Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 MART 1985 EKONOMİ CUMHURtYET/9 TÜRKİYE'den Türk Libya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi ANKARA, (ANKA) Turkiye ile Libya Arap HaJk Sosyalist Cemahiriyesi arasındaki Sosyal Güvenük Sözleşmesi Bakanlar Kurulunca onaylandı. Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararına göre, sözu geçen Sosyal Güvenlik Sözleşmesi, Libya'da bulunan işçilerle, belirli bir proje için gönderilmiş işçileri kapjiyor. Sözleşme uyannca işçi, çahştığı ülkenin tüm sosyal sigona mevzuatına tabi olurken, ölümü ya da aynlması halinde, çalışma süresince odenmiş primleri kendi ülkesine transfer edilecek. Bunun yarunda bu sözleşme kapsamına giren işçiler ve aileleri, sosyal haklarından dolayı başvurularını kendi ülkelerine yapacaklar. Üç yıl sureli olan sözlesmede, iki ülkenin sosyal güvenlik kurumlan, doğrudan doğruya görüşmede ve ücretsiz idari yardımlaşmada bulunacak. Ayrıca mevzuata ilişkin bilgi alış verişi yapacaklar. KIT zamları peşpeşe sürerken enflasyon beklentisini kırmak zor Turgut Özal, hukümetinin fiyat artışlan beklentisini kırmak için mümkün olduğu kadar enflasyon hedefıni düşük tutmaya çalıştığı gözleniyor. Ne var ki, son üç hafta içinde birçok KİT ürününe peşpeşe yapılan zamlar enflasyon beklentisini kırmamn kolay olmayacağını gösteriyor. Ekonomi Servisi Başbakan Ozal ve hükumeti yaptığı açıklamalarda "enflasyonun diişeceği"ne dair "umul saçmaya" ayrı bir özen gösteriyor, ama uygulamada "zincirleme zamlar"ın birbirini izlediğini görüyoruz. Çok değil, daha 11 mart tarihli gazetemizde Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in şu sözleri yer alıyordu: "Bizim için önemli olan fiyaı artışlannda yükselme eğiliminin durmuş olmasıdır. 85 yılında >üzde 50'li değil 30'lu rakamlar oluşacağını tahmin ediyorura." Bu "umnt yüklii" açıklamaya karşın, 11 mart tarihli gazetemiz şekerin bir kilosuna 40 lira zam geldigi haberini birinci sayfadan veriyordu. Üstelik son bir buçuk aylık süre içinde şekerin Başbakan Özal'ın dilinden kamuoyuna yansıyan tatlı bir macerası da olmuştu. "KDV geldi, ama istihsal vergisi kalktı, KDV bazı ürünlerde ucuzluk getirecek" diyen hükümet, ocak ayımn ortasında şekere 25 kuruşlıik ucuzluk yapmıştı. Ne var ki, 25 kuruşluk ucuzluğun ömrü uzun olrnadı. Şimdi ağzımızın tadına zam gelmiş bulunuyor. Yalnız ağzımızın tadı mı bozulan? Sırtımızın paklığı da "enflasyon çengeli"ne takılı. II mart şekerin yanı sıra Siimerbank bezine gelen zammın da resmen yürürlüğe girdiği bir gün oldu. Sümerbank'tan poplin almayı gözüne kestiren, artık yüzde 17.6'hk bir zammı, kaput bezi almayı düşünen de yüzde 15'lik zammı ödemek zorunda. "Sözde uraut, uygulamada zam" saçan hukümetin son günlerde yaptığı KİT zamlannı takvim yapraklarını biraz geriye çevirerek birlikte hatırlayalım. • Tarih 9 mart: SEKA bazı kâğıt ve karlon urünlerine ortalama yüzde 22 oranında zam yapıyor. Bu noktada Cezar'ın hakkını Cezar'a verelim. Gazete kâğıdı, üçüncü hamur ve okul kıtaplan kâğıtları zam dışında tutuluyor. • 1 Mart 1985: Karadeniz Bakır Işletmeleri blister bakıra yuzde 8 oranında zam yapıyor. 11001150 lira olan blister bakırın kilosu bu tarihten itibaren 13201340 liradan satılmaya başlanıyor. • 2« Şubat 1985: Demir Çelik Kurumu'nun bonı çeşitlerine yaptığı yüzde 1516'lık zam yurürlüğe giriyor. Daha onceki boru zammının tarihi de çok gerilerde değil. 22 Ekim 1984'te de boruya zam geldiğini hatırlatalım. • 26 Şubat 1985: Boru çeşitlerine gelen zammın nedenini açıklayan bir tarih. Çunku Türkiye Demir Çelik Kurumu " p i k " e yüzde 1215 arasında zam yaptığını açıklıyor ve hemen o gün zamlı satışlara başlanıyor. Bir örnek: Hematit1 piki tonu 91 bin lira yerine 102 bin liradan satışa sunuluyor. Öıe\ vasıflı pikin ise tonu 97 bin lira iken 112 bin lira oluycr.. • 20 Şubat 1985'teelektriğe yüzde 16 oranında zam geliyor. Üstelik elektrik zammı resmen açıklanmadan ve geriye dönuk olarak yapılıyor. 1 Ocak 1985'ten itibaren geçerli olacağı açıklanan bu zammı, tuketicilerin şubat ayı faturalarında göreceğini öğreniyoruz. • 17 Şubat 1985: Özal hukümetinin petrol urünlerine yaptığı 12. zam açıklanıyor. Bu ortalama yuzde 5.3 fiyat artışı geıiren bir zam ve yeni yıhn ilk petrol zammı niteliğini de taşıyor. Gerekçesi: Doların Türk parası karşısında değer kazanması. Bütun bunlar "beklenti enflasyonu"na yol açmaktan çekindiği için yılhk enfîasyon hedeflerıni mümkün olduğu kadar düşuk tutmaya çalıştığı gözlenen Özal hukümetinin son üç hafta içinde yapmak zorunda kaldığı zamlar. "Beklenti enflasyonuna karşı duyarlı olmak" anlaşılır bir tutum. Ancak KlT'lerde verimlilik ve etkinlik sorununa köklü çözümler bulmadan tek başına "beklenti enflasyonuna karşı defans yapmak" ne olçüde yeterlı olabilir ki? EKONOMİ NOTLARI OSMAN LTLAGAY Mark 150 liraya dayandı Ekonomi Servisi Dolann hızh tırmanışı nedeniyle şimdiye kadar Türk Lirası karşısındaki değer kazancı gölgede kalan Alman Markı, sonunda 150 lira sınırına dayandı. Markın bankalardaki efektif satış kuruyla karaborsadaki satış değeri dün 149 lira olarak belirlendi. Mark karaborsada 148 liradan alınıyor. Dolar ise dün karaborsada 505 liradan işlem gördü. Dolann cuma günkü değeri de 505 liraydı. Sakıp Sabancı: Teşvüde ilgili sözlerim basına yanlış yansıdı Ekonomi Servisi tşadamı Sakıp Sabancı cuma günü ODTÜ'de verdiği konferansta teşviklerle ilgili sözlerinin basına yanlış yansıdığını söyledi. Gazetelerde kendisine atfen çıkan "Teşvik, kıt olan Hazine'nin parasını birkaç kişiye vermek, zengini daha zengin etmektir" biçimindeki sözlerin gerçekte söylenmemiş olduğunu belirten Sabancı, konuşmasının aynen şöyle olduğunu bildirdi: "Teşvik dedigin kıt imkânlan olan Hazine'nin varlığını birkaç kişiye sunmak, zengini zengin etmektir diyenleri geç 1984 için 2 ayrı vergi rakaım , ,. . Sabancı Teşvık bıhnçlı ise yürütülmelidir. mişte gördiik; çeşitli frenler kondu, Rötarunıza rötar kattı. Teşvik her yerde var." ANKARA (ANKA) Geçen yıl serbest bırakılan sigara ithalatma 26.4 milyon dolar (yaklaşık 10 milyar lira) ödendiği, 1983 yılında 2.6 milyon dolar olan viski ithalatının ise 1984 yılında 83 bin dolara kadar gerilediği belirlendi. özal hukümetinin otomobil ve dığer kara nakil araçları ithaline olanak tanıması, bu araçların ithalinin de 1983 yılına göre önemli miktarda artmasına neden oldu. DÎE verilerine göre, otomobil ve benzeri araçların 1983 yılında 36milyon dolar olan ithalatı, yüzde 226'lık artışla geçen yıl 117.3 milyon dolara ulaştı. Traktör ithalatı için de geçen yıl 39.6 milvon dolarlık döviz ödendi. jigara için 26 milyon dolar gitti KİT'lerin geçmiş yıllardan kalan vergi borçlarımn topluca takas edilmesi nedeniyle ortaya iki ayn rakam çıktı. Fiilen tahsil edilen vergi gelirinin 2.4 trilyon, takas sonrası gelirin 2.6 trilyon olduğu belirlendL ANKARA, (a.a.) Maliye ve Gümruk Bakanhğı, 1984 bütçe uygulama sonuçlan hakkında kesin ve sağlıklı bilgilerin belirleıunesi çalışmalannı hızlandırdı. Kamu iktisadi kunıluşlarının geçmiş yıllardan kalan vergi borçlannın topluca takas edilmesi, kesin sonuçların almmasını geciktirdi. Edinilen bilgiye göre, "Bazı kamu knnım ve kuruluşlannın borçlannın tahkimi hakkındaki kaa u n " u n uygulanması nedeniyle iki ayrı vergi geliri rakamı ortaya çıktı. Fiilen tahsil edilen vergi gelirlerinin 2.4 trilyon lira civannda olduğu ve bu • Tekstilde yeni bir AET kısıtlaması değerin bir önceki yıhn yüzde 23.6 oranında üzerinde bulunduğu belirlendi. Ancak, kamu iktisadi teşebbüslerinin geçmiş yıllardan birikmiş bazı vergi borçlan, kanunun verdiği imkândan yararlanılarak, "kayden" ödendi. Hazineye herhangi bir nakit girişi olmamasına rağmen, teknik açıdan vergi tahsilatı olarak kabul edilen bu ödemeler de gelirler arasında gösterildi. Böylece vergi tahsilaünın 2.6 trilyon lirayı aştığı, artış oranının ise yüzde 36.7'yc ulaştığı hesaplandı. Söz konusu kanunun uygulanması, gider btitçesi açısından da yeni teknik güçlükleri gundeme getirdi. Bazı ödemelerin parayla yapılmamış olmasına rağmen kayıtlarda gider gösterilmesi zorunluluğu bütçe rakamının büyümesi sonucunu doğurdu. Bu nedenlerle, 1984 yıh bütçesinin kesin uygulama sonuçlan henüz alınamadı. Yetkililer, ortaya çıkan "teknik" sorunlann giderilerek sağlıklı bütçe rakamlarırun belirlenmesi için çalışmalann sürdüriildüğünü bildirdiler. ISO Meclis Başkanı Gttdiğimiz düzeye bir şeyler katamazsak bu işi uzun süre götüremeyiz. BRÜKSEL, (Cumhuriyet) AET Komisyonu'nun dun Brüksel'de açıklanan yeni bir kararıyla, Turkiye'den Ingiltere'ye ihraç edilen tekstil ürunlerinin dolaylı yönden bu ulkeye girmesi yasaklandı. Ortak Pazar Yurütme Organı tarafından yapılan bir açıklamada, bu karara gerekçe olarak, Turk ihracatçılarının diğer bir AET ülkesine sattıkları tekstil ürünlerini daha sonra Ingiltere'ye gondermeleri gösterildi. Kararda, kadın ve erkek pantolonları için saptanan kotanın İngiltere kontenjanının 320 bin adet olduğu, fakat Ingiltere'nin daha şimdiden bu rakamın ytizde 18'i kadar ithalat belgesini üçüncü AET ulkelerinden gelen Türk mallanna verdiği belirtildi. Bodur: Türk sanayii çarpık çıırpuk değil tSTANBUL, (a.a.) lstanbul Sanayi Odası Meclis Başkanı Jbrahim Bodur, Turk sanayiinin söylendiği gibi "çarpık çurpuk olmadığım" vurguladı. Türkiye'nin genel ihracatı içinde sanayi urünlerinin payımn yüzde 75'e çıktığını belirten Bodur, "F.ger söylendiği gibi Turk sanayii çarpık çurpuk olsaydı, serbest piyasa ekonomisinin acımasız koşullan içinde bu üretim duzevini sürdürebiiir miydi?" dedi. Son 3040 yıldır Türk sanayiinin büyük bir atılım içinde olduğunu kaydeden İSO Başkanı İbrahim Bodur, şu açıklamada bulundu: "Biz eskiden beri kâtip. memur, paşa olmaya hevesliydik. tşadamlığına hiç heveslenmedik. Bu alanı yabancılara bıraktık. Nihayet cumhuriyetle birlikte ve ozellikle 1950'lerden sonra işadamı olmaya başladık. İ>i bir mesafe katettik ki, Türkiye bu düzeye geldi. Bugün gerçekleştiriien ihracatla son 3040 yıldır biriktirdiklerimizi harcıyoruz. Bugun geldiğimiz düzey üzerine eğer bir şeyler katmazsak uzun vadede bu işi gotürmemiz mümkün değildir." IstanbuVda yoğun KDV denetimi Defterdarlık yetkilileri, ocak ortasından bu yana yaklaşık 90 bin işyeri ve aracın KDV denetiminden geçtiğini bildirdiler. Yetkililer denetimlerde en çok ev İcadınlarından yardım görüyorlar. İSMAİL TOP Istanbul'da son 2 ayda yaklaşık 90 bin işyeri ve araç KDV denetiminden geçti. Defterdarbk yetkilileri denetimlerde en çok ev hanımlarından yardım gördüklerini belirttiler. Otobüs ve kamyonlardaki taşıma ve sevk irsaliyeleri.yolcu taşıma biletlerinin denetimi hafta sonlarında da sürüyor. Defterdarlığa bağlı Vergi Kontrol Bürosu Başkanlığı, ekiplerin Sirkeci arabalı vapur girişi, Topkapı ve Harem yolcu otobüs terminalleri, Gebze ve E5 karayolunda yaptıklan denetimlerde kurallara uyulduğunu, ancak uygulamada bazı yanlışlıklar yapıldığını saptadıklarını bildirdi. Yapılan denetimlerde, hemen hemen tüm araçların vergi levhaları olduğu gözlendi. Fakat bu belgelerini göriinür yere asmayan araç sahipleri hakkında tutanak düzenlendi ve 500 lira ceza yazıldı. Ekiplerin yazdıklan cezalar, anında tahsil edilmediğinden tutanaklarıyla birlikte daha sonra araç sahibine gönderiliyor ve yazılan ceza, ancak o zaman tahsil ediliyor. Denetimler sırasında, eğer sevk irsaliyelerinin düzenlenmediği görülürse, araçtaki malın sahibine durum bildirilerek fatura kestiriliyor ve ceza yazılıyor. En önemli cezai yaptınm ise, istenilen belgeler yoksa ve mal sevk edileli 15 gün olmuş ve henüz yerine Defterdar Vekili Kemal Civelek seminerde. Kadıköy Halk Eğitim'de Vergi Beyannamesi semineri Ekonomi Servisi Istanbul Defterdarlığı'nın düzenlediği Gelir Vergisi Beyannameleri ile ilgili seminerlerin ilki dun Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde yapıldı. lstanbul Defterdar Vekili Kemal Civelek ve yardımcılannın düzenlediği semineri çeşitli meslek gruplarından kişiler izledi. Seminerde vergilendirme sistemi ve belli gelir gruplarmın bu sistem içindeki konumu ile ilgili bilgi veren Civelek, daha sonra izleyicilerin sorulannı yanıtladı. Yılda 360 bin lirayı aşmayan kira gelirlerinin Gelir Vergisi'ne dahil olma. dığını belirten Civelek genellikle izleyicilerden bu konuda soru aldı. Daha sonra seminere katılan öteki yetkililer uygulamalı olarak Gelir Vergisi Beyannameleri'nin nasıl doldurulacağını izleyicilere gösterdiler. ulaşamamışsa uygulanıyor. Önce taşınan malın yüzde 3'ü oranında ceza kesiliyor, bir yıl içinde bir kez daha böyle bir durumla karşılaşılırsa, kaçakçılığa leşebbiisten ilgili kişi için dava açıİacak. Bunun da cezası 1 aydan 1 yıla kadar hapis. İstanbuPda işyerleri denetiminin ocak aymın, I5'inden bu yana arahksız surduğü, son haftayla birlikte denetlenen işyerlerinin 90 bini bulduğu belirtildi. İstanbul Defterdarlığı Vergi Kontrol Baskan Yardımcılanndan İsmail Gülaçtı, Katma Değer Vergisi (KDV) denetimlerinde en çok ev hanımlarından yardım gördüklerını belirtti. İsmail Gülaçmaz, hanımlann telefonla ya da doğrudan defterdarlığa gelerek usulsuz uygulamada bulunan işyerlerini şikâyet ettiklerini, söz konusu işyerlerinde yapılan denetimlerde genellikle yuzde 100 sonuç alındığını belirtti. BANKALAR ULUSLARARASI KI\T BANKACIUĞI YAPAEİLECEKLER Serbest bölgelerde bankacılığa büyük kolaylıklar getîrilîyor ANKARA, (a.a.) Serbest bölgelerle ilgili teknik çahşmalar tamamlandı. Mersin ve Antalya'da kurulacak serbest bölgelerin inşaatlarına nisan ayında başlanacak. Bakanlar Kurulu'na sevkedilen serbest bölgeler yasa tasansının da bu ay içinde görüşülmesi bekleniyor. Edinilen bilgiye gore, serbest bölgelerde bankacıük hizmetlerine büyük kolaylıklar getiriliyor. Türkiye Bankalar Birliği'nin raporunda serbest bölgelerdeki bankacıhk hizmetlerinin etkin biçimde yürütülmesinin özendirilmesi gerektiği kaydedildi. Raporda, "Maliyeti düşüriicü ve hizmetin yapılmasını hızlandıncı kolaylıklar saglanmalı, bölgeyi yabancı bankalar için çekici kılacak tedbirler almmalı, ulusal bankaların yabancı bankalarla rekabet edebilmesine olanak verecek koşullar bazırlanmalıdır" denildi. Bankalar Birliği'nin konuya ilişkin görüşünde şu önerilere yer verildi: • Serbest bölgelerde açılacak banka şubeleri mevduat karşılığı ayırma yükümlüliiğünden kurtanlmalıdır. • Serbest bölgelerdeki subelerce mevduata ve kredilere uygulanacak faiz oranian serbest bırakılmalı, bu oranlann serbest rekabetle belirlenmesine olanak tanınmalıdır. • Serbest bölgelerdeki bankacıhk faaliyetlerine ulusal mevzuann uygulanraası gerekir. • Serbest bölgelerde açılacak şubelere, bankalann alacaklan iicretlere ve komisyonlara getirüeı. sınırlamalar uygulanmamalıdır. • Kredi açma yetkisinin sınırlan bu şubeler için genişletilmeli• Serbest bölgelerde yapılan bankacüık faalivetlerinden elde edilecek gelirlerin bölge içinde bırakıldığı surece kurumlar vergisine tabi olmaması uygun görülmektedir. • Serbest bölge bankacıhğı Türk bankalan için yeni bir faaliyet türüdür. Bu nedenle ulusal bankalann da bu bölgelerde açılacak şubelerinde gerekirse yabancı uyruklu personel çalıştınlması serbest olmalıdır. Yetkililer, Serbest Bölgeler Yasa Tasarısında yer alan bankacıhk ve sigortacıhk hizmetlerine ilişkin hükümlerin, Bankalar Birliği'nin bu görüşlerine uygun olduğunu belirttiler. Serbest bölgelerde bankacıhk hizmetlerine getirilecek kolaylıkların bölgelerde faaliyet gösterecek girişimcilerin uygun koşullarda döviz olarak kredi almasına olanak sağiayacağını kaydeden yetkililer, bu yolla bankaların uluslararası kıyı bankacıhğı (OffShore) yapabileceklerini bildirdiler. Yetkililer, 6 büyük kamu ve özel bankanın bölgede şube açmak isteğiyle şimdiden başvuruda bulunduklannı kaydederek, "Serbest bölgeler nedeniyle Türkiye'ye büyük miktarda yabancı sermaye akımı olacaktır" şeklinde konuştular. Sanayicide yeni finansman arayışı tZMÎR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Sanayiciler finansman darboğazı nedeniyle yeni kaynak arayışlarını sürdürüyorlar. Izmir'de düzenlenen sempozyumda ipotekü borç senetleri ele alındı. EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Faralyalı, "Finansman için halkın tasarruflanna el atıldı ama, >1ıksek fiyat nedeniyle bu sanayiye akmadı" dedi. Ege Bölgesi Sanayi Odası ile Dokuz Eylül Üniversitesi'nin işbirliği ile düzenlenen "Yeni Bir Finansman Kaynağı: tpotekli 1984 yıh dış ticaret rakamlan nihayet mart ayının 10'unda açıklanabildi Ekonomideki gkjişin en önemli göstergelerinden biri olan dış ticaret rakamlarının bu kadar geç açıklanabılmesini ve basında bu kadar az ilgi görmesini açıklamak doğrusu kolay değil. "Hayali ihracaf'ı her gün manşetlere çıkartan basının fiili dış ticaret rakamlanyla bu kadar az ilgilenmesi en hafıf deyimiyle "ilginç". Özal hukümetinin ihracatı artırmaya ve ekonominin dış dengesini tutturmaya verdiği önem açık. Dış ticaret rakamlarını değerlendirirken bu hedefe ne ölçüde yaklaşıldığını ve 1984 sonuçlannın 1985 yılı için ne gibi beklentilere kaynakhk edebileceğmı araştıtmak gerekiyor. (1) İHRACAT: 1983 yılında duraklayan ihracatımızın geçen yıl yeniden yüzde 24.5'lik bir artış gösterdiği ve 7.1 milyar doları aştığı anlaşılıyor. Bütün diğer paralara karşı hızla güçlenen bir dolarla ölçülen bu rakamın aslında daha büyük bir artışın göstergesi olduğu ve başarı sayılması gerektiği ortada. Ancak bu artış n nitelığı ve surekliliği konusunda bazı ciddi soru işaretleri de yoK değil. Bunların başlıcaları şunlar: • Bu rakam içinde ne kadar "hayali ihracaf olduğu bilinmiyor. Kimi tahminlere göre bu rakamın 500 milyon doları aşabileceği söyleniyor. • Bu rakam ve artış oranının ihracatın durakladıgı bir yıla göre başarı sayılması gerekiyor. • Vergi iadesi oranlarının henüz düşürülmemiş olduğu ve "hayali ihracaf olayınm ayyuka çıktığı yıhn ilk aylarında yüzde 50'ye yaklaşan aylık ihracat artışı oranlarının vergi iadeleri ve diğer teşviklerin azaltılmaya başladığı yıhn son aylarında yüzde 1314 düzeyine gerilediği görülüyor. 1985 yılında en iyimser tahminle bile teşviklerin artırılrnası söz konusu olmadığına göre, ihracattaki artış eğilimin ne olacağını söytemek de zorlaşıyor. Bu arada Aralık 1984 ihracatının Aralık 1982 düzeyinde kalmış olması da dikkati çekiyor. • Türkiye'nin ihracat organizasyonunda son yıllarda öne çıkan büyük "dış ticaret sermaye şirketten "n\n, ayrıcalıklannın bir bölümü ve teşvikler azaltıldığı İçin bundan böyle "daha fazla ihracaf yerine "daha kârlı ihracaf ilkesini benimseyecekleri kendi beyanlarından da anlaşılıyor ve bu da 1985 ihracat artışına bir soru işareti gölgesi düşürüyor. • Türkiye geçen yıl sınai üretiminin kabaca yüzde 35'ini ihraç etmiş görünüyor. İhracatın GSMH'ye oranı ise ilk kez yüzde 14'ü aşmış bulunuyor. Bu rakamların büyük çapta yeni yatırımlara yönelemeyen bir Türkiye için "doğal üst sınır" oluşturup oluşturmadığı ise tartışılıyor • Türkiye'nin geleneksel ihraç ürünleri ihracatındaki gerilemenin geçen yıl da sürdüğü anlaşılıyor. 1984'te sanayi ürünleri ihracatı yüzde 41 artarken, tarım ürünleri ihracatı yüzde 7 azalmış bulunuyor. Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatında yeni bir atılım başiatma şansı ise şimdilik beiirsiz görünüyor. • Geçen yıl yüzde 78 dolayında hızlı bir büyüme gösteren dünya ticaretinin bu yıl daha yavaş gelişeceği sanılıyor. Türkiye'nin en önemli müşterisi konumuna gelen petrolcü Ortad> ğu ülkelerinin durumları ise petrol fiyatlarına paralel olarak olumlu bir gelışme gösteriyor. Bu koşullar altında ve korumacılığın hızla arttığı bir dünya ticaret ortamında Türkiye'nin ihracatını yeniden sıçratması kolay görünmüyor. (2) İTHALAT: Türkiye'nin 1984 yılı ithalatının bir önceki yıla göre yüzde 16.5'lik bir artışla (güçlü bir dolarla) 10.1 milyar dolara yaklaştığı anlaşılıyor. Türkiye böylece yeni bir ithalat rekoru kırarken dikkati çeken başlıca noktalar şunlar: • Yılın ilk üç ayında bir önceki yıla göre gerileme eğilimi gösteren ithalatın yıhn son üç ayında artış eğilimine girdiği ve ithalattaki aylık artışların ihracattaki artışlan geride bıraktığı görülüyor. Örneğin aralık ayında ihracat yüzde 14, ithalat yüzde 24 artmış bulunuyor. • Yıl içinde büyük tantanası yapılan tüketim malı ithalatının rakamı bir önceki yıla oranla yüzde 96 artarak 474 milyon dolara erişmiş bulunuyor. Buna karşın tüketim malları ithalatının toplam ithalat içindeki payı yüzde 4.4'te kalmış görünüyor. Ayrıca çok sözü edilen muz, oyuncak, parfüm gibi ithal mallarının toplam ithalattaki payı da 20 milyon dolar dolayında (yetkililerin beyanlarına göre) bulunuyor. • Bir bütün olarak ithalatın yapısı fazla değişmemiş bulunuyor. Tüketim malları dışındaki en belirgin artış ise yüzde 24 ile petrol dışındaki hammaddelerin ithalatındaki artıştan kaynakİanıyor Yatırım maddeleri ithalatındaki artış da yüzde 15'i buluyor. Bu rakamlar ise dışa bağımlı yapıdaki Türk sanayiinin üretimini ve yatırımlarını artırma eğilimine girmesi halinde bunun hemen ithalat rakamlanna yansıdığını gösteriyor. (3) DIŞ TİCARET AÇIĞI: 1983 sonunda 3 milyar 506 milyon dolar olan Dış ticaret açığı 1984'te yüzde 3.3'lük bir artışla 3 milyar 623 milyon dolara tırmanmış bulunuyor. Özellikle geçen yılın ilk üç ayında 300 milyon dolar mertebesinde kalan açığın son üç ayda 1.2 milyar doları aşması ve bu rakamın 1983'ün son üç ayındaki açıktan da yüzde 35 fazla olması dikkati çekiyor. Tüm bu değeriendirmelerin ışığında 1985 yılının Türkiye'nin dış ticaret performansı açısından hiç de kolay bir yıl olmayacağı, özellikle geçen yılın sonlanna doğru gözlenen eğilimin sürmesi halinde dış ticaret açığının büyüme olasılığının güçleneceği görülüyor. 1984 Dış Ticaret Rakamlan ve 1985 ŞİRKETLfBOEH AKBANK Genel Kurulu bugün Istanbul'da toplanacak. Yönetim Kurulu Başkanı Naim Talu, banka çalışmaları hakkında bilgi verecek. YAPI ENDÜSTRİ Merkezi kuruhışunun 17. yıldönümünü 18 mart pazartesi günü kutlayacak. Merkeze 82 kuruluşun Oye o'duğu belirtildi. AXEL JOHNSON adlı uluslararası bir şirket Türkiye'de mümessil anyor. Danimarkalı şirketin Dış Ticaret Genel Müdurü dün bu amaçla İTO ve bazı kuruluş yetkilileriyle görüştü. NET HOLDtNG Yönetim Kurulu Başkanı Besim Tubikoğlu, Türk halılannın tamtımı için devletin öncülüğünde bir fon oluştumlmasım önerdi. Ersin Faralyalı DUNYA'dan Renault'un Sovyet projesi suya düştü Ekonomi Servisi Fransız otomobil yapımcısı Renault, Sovyetler Birliği'nde bir fabrika kurma projesinden vazgeçti. Renault yetkilileri fabrika kurmaktan vazgeçmelerine; bazı teçhizat isteklerinin karşılanması yönündeki ön anlaşmayı uygulamada Sovyetler'in başansız kalmasını neden gösterdiler. Bilindiği gibi, Renault gTubu Moskvich fabrikalan için yeni bir araba dizaynı yapmak üzere 1983 kasımmda 300 milyon franklık bir kontrat yapmıştı. Daha sonra 1 milyon frankhk bir makine ve teçhizat siparişi gundeme gelmişti. Moskova, dizayn anlaşması için 300 milyon frankı ödemiş, ancak 1 milyon franklık ödeme için zorluk çıkanyordu. Çünkü, aynı teçhizatın Fiat ya da Volkswagen'den daha ucuza sağlanabileceğini soylüyordu Sovyetler. $jj SP 12 MART 1985 TARIHİMDEKİ DÖVİZ KURLARI T.C. ZİRAAT BANKASI DÖVİZ 5J \fi DOVIZ KURLARI Merkez Bankası doların esas Dövızın Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilinı 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 Isvec Kronu 1 Isviçre Frangı 100 Italyan ürett 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinan 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyalı kurunu 468 lira 58 V curuş olarak belırledı. Döviz Dovız Efektif Efektif Alış Satış Alış Satış 495 20 490.25 490.25 500.06 344.30 347 78 327.09 351 19 20.76 20.97 20 76 21.18 145.95 147.42 145 95 148 87 7 41 7.26 7.33 690 47 76 48.24 47 76 48 72 129 01 13031 129.01 131.59 51.39 51.91 52 42 51 39 173.18 171.45 171.45 174 88 23 41 23 65 22.24 23.88 179 34 192.56 188 78 190.69 1599 24 1615.39 1519.28 1631.22 536.30 530 94 541 56 530 94 137.14 135 77 128 98 138 49 DÖVİZİN CİNSİ 1 1 1 1 1 1 1 1 1 MDD0UMU AVUSTRALYA DOLARI AVUSTURYA ŞİÜHİ BATI ALMAN MARKI BEIÇİKA FRANGI DANİMARKA KRONU FRAMSB FRANGI HOUANDA FIORİNİ İSVEÇ KRONU EFEKTİF AUŞTL. SATIŞ H . AUŞTL. SATIŞ TL. Ekonomi Servisi Brezilya ve Sovyetler Birliği onümüzdeki 4 yıl içinde karşılıkh ticaret hacimlerini 750 milyon dolara çıkarmayı kararlaştırdılar. Sovyet Brezilya anlaşması, geniş çaplı bir ticaret anlaşması olarak niteleniyor. Anlaşmanın temel özellikleri, henuz sır olarak saklanıyor. Sovyetler gibi Brezilya'nın kendisine petrol satan ülkelere yaptığı satışları mumkün olduğu kadar artıırma çabasında olduğu ve bu amaçla da karşılıkh anlaşmalar yaptığı bıliniyor. BrezilyaSovyet ticaret anlaşması 1 İSVİÇRE FRANGI 100 İTALYAM ÜRETİ 100 JAPON YENİ 1 KANADADOUn 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 STERLİN 1 S. ARABİSTAN RİYAÜ 490.25 • 495 20 [490.25 504 54 344.30 347.78 327.09 354 33 20.76 20.97 20.76 21.36 146.05 147.52 146.05 150 30 7.33 7.26 7 47 6.90 40.85 41.26 40.85 42.04 47.76 48.24 47.76 49.15 129.01 : 130.3ı 129.01 132 77 51.39 51.91 51.39 52.88 171.45 173.18 171.45 176.44 23.41 i 23.65 22.24 24.09 188.78 190 69 179.34 194.28 352.06 355.62 334 46 362.32 1599.24 1615.39 1519.28 1645.85 51.00 51.52 48.45 52.48 530.94 536.30 530.94 546 41 135.77 137.14 128.98 . 139.73 "Gdcüae erisilmez" Borç Senetleri Sempozyumu'nun açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Ömer Yigitbası finansman ve kaynak yetersizliğinden yeni yatırımların yapılamadığını bildirdi. Enflasyonun da sürekli artmasının finans sıkıntısını biı kat daha arttırdığını vurgulayan Yiğitbaşı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kişi ve kuruluşlann ekonomik ve mali sıkıntılan arttıkça, teminat pahalılaştıkça mevcat tedbirler dışında başka çareleı aranmaktadır. Eski defterler kanştınlmaktadır. Eski defterlerin karıştınlarak bulunan bu yeni tedbirierin başında ipotekü borç senetleri geliyor. Bu yolla kredi aiınarak yeni bir finansman kaynagı yaratılması mali çevrelerde büy ük ferahlık yaratır. EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Faralyalı da yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Uzun süredir tüm kesimlerin ciddi fedakârlıklan ile uygulanmakta olan isıikrar politikası da finansman sorununa buiunacak optimal çözümlere fevkalade hassastır. Gayrimenkulün atıl sermaye olarak kalmasını onleyen, maliyeti daba düşük olan, uzun zaman \aralanılabilen ve de>let garantisi nedeniyle güvenirligi yüksek olan ipotekü borç senetleri uygulanmasına işlerük kazandınlması ekonomimiz için ciddi bir giincel ihüyaçtır." Tapu ve Kadastro Genel Müdürü Çorbalı da sempozyumda sunduğu tebliğinde Türkiye'de ipotekü borç senetkrinin itibar görmediğine işaret etti. ÇAPRA2KUR 1 A8D DOLARI 3 3590 B Alman Markı 3 8000 2 8594 2094 19 259 69 3 6108 1 Sierlın Hollanda Flonnı Isviçre Frangı Italyan Lıretı Japon Yeni S Arabıstan Rıyalı 1 0830 ABD Dolar. ALTIN GÜMÖŞ ALIŞ Cumhurıyet Reşat 24 ayar kulçe 22 ayar bılezık 900 ayar gumuş 30 150 31 000 4 570 4 100 90 SATIŞ 30 300 32 000 4585 4 450 92 T.C. ZİRAAT BANKASI