Katalog

CUMHURİYET/7 NATO'dan Bulgaristarfa kınama Karar tasarısı kabul edildi DUYDUKIGÖRDİJK YALÇI/V PEKŞEH Kanuni ve Missouri Yukardaki iki sözcüğün ara demirleyişi güzel bir simgedir sında, ikisinin de " i " ile bitme aslında. Çünkü "Coni"lerin si dışında bir ilişki yok gibi gö Abanoz sokağındaki faaliyetrünüyor, ama var.. leri ile, ABD'nin ülkemiz üzeDeğerti yazar Refik Erdu rine giriştiği harekât" arasınran Güneş gazetesindeki kö da mecazi anlamda oldukça şesinde şunlan yazıyor: "Yal büyük bir benzerlik vardır... çın Pekşen... (burada beni Sayın Erduran'a bir tek öröven sözler yer alıyor. Ne var ki, kendi gazetemde kendimi nek vereceğim: 50'li yıllarda övüyor olmamak için yazmıyo Türk askerleri, ülkemize göre rum)... meslektaşlardandır. dünyanın öteki ucu sayılabileAma dünkü yazıstnda "Kanu cek Kore'de ne ne arıyorlardı ni sergisi Türklerte Amerikalı acaba? Ve hiçbir düşmanlığıları kaynaştıracaktır" diyenleri mız olmayan bir ulusa karşı şöyle eleştırirken, yanılıyordu neden "kahramanlık destanları yazarak" ölüyor ve öldürübence: yordu. Bunun yanrtını Refik "Biz zaten Amerika ile ye Erduran benden daha iyi bileterince "kaynaşmış" bir top cektir. Çünkü tercüman olarak lum değil miyiz?.. da olsa bu savaşa katılanlarÖyleyiz, ama şımdiye dek dan biriydı. bu tek yönlu oldu. Amerikan zırhltsıyla, hamburgeriyle, DalGelelım Kanuni'ye.. Aslında las dizisi gibi zırvalanyla top Kanuni sergisi ile ilgili olarak lumumuzu işgal etti... yazdığım yazı çok kişiye "öküzün altında buzağı aramak" gibi gelebilır. Ne ki, Aya İrini kilisesinin balkonunda Philip Morris firmasının çifte aslanlı amblemini ve hemen altındaki "Veni, vidi, vicigekjim, gördüm, yendim" sözlerini görünce şöyle düşündüm: Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskıyı kınayan karar tasansınm görüşülmesi sırasında, Lüksemburg, Federal Alman heyetine karşı Türkiye'yi savundu. NATO'nun güney kanadının güçlendirilmesi için Turkiye, Portekiz ve Yunanistan'a yardımın arttınlması istendl NATO ülkeleri, teröristler ve onları destekleyen ülkelerle görüşmemeyi taahhüt ettiler. ERGUN BALCI gösteren yüksek sesle bir kavgaya tutuşmalan ise, toplanüya heyecan katan diğer bir olaydı. Kuzey Atlantik Asamblesi toplantısında her çıkışı olay yaratan Norbert Gansel, dün sabah ta NATO Genel Sekreteri Lord Carrıngton'u biraz sdnirlendiren bir soru sormuştu. Gansel, NATO komutanı Orgeneral Bemard Rogers'm Avrupa'da orta menzilli füzelerin, konvansiyonel silahlarda indirim yapılmadan kaldınlmasının tehlikeli olabileceğini belirttiği konuşma karşısında "şoke" olduğunu belirttikten sonra şu soruyu sormuştu: "NATO için kim konuşma hakkua sahipür? General Rogers mi? Siz mi, yoksa başka birisi mi? Rogers, naal böyle br konuşma yapabUHr? Carrington bu soruyu şöyle yarutlarruşü: "NATO için «e bu, ne Rogers ne de başkası konnşabilir. NATO 16 httkiunran nlkeden meydana gelir ve hnkümran ölkeler konuşur, Ama Rogers, sorumlu bir asker olarak görüşünü benrtmiştir. Bu da onnn dcmokratik hakkıdır. Siz bn hakkın ktathınması egUminde gorünüyorsunuz, oysa ben bn görüştedegüim." Hiçbir s«y olmayacaktı. Türkiye gibi ülkeler, sağ olsunlardı. Nasıl olsa hepimiz Amerikan sigaralarına çoktan alışmıştık. Hatta Başbakanımızın bir seçim gezisinde yaptığı açıklamaya göre, kendisine "açız" diyen bağıran vatandaşın ağzında bile Marlboro sigarası (Philip Morris firmasına aittir) lunacılıktan yakındı Kıızey Atlantik Asamblesi Gehjnudan dun htanbtd Atatürk Kuitür Merkezi'nde başbub. <hA AsambVnbt açtş konufmasm yuptt, nel Kurulu'nun dün öğleden sonra devam eden toplantısında yapılan oylamalarda, 4'ü Türkiye'yi yakmdan ilgilendiren 14 karar tasarısı kabul edildi. Türk delegasyonu tarafından genel kurula sunulan ve Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskılan kınayan karar tasansı, beş çekimser oyla kabul edilirken, tasanmn görüşülmesi sırasında Federal Alman ve Lüksemburg heyetleri aıasında çıkan tartışma, snun sonunda, Türkiye'nin uluslam rinin savunduklan politikalardan da jbirliginin birbirine çok yakın toplantıyı renklendiren gelişmeıedeniyie muttefikler arasnda rası bütün sorunlan diyalog ve görttş kaygüandığuu ifade etti. Carrington, yi oluşturdu. dk isbirüği ortanunın yaratılmder yoluyla çözmek Mtmtigini soyte "B« potttfkalar, iktidan gelceek ytrt Türk heyeti tarafından sunuzorunlu olduğunu söyleyerek yerek, " K o a f u n a re •ttteflkhalz hMktmetkr tanfmdaıı Ma Mr 'oüm lan tasaruun görüşülmesi sırasın'ıa Krarh «ralog çagnla bttti' fektbrie m d m , ba, ittifakı da Federal Alman Sosyal Defm aas kadar o t u t a Mr cerap cok fiç danuu tokar" dedi. mokrat Milletvekili Norbert RfliTntigi gibi Ingfltere'de mubalefetCKfle katfAyonz. Gansei (Cuma günü Siyasi Kokl,Ttrkryele teki t?çi Partis tek yanlı nukleer süabrak re doftradaa y a b u a ymbmisyon Toplantısı'nda Türkiye^ Yuaabtaa amndaU diymlog ekdk azianmayı savunuyor. F.Almanya'da de insan haklanrun ihlal edildiHfi re Ege'de k o a f u ı ı taratndan ise Sosyal Demokraüar Amehkan fuğini söyleyen ve Türk heyeti ile lan gcRknKktedlr. B> çtrçe Tmratdu «ul gcrgnılik Ymaaa naDa zderinin kaldınlmasinı istiyorlar. iMnjc'afc ATrapa*amtfyarivc tartışan milletvekili) söz alarak, •n ksyntl çtkariarnuı j ı n t tagiaauz, EVREN'tN MESAJ1 ük Mtlıkfateri «qu«» katbu tasan konusunda rahatsızlık Cumhurbajkanı Kenan Evren de gendeee tttttakuun arar Terir" dedi. nd kurula yoUadıgı mesajmda, "Meaduyduklanru, Bulgaristan'da inCARRtNGTON MOSKOVAY1 mlm İ M İ v M t a t n u ttdfak beürM Mr t,'~ rnntm ı ı t a n a ı AETye SUÇLAD1 san haklanrun ihlali konusundaki duygulan anladıklannı, ama özal'dan sonra kürstrye gelen NAanrMv. Dearakrari ve Bulgaristan'daki Türkler konuTO Gend Sekreteri Lord Carrington te ortak a v v u B a a n ^ . basunda söylenenlerin. Türkiye'deortak kfcaOerl i kocusundft S17IITI surcdir n | TegMTeııil|fai konuuuuı «stadanaa yftadft gayretforlmhi Mrlcttirmck ki Kürtler konusunda da söyleAETUulcrijrfcdahaljt nihayet ç gözlenen g y kararlılıgıaııı nebileceğini belirtti. Gansel, indik b d i ü r i gOsterdigun söytediktaı son koaasanda Dün öğleden sonra yapılan oybdirtüeri yanMtmakttdır" dedi. san haklanrun Doğu ve Batı ara lamalarda Bulgaristan'm kınanra, ancak temkjni dden bırakmamak NATO'nun, bugun sadece ortak sademokralfk rejbn gerektigini belirtti. Carrington, "Gersında bölünemeyeceği ve çifte rrrasıaı öngören karar tasansımn standart uygulanamayacağını yanı sıra terorizm, NATO'nun cddefamtee fhştaÇmu ı b a ı ı dof vuruna ihtiyaana cevap vetınekle kalMridir." söyledikten sonra şöyle devam güney kanadı ve insan haklan ile ra yöne kaaaMze edBeMtaeal içte ı c mayıp, büünsel araşurmalardan çevetti: 'Tederal Almanya'da 1 4 ilgili karar tasanları da kabul , konusmasında Türkiye'nin rtakaah, eetw re yaraaa obnahyız. re sonınlanna kadar uzanan pek çok milyon Türk var. Beniin seçildi edildi. 't beraberligini hedef alan ve Efter hcr »ey aym zaaaada ve ayaı hn alanda çahjmalar yapügını kaydeden gim bölgede en az 10 bin Türk ndan kaynaklanan tertr eylem bı gdlfine, ritehcrrianu konmnda Cumhurbajkanı Evren, ittifak t^iiK***^ Bulgaristan'a ilişkin karar taekonomik ifbirtigiııin daha da geüjtiyaşıyor. Bunlann çogu Kört Ba sansında, bu ülkede 100 Türkun edef otdugunu bdirterek, "Terflmesinin savunma yetcnegini artürana şikayet ediyoriar. Kendi lisan öldttrülmesi, isimlerinin zorla linde konuftu. Carrington, Sovyetler Krüji'ni ekş cağını vurguladı. Cıunhurbafkanı Bvlannı konaşmalarına, kendi değiştirümesi gibi olaylann en tirerek, Moskova'mn "Yıldıı ren, bir ittifak içinde zaman zaman göokuflanna gitanelerine bdn veril kesin biçimde kınandığı belirtiSvrvflan" diye büinen Stratejik Sa ruş aynlıklan çıkmasuun doğal okhımiyor. Biz Bulgaristan'ı kınar liyor. • Mr » ken, Türkiye'yi kınamazsak, ba, yl« mtmktn olabllecetine vunma Girijimi (SDI) ve orU menzU ğunu belirterek, " B b , NATO UkdeTerorizme ilişkin karar tasanli fozdor koaularau Mıbiruıe ba^ama riarmflmdaç*aMectkb«tirg«ri»ay çifte standart olur." tnz" dedi. sında NATO ülkeleri teröristler sını, "Oerlemeala 6atoe büiacii ota nbklaruu karfthkta aalayı», MıtrMt* , Bulgaristan'da 1,5 milyon ve onlan destekleyenlerle "hiçbir ı kimlermin dnftiştirihneye rar rak emr* k o y m k " seklinde nitdcdi. *t lirekM Mr dtyatog Oe çOrİMhfM Gansel'in bu çıkışı üzerine, Carrington, bu arada orta menzüU lecegfaM içtetfOde lnanıyornı" dedi. biz, Türk heyeti ile Federal Al zaman göriişmemeyi" taahhüt m •oyfedikten sonra, "B« TtrkGenel kurulun saat 11.30'a kadar man heyeti arasında yeni bir tar ediyoriar ve ilk kez NATO içinUHral »e dtad taglrMkfcrl ao nOkleer fOzelerle, kısa menzilli nOklea füzeler arasında ve nukleer fuzder devem eden açıhş toplanüsmdan IOHtıştnanın meydana gelmesini de "Ulnslararası Terorizm le konvansiyonel guçlcr arasında da, ra Bajbakan Turgut Ozal, Harbiye Orbeklerken, Gansel'e hiç beklen Komriesj'nin" kurulmasına karar ikH fflrtşMehste çta "dotal Mr batlaaü" bulunduğunu duevi'nde, KAA Başkanı Mathias, meyen bir yönden, Lüksemburg veriliyor. NATO'nun güney kanadına NATO Ba$komutanı Orgeneral Rounutmamak gerektigini belirtti. M g a r MUciı dan sert bir karşılık geldi. LükNATO Gend Sekreteri, ittifak için gen ve öteki delegdere ogle yemegı semburg heyeti adına söz alan es ilişkin karar tasansında "Türki. özal koousma deki ban ulkderde muhalefet partfle verdi. ki savunma bakanı Emile Krieps, ye*de demokratikleşme süreci memnunlukla karşılanıyor. "Türk heyeti tarafmdan sunulan NATO'nun güney kanadına karar tasarısını tumuyle destokliyonız" dedikten sonra ilişkin karar tasansında, aynca şöyle devam etti: "Bnlgaristan Portekiz, Yunanistan ve Türkidaki Törklere yapılan muamele ye*ye yardımın arttınlması öngörülüyor. Bin aynısuu 2. Dün>« Savaşı'nda Almanlar bize yapü. Ülkemizi ilTasannın görüşülmesi sırasınhak ettikten sonra, insanlanmı da söz alan Fngiliz raportör Genn isimlerini zorla degistirdiler. orge Bnıce, "Tiirldye, YunanisOkullanmızı kapattılar. Bizi Al tan ve Portekiz savunmalanna manlaştınnaya çahştalar. Bu ba daha fazla para harcavamaziar. kımdan Bulgaristan'daki TarkJe Bu ülkelerin yardıma ihtivadan rin çektikleri acılan ve Türkiye^ var oysa biz edebiymt yapıyoruz. nin tepkisini çok iyi ankyoraz." Onlar laf degU, daha fazta yarEmile Krieps, toplantıdan dun ve savunma sanayünde kşbirANKARA, (Cumhuriyet sonra Türk gazeteciler ile yaptı Ugi isüyoriar" dedi. Böroso) Uyuşturucu kaçakğı konuşmada ise "Bn gibi konu YENİ BAŞKAN çüığı yaptığı gerekçesiyle hakkında idam istemi bulunan larda en son konuşmaa gerekenöte yandan genel kurulda dün Dundar Kıbç'ın Ankara 4. Koler Almanlardır. Kendileri bize öğleden sonra yapılan oylama lordu Komutanhğı 4 Ntflu AsBolgarisian'da yapuanlann avaı sonucu, Kuzey Atlantik Assambkeri Mahkemesi'ndeki yargısını yapnuşlardı" dedi. lesi'nin Amerikaü senatör Charlanmasına devam edildi. les Mathias'dan boşalan başkanTürkiye'nin dışardan izlediği Duruşmanın dünkü bölüLüksemburg F. Almanya "ma hğına Türk yanlısı olarak tanımünde, uyuşturucu madde kanan Hollandalı Hıristiyan Deçmın" hemen ardından Ingiliz çakçılıgı suçundan 23 arkadamokrat milletvekili Ton Fnnking heyetinden biri tşçi diğeri Muhaşıyla birlikte yargılanan DOndar Kıbç'ın avukatı Burhan seçildi. ANAP Ankara Milletvefazakâr partili iki milletvekilinin Apaydm, soruşturmanın genişkili Ogan Soysal da Başkan Yarbirbirleri ile zaman zaman boks letilmesine ilişkin istemlerini karşüaşmasına dönme eğüimi dımcüığı görevine getirildi. bildirdi. Avukat Apaydın, Zekeriya tnkbcü'nün öidürülmesiyle Ugili olarak kumarhane sahibi Tank Ünüt'e Emniyct Genel Müdürlügü Kacakçılık Tkbtepk0^göstertyor.KimU'hepsiyeHnde'derken,kimaerimuavbı Istihbarat Daire Başkanı AÖJğfi ESAT PALA) U Aytek'in av tüfeği hibe ettiğini öne sürerek, bu i$lemin yönetmeliklere göre suç oluşturOtomobillş Sendikası, toplusözleşme duğunu anlattı. Bu konunun boyutlannın gemşlanesi üe birgörüşmelerinde anlaşma sağlanamaması likte Kaçakçüık Istihbarat Danedeniyle, 3 bin işçiyi kapsayan grev ire Başkanı Aytek'in telaşa kauygulamasım bugün başlatıyor. pıldığını ve savunma durumuna geçtiğini anlatan Apaydın, uyacak, muavln sürmesi halinde PTT'nin santral IşSendika Servisi Telefon bu dairenin konuyla ilgüi yasşjeyler olduğunu bdirterek, "Her ı tayacak. Kurallara ve telefon hizmetleri çalışmalamaJzemesi ve santrallan üreten malar nedeniyle mahkemeyi nkal ve gijtatae taM U «kkat «*nnda önemli aksamalar söz koyanıltmaya çahştığını Ueri sttrNETAŞ işyerlerinde son dakika isat iptal cezası verilecek. d A b d ie* tejp yrt. nusu olacak. dü. Dündar Kılıç'ın MÎTte olanlaşması olmazsa bugün grev urizm hizmetlerinde çahşanlamamasına karşın Emnıyet'te gibi ohqmr. Aacak anavte hummuum kota. başhyor. Otomobillş Başkanı bhan gösterildiğini ve bu doğrultuda Dalkılıç anlaşma için bir çözüm 0» sürücülerinin badan dı$uıa çık Çtaki arafc«yı Mfaunrln, pwa ah» nrOtomobillş Sendikası'nın belgeler düzenlendiğini öne sül b B« ytzdea kaç kec kaaa c iDuavin bulundurduklannuı bebulamadıkları için greve gittiktoplusözleşme uyuşmazlığı soren Apaydın, böylece mahke, Cezmlar çok agır. BektedU«i halinHy illr ynlr lerini, her zaman sözleşme için nunda ve 3000 işçinin katılacağı menin yanütümaya çalışıldıgıLP M k dto İDCİ yakalanmalannda 10 gOn, grev karan bugün saat 11'de görüşmeye ve istemleri yerine genı da anlatarak, Kılıç hakkmj ç jp te İS gün tranicten men edilmdeÜmraniye'deki ana uretim fab tirilirse anlaşmaya hazır oldukTni arıT| <> 11 1 daki davanın tarafsız olmayan bajlaatrak, y aa Iptal edfcctk" b kocu y^yaifln ^^ d ise çMhy! ^ rikası ve Ankara, Izmir montaj lannı bildirdi. tşverenden henüz bir zihniyetle açıldığını öne sürdedi. nnın belediyece iptal edilmesi kabir görüşme çağrısı almadıklarıişyerlerinde yürurlüğe girecek. dü. Duruşmada daha sonra raKüçukk&yVcznecüer hattında çao$an ıldı. Aynca korsan çah$an taknhatsızhgını dile getiren ApayBağımsız Otomobillş ile NE nı da vurguladı. Sabri Sarcn'ın düjuncckri ise biraz daha minibOs ve taşra plakah aynı dnsdın, istenüerinin tümünü bir TAŞ işvereni arasında yasal südegi«ik. KcndileriDe trafik poüskri tarafmta$ıtlanıı, izinsiz kent içine giren İNÖNÜ'NÜN MESAJI başka gün iletmek istediğini beresi içinde anlaşmaya varılamadan ceza kesildiğiııi ve lcaiana onlara yave şehirlenran otobaslerin, perSHP Genel Başkanı Erdal lirterek mahkeme heyetinden tırdıklannı Ueri sürerek şunlan söyledi: yan toplusözleşme uyuşmazhğın Inönü, NETAŞ'm Istanbul, Anşıyan otobus ve diger tatıtlann süre istedi. Mahkeme heyeti bu "MhtfNtoe 10 U|Mea fada yote» ataajagosterilen gOzerg&hiann itştada ücret artışları yüzde 2930 kara ve tzmir'deki bölge müdüristemi yerinde bularak duruşc a k n n , drjvrtar. Btr Ufijl M Hraja tapet<osterdikkrinm bdirlc olarak benimsenmişti. ihamayı bir başka gilne erteledi. lüklerinde greve başlayacak 3 W « f c l ı tafit sürüculaine de ilk yakalan yormı. 10 M t B t e j k k y Otomobillş ise en son yuzde 50 bin 150 Otomobillş üyesine baMahkeme heyeti öte yandan, jonu. Bv jO, if kincide 10, üçüncüde İS gün civanndaki bir ücret artışına Italyan adh' makamlanndan isşarı diledi. ı u A edüip plakaİanmn da iptal luıoat anT B»> "evet" diyebilecefeini açıklamıştenen belgelerin Ankara Cumlnönü'nün NETAŞ işçilerine karare baglandı. Aynca 86/10553 ohMar. Iktde huriyet Savcıhğı'na geldigine ü. Taraflar arasındaki uyuşmaz çektiği başarı telgrafı şöyle: kşninf Kunıhı kararmuı 5. madw c e a gettyor. %3mt Mttaa ih'şkin Adalet Bakarüığı Ceza lıkta, aynca sosyal haklar ve m) bendi gereğince ticari ta$tt saıttdertedea batjMtelyor. Bir jutşleri Genel Müdürlüğu'nün Özellikle iş güvencesini sağlamak "Onuriu mücadelenizi başan ı kfeüer, ta$ıtlannı bir baska kijifljnua ydca tatıjvm. Teyp koyazısıyla ilgıli olarak söz alan üzere sendikamn kurulmasını islan takdirde, yeni bir ticari plakayı v* Uık kıjafct kvafianaı fcesaglayıncaya kadar sürdüreceğiBurhan Apaydın'ın, bu belgetediği disiplin kurulu, önemli c yıl sonra aîabilecekler. Oteaa gerddrorda. Dlgerkanize inanıyorum. Hak ve menfalerin gelmediği şeklindeki sözuyuşmazlık konulan arasında ÎSÇÜLER NE DtYORt Mrkaç kattm ıtafuda « n ı ı «orcdir aderinizin konınup gelistirilmeleri ttzerine konunun Adalet yer alıyor. lk Komisyonu'nun yeni kural ve sinde güçlu sendikanız Bakanlığı'ndan yeniden sorulBeyazıtBaktrkOy hattında çahsan HaUnnalan minibOs sürucülenııoe Telefon malzemesi ve santral Otomobilîş'le greve katılan işmasım kararlaşürdı. Mahkeme tu KoMoghı da kurattan ohımlu bulduguUrsüanırken, sarflcfiler konulan lan uretiminde en eski ve en bü çilere basarüar diliyorum. tçten heyeti sanıklarla ilgili tahlıye isnu bdirtti ve toyle ekledi: "GeacMe u a ı çok agır olduğunu bdimilcr. yük fabrikalardan biri olan NE sevgilenmi, saygılanmı sunuyotemlerini de reddetti. «faVsnctiler batnnda çabfan Ka Ttaler la« mm gctact U|fler. Bea U ajTAŞ'ta grevin uzunca bir süre rum." ı, kurallann nonnal ve beklenen vardı. Kısacası uzun zamandan ben Amerikan sigarası iciyorduk. Dünyanın en iyi tütününden, dünyanın en kötü sigaralarım üretme becerisini gösteren Tekel'imiz var oldukça da içecektik. Öyleyse bu fabrikalar Türkiye ve benzeri ülkelerde rahatça ış görebilirlerdi.. ilişkileri lyice düzeltmek için ise kültür ve sanattan daha uygun bir köprü bulunabiKanuni'ye ve dolayısıyla ül lir miydi? İşte Philip Morris'in kemizi tanrtmak neden Philip yöneticilerinde ansızın depreMorris'e kalmıştı? Kanuni dev şen "Kanuni sevgisinin" nerine ait eserleri buradan Ame deni de buydu galiba... rika'ya biz gönderdiğımize göBunlar bilinirken, Philip re, bu sergiyı de biz düzenle Morris'in Kanuni konusundayemez mıydik? Bunun parasal ki girişimine "destek" verirKanuni sergisi, Amerika gi yükü, Türkiye bütçesi için al sek, 40 yıl önce Missouri'yi ağbi bir dünya vitrininin kaynaş tından kalkılamayacak bir yük zı (ve başka yerleri açık olarak) seyredenlerden ne farkıma görüntüsüne önemli bir mü olurdu? katkı ve gecikmiş bir kültürel Biz bu olayın altından rahat mız kalırdı? Ve 40 yıl boyunkarşı saldındır... Desteklenme kalkardık, ama eğer "altında" ca bir arpa boyu bile yol alalı. Çünkü biz bu maçı rahat ka başka şeyler olmasaydı. Sayın madığımızı göstermez miydi? zanırız... Üstelik sigara satışını arttırErduran ABD'de çok uzun yılKanuni Missouri'yi her za lar yaşadı... O yüzden yine mak için, kendi devrınde siga1 man ezer.." benden iyi bilecektir. Benim ra yasağı koymuş bir Sultan ın arkasına sığınmak ne der»Böyle yazıyor Erduran.. Sa gördüğum şuydu: ABD'de siyın yazara karşı genellikle garaolayı kesınlikle "tu kaka" ce akıllıca bir tutumdu? Belki hayranlık duygulan besledi edilmişti Sağlık nedenleri ile Amerikalılar açısından akıllıca ğim halde, ne yazık ki, bu du açılan antitütün kampanyaları olabilirdi, ama biz Türklerin şüncelerine de ben katılmıyo sonucu sigara içenler ikinci sı bundan kendimize bir övünç rum. Şöyle ki: nıf gerı zekâlılar durumuna dü payı çıkarmamtz için ortada en Amerika bizi sadece "zırh şürülmüş, kapalı yerlerde si ufak bir neden bile yoktu. Terlısıyla, hamburgeriyle ve Dal gara içmek kesınlikle yasakla sine 20. yüzyılın bir ülkesi olalas dizisi" ile mi işgal etti? nırken, açık havada sigara rak, hâlâ 400 yıl öncesinin KaOlay bu kadar basit olsaydı, içenlere bile neredeyse "halk nuni'si ile övünmek üzücü bir sözünü etmeye bile gerek kal düşmanı" gözüyle bakılmaya durum sayılmalıydı.. mazdı. Heptmiz biliyoruz kı, başlanmıştı. Bu yüzden sigaSayın Erduran'ın Philip bunlar görünüşteki birkaç ra satışları inanılmaz bir hızla Morris girişimine, bir futbol renkli ayrıntıdır sadece. Asıl düşüyordu.. maçı gözuyle bakmasını doğönemlisi, Amerika bizi üsleriyru buluyorum, ama "Kanuni1le, askerleriyle, ekonomisi ile, Oysa ABD'de kurulmuş ko nin Missouri'yi her zaman IMF'si ile, egitim sistemi ile ve ca koca sigara fabrikaları var ezeceği" savına katılmıyorum. kültürüyle işgal etti ve etmek dı. (Bir tanesi de Philip MorÇünkü maç bıtmış bulunute.. Missoun'nin Boğaziçı'ne ris..) Bunlar ne otecaktı şimdi? yor... ANKARA TASI Hacizlere komünist parmağı? Güzide sanayicilerimize, bazı bankalarca üst üste çıkartılan hacız karartan, hem iç pıyasayı hem de iç polrtikayı hareketlendirdi. "Vatan, millet aşkıyla savasan" bu güzide sanayicilerimize haciz karanarı nereden gelmişti? Kimler veriyordu bu haince kararları? Güzide sanayicilerimiz, memleket kalkınması için tabii bolca krediler alacaklardı, almışlardı da. Bunları "günü geldi de geçlyor" diye istemek "akta, vtcdana, yüksek devlet menfaatlerine" sığar mıydı? Tabii güzide sanayicilerimizle birlikte güzide basın da haklı olarak yaytım ateşine basladı; bu hacizler ne demekti? Bir grup basın ve sanayici Başbakan özal'a yüklenmeye basladı. Ancak Başbakan yemin billah ediyor ve haciz karariarından kendisinin bilgtsi olmadığını söylüyordu. Ozal, "Benlm bir devlet bankasına hacizler için emlr verdiğlm dogru değildir. Biz bankalann işlerine, teter devlet Ister özel olsun kesinlikle kansmaytz" diyordu. Eleştirilerin artması üzerine ise, haciz gelen sanayicileri "han, hamam, bina ve arsalannı elden çıkarmaya" çağınyordu. mahkemeyi yandUyor MtT Apayduı: DundarKıhç davası Mafya kim? Bugünlerde meyve ve sebze piyasasında gelişen kimi olaylar, sözcüğün tam anlamıyla bir Mafya enflasyonuna neden olurken, öte yandan da "tamam Mafya var da, en Mafya kim?" sorununu gündeme getirdi. Ankara 3 miryonluk bir kent, bu kadar insanın meyve ve sebze gereksinimi de haliyle oldukça fazla. Bir de Türkiye'nin enflasyonıst yapısına dikkatlerinizi yöneltirseniz, ekonomik göstergelerin meyve ve sebze fiyatlannda çizdiği tablo konunun netleşmesini sağlıyor. Böylece Ankara1 nın günlük sebze ve meyve gereksiniminin parasal değeri bir milyarayaklaşıyor. İşin içinde böyle büyük bir pazar olunca da "Istor Uraz yvaitılasıyor." Çıplak gözle bakıldığında bu büyük pazann şimdilik kaymağını yiyen iki kesim görülüyor. Biri kabzımal ve komisyoncular, diğeri hiç Hal'e uğramadan getirdikleri sebze ve meyveleri doğrudan pazarlarda satan "liberalistler". Bu iki kesim arasında ortaya çıkan tartışmalar öylesıne kızıştı ki, karşılıklı suçlamalar dozajını iyice artırdı. İki kesim de birbirini Mafyalıkla suçluyor. Biri birini Özal'ın getirdiği serbest rekabet kurallarına göre kozlarını paylaşamayan asalak bir kesim olarak nitelerken, diğeri ise piyasaya vergi dışı kaçak mal getirerek fiyatları yükseltmekle suçluyor. Bu tartışmaiardan Ankara'nın başta Anakent Belediye Başkanı olmak uzere bazı ilçe belediye başkanlan da nasipierini alıyor ve ortaiık epeyce kıztşryor. Tabii, bu toz duman içerisinde kimin Mafya otduğu pek anlaşılamıyor. Bu arada aracı ile pazarcılar arasında çeşrrJi fiyat analizleri de bol bol sergileniyor. Pazarcılar "Aracı olmasa biz Ankaralıya yüzde 50 daha ucuz meyve, sebze yediririz" derken, aracı ise olaya daha "ağirdan" yaklaşarak, "Asıl bu kaçak mal satışı yapan pazarcı olmasa, İlk büyük grev istanbuVda başlıyor di, ne Gencebay^. li yeni düzen geldi Netaş'ta grev günü Halbuki o han ve hamamlar, bina ve arsalar ne büyük çaba ve emeklerie satın alınmıştı. "Satın" Hal'e daha fazla üriin gelir, demek olur muydu? Bir fiyatlar da böylece gerçek kaç miryarcık banka değerini bulur" diyortar. Ara kredileri için alınan mallar cıların getirdiği bir tez ise, 80 nasıl satılırdı? sayılı Hal Yasası'nın değiştirilGüzide sanayicilerimiz mesi yönünde. Aracılar, bu ya ve basın organlan sa uyarınca verdikleri haclzlerin nereden vergilerin yüksekjiğinden yakı geidigini arastırmaya nırken, bu vergiler olmasa pi koyutdular. ilk ipucunu Ur gazetemiz buldu. Haclzlerin ardında IMF vardı. "iste aranan suçlu bulundu" demeye kalmadı, anlı şanlı tekstilciotelci Halit Narin gerçek suçluyu buluverdi. Hacizlerin ardında "komünist parmağı" vardı. Narin suçluyu bulmuştu ya artık gerisi kolaydı. Bankalardan aldığı krediyi ödeyemeyen Narin'i komünist oyunundan kurtarmak Ziraat Bankamıza t Aitnsoy • Ankara'nın Ana düştü ve kendisine 1 kent Belediye Başkanı da suçlama milyartık kredi açrverdi. lardan nasibini alıyor. Hacizlerden el aman diyenlerden Erdoğan yasanm ytade 25 ucuztayacaDemirören ise, Narin gibi ğını savunuyorlar. "komünist parmağını Aracıların getirdiği bir ılginç bulup, gorüldügü yerde tez ise, "demokrasi ile yöne ezmek" yerine, suçu tilen ülkelerde aracısız iş bankalar sisteminde buluyor olamayacağı" seklinde. Bu ve yanlış yere saldırıyordu. nun tartışma boyutlarının yurt Demirören bankaları taşın filesinin biraz daha suçlayarak "50 milyon üzerinde olduğunu savunan Insanı 132 bin klslye «slr vatandaşın delık fîlesine yakın etUrdiler" diye feryat kaynaklar, yalnızca birbirini ediyordu. Belli ki şiddetle suçlayan bu iki kesi "komünizme karsı min o kadar da "mafu çtkmaya hazır" güzide perisan" olmadıklarını, asıl bankalarımızdan kredi perişanların sesleri çıkmayan alamamıştı ve bundan böyle üretıciler ile tüketiciler olduğu yanlış teşhis nedeniyle de nu belırtiyorlar. İşte böyle, siz alamayacaktı artık. anladınız mı, Mafya kim?