Katalog

CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 24 TEMMUZ 1985 TELEVEYON 19.15 Açılış ve Program 19.16 Kiiçük Sincap Shimashıma. ormandaki smcaplara bir tilkiyi yendiğinı soylemiftır Onun kendini Ovup durması, Boncuğu da cesarenni ispatiaınaya zortar ı e tıtkının karştsına çıkar. Dığer sıncaplarsa, hem onu apıallıkla suçlamakıa. hem de onun için endişelenmektedırler. Ülkemizin yüzünü ağartan bir piyanist: Hüseyin öermet 1 3* Uluslararası İstanbul Festivall'nde tek resital veren Sermet, birçok uluslararası yanşmada derece almış bir sanatçı. Hele basınımıza yansımayan Kraliçe Elisabeth Konkuru'nda ve 84 Geza Andâ Yarışması'nda elde ettiği başarıh sonuçlan çok önemsiyor ve yarışmaların büyük yarar sağladığına inamyor. MEHMET AKİF 13. Uluslararası İstanbul Festivali'nin son günlerine rastlayan bir konser, Festival yorgunu İstanbul izleyicisinin çoğunun gözünden kaçtı: Hiiseyin Sermet piyano resitali... Konserin solisti 6660 sayılı "Olağanüstü Yetenekli Çocuklar" Yasası ile Paris'e gön'lerilmiş, yurt dışındaki kültür elçilerimizden biriydi. Babası 60'lı yıllarda tstanbul k a d y o s u ' n d a " J z a h l ı Caz Müzigi" adlı bir dizi program yapımcısı, 196568 yıllannm Ankara Radyosu Batı Müziği Şefi olan Cüneyt Sermet. Hüseyin Sermet, 1955 yılında dünyaya gelmiş. Müziğe 7 yaşında piyano çalarak bajlamış. Bir yıl kadar Ankara Devlet Konservatuvarı'nda Ulvi Cemal Erkin ve Alımet Adoan Saygun'un öğrencisi olmuş, 1968 yılında yapılan sınavı başarıyla vererek 6660 sayıh yasadan yararlanmış, Paris Konservatuvarı'na eğitime gönderilmiş. "Paris Konservatuvan'nın çeşitli sınıflarında bulundum. Piyano sırufım Pierre Sancan, kompozısyonu Olivier Messiaen ile okudum. öğrencisi olduğum önemli adlardan biri de Nadia Boulanger..." Nadia Boulanger, sanınm pek çok iinlü Türk muzisyenine yaraHı olmuş bir sanatçı? dır? Fransa'da egirim görmenizin, yurt dışındaki yaşamımızın sanatınıza ne katkılan olmuşrur? H.S. Bir Fransa ya da yurt dışı deneyimi olmadan başarıh virtüoz olunamaz. Gerekliliklerinden birincisi, ulkenizin kültür duzeyidir. Bir de, bulunduğunuz ülkede yeterli eğitimi alıp alamadığınıza bakılmalıdır. Alabiliyorsanız, tabii ki gerek yok. Ama bulunduğunuz yerde alabileceğinizin maksimumunu alabılmişseniz ve öğrenmeye, bir şeyler kapmaya devam etmek ıstiyorsanız, içinizde bir kıpırtıdır başlar. Fransa olmuş, AJmanya olmuş, önemli değil, ama bu durumda bir yerlere gitmek gerek. Yasadan yararlanarak yurt dışına gittiniz ve devtet bursu>la egitim gordünüz. Ancak sonra harcamasına gerek yok. Benim dışarda savaşım vermemin tek nedeni budur. Önceki sorumnzun eksik bfr yanı kalmıştı sanınm. Fransa'daki çalışmanızın sanatınız üzerindeki katkısını sormuştuk. H.S. Yurt dışında oluşumun bana katkılan, bir tek Fransa ile ölçülemez. Avrupa'nın olanaklarından yararlanabilmem, oradaki sanatçılarla devamlı ilişkilerde olabilmem ve bunun getirdıği yarışma ortamında bulunabilmem... Tüm sorun, insanın bulunduğu ulkelerde kaptıklarıru, yaşadığ] olaylan yaşam içinde değerlendirebilmesi. Ozetle Zürih Yayh Çalgılar Orkestrası tsviçre'nin ünlü Zürih Yayh Çalgılar Orkestrası, 12 ağustos günü Efes'teki antik tiyatroda bir konser verecek. Frank Gassman yönetimindeki 24 kisilik topluluk, konserinde bu yıl doğutnunun 300. ytb kutlanan Gecrg Friedrıch Haendel'in "Concerto Grosso"sunu ve "Dört Mevsim" ini çalacak. Konser sonunda, kestra üyelerine çeşitli armağunlar verilecek. (THA) 19.35 Zeki Velidi Togan Özel Programı Doç. Dr. Tuncer Baykara'nm kaiıldığr programda. öiümunün onbeşına yılında A.Zekı Velidi Togan anlatıhyor. 19.50 Kara TrenSon Turizm konulu programda, bir grup buhariı tren meraklısıntn, iki hafta sureyle, Trakya ve A nadotu 'nun çeşiili yörekrinde TCDD 'den kıraladıklan ozei bir trenh yaptıiı geziden gorüntuler ekrana geliyor. 20.30 Haberler 21.00 Hava Durumu 23.15 Profesyoneller Eskı bir gangsterle ilgiii olaylar antatılıyor Açlar için "The Wair "Geceyansı Ekspresi"nin yönetmerâ tarafından gerçekieştirilen ve 1982 yılında dünya sinemalannda gosterilen Pink Floyd müzik topluluğunun ünlü fitmi "The Wall", bugünden baslayarak Fransız sinemalannda. Açlcr tçin Konser düzenleyhisi Bob Geldofun basrolünü oynadığı fîlmin galasında sağlanacak gelir, Etiyopya'da açlık çekenUre ulastıniacak. Getirin tamarnı ise, Wembley ve Filadelflya konserlerinden sağlanan fona eklenecek. 22.00 Bir Solist: Canan Başkaya Sanatçı Canan Başkaya, strasıyla şu parçalan okuyor: Nedir Benim Meiül Mahzun Gezdiğım, Çıktım Dağlarm Başına Kan Dinleyı Dmleyi, Delı Görtül Hangı Dala Konarsın, Gölbaşına Vardım Gülleri Çoktur, Püskülludur Püskiillü Ala Gurgenin Dalı ve Bahçe Bağa Girmişim. •YERYÜZÜyDEKf CEMVET" Tennessee H'iltıams'tan uyarlanan ve Elizabeth Chaif/ou.v tarafından sahneye konulan "Yeryüzundeki Certnet", Bahar Şenliği Seçici Kurulu ve izleyicilerinin üzerinde birleştikleri ad oldu. tki başan daha Müzik öğretmenlerinin Fransa'daki yaşam koşullan nasıl? H.S. Ortalama olarak, ayda 10 bin Fransız Frangj (600 bin lira) kazandıklarıru söyleyebiliriz. Bu parayı almak içinse, haftada 16 saat çalışmak gerekiyor ki, fena bir ücret sayılmaz. Festival kitapçıgında sizinie ilgiii bilgiler arasında 197S Ravel Yarışması'nda uçüncü, 76 Santander Paloma O'Sbea Yanşması'nda birinci, 80 Busoni Yarışması'nda dördüncü, 80 Paris Yansması'nda uçüncü, 81 Jean Yanşması'nda birinci, 81 Jose tturbi Yanşması'nda uçüncü, 81 Ertore Pozzoli Yansması'nda birinci ve 81 Chopin Yarışması'nda uçüncü olduğnnuz yazdı. H.S. Sonrası da var: Kraliçe Elizabeth konkuru ve 84 Geza Anda Yanşması. Kraliçe Elizabeth'te şimdıye kadar derece alan, fînale kalan, hatta ilk elemeyi geçen tek Türk sanatçısı benim. Liege kentinin ödülünü alırken 8. oldum. Birinciliğin verilmediği Geza Anda'da ise ikinci. Ama bunlann hiçbiri Türk gazetelerine yansımadı. Çunku, Ibrahim Tatuses, Zeki Müren ve birkaç çıplaktan yer bulunamadı. Bu yanşmalann size ne katkısı oldu? H.S. Budapeşte'de, Stockholm'de, Detroit'te, Londra Ingiliz Oda Orkestrası'yla, Filarmoni Orkestrası'yla birer konser, lsviçre'de iki... Aynca Salzburg Festivali'nde Almanya'da ve aralarında Roma'mn da bulunduğu çeşitli kentlerde konser olanaklan. Bazılan para verir, bazıları ise daha da önemli olan konser olanağı. Bazen de çok ünlü jüri Jyeleri oluyor. Onlarla tamşmak, ilişkide bulunmak, hatta ders alabilmek, yanşmaJarın yararlarından. En önemlisi ise, sizi çahşmaya, kendinizden bir şeyler kaımaya zorluyor. 22.20 Lozan Barış Konferansı 22.50 John Halifax4 Aradan 15 yılgeçmiştir. John ve ailesi, Beechtvood Hall adlı giızel bir evde oturmaktadırlar. 15 yaftndaki Maud'e bir mürebbiye tutarlar. Mürebbiye Lo•uise Silver, güzgl bir kadındır. Halifax'ın oğullan Goy ve Edwin Louise'e aşık "ohırlar. Ancak Lcuisse Edwin'ı sevmektedir. tki kardeş, bırbinne duşman ylur. John Guy'u is ıçın hpanya'ya gönderir. •23.55 Haberler 24.00 Kapanıs Odüllü bir tiyatro şenliği Paris'te haziran ayı boyunca süren Bahar Şenliği, yarışmalı bölümüne katılan 5 ilginç oyunla dikkati çekti. Özellikle genç tiyatro adamlarım ve oyuncuları desteklemek amaayla konulan ödüller, özgün yönleriyle göz dolduran oyunlar arasında paylaştınldı. MEHMET BASUTÇU PARİS Sinema senliklerinin bizi alıştırdığı ödül listeleri, tiyatro söz konusu olduğunda yadırganıyor nedense. Göreceli bir sıralamanın kustahlığı, tiyatronun seçkinci, neredeyse "asil" kişiliğiyle çelişiyor sanki. Buna karşılık sinema gibi "popüler" bir sanat dalında, yapıtîarın yanş havası içinde lîeğerlendirilmesini çoğumuz, yedinci sanatın doğasına uygun buluveriyoruz... Bu nedenle, 29 mayıs / 30 haziran tarihleri arasında ilk kez etkinlik gösteren " L e Printemps du Tbeâtre â Paris" (Paris'te Tiyatro Bahan) sonunda, yanşmah bölümde sunulan beş oyun arasında değişik ödüllerin paylaştınlacağı haberi, ilk bakışta şaşırtıcı geliyordu. Misissipi yakınlannda bir çiftlik evinde, kabaran sulann tehdidi altında, maddi ve ınanevi sorunlarının çalkantılannı yaşayan üç genç insarun dramı... Yalruzlığın acımasız pençelerinden kurtulmaya çabalarken birbirlerinin kırılmaz bencilliğine çarparak tümden bunalan, toplumca dışlanmış bu insanlann dramı, Paris yakınlanndaki eski cephane fabrikasının (Cartoucherie) gizemli taş yapilanndan birinin yüksek çatıları altında bannan sahnede, tüm gerilimiyle sanki yeniden soluk almaktaydı... " E n Iyi Kadın Oyuncu Ödülü"nu alan Christiane Cohendy de, bu oyunun en göz dolduran yorumcusuydu. "Yeryıiziuıdeki Ccnnet", 6 temmuz gecesi Papalar Sarayı'nda, Jean Pierre Vincent'ın sahneye koyduğu " M a c b e t h ' n Trajedisi" ile açılışı yapılan 39. Avignon Şenliği'nde de sunulacak. Ayrıca hareketli, yepyeni bir bıçim denemesi olan, Pascal Rambert imzalı ilginç bir oyun, "Meteorologies" önümüzdeki yıl Amerika Bırleşik Devletleri'nde tumeye çıkma olanağına kavuştu. RADYO ; TRT 05.00 AçUış, Program ve kısa haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 05JO Solıstlerden birer şarkı. 06.00 Köye haberler. Oo.lO Bulgesel yayın. 06J0 Günaydın. 07 J0 Haberler. 07.40 Günün içinden. 09.40 Arkası yann. 1«.OC Kjsa haberler. 10JK Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Hafif milzik. 11.20 Türküler ve oyun havalan. 11.45 Şarkılar. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 öğle üzeri. 12.55 Reklam'ar veradyoprogramları. 13.00 Haberler. 13.15 Müzik. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Türküler. 15.00 Kısa haberler. 15.05 öğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Lozan Andlaşması. 16.25 Hafif müzik. 16.40 Türküler geçiti. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümüz köylümüz. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 Karciğar faslı. 18.50 Hafif müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olayların içinden. M.00 Yurttan sesler. 2030 Solistlerden birer şarkı. 21.00 Kısa haberler. 21.02 Radyo tiyatrosu. 22.00 Türküler. 22.20 Küçük konser. 22.40 Şarküar. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden ozetler. 01.00 Program ve kapanıs. 01.0505.00 Gece yayıru. 07.00 Açüış ve program. 07.02 Sotistlerden seçmeler. 07J0 Haberler. 07.40 Türküler ve oyun havaları. 08.00 Sabah için müzik. 09.00 Şarkılar. 09.15 Kültür kaynaklanmız. 09.30 Sabah konseri.. 10.00 Şarkılar. 10.20 Türküler. 10.40 Tarıhimızden portreler. 11.00 Kadınlar toplulugu. llJ0 Lozan Anüaştnası. 11.50 Ha ı fif müzik. 12.00 Şarkılar. 12.20 Pıyano soloları. 12.45 Türküler. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Şarkılar. 13.45 Türküler. 14.00 Bir albüm. 14.30 Yabancı dil dersi. 15J0 Oda muziği. 16.00 Şarkılar. 16.20 Arkası yann. 16.40 Hafif müzik. 17.00 Şevkefza faslı. 17J0 Kuçük konser. 18.00 Erzurum radyosu THM toplulugu. 18.30 2000 yılına doğru bilım ve teknoloji. 1850 Çocuklar şarkı söyluyor. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Şarkılar. 20.15 Hafif müzik. 2030 Yabancı dil dersi. 21J0Şarküar. 21.45 Türküler. 22.00 Hafif muzik. 22.15 Şarkılar. 22.30 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 2Z4S Türküler. 23.00 Haberler. 23.15 Beraber ve solo şarkılar. 23.40 Hafif müzik. 23.55 Çarşamba konseri. 00.55 Program ve kapanıs. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne baslarken. 0840 Sabah konseri. 09.00 Haberler. 09.12 Müzikli dakikalar. 10.00 GUnün konseri. 11.00 ögleyedoğru. 12.00 Haberler. 12.12 Sizler için. 13.00 Beraber ve solo sarkılar. 13.30 Konser saati. 15.00 Arşivimizden. 15.20 Gençlik korolan söyluyor. 15.35 Türkçe sozlü hafif müzik. 15.55 Haftanın çocuk şarkısı. 16.00 Beraber ve solo türküler. 16J0 Solistlerden seçmeler. 17.00 Haberler. 17.12 Konçerto saati. 17.45 Hafif müzik. 18.00 Albumlerden seçtiklerimiz. 19.00 Haberler. 19.12 Bir albüm. 19J0 Ülkeler ve besteciler. 20.00 Her hafta sızlerle. 20J0 Sevilen melodiler. 21.00 Ulkemizde yeni muzik. 21.45 Hafif müzik. 22.00 Haberler. 22.12 Gecemn getirdikleri. 23.00 13. tstanbul Festivali'nden. 0OJO Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapanı;. Boulanger. Brunhoff ve Curcio H.S. Boulanger ile çalı.şmamış müzisyen yok gibi bir şey. Ve ardmdan, yaşamımda önemli bir dönem başlıyor: Thierry örunhoff... Ecole Normale Superieure de Musique'deki piyano hocamdı. Yani konservatuvardan sonra. Son derece önemli şeyler borçluyum kendisine. Müzik açısından, piyano açısından. Bir de şu anki hocam; bu yaştan sonra hoca olmaz ya, danıştığım kişi diyelim, Maria Curcio... Bu iki kişi, müzik yaşamıma yön vermişlerdir denilebilir. İİnlii sanatçılanmızın çogunun gecraişinde bir yurt dışı öğrenimi yatıyor. Tanıdıgım konservatuvar oğrencilerinin pek çoğu egitimlerinin geri kalan bölıimünü >urt dışında tamamlamayı düşünüyor. Böylesi bir dönem mutlaka yasanmalı mı TRT III Beş ilginç oyun Değişik türlerden örnekler getiren bu beş oyunun tumü, ilgi ve zevkle izlenen, özgün yönleriyle göz dolduran, tiyatro sevgisiyle yoğrulmuş bir coşkuyu seyirdye iletmeyi başardıkları için bazı acemilikleri kolayhkla hoşgörülen yapıtlardı. Paris'in dört bir yanına dağılmış beş değişik salonda, toplam yüz yirmi tasan arasından secüerek, şeniiğin parasal yardımıyla somutlaşan beş oyun izledik. Marivaux ve Tennessee VVilliams gibi yazarlann klasik yorumundan, çağdaş tiyatronun oncu orneklerine dek birbirlerinden çok farklı anlayışların ürünü olan bu gösteriler arasında bu seçim yapmak aslında hiç de zor olmadı; Seçidler Kurulu'yla seyircilerin çoğunluğu aynı ad üzerinde birleştiler: Ikinci mizansenini gerçekleştiren tiyatro ve sinema oyuncusu Elisabert Chailloux. Tennessee Vv'illams'tan uyarlanan, "YerjozÜDdeki Cennef'i (Paradis Sur Terre) üç kişilik bir oyuncu ekibiyle sahneye koyan Chailloux, hem etkileyici ve duyarh, hem de moda akımlarla özgün yaratıcılığı birbirine kanştırmayan, gerçek anlamda çağcıl bir yorum getiriyordu. TRTn Hüseyin Sermet rasında ülkenize donmediniz. Nedenini ögrenebilir miyiz? H.S Dönseydim, herhalde kendımi gömmüş olacaktım. Açıkçası bu... Ne yapacaktım? Öncelikle bunu konuşmakta yarar var. Türkiye'nin bana vereceği olanaklar neydi? Fazla fazla yılda iki konser diyelim. Ve bir konservatuvarda öğretmenlik. Ben şayet Türkiye'de ya da herhangi bir ulkede öğretmenlik isteseydim, bu amaçla bana devlet bursu verilmiş olsaydı, Avrupa'ya gitmeme gerek yoktu. Ne yazık ki kaldırılan bu bursun en önemli özelliklerinden biri, burstan yararlanan çocuklann yetişip Türiye'yi dünya çapmda tanıtabilmeleri koşuluydu. Yoksa Türkiye'de sadece Ankara, İstanbul, Izmir'de çalmaksa sorun, ülkenin bu denli büyuk pa Balıkesir Barosu'nun Gençlik Yıh nedeniyle düzenlediği "Devletimizin Gençlere, Gençlerimizin Devlet e Bakıs Açtşı" konulu yanşmada ilk elemeyi kazanan eserler belli oldu. Seçici Kurul 'un yaptığı değerlendirme sonucu ilk elemeyi kazanan 22 kisi şunlar: Naz Gundür, Ekrem Kahraman, Erin Saçaklıoğlu, Sevda Uluğtekin, özgürAykut, A.Merih Acar, Recai Çevik, Hatice Nur Beyaz, Doğan Alpaslan, Sevim Badem. Leyla Yiğit, Zisan Durakoğlu, Gökhan Çetinkaya, Bema Bakaçhan, Vedat Bakıçı, Gürtan Demirer, Pınar Fırat. Meral Dinçer, Erdal Noyan, Mehmet Baldemir, Turı Çavuşoğlu ve Hülya Şahu,. Balıkesir Barosu ' yarışması f ABD'DE ÜNLÜ BİR BESTECİMtZ: İLHAN MİMAROĞLU Cunningham'a madalya Buyıl 39'uncusu gerçekieştirilen Avignon Şenliği çerçevesinde, üç üniü yabancı sanatçıya madalya verildL 18 temmuz günü kentin Belediye Başkanı JeanPierre Rouxdan madalya alan bu sanatçuar, Ingiliz tiyatro yönetmeni Peter Brook, Polonyah tiyatro yönetmeni Tadeusz Cantor ve 13. Lluslararası İstanbul Festivali'nde de gösteriler sunan ünlü baleci Merce Cunnıngham. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Hatay ılinde, Türkiye ile Suriye arasındaki geçışi saglayan sırur kapısı. 2/ Dolayısıyla anlatma... Birnota... Sırur boyu. 3/ Yunan mitolojisinde gençlik tanrıçası... Geceleri bazen ufukta çakan parıltı. 4/ Amerika kıtasmın en yüksek tepesi. 5/ Hangı sey... Antalya'nın bir plajı. 6/Aşk... "Evet"anlamında kullarulan bir söz. 7/ Bir sayı... Monaco'nun plaka isareti... özel gezinti gemisi. $/ Çin'in ünlü lideri... Bağışlama... Dahit. 9/ Argoda bon ve görgüsüz kimse. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Dünya haritası. II Köydeki işlerin elbirliğiylebitirilınesi... Çanakkale'nin bir Uçesi. 3/ Hasır taklidı kâğıt ya da kenevir lıfinden dokunmuj ka.ıaviçe... Ates. 4/ Yeryuvan uzerinde herhangi bir nokıadan geçen paralel ile ek\ ator arasındaki yay parçasının açısal dcğeri. 5/ Yabancı... Tel\e ile yapılmış sahte kahve. 6/ Tasıtlarda yükün yuksekJik ölçıisu... Bir nota. 7/ Ceroal Gürsel'in lakabı. 8/ Guney Afrıka'da yaşayan zenci bir kabile... Engel. 9/ Orkan Kemai'in bir romanı. Besteci, öğretîci değildîr 2 ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK Anlama ka\ramına tumuyle karşıyım ben. Muzikıe anlaşılacak bir şey yoktur. Ama bir temel eğitim ve dinleme tecrubesi gerekir. Bu teme] eğitim venlmiyor. Bugun eğitim sisteminde öğrencinın kulağı, bilgisi \e ilgisi geliştirilmiyor. Sizce, getirdigi yenilikierle bestecinin bir öğretici rolü yok mudur? MİMAROĞLU Besteci öğretici değildir. Bir besteci, hem de öğretici olabilir, öğreticilik gibi bir görevi varsa. Ama bu ikisi ayn şeyler. Bir öğretici besteci olmadığı gibi, bir besteci de öğretici değildir. Yaptığınız türde müzikler ve sizin türünuzde bestecilerin müzikleri bugün özellikie Amerika'da, ya da tüm dünyada, büyük yığınların dinledikieri muzikler degil. Hatta bu tür müzis\enlerin ya da bestecilerin Türkiye'de, dünyaya oranla daha çok bilindiği ve ilgi} le karşılandığı soylenebilir. Siz ne düşünuyorsunuz bu konuda? tırlattı: "Sanatsa halk için değildir, halk içinse sanat değildir." Biraz şaşıracaksınız, ama bu söze tumuyle karşıyım ben. Bu, belki günumüzun gerçeğini yansıtıyor. Evet, göruyoruz ki, sanat halk için olmuyor. Sanat olmayan halk için oluyor. Fakat ilerde böyle oiması gerekmez. Çünkü benim her zaman sorduğum soru, sanat sanat içinse kimin içindir? Sanat kendi varlığıyla değil, insanın varhğıyla yaşayan bir şey. Sanat her zaman başkası için olmuştur ve başkası içindir. Bodrum'da üç sergi Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü 'nce düzenlenen ve 15 temmuzda açılan özer Hiçyılmaz'ın ağaç yontu sergisi sürüyor. Turgut Reis'in 500. doğum yıldönümü dolayıstyla düzenlenen ve Bodrum Kalesi Haluk Elbe Sanat Galerisi'nde yer alan sergi 30 temmuza kadar izlenebilecek. Bodrum Kalesi Çapraz Tonoz 'da yer verilen Suheyla Irmak'ın kurutulmuş çiçeklerle desen çahsmalan sergisi 30 temmuza kadar açık kalacak. Öte yandan, Kadır Ara'nın resim sergisi 1 ağustosta Haluk Elbe Sanat Galerisi'nde açılacak ve 13 ağustosa kadar sürecek. Moda Sineması ^nda "Ülkeler ve Sinemaları" Kiiitur Servisi Moda Sineması Kuitur Merke/i'nde ağu»tosun ilk haftası sunulacak " E . T . " . 'Jaws" ve "Kulsal Hazine Avcılan" adlı Spielberg filmlerinin vanı sıra Ahmel Kaya da 4 ağustos pazar günu saai 13.00'te "Bir O yandan Bir Bu Yandan" adlı bir resital verecek. Daha sonra Kültür Merkezinde Ingiliz Filmleri Haftası'nda Alan Parker'm "Ay'ı Vurmak", David Lynchin "Fil Adam", H. Hudson'ın "Ateş A/abaJan". N. Roeg'in "Karanlığın Gölgesi" adlı yapıtlan yer alacak. Fransız Filmleri Haftası'nda C Pinate"au'nun "Tokat", Claode Lelouch'un "Yeni Yıl", Claude Sautet'nin "Ha>nt Bağlan" ve "Sen, Ben ve Diğerleri" adlı filmleri gösterilecek. 1925 ağustos arasındaki halyan Filmleri Haftar sı'nda sinamese\ erler L. Wertmüller'in "Kan Davası", Visconti'nin "Masumlar", Fellini'r.in "Amarcord" ve Taviani Kardeşler'in "Babam ve Ustam" adb yapıtlannı izleme olanağı bulacaklar. Ağustos ayırun son haftasında da Amerikan filmleri arasında Satn Peckinpah'ın "Bana Onun Kcllesini Getirin", Nonnan Jewison'ın "Ölum Pateni", T. Hackford'ın "Suba> ve Centilmen'*, H.3İ Asbb>'nın "Eve Dönuş", Arihur Penn'in "Bozgun", S. Rosenberg'in "Brubaker" ve "Milos Forman'ın "Guguk Kuşu" adlı yapıtları yer alacak. Brünnhilde ve Semra Ertan PLAK YAPT1LAR ABD'de yonettiği Hnnadar firması adına klasik müzik plaklan yapan Mımaroğlu, İdil Bıret'e (Boulez'in "Piyano Sonatı") ve Meral Güneyman'a birkaç plak doldurttu. etmıyorsunuz? MİMAROĞLU Bunun izleyici ile ilgisi yok. Türkiye'de bazı çalışmaların olanaksız olduğu kanısındayım. Özellikle elektronik muzik alanında. Teknik olarak olanakların kısıtlı olduğu bilin ; yor. Niye bu boyle? Niye oimasın? Türkiye'de biraz kıyıda köşede kalmış uğraşlar bazı kurumların elinde olduğundan, kurumlara da bazı şeyleri kabul eıtirebilmek de deveye hendek atlatmak oluyor. Bu bakıma büyük engeller var. Burada Atlantic Records'da plak >apım direktorlüğü gibi bir goreviniz var. Aynca bir de Finnadar adıyla kendi plak markanız var. Sanıyorum. Atlantic özellikle onceleri caz plaklanvla, şimdi de popüler müzik alanında ün yapmış bir şirket. Hem Allantic'de, hem de Finnadar'da plak yapımı konusunda nasıl bir politika izliyorsunuz? dera Jazz Quartet ve benzerleri var. Öte yandan kendi yöneu tiğim Finnadar'da çağdaş klasik müzik plaklan yapıyorum. Başka klasik muzik plağı yapan şirketlerin yapmaya pek yanaşmayacakları turden. Özellikle bugünun muziği. Bu ara. İdil Biret'in ve Meral Güneyman'ın birkaç plağını yaptım. Çok çalınmayan eserlere yoneliyorum özellikle. Bu ara birçok avangard muzik plağı yaptım. Orneğin, İdil Biret.Pierre Boulez'in piyano sonatını çaldı. Geçmişten bir örnek olarak, Berlioz'un "Fantastik Senfonisi"nin Franz Liszt'ce yapılmış solo piyano versiyonunun ilk plağını vaptım. Miyakotski'nin pı>ano sonaılarının Batı dunyasındaki ilk plaklarını yaptım. Bunları da İdil Biret çaldı. Bu plaklar hiçbir zaman ticari başarıya ulaşmıyor. Fakat gerekli oldukları kanısındayım. Oyle olduğunu da göruyorum. Kendi bestelerım söz konusu olduğunda, bir besteci aynı zamanda bir yayıncı olmak zorunda kalıyor. Bu da yeni bir durum değil. Öylevse sizin "gereUilik" (anımınızın. sanatta ticari başarıya ulaşma ya da daha genis bir dink'vici topluluğuna hitap etme çabasını kapsamamak olduğunu soyleyebiiir miyiz? MİMAROĞLL Bu bana Schoenberg'in bir sözünu ha Semra Ertan ile ilgiii plağınızdaki açıkJamada VV'agner'le bir koşutlama yapılmış. Neden böyle bir şeye gerek duydunuz? MİMAROĞLL Wagner'in "Der Ring des Nibelungen"i ile bir koşutlama yaptım. Götterdammerung'un sonu. Brünnhilde, Siegfried'in cesedinin yandığı alevlerin içine atlar. Valhalla ateşler içindedir. Tannların imparatorluğu yıkılmıştır. Y'üzük üzerindeki lanetten temizlenmiştir. İnsan sevgisine dayanan bir çağ doğmuştur. Götterdammerung'un sonu budur. Parçayı açıklamaya bununla başlıyorum ve sonunda kendimce yorumluyorum. Burada kendini ateşe atan Brünnhilde Semra Ertan oluyor. Onu yakan ateşse dünyayı lanetinden temizlemedi. Şeytanların şatosu, olduğu gibi yerinde duruyor. Kötülük bütün dünyaya hâkim. Tabii bir de olayı Alman kültüru içine oturtma çabası böyle bir koşutlama yapmama neden oldu denebilir. Nelerden etkilenerek beste yapıvorsunuz? MİMAROĞLU Kısacası, hiçbir zaman kuramlarla müzik yazıyor değilim. Her zaman coşkularla ve düşuncelerle muzik yazıyorum. Özellikle çevremden etkilenerek. Bunları ne tur bir müzik dili karşıhyorsa o dili kullanıyorum. Bu bakıma biraz seçmeci (eklektik) sayılabilir. Böyle de görulmek isterim, çunkü seçmecilik insana özgürlük verir. İstanbul Fotoğraf Evi tstanbul Fotoğraf Evi'nde 24 haZiran günü açılan "Amatör Türk Fotoğrafçılan Karma Sergisi", eylul sonuna kadar her gün 13.0019.00 saatleri arasında sürecek. Sergide, Cengiz Akduman, Cengiz Karlıova, S. Oral Gönenç, Sabit Kalfagü, Nevzat Çakır, İlyas Göçmen, Mehmet ktsmet, RaufMiski, tbrahim Zaman, Mehmet Akgül, Metin Cenkmen ve Celal Oflaz'm fotoğraflan yer alıyor. HAVA DURUMU JUHURA İSTMBtfL İZMİR ADANA Açık 32° 30° 37° 36" 35° 26« 15e 22° 20° 21° 12° 20° Açık Açık Açık Açık Yağmurlu Yağmurlu Açık AirTALTA EHZURüK TRABZON MUĞLA EDİRIE MfflSA KODYA DfYftRBAKIR Açık BulutJu Yağmurlu Açık Açık Açık 39" 30° 26" 30" 28* 30» 23° 18° 19° 19° 15° 16° AMSTERDAM ATINA BAĞDAT BOJSPAD BERÜN BONN BRÜKSEL CENEVRE CİDDC FRAMFURT GtRNE KAHİRE KÖLN LONDPA MADRİD MOSKOVA MUN1H NEW rORK Açık Açık Sislı Yağmurlu Sıslı Açık Açık Acık : YaOmuriu Acık Açık Sıslı Acık Açık Yağmurtu Yağmurtu : Açık Yağmurlu 0SU> Açık PARİS Açık RİYAD ROMA Sislı SOFYA Sıslı Acık ŞAM TELMİV Açık Açık 7DKYO TRABUISGARP: Açık Acık ZVRİH rAcık 23° 36° 37° 26° 23° 22° 24° 27° 45° 23° 34° 34° 22° 24° 33° 18° 25° 30° 16° 24° 40" 34° 25° 36° 36° 30° 34° 27° Hiçbir yerde popüler olmadı MİMAROĞLU Bizim vaptığımız turden işler dunyanın hiçbjr yerinde populer olmadı. Ama bu turden işlerin özellikle Türkiye'de bir ilgi topladığını her zaman goruyorum. Örneğin önemli bir cazcı kalkıyor, Turkiye'ye gidiyor. Kültür Sarajı'nda konser veriyor. iki gun sureyle salon tıklım tıklım doluvor. Aynı adam burada Lincoln Center'da bir konser vermeye kalksa, salonun onda biri dolmaz. 'Ama o zaman biz aldatıldık mı?" diyorlar Türkiye'de, " B u önemli bir insan değil mi?" Tam tersi, çok önemli bir sanatçı. Ama Türkiye'de bunu değerlendirecek sayıda kişiler var, Amerika'da gözle görulur şekilde yok. Oranlar söz konusu olduğunda, bir Türk elitinden soz edı>or olsak da, bu Turkiye ıçın ovünülecek, burası içinse dovunüiecek bir durum. Peki öyleyse, çalışmalannıza neden Türkiye'de devam Ueteoroloji Genel Mudürlüğu'nden aiınan bilgiye gore, Karadeniz Bolgesi yer yer sağanak yağışlı, diğer yerier açık geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir değiflklik olmayacak Ruzgir kvzey ve doğu yonlerden hafif esecefc. Denizlerden Karadentzin doğusu sağanak yağışlı, diğer denizler açık geçecek. Ruzgsr yıldız ve gündoğusundan 35. saatte 1021 deniz mlll htzla esecek. Deniz mutedil dalgalı gorüş uiötiığı 10 km, yağış anında 5 km. dotayında öulunacak. Deniz suyu sıcaklıkları: Iskenderun 29. Mersm • Anta'.t2 23 rınıke 27. Çeş/ne Anamur 25, Uarmaris 24, Kuşadası 23. Çanakkale Ordu Ayvalık 22 d«r»ce. Van gölu açık geçezek. Ruzgâr kuzey ve doğu yonltrden hafif •sec«*. göl çırpıntıtt. gön* uzakltğı 10 km. dolayında bulunacak İdil Biret \e Meral Güneynıan MİMAROĞLl' Arlantic. şimdilerde maddi nedenlerle yeni caz plaklan pek yapmıyor Eskiden yaptığı caz plaklanndan değjr laşıyanları yeniden pivasaya surmekte. Bununla da ben uğraşıyorum. Bunlar arasında eskiden vaptığımız Charles Mingus, Mo BITTI Avusturya 'nın Salzburg kentinde sahnelenecek bir oyunda sekiz yüz cana sineğin kuUanüması tasanstna bir kamu sağhk görevlisi karşı cıktı. Sinekler, AvuT 'yah yazar Thoinas Bernhar^ ı "Tiyatrocu " adlı yeni oyununda kulhvulacak. Sağuk görevlisi, sineklerin izleyicilerin sağltğı açısından tehükeli olduğunu, tasannın ancak tiyatro yoneticUeri her gösteriden sonra sineklerin hepsinin canlı olarak yakalanacağına üişkin güvence veriıierse gerçeklestiruebüeceğini beünti. Gösteriye kauiacak olan AvusturyaU sinek terbiyeclsi Claus Peymann, 800 sinekten her birinin asuanacağına ve gösteriden sonra kutusuna döneceği konusunda güvence verdi. Sinekten figürnn