Katalog

CUMHURÎYET/8 DENKTAŞ'IN 4 ÖNERİSİ GÜNDEMDE HABERLERİN DEVAMI 75 EYLÜL 1985 Cuellar, Rumların nabzını yoklayacak TANJU AKERSON NEW YORKKKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın iki gün arka arkaya yaptığı görüşme sonunda, bir süre önce Rum tarafının istekleri doğrultusunda değişikliğe uğramış taslak anlaşmanın Kıbns sorununun çözümü için bir temel olma niteliğinin büyük ölçüde zayıfladığı bildiriliyor. Perez de Cuellar'ın, Denktas'ın görüşmeye esas olacak önerilerini dikkate alarak bunlan Rum tarafına götüreceğini belirtmesi, Kıbns sorununun çözumünün yeni bir zev min üzerinde gerçekleşmeye yönelmesinin işareti sayıhyor. Türk tarafı, taslak anlaşma için, "Bn, artık öhnüş gözüyle bakılması gereken bir belgedir, asla görüşme temeli olamaz" derken, Kıbns sorununun çözumünde dikkatler, Denktaş'ın özellikle Perez de Cuellar'a önerdiği 4 temel ilkeye çevrilmiş bulunuyor. Türk tarafının "Asd can alıcı nokta budur" dedıği 4 temel ilke üzerinde Perez de Cuellar'ın ilk aşamada Rum tarafının nabzını yoklayacağı belirtiliyor. Denktaş'ın Perez de Cuellar'a bu 4 temel ilke iizerinde Kipriyanu ile baş başa görüşme ortamı yaratma tajebinde bulunduğunu belirten diplomatik çevreler, Denktaş'ın bu durumu "Zirve, bizim acımızdan çok yarmrh olacaktır. Gercekleşmesi gend sekretere bagİKhr" şeklindeki sözleriyle vurguladığına dikkati çekiyorlar. lıgryla kendisine iktilen 4 temel ilke iizerinde mutabakat önerisini hemen geri çevirip, taslak anlaşma üzerinde ısrar etmesi son gelişmelere göre biraz zor gözüküyor." Dinçerler'in yazgısı ikliğe aykın olarak nitelenen bazı çaüşmalan hakkında brifıng verdi. Brifing süresince Cumhurbaşkanı Evren'in Dinçerler'i dikkatle dinlediği ve hiçbir görüş belirtmediği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Evren, 12 eylül perşembe günü Başbakan özal ile yaptığı haftalık olağan görüşmesinde, Milli Eğitim Bakanlığı sorununu gündeme getirdi. Dinçerler'in verdiği brifing konusunda Evren'in Başbakan özal'a, Bakanlığın özellikle önerdiği kitaplar konusundaki tutumunu "laiklige ve Atatürk Ukelerine aykın" bulduğunu, Milli Eğitim politikasının gidişinden kaygı duyduğunu belirttiği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Evren'in bu biçimde görüş belirtmesi üzerine Başbakan özal' "Merak etmeyin efendim. Gerekeni yapacagım" diyerek, Dinçerler'i Milli Eğitim Bakanlığından alacağını vurguladı. Başbakan özal, Cumhurbaşkanı Evren ile görüşmesinden, aynı gün akşam toplanan Bakanlar Kurulu'nun sonuna kadar, kabine değişiklifinden söz etmedi. Ancak Bakanlar Kurulu toplantısının sonunda özaTın Başbakan Yardıması Kaya Erdem'i de çağırarak, Vehbi Dinçerler ile yaklaşık 45 dakika görüştüğü görüldü. Görilşmede, Başbakan özal, Dinçerler'e "Çok tepki topladmız. Artık Bakanhkta k«lm»niT hökümeti yıpratır hale gelmiştir" deyince, Dinçerler direndi ve "Ailah şattdimiz, ben dogrn bUditimi yaptyonım. Vkdanen rahaom, hukömetin yıpranmasını isteyen bazı çevreler benl hedef seçtiler" diyerek kendini savundu. lannın hazırlanıp uygulanmasın' da "Atatürk İnkılaplan ile Atatürk Milliyetçiligi" temel alınacak. Yeni yönetmelikte aynca ilkokulların 4 ve 5. sınıflarında haftada 10 saati geçmemek ve kurs niteliğinde olmak koşuluyla yabana dil eğitim ve öğretimi yapılabilecegi bu eğiümin sınıf geçmeyi etkilemeyeceği de belirtıldı. (Baftarafi 1. Sayfada) Ilkokula TÜRKİYEENDONEZYA RESMt GÖRÜŞMELERİ SONA ERDt Suharto: Bağımsızhk savaşında Miıstafa KemaPi örnek aldık Türkiye ve Endonezya arasında ticari ve ekonomik işbirliğinin arttınlması kararlaştırıldı. Endonezya hafif askeri nakliye uçakları ihalesi için beklentisini Ankara'ya en üst düzeyde iletti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Endonezya Cumhurbaşkanı Suharto arasında yapılan görüşmeler iki ülke arasında ticaret ve ekonomik işbirliğinin artınlması yolunda yeni adımlann atılması, bunun yam sıra taraflann BM ve Islam Konferansı gibi uluslararası kuruluşlarda daha yakın bir işbirliğine gitmelerinin kararlaştınlmasıyla sona erdi. Cumhurbaşkanı Evren, ziyaretin ilişkilere yeni bir boyut kazandıracağmı söylerken, Suharto da işbirliğinin güçleneceğini bildirdi. TürkEndonezya görüşmeleri dün Çankaya Köşkü'nde yapıldı. Evren ile Suharto heyetler halindeki görüşmeleri açtıktan sonra başbaşa iki saat süren bir görüşme yaparken heyetler arasındaki toplantıya Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, ile Endonezya Devlet Bakanı Sudharmono'nun başkanlığında devam edildi. Resmi görüşmelerin ilk bölümünde siyasi konular ele alındı ve Türk tarafı Kıbns, Türk Yunan anlaşmazlıklan ile Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskıları gündeme getirdi bu konuda bilinen görüşlerini anlattı. Cumhurbaşkam Evren de dün akşam verdiği yemekte yaptığı konuşmada da Türkiye'nin komşulanyla olan sorunlannın çözümünde diyaloğa önem verdiğini belirtti. "Ancak her komşumnzun bizimle olan inşkflerinde aynı yapıcı rutum içerisinde oldngunu soylemeye imkfln yoktnr" diyen Evren, bu sözleriyle isim vermeksizin Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun diyaloğa yanaşmamasını da eleştirdi. Cumhurbaşkanı Evren, bununla birlikte Bulgaristan'ı ismini vererek eleştirdi ve "Mesela1 Bulgaıistan, lilkesinde bulunan bir milyondan fazla Müsluman Turkii Bulgariaştınnak, isimlerini zorla degiştirmek ve dini inançJaruu ortadan kaldırmak için yaklaşık bir yddır her türtü baskı ve şiddeti siirdünnektedir" dedi. Bulgaristan'ın Türkiye'nin müzakere cağrısına yanıt vermediğine de dikkat çeken Evren, "Bulgar hükümeti gerçekleri gördügü vakit soruna çözüm bulmak ketey olacakiır" diye ekledi. Dün sabah yapılan resmi görüşmelerde de Endonezya tarafının Kıbns sonınu ve Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskılar konusunda Ankara'yı hoşnut eden bir tutum takındığı bildirildi. Dışişleri Sözcüsü, Yalim Eralp görüşmelerden sonra gazetecilere bilgi verirken, "EnDün sabah Çankaya Köşküdonezya'nın bugüne kadar Kıb nde yapılan görüşmelerde ekons sonınu ve Bulgaristan Türk nomik işbirliği ve ticari iliskilelerinin durumu konusundaki tu rin geliştirilmesi konusunda da tumu memnuniyet verici ol görüş birliğine vanldı. Ticaretin muştar" dedL artınlması amacıyla önümüzdeki Görüşmeler sırasında sırasınaylarda yapılacak ziyaretlerde da Türk tarafı Kıbns ve Bulgakarşıhklı mal listeleri belirleneristan'daki Türklerin dunımunu cek. Mal listelerinin belirlenmeön plana gejirirken, Endonezya sinden sonra bir bağlı muamele tarafı da yakından ilgılendiğı düzenlemesine gidilmcsi tasarlaKampuçya ve Doğu Timor sonıyor. Aynca iki ülke arasında nınlannı gündeme getirdi. Endobir ortak ticaret pazarlama ve yanezya da benzer şekilde Türkiyei tınm şirketi kunılacak. Bunun nin bu iki sonında kendisine veryam sıra iki ülkenin özel sektör diği desteğe teşekkür etti. Suharto konuşmasında süper güçlerin nüfuz mucadelesinden yakındı, aynca Endonezya'run 40 yıl önceki bağımsızhk mücadelesinde Mustafa Kemal'i örnek aldıklannı anlattı ve "Biz Mustafa Kemal'i yalnızca büyük bir bagımsıriık savaşçuı olarak degil, aynı zamanda bu yüzyılda sömürgeleştirilmiş ülkelere kendine güveni aşılayan bir dünya lideri olarak aöruyoruz" dedi. (Baştarafı 1. Sayfada) Denktaş'ın görüşme temeli olarak üzerinde durduğu 4 ilke söyle: 1Iki bölgeli federasyon. 2Siyasal eşitlik. 3Türkiye'nin garantörlüp. 4Mülk edinme, yerleşim, dolaşım özgürlükleri. Perez de Cuellar'ın bu önerilere yaklaşımının olumlu olduğu, önerüeri Rum tarafına götürüp sonuç almaya çalışmayı benimsediği belirtiliyor. Diplomatik çevreler, Perez de Cuellar'ın Dinçerler'in Milli Eğitim Babu yaklaşımını, "Denktaşflegö kanlığTnda kalması için ısrar etrişmemin bnndan sonra ataca tiği ve "Şu anda görevden alıngım yeni adıma yardımcı mam, beni hedef olarak seçen olacaktır" şeklindeki açıklama çevrdere verilen bir taviz olarak sında net biçimde ortaya koydu nitelenir. tzin verin göreve değunu vurguluyorlar. vam edeyim" dediği öğrenildi. Rum tarafının Perez de CuelAncak Başbakan özal, Dinlar tarafından kendilerine getiri çerler'e KöşkUn de konuya lecek bu önerileri nasıl karşıla olumsuz yaklaştığını hatırlatınyacağı konusunda diplomatik ca Dinçerler direnmekten vazçevreler şu yorumu yapıyor: özal ile Dinçerler'in görüşme"Kipriyanu'nun Denktaş. tarafından Perez de CueUar aracı sinden sonra ANAP'lı yönetici ler ile bakanlar arasında yoğun bir telefon trafiği başladı. Dinçerler'in Milli Eğitim BakanlığVndan alınmasına çok üzülen ANAP Genel Başkan Yarduncısı Mefamet Kececiler'in Başbakan özal'dan bir haftalık izin istediği öğrenildi. Keçecüer hemen sonra Konya'ya hareket etti. Dinçerler'in de hükümet değişikliğinin açıklanması ve görev tesliminden hemen sonra Afyon'a gitmesi kararlaştınldı. Milli Eğitim Bakanlığma getirüişinden sonra demeçleri ve uyguladığı bazı politikalarla grubu sıkınnya sokan Dinçerler'in Milli Eğitim Bakanlığı'ndan alınması ANAP grubunda sevinçle karşılandı. Milli Eğitim BakanlığTnda "dinci" bir kadrolaşmaya girmesi nedeniyle ANAP grubundaki "kareketçi" eğilimin tepkilerini toplayan Dinçerler'in alınması, "gecikmiş bir karar" olarak nitelendi. Cemal Büyükbaş'ın aynlıp Dinçerler'in getirildiği Devlet Bakanhğına SEKA, Gübre Fabrikalan ve Azot Sanayünin kuruluşlan bağlı bulunuyor. Dinçerler'in bakanlığına yeni başka görevler verilip verilmeyeceği henüz belli olmadı. Devlet Bakanhğı görevinden istifa ettirilen Eskişehir Milletvekili Cemal Büyükbaş, Ankara'da kaldı. kuruluşlannın karşıhklı temaslan teşvik edilecek. Görüsmelerde Türkiye ile Endonezya arasında gemi ve hava taşımacihğının başlatılması da ilke olarak benimsendi. Aynca Türkiye'nin hafif askeri nakliye ucaklan için açtığı ihalede tercihinin Endonezya lspanyol ortak yapımı CN235 tipi üzerinde yapılmasının memnuniyetle karşılanacağı Endonezya tarafınca en üst düzeyde Türk tarafına iletildi. Bu husus, üst düzeyde Endonezyalı bir yetkili tarafından Cumhuriyet'e doğrulandı. Söz konusu ihalede Endonezya, Kanada ve ttalya ile yanşıyor. Bu arada Suharto'nun beraberinde gelen Endonezya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Murdani de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Uruğ ile görüsmelerde bulundu. Endonezya Cumhurbaşkanı Suharto ve beraberindeki heyet bugün Istanbul'a geciyor. Başbakan Tnrgut özal bu akşam Suharto onuruna yemek verecek. Marini: Çath'nın konuşması nehir gibi akıyor SABETAY VAROL PARİS Sâvcı Marini, Ab doilah ÇatlıV sorgulamaya düı. de devam etti. Yaklaşık 10 saat süren sorgusundan çıktıktan sonra her zamankinden daha memmun gözüken Marini, "Abdnüab Çatlı'nın sorgnsunnn ilk günlerindeki tutukragu çözüldü. Şimdi konuşması nehir gibi akıyor. Fransız usullerine göre sorguyu gece de sürdürmem mümkün degil. Aksi takdirde devam edecektim" dedi. Sorgunun ilk günü Abdullah Çatlı olduğunu kabul etmeyen ve Hasan Kurtoğlu kimüğinde ısrar eden eski Ülkü Ocaklan Genel Başkanı, ikinci gün Roma'da tamklık etmeyi kabul etmişti. Bundan sonraki gün, ailesi ve kendi can gtlvenliği sağlandığı takdirde Papa suikastım en ince aynntılanna kadar aydmlatabileceğini Marini'ye söyleyen Çatlı'nın dünkü ifadesi hakkında Italyan Sava, ilk kez olarak aynntı vermekten kaçındı. de "yeni bir yöntem izienmesi" üzerinde duruldu. Buna göre, Türkiye ile IMF arasında bu yıl içinde herhangi bir anlaşma imzalanmayacak. Ancak, anlaşma imzalanmaması nedeniyle özellikle uluslararası bankaların Turkiye'ye "IMF tarafından kırmızı ışık yakıldıiını sanmamalan" amacıyla, yıne de IMF tarafından Türkiye^ye ilişkin bir rapor hazırlanacak. Rapor Türkiye'deki ekonomik gelişmeleri özetleyecek, ama Türkiye için bağlayıcı olmayacak. özal hükümeti Turkiye için IMF'nin hazırlayacağı raporda "dünyada ekonomik kredibiUtcsi artan iilke" görünumune yer verilmesini istiyor. (Baftarafi 1. Sayfada) IMF Ue tstanbul Haber Servisi tşyerinde verilen yemekten zehirİendiklerini öne süren Bayrampaşa'daki Orkon Konfeksiyon Fabrikası'nın yaklaşık 100 işçisi önceki gece geç saatlerden itibaren gruplar hah'nde getirildikleri SSK Samatya Hastanesi'nde yatarak ve ayakta tedavi edildiler. lşçilerden Snat Arslan (25) öldü. Doktorlar, Arslan'ın ölümüne "asabi" tanısı, öteki hastalara da "akut gastrit" tanısı koyarlarken, işçiler Arslan'ın ölümünü ve kendi rahatsızlıklanm, önceki gün fabrikada yedikleri öğle yemeğine, fabrikanın personel rnüdurü Yavuz Devlet de birkaç kişinin fabrika işçilerini ayaklandırmasına bağladı ve "Bu bir psikolojik zehirlenmedlr" dedi. ölenin yakınlan Arslan'ın öğle yemeğinden zehirlendiğini, hastane görevlilerinin yeterince ilgilenmediğini ve yanlış tedavi uyguladıklannı ileri sürdüler. llgıli doktor Mecdi Ergüney, yatarak tedavi gören hastaların sağhk durumuna ilişkin "Akşama bir şeyleri kalmaz, senden benden saglam olnrlar. Gerçekten gıda zehirienmesi olsa bunlann yansı oliir" biçiminde konuştu. Tedavi gören işçilerin anlattığına ve ilgüilerden edinilen bilgiye göre, olay şöyle gelişti: Bay rampaşa, Gümüşsuyu Caddesi, Çiftehavuzlar Yolu 29 numarada kunılu Orhan Ashtürk ve Murat Süphan adh iki ortağa ait ve 750 işçinin çalıştığı Orkon Konfeksiyon Fabrikası'nda önceki gün öğle yemeği yenildikten sonra yeni nışanlı Suat Arslan adındaki genç işçi fenalaştı. ölen işçinin eniştesi Hnseyin Acar olayı anlatırken, "öglen yemegini yedikten sonra dişlerini fırcalamış, sigarasını yakmak üzere çakmagını çıkardığı sırada midesi bulanmaya ve hemen kusmaya başlamış. Saat 14.30 sıralarında bnraya hastane getirmişler. Pek ilgilenen olmamıs. 18Jo'da ölmüş. Şbndi beyin kanama^mdan öldü diyoriar" dedi. Kardeşini kaybettikten sonra fenalık geçiren ağabeyi Rıza Arslan da şunlan anlattı: "Ben geldigimde surekli titriyordu. Ona bir oksijen ile senım taktılar. Önceden hiçbir hastalıgı yoktn. Ölünceje kadar zangır zangır titredL" Yakın akrabası Hasan Ovaakh doktorlann yazdığı ölüm raporunu gördüğünü, ölüm nedeni olarak "asabi" yaaldığını bildirdi. Doktorlar ise, beyin kanamasının aşın kusmadan da olabileceftini belirttiler. Yatarak tedavi gören 30 kadar hastadan Fadime Demir, kolun daki senım iğnesinin aasmdan yüzünü bunışturarak "Fabrikada yedigimiz ögle yemeğinden zehirlendik. Ben gece saat 24.00'te kötüleşüm. Ishal başladı. Sabah da başım dönmeye başladı" dedi. Hastaneye dün öğkye yakın sinirli bir şekilde gelen Orkon Konfeksiyon Fabrikası Personel Müdünl Yavuz Devlet'in, çevresindekılere "Boyle gıda zehirienmesi olur mu?" diye söylendiği görüldü. Devkt, bir soru üzerine "Hiç ögk yemeğinden olur mu? Zannediyonım psikolojik zehirtenme. " dedi. Zehirlenen işçileri tedavi eden Dr. Mecdi Ergüney'den alınan bilgiye göre toplu zehirlenme olayına "Pek gıda zehirienmesi" denemez. "Akut gastrit beürtOeri ishal, Imsma, baş agnsı ohır. Pek gıda zehirienmesi denemez. Fazla yemek yemekten ya da gıdanın icine bir yabancı maddenin ginnesinden olabilir. Bunlann çogu saglam. Önlem için kontrol ediyoruz. Tansiyonları nonnal" diyen Dr. Ergüney, "klmüerinin agır göriindüğiinnn" belirtilmesi uzerine "Akşama bir şeyleri kalmaz. Senden benden saglam olurlar. Gerçekten gıda zehirienmesi olsa bunlann yansı şimdiye kadar ölürdü" bıçiminde konuştu. Milli brifingi verildi Haber Merkczi Yeni Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Metin Emiroglu dün bakanlığın başoğretmen salonunda düzenlenen brifıngde çalışmalar hakkında geniş bilgi aldı. Aynı bakanlıktan alınarak devlet bakanlığına verilen Vehbi Dnçerier de Afyon'a giderek Sandıkh kapbcalannda dinlenmeye çekildi. Yeni Bakan Emiroğlu'na verilen brifinge bakanlık mudürlükleri ve daire başkanlan katıld' Metin Emiroglu, brifing sürerken, Cumhuriyet muhabirine, mevcut durumu saptadıklarını, bazı konularda ufak tefek sorunlar çıktığım söyledi. Bakanhk mensuplan ile tamştığıru, onlardan bilgi aldığmı ifade eden Erniroğlu, kitap yazma seferberliğinin süreceğini belirterek, "Kitap yazma seferberligi, bir süre içinde lamamlanacak mesek degüdir. Surekli yapdması gereken bir meseledir" dedi. Emiroğlu, yaklaşık 7 saat süren toplantıdan sonra a.a. muhabirine ise okullann açılması ile ilgili sorunlann saptandığını, sorunlann önceliğini, ana hatlannı ortaya çıkardıklannı belirtti. hi Vıa YUVAM SiGORTASI yanqın,yildınmt patlama, dahılisu baskını ve hırsızlığa karşı yuvanızı :e uğraş verdiniz yuuanızı kurarken, \özenle seçtiniz eşyalannızı ınası, boyas/, duvar kağıdı derken *kbnbüir ne türKi emek ne kadar para harcadınız... Kurduğunuz yuuay\ küçük bir ihmalin ya da talihsiz bir rasthntmm kötü sonuçkmna karşı "Halk'm Yuvam Sigortasıyla" koruyun. KORUR/. HALKTN YUVAM SİGORTASI, yuvanızda Uğrayacağınız bir Halk Sigorta Acentesinde veya yuvaınızdaki tüm eşyalcinnızcla haseu^ı veya Yapı Kredi Bankası şubesinde poliçeniz yol açabilecek yangm, yddınm düşmesi, bir kaç dakikada düzenlenecek ve belirlediğiniz infilak, dahili su baskını ve hırsızlığın kötü sigorta bedelinin karşılığıolan yıllık ücretin sonuçlarma karşı yuvanızı, eşyalarmızı koaır ödenmesiyle, yuvanız BİR YIL için sigortalanmış ve meydana gelecek hasar ve zararlan olacaktır. hemen ödeyerek yuvanızı, muthaluğunuzu 4 ' "HALK'IN YUVAM SİGORTASI" ile yuvanızm emniyet akına alır. mutluluğunu koruyun... HALK'IN YUVAM SİGORTASI ile, ister ev sahibi olun, ister kiracı, yuvanızı veya eşyalarmızı, yuvanızda oluşan veya EV EŞYASI BİNA komşularmızdan sirayet eden zararlara karşı Sigorta Bedeli Yılhk Ucret Sigorta Bedeli Yı!hk Ücret 2 500,000 1.903koruyabilirsiniz. 2.500 .0006 2023.000.000. 2.283.3.000 .0007 395.Diyelim ki, siz seyahatteyken su tesisatmız 5.000.000 3.8055.000 .000 12 170.patladı ve yuvanızı su bastı, parkeleriniz 7.500.000. 5.708.7.500 000. 18 138.halılarmız zarar gördü. Ya da (yuvanızdan rak) 10.000 000 7.610. 10 000 .000. 24 108.komşunuzdaki bir yangın veya patlama neden^le camlannız kırıldı, duvarlarıruz tahrip oldu. Eğer yuvanızı "Halk'm Yuvam Sigortası" ile sigortaladı iseniz üzühnenize hiç gerek yok. Bu ve buna benzer durumlarda tüm zararlannız ve onanm masraflannız hemen ödenecek, size de bu kötü olayları unutmak düşecektir. ' "HALKTN YUVAM SÎGORTASr'ra yaptırmak son derece kolay bir işlemdir. Bunun için, yandaki çizelgede gösterilen sigorta bedellerinden, sahibi olduğunuz bina veya ev eşyalannızın toplam değerine en yakın olanını ve karşısındaki yıllık ücret rakkamını belirlemeniz yeterlidir. HALKSIGORTA TÜRK ANONİM ŞİRKETİ Halk Sigorta T.A.Ş. Bir Yapı Kredı Bankası kuruluşudur