13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURtYET/12 HABERLER 28 EKİM 1986 Komu'yr NAJO'm Türkive önerdi ıye +/ Hava Kuvvetleri'nin Konya üsANKARA, (ANKA) Konya Hava Eğitim ÜssU ve Karapı sünden yararlanmasına ilişkin önerinin, "NATO taktik süahlan nar Aüş Poligonu'nun NATO çerçevesinde eğitim merkezleri eğitim merkezi projesi kapsamı olarak kullaruLmasmm Türkiye içinde kalmas" koşulu ile uygun tarafından önerildiği açıklandı. görulduğü ve görüşmelere başlandığı kaydedildi. Genelkurmay Başkanhğı'nca Konya Üssü'nün kullanımı ile konuya ilişkin olarak ANKA Ajansı'nın sonılanna verilen ya ilgili Federal Almanya Hava nıtta, NATO tarafından kunıl Kuvvetleri'nce sunulan bazj talepler konusundaki Genelkurmak istenen taktik av silahları eğitim merkezi için Konya üssümay Başkanlığı, konunun çok nün yanı sıra Kanada'daki Gooaynntıu teknik çalışmalann yase Bay Hava Üssü'nün de önerilnı sıra bu çalışmaların ilgili badiği hatırlatılarak, her iki üsten kanhklar ile koordine edümesihangisinin seçileceğinin aralık ni, hatta bazı durumlarda hükuayındaki NATO Savunma Ba met karannı gerektirebileceğini kanlan toplantısmda kararlaştı belirterek, Federal Alman manlacağı bildirildi. Açıklamada, kamlanna verilecek yanıtlann "Ancak bngiine kadar yapılan "kasıtiı" olarak geciktirilmesinin çalışmalar sonucu ilgili NATO söz konusu olmadığını ifade etmakamlannın göriişu Konya ti. Genelkurmay Başkanlığı, haHava Üssü'nün eğitim merkezi va koridonı, harekât alanı ve için daha uygun oldugu şeklin uçuş bildirim süresine ilişkin Aldedir" denildi. man taleplerinin "NATO taktik Genelkurmay Başkanhğı'mn av silaMan egitim merkezi proaçıklamasında Federal Almanya jesi kapsamı icerisinde kalınmak Genelkurmay açıklık getirdi: UĞUR MUMCU GOZLEM Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasında F.Almanya kaydryla karşılannusı mömkün" olabileceğini de kaydetti. hava kuvvetlerinin Konya Üssü'nden yararlanmasına Uişkin önerinin "NATOprojesi içinde kalınmast" koşulu KARAPINAR POLİGONU ile uygun guruldüğü ve görüşmelere başlandığt kaydedildi. Karapınar atış ve tatbikat pro jesine ilgi duyan NATO ülkeleri arasında Federal Almanya'nın da yer aldığı, ancak bu ulkeden şimdiye kadar özel bır talebin gelmediği belirtilen acıklamada, bu projeye ilişkin fizibilite calışmalannın sürdüğü ifade edildi. MALt KAZANÇ HENÜZ BELLİ DEĞİL Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasında Konya ve Karapınar projelerinin gerçekleşmesi halinde gerekli olan yatınmlann "Kullanıcı ülkelerce oluşturulacak ortak bir fondan karşılanacagı" bildirildi. Açıklamada şöyle denildi: "Tesislerin hizmete açümasından sonra ise, ytlhk işletme ve bakım masraflan bu tesisi kullanan ülkelerce belirli bir formüle göre ödenecektir. Projelere Uişkin yatınm ve işletmebakım masraflan taakkında kesin maliyetler ortaya konmadan Türkiye'nin mali kazançlannın ne olacağını bu safbada belirtmek mümkun degildir." g UÂSIUIIU»1 m ba&aıu buhmduğu Türk Kadmou Güçlendirme ve Ttaatma Vakfı'nca, bin 800 kadm sağhk taramasmdan geçirüdL Modem aletlerU donaturruş muayene ve yardan odast bulurum sağhk otobüsu, bugütu kadar AUbeyköy, Zeynk, Balat, Zeytinbumu, Beykoz ve dvannda sağhk taraması yaptu Bayrampaja Naü Resit îlkokulu bahçesinde bugün bafknüan tarama üç hafta sürecek, Büyük ilgi gören tarama çahpnalan ücretsiz. yapıhyoıi Us pazarkğı tıkaııch (Baftarafı 1. Sayfada) degişıklığe gıtmeyi tasarlamadıklannı vurgulayarak, "Shuhz'un mektubu yönetim olarak yapabOeceklerimiziıı azanıi sınınnı göstermektedir" şeklinde konuştu. Bu aşamada daha fazla esneklik göstermeye yanaşmayan ABD yönetimi, Özal hükümetinin Shultz'un mektubunda getırdıği önerıleri kabullenmesi halinde anlaşmayı hemen sonuçlandırmaya hazır Aynı yetkili, bu konuda "Muzakerelerin bundan sonra n»sü seyredecegi, büyuk ölçiuic Turk tarafına bagk. Göriişmeierde lalepte bulunan taraf TurkiyeMir. Biz Shultz'un mektubu ile Tirkiyc'nirj bekJentikrini karşılamak konusanda Himizden geteni vapacagımızı belirttik. Bu tulumu slırken diirüst ve samimi olup olmadığımuı degeriendirip bir karara varmak Turk hükumetine aittir. Turk hukumetinin bu konuda bir kaıara varması gerekiyor" dedi. Aynı yetkili, "Bu degerlendirme sonacunda Turk bukumeti durust dıvrtnmadıgınız sonucu na vsnrsa, ne olur?" sorusuna da "Turk Urafının biiecegi bir seydir" yanıtını verdi "ADIMl TÜRKİYE ATSIN" ABD Dışişleri Bakanhğı çevreleri, Osler anlaşması muzakerelerinde bundan sonra atılacak adımın Türk tarafından gelmesi gerektiğini savunuyorlat. Üst düzey bir ABD'li diplomat, "Shultz'un 26 temmuz tarihinde Halcfo|lu'na gonderdigi mektaba henuz bir y*nıl almıs degttiz. Amerikan tarafı olarak halen Turk Dışişleri Bakınının bu mektuba veıcccfi jnjıutı bekliyoroz" derken, bir başka Dışişleri yetkilisı de "Biz bu aşanada inisiyatif alnuyoruz. Çünkü Halefoflu'nun rcsmi yanıüıu bckliyoruz" şeklınde konuştu. Dışişleri Bakanı Halefoğlu, Shultz'un mektubunun içeriğinden duydugu "hoşnutsuzlugir dile getırmek amacıyla taktik olarak bu mektubu yanıtlamamış ve bunun yerine geçen eylul ayının ortasında Washington'a yapması kararlaştınlmış olan resmı ziyareti "meçhul" bir tarihe ertelemişti. Tam bu sırada Kongre'de, Türkiye'ye yapüacak yardunlar 800 milyon dolardan 490 milyon dolara indinlınee, Ankara'mn rahatsızUğı artmış ve Halefoğiu Shultz'a gön.derdiği sözlü bir mesajla ziyareti erteleme karanrun yanı sıra Kongre'deki gelişmeden duyduğu tepkıyi iletnüşti. MÜZAKERE POZİSYONLAR1 UZAK Shultz'un 26 temmuz tarihli mek•tubu, Halefoglu'nun kendisine geçen mayıs ayında Kanada'mn Halifax kentinde yaptıklan görüşmede verdiği ve Türkıye'nin taleplerinı ıçeren mektuba resmi yarutı oluşturmaktaydı. tkı ülke arasındaki 1980 tarihli anlaşma metninin aynen korunması ve yapüacak iyileştirmelerin "ek bir 'mcktnpla" duzenlenmesı kararlaştınldığından. Halefoğlu ile Shultz arasındaki mektuplaşma doğrudan müzakerelerin sonuçlandınlacağı metni konu almaktaydı. Halefoğlu, Halifax'ta verdigi ek tnektup taslağında, Türkiye'ye yapılacak asken yardıraların Kongre'de yabana faktörlerin etkisınden kurtanlacağuıa ihşkin bagMayıcı bir güvenceye yer vermişti. Shultz ise, 26 temmuz tarihli ek mektup taslağında bu konuda bağlayıa ifadeler kullanmaktan kaçınmıştı. Halefoğlu, taslakta "Yönetim, Türkiye'ye yardım yapma karanndadır" derken, Shulu aynı ifadeyi "Yöaetinı yardım yapma niyetindedir" şeklınde bır ifadeyle yumuşatmıştı. Halefoglu'nun taslağındaki bağlayıcı ıfadeler, Shultz'un taslağında "Yönetim eliaden gelen bütnn çabayı (the best efforts) sarfelmek niyetindedir" şeklinde esnek bir formule dönUşıurulmuştu. Halefoğlu, aynca sa\runma sanayıi alarunda somut projelerin gerçekleştirilmesine atıf yaparken, Shultz, 1980 anlaşrnası metninde yer alan ikili komisyona işlerlık kazandırmakla yetinmişti. Dışişleri Bakanı Halefoğlu, mektupta 1987 mali yılında yapılacak yardımlar konusunda 1 milyar dolara yaklaşan bir miktar önermiş, Shultz ise yarutında, bu rakarnı metinden olduğu gibi çıkarmıştı. Halefoğlu, iki ülke ticaretinde Türkiye aleyhindeki açığın dengelenmesini Ongörürken, Shultz bu konuda da baglayıcı bir yukümlülük üstlenmekten kaçınmıştı. gözükse de, bu mekanizmamn ne şekılde işletıleceğı henüz açıklık kazanmış değil. Bu alanlarda Amerikan yönetiminin bir hareketlenme içinde olduğunu Ankara da kabul edıyor. Ancak her iki alanda da henüz hiçbir somut sonuç alınmış değil. Dolayısıyla, Ankara üsler anlaşması pazarlığındakı tutumunu yeniden değerlendırmeden önce, bu alanlarda ortaya cıkacak somut sonuçları beklemeyı yeğliyor. TİCARETTE TTKANIKLIK Usler anlaşması pazarlığındakı en ciddı tıkamklıklardan bırini ise tıcaret alanındakı sorunlar oluşturuyor. Vv'ashıngton Özal hukumetinin Turkı ye'nin ABD'>« ihracatına konan enABB yönetimi Türkiye'ye vermeyi kabul ettiği Odünlerin gellerin kaldınlması yolundaki çağnlan talebine olumlu bır karşüık verçerçevesini ABD Dışişleri Bakanı Shultz'un geçen (emmuzda Halefoğlu'na gönderdiği mektupta ifade edilen miyor. Aynca Shultz'un Halıfax görüşmesinde Halefoğlu'na Türkiye'ye önerilerle sımrladı. tekstıl alanında 1986 yılı içinde 100 ABB Dışişleri Bakanlığt'nm üst düzey bir yetkilisi, milyon dolarlık bir ek ihracat olanağı "Shultz'un mektubu yönetim olarak yapabileceklerimizin saglanacağı vaadınde bulunmasına karşüık, imzalanan teksül anlaşmaazami sınınnı gOstermektedir" dedi. sıyla sorunlu 15 kategoride yalmzca Dışişleri Bakanı Halefoğlu, Shultz'un mektubunun 20 milyon dolarlık bir artışın sağlaniçeriğinden duyduğu "hoşnutsuzhtğu" dile getirmek ması, sorunu çözmeye yetmedi. amacıyla taktik olarak bu mektubu yanıtlamamış ve Özetlemek gerekirse, ABD yönetimi "ek mektup" metninde bağlayıcı geçen eylülde Washington'a yaptlması kararlaştınlmış yükumlulukler üstlenmekten kaçınırolan resmi ziyareti "meçhul" bir tarihe ertelemişti. ken, FMS borçlarımn hafifletilmesi ve stok fazlası süah transferi konuKongre'nin dı; yardım tasansı uzerinBir başka gelişme ise ABD Savunlarında esnekliğe hazırlanıyor. Ticadeki tasarnıflanna müdahale edemema Bakanlığı butçesıne ihtiyaç fazret alanındakı sorunlar ise askıda dumesi Bir Dışişleri yetkilisi, "Yönelası silah ve askeri