12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EKİM 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 yakınıyor Sovyetler'de tren kazası Sovyetler Birliği'nde bir yolcu treninde çıkan yangında çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralanthğt bildirildi Sovyet Sendikalar Btra'ği'nin yayın organı Trovgazetesi yangtna, içkıli olan kontrol memurunun sigarayla uyumasının yol açtığmı belirtti, Ancak ölü ve yaralı sayısıyla, olayın tarihi hakkında bilgi vermedi. Olaydan sonra yangına yol açan kontrol memurunun 10 yü, tren şefinin de 3 yıl hapis cezasına çarpnrıldığı bildirildi. NATO Reagan'a kızgın Papandreu, Sovyetler Birliği Alman General Hans Mach, zirveden önce lideri Mihail Gorbaçov'un özel kendilerine danışılmadığını belirterek, "Tüm temsikisi Vladimir Suslov ile göriiştükten sonra yaptığı açıklaNA TO komutanları, yaşamsal önem taşıyan mada, "Gorbaçov'nn, bo yüzyıkonularda ne olduğunu bilememenin sıkıntısı lın sonuna kadar nıikleer silahiçindedir" dedi. lardan arınmış bir dün« varatmak için yaptığı onerileri ve verNATO Genel Sekreteri Carrington, diği odunleri memnunlukla karkomutanların yakınmasını haksız buldu. şuıyoruz. ABD Başkanı Reagan'ında, Gorbaçov'un önerilerine Dış Haberter Servisi NA General Hans Mach, Reykjavik oiumhı cevap vermesi çok önemii TO'nun yüksek rütbeli komutan zirvesinin askeri alanda taşıdığı bir adundır" dedi. lannın Reykjavik zirvesinden ön önem konusunda, kendilerine Papandreu, silahsızlanma koce Başkan Rcagan, kendilerine hiçbir şekilde danışılmadığını benusunda bir anlaşmaya vanladanışmadığı için hoşnutsuz ol ürterek, "Tüm NATO komutaomaması halinde bunun suçlusuduklan bildirildi. NATO Genel lan, yaşamsal önem taşıyan asnun, "Yüdız SavaşJan" projesinSekreteri Lord Carrington ise ge keri konularda ne olduğunu bi den vazgeçmeyen Başkan Realememenin sıkıntısı içindedir" gan olacağını belirtti. nerallerin bu yakınmasını haklı bulmadığını belirtti. BBC, NA dedi. Papandreu, Reykjavik görüşTO tarihinde ilk kez komutanlaReagan ve Gorbaçov'un orta mesinin en önemii yanının, ABD rın zirveden sonra ABD başkave SSCB arasında gelecekte yamenzilli nükleer füzelere ilişkin nından yakınması olayının mey bir pazarlığa girmesi ve bu pa pılacak görüşmelere olumlu bir dana geldiğine dikkati çekti. Bu zemin hazırlaması olduğunu zarhğın Baunın askeri gücünü arada NATO Müttefik Kuvvetle bozması olasdığından kaygı duykaydetti. ri Komutanı General Bernard Papandreu, "Rekjavik'te hiçduklannı beürten General Mach, Rogers'ın danışmalarda bulun Reykjavik zirvesinden sonra ne bir anlaşmaya ranlmamasına mak üzere Washington'a gjdeceği ler olup bittiği konusunun hâlâ rağmen gonişmelerin devam e(öğrenildi. mesi konusundaki karariılık, in"karanlıkta kaldıgını" savundu. sanlık açısından önemii bir BBC'nin haberine göre NABu arada, Sovyetler Birliği Dı husustur" dedi. Tö'nun ust duzey komutanları, şişleri Bakanlığı'nuı bir sözcüsü Rekjavik görüsmesinin sonuçReaganGorbaçov arasında de, ülkesinin, uzay silahlan gelan hakkında bilgi vermek amaReykjavik'te yapılan zirveden liştirdiği yolundaki Amerikan idcıyla Yunanistan'a gelen ABD memnun değiller. Komutanlar, dialarıru yalanladı. temsilcisi Max Kampelman. gerek zirve oncesi, gerekse sonYunanistan Başbakam And Sovyetler Birliği'nden. silahsızrasında "dikkate alınmamaktan" reas Papandreu, ABD ve lanma göruşmelerinde orta menyakınıyorlar. SSCB'nin, nukleer silahların kal zilli füzeler ve "Yüdız Savaşlan" dınlması konusunda anlaşmaya konulannı birbirinden ayn madNATO'nun "öfkeli ko varamamalan haJinde, suçlana deier olarak kabul edeceği yolunmutanlan" adına konuşan NATO îttifak Avrupa Yüksek cak kişinin Başkan Ronald Rea da verdiği sözde durmasını isteKomutanlığı Başkan Yardımcısı gan olacağını söyledi. di. NATO komutanları Reagan'ın zirveden önce kendilerine danışmamasından DUN1ADA BUGUN ALİSİRMEIV Yapmayın Efendiler... Reykjavik doruğunun b&şansızlıkla bitmesinden sonra, birçok ülkenin politikacısı görüşmedeki olumlu yanlan vurgula* yarak umut kapısını açık bırakrnaya çalışır ve yeni gelişmelerin şimdiden durdurulmasını önlemek için çaba harcarken, yorumlar birbirini ızliyor. Bu yorumlar genellikle, doruk toplantısının Reagan'ın Yıldız Savaşlan da denen Stratejık Savunma İnisiyatifi (SSİ) projesinden vazgeçmemekte dırenmesınden kaynaklandığı yolundadır. Batı Avrupa'da olduğu kadar, ABD basınında da bu gerçeği vurgulayan yazılar çıkmaktadır. Öte yandan, ingiliz Işçi Partisi gibi (ki gelecek seçimde en güçlü iktidar adayıdır ülkesinde) tartışmasız NATO'cu olan kuruluşlar da, Reagan'ı sert bir biçimde eleştirdiler ve silahsızlanma konusunda atılacak adımları engellemekle suçladılar. Bu yorumlara katılmayan ise bizim televizyon oldu. Geçen gün yapılan bir karşılıklı konuşmada bir profesör ile bir eski büyükelçi, doruğun başarısızlığının nedeninin Reagan olmadtğını, Gorbaçov'un tüm çıkışlannın yalnızca propaganda amacına yönelik olduğunu Yıldız Savaşlarının ise yaraıiı ve etkili bir prpje olduğunu ileri sürdüler. Hani konuşma neredeyse, 1950'lerin soğuk savaş döneminde "ABD hep haklıdır, Sovyetler'de ise bütün kötülükler saklıdır" biçimde özetlenebilecek olan egemen görüş doğrultusundaydı. Hemen belirtelim ki, biz şu ya da bu yanın körü körüne yandaşlığına da, yandaşlarına da pek kişisel bir saygı duymazsak da, herkesin görüşünü özgürce anlatabtlmesi hakkına saygı duyarız ve bunu demokrasinin ön koşulu sayanz. Bu yüzden de, kişilerin gazetelerde veya başka yayın organlarında, ister Amerikancı ister Sovyetçi olsun görüşiennı anlatmalarının demokrasinin koşulu olduğuna inanırız. Bunlardaki yanlışlann ve sakıncalann yasaklarla değil, kamuoyunun aydınlatılmasıyla, gerçeklerin tartışarak bulunmasıyla giderilebilecegi kanısındayız. Ancak düşünce özgürlüğü konusundaki bu görüşlerımızi bir kez daha vurgularken, bir noktayı da belirtmek zorunludur Devtetin radyo ve televizyonunu, gorüşleri önceden belli, dünyaya bakışlan soğuk savaş döneminden kalmtş kişilerle doldurarak, dünya olaylarına Amerikan yandaşlığı gözlüğüyle baktırmak da son derece yanlış bir tutumdur. Bu ne Türkiye'nin dışa vermek istedıği görüntüyie bağdaşır, ne de bugün değil bir süredir yerini aymazhğa bırakmış temel dış politikamızla. Sözu edilen konuşmaya katılan büyükelçınin bir günlük gazetede çıkan yazısı da, aynı görüşlerı yinelemekteydi. Ona göre, Gorbacov Reykjavik'te salt propaganda amacıyla Reagan'ı ktstırmak için ödün üstüne ödün vermış Doruktan basanlı bir sonuç alınmamasından sonra Gorbacov etrafı velveleye veriyormuş Zaten Sovyetler Birliği bugün ABD'ye karşı ilk vuruş üstünlügünü ele geçirmiş. bu üstünlüğünü kaybetmemek için etrafı velveleye veriyormuş. Yıldız Savaşlan denen projenin ise, Sovyetler'ın ıddıalarının aksine, gerçekleşip etkin bir savunma sistemi oluşturması olanağı varmış ve bu gerçek ABD'nin önde gelen bilim adamlan tarafından da kabul ediliyormuş. Bu, doğrusu, yanılma ürünü olduğuna hiç inanamadığımız yanlışlann hangisinden başlamak gerek bilmem ki? Sovyetlerin ABD karşısında ilk vuruş üstünlüğüne sahip olduğu görüşü, zaman zaman propaganda için kullanılan bir tevatürden başka bir şey değildir. Başkan Reagan, Avrupa'daki orta menzilli Cruise ve Fershing füzelerınin de yardımıyla daha ilk döneminde ve Yıldız Sayaşları projesinden önce de, Moskova'ya karşı ilk vuruş üstünlüklerini kullanarak sınırlı bir nükleer savaşın kazanılabilırlığını ciddi olarak incelemişti. Gorbaçov'un silahsızlanma konusundaki ödünleri ise, bir propaganda değil, kendı ülkesindeki ekonomik reformlar için gerekli gördüğü kaynak aktarımını sağlamaya yönelik bir girişimdir. Başka bir deyişle Sovyetler kendilerine çok pahalıya oturan ve ABD'nin tersine, ekonomik yapının ayrılmaz zorunlu bir parçası olmavan silahlanma harcamalannı kısmak istemekte, bu yuzden de silahsızlanma yolunda atılacak adımları içtenlikle atmaya hazır görünmektedırler. Ne Afganistan olayları bu gerçeği görmezlikten gelmemıze neden olmalıdır, ne de bu gerçek Afganistan olaylarını. Ama Sovyetlerin tutum larına tanı getırirken gerçekçi ve soğukkanlı olmak da zorunludur. Sözünö ettiğimiz gerçeği, tüm Batı basınında ABD'nin New \brk Times ve VVashıngton Post gibi önde gelen saygın ve ciddi yayın organlarında da bulmak olasıdır. Yıldız Savaşları denen SSİ 'ye (Stratejik Savunma Jnisyatrfi) gelince: Bu projenin gerçekleşmesinin yani ABD üzerinde etkili Sovyetler'in aşamayacağı bir şemsiye oluşturmanın olanaksızlığı ABD bilim adamlan tarafından dile getirilmiş bulunmaktadır. Bu gerçekler yukarıda sözünü ettiğimiz yayın organlarında da yer almışiır. Başka bir deyişle projenin uygulanabilırliğı bir tevatürden başka bir şey değildir. Kaldı ki, Yıldız Savaşlan projesinin uygulanabilir olması, Türkiye açısından çok daha büyük tehlikeler taşımaktadır. Şoyle ki, ABD böyle güvenceli ve yüzde yüz etkili bir korunma şemstyesini gerçekleştırdıği zaman nükleer dehşet dengesi, dehşetli nükleer dengesizlığe dönüşecek, VVashington artık tırmanmanın kendısıne bir topyekün savaşla ulaşmasından çekinmeden, sınırlı taktik nükleer bir savaşı daha rahat goze alabilecektir. Hemen belirtelim ki, nükleer alanda böyle bir üstünlüğün ABD'nin olduğu kadar, Sovyetlerin eline geçmesi de ülkemizin çıkarianna aykındır. Çünkü sınırlı bir nükleer savaşın ilk alanlarından biri Türkiye'dir. Durum böyle olunca: Bir Amerikalının Yıldız Savaşlan denen projeyi desteklemesi, kendi açısından bılgisizlik ve biraz kıt akıllılık olur, ama bir Türkün aynı projeyi savunması, bilgisizlikten ve kıt akıllılıktan öte bir davranıştır. Bu gerçekleri belirttikten sonra, bir noktayı bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Bu tür görüşlerin yayın organlarında yer almasım yadırgamak yerine, onları tartışmaya açmak daha doğrudur. Nrtekim, aynı eski büyükelçinin çok kısa bir süre önce Beyaz Saray'dan düzenlenmiş uydurma, Libya haberlerine dayanarak Türkiye ile Libya'nın arasının açılmasını ve Ankara'nın Libya'ya karşı her girişiminde VVashington'u desteklemesini öneren yazılarını da buraya alıp tartıştık. Kısa bir süre sonra ise, o zatın görmemekte direndiği gerçekleri Beyaz Saray'ın sözcüsü Amerikalı vicdanları kaldırmadığı için görüp açıklamak gereğini duydular ve biz de böylelıkle yıllar yılı Türkıye'yi dışarda hangi kafada kişilerin temsil ettiğini öğrenmek olanağına kavuştuk. Bütün bunlar demokrasinin erdemleridir ve demokrasinin kuralları içinde tartışma yoluyla elde edilir. Ama aynı görüşü devletin radyo ve televizyonunda tekel haline getirmek, işte o yapılır iş değildir. Alfonsiri'e İnsan Hakları Ödülü Arjantin Cumhurbaşkanı Raul Alfonsin, Avrupa Konseyfnin kendistne verdiği insan haklan ödülünü abnak üzere geldiği Strasbourg'ta "İnsan hakkı, en doğal haktır ve mutlaka korunmalıdır. Bu hakkın ihlal edilmiş olduğu ulkemde şu ana dek yapabildiklerim ise yapamadıklanmdan çok azdır. İnsanların bu doğal haklannı sonuna dek kullanmaları için mucadelemi sürdüreceğim" dedi. Avrupa Konseyi'nce 1980yıhnda kurulan ve üç yılda bir verilen ödiiL, daha önceleri kişilere değil, kurumlara veriliyordu. "Saçma! Insanlara hiç inanmıyomm" ABD Pakistan'a AWİCS veriyor ABD'nin Pakistan'a erken uyan sistemleriyie donatumış AtVACS uçaklan vereceği bildirildi. Pakistan Başbakam Muhammed Han Cuneco, gazetecilere yaptığı açıklamada, hükumetine bu konuda öncelik tarunacağmı söyledL Cuneco, "Daha önce Stingerfüzeleri aldık, ama bufüzelerden istediğimiz verimi sağlayamadık" dedi ABD Savunma Bakant Caspar Weinberger de, önceki gün lslamabadda yapttğı açıklamada, Mashington'un, Pakistan'ın hava savunma sisteminin kapasitesinin derhal arttınlmasını kabul ettiğini belirtti. Israil birpüotunu kurtardı İsrail birlikleri, dün Güney Lübnan'da operasyon yaptüar. Bir pilot kurtarıldı, ikincisi aranıyor. SAYDA, (Ajandar) Israil birlikleri, önceki gün Filistin kamplannın bombardımanı sırasında düsen uçaktan atlayan ve Şii milislerin eline düşen iki pilottan birini, dün Sayda ve çevresine düzenlediği operasyonla kurtardılar. Israil birliklerinin, ikinci pilotu da aradığı bildiriliyor. Israil askeri sözcüsü, savaş gemileri ve uçakların da katıldığı indirme operasyonunda duşen uçağın iki pilotundan birinin kurtarüdığıru bildirdi. Sözcü, kurtarılan pilotun Israil'e nakledildiğini, öteki pilot bulununcaya kadar da operasyonun devam ettirileceğini belirtti. Konuya ilişkin olarak bir haber yayımlayan Beyrut Radyosu da Filistin kamplarından fırlatılan karadan havaya fuzeyle düşürülen Israil uçağının pilotlanndan birinin paraşütle inerken olduğunu öne surdu. Gözlemciler söz konusu açıklamayla, tsrail'in bir uçağının düşürüldüğunü ilk defa kabul ettiğine ve 1982 haziran ayından bu yana ilk kez bir Israil uçağının Lübnan üzerinde duşürüldüğüne dikkat çekiyorlar. Askeri sözcü, daha önce yaptığı bir açıklamada, Israil savaş uçaklannın, Sayda yakınlarmdaki Filistin mevzilerini bombaladıklaruıı belirtmiş, ancak aynntılı bilgi vermemişti. GECE SALDDUSI Öte yandan, Israil Hava Kuvvetleri'ne bağlı uçakların, önceki gün TSİ 23.00 sıralarmda da Sayda bölgesinde alçaktan uçuş yaptıklan ve zaman zaman ateş açtıklan bildirildi. Iran'ın füze saldınsmda 6 kişi öldü Dıs Haberler Servisi Iranın önceki gece Irak'ın başkenti Bağdat'a giriştiği fuze saldınsında 6 kişinin ölduğü 64 kişinin de yaralandığı bildirildi. Irak askeri sözcüsü tarafından yapılan açıklamada Iran'ın attığı karadankaraya füzenin 28 evi tahrip ettiği, büyük bir hastanenin, bir okulun ve bir caminin tahrip olduğu belirtildi. Bu arada önceki gece Körfezde Panama bandıralı bir gemi vuruldu. Londra merkezli Lloyds şirketi tarafından Kuveyt'te yapılan açıklamaya göre, "Fine Brooks" adlı 13 bin tonluk tankerin 13 mürettebat] kayıp. Yetkililer geminin yanmakta olduğunu belirtiyorlar. Bu arada, Iran'ın Birleşmiş Milletler Temsilcisi Recai Horasani, bir Irak savaş uçağının, Şiraz Havaalanı'nda tran'a ait bir yolcu uçağına ateş açmasına misiilemede bulunacaklarını açıkladı. Recai Horasani, BM'de düzenlediği basın toplantısında, Irak savaş uçaklannın, Basra Körfezi'nde Birleşik Arap Emirlikleri'ne ait bir petrol tesisini de bombaladıklarını kaydetti. Afganistan: tkinci Sovyet alayı da çekiliyor Sovyetler Baüği'mn Afganistan^ dan çeküeceğini açıkladığı altı alaydan ikincisinin de geri çekilme islemi basladu 2 bin 500 kişiden ohışan ikinci alayın geri çekilme işleminin başlaması nedeniyle duzenlenen torene, Afganistan Komünist Partisi Genel Sekreteri Muhammed Necibullah da katıldu Sovyet yetkilileri, bu ay sonuna kadar Afganistandan 8 bin askerin çekileceğini açıklamıslardı. Peres, Kudüs'teki bir hastanede Filistinli geriUalann eyleminde yaralanan tsraüü askerleri zlyartt ettu Ermeni terör örgütiinün iddiası: 'Fransa ile ASALA görüşüyor' bekliyoruz" dedi. Mihranyan, Fransız hükiimetinin verdiği sozleri tutmaması halinde ASALA'nın eylemlerine tekrar başlayacağınj kaydederek, "Ancak bu sefereylemlerinüz çok daha şiddetli olacaktır" şeklınde konuştu. Siyasi komite uyesi, örgütunün Fransız hükumetine daha onceden verdiği sozleri tutması için bir ultimatom verdiğini de belirterek, özellikle, ParisOrl> Havaalanı'ndaki saldırıdan sonra "haksu" yere tutuklanan Varudcivan Garbkyan, Soner Nayır ve Ohannes Semerci'nin serbest bırakılmalarını istediğinı ifade etti. Ermeni terör orgutu ASALA, Fransız hükümeti ile göruşmeleri sürdurduklerini ve bunun sonucu Paris'te terör eylemlerine ara verdiklerini one sıirdu. Fransız hükumetinin kendileri ile temasta olduklannı yalanlaması halinde, görüşmelerin içeriğinı ve görüşmelere Fransa hukumeti adına katılanlan açıklayacaklarım kaydeden Mihranyan "Bizim görüşmelerimiz Iran, ya da bir baska üikeyle yapılan müzakerelerie kanştınlmamalıdır" dedi. . SSCB Lefkoşa Büyükelçisi: Japonyu: Tankerde patlama iki ölü üçyuralı Japonya'nm Osaka limanında benzin taşıyan bir tankerde meydana gelen patlama murettebattan iki kişinin ölümüne, üç kişinin de ağır yaralanmasma yol aç0. AnseiMaru adh gemmin Pompa odasında meydana gelen patlamanın nedeni henuz bilinmiyor. Yetkililer, patlama sırasmda gemide 8 kişilik mürettebat bulunduğunu belirttiler. (a.a.) BEYRUT, (a.a.) Fransa yetkilileri, teröristlerle pazarlık yapılmasımn sözkonusu oimadığı yolundaki açıklamalanna rağmen, ASALA, Fransız hükümeti ile görüşmelerinin devam ettiğini bildirdi. ASALA'nın siyasi komite üyesi olduğunu söyleyen Mirhan Mirhanyan, Fransız gazetelerinden "Le Monde" ve Fransız haber ajansı AFP'ye verdiği bir demeçte görüşmelerin devam ettiğini belirterek, "Bu yiizden Fransa'daki e\lemlerimize ara verdik, ancak Fransız bukumetinin verdiği sözleri tutmasını Kıbrıs sorunu uluslararası bir konferansta çözümlenmeli LEFKOŞA, (a^.) Sovyetler Birliği'nin Lefkoşa Büyükelçisi Fokin, "Kıbns sorunuyla ilgilenen herkesin, her yerde, Birleşmiş Milleder'de, Genel Kurul'da, Guvenlik Konseyf nde çözum yönttnde faaliyet göstermesini bekliyoruz" dedi. Fokin, önceki gun Lefkoşa'nın Rum kesiminde basın ve yayın kuruluşlannm temsücileriyle göruştü. Büyükelçi, Kıbns sorununu, "Çağdaş diinyanın çözflm bekledigi sorunlardan biri olarak" tanımladı ve "Reykjavik zirvesinde Kıbns sonınuna da değinildiğini" söyiedi. Fokin, SSCB'nin, Kıbns sorununun lafla değil fiilen çozumlenmesini desteklediğini kaydederek, şoyle dedi: "Sovyetler Birliği, Kıbrıslı Rumlaria Kıbrıslı Türklerin çıkarfanna, banşa ve uluslararası güvenliğe hizmet edebilecek bir çozumun ancak uluslararası bir konferans çercevesinde hareanacak ortak çaba ile bulunabileceğine inanmaktadır." Fokin, bir soru uzerine, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Kıbrıs sorununun çözümü konusunda sunduğu son öneriye, ilgili tarafların tavrının farklı olduğunu belirterek, "BM Genel Sekreteri'nin, iki tarafa sunduğu onerileri daba fazla düşüneceğini tahmin ediyorum" şeklinde konuştu. Kadıkoy, Erenkoy, Bağdat Caddesı Beyaz Akasya Sokak 2 kapı sayılı Desen apartmanı 5 nolu daıresı 23 Ekım 1986 Perşembe gunu saat 13 00 1330arası Kadıkoy 2 Sulh Hukuk Mahkemesı duruşma salonunda Hakım nezaretı altında satılacaktır Genış bılgı almak ısteyenlenn Kadıkoy 2 lcra memurluğu 984/783 satış dosyasına muracaatları rıca olunur ABD'nin füze denemesi Amerikan Deniz Kuvvetleri'nin havadan havaya AMRAAMfüzesini başanyla fırlattığı bildirildi, ABD Savunma Bakanlığı'ndan önceki gun yapılan bir açıklamada AMRAAM füzeleriyle şimdiye kadar yapılan 18 denemeden 151nin başanyla sonuçlandığı belirtildi. Savunma Bakanlığı'nm bir sözcüsü, Deniz Kuvvetleri'ne bağlı bir F18 uçağmdan fırlatüan AMRAAMfüzesinin, önceden programlanan hedefe özel radar sistemi ile ulaşttnldığım kaydetti. (a.a) XIAN, (AP) Çin Halk Cumhuriyeti'ni ziyaret eden ilk İngiliz hukumdarı Kraliçe Elizabeth ve eşi Prens Philip'in, tarıhi başkent Xian'ı ziyaretleri sırasında, Prens Philip'in Çinlilerle alay eden, alçaltıcı sözler sarfettiği yolundaki haberler skandal yarattı. Japonya'dan Xian'da bulunan Iskoçyalı öğNATiTya rencilerle bir toplantı yapan teknotojik yardım Prens Philip'in, Çinliler hakkında "alçaltıcı" yorumlar yaptığı ABD Savunma Bakan Yardımcı ve Pekin gezisini eleştirdiğine st Richard Perle, Japonya'dan, ilişkin haberler, toplantıya katıbazı NATO ülkelerinin savunma lan oğrencilerin, geziyi izleyen yeteneklerini geliştirebilmeleri Ingıliz gazetecilere toplantı hakamacıyla teknolojik yardım yap kında bilgi vermelerinden sonra masını istedi. Perle, Japonyada yayıldı. Bunun uzerine bir açıkgazetecilere verdiği demeçte, Ja lama yapan Kraliçe Elizabeth'ponya'nm yuksek teknolojisinin in basın sozcüsu Michael Sbea, Türkiye ve Portekiz gibi NATO Edinburgh Düku Prens Philip'üyelerinin savunmasını güçlen in Çin gezisinı "çok etkileyici" dirmek amacıyla kuUanüabüece bulduğu ve geziyi eleştirdiğine ğinisöyledi. Perle "Japonya'nm ilişkin haberlerin "son derece güvenliği açısından hayati önem saçma" olduğunu söyledi. Shea, taşıyan deniz yoüannın korun KraJiçe'nin sözculuğünu yaptığı masını sağlayan Turkiye ve Por 8.5 yıl boyunca tüm dış geziletekiz gibi ittifakın güney kana rinde bulunduğunu belirtti ve dmdayer alan ülkelerin, Japon "Hiçbir yerde boylesine acak bir ya'nm yardım programmdan misafirperverlik ve sokakiarda faydalandığını görmek istiyo bu kadar kalabalık görmedim" ruz" dedi. dedi. Prens Philip'in Çinlileri "alçaltıcı" sözler sarfettiği yolundaki haberler huzursuzluk yarattı. Kraliçe'nin Çin gezisinde skandal >&. Dünya Barış Kongresi Kopenhaglda olaylı başladı FERRUH YILMAZ KOPENHAG Uluslararası Banş Yıh dolayısıyla duzenlenen Dünya Barış Kongresi önceki gün Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da başladı. Uluslararası Kongre Hazırlık Komitesi'nce duzenlenen ve beş gun sürecek olan Dünya Barış Kongresi'ne 132 ülkeden 2400'e yakın delege katılıyor. Banş ve silahsızlanma konularının tartışılacağı kongreye Türkiye'den de çok sayıda delege davet edilmiş bulunuyor. Kongreye Türkiye'den katılacak delegeler arasında Yaşar Kemal, ZüJfü Livaneli, Haluk Gerger, Semih Coşkun, Uğur Cilasun ve Haklş Genel Başkanı Necati Çelik gibi isimleri görmek mumkun. Açılış konuşmasını Uluslararası Hazırlık Komitesi Başkanı Danimarkalı Hermod Lannungun yaptığı kongre, bir grup Ukraynalı göstericinin kürsüytı işgal ederek üzerinde "Bu kongre KGB'nin kongresidir" yazüı pankart açmalan yuzünden olaylı başladı. Göstericiler gorevlilerce dışan çıkanlırken, salonda bulunan delegelerden bir kısmı "CIA defol" diye bağırdılar. Kongrenin dünkü bölümünde tartışmalar devam etti. Dünkü grup çalışmalanna katılan Türk delegasyonu Uğur Cilasun, insan haklanyla ilgili bir konuşma yaptı. Kopenhag'daki Dünya Banş Kongresi'nin en önemii özellikierinden biri,resmiSovyet Banş Konseyi'nin çalışmalanna katıldığı bir kongreye ilk defa bağımsız Doğu Blok'u temsilcilerinin de katılması. Aynca toplantıda her türlü konunun, Afganistan konusu da dahil olmak üzere, taıtışılabileceği bildirildi. " Kml Mt dan mdtt y " ö n c e k i tngütere'nin tanınmış reggae gruplarından "UB40" Sovyetler Birliği tumesinin Moskova durağmda Kızıl Meydan'a da uğrayarak burada fotoğraf çektirdi. UB40 grubunun Moskova ve Leningradv yaptığı gezi iki hafta surecek. (Fotoğraf: AP) y g g g ü n o dukça ı aginç bir g örüntu sergilendL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle