Katalog

26 NİSAN 1985 HABERLER CUMHURİYET/7 Mehmet Yazar: Genel Başkan adayhğı için henüz erken DUYDZJK/GÖRDVK Demirel de tepeden îndî DEMİREL NAS1L GENEL BAŞKAN OLMUŞTU? 27Mayıs 1960 ihtilali Suleyman DemireVi, Su Işleri Genel Müdiirü olarak buldu. Demirel, o güne değin, ertelenen askerlik görevini yapmak üzere bu görevinden aynldı. 1961 yüında siyasal partilerin kurulmasma i&n verilmesinden sonra kapatüan Demokrat Parti yörüngesinde bir yeni parti kurulması hazırhklan başladığı zaman Demirel, Adaiet Partisi'ni kuran Oteki arkadaşlanyla bu partinin program ve tüzük çalışmalanna katıldı. Daha sonra emekli orgeneral Ragıp Gümüspala'mn önderliğinde AP kurulunca bu partiye giren Demirel, Adaiet Partisi'nin yaptıruz. Allah en hayıriısı neyse onu versin diyoruz. Ben dunımun iyi gittiğine kaniyim. Demokrasi diyoruz. Demokrasi, milletin yani tabanın istediğidir. Bunu bastıramazsanız, ver altındaki kömur gibi altan yanmaya başladı mı kimse öniinii alamaz. Kimse engeüeyemez. EngeUemeye çahşmak boşuna zaman israfı olur ki, kimsenin buna neden olacagını sanmıyorum." "Kimseye kırgın değilim" diyen Yazar, DYP'deki canhlığın ANAP'ı "son derece rahatsız etüfcini" belirterek. şöyle dedi: "Iktidar kesinlikle gidicidir. Ne memleketin ne de mületin daha fazla tahammöltt yoktur. ğı ilk kongrede (1961) Genel Idare Kurulu'na, Büyük Kongre tarafından en çok oyu alarak seçildL Genel Idare Kurulu'ndaki görevini uzun süre sürdüren Demirel, APbinalanmn taşlanması olaylan sırasmda parti Genel Başkanı ile ters tüştüğünü öne sürerek bu görevinden aynldı. Gümüspala'mn ölümünden sonra (1964)parti liderliği için yapılan Büyük Kongrede Sadettin Bilgiç'e karşı adayhğını koydu. Büyük Kongre çok çekişmeli geçti. Sonuçta Demirel, Bilgiç'e karşı ezici bir sonuç aldı ve Bilgiç'in oylartm 500 doiayuıda geçerekAP Genel Başkanlığına geldi. Yazar'a sorular ve yanıtlar şöyle: Kongrelerde karşınıza eski milletvekillerini çıkartıyorlar. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? YAZAR Bu durum bizim lehimizedir. Çünkü milletvekilleri artık iktidar istiyor. Kimi iktidar için yakın görürlerse onu destekleyeceklerdir eminim. Bu aleyhimize değil, lehimizedir. Genel Başkan adayı diye Bursa'da resmen Unıtıldımz. Buna karşı çıkmayıp, yerinizden kalkıp, sdam verdiniz. Niye başkan adayı oldugunuzu açıklamıyorsunuz? YALÇIM PEKŞF\ Doğruyu söyledi,'ilk" köyden kovuldu 23 Mart 1985 cumartesi günü bu sütunda kendisiyle konuştuğumuz İTÜ öğrencisi Mihraç Demirli, Edirnekapı öğrenci yurdu ile ilgili olarak bize söylediği sözler nedeniyle yurttan atıldı. 19.4.1984 tarihinde yurt müdürü Ömer Bakırcı ımzasıyla şu yazıyı aldı: "Disiplin kurulunun 28.3.1985 gün ve 11 nolu karan ve genel müdüriüğümüzün onayı ile yurttan süresiz çıkarma cezası aldınız. Evet hepsi bu kadardı.. Peki neyle suçlanmıştı Mihraç Demirli? Çıkarma kararında bu konuda bir açıklık yoktu. Olmasına da olanak yoktu. Çünkü Mihraç Demirli'nin Edirnekapı Öğrenci Yurdu'ndaki aksaklıkları açık kalple anlatmaktan başka bir kusuru yoktu. Kısacası Demirli "yalan söyiemekle değil, gerçekleri söylemekle" suçlanmıştı. Yaptığımız konuşmada Mihraç Demirli'nin Edirnekapı öğrenci yurdu ile ilgili soylediklerine bir kez daha göz atmakta yarar var. Şunları söylemişti: Yurt kantinindeki yemekler pis koşullar altında hazırlanıyordu. Yurt yemekhanesinde fareierin dolaştığı görülüyordu. Yemekleri HıtzıssıhhaEnstitüsüne kontrola götüren öğrenciler, eski bir boksör olan yurt müdürü tarafından dövülmüşlerdi. Yurda saat 10.00 15.00 arası giriş yasaktı. Bu yüzden o saatlerde dersi olmayan öğrenciler zamanlannı kahvehanelerde geçirmek zorunda kalıyorlardı. Yurttaki masalar 60 x 60 cm genişliğinde idi ve bir masada 4 kişi ders çalışmaktaydı. TV seyredilen oda çok küçüktü... Yurdun kapısında giriş çıkışı kontrol eden görevliler jop taşıyor ve öğrencilere kaba davranıyorlardı." işte Mihraç Demirli'nin söyledikleri bunlardı.. Yazının gazetede yayımlandığı günün ertesi günü Mihraç Demirli Kredi ve Yurtlar Kurumu İstanbul Bölge Müdürü Ethem bey îarafından makamıya çıktı. Masalar 75 x 75 cm'di. Cetvelle yapılan ölçümün sonuçlannı Demirli de kabul etmek zorunda kaldı. Fakat bu ölçüde bir masa için bile 4 kişi fazla değil miydi? Yurt müdürü bir masada dört kişinin çalıştığını yadsıyınca Mihraç Demirli önüne şu hesabı çıkardı: Yurtta kaç kişi kalıyor? Yanıt: 1200 Yurtta kaç masa var?: Yanıt: 135 Masa başına kaç kişi düşer?: Yanıt: 8.8 kişi Mihraç Demirli insaftı davranmış, " 4 kişi demişti. Oysa gerçek, masa başına düşen öğrenci sayısının 8'i aştığıydı. Buna karşılık yurt yönetimi herkesin aynı anda ders çalışmayacağını ileri sürüyordu. Bu konu böylece ortada kaldı. Yurt müdürü hâlâ ısrarlıydı. "Git bunları tekzip et, yoksa seni yurttan atacağız" diyordu. Demirli bu yolu hiç denemedi. Şunlan söyledi: "Söyledikierimi teybe karşı söyledim. Şimdı nasıl söylemedim derim. Üstelik ben bu sözlerimi sonradan geri alacak olsaydım baştan söylemezdim." "O zaman bizden günah gitti" dediler ve 19 Nisan 1985 günü yukardaki yazıyı eline tutuşturdular. Böylece Mihraç Demirli sözleriyle hiçbir şeyi kanıtlayamasa bile, "doğru söyleyenin dokuz köyden kovulacağım" kanıtlamtş oWu. İşte kendisi de ilk köyünden koyulmuştu. Fakat daha gençti. İlerde o da pişecek büyükleri gibi olacaktı. Aynı gün yurdu terketmeye hazırlanan Demirli, bavulu elinde kapıdan çıkarken, 18 Nisan gecesi yurdun kantininde yedikleri bakla yemeğinden zehirlenen Hüseyin Cengiz ve Sabri Semiz adlı öğrenciler de mideleri yıkanmak üzere istanbul Tıp Fakültesine (Çapa) gönderiliyorlardı. "Bakla yoğurtlu ise bir şey olmaz" demişti yurt müdürü. Gerçekten mideleri yıkanan iki öğrenci kısa süre içinde sağlıklarına yeniden kavuştular. önce kendi hesabımızı kendimize vermeliyiz. ^eriyorsak hiçbir sorun yoktur. DYP'ye girdikten sonra katıldığım kongrelerde Nurcular ekibi aleyhime çahşmıştır. Isparta'da bunu gördük. Sonra Erzurum'a geldiler. Bize karşı yer yerinden oynadı. Allah'ın büyüklüğü.. Onların bitişini gördük orada. HASAN UYSAL ANKARA DYP'nin son il kongresinde "Genel Başkan" adayı olarak takditn edildiğinde hiç beklemeden yerinden fırlayarak delegeleri selamlayan Mehmet Yazar Genel Başkan adaylığını bugune kadar "resmen" açıklamadı. Bu konudaki soruya ise, "henüz erken" yanıtını veriyor. "Önemli olan tabandan tntmaktır. Sayın Demirel de 1964(e tepeden gelmiş, iki yıl sonra lider olabilmiştir" diyor. Partiye girişinden bu yana geçen günleri ve kongreleri değerlendiren Mehmet Yazar şöyle dedi: "Önce ber şeyin hayırlıa diyo Ama, önce özekştirinıizi yapmamız gerekiyor. Önce kendi hesabunızı kendimize venneüyu. Veriyorsak hiçbir sorun yoktur. DYP'ye girdikten sonra, katıldığım kongrelerde Nurcular ekibi aleyhimize çalışmıştır. Isparta'da bunu gördük. Sonra Erzurum'a geldiler. BUiyorsunuz bize karşı yer yerinden oynadı. Allahın büyüklüğü onlann bitişini gördük orda. Yalan, iftira, dolan, dalavere bunlann bepsi biter tutmaz. Önemli olan biz kendi kendinuri beraat ettiriyor muyuz? Benim içim rahat. Birçok engelleme yapıldı. EngeUeme ile bir yere vaniamayacagı açıkür. YAZAR Ben bu partiye nefer olarak girdiğimi söyledim. Gene de aynı düşüncedeyim. Genel Başkan adayhğımı açıklamak için vakit erken, buna daha vakit var. Sizin tavandan geldiğiniz, dışarıdan geldiğiniz soyleniyor. Partinin dayandığı felsefenin eski temsilcileriyle karşı karşıya oldugunuz belirtiliyor. En önemlisi parti kurulurken, destek olmadığınız, durum düzelince partiye girdiğiniz eleştiriliyor. YAZAR Kökü, mazisi olmayan yok olur. Mazisini ihkâr eden kendini inkâr etmiş demektir. önemli olan tabandan tutmaktır. Zaten tabandan tutmuşsanız, tavana ihtiyaç duymazsınız. Bunu kimse de önleyemez. Beni eskilerle karşı karşıya getirmeye kimse uğraşmasın. Onlarla aramı kimse bozamaz. önemli olan felsefemizi kim iktidar yapacaktır, kim başanh olacaktır. Onun hizmetin başına gelmesidir. Ben tabanda tuttum mu tutmadım mı bunu 14 mayısta göreceğim. Herkes görecek. Bakın Suleyman Demirel de 1964'te tepeden gelmiş, 2 yıl sonra lider olabilmiştir. Daha önce de söyledim. Kimseye kırgın ya da dargın değilim. Ozetle Bülent Ecevit Stuttgart'ta ŞtMDÎ SIRA 14 MAY1STA Eski Başbakan Bülent Ecevit, Protestan Kültür Demeği'nin çağnlısı olarak Stuttgart'a gitti. Ecevit Stuttgart'ta "Laikliğin Türk Toplumu ve Islamhk Uzeindeki Etkisi" ve "Türk Topumunda Dil Sorunu" konulannda iki konferans verecek. DYP'de yeni mamton DENİZ SOM DYP Bursa tl Kongresinde, İI Başkanı Abdülkadir Cenkçikr parti içinde "birlik" tablosu yaratmak için Genel Başkan Yıldınm Avcı, MKYK üyesi Hiisamettin Cindoruk ve Kayseri delegesi Mehmet Yazar'ı "Genel başkan adaylan" sıfatını kullanarak sahneye davet ettiği zaman çok kişi "işte o an geldi" diye düşündü. "O an"a kadar Mehmet Yazar, partinin bir "nefer'M olduğunu söylemiş, "makam" ve "mevki" beklemediğini açıklamış, "ihlas" ile DYP'ye girdiğini belirtmişti. Basm mensuplarının "aday mısınız?" sorularına "evet" dememiş, ancak "hayır"da demediği için ortada bir soru işareti bırakmıştı. Yazar'ın davranışlanndan edinilen izlenim "bir gün" adayhğını açıklayacağıydı ama " o gün" 2. Büyük Kongre öncesi de olabilirdi. mıştı ama Bursa'da "Biz bir aileyiz. Ailemin karan neyse ben ona uyacagım" dedi. Avcı ise, tutumunu değiştirmedi ve bir genel başkan olarak "görevler"ini yerine getirdi. Yasalann üstunlüğünden söz ederken Kanuni Sultan Süleyman'ı anlattı ve "İşte biz bu yüzden ona muhteşem Suleyman diyoruz" dedi. 19 gün içinde il kongrelerini tamamlayan DYP'de bir "maraton" bitti ama şimdi 14 mayısa kadar yeni bir "maraton" daha başlıyor. Bu maratonda en çok yorulacak olan da Yazar. Çünkü Cindoruk 13 mayısta tstanbul'dan Ankara'ya gidip 14 mayısta kongreye girecek. Ava genel başkanlık görevini sürdürecek. Yazar ise "faaliyetlerine" daha da yoğun bir şekilde devam edecek. Eskişehir'de başlayıp Bursa'da biten il kongreleri boyunca Yazar'a karşı parti yönetiminin zaman zaman "yumuşak" zaman zaman "sert", zaman zaman da "flgisiz" davrandığı ama Yazar'ın her davranışını dikkatle izlediği görüldü. Yazar da bunun farkında olarak "saygı"yı elden bırakmadı. Hem parti yönetimine hem de Güniz sokağa partililerin kendisini sevdiğini, benimsediğini göstermek istedi. Boğaz'da yeni yapı için yol açıhyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Bayındırlık ve Imar Iskân Komisyonu Başkanı Ibrahim Özdemir, Komisyonun verdiği yetkiye dayanarak îmar Yasa Tasarısı'mn Boğaziçi ile ilgili 42. maddesinde değişiklik yaptı. 42. madde, üç ayrı madde biçiminde yeniden düzenlendi. Özdemir, önceki gün Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edilerek Imar Affı Yasa Tasansıyla Boğaziçi Yasası'nda yapılan değişiklikler konusunda bilgi verdi. Evren'in görüşmede Boğaziçi Yasası'nda fazla değişikliğe gidilmesini sakıncah, Boğaz'da bazı koşullarla yapılanmaya izin verilmesini doğnı bulduğunu ifade ettiği öğrenildi. özdemir, "Cumhuriyet" muhabirinin sorularını yanıtlarken, "Sayın Cumhurbaşkanımız bizim yapmayı düşündüğümüz değişikliklere çok olumlu yaklaştı" dedi. Komisyon Başkanı özdemir, Evren'le görüştükten sonra dün Bayındırlık Komisyonu'nu olağanüstü topladı ve yasa tasarısında değişiklik için yetki aldı. Yeni değişiklikle Boğaziçi Yasası'yla ilgili getirilen yeni hükümler şöyle: "Madde 46 Bu kanunla 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu'nun 6'ncı maddesine göre kurulan organlar kaldınlmıştır. Bu kuruluşlann görev ve sonımlulukları aşagıda belirtilen çerçeve dahilinde tstanbul Anakent ve ilgili ilçe belediye başkanlıklarınca yürütülür. " özdemir'in getirdiği 47'nci madde ile de Boğaziçi alanında nüfus ve yapı yoğuluğu göz önüne ahnarak, plan değişikliği yapılabileceği hükme bağlanıyor. Buna göre, öngörünüm bölgesinde 5 bin metrekareden az olmamak ve yapı yoğunluğu yüzde 6 olmak koşuluyla iki katı geçmeyen konut inşaatı yapılabilecek. Gerigörünüm ve etkilenme bölgelerinde de yapı yoğunluğu yüzde 15'den yüzde 20'ye çıkarıldı. Bu bölgelerde 5 katı geçmemek üzere inşaat yapılabilecek. Komisyon Başkanı Özdemir'in yaptığı yeni düzenleme ile sahil şerdi ve öngörünüm bölgelerinde tstanbul Anakent Belediyesince hazırlanacak, Belediye Meclisi ve Belediye Başkam tarafından onaylanacak planlar Boğaziçi Imar Yüksek Koordinasyon Kurulu'nun onayından sonra yürürlüğe girecek. Imar Yasası'nda yapılan son düzenlemelerden sonra tasanmn 46'na ve 48'inci maddeleri birbiriyle çelişik duruma geldi. Tasarının 46'ncı maddesinde planların onayı Anakent ve ilçe belediye başkanhklanna verilirken, 48'inci maddede belediye başkanının onayından sonra Boğaziçi Imar Yüksek Koordinasyon Kurulu onayı aranması şartı getirildi. Emekli general Dilhan öldü Genelkurmay Sağhk Dairesi eski Başkanı emekli Tümgeneral Dr. K.Mustafa Dilhan, geçirdiği enfarktüs sonucu dün Istanbulda öldü. 74yaşmda ölen Mustafa Dilman, Şişli Camü'nde bugün kıhnacak cenaze namazından sonra, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verüecek. na çağrıldı. Kendisine şu soru soruldu: "Niye yaptın?" Oysa Mihraç Demirli kendisine Ethem Bey tarafından şu sorunun sorulmasını beklıyordu. "Bu soylediklerin gerçekten doğru mu?" Mihraç Demirli dilinin döndüğünce gerçekleri anlattığını söyledi. Bunları söylemekle düzeltileceğini umuyordu çünkü. Hayır Ethem Bey'in böyle bir düşüncesi yoktu. Şunları söyledi öğrenciye: "Git bunlan tekzip et. Ben söylemedim de.. Yoksa seni yurttan atacağız" Ethem beyin yanından aynldıktan sonra eski boksör yurt müdürü Ömer Bakırcı kendisini odasına çağırdı. Çekmecesinden boks yaptığı günlere ait resimleri çıkartıp gösterdikten sonra "Sana bunu kim yaptırdı" diye sordu ve Mihraç Demirli"nin "hiç kimse" şeklindeki yanıtına inanmadı. Olayın arkasında mutlaka gizli güçlerin olduğuna inanıyordu çünkü... Bu arada gerekli tedbirler (!) de alınmıştı; kapı görevlileri artık jop taşımıyordu. Hıfzıssıhhaya yemek götürdükleri için dövülen öğrencilere ikinci bir gözdağı verilmişti; Mihraç Demirli'ye tanıklık ederlerse yurttan atılacaklardı. Yemekler, birçok öğrencinin Mihraç Demirli'ye "Allah razı olsun" demesine neden olacak kadar düzelmişti. 60 x 60 cm'lik masalara gelince Mihraç Demirli'nin ilk yalanı burda orta HP Bakırköy Başkanı disiplinde Halkçı Parti Bakırköy tlçe Başkanı Selahattin Bingöl, partinin . tstanbul tl Yönetim Kurulu tarafmdan "tedbirli" olarak Disiplin Kurulu'na verilmesi sonucu görevden düştü. Bingöl, olayı seçimle gelmiş bir başkanm görevden almması olarak değerlendirerek, genel merkezcilerin parti içindeki "demokratik sol" gruba karşı kıyun başlattığım söyledL ANKARA'nın tasına bak Tarafsız Aras ABDÜLHALİM ARAS, ANAP'ın kurucularındandır. Kendisi Kocaeli'den milletvekili secildikten sonra TBMM Başkanvekili olmuştur. Aras "tarafsızlığını" gerektiren gorevı gereği, pek parti çalışmalarına katılmaz görünür. Çok gerektirmedikçe genel merkeze gitmez, grup toplantılarını etrafta gazetecilerin oldugunu bildiği için kulisten izler. Aras, bu geleneği ANAP Kongresi'nde bozdu. Diğer başkan vekilı Ledin Barlas gibi protckole ayrılan sıralarda oturacağına, kuruculara ve bakanlara ayrılan yerde kongreyi izledi.. Aras'a Anayasa'nın 94. maddesini hatırlatınz: "TBMM Başkanı, Başkan Vekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun Meclis içinde veya dışındaki faaliyetlerine, görevlerinin gereği olan haller dışında Meclis tartışmalanna katılamazlar, başkan ve oturumu yöneten başkan vekili oy kullanamazlar." İslam Mimari Mirası Konferansı tslam Mimari Mirasını Koruma Konferansı dün sona erdL Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan konuşmasmda, "Tüm Müslümanlar kardeştir, ama bu .ionferans sonunda daha bir başka kardeş olduk" dedi. Yeni Trafik Yasası Yeni Trafik Yasası gereğince 18 Haziran 1985'ten başlayarak kamyon, çekici ve otobüslerde kullanılması zorunlu hale getirilen "lakograf aygıtınm üretilmesine Endiksan Endikatör ve Gereç Sanayii A.Ş. tarafından başlanacak. Elektronik takograflann, kilometre teli ve herhangi bir dişli kutusu gerektirmemesi nedeniyle araçlara uygulanmasımn ve kalibre edilmesinirt son derece çabuk ve basit olduğu büdirildi. Aynca aygıtlann araçlara, Endiksan A.ŞMin fabrikalara ve atölyelere göndereceği servisler aracüığıyla taküacağı belirtildL Hac başvurusunda son gün Hacca gitmek isteyenler için beSrlenen başvuru süresi bugün sona eriyor. Ankara 'da hacca gitmek için şimdiye kadar 2613 kişi başvururken, bu rakamın Istanbul'da 3 bin 607 olduğu beUrlendi. Karayolu ile hacca gitmek isteyenler 713 ağustos, havayohı ile gitmek isteyenler de 1520 ağustos tarihleri arasında Türkiye'den aynlacaklar. Cindoruk adayhğını, katıldığı ilk kongrede Tekirdağ'da açıklamıştı. Avcı ile aralarında bir "dayanışma" görülüyorsa da parti içindeki "çekişme"leri de biliniyordu. Yıldınm Avcı ise, katıldığı il kongrelerinin tümünde, bir aday değil genel başkan tavrı ile davranıyordu. Hatta Edirne'de bu konuya dikkatleri çekmiş, adaylarla aday olacakların mücadele yerinin il kongreleri olmadığını söylemişti. İlk ve son kez Edirne'de kendisinin bu "yanş" a Buyük Kongre'de gireceğini belirtmişti. Bursa II Başkanı, elindeki mikrofonla "Genel başkan adaylarımız Avcı, Cindoruk ve Yazar'ı hep birlikte sabneye davet ediyoruz" dediği zaman "işte o an geldi" diye düşünen çok ELLER HA VADA Yüduun Avcı ve Mehmet Yazar. El ele. Ve kişiden bir bölümü Yazar için "adayügını açıklıyor", bir bölü eüer havada. 14 mayısta hangi el havada kalacak? (Fotoğraf: RIZA EZER) mü de "aday olmadıgını söyleyecek" düşüncesindeydi. "O an", Genel Başkan Yıldınm Avcı hiçbir tepki göstermedi. Cindoruk da. Belki birbirlerinin yüzüne baktılar ama yerle4i^F 11111 rinden kıpırdamadılar. Yazar ise, il başkanı sözünü bitirdiği an yerinden kaikmıştı bile. Önü kalabalık olduğu için sahneye doğru Uerlemekte güçluk çekti. ZaANKARA (ANKA) Doğ"Bursa tl Kongresi'nde genel ten, sahneye çıkabilmek için Av ru Yol Partisi Genel Başkanı Yılbaşkan adaylan kürsüye davet cı ve Cindonık'un önünden geç dınm Avcı, Mehmet Yazar'ın edildiğinde hiç itirazsız davete mesi gerekiyordu. Avcı ve Cin parti genel başkanhğına soyunicabet etmesi ve sahneye çıkmış doruk, yerlerinden kalkmadıkla masını "Her yigıdin gönlünde olması, kendilerinin nefer ünin için Yazar bir süre ayakta dur bir aslan yatar" şeklinde değerforması içinde general edasında du. tl başkanı davetini yineler lendirdi. oldugunu gösterdi. Böyle şey olken salonda alkış başladı. AlkıBursa İl Kongresi'nden sonra maz. Çok kısa zamanda böyle şın giderek artması üzerine ön Ankara'ya dönerken gezisine bir terfinin sağlıklı olup olmadıce Avcı, sonra Cindoruk ayağa katılan gazetecilere bir değerlengını tecrübeli DYP teşkilatı dekalktılar. Avcı ve Cindoruk sah dirme yapan Avcı, Mehmet Yagerlendirecektir. Takdir milletin, neye çıkarken Yazar da geriler zar'ın propaganda için çok bükarar büyük kongrenindir. Herden kendine yol açarak onlara ytik rnasraflar yaptığının dikkatkes karara saygı duyacakbr." yetişti ve partüileri selamlayarak lerinden kaçmadığını, bunun faBüyük kongreye kadar bütün sahnedeki yerini aldı. turasının ileride ağır bir şekilde DYP'lüerin çalışmalarını olgunYazar, Bursa'da Tayyare Si çıkarılacağını savundu. lukla ve ağırbaşhlıkla yürüteceneması'mn sahnesine genel başPartiye girerken Yazar'ın dağine inandığını da kaydeden Avkan adayı olarak çıktı ama ima "nefer" olarak her kademecı, "Amerikanvari propaganda kongrede yaptığı konuşmada yi de vazifeyi alacağını söylediğini ve teşkilatı rahatsız eden faaline "nefer"likten söz etti. de hatırlatan Avcı, konuşmasıyetlerden çekinilmesi de f aydalı Cindoruk, adayhğını açıkla nı şöyle sürdürdü: olacaktır" dedi. Avcı:Mehmet ANAP'TAKİ UYUMSUZLUĞUN SON KANITI ANAP. iktıdara geldıği 1.5 yıldan bu yana bir türlü kendini toparlayamadı. "4 eğilımı bırleştırdığıni" iddıa eden ANAP Genel Başkanı Turgut Özal ise bu uyumsuzluklardan, çekışmelerden bıkmışa benziyor. İşte, yukandaki fotoğraf da bu uyumsuzluğun son örneğı. Başbakan talimat veriyor: "Herkes çizgili olacak". Ama çizgiler birbirini tutmuyor. Kimileri ise bu tajimatı hiç gözönüne almıyor. çekiyor üstüne siyah pardösüyü, geliyor. İşte bakanlar: En solda Safa Giray. Çizgilere dıkkat Onun sağında Hüsnü Doğan. Ftenk açık, "Bakanların Giyinmesi Hakkında Talimatname ve Yönetmelik"e uymuyor. Veysel Atasoy'un yapökları zaten bini aşU. Son olarak Mustafa Kalemli. Bu guzel havada, hiç geregi yokken pardösü giymiş. Neden? (Fotoğraf: RIZA EZER) Karaduman'dan mesaj TBMM Halkla îlışkiler binasının ikinci bölümünde gazetelere, ajanslara ve yabancı başına birer oda verildi. 17 nisan günü düzenlenen törende konuşan TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, bundan böyle gazetecilerin daha rahat bir çalışma ortamına kavuşacaklarını söyledi. Karaduman Başkanlık Divanı üyeleriyle birlikte odaları teker teker dolaşarak gazetelerin çalışanlarına "başarılar diledi." Karaduman, gazetecilerin yaptıkları görevin önemine de değinerek "eleştirileriniz elinî ödeyecek Çekildiniz mi? ANAP'ın yeni merkez karar toplantısı oldukça neşeli başladı. Salona girenler önce birbirini kutluyoriar, sonra da aibüm için vesikalık resimlerini çektiriyorlardı. Genel Sayman Doğancan Akyürek, gelen her üyenin resim çektirip çektirmediğini tekrar tekrar sorarak denetliyordu. Odadakiler kalabalıklaştjğı sırada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli geldi. Hemen önüne gelen üyeyi öpmeye, kutlamaya başladı. Akyürek, hemen atılarak sordu: çekildiniz mi sayın bakanım ? Kalemli hayret içinde iki elini yana açarak kendini savundu. Hayır hayır ne çekilmesi... Bakanlıkta görevimin başındayım. bizlere ışık tutuyor" biçiminde konuştu. ANAP Kongresi'nde gazetecilere yöneltilen çirkin saldırılardan sonra TBMM Başkanının bu ince davranışı bazı yerlere de mesaj niteliğini taşıyordu kanımızca... 6. Filo ilıalesi için heyet gidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Petrol Ofısi Geıel Müdürü Mehmet Gültekin, 6. Filo'nun yakıt ikmalinin ve Türkiye'deki ABD üslerinin akaryakıt gereksiniminin Petrol Ofısi'nce karşılanmasını görüşmek üzere yann ABD'ye gidiyor. Petrol Ofisi'nin tncirlik Üssü yakınlarındaki akaryakıt depoları da ABD'ye yeniden kiralanacak. Amerikan gemilerinin yakıt ikmalinin ve madeni yağ gereksiniminin Türk limanlarından karşılanması konusu "anlaşma muhtırası" (Memorandum of Understanding) çerçevesinde ele alınacak. Görüşmelere Mehmet Gültekin'in yanı sıra Genel Mudür Yardımcısı Fuat Çoğun ile Devlet Bakanı Kâzım Oksay'ın danışmanı Prof. Tahsin Nuri Durlu da katılacak. Türkiye'deki uslerin akaryakıt gereksiniminin Petrol yar 200 milyon liraya kiralanmıştı. Deponun kiralanmaOfısi'nce sağlanması konusundaki öneri ABD'ye daha sına ilişkin koşullar ve fıyat yeniden belirlenecek. önce iletilmişti. Petrol Ofisi'nin verdiği ve gizli tutulan 6. Filoya bağlı gemilerin yakıt ikmali ve madeni yağ fıyat ve koşulların ABD'li yetkililerce benimsenmesi ha gereksinimi bugune değin Akdeniz'deki çeşitli NATO ülünde anlaşma imzalanacak. Anlaşma ile Petrol Ofısi yıl kelerincc karşılamyordu. Türkiye'deki ABD üslerinin da 50 milyon dolaruk akaryakıt satışını üstlenmiş ola akaryakıt gereksinimi ise Yunanistan tarafından sağlacak. nıyordu. Anlaşma yapılması halinde 6. Filo'nun ve TürkGültekin ve arkadaşları ABD'de sekiz gün kalacak iye'deki uslerin akaryakıt gereksinimi ilk kez Petrol Ofılar. Görüşmelerin ilk bölümü Washington'da yapılacak. si'nce sağlanmış olacak. Heyet daha sonra New York'a geçerek Petrol Ofisi'nin Türkiye'deki uslerin akaryakıt gereksinimini Mobil firişbirliği yaptığı Texaco ile görüşmelerde bulunacak. ması karşılıyor. Mobil'in, çeşitli ülkelerdeki tüm ABD Ayrıca Incırük Ussü yakınlarındaki akaryakıt depo üslerinin akaryakıt gereksinimini karşıladığından, Turkılarının ABD'ye kiralanması konusu da gözden geçirile ye pazarını kaptırmamak amacıyla Petrol Ofisi'nin vercek. Incirlik yakmlanndaki depo ABD'ye geçen yıl 1 mil diği fiyattan daha düşük fıyat önerebileceği beliniliyor. "Hayırlı olum • • • •• " ANAP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun ilktoplantısında Başkanlık Divanı'nın yeni üyeleri seçildi. Genel Başkan Özal'ın önerdiği genel başkan yardımcıları arasında kendisini goremeyen Şadi Pehlivanoğlu itiraz etti. Bunun üzerine Özal şöyle dedi: Şadi, sen milletvekiliolunca, bu iş hallolur. Hayırlısı ile dedi İstanbul'dan bir milletvekili ölürse, milletvekili olur, Meclise gelirim. Ancak Pehlivanoğlu'nun gözü, kendisi gibi milletvekili olmayan Mehmet Keçeciler'e ankara balı takılınca: Üzülme Mehmetdedi. Konya'dan da hayırlısı ile bir milletvekili ölürse sen de milletvekili olursun. Keçeciler de ciddileştiKaderimizi ölümlere mi bağlayacağız, diye yanıt verdi. Sonunda Pehlivanoğlu da, Keçeciler de milletvekili olmadıkları halde genel başkan yardımcısı seçildiler. İki aşk.. Zeynep Özal'ın iki aşk arasında kaldığı yazıiıyor. Babası da' Selametçilerin ve Hareketçilerin arasında kalmadı mı? Kaderleri bu... u.