malzemenın Türkı ruyor. Bu belirsizlıklere askeri yardıtim olarak Turkive'ye Kongre'nin yet ye"ye transfer edilmesine ilişkin bir mın Kongre'de yan yanya azalması kisme teca\uz eden nitelikte odunler hükmün konulmasıyla ortaya çıktı. da eklenince Ankara, usler anlaşması vermemiz mümkun degil" dışerek, pazarhğında acele bir sonuca gitmekAncak, son anda yapılan bir ekleTürk hukumetını bu konuda ten kaçınıyor. Bır başka deyişle pameyle, stok fazlasmdan yararlanacak "gerçekçilige" davet etti. zarhğı "ucuza kapatmak" istemiyor. ülkeler arasına Yunanistan da dahil DÜNYA BANKASI VK Ankara, işte tam bu sırada müzakeedilmiş bulunuyor. tlk bakışta, TürIMFDEKİ KATKILAR releri "zamana bırakmak" eğilimine kiye'ye saglanacak katkılar bakıraınABD Dışişleri Bakanlığı, bu göruşgiriyor. dan önemli bir kapı aralanmış gibi lerden hareket ederek ek mektubun içeriği konusunda daha fazla esneklik göstermeye yanaşmazken, Reagan yoneuminın perde arkasından Türkiye've önemu katkılar sağladığına dikkat çekiyor. ABD'L bir dıplomat, "Son bir >ıl içinde Türkiye Dunya Bankası'ndan bir mil>nr dolar tutarında kredi aldı. Dunrı Bankasından sağlanan bu paranıo turau ABD'nin kasaandan çıkmıştır. A)1nca onemii miktarda da £ximbank kredisi saglandı. ABD'nin Türkiye^ ye katkuanndan soz ediUrken, dolayh kaaallardan sagUnan bu kolaylıklar unutulmamsüıdır" dedi. Aynı yetkili, ABD'nin Türkiye'yi Uluslararası Para Fonu içinde de desteklediğirü belirterek, ABD'mn IMF içindeki nüfuzunu kullanarak, özal hükOmetini Batılı mali çevTeler nezdinde rahatlattığını ima etti. VVashington, böylelikle üsler anlaşması pazarhğı surerken, DUnya Bankası \e IMF aracılığıyla sağlanan kolaykklann da Ankara tarafından hesaba katılmasını istiyor. ABD yönetimi, aynca Türkiye'ye iki önemli alanda daha kolaylık gösterecegi vaadınde bulunuyor. Yönetim, bir suredir Mısır ve İsrail'in de Shultz'un muzakere pozisyonunu belirleyen söz konusu mektup, "bajlayıa >TikümlüJukler usUenilmediği" gerekçesiyle, Ankara'da doyurucu bulunmuyor. Buna karşüık, ABD Dışişleri Bakanlığı Shultz'un "ek mektup" taslagının "gerçckçi bir metin" olduğuna ınanıyor. ABD Dışişlen Bakanlığı yetkılilenne göre, Halefoglu'nun "ek mektup" taslağındaki beklenukri karşılamak iki nedenle mümkun değil: Bunlardan birincisi, ABD'deki ekonomik koşullar ve her yü büyüyen bütçe açıklan nedeniyle askeri yardımların kaçınılmaz olarak azalması. Ikincisi ise, ABD yasalanna göre, yönetimin dahil olduğu bir grup ülkenın ABDye olan FMS(askeri dış satış) kredilerinden doğan borçlannı hafifletmeyi amaçlayan bir "eylem ptanı" üzerinde çalışıyor. Bu proje gerçeklestiği takdirde Türkiye'nin önüraüzdeki on yü içinde 3.S milyar dolara yakUsan FMS borç yükünün hatinetıimesi mumkün olabüecek. Yönetim, bu çerçevede iki seçenek üzerinde duruyor: 1. Borç ödemelerinin ertelenerek yeni bir takvime bağlanması, 2. Geçmişte uygulanmış olan ytıksek faiz oranlannın bugunkü faiz oranına indırılerek faiz yükünun hafıfletilmesi. Türkiye'ye yeni Yunan vetosu Savunma Inceleme Komitesi'nin dünkü toplantısmda Yunanistan, Türkiye'nin kuvvet planına şarth veto koydu. Ankara, Limni'nin dahil olduğu Yunan kuvvet planını kabul ederse, Atina da vetosunu kaldıracak. HAPt ULUENGİN BRÜKSEL Limoi Adasının "basrole" çıküğı ve NATO'da iki yıldan beri oynanan senaryonun bu yılki birinci perdesi, dfln Brüksel'de yeniden tekrarlandı. tttifak bürryesinde teknik düzeyde bir organ oluşturan "S«n ı r n ı Incekme KomhesiMnin dünkü oturumunda Yunanistan, Türkive'nin NATO'ya sunduğu kendi, "ülke savunma bölümüne", (Country Chapter) sartiı weto" koydu. Tbplanüdaki Atina temsilcisi, Türk tarafının Yunanistan ülke oolümüne, "okey" demesi halinde vetonun otomatik olarak kalkacağını duyurdu. Bilindigi gibi, NATO üyesi ülkelerin yılhk savunma plan hedeflerini ittifaka sunarak burada onaylatüklan, "knvvet prognmı", iki yıldan beri Türki ye ile Yunanistan arasında bir "düello" sahnesi oluştunıyor. Aüna, sürekli olarak Lozan Antlaşması uyannca silahtan anndınlmış olması gereken Limni Adası'nı kendi kuvvet planına dahil ediyor. Bu dununun NATO belgelerine geçrnesini engellemek isteyen Türkiye de Yunan programına veto getiriyor. Atina ise, herhangi bir neden göstermeden sadeoe misUleme olarak Türk kuvvet hedefleri prograrrunı veto ediyor. Bu dunımda kasım ayı başında görüsülecek olan Yunanistan kuvvet hedefleri programına Limni Adası da dahil olduğundan Türkiye, yine " S t T u m ı tnceieıne Komitesüıde" Yunan planını veto edecek. Askıda kalan bu planlar, en üst duzeydeki organı oluşturan Savunma Planlama Komitesi'ne gklecek ve burada da anlaşma olmadığı takdirde aralık ayında gerçekleştirilecek NATO savunma bakanlan toplantısı gündemine gelecek. Ancak Brüksel'deki gözlemcilere göre, geçen yıldaki senaryonun eşi, bu yıl da tekrarlanacak ve Genel NATO Kuvvet Planı, Türkiye ve Yunanistan ülke bolümleri olmaksızm onaylanacak. Son iki yıhn pratik göstergesi ise, söz konusu eksikligin her iki ülke için de bir "kandikap" oluşturmadığı şeklinde. KEMALİZMİN DRAMI Vedat Nedim Tör 2. bası, 550 lıra (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğluhtanbul Nüfus kâğıdımı kaybettim. Geçersizdir. HASAN TANEROĞLU (Baştarafl 1. Sayfada) Ya Erbakan? Erbakan'ın durumu geçici 4. maddeye girmryor. Niçin girmryor? Çünkü geçici 4. maddeyi yazanlar, "Devletin şahsîyeöne terşı işlenmiş cürümlerden biri ile ilgili olarak kamu davası açılmış" bulunanlan yasak kapsamına almışiardı. Bu madde, MSP yönettcilerinin nasıl olsa mahkum olacaklan varsayımına dayanarak yazılmıştı. Erbakan ve arkadaşlan yargılama sonunda aklanınca madde kapsamından çıktılar. Çünkü madde MSP yöneticilerinin yargılama sonunda aklanacaklannı öngörrnemişti. idare Mahkemesi de aJdanan MSP yönetidlerinin yasak kapsamından çıktıklanna karar verdi. Içişleri Bakanhğı'na duşen gurev artık yalnızca "dunm saptaması"d\r. Erbakan ve öteki MSP yönetictleri bugün bir genel seçim olsa bu seçime katılabilirter. Tersini duşünenlerin eger hukuk fakültelennden mezun iseier dipiomalannı hemen geri almak gerekir. Durum öyiesine açıktır. Peki geçici 4. madde Kalkarsa yasaklann tümü kalkryor mu? Hayır kalkmryor. Elde bir de anayasanın 76'ncı maddesi var. Bu madde kimsenin aklına gelm'ryor. Peki nedir bu madde? Bu madde "milletvakHi seçMme yeteriiğr ile ilgilkjir. Geçici 4. madde, adı üzerinde "geçici" niteiiktedir. 76. madde "kalıa yasaklar" getirmtştir. Bu "kalıcı yasatdar" ne gibi suçlaıia ilgilidir bilir misiniz? "Yüz ktzaröcı suçlarT Bunu anladık, peki başka? Devtef s/rfannı açığa vurma, kteotojik veya anarşik eylemlere katılma ve bu gibi eytemleri tahrik ve teşvik suçlanndan biriyie huküm giymiş o/an/ar, affa uğramış o/sa/ar bf/e milletvekili seçtiemezier. Ceza yasamızda "ideoktfk ve anarştk eytomler" başlığı ile bir bölüm yoktur. Bu yüzden siyasal nitelikteki her eylemin bu yasak kapsamına alınması en azından bir olasılıktır. "D&rietsırtannt açtğa vurma" diye adlandınlabilecek suçlar, ceza yasasının 132'nci maddesinde tanımlanan eylemlerdir. Bu gibi suçlardan cezalara çarptınlıp da cezalan kesinleşenler "affa uğramış o/sa/ar bile" milletvekili seçilemeyeceklerdir. Soz gelişi, 12 Eyiül oncesi duvara "sol stogan" yazan bir lise oğrenctsi bu suçtan mahkum olursa, artk bir daha ömrü boyunca seçilme hakkına sahip olamayacaktır. Aftedilmiş olsa bilel "ideotojik ve anarşik eyhmler" tanımı açık olmadıgtndan, örneğin, Antatya'da pazar günkü olayda sorumluluklan görülenler ceza mahkemesi karan ile mahkum oluriarsa bir daha milletvekili seçilemeyeceklerdir. Evet, yasama organının çıkardığı bir yasa ile aftedilmiş olsalar bilel Tabü bu eytemi "tahrik ve teşvik edenlor" de aynı sonucla karşılaşacaklardır. 12 Eyiül oncesi "devM sırn" sayılan bircok bllgi 12 Eylul yöneticileri tarafından açığa vuruidu. Boyiece "devtet s/rtannı açığa vurma" diye tanımlanan suç bOsbütün anlamını yitirdi. Olağanüsiü dönemde bircok yasa kendiliklerinden askıya alınır. örneğin askeri ceza yasasının asker kişilere siyaset yasağı getiren kurallan bir sure için ister istemez görmezlikten gelinir. Geçiş dönemlerinde "suç ve ceza"nın doğası ve öğeleri de değişir... Bu madde var okjukça, 12 Mart 1971 öncesinde ceza vasaanın ui'inci maddesi gereğince mahkum olan TİP ile yine 12 Eyiül döneminde agır napts cezalanna çarptınlan TİP ve TİKP yöneticileri affa uğramış olsalar bile bir daha milletvekili oiamayacatdardır. Yine bu madde yürüriükte kafdığı sürece, yargılanmakta olan DİSK ve Barış Derneği yöneticileri hakkında yargılama sonunda mahkumtyet kararları verilirse, bu sanıklar da sonradan affedilmiş olsalar bile milletvekili seçilemeyecekJerdir. "Affedilmiş olsalar büe milletvekili seçilemezler" koşulu 1961 anayasasına "Vassıada mahkumlan" için konulmustu. Daha sonra bu koşulu içeren tanım madde metninden çıkanldı. TİP, bu anayasa değişikliğintn iptali için Anayasa Mahkemesi'ne dava actı. Anayasa Mahkemesi, TİP'in başvurusunu haklı bularak bu degişikliği 16 Haziran 1970 tarihli karan ile iptal etti. "Yassıada mahkumlan" için getiriien "affa uğramış olsalar bile milletvekili seçHemeyecekleri" yasağı ancak 1974 yılında yapılan anayasa degişikliği ile kaldırılabikJi. Şimdi Oemirel'e ve Cindoruk'a sorun bakalım; geçici 4. madde dışında şu 76'ncı maddedeki "kalta yasakîar"a karşılar mı? Hayır değiller... Arbk Bakırköy de "Unlted Colors of Benetton" ile renklenecek Peki ya SHP, bu durumda, geçici 4. madde dışında bu "kalıa yasaklar" ile ilgili bir gönjş bikJirmeyecek midir? Hazır 4. madde gündeme gelirken "anayasanın 76'nct maddesktdeki yasaklar da kalkmalı" demeyecek midir? Kendi milletvekilinin dokunulmazlığına bile sahip çtkarnayan bir partiden ne beklenir. diye soracaksınız. Siz de haklısınız. Ortaköy Sanat Merkezi François Truffaut Haftası Catherine Denevne Getırd Depardıen • Jean Poiret Pzt 18 0 0 ' S I 16 30 21 15 • Cr5 14 15 Pts 12 0 0 C m 1B 15 ' Cts 21 15 • Pz U 15 osm OLUMUNUN 2 YILDONUMUNDE Son Metro Penceredeki Kadın Gerard Deperdieu • Fany Ardant Pji 16 30 • Sl 14 15 • Crs 12 00 • Prç 11 45 Cm '6 30 21 00 • Cts 18 45 • P2 18 45 PTT Arkası Türkçü Sok. Bak.rköy fünutulnıayaiı Sevgili) Pzi 1 4 ' 5 21 15 • Sl 1 2 0 0 a ? 1»»5 Prs 6 3 0 C m • 1* 15 • P ı 21 15 Jules ve Jim Jeanne Moreao • Oscat Wernet Jeanne Morean • Mıchel Bonqoet Prs P21 12 00 • S! I I 4 5 Crs 16 30 21 15 14 15 21 15 • Cm 12 00 • Pz 16 30 F1LM S1NEMADA S E Y R E D I L I R SALI G U N L E R I INDIRIMLIOIR Siyah Gelinlik (Baştarafl 1. Sayfada) bey'deki bir gayrimenkulü ile Valikonağı'ndaki mağazadaki menkulleri Uzerine" ıhtıyati haciz koydu. Faiz ve masraflar ile birlikte 112 milyon 282 bin lira tutan alacağı nedeniyle ihtiyati haciz karan ile birlikte icra memurluğuna başvuran banka avukatları cuma günu Şişli 2. İcra memuru ile birlikte gittikleri Nişantaşı Valikonağı 73/2'de bulunan Dilberler Mağazası'ndaki 28 milyon 637 bin liralık taşınır mala ihtiyati haciz uyguladılar. Haczedilen çeşitli konfeksiyon malları ile büro rnalzemeleri Yediemin olarak şirket sahibi Abdi Dilber'in akrabası Osman Dilber'e teslim edildi. İhtiyati haciz karan konmak istenen Osmanbey Cumhuriyet Mahallesi 1002 ada, 80 parsel, 3. cilt, 217. sayfada kayıtlı bulunan gayrimenkulün ise Dilberler Tekstıl tarafından başkasına devredildiği öğrenildi. Aynca firmanın îş Bankası Nişantaşı Şubesi'nde bulunan 2 milyon 995 lirası borca karşılık bloke edildi. Dilberler Tekstil firması yetkilileri jş Bankası ile anlaşmaya vararak protokol yaptıklannı ve ihtiyati haciz kararının en kısa zamanda kaldınlacağını söylediler. Dilberler'e ait tekstil fabrikalarının daha önce Okumuş Holding'e satıldığı ve firmanın Okumuş'tan 7075 milyon civannda alacağı bulunduğu, aynca hacze neden olan 66 milyon liralık borcun da Okumuş'tan kaynaklandığı belirtildi. Öte yandan Topkapı'da bulunan Orkon Konfeksiyon ve Dokuma Sanayi A.Ş. ile aynı şahısların ortaklığında bulunan Oras D15 Ticaret A.ŞÎnin 1983 yıhna kadar imza yetkilisi olan ve halen Onsen Çelik Eşya Fabrikası sahibi bulunan Selahattin Karagöz'iın 50 milyon liralık alacağı için açtığı iflas davasında mahkeme her iki firmanın da iflası Tekstilde bir iflas, bir haciz daha na karar verdi. Istanbul 6. Tıcaret Mahkemesi'nde görülen davada 50 milyon lira alacağı için Orkon Konfeksiyon ve Oras Dış Ticaret'in iflasını isteyen Selahattin Karagöz, avukatı llhan Tandoğan tarafından temsil edilirken, davalı iki şirketin savunuculuğunu yapan a\rukat Serdar Peksöz'e verilen vekaletnamede, şirket adma Selahattin Karagöz ve Ahmet Hasbıyık'm vekaletname verdikleri görülüyor. Alacağı nedeniyle iki şirketin de iflasını isteyen davacı Selahattin Karagöz aynı mahkemede davalı olarak gözüküyor. Bu çelişkiyi kendisine sorduğumuz Selahattin Karagöz, her iki firma ile bir ortaklığı bulunmadığını, sadece 1983 yıhna kadar iki firmada da imza yetkisi olduğunu ve dosyada bulunan vekaletnamenin de eski vekaletname olabileceğini söyledi. İki fırma avukatı duruşmalarda ödeme güçlıiğu içine düştükleri için 50 milyon lirayı ödeyemeyeceklerini ve iflas istemini kabul ettiklerini bildirdi. Mahkemenin verdiği iflas karan üzerine Istanbul 2. İflas Dairesi'nde acılan masa, iki firmanın mal varhklarının ve alacaklarının tespitine başiadı. thtiyati haciz karan uzerine bir açıklama yapan Dilberler Tekstil Hukuk Müşaviri Nermin YoğurtçugU, "Borç gerçeku Dilberler'e ait olmamasına karşüık yasal zorunluluklar ve Dilberler' in 111 yıllık koklü ve güvenilir firma olması göz önıinde tutularak derhal tş Bankası ile temasa geçildi. Borç için bir ödeme planı sunuldu. Yann (bugün) saat 9.00'da banka ile kesin göruşmemİ2 var" dedi. Dilberler'in Zetip A.ŞIde yuzde 75 hissesi bulunduğunu ve Zetip A.Ş!nin işletme kredisini kullanması için bu firmaya yiiz milyon liralık hatır senedi verdiklerini kaydeden Avukat Nermin Yoğurtçugil şunlan soyledi: "Bu bonolar vadelerinde işlet me kredisini alan Zetip A.Ş. tarafından ödenecekti. Kıedinin işletme bünyesine girdigi sırada DUberter, Zetip A.Ş.'deki hisselerini Okumuş Holding'e sattı. Bonolann vadeleri geldiğinde ilk 5 bono Zetip tarafından ödendi. Fakat Okumuş Holding geri kalan bonolan odemedi. tş Bankası öz olarak olayı bildiginden ancak Okumuş'un bonolan odememesi uzerine bu >ola başvurmuşlur." Dilberler'in, lş Bankası'nın ilk 3. müşterisi olduğunu söyleyen Yoğurtçugil, mağazada ihtiyati haciz karan konan 28 milyon liralık konfeksiyon eşyası ile büro malzemelerinin ihtiyati haciz karan sırasında değerlerinin düşük gösterildiğini, gerçek değerleri ile birlikte mağazadaki mallann değerinin çok daha fazla olduğunu söyledi. BILSAK'TA BUGÜN BtLSAK KÜLTÜR GEZtLERİ Kultür dunyamızın önde gelen Sanat Tarihçisi, Sosyolog, Araştırmacı, Mimar ve Arkeologlarının rehberliğinde, geçtiğimiz ilkbaharda başlattığımız ve buyük ilgi gören Şehiriçi kultur gezıleri. 1 Kasım Cumartesi: HALİÇ Murat BELGE 15 Kasım Cnmariesi: İSTANBL'L'UN KAP1LAR1 Murat BELGE 22 Kasım Cumartesi: RESİM HEYTCEL MÜZESİ Rafi PORTAKAL 29 Kasım Cumartesi: tSTANBUL'DA MİMAR SİNAN Cengız BEKTAŞ 6 Aralık Cumartesi: tBRAHİM PAŞA SARAYI Rafı PORTAKAL BtLSAK bundan böyle tum bolumlerıyle Pazar gunlerı de açık. BİLSAK: Soğancı Sok. 7 Cihangir. 143 28 79143 28 99 Dereboyu Cad. Tel: 161 79 43 alınacakhr. RA FIKER ÛENEYIMU 5283419.5129170 i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle