "Mehmet" adlı oyunda oynayabilmek için isinden izin aldı. özbay, Danimarka'da otobüs şoförtiiğü yapıyor. Gunluk >aşamında otobüs şo tiyatro akademisınin diğer çalıföru olarak çahşan Kemal Öz şanları ve Kemal Özbay tarafından kolektif bir şekiide bay, bu oyunda yer alabilmek için işinden izin almış. Oyunun yazılmasına rağmen. ozellikle yonetmeni ise Aarhus Tiyatro bazı şeylerin sorgulandığı Akademisi'nden Lise Schmit. bölümler, zorlama ve "yaMÜMTAZ ARIKAN Lise Schmit profesyonel tiyatro pıstınna" kalıyor ve oyunun cu olmasına \e oyun, yönetmen. butunlüğünu bozuyor. Monologlar halinde yuruyen oyunun temposu, Kemal Özbav'ın birfW. ı Di denbire anlatıcı ve sorgulayıcı • .'"l'ı'Mıı**? kimliğine burunmesiyle duşerken, basit gerçeklerin neredeyse Vahşi mıstr bir kitaptan okunup eleşürilmef yı seçen bir Sovyet sanatçının KHmoT'un Ulusal Yönetmensiyle, bir tiyatro oyununda izleyapıtlannın Sovyetler Birliği' kr Birliği başkanhğma seçilmeyicinin bütun bir oyundan nde ilk kez gösterildiği belirti sinden bu yana Sovyet sinema çıkarması gereken hisse, seyirciüyor. dünyasında meydana gelen ye hemen yenihp yutulmak üzeGenellikle sürgündeki ya da önemli değişikliklerden biri sare hazırlanmış "hap"lar şeklinde muhalif sanatçı lann yapıtlan yüıyor. veriliyor. run ya tümüyle yasaklandığı ya Gürcistan'da çevrikn ve Sttda adlarunn gösterilerden silkı ttn döneminin basküannı ve Ancak bütun olumsuzluklarıdiği biliniyor. Romancı Akk bugunkü etkikrini yanatan bir na rağmen, Mehmet, Kemal Ozsandr SoljeaitıİB, çellist füm de daha önce yasaklanıp bay'ın sevimli oyunuyla Mstislav Rostropoviç ve eşi bugünkrde gösterilmeye başlaseyredilmeye değer yine de. Hem Bolşoy yıldızlanndan GaUaa nan yapıtlar arasında. özbay'ın dediği gibi, "Elimi VipKTikayt, iki büyflk dans "Pokayaniyettiraf" adb filkolumuz bağlı otursak neyi çöyapılmış, hatta mahallinde çı R«dolf Nveyev ve Mikhail min Gürcü yonetmeni Tengİz Ereğli kömürleri de zeriz ki?" Bu anlamda, bu tur kıymet takdir edılmiş, tedıye BajryAaiıov, tiyatro yönetme Abuladze, fiîmin şu sıralar Tifsanat etkinlikleri, sadece bir ini hükümete şarüannda mutabık kalınmış, ni Ynri Lymbtoov, bu muame lis'te ve Moskova'daki baa siyatif olarak bile alkışlanmaya sadece fıyat hususunda leye maruz kalan sanatçüardan küçük sinemalarda gösterildideğer. Ozellikle, ırkçıhğın gide geçiyor delegeler şırketlerile temas bazüan. ğini, ancak gelecek yıiın başlaAnkara 4 (Hususi) Ereğli rek arttığı, Danımarkalılara (Baetmek liızumunu görmtişlerdi. Ancak Tarkovski'nin fümle nnda tüm Sovyeüer Birliği'nde kömur şirketınin satın tı Avrupalılara) goçmenlerin de Öğrendığıme göre şırket rinin Moskova'da yeniden gös gösterileceğini ve 1987 Cannes almması yolunda nihaı dığer ınsanlar (kendileri) gibi murahhaslan bu hususta terime girmesi, geçen mayıs Füm Şenligi'nde de ülkeyi temmıizakerelere bu yakınlarda "bir şeyler" yapabileceklerinin ayında Tarkovski'nin yakın sil etme olasılığı bulunduğunu başlanacaktır. Şirkel delegelerı talımat almışdır. Kendılennın anlatılmasına daha çok ihtiyaç bugiınlerde Ankaraya M. Boussıa ve M. Rua ile dostlarından yöneünen E3es belirtti. oiduğu şu donemde. gelmeleri beklenmektedır. bundan evvel temaslar TARİHTE BUGÜN esOT 5 Kastnt* Sîttme MISIR BITKISI KESFEDJLjyOR! 14S2 'PE gUGUN, AVRUPflU 'LAR, İLK K£Z M/S/g KıSlYLE KA&ŞILAŞri. KügA APAS1A1IN tÇ RlfJA KEŞİF GBZiSıME ÇtlZAKt Bl& ISPANYCL BU, Y£hlı BtG. TAHH CMSİ BuLDUBUNU ZAPO&. ETMIÇTİ, YEHLIL££/N "MAHİZ"AOtNI i/ERP/Ğl SU BinaMiN, TAMELERİ P/Şt/StLEglLlYOg. VEYA UM HAUHt GETrR.IL£BlUYORDU. AM&R.IKA KfTASlAIDA, AH ŞlLt'YE P£Ğ/AJ gtLtNEU VE ueETİMtSlRIM, ORAOAKI 7AR.IHI, SAZl BULUNTVLARA GORE, MİLATTAN ÖNCE 5BıN YILLAR.INA P£ĞlfJ UZAMMAZTAD//2. AVOJPA'YA GE~TİIZJLDlK7EKJ SONRA, yAVAÇ YAVAŞ TUM OÜNYAPA YAYGIULAŞACAK OLAM MlSlR, £A/ ÖMEMLI TAHIL[AR ASAÇtNM YER. ALACAtTffZ ., 50 YIL ONCE CUMHURIYET 5 Kasım 1936 19361986 Turk Anonim Şirketidir. Erganı Bakır Şırketı heyeti umumıyesi de toplandı ve Almanlara aid olan hisseler ' satın alınmış olduğundan meclisi idaresi kamilen Türklerden teşkil edildi. Şirketin altıda bir hissesi İş ' Bankasımn, mutebaki hisseler kamilen Etı Bankmdır. Şirket sermayesı de çoğaltılmıştır. Kromlarımız için yeni şirket Ankara 4 (Hususi) Hulemandaki zengın krom madenlerinı ışletrnek uzere Etı Bank tarafmdan 350.000 lıra sermayelı bir şirket tesis edildi. Nizamnamesi yuksek tasdikten geçmiş ve tescil muamelesi yapılmış olan şirketin ismi Şark Kromları
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle