Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 HABERLER 12 MART 1985 Ozetle Profesörlüğe atamada değişiktik Profesörlüğe atanma nitelikleri tastyan kişilerden. dekan olarak atanacaklann görevlendirilecekkri üniversitelerdeki profesörlük kadrotarma getirilebümeleri için, YÖK'ün öğretim Üyeliğine Yükseltibne ve Atama Yönetmeliğinin ilgili maddesinde yapüan değişikliğe göre, üç profesörün vereceği bilimsel görüş ile, profesörlük kadrosunun ait olduğu üniversite rektörlüğünürt yazıh görüsü birleştirildikten sonra, profesörlük işleri komisyonunun üç üyesi, inceleme raporu hazırlayacaklar. Bu rapor üzerinde yapüan son incelemeden sonra adayın profesörlük kadrosuna atanmasma Yüksek Öğretim Kurulu karar verecek. Yönetmelik değişikliği Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. FAİZE KARŞI CİHAD İLAN EDEN İKİ İSLAMİ FİNAJNS KURULUŞU Ümmeti faizden kurtarmak için Faisal Finans Kurumu'nun yüzde 51 hissesine sahip Dar AlMaal Al tslam kuruluşu, ekonominin dışında dini ve sosyal konularla da uğraşıyor. Kuruluşun "gaye"leri arasında İslam dünyasında dini, politik ve kültürel bütünleşmeyi sağlamak da var. DENİZ SOM Kemeraltı caddesindeki Tophane işhanının girişinde kapı kenarında küçük bir tabela var: "Faisal Finans Kunımu Genel Müdürlüğü" TV'de banka ve banker reklamlarının yasak olmasına karşılık, haberlerden sonra, hava durumundan önce "bir reklam" olarak karşımıza çıkan "Faisal Finans", 7 katlı işhanının 7. katında son hazırlıklarını yapıyor. 5 Ağustos 1984'te Bakanlar Kurulu'nca kuruluşuna izin verilen, 15 Kasım 1984'te Tophane işhanına yerleşen "Faisal Finans" 1 nisanda "resmen" çalışmaya başlayacak. 7. katta asansörden çıkınca, beyaz boyalı duvarda, iri pirinç harflerle "Faisal Finans" yazılı kocaman beyaz bir pano karşılıyor müşterileri. Yerler doğal olarak duvardan duvara halı. Uzun koridor, sağa ve sola dönerek bütün katı dolaşıyor. Camlı ağaç bölmelerle koridora acılan odalar yapılmış. Camlarda tül asılı. Genel Müdürun odasından önce geniş bir salon var. Sonra, sekreterin bölmesi. Mobilyalar modern. Hâkim renk kahverengi. Mermer sehpaları, saksılardaki kır çiçekleri süslüyor. Genel Müdürün sekreteri orta yaşta bir hanım. Oldukça şık giyinmiş. Etek, ceket ve bluzunda kahverenginin tonlarını seçmiş. Parmağındaki iri taşlı yüzükler ve boynundaki altın zincir de giyimini tamamlayan aksesuarlar. Bir de başında, sıkı sıkıya bağlanmış bir türban var. Sadece, elleri ve yüzü görünüyor. Sekreter hanım son derece kibar, muhatap olduğu personele karşı ise oldukça etoriter. Salonda, başı örtiilü iki genc kadın, "kunım" hakkında bir erkekten bilgi alıyor. TV reklamlarında, "Faisal Finans"ın nerede olduğu açıklanmadı ama bilen bili*yor. Salona giren "yabancı", Genel Müdür Nejat Durakbaşa ile gorüşmek istediğimi söyleyince, sekreter hanım da görevini yaptı: Kim anyor acaba? Cumhuriyet gazetesinden. Ancak hemen belirteyim randevum yok. Telefonla randevu almak pek mümkün olmuyor. Genel Müdürler genellikle toplantıda olurlar, ben toplantı bitinceye kadar burada beklemeye razıyım. Bu yanıtı, gülümseyerek karşılayan sekreter hanım, "biraz beklerseniz" dedi. Beklerken de, Faisal Finans Kurumu'nun tanıtıcı broşürlerinden getirtti: "Dar AlMaal Altslam". "Dar AlMaal AlIslam", "Faisal Finans Kunımu"nun yüzde 51 payla sahibi durumunda. Faisal Finans'm yönetim kurulu başkanı Suudi Ârabistan eski Krah Faysal'ın oğullarından Mohammed Al Faisal, Al Saoud. Suudi Prens, şirketin yuzde 1 payla ortağı. Kısa adı "'DMİ" olan "Dar AlMaal Allslam"ın sahibi olduğu Mısır, Sudan ve Bahreyn'deki Faisal İslam Banteahhitlikten komisyonculuğa kadar akla gelen her iş var. Sekreter hanımın verdiği tanıtıcı broşürlerden, "Dal AlMaal Altslam" başlıklı kitapçık, "Faisal Finans Kurumu"nun sahibi durumundaki bu kuruluşun "Şirketin kendi sermayesine "maksat" ve "gaye"lerini şöyilaveten yurt içinden ve dışından le açıklıyor: özel cari hesaplar, kâr ve zarara "DMİ, tslam hukukuna, İskatılma hakkı veren hesaplar yo lam prensiplerine ve âdetlerine lu ile fon toplayıp ekonomiye sıkı sıkıya bağlı kalmak kaydryfon tahsis etmek, mali ve ekono la, modern dünyada çeşitli mali mik muameleler ve bunlarla il işler yapmak üzere kurulmuşgili diğer iş kollannın teşvik ve tur." "DMİ, her ne kadar hissedarBROŞLRLER Bir yandan lara kâr getirmek gayesi güden Genel Müdürü bekliyoruz, bir bir teşkilat olarak kurulmuşsa yandan da Faisal Finansı tanıtı da, geniş dini, sosyal ve ekonocı broşürleri inceliyoruz. Kitap mik amaçlan vardır." çıkta kuruluşun çahşmalan şöyle "DMİ. İslam ümmetinin faiz anlattlıyor: "DMİ, faaliyetlerini, günahının boyundurugundan Müslüman ülkelerde ve diğer kurtarılmasını amaçlamaktadevletlerde kurulmuş tabi şirket dır." ler kanahyla yürütür. Bu faali"DMt. Müslüman devletler yetler tslami dayanışma, Islami arasında ekonomik bütünleşmeyannm ve bankacıhk işlemleri ve yi sağlarken, müşterek İslam Islami prensiplere uygun olarak mali mUesseseleri vasıtasıyla İsyürütülen diğer ticari işlemleri lam aleminde dini, politik ve kapsar." kültürel bütünleşmeyi de teşvik eder." Türkçe anlamı "İslam Hazigeliştirilmesine, tarif edilmiş risk nesi Yurdu" olan bu kuruluşun, ve zararın mali neticelerini telaMüslüman olmayan bir ülkede fi gayesi ile fon yatırımlarında Bahama'da kurulmuş olması bulunmak da dahil olmak üzere "siyasi emniyet " gerekçesine katkıda bulunmak, zirai, sınai ve bağlanırken, her yıl belli bir saticari faaliyet ve hizmetler ifa yıda 10 milyon dolar sermaye ve eden şirket, teşebbüs ve gruplar sermayenin yüzde 51'ine sahip da yatırımları teşvik etmek, bu olarak yatırım şirketleri kurulsahalardaki faaliyetlere iştirak ması öngörülüyor. etmek ve müşterek teşebbüs ortaklıklan kurmak, bütün bu fa YATIRIM KOŞULLARI aliyetleri faizsiz yapmak." DMİ; alkol, şer'an haram olan faiz, kumar ve domuz eti Şirketin yapacağı işler 32 sanayii ve projeleri ile ilgili hiçmaddede toplanmış. Sermaye pibir ticari faaliyete katılmayan yasasından para piyasasına, müşirketler, projeler ve müesseselerin yatınmlannı teşvik eder." "DMİ, umumi şekliyle işlerini şubeleri veya kendisine bağlı şirketler veya kendisinin teşkil ettiği ya da Yüksek Denetleme Kunılu'nun talimatlanna göre satın alınmış şirketler vasıtasıyla yürütür." "Şer'i Murakabe Heyetinin seçilme ve tayinini Yüksek Denetleme Kurulu üzerine alır. Heyet, İslam fıkhı ve yüce İslam dininin hükümleri konusunda ilmi kifayet ve bilgileriyle tanınmış beş alimden teşekkül eder." Kısacası, "Faisal Finans Kurumu"nun sahibi "Dar AlMaal Altslam" faize karşı cihad ilan etmiş ve ekonomik politikasını Yalçın Öner Faiz değil kâr payı. Kuran hukümlerine göre cizmis. Galiba, "Faisal Finans madıgını... 1 asarnıflannı degerKurumu" da Türkiye'de lendirmek isteyen her tür tasar"ekonomik" faaliyetlerinin dıruf sahibinin ve fon kullanmak şındaki çalışmalarını Resmi Gaisteyen her müteşebbisin hizmezete'de yayımlanan "esas mukatind'e olduklarını" söylüyorlar. vele"sinin 4. maddesinin 2.32. Kredi kullandırma konusunda fıkrasında yer alan şu cümle ile birkaç imân sunuyorlar! gercekleştirmeye çalışacak: 1. Oretim destegi sağlanması. "Cemiyetin fayda ve düzeni "İşletmemiz için ham madde ya için şirket prensiplerine göre da teçhizat alımında finansman adımlar atmak, sosyal gayeli veihtiyacı var" diyerek başvuranya sair hibeler yapmak ve hedilara şu hizmet verilecek: Söz koyeler vermek." nusu ihtiyaçları Al Baraka peşin Sekreter hanım, Genel Müdür ödeyerek alacak, sonra bu malNejat Durakbaşa bir ara dışan ları vadeli olarak ihtiyacı olan çıkınca, "Cumhuriyet gazetesinşirketlere satacak. Bu satış işlemden gelmişler" dedi, Durakbaşa lerinin koşullan da "pazarlıkla" da "buyrun" diyerek odasına belirlenecek. Al Baraka yetkilileri kredi ver çağırdı. Oda, yarı klasik mobilyalarla mede henüz sadece bu işlevi yedöşenmiş. Duvarlar ağaç kaplarine getirdiklerini söylediler. ma. Kapının iki yamndaki cam2. Al Baraka, şirketlerin "kâr lı kütüphanenin kenarlarmı tahve zaranna katılarak" da fon tadan oyulmuş heykelcikler süskullandırabilecek. luyor, Erkek ve kadın heykelcik"Teçhizat kiralama, mal karlerin bellerinden "tahta kumaş" şılığı olan ticari vesikalann alım sarkıyor, kadının göğüsleri açıksatımı" da yine girmeyi öngörta... Yerleşme sürdüğü için olsa dükleri faaliyet alanları... gerek, genel müdürün odasında da ne bir tablo, ne bir resim var. Enflasyonun baGenel Müdür Nejat Durakbaşını alıp gittiği şa, Ziraat Bankası'ndan emekli yıllarda vergi ge eski bankacılardan. 14 kasımda lirlerindeki artış göreve başlamış. Konuşmak iscari fiyatlarla temedi. "Çünkü", dedi, "rekmilli gelirdeki ar lam ajansı böyle istiyor. Televiztışa ayak uydura yonda ilk reklamlanmızı verdik. madı. Bunun son Açıklamalar sonra yapılacak." örneği geçen ytl Genel Müdürün odasına kayaşanvrken, vergi dar gelmişken, hiç olmazsa "Fayükü, yani vergi isal Finans"ın amblemindeki gelirlerinin "üç hilal"i öğrenmeli: GSMH'ya oranı Bir şanssızlık olmuş. Üç hida I977'de yüzde lalin düşünülerek yapıldığını 19.3'ten geçen yü sanmıyorum. vüzde 14 'ekadar Ya esas mukavelenin 4. düştü. maddesinin 2.32. fıkrasında yeralan hüküm? Buradaki hibe ve hediyeler, zekât anlamındadır. İslami esaslara göre, kazancın bir bölümü hayır kurutnlanna verilecek. Zaten, Dar AlMaal, başka türiüsüne izin verraez. Sekreter hanımın başını örtmesi de İslam esaslarının geru Memduh Çakıcı, Gemlik'de reğinden mi? emekli Gumrük Müdürü Nesimi Yoo, tesadüfen örtülü. Temir, taşımacı Hüseyin Ersan, Ama Oya Hanım güzel örtünüŞaban Erdemci, tekstil fabrika yor doğrusu, yakıştınyor kenditorü Zekai Özen, gümrük ko ne. misyoncusu Müfit Apaydın, mu Odacı hanımlann da başı ayene memuru Hasan Himme örtülü? toğlu, Muharrem Enli yakalana Özel surette başını ört dirak gözaltına alındı. Kaçakcılık ye bir telkinimiz yok. olayını planladığı bildirilen "Faisal Finans" toplayacağı Umur Kalabalık ile Yüdız Sanal. paraları ya özel cari hesapta hiçAlparslan L'stun ve Zafer Kar bir faiz vermeden tutacak ya da gın ise aranıyor. kâr ve zarara katılma hesabında Gölcük'eki Donanma ve Sıkı kullanacak. Toplanan para, bir yönetim Komutanlığı da aynı işe yatırıldıktan sonra elde edikonuda yaptığı açıklamada, ge len kârın yüzde 20'si kuruma kalişmeler hakkında bilgi vererek, lacak geri kalanı ki bu enflasyo"gözaltındaki sanıklar hakkında nun altında bir oran olmayacak yasaJ islemlere başlandığını, sah tasarruf sahibine verilecek. Kârte ithalat ve gümrük kaçakçılığı dan pay bolüşümü ise "kimsenin ile ilgiii soruştunnsys çok y 'r, kimseye hakkı geçmeyecek" şekilde yapılacak. lü devam edildigini' bürii. ' Nuri Cerrahoğlu da var. 5 milyar lira sermayeli anonim şirketin 6 Ağustos 1984 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "esas mukavele"sine göre "gaye"si şöyle: Faisal Finam'ta ilke: Kimsenin hakkı kimseye geçmeyecek Fişek: Halk sağlığı fakültelerini YÖK baltaladı Shiliang, Ayazh ziyaret etti Türk Tabipler Birliği Başkanı Nusret Fişek, sağlık yönetiminin bir sanat, bir biüm olarak görülmesi gerektiğinin zamanı geldiğini belirterek, "Bu alanda kurulması planlanan Battiı anlamdakihalk sağlığı fakülteleri, bunun için bir adımdı, ama bunu da YÖK baltaladı" dedi. 14 Mart Tıp Bayramı öncesinde ANKA muhabirinin sorulannı yanıtlayan Fişek, Türkiye'de hekim sayısımn yeterli olmasına rağmen, hâlâ sağlık hizmetlerinin yetersiz olduğunu söyledi, "Çünkü dünyamn hiçbir yerinde bir hekim bir saatte 100 hastaya bakmaz" dedi. Çin Halk Cumhuriyeti'nin Ankara 'ya yeni atanan Büyükelçisi Zhan Shiliang, dün tstanbul Valisi ı\evzat Ayaz 'a nezaket ziyaretinde bulundu. Saat 10.00'da htanbul Valiliği'ne gelen Büyükelçi Shiliang Vali Ayaz 'a tstanbul 'da yeni açılacak olan Çin Konsolosluğu hakkında da bilgi verdi. Büyükelçi Shiliang, geçen yıl Türkiye 'yi ziyaret eden Çin Cumhurbaşkam'mn tstanbuVda geçirdikleri günleri her zaman hatırladıklarmı söyledi. PRENS FA YSAL Dar AlMaal Altslam,Faisal Finans'm yarıdan çok hissesinin sahibi. kalarının şirketteki toplam payları ise yüzde 38. DMl'nin dolaylı ve dolaysız yoldan "Faisal Finans Kunımu"ndaki payı yuzde 90. Geri kalan yüzde 10'luk hisse MSP eski milletvekillerinden Salih Özcan ve MSP'li bakanlardan Ahmet Tevfik Paksu'nun üzerinde görülüyor. Bu yuzde 10, sonradan 100 Türk ortak arasında paylaşılmış. Sonradan ortak olanlar arasında MSP eski millevtekillerinden Giindüz Sevilgen, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Halil Şıvgın, armatör Al Baraku: Ana parayı geri ödeme garantisi veremeyiz NİLGÜN UYSAL Faizi "haram" sayıp bankalardan kaçanlar; kendisini "özel finans kunımu" adıyla lanse etmeye özellikle dikkat eden İslam bankalannda "risk"le tanışacaklar. Bu risk, parasını "vadeli" olarak yatırmak isteyenleri bekleyen bir risk... "Ana paranızı aynen geri ödemek garantisini veremeyiz" cümlesinde özetlenen bir risk... "Banka" kavramından bucak bucak kaçan özel finans kurumlarından birinin kapısını çalıyoruz... Al Baraka Türk... Mecidiyeköy'deki Dedeman Ticaret Merkezi'nin ikinci katı. Asansörde ikinci kata bastığımı gören bazı kişiler soruyor: "Affedersiniz, ikinci katta ne var?" Onlar daha yukan çıkacaklar, ama nedense merak ettiler. "Biz buralann yabancısı degiliz, fakat ikinci katta ne var, birden çıkartamadık" türilnden bir merak olsa gerek bu. Kısacası, Al Baraka Türk Özel Finans Kurumu, benim gibi özel olarak arayıp tarama dunımunda olmayanlann dikkatini çekecek fazla bir şey yapmamış Dedeman Ticaret Merkezi'nin giriş katında. Sadece "Her katta kimler var?"ı araştıranlann görebileceği bir yerde adı var, o kadar. Yerler boydan boya bej rengi halılarla kaplanmış. Dekorasyon sade ve zevkli... Duvarlar mese olduğunu tahmin ettiğim lambrilerle kaplı... Al Baraka'run Genel Müdürü Yalçın Öner'le "Acaba kısa bir görüşme yapabilir raiyim?" umuduyla bekliyorum. Daha önce yazılı olarak almayı yeğledikleri sorularımın yazılı yanıtları elimde. Yaah metinde birden şu cümle dikkatimi çekiyor: "Ana parantn aynen ödeneceği garantisi verilmez." Bu garantisizlik, katılma hesabına para yatıranlar için söz konusu. 90, 180, 360 gün ve daha uzun vadeli olarak açılabilecek olan "katılma hesaplan" için sabit bir gelir ödenmesi söz konusu değil. Eğer böyle bir hesap açtıracak olursanız, para yatırmış olduğunuz fonlann kullanılmasından doğacak "kâr ve zarara katılmayı" kabul etmiş oluyorsunuz. Onun için de ana paranın aynen ödeneceği garantisini vermiyor Al Baraka... Gözle okuduğumu sanırken, işi şaşkınlıkla karışık bir mırıltı ile okumaya dökmüş olmalıyım ki, beklemeye alındığım salonda tanımadığım biri açıklama yapmak ihtiyacını duyuyor: "Köprii geliri senedi alanlann da riski yok mu? Ya köprü yıkılırsa ne olacak?" diyor. "Siz bu bankanın yetkilisi misiniz?" diye soruyorum. "Yok, ben müşteriyün" yanıtı geliyor. Müşteri olduğunu söyleyen bu kişi, vadeli hesaba para yatıranlara önceden sabit bir gelir vaat etmenin "faiz" olacağını, oysa gerçek anlamda iş yaşamının risk taşıdığını, kazanmanın da kaybetmenin de söz konusu olduğunu söylüyor. Faizden kacmak "risk" mi getiriyor, yoksa bu bir "kumar" türü mü? Bunu içimden düşünüyorum. Sonra kapılar açıhyor. Beklemeye alındığım salonda bir kalabalıklaşma... Birileri çıkarken, birileri giriyor odalara. O sırada Al Baraka'nın Genel Müdürü Yalçın Öner'le tanışıyoruz. Bu, daha çok kısa ve ayaküstü bir konuşma. Yalçın Öner, henüz işin başında olduklarını ve çok yoğun çalıştıklannı söylüyor. "Mevcut pazardan ne kadar bir pay almayı düşüyorsunuz?" diye soruyorum. Buna yanıt vermek istemiyor, "Zaman içinde göreceğiz"' diyor. "Para yatırmak için gelen talep mi daha yüksek, yoksa kredi istekleri mi?" sorusuna yanıtı şöyle? "Genellikle vatmlan paralar daha küçük miktarlı, ama para yatıranlann sayısı fazla... Buna karşın kredi talebi ile gelenlerin sayısı para yatırmak isteyenlerden daha az, ama onların da ilgilendiği para miktarı yüksek... Sadece bu kadarını söyleyebilirim." Al Baraka henüz "çiçeği burnunda" bir kuruluş. 21 ocakta resmen faaliyete geçmiş gözüküyor. Sermayesi 5 milyar lira ve sermayesinin "yüzde 80"i yurt dışından ve yabancı döviz" olarak sağlanmış. Ortaklannın ve katıbm paylabir paya sahip. • Katar İslam Bankası 100 milyon sermaye koymuş ve yüzde 1 pay almış. • Bahreyn İslam Bankası da yüzde l'lik paya sahip. • Bahreