12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/9 ANAP Genel Başkan Yardımcılaru Silifkede tuş yaptık Seçimin asıl mağlubu SHP'dir. Bazı eevrelerce bu dikkatlerden kaçınlmaktadır. Yerel aday gösterilmesı daha doğrudur. tbrahim Özdemir, Silifke'de muhalefetin provokasyona varan hareketleri ile karşılaştıklannı, bazı gazetecilerin tartaklanması diye bir olaydan bilgisi olmadığını belirterek, "Araşüralım, böyle bir saldın olmuşsa gerekeni yapanz" dedi. Genel Başkan Yardımcılarından şükrü Yürur de basınla ilişkilerini yeniden duzenlediklerini kaydederek, bundan böyle kendilerine, "kapı aralannda, merdivenlerde, bir odadan bir odaya geçerken" soru sorulmamasını, sorulacak sorulann yazıh ola• a basın müşavirine iletilmesi•k ni istedi. DUYDUK/GÖRDÜK YALÇIH PEKŞEN ABD paterrtli "McDonakJ's" hamburger lokantasının açılışı Taksim'in göbeğinde "üç gün, üç gece" sürdü. Ünlü hamburgerter, birinci gün basın mensupianna, ikinci gün iş çevrelerine, üçüncü gün de İstanbul sosyetesine sunukju. Bu ücgün boyunca, Taksim'de otobüs beklemekte olan "köfteekmek" müşterileri ise, lokantanın ışıklı pencerelerine yaptşmış olarak, minik bir gecekondu görünümündeki 3 kaüı "Big Mac"lann hanrtı çağnlıların midelerine doğru uza ANAP Genel Başkan Yardımcılan Şükrü Yürür ve İbrahim özdemir, yaptıklan basın toplantısında, 1983 ve 1984 seçimlerini tnşla, 1986'yı sayıyla kazandıklannı, Silifke seçimiyle yine tuşa döndüklerini söylediler. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) ANAP Genel Başkan Yardımcılıklanna yeni seçilen Şökrii Yürür ve tbrahim Özdemir, dün düzenledikleri basın toplantısında pazar günü Silifke'de yapılan seçimi ANAP adayının kazanmasmı "kadirşinas milletin, 28 eyliılden sonra yaratdmak istenen davaya gösterdiği tepki" olarak değerlendirdiler. Basın toplantısında konuşan Şükrü Yürür, 1983 ve 1984 seçimlerini "tusJa kazandıklannı" kaydederek, "1986 seçimlerini sayı ile kazanmamızı istismar edenlere, tekrar tusa donduğıimüzün bir işaretidir bu seçim" dedi. ANAP'm seçim işlerinden sorumlu Başkan Yardıması Ibrahim özdemir de Silifke seçimlerini anlatarak, SHP ve DYP'nin Silifke'de ANAP'a küfür derecesine varan saldırılarda bulunduğunu, ancak sonuçlann bu davranışlara duyulan tepkiyi ortaya koyduğunu söyledi. özdemir, DYP'nin bir kaşık suda fırtına kopardığını öne sürerek, "Silifke seçimleri DYP'nin kopardığı bn futınaya bir tepkidir" dedi. Başbakan Turgut Özal'ın önceki gece geç saatlere kadar suren ANAP yöneticileri ile yaptığı toplantıya ilkişkin bilgi veren özdemir, ara seçimin kaybedildigi illerin ANAP'Iı yöneticilerinin şu önerilerde bulunduklarını anlattı: Seçim kaybedilen yerlerde, özelükle tütfin yöreferinde Tıitün Tekeli Yasası iyi anlatılamamıştır. Muhalefet bu konuyu çarpıtmıştır. Ama muhalefetin bu iddialan tutmamıstır. Çıkardığmuz kanunu, vatandaşa daha iyi anlatmalıyız. \eri olarak Mimar Kemaleddin Bey tarafından inşa edilen Tayyare Apartotelktbğma hazıriamyor. (Fotoğraflar: CUMHURÎYET) DYP bir bardak suda fırtına koparmaktadır. DYP, ANAP îr zincirine katılacak için 1988'de ciddi bir rakip olamaz. KöfteEkmekten Amerikan Köftesine "hızlı servis" arriarruna geJiyordu. Lokantanın kapısından giren bir müşterinin eline en geç uç dakika içinde tepsisi verilmeliydi. Amerikan yaşamında büyük önemi olan zamana verilen değeri gösteriyordu bu kural. Bizde ise ne anlama gekliği pek bilinmiyordu. Üçüncü kural "temizlik"ti. Boğazdan geçen her tokmanın sizden önce hiçbir insan eti ile temas etmemtş okJuğundan emindiniz. Hatta müşterinin kendi elininin bile degmemesi için karton kutulara konarak sunuluyordu yiyecekler. Bize en ters gelen kural da buydu. Çünkü bizde satıcılar yjyecekleri istedikleri gibi eller, sonra sizin etinize tutuştururken bir kâğtda sararak verirterdi. Kurallar bunlardı, ama burası da İstanbul'du. Açılışın üçüncü gunünde çagnlı oian İstanbul sosyetesi az kalsın hamburgerlerinin yanında buzlu koka kolalannı içemeyecekierdi. Çünkü sular kesilmtş ve buz üretimi tehlikeye girmişti. Buzsuz koka koia sunmakise "Mc Donald's anayasasını tagyir, tebdil ve ikjaya teşebbüs etmek anlamına geliyordu ki, bizim ünlü 146. maddemizden bile daha kesin olarak yasaktı. Allarrtan lokantayı dolduran hamburgerologlar bir su şirketinden tankerie su getirtmeyi akıl ettiler de ilk geceden "anayasa ihlali" önlenmiş oldu. En görkemli açılış ücurtcu gece Istanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın teşrifi ile yapıldı. Dalan bütün gün istanbul'un sorunlanyla haşırneşir olmuş şekilde, yorgun argın McDonakJ'sa girince, eline tutuşturulan mikrofondan "Mc DonaldDouglas'ı açma şerefini bana verdikleri için..." türünden bir konuşmaya girişti ve hemen etraftan uyanldı. Çünkü "McDonaldDooglas" ünlü bir uçak şirketinin adrydı ve hamburger konusuyla hiç alakası yoktu.. uretmeye başladı. Bunlar ilk Bedrettin Dalan'a sunukju. O gün Haliç'te yaptığı gezirrtkJe "iki yıl sonra Haliç'e ilk dalan ben olacağım" diyerek görevi uğruna yaşamım bile tehlikeye atmaktan çekjnmediğini kanrtlayan Dalan, nedense hanv burgeri yemekte epey çekingen davrandı. Bunun nedeni daha sonra anteşjldı. Belediye BaşkanırrHZ o gece başka bir yemeğe çagnlı oldugu için kamını doyurmak istemtyordu. FotoğraJçılara poz vermek için bir lokma ısırmakla yetindi. Büyuk bir olasılıkla da sonradan hamburgerini yemediğine pişman oldu. Çünkü o gece çagnlı oJduğu yemeğe gftmek yerine, Başbakan Turgut Ozal'la Harbrye Orduevi'nde bir odaya kapandığı ve ara seçimlerden sonra "ya ben, ya diğerleri" dediği için yemek yerine Wraz "papara" yediği ögrenildi. ANAP Stöfke'de pcnu dağıttı, baskı yaptı SHP Genel Başkanı, SHP'nin Silifke'de kaybetmesinin nedeninin ANAP ve DYP'nin SHP'ye karşı birleşmesi olduğunu Ueri sürdü. ANKARA, (Cumhuriyet Bıirosu) SHP Genel Başkanı Erdal İnönii, Silifke seçimlerinde ANAP'ın iktıdar olmanm "biitün avantajlanm" kullandığını belirterek, ANAP'ın seçim öncesi "vaaüerde bulunduğunu, baskı yaptığını ve para dağıttığmı" söyledi. Silifke'de bazı gazetecilerin ANAP pazubendi taşıyan kişiler tarafından tartaklandığını söyleyen Înönü, Silifke'de iki s a | partinin SHP'ye karşı birleştilderini öne sürdü. Partisinin dünkü MKYK toplantısından önce Silifke seçimlerinin bir değerlendirmesini yapan Genel Başkan Erdal Inönu, "Silifke'de canlı bir mücadele olduğunu, SHP'nin kazanmak için büyük bir çaba sarfeltiğini" kaydetti ve şöyle konuştu: "Aldıgımız oylar 25 Mart seçimlerinden daba fazla. Ama biz kazanamadık. Kazanamayışımınn nedeni bizim karşı mızdaki iki sa| partinin, ANAP ve DYP'nin oylannı bir araya getirmeleridir. Tabii bizim gayretimiz de yeterli olmadı. DYP 25 Mart seçimlerinde aldığı oylann yansıaı aldı. Görülüyor ki öbür oylar ANAP'a gitti ANAP'ın bu seçimde de iktidar partisi oimanın bütiin avantajlanoı kullandığını gordttk. Gerek vaatlerde bulunarak, gerek baskılarla, gerek para dağıtarak." Silifke'de gazetecilerin görey yapmalarının yine iktidar partisi mensuplannca engellendiğini dile getiren ve kınayan Erdal Înönü, daha sonra sözu Genel Sekreter Fikri SagJar'a bırakarak olaylan anlatmasını istedi. Fik, ri Sağlar da konuşmasında, 25 Ekim Cumartesi gecesi seçim yasaklannın başlamasına karşın ANAP'lıların propaganda çalışmalarını sürdürdükJerini ve burada görev yapan gazetecilerin Say Mahallesi'ndeki kahvenin önünde kollarında "ANAP pazubendi" bulunan kişilerce tartaklandığını, saldırıldığını söyledi. Sağlar dujjıma müdahale ettiklerini ve bu arada "Gerekirse basın da dayak yer" sözlerini işittiklerini söyledi. înönü, SHP MKYK toplantısında konuştu: 4partmanları ıldız takıyor 0 yıl süreyle Net na kiralanan syon inşaatı hızla 75 odalu 560 mete girecek. balamıyoruz" dediler. Inşaatta 250 işçi ve 40 teknik elemanın görev aldığıIU belirten Loytaş Genel Müdür Yardıması Dr. Aktan Ofcan, son lar hakkında su bilgüeri verdi: "Çahsmalanmız hızla süriyor. Çiukü biBanın 18 ayda biürinp tesve mimari özellikJeıini yansıtUm edilmesi gerekiyor. 1 Raziraa lirtiliyor. lWTde acılı?ı w . 8 ayhk bir streaiz ıanla eskiyen ve neredeyse kulkaldı. Bnnnn için de giinlik çatısma az hale gelen "Tayyare Apart programlannın kepd bOgiaayariania n", hem ikinci dereceden tarihazuianıyor. Her şcy çok tyi plaaluolan yapılann restore edilmedı. Biliyorsnnaz dört ayn biaa var. n de işletilir hale gelmesi için Banlan biricftirfp tek bir otei haUne lava Kurumu tarafından 1985 dönüştiinnek için aradaki boşluldan ıde 20 yıüığına Net Holding ve leksan denüen şeffaf vc yanmayan bir urizm ortaklıgına kiralandı. İki maddeyle kapüyonız. Binanın kaba n oluşturduğu Loytaş da ÇLale insaatı bitirildi. Şlmdi darariann »nük Yatınm, Turizm ve Ticaret va, boya ve badaaa gjbi işlemleri kallinanın yapımcılığını ustlendi ve dı. tstanbal'da tarihi eser potansiyek 1985 tarihinde restorasyon ve linin en çok balındngiı bir bölgede 1 çalışmalan başladı. böyle Mr oteUn acılacak olması, çevrcyi de öKmli derecede etküeyecekaş A.Ş. yetkilileri yapının ikinci tfr." den tarihi eser olması nedeniy•<• °e görünümünün aynen ko Sekiz ay sonra hizmete girecek olan . /almzca iç mekânın istenilRamada Istanbul Oteli, 275 odalı ve bi düzenlenecegıni ve 18 ayda 560 yataklı olacak. 2 lokanta, bir yüzdızlı bir otel olarak tamamlame havuzu, bir bar grubu, bir pastaaı belirttiler. Şirket yetkilileri on ne, gece kulübü, kokteyl ve toplantı ıir çalışma sonucunda yapının salonlan ile gazinodan oluşacak olan he restorasyonunun tamamlan otelde, asansörler de tüp şeklinde ve xlirterek, "tçerde o kadar hıziı saydam olacak. Asansörü kullanan »rnz Id, ortaya çıkan çamur, pismüşteriler çevreyi istedikleri gibi seynolozlan temizlemeye fırsal bOe redebilecekler. qy ver, z } yöntemine. SHP'nin 'biz iyi Diliriz'i Silifke'de beceriksizlıge ye parti içi sürtüşmeye dönüsünce sosyal demokratlann 26 vıllık kalesi düştü. Silifke'de bir genel sekretere kafa tutan" düşünce, SHP'ye daha çok seçim yitirtir. StLtFKE SHP'liler Silifke Belediye Başkanhğı seçimlerini "kestn olarak" alacakiannı söyleseler bileyine de içlerinde "acaba"lar vardı. Bu "acaba"lar Say MahaUesı'ndeANAP'lıların "Neşdt Yurttaşlar"la sıcak ilişki kurmalanndan kaynaklamyordu. SHP'lılere göre 26yıldır Say Mahallesi sakinleri oylannı hep sosyal demokratlara vermişterdi. Bu kez de oylannı "acaba" SHP'ye mi atacaklardı? SHP Genel Sekreteri tçtl MiUetvekUı fikri Sağlar, çarşamba günü DOrtyol mahallesindekı kahve toplantısmda konusmasını bitirmis, Dtniı Baykai'm yanına oturmustu. Biz eski tçel milletvekılı Çetin Yıbnat ile konusuyorduk. Yıbnaz'a "SHP örgütü bölük pörçük" dedik. Yılmaz, "Yok öyle şey" yanıtmı verince ilçe başkanı Mehmet Güler söze girdi: Uyum içindeyiz ve seçimi kazanacağa... O sırada Fikri Sağlar da gelmıştı. ' 'Uyum içtnd*"olduklannı söyleyen ılçe başkanı Sağlar'a hesap sorarcasma şöyle dedi: Bugun gazeieierde demtciniz var. Cahit Peker'in belediye baskanhğmdan istifasmı. parti içi anlaftnazhğa bağhyorsunuz sayuı Sağlar. öyle birsey yok kt!.. Fikrt Sağlar ilçe başkanına "Stz haberiyanhş okumuşsuıuu, ben öyle birsey söylemiyorum, o satırlar muhabirin yonımu " yanıtmı verdı. O sırada baştnda kasketiyle Cüntyt Canver gelmiştı. Tartışma fazla btiyümeden kesildi... Sili/ke seçimini Fikri Sağlar yürutüyordu. MKYK üyeleri Güler Tanyolaç, Mustafa Ttmisi, Naü Gürman seçim çalışmalanna girmislerdi. Bu ekıbe daha sonra Cüntyt Canver, DenizBaykal, Ahmet lsvan, ErolKöse ve Att Dinçer katılmıştı. SHP Genel Başkan Yardıması Aydtn Cüven Gürkan iseperşembegunu Adana'dan Mersin'e geçmiş, cuma günu ise Silifke milinginde konusmuştu. SHPkurmaylan "Stttfke'yiahnz"diyorlardt. Ancak Adana SHP örgütü gibı tçel örgütu de bir hayli kanşıklı. Fırsatım bulan bir köşede en ağır suçlamalan getirmekten kaçınmıyordu. Hele Denız Baykai'm seçimden bir gün önce patlayan ' ikinci adam'' haberi ortalığı toz dumaria çevirmişti. Deniz Baykal, "ikinci adtan'Uığa ne "Hayv" ne de "evet" diyordu. Ama genel başkanlık için kesinlikle "haytr" diyordu. Baykai'm yakın çevresı ise "Deniz Bey SHP'de Genel Başkan Yarduncüanna karşı. Bunu kimi dost toplantüarmda söytüyor'' btçiminde konuşuyorlardı. Ya Deniz Baykal ne diyordu bu konuda? 9 t ü ' k e l İki gün süreyle bırlikte olduğumuz Denız Baykal, tum ısrarlanmıza karşın konuşmak istemıyor, sadece "tuzük ve program" önerilen olduğunu söylıiyor, birkaç gün daha beklememızi ıstiyordu. Baykal'a "Niçin birkaç gün "sorusunu yönelttığımızde ise şu yanıtı ahyorduk: Bu konuda geniş bir açıklama yapacağm... SHP Adana örgütünün cumartesi gecesi yapılan yemekli toplantısında Aydın Güven Gürkan 'la "narendye ve pamuk" sorununu konuşurken konu Silifke seçimlerine geldi. Biz "Seçim ortada, ANAP'm kazanmaa şaştrtıa obnasm" dedik. Gürkan da "Ben de öyle görüyorum" gibisinden başını salladı... • * * Pazar günü erkenden A dana 'dan Mersin 'e geldik. Cüneyt Canver'in otomobilınde Deniz Baykal ve Milliyet'ten Teoman Erel'le beraberdik. Siiıfke'den yazımızı gazeteye geçtikten sonra sandık başlannı dolaştık, kahvelerde yurttaşlarla konuştuk. Izlenimlerimiz ılgınçti... "NefeUyurttaslar" m oturduğu Say MahaUesı'nde ANAP'lılar para dağıtmışlardı. 60 oyun 6 mılyona satm almdığı tüm Silifke 'nın dilindeydi. DYP son ıkı günde seçimden çekılmıştı. DYP'li Sait Kıhç başında fötr şapkasıyla dolaşıp duruyordu. SHP ılçe bınasmın önünde bir telaş göze batıyordu. Say Mahallesi 'nde ANAP'lılann sandık başlannı tuttuklan söylenıyordu Fikn Sağlar ile Mustafa Ttmisi hemen Say Mahallesi'ne gıdiyorlardı. Biz ise SHP'lüenn diftndakı yurttaşlarla bırlikte "seçim toto'' oynuyorduk. Ortak kanı, ' 'seçim ortada " ydı. "Niçin" sorusuna ise venlen yanıt şuydu: ANAP çok basnnyor... Silifke 'de 26 yılhk sosyal demokratlann egemenliği sona mı eriyordu? Saat 15.00 sıralannda Silifke'de genel göninüm bu sorunun altında yatıyordu. Geç saatlerde ANAP'm önde gitmesi sonucu ortaya çıkarmıştı. Artık Silifke'de 26yılhk kale ANAP'm eline geçmıştı. Oylara bakıldığında ANAP 1984'e göre büyük artış yapmıştır. 1984 yılındaki ANAP oylan bu kez 2 bin 856'dan 4769'a çıkmıştır. Sosyal demokratlann Silifke'de 1984'te aldıklan SODEP+HP=41S0 oy pazar günü yapılan seçımlerde 4 bin 352 olarak gerçekleşmiştir. Ya DYP'nin oylan ne olmuştur? Silifke'de D YP son iki günde ANAP'la birpazarhğa girmiş, seçimden bir adım geriye çekitmiştir. Bu yüzden de 1984yılmda aldığı 1.721 oy bu kez 740'a düşmüştür. Adayı olmayan HDP'ye ise 98 oy çıkmıştır. ANAP'ın "oy ver, hizmet al" yöntemine, SHP'nin "Biz iyibiliriz"! Silifke'de beceriksizlıge, parti içi sürtüşmeye dönüsünce 26 yılhk sosyal demokratlann kalesi artık duşmüştur. Şımdı SHP'liler şapkalanm çıkanp önlerine koymalıdırku. Tabanla tavanın diyoloğu yoktur. Kişisel hesaplar daha ağır basmaktadır. Adana örgüt topiantısmda biz bunlara tanık olduk. Silifke'de bir genel sekretere "kafa tutan" düşünce, SHP'ye daha çok seçim yitirtir. Hele bu yenUgminfaturası "eskUere", yani Deniz Baykal'a, Ahmet lsvan 'a, Erol Köse'ye ve Ali Dinçer'e pıkanlırsa SHP ıçın yanılgı olur... Eğer onlar gelmeseydı, sanırız ANAP arayı daha çok açardı... nan yolculuklannı yutkunarak izlediler. McDonald's lokantasının katı kurallan vardı. Lokantanın sahibi Hamburger Üniversitesi mezunu "hamburgerolog" Ali Vardar bu kuralları şöyle açıldadı: "Kalite, hıziı servis ve temizlik.." "KalHe"den anJaşılan şuydu! McDonald's hamburgerlerinin birbirinden hiçbir farkı olamazdı. New York'ta yiyeceğiniz bir hamburger ile Istanbul'da yiyeceğiniz arasında malzemesinden, pişirilmesine kadar her şeyi aynıydı. Pişirme işlemi elektronik aygıuarta yapıkJh ğından "az pişmiş" veya "çok pişmiş gibi tartışmalara açık değikji bu yiyecekler. Belki elektrik kesilmelerinden dolayı hiç pismemeleri tehlikesi vardı... O kadar... Elektronik beyinlerin pişirdiği hamburgerler sıcak bantlar üzerinde en Daha sonra hamburger lofazla on dakika betdiyor, bu süre içinde bir müsteri çıkmazsa, kantasının elektronik beyinleri işlemeye ve birbiri ardına iki çop sepetini boyluyordu. "Hızlı servis", adı üstünde katlı "Bkj MacBüyük Mac"lar Politikayı bırakıp biz yine konumuza döneiim: istanbul'a yeni bir yemek yeme anlayışı (arkanızdan atlı kovalıyormuş gibi...) getirdiği ileri sürüten Hamburger lokantası sadece büyükleri değil, küçukleri de, hatta daha anne kucağında dolaşan bebekleri bile hedef alryordu. Bunun için oturaklı bebek tskemteteri hazırtanrnıştı. Anlaşılan anasının kamından çtkar çıkmaz "Bkj Maciar ile beslenmeye başlayacak olan bu küçükler sayesinde "damaıiannda koka kola dolaşan", yeni bir Türk nesli ortaya çıkacaktı. Sonunda Amerikan köftesi bütün kurallanyla ülkemize yerleşti ve bu kurallann hiçbtrine kulak asmayan "köfteekmekçilerin" ayağına bir çelme daha takılmış oldu. ANKARA TASI Kim iki başlr? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sudi Türel bugünlerde sorulan sorulann muhatabı olmak yerine, basın dedikodulanna ılgi göstermeyi yeğiiyor. Bakanın bu tavrı Ankara'nın yeni ısınma haritasını açıkladığı basın toplantısında lyıden iyiye su yüzüne çıktı. Bakan Türel, gazetecilerin başansızlıkla sonuçlanan ıthal kömür macerası ile ilgili sorulannı "Bu sorulann muhatabı ben değilim" diye yanıtlamazken, "Peki muhatapkim" şeklindeki sorulara ise, "Siz bilirsiniz" gibı üstü kapalı karşılıkiar verdi. İthal kömür ile ilgili sorulann yoğunlaşması üzerine soruyu soran gazetecıye dönerek, "Ben senın ıstediğin yanıtı verrneyeceğim" diyen bakan, "Efendim, acaba arkadaşımızın istediği yanıt da neymiş" diye soru soran bir başka gazeteciye ise "Siz bilirsiniz, siz" dedi: Olacak iş mi? Bakan Türel'in yanıtı bambaşka oldu. "Yeni bir gazete kuruldu, bir yenisi daha kurulacakmış.. Gazetesinin genel yayın yönetmeni bir başka gazeteye geçecekmiş". Bakan Türel, aynca bu transfer haberinin doğruluğunu sorarcasına gazetecilere manalı bakışlar attı. Bu bakışlar bir gazeteci tarafından, "Bu sbrularınızın muhatabı biz degiliz" Bilkent'e 141 ve 142 uygulansın jsurlu bulundu cinayeti ıldı 9 İsrail gezisi sııya düştü ANKARA, (Cumburiyet Böroso) Çeşitli partilerden ve bağımsızlardan 12 milletvekilinin İsrail gezisi, tepkiler üzerine şimdilik suya düştü. Davetliler gezinin ertelendiğinı, ancak ileride yapılabileceğmi belirttiler. ANAP'tan Yılmaz Hocaoğlu. Işılay Sa.vgın, Şaban Küçükoglu, Engin Cansızoğlu, Akif Kocaman, tlyas Aktaş, SHP'den Vılmaz Önen, Sabri' Irmak ve Arsan Savaş Arpacıoğlu, HDP'den Ahmet Süter ve bağunsızJardan Selatıattin Taflıoglu ile Muzaffer bban'dan oluşan parlamenterler grubunun Israil'den aldıkları davet üzerine bu ülkeye söz konusu gezileri ortaya çıkuıca büyük tepki çekmişti. Başbakan Turgut Özal'ın, "Olmaz böyle şey, gidemezler" demesi üzerine, SHP'li milletvekilleri de genel başkanlanyla bu konuyu goruşmuşlerdi. SHP'den davetli olan Yılmaz önen, "Büyük tepki nedeniyle İsrail maslahatgüzannın da daveti erteledigini, fakat davetin ileride yine gerçekleşebileceğini" belinti. SHP'li Arpacıoğlu, "Bunun buyutulecek oesi var? Spekulasyon yapılmamalı, onlar da bu konuya hassasiyet gösteriyorlar'' dedi. vu yıkan iki işçi ile enkaz nuru hakkmda 410 yıl ıkrnı ekibinin, çevrede gerekli güik önlemJerinin alınması için emnien ve kaymakamlıktan yardım nemesi ile yıkıma gecekondunun tanen boşaltılmasından sonra başlanalan yönlerinden kusurlu ınduklan kaydedildi. anıklar hakkındaki ceza, olaydaki ır durumlanna göre 1/8 oranında rilebilecek. Yıkım işleri Muharrem ıir ile Necdet Yıldınm halen Anka'kez Kapalı Cezaevi'nde tutuklu, aa Hastanesi'nde yatan zabıta luru Hüseyin Alundağ ise tutuksuz ınuyor. Saiuklar Ankara Asliye Celahkemesi'nde yargıç karşısına çııklar. ÎVET SORUŞTURMASI ÎÜYOR Kekondu yıkımı ile ilgili olarak rüşddialannın incelenmesinin de halen m ettigi bildirildi. Rüşvet iddialaUgili olarak basında yer alan ha:ri ihbar kabul eden Ankara Jıuriyet Savcüığı, konuyla ilgili olaıçılan soruşturmayı aynca sürdürüüüşvet iddialanyla ilgili olarak caya Belediye Başkanhğı da idari îturma açtı. Teftiş Kuruhı'nca göndirilen özel müfettişin konuyu inigi bildirildi. Sorunlar Ankara'da çözülemedi Izmir ÂNÂP'ta 'bütçe* sıkuıtısı tZMİR, (Cumhuriyet Ege Biirosu) Ankara'dan "sorunlannızı çözümleyin" talimatıyla dönen ANAP örgutünde sancı sürerkej, dün bir dizi toplantı yapıldı. ANAP Merkez İlçe Başkanı Sevinç Fisek ile bir göruşme yapan Devlet Bakanı, Başbakan Yardıması Kaya Erdem "çözıimlenemeyecek mesele yok, anlaşırlar" dedi. ANAP örgutünde ara seçimlerden sonra başlayan kargaşa, "Merkez İlçe Belediye Başkanı Siiha Baykal. ANAP Merkez İlçe Başkanı Sevinç Fisek" kutuplaşması ile doruğa ulaştı. Anlaşmazlıklar Suha Baykai'm 1987 yılı belediye bütçesine Sevinç Fişek yanlısı meclis üyelerinin ret İl Başkanı Ramiz Sevinç, "Ankaoyu vermesi ve Baykai'm bunlara'daki toplantı seçimlerle ilgiliynn partiden ihracını istemesi , di. Bize teşekkur edildi. Onun dınoktasına gelince, genel merkez şında bir şey konuşulmadı" deolaya el koydu. Devlet Bakanı, di. Başbakan Yardımcısı Kaya ErSevinç, parti içi sorunlar üzedem ile Izmir'deki sorunları çöz rine yöneltilen sonıları, "Hiçbir mekle görevlendirilen Eskişehir mesele yok" diye yanıtladı. Milletvekili İsmet Oktay gruplarANAP Merkez İlçe Başkanı Sela ve başkanlarla tek tek toplanvinç Fişek "Ankara'daki göriiştılar yaptılar. Bu toplantılardan meden çok yarariandık. Onun sonuç ahnamazken, her iki taraf dışında bir sey söylemeyeceğim. da uzlaşmaz tavrını sürdürdü. Elbette genel merkez birlik ve beAnkara'daki "seçim kaybeden raberlik içinde olmamızı her zaillerin" örgütleriyle yapılan toproan lavsiye ediyor" biçimınde lantıda îzmir örgutune "birlik ve konuştu. Anakent Belediye Başberaberlik içinde olun, sorunlakanı Burban Özfatura ise hiçbir rınızı en kısa zamanda çözümsıkıntılan olmadıfını, olaylan leyin" talimatı verilirken, ANAP basının abarttığını söyledi. Bilar Öğretim Merkezi'nin tanıtımını amaçlayan basın toplantısı Çağdaş Gazeteciler Derneği Lokalı'nde yapıldı. Ekin Bilar A.Ş. Yönetim Kurulu adına söz alan yazar Aziz Nesin, Bilar Öğretim Merkezini tanıtırken bir yandan da bol bol YÖK Başkanı İhsan Doğramacı'nın girişimleriyle oluşturulan Bilkent Üniversitesi'ne çattı. Nesint konuşması sırasında Bilkent Üniversitesi'ni oluşturanlar, burada eğıtım verecek olan öğretim gorevlileri ve Bilkent öğrencileri hakkında TCK'nin 141 ve 142. maddelerinin uygulanmasını istemesi üzerine, salonda kendisine yönelen meraklı bakışlara şu şekilde açıklık getirdi: "TCK'nin 141 ve 142. maddeleri, bir sınıfın diğer sınıf Bakan Türel'in savunma üzerindeki tahakkümünü yakondisyonunun iyi olduğu, sosaklıyor. İşte Doğramacı'nın ruları geçiştırmekteki başarısı üniversitesi Bilkent'te açıkça ile su yüzüne çıktı. Bakan Tübir sınıfın, diğer bir sınıf üzerel, "Ithal kömür de ithal rindeki tahakkümü öngörülükömür" diyen ve "başka bir yor. Bu durumda, yargı şey bilmeyen" gazetecilere I Tlral Basm dedikodulanna ikji makamları buradaki yöneticihak ettikleri" yanıtı, "Siz ler ve öğrenciler hakkında soOÖstBfmeyı yefliiyor. manşetlik haber peşindesiniz" ruşturma açmalı ve bu kişileri, diye veriyordu. Ama gazetecıdiye yanıtlanınca, bu kez Ba bu maddeler uyarınca gerekli ler yine de kömür gibi bir ko kan Türel gazeteci cephesin cezaya çarptırmalıdır." nunun muhatabına değil de, deki boşluğu anı bir atakla degidiyor Enerji Bakanı'na soruğerlendirdi: larını yöneltiyorlardı. Hatta Ba"Siz de mi iki başlısımz?" kan Türel'in beledıyenin köGazetecıler bu sorunun maGeçen günterde Orman Gemür ithal edılmesinde hükünasını pek anlamamakla birlik nel Müdürlüğü'nde yapılan metten bağımsız hareket ettite basın toplantısından aynlır toplantıda, Türkiye'deki orğini ima eder gibi bir yanıtı larken, bir bilenden sonra ya manların kadastrolaması soüzerine, bir gazeteci kalkıyor şamımıza giren "bir muhata runları ile Orman Yasası'nda ve "Sayın Bakan yönetim iki oın" kim olduğunu düşünüyor yapılan son değişiklikler ele başlı mı?" diye soruyordu. lardı. alındı. Toplantıdaki konuşmacıların çektikleri inşallahlar ve çok şükürler, gazetecilerin olduğu kadar bazı teknik adamların da dikkatinı çekii. Biz de butün bunlann TARIM Orman ve Köyişleri Öyle ya, kadastrolama ile ya tabilsi var. Toprak desen Bakanı Hüsnü Dogan da yasa değişikliğinin tartışılganl, gOneş desen geçenlerde Hollanda'dan ması ile tevekkülün ne ilgisi ictemedlğin kadar.." Hüsnü döndü. vardı? İlgisi olup olmadığını Doğan hemen teşhisini Orman Genel bilmiyoruz, ama Tarım Bakanı Müdürlüğü'nde düzenlenen koymuş, "Biz de Hüsnü Doğan ile Orman Ge' OreteMllriz, hem de bir tören sırasında da nel Müdürü Mehmet Ali KaraAI&sınL." Ama ufak bir Hollanda gezisini deniz konuşmalarını bu sorun çıkmış. gazetecilere anlattı. sözcüklerle bol bol süslediler. "AnayasamtzdakJ kısıntılar Hollandalılar seralarda Kadastrolama işleri mi? "İnşalve yasalardakl dtelplin sünger taban üzerinde lah önümüzdeki yıl önemli ölçusünde" üretilebilirmiş... domates yetiştiririermiş. hamteler atılacaktı." Gerekli Ama nedense maliyetler yasa değişikliği mi? "Çok şüoldukça yüksekmiş. Tarım Bakanı dinleyen gazeteciler, kür ki halledilmişti", peki ağaçBakanı Hüsnü Doğan da yasalardaki disiplinı' landırma çalışmalan? anladılar da, domates için düşünmüş, demiş ki kendi "Ağaçlandırma işleri özel fir' kendine, "Elln HollarKtahsı anayasadaki kısıntıyı pek malara ihale ediliyordu, çok •eralarda böyle İş bltlrtyor. çıkaramadılar. şükür bu mesele de hallediliyordu." İnşallah Domates kısmtısı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle