28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 AĞUSTOS 1985 * Hipodromdan HABERLERİN DEVAMI BRÜKSEL'den (Baştaraf 1. Sayfada) sı, kömür madenlerinde çalışançekip tam eve dönüyordum, ara lann silikoza yakalanması bu banın radyosunda haberleri din hastalıkları "günahkâr" kılmıledim. AIDS salgını Belçika ha yor. Çünkü, fazla aalı turşu yepishanelerine de sıçramış ve şu mek, cigara üflemek, kömür kaanda on mahkum hasta döşeji zımak toplumların mevcut ahne uzanmışlar. Eh, tabii mal bul lak değerleriyle çelişmiyor. Oysa mu$ mağribi gibi haberin flzeri eşcinsel olmak, eroin kullanne atladım ve pazar konusu çık mak, Afrika asıllılarla yatıp tı diye sevindim. kalkmak "günâh" eylemler. Doğrusu AIDS'in tam ne an Kuşkusuz, buruda sözü geçen lama geldiğini bilmiyonım. Aşa eylemlerden herhangi birinin sağı yukan "vücut dokunuimazlı vunmasmı yapmak söz konusu ğının dışlanması" gibi bilgiççe değil. Hatia şu ya da bu nedenbir terimin kısaltılmasından do le bunlara karşı olmak da çok doğal. Ancak, doğal olmayan, ğan bir kelime. Hastalık özellikle mevcut "ahlak" değerlerinden Afrika asılhlarda ve eşcinsellerde görülüyor. Henilz kesinlikle yola eıkarak ölümcü! bir hastane menem bir şey olduğu belirlenemeyen virüs, başta eşcinsel NEW YORK'tan olmak üzere cinsel ilişkiler ve (Baştarafı 1. Sayfada) kan yoluyla yayılıyor. Kan yolu bulma yerine dönüşmüş.. Halen deyince, içine hern kan nakli, lokalin sahibi olan Mr. Chapiris hem de eroinmanlann kullandı"çok kaüteii inzJardr diyor "çıkgı şınnga giriyor. Şu anda da çaüklan banka mfidiirleri, şirket resi bulunabilmiş değil. Hastalığa yakalanan altı ayla iki yıl ara yöneticileriyle anüannda evlenenler bik oldu".. 1970'lerin orsında değişen bir sürede öbür talarında fuhuş yeri işletme sudünyaya gidiveriyor. Yani AIDS, asri zamanlann vebası gi çundan mahkemelere düşüp yüksek para cezalanna carptırıbi bir meret. lınca Mr. Chapiris kiralık kız işiAIDS'nin tıbbi yanı bir yana, ne tövbe etmiş ve çevredeki pagerek Birleşik Amerika gerek rasız pulsuz sanatçılara dönük Batı Avupa'da asıl fırtınalar kobir lokal işletmeye başlamış.. paran yonü bir "ahlaksıziar" Mago'nun yerinin sahibi hastalığı olması. Virüsün esas "evet" diyor "Bıırası gerçekten olarak eşcinseller, eroinmanlar sanatçüann son kalesi.. Çevredeve de Afrika asıllılarla yatıp kalki en ucuz tarife>i ben uyguluyokaıılaroa görülmesi bu toplumrum.. Ajnca her zaman peşin lann "akhüc" mübaşirlerini separa da almıyorum.. Şu anda olferber etmiş durumda. Belçika dukça yüklü birresimkoleksiyohapishanelerindeki AIDS vakanuna sahibim bu yiizden.. Belarından sonra, cübbeli Katolik genmedigimresimleribile alınm. papazlara sorarsanız, hastalık Sanatçılann gözierinde yemck Tann'nın gazabmdan baska bir yiyecek para bulmaktan umudu şey değil. Günankâr işler yapan kesmiş bir ifade gordügürade, kullan "yukandmld" cezaiandıdayanamam begenmesem bile nyor. Burada insanın akkna, yapıtını alınm.. Bir bardak şarap ruhban okuiianndaki, manastırlardaki ve hatta hatta aziz pede ve sandviç karşılığı.. Aynca çorin Vatikan'ındaki o pek meşhur ğunun kişisel hesabı vardır. Burada veresiye yiyip icebilirler.. hikâyeler geliyor ya, hikâyeyi Tek tek hepsinin dosyasını tutaanlatanm sözü kaç para. nm.. Borçlan yüksek boyutlara AIDS çağdaş bir hastalık. Bu ulaş&gında uyarınm. Bir böliihastalığın toplumun marjinal ve miinii olsun odemeleri için.. genel ahlak değerlerini benimseHerşey degişcbilir, burası değişmeyen kesimlerinde yaygın olmez.. Çevre degişiyormuş, liiks ması AIDS'e bir "günahkârlık" yerier açıİıyormuş, beni ilgilendamgası vuruyor. Oysa, mide dinnez.. Asla fazla para kazankanserinin Güneydoğu Çin ve mak için lokalirnin özelligini deJaponya'da daha fazla olması, ğiştirmem.. Çünkü ben bu sanatcigara içenlerde akciğer kanseri şansının çok daha fazla artma çılann yaşamının bir parçasıyım lığı "gazap" olarak nitelemek ve bu hastalığa yakalananlara da "günahkâr" damgasını vurmak. Toplumlann ahlak değerleri göreceli ve değişkendir. Hastalıklar nesnel olgulardır ve ahlak değerlerinden bağımsızdırlar. AIDS, "beyaz diinya"da marijinal toplum kesitlerinde yaygmdır. "Kam Dünya'da" ise toplumun bütün kesimlerinde görülür. AIDS'e bir gün çare bulunur, aşısı yapılır, virüsü tespit edilir ve hastalık verem kadar sıradan olur. "Ahlakçı" teorilerin aşısı ise değer yargılarını evrensel ve değişmez kılan virüsü ezmekten geçer. CUMHVRİYET/11 Uğurtay ve Starlice giinün bankoları TAYGUN TÜRE 1. AYAK: tdman ve fonn durumuna göre gerçek bir kum atı izlenimi veren Hünkar ve Maşallah arasındaki mücadele yarışın birincisini belirleyecek. Birtek yarışın sürpriz atı olur. 2. AYAK: Uğurtay günün banko atıdır. İkinci Makita olur. 3. AYAK: Tuna ve Alaz arasındaki mücadele yanşın birincisini belirleyecektir. İki atın da idman durumları iyi olduğundan yarış içerisinde taktik savaşımını bakalım kim kazanacak. Tolgahan ve hafta içinde çok iyi gorünen Timurbey yarışın sürpriz isimleri olurlar. 4. AYAK: Şahande ve Oskar hafta içinde bu yanş için en iyi görünen iki isim. Ciddi idmanlarla hazırlanan Murat 16 daha sonra şans verdiğim ankan olup Bibioğlu yanşın sürpriz atıdır. 5. AYAK: Son galobunda I.04.526'ük işi çaüşarak Z. Mutlu ile yapan ve çok iyi görünen llkbuğra son kazandığı yanştan bu yana formunu aynı güzellikle muhafaza eden Liza arasındaki mücadele yarışın birincisini belirleyecektir. Bonheur ve Connection yanşın sürpriz atlan olurlar. 6. AYAK: Çok iyi bir form tutan Starlice günün banko atıdır. Noşirahvan ve Toptepe daha sonra şans verdiğim isimler olup Mafya ve Akdoğan yanşın sürpriz atlandır. EVET/HAYIR OKI^İY AKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) cari ve sosyal merkezlerinin yapılması şartları konulmuştur. Altyapının kendilerince yapılması plan notu bulunmaktadır. Sayın Akbal, iftiraya dayalı haberlerin çıkmasından sonra, niçin devletin 3 önemli organını seferber ederek, telaşla fiyat tespiti yaptırma ihtiyacını duyduğumu soruyorsunuz. Bu en tabii bir savunma hakkıdır. İftira karşısında elbetteki meselenin gerçek yönünü kamuoyuna bildirmek bir saygı ve görevdir. Bu görevi yaparken, sizin de yazınızda kabul ertiğiniz anlaşılan, en güvenilir ve en önemli kaynaklara başvurulmuştur. Mahkeme kararı, Defterdarlık Takdir Komisyonu ve Türkiye Emlak Kredi Bankası Takdir Komisyonu... Bu kuruluşların takdirleri ile tespit ettikleri fiyatlara ait belgeler basına dağıtılmıştır, size de gönderilmektedir. Belgeler arasında bazı emlâkçilerin satmakta oidukları o bölgedeki aynı büyüklükteki arasalar için peşin ödeme şartı ile tekiiflerı de bulunmaktadır. 120 milyon lira vermeye hazır olduğunu bildiren vatandaşa, niyeti hakikaten ciddiyse yardımcı olabilirsiniz. Görüldüğü gibi demogojiyle, yalan ve yanlış haberlerle hiç bir maksada hizmet etmek mümkün olamamaktadır. 27.7.1985 tarihli yazınızın 1. maddesinde "Belediye memurlanna konut yapılması amacı ile Merkez ilçe Belediye Meclisi'nce imara açılmıştır" demektesiniz. Kesinlikle hayır. Belediye memurları için konut ya da lojman için değil, sosyal konut alanı olarak 1981 yılında planda ayrılmış bir yerdir. 2. maddede: Merkez İlçe Belediyesi mülkünde olan bu arsanın Arsa Ofisi'ne devrinin sebebi ile yetkiyi nereden almakta olduğumuzu sormaktasınız. Arsa, 235.1952 yılında, Uria Asliye Hukuk Hâkimliği'nin97132 sayılı kararı ile belediyeye devredilmiş olup, Izmir Büyükşehir Belediyesi'nin mülküdür. Arsa Ofisi'ne devri, sosyal konut alanı olarak aynlmasının sonucu olup, yasal bir mecburiyetten ileri gelmiştir. 1 sorunuzda; Arsa Ofisi'ne 500 liradan satılamayacağını bilmiyor muydunuz? diye soruyorsunuz. Yukanda da belirttiğim gibi, belediyeler kendileri satmak üzere ürettikleri arsaları dahi öncelikle Arsa Ofisi'ne satmakla yükümlüdürler. Bu yasal mecburiyet içinde fiyat takdiri de yasal hükümlerle bağlanmıştır. Daha fazla verene arsanın satışı mümkün değildir. Kaldı ki, Arsa Ofisi'nin satış fiyatına da bizim karışmamız sözkonusu değildir, çünkü; bu da bizim görev ve sorumluluğumuzda olan bir husus değildir. 4. maddede belirttiğiniz doğrudur. Ben yetim hakkının korunmasında, fevkalâde titizlik gösteren bir tutum içindeyim. Devlete satılan arsanın, devlete satılmasını gerektiren fiyatın altında olup olmadığının tespiti için de en yetkili 3 önemli kuruluşa başvurmakla, bu hassasiyetimi herhalde gösteımiş bulunmaktayım. 5. maddede; emlâk komisyonculannın verdiği belgelerin beni vicdani sorumluluktan kurtarabilir mi, diye merak etmişsiniz. Ben vicdani açıdan fevkalâde rahatım. Kununi sorumluluk da varsa, bu yönden de her yerde hesap vermeye hazırım. Yazınızın 6. maddesini teşkil eden soruda; bu arsa için 120 milyon lira veren vatandaşın mali durumunu ne hakla incelettiğimi sormaktasınız. Bu kişi hakkında bahsettiğiniz şekilde mali durumunu öğrenmek için bir araştırma yaptırmadım. Ancak bu şahsın varlığı hakkında, geçmişte maliyecı olmamızın verdiği bir bilgi bulunmaktadır. Ne kadar vergi ödemiştir ki, 120 milyon lirayı def'aten vererek arsa alabilecek güçtedir. 7. maddede; "Büyükşehir Belediye Meclisi'nin, temmuz dönemi ilk toplantısında, SODEP gurubu adına olayın incelenmesi için, meclis içinde oluşacak bir tahkikat komisyonu kurulması istenmiştir. Yetim hakkının hamisi Özfatura, bu talebi gelecek oturumda gündeme alacağını vaat etmiş, 9 gün sonraya tâlik ettıği meclis toplantısında ise, Ankara'da bulunması sebebiyle katılmamış, son toplantıda da SODEP önerisinin reddi yönünde oy kullanmıştır" diyorsunuz. Bir sorunuz yok ancak, yorumla istifham yaratacak bir taktik var.Konunun Belediye Meclisi'ni ilgilendiren bir yanı yoktur. Çünkü, satış Arsa Ofisi'nin yetkisi dahilindedir. Meclis toplantısında bulunamamam, Dünya Bankası yetkilileri de dahil olmak üzere, birtakım kredi ve yardım imkânları sağlamak üzere yaptığım temasların uzaması sonucu olmuştur. 3u toplantı ve temaslarda, sağladığım imkânları basın ve TRT aracılığı ile herhalde duymuş olmalısınız. Ancak, daha sonraki toplantıda bizim teklifimizle, soru önergesi şekline dönüşerek, teklif kabul edümiştir. 8. maddede; mukayese etmek istediğiniz arsalarla Güzelbahçe'deki arsa arasında hiçbir şekilde benzertik bulunmamaktadır. Oraları çok daha güzefdir ve imar açısından da avantajlara sahiptir. Güzelbahçe arsasında, Arsa Ofisi'ne satmamıza rağmen, kısıtlayıcı birçok hususu hüküm haline getirdiğimizi de yukanda belirttim. Bu maddeye ek olarak, bentler halinde sıraladığınız görüşlerinize, yorumunuza vereceğim cevaplar ise aşağıdadır: a Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Sayın Ekrem Pakdemirli'nin bu konuya karışarak, seçim şansını yitirdiğı makul değildir. Bu şahsi kuruntu ve fikirdir. b Yukanda belirttiğim husus aynı şekilde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımçısı Kaya Erdem için de geçerlidir. c Bizim Merkez İlçe Belediye Başkanı Sayın Süha Baykal'ı ihbar etmemiz gibi bir şey söz konusu değildir. Ancak, hem kooperatif üyesi olması, hem de Merkez İlçe Belediyesi olarak İmar Planı'nı tasditeden bir kişinin kahramanlık yapması, bize ters gelmiştir. Kaldı ki, tüm ortakların adlarım detaylı olarak veren gazetelerde, Sayın Baykal'dan bahsedilmemesi çok dikkati çekici bir durumdur. d Kooperatife benim yakınım olan hiçbir kişinin alınmamış olması ne gibi bir mahsur teşkil eder? Bunu anlamak çok güçtür. Aslında bunun tenkit değil, tamamen tersi övgü ile bahsedilmesi gerekmez mi? Bu durumda, bizim oiayla hiçbir ilişki ve menfaat bağımızın olmadığı ortaya çıkmaktadır. Bu en açık bir delildir. e Biz satışımızı, kooperatiflere veya şahıslara değil, yukanda da ayrıntıları ile üzerinde durduğum gerekçelerle, devletin bir kuruluşu olan Arsa Ofisi'e peşin fiyatla ve birtakım kısıtlayıcı tedbirlerle yaptık. f Belediye olarak benim Arsa Ofisi'ne sattığım arsa üzerinde kim ne kuracak, burada sosyal konut mu, yoksa villa tipi konut mu yapılacak? Bu bizim yetki ve sorumluluğumuzla ilgili bir husus değildir. İnşaat ruhsatı verilmesi ve işin takibi, ilçe belediyelerine aittir. Sayın Oktay Akbal, bizim hizmet anlayışımız ve karakter yapımız sağlamdır. Bu bilinmektedir. Basit düşüncelere ittifat etmemiz mümkün değildir. Şükrettiğimiz ve övünç duyduğumuz bu karakterin bir sonucu olarak vatandaşlarımızın takdirine mazhar olduk ve bu makamda oturmaktayız. Biz kendimizden fevkalâde eminiz. Hizmette de yetimin hakkını yedirmemek için, meclis murakabesini en geniş uygulaması ile esas almaktayız. Bütün çalışmalarımızda bu konuya dikkat etmekteyiz. Parti farkı gözetmeden, komisyon çalışmannda ve öteki bütün denetlemelerde, aynı demokratik îutum içinde gönül rahatlığı ile arkadaşlanmızı ayrım yapmaksızın içi. mize almakta tereddüt göstermemekteyiz. Bu bakımdan yapılan muameleler konusunda endişe ve tereddütlerimiz de kesinlikle bulunmamaktadır. Bilgi edinilmesini rica ederim. Saygılarımla..." TAHMtVCİLERİMİZİN GÖRÜŞÜLERİ Taygun TÜRE Demir TUMER E.BİRİCİK A.AKALP Kemal AKYER G1 41 41 413 41 41 G2 1 1 1 1 1 G3 2 216 2 8 2 G4 2367 267 2 674 3678 G5 17 17 17 1 17 G6 4186 4968 H43611 4118 46 Puanlı, günün programı 1. KOŞU: (Maiden) 2 Yş. Ing. Saat: 14.00 700.000 TL. 1. Hayri I 2. Ayşem I 3. Sevinc 56 54.5 54.5 t.Çak Davnl Kadir (ÇİM) 1000 M. 1 (434) 3 (4) 2 (033) (KUM) 1400 M. (012) (044) (001) (003) (040) (400) (000) (ÇİM) 2000 M. 3 (101) 2 (100) 1 (111) 2. KOŞU: (Açık) C Gr. Araplar Saat: 15.00 1.000.000 TL. (M) (50) (1«) (88) (20) (4«) (15) Masallah 20 Serkoc I (M) Birtek I Hüokâr Kaçik (Kg.) Beyza Sonay 59.5 59.5 58 58 58 58 56.5 Raif M.Güneş Çetin Halis R. Tetik Karataş Ded* TAHMİN 1. KOŞU: F: Sevinc. P: Ayşera 1. 2. KOŞU: F: Hünkar. P: Maşallan 20. P: Birtek I. S: Serkoç 1. 3. KOŞU: F: Uğurtay. P: Makita. 4. KOŞU: F: Tuna. P: Alaz. P: Tolgahan. S:. Timurbey. 5. KOŞU: F: Şahande. P: Oskar. P: Murat 16 S: Bibioğlu. 6. KOŞU: F: llkbuğra. P: Liza. P: Bonheur. S: Connection. 7. KOŞU: F: Starlice P: Toptepe P: Noşirahvan. S: Mafya. G 1 1 2 3 4 S 6 3. KOŞU:(S. Atığ) 3 Yş. Ingilizler Saat: 15.35 3.000.000 TL. (90) (25) (50) 1. Ugartay 2. Gökhan 3. Makita 58 58 56.5 Mnmin Aykut Ekrem 4. KOŞU: (Çanakkale Kş.) 3 Yş. Araplar Saat: 16.10 10.000.000 TL. Sava (85) 56 K. Yıldız (90) 56 Tuna Momii) (50) 56 Timurbcy A.Atçı (45) 56 Tomurcuk 7 (Kg.) S. Akdı (T0) 56 Ekrem Tolgahan (20) 56 Cankıhç Turbatur (20) 56 Akın Karamurat (75) 56 Kadir Alaz (1 ve 2 nolu taylar eküridir.) 5. KOŞU: (Handikap) A Gr. Araplar Saat: 16.45 1.600.000 TL. (40) ı. (75) 2. (82) 3. (55) 4. 05) 5. (88) 6. (70) 7. 00) 8. (10) 9. (32) 10. ( 0) 11. Senem 12 Heybetli Oskar Gulcaa Kamaa I (M) Bibioğlu Şahande (Kg.) Murat 16 (M) AdıII. Afethan Hiinalpanosu 60 59 58 53 52 49.5 50 50 46 45 44 O.Kandur Tınay Sedat Dede Kadir Z.Mutlu Halis Karataş S. Karegöz Veysel Özölke (ÇÎM) 1600 M. (333) (112) (122) (321) (214) (041) (003) (201) (KUM) 1600 M. 9 6 2 10 8 1 11 4 3 7 5 (000) (000) (000) (300) (000) (001) (000) (000) (200) (400) (000) G T 7İ s! 9İ »! 11 12 13 14 15 16 17 19 20 H? m 22; 2 3 4 S 6 7 S 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 2C 21 22! i İ i K>l ii 12 13 14 16 G 3 G.4 Ğ5| GBİ 11 12 13 101 1 11 12 13 14 15 16 17 91 1Oİ 11 [12 13 e 7 Jİ] h? 18 19 20 *> 15 16 17 IH X X 22J 19 20 21 22| X Üf ît? 201 »J J X X sL J5 16 17 18 19 20 21 22 artık." Akşamüstleri bir bardak şarabı veresiye içebilmek ve sanat tartışmalanna dalmak için çevredeki ressam ve yontucu takımı tek tek Mago'nun yerine düşmeye baslıyor.. O gün kendi ölçülerine göre iyice resim satmış biri listedeki en pahalı yemegi ısmarüyor.. Biri müzik dolabından sevdiği bir parçayı çalıyor.. Araiarında ciddi konuşmalara takılanlar olduğu gözleniyor.. Lokal hakkında bilgi veren biri gururla "Burası bizim yerimiz" diyor "Buraya galericiler, tablo koleksiyoncuları gelmez.. Sait sanalçılar gelir.. Ne tartışmalar oldu burada.. İş ytımruklaşmaya vardıgından dışavunımcular ile minimalistler kaç gece dargın oturdular.." Hesabı kredi kartıyla ödemek istediğimi söylüyorum. Lokalin sahibi biran konuşmadan yüzüme bakıyor.. Sonra adımı soruyor, öğrendikten sonra tezgahının arkasına gidiyor, bir gözü açıp veresiye fişlerini kanştınyor. Döndüğünde "adınız beode yok, peşin ödemeniz gerekiyor" diyor.. Cebimden kredi kartlarını çıkanyorum.. "Bunlar sizin için gecerii değil mi?" diye biraz çıkışır bir tonla soruyorum. Dünyanın dört bir yanma sözünü geçiren kredi kartlanna meydan okurcasına bakıyor "onlar burada işlemez" diyor. Sanatçılann son kalesi her zaman her yerde birşeylere kafa tutuyor. LONDRA'dan (Baştarafı 1. Sayfada) Afrika Cumhuriyeti'nde, siyahlann katledilmesine göz yemuyor büyük ticari ve ekonomik çıkarlar. Ama yaz nedeniyle Londra'yı dolduran Amerikah, Japon, Alman, Hintli turistler habire sterlin alıyor. Tatil mevsimi, turizm çarkının büyük bir hızla döndüğü dönem. Turizm acen. teleri gilneş saoyor. Uçak şirketleri konfor. Bankalar 'seyahat çeklerinin' ertemleri üzerine nutuk atıyor. Sigortacılar, kara günleri öcü gibi gösterip, gurbet elde yaralanmanın ya da ölmenin kaça mal olacagını hesaplıyor. Alberto Vidal 38 yaşında bir Ispanyol. Palyaçoluk, mim sanatçıliğı ve tiyatroculuk yapmış. Şimdi minibüsü ile dünyayı geziyor. Her giîtiği kentin hayvanat bahçesine yerleşiyor. Adı da "Homo Urbanis". Bu 'kent insanı' laci takımını çekmiş, parmakbklarla cevrili 50 metrekarelik bir alanda kendini sergiliyor. Kent insanuun 24 saatini yaşıyor. Yaşatıyor, 96 mesaisinde, ev, ış, sokak manzaralarını somutlaştınyor. Hareketle, müzikle, jestlerle,. Vidal'ın kafesındeki tabelada "Homo UrbanisErilÖdünç alınmıştır" yazısı var. Hayvanat bahçesinde bir insan! Bu işe en fazla şaşıran da Vidal'ın sağ ve sol komşulan fil ile maymun. Vidal konuşmuyor. Ama çok doğal. Seyircilerin verdiği muz ve fıstıklan sevimlice indiriyor midesine. Teşekkür ediyor eliyle, basıyla. Vidal'ın bir hemşerisi olan Angel Igglecas ise, 90 kiloda tsparîya'nın en kaslı erkeği. O, Wembley'deki dünya oyunları yanşmasında, orasını burasmı sıkıp, adalelerini doldurup, tenini ceviz kabuğu rengine dönüştürmesine rağmen, ancak bizim Anmet Eniinlü'nün arkasından 6. olabildi. Alberto ile Angel'i bir araya getirmek gerek. Hem de tatilde. Homo Urbanis ile Homo Musculus (kas adam) KataJanca söyleşseler neler anlatırlardı acaba birbirlerine? Ne yaptın tatilde? Londra'ya gittün. Hava kapalı idi, ama indirimli satışlar iyi idı. Ya sen? A ben de Londra'daydım. Ama bep Hyde Park'da kaldım. Kentin göbeginde bir koru. Bir kır Tatil. lnsanların kendilerini derileri içinde huzurlu ve mutlu hissettiği günlerin toplamı. Özgür günler. Zaîen kadınlann, kızlann daha bir alımh olmaları tatilde bundan değil mi? Hele yabana diyarlarda... Yaşasın tatil! STOCKHOLM'den (Baftarafi 1. Sayfada) kalıp dinlenmeyi seçenlerse için için acıyorlar kendileri ne. tsveç'te mevsimin kısa, güneşli günlerin sayılı oluşu ister istemez duyarlılaştırıyor insanı. Yeryüzünde iklimden, daha doğrusu iklim değişikliklerinden en çok etkilenenler herhalde Isveçliler. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün bile bu yüzden başı derde girdi. Havaların temmuz ayı içinde iyice bozulması üzerine kafası iyice bozulan bir Isveçli, hava tahmin raporlarının 'gercekle bagdaşmadığını' ileri sürerek, Adalet BakanhğVna bağlı "Devlet Makamlannı Denetkme Bürosu"na yazılı şikâyette bulundu. Şikâyet mektubunda, bundan kısa bir süre önce Baltık Denizi'nde patlayan bir fırtınayı ömek veren 'havazede' îsveçli, bu tür olaylann diğer ülkelerde sözgelimi ABD ve Kanada'da günlerce önceden bildirildiğini, Isveç Meteoroloji Müdürlüğü'nün ise yalan yanlış raporlarıyla yaşamı vatandaşlara zehir ettigini öne sürmekte. Adalet Bakanuğı yetkililerinin yapacağ] araştırmanın sonucu ilgi ile bekleniyor. Bakalım hava durumu, Meteoroloji Müdürlüğü'nün de canını yakacak mı? Genel seçimlere 45 gün kala, siyasi yaşama da genel bir durgunluk egemen. Baltık Denizi'ndeki tatil beldesi Gotland Adası'nda siyasi parti liderlerinin geleneksel olarak yaptıklan konuşmalar, pek büyük yankılar yaratmadan, sessizce sona erdi. Her yıl yapılan Gotland konuşmaları, seçim yıllarında, kampanyanın açılışı olması nedeniyle büyük önem taşıyor. öteki yıllarda hükümet muhalefet diyaloğu biçüninde yapılan konuşmalarda odak noktası 'iktidann icraatı' iken, seçim yıllarında parti programları acıklanıyor, koalisyon olasılıkian kesinlik kazanıyor. Bu yılki konuşmalarda, sağ bloğu oluşturan üç siyasi partinin liderleri, vergi sisteminin hafifletilmesi, devlet sektörünün gücünün azaltılması, ücretli fonlarının kaldırılması gibi konular üzerinde durdular. Sosyal Demokrat Pani lideri Başbakan Olof Palme ise, ekonomideki 'düzelme'ye dikkati çekti, aynca uluslararası konulara ağırlık verdi. Gotland konuşmalan, liberaller, merkez demokratlar ve muhafazakârlardan oluşan sağ muhalefetin koalisyon oluşturmada görüş birliğine vardığını, sosyal demokratlann ise, her zaman olduğu gibi, gerekırse komünist partisinin desteğini almak üzere sol blokta birliği koruduğunu gösterdi sadece... Asıl yarış, seçimlere tam bir ay kala, İS ağustosta başlayacak. Kaınpanyanın ana teması 'ekonomik politika' olacak. Serin bir yaz geçirmekte olan tsveç, sıcak bir sonbahara hazırlanıyor. 6. KOŞU: (Şartlı) 3 Yş. İng. Saat: 17.20 1.400.000 TL. M.Acar Tank B.Aktaş S.Karagöz özakdag Alcicek Veysel 7. KOŞU: (Handikap) A Gr. Araplar Saat: 18.00 1.600.000 TL. (50) (55) (52) (90) (52) (80) (30) «0) (50) (20) (70) (45) (20) 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. Akdogan Nosirahvau Nazende I (M) Starlice (Kg.) Oeügönöl Toptepe (M) Akça Mafya Gürceşmt Atısalanlı Krmlkıa Muratefe (Kg.) Çobankızı 66 64 63 56 58 57 56 52 54 52 51 51 50 Şerif Miimin Davııt Tank Kadir A.Atçı B. Konuk Z.MuÜu Dede Cafer Cankıiıç Akın Karataş (89) (45) (50) (40) (35) ( 5) (80) 1. tlkbugra 2. Bonheur 3. Connection 4. SugarHar. 5. Lutecia 6. Nücsar 7. Liza 58 56.5 54.5 54 52.5 52.5 52.5 (KUM) 1800 M. (110) (020) (344) (000) (000) (030) (401) (KUM) 1600 M. 13 6 3 8 12 5 9 2 10 11 1 7 4 İKİLİ BAHİSLER: (2567) ÇtFTE BAHİSLER: (1/2 4/5) ALTILI GANVAN: (234567) ÜÇLÜ GANYAN: (456) ÜÇLÜ BAHİS: 7'nci koşudadır. ÖNERECEĞİMİZ ÇİFTE BAHİSLER 1. ÇtFTE: 3/4 ( * * * ) 3/1 (••) 2. ÇtfTE: 2/6 (•***) 2 3 (••) / 2/7(**) 2/8 (*) 2/4 (*) } ' (210) (000) (000) (010) (043) (043) (002) (112) (013) (041) (020) (100) (004) (000) ÖNERECEĞİMİZ İKİLİ BAHİSLER 1. İKİLİ: 4/1 (***) 2. İKİLİ: 3/6 (**•) 3/7(**) 3/8(**) 3/4 (•) 3. İKİLİ: l/7(***) 4. İKİLİ: 4/6 (**•) 4/11 (**) 4/8 (*) Veliefendfden, galoplargprintler Aba >dı 1000 (600.48) (600,44) (600/46) 1.18 1.15 »00 «M 200 ÇR Jake, Cbyahin Cankılıç Çoın S.Mutlu Davut Dede Mıimm Avkut Ekran Razım Mümin A.Atçı S.Akdı Ekrem Kadır Kadir ÇR R R Orhan Tınay Sedal Tarik 1/8/85 1/8/85 29/785 2/8/85 1 8/85 2 8.85 29/7 /K 28/7 /85 29/7 /85 29.7.85 29785 2. KOŞt: Serkoc Birtek HiUlkar fteyza SoDay 3. KOŞti: liguru) Gökhan Makita 4. KOŞU: Sava Tuoa Trourbey Tomurcuk 30.5 29 32.5 30 26 26 27 32 32 26.5 29 28.5 31 28.5 31 29 29 28.5 <.* R R Golcan Smhende Mur«l 16 Allı II Afnhin 6. KOŞU: Ilkbujr» Conneclion S Harmony Lulccia Niksar Liu 1 10.5 I 15,5 (600/46) 1.04.5 1.04.5 i.10.5 1.07.5 59 1.00.5 29 28 31 5 31 31 26 285 2*5 2» 30 27.5 29.5 27.5 28 26.5 30 29 29 30 29.5 30.5 31.5 M 29 R Ç Ç R R Ç R R Ç R R R R Ç Ç R Ç R R ÇR R ÇR Dtde 2/8/8J Halıs 28/7/85 S Konuk 2 8'85 SKaragöz 2/8/85 Ç«in 28/7/85 Z.Mutlu 2.8/85 B AJu« 28.7/85 S.Kvagoz 31,7/85 OVuv 2/7/85 S.Mutlu 29.T/S5 Hafas 2/«/85 Şenf MumİD Davul Tank Kadir A.Alçı Bahri S.Mutlu Dede Z Turan Saım Sedat Karata^ v 53. i 54 1.05.5 1.05 (dur) 1 06 ııı 1.14.5 1.14.5 (600/42) 1 12 Tolfalun 1.11.5 Turbatur I 12 Karamural (dur) 1.12.5 1.14 Alu S. KOŞL': Senem Heybetli Odcar (600/46) 1.13.5 (600/44) 2/8/85 28'785 2878? 28785 267/85 2 8/ 83 7. KOŞl': Akdotao 1.12.5 Noşirahvan Nazende I 14 Starltce (60041) Debgonul I 15.5 Toptepe Akça I.I2J 1 14 Mafya Gürçe5me Kralk.zı Murattepe Çobankızı 28/7/85 28/7/85 28/7/85 2/11/85 30/7/85 2V7/85 2/7/85 2/7/85 2/7/85 30/7/85 30/7/85 1885 HEVCALÜLUÇ (Baştarafı Spor'da) Niye Fatih futboldan, Gaiatasaray Fatih'ten kurtulmak için bu kadar acele ediyor?.. Söyleyelim... Bu ülkede inanılmaz bir adam yeme makinesi var. Ne kadar az adam yaratırsak, o kadar hızla ve iştahla yiyoruz. Metin'den bu yana, yanlışı hep sürdürdük... Elimize tek tük geçen büyük adamlan, "En iyi zamanında bırak... En iyi zamanında bırak" diye ağzımız sulanarak futbolu bıraktırdık. Niye bıraksın adam en iyi zamanında futbolu, diye soran çıkmadı... Gerçeğe değil, hayale, olana değil, efsaneye meraklıyız ya... En iyi zamanında gitsin ki. efsane olsun... "Bir Fatih vardı... Yeri hâlâ dolmadı" desinler... * ** inşallah yazdığımız yazılan beğeniyorsunuzdur. Beğenmiyorsanız yandık... O zaman bizim de "En iyi zamanımızda" yazarlığı bırakmamız gerekecek. . Sahi, sporculara. pırlanta gibi futbolculara, "En iyi zamanında bırak" edebiyatı yapanlarm kendileri bugün ne âlemdeler hiç duşündünüz mü?.. • •* Fatih yeri dolmadan, dolma umudu da olmadan gidiyor Biz de ardından kına yakartz artık!.. 1.16 1.00 1/8 85 2/8/85 I 16 I 13 ç Sayın Yanşseverler "Altılı Ganyan" makul bir bütçe içinde oynandığı takdirde dünyanın en zevkli oyunudur. Altılı ganyanın azı çoğu değil oynaması caziptir. Unutulmamahdır ki dünyada ve bizde en büyük "Altılı Ganyan" kazançları 200400 liralık küçük kuponlarla elde edümiştir. Klübümüzün amacı yarışseverleri büyük kuponlar oynamaya özendirmek değil onlara at ve yarış sevgisini aşılamaktır. ELEKTRONİK MÜHENDİSİ ARANIYOR Bir basın kuruluşunda çalışmaya istekli Boğaziçi Üniversitesi veya ODTÜ elektronik mühendisliği bölümlerinden mezun mühendis aranmaktadır. ilgilenenlerin özgeçmişlerini 15 Ağustos 1985 tarihine kadar PK 246 Sirkeci adresine göndermeleri, mektupların üzerine "Elektronik Mühendisi" yazmaları rica olunur. BAŞBAKANLIK TOPLU KONUT VE KAMU ORTAKLIĞI İDARESİ BAŞKANLIĞINDAN Keban Barajı Gelir Ortaklıgj Senetlennin gelir payı odemeleri hakkında duyuru: Keban Barajı Gelir Ortaklı|ı Senetlennin birinci altı aybk gelir paylannın ödenmesine, S Ağustos 1985 tarihinden itibaren Türkiye U Bankasının bütün şubelerinde başlanacaktır. Birinci altı ayda "A" lertibi senet hamillerine 4.400.000.000. lira ve "B" tertibi senet sahiplerine 4.000.000.000. lira olmak üzere toplan 8.400.000.000. lira ödenecektir. Böylece Uk altı ayda "A" tertibi senet hamilleri net yüzde 22 ve "B" * rtibi senet hamilleri de net yüzde 20 gelir payı alacaklardır. Keban Barajının ilk altı aylık gelirinden doğan bu paylara gore; senetlerin satışa çıkarıldığı sırada, birinci yılda "A" tertibi için ft 41,5 ve "B" tertibi için ^» 38,0 olarak tahmin edilen geür payı oranlannın, en az 5 puan daha yukanda gerçekJeseceği hesaplanmakladir. Bütün Gelir Ortakhgı Senet hamillerine duyurulur. Basın: 21451 Türkiye Jokey Klübü Pazaroyun Çözümleri Çizgili öykü 187942311651012.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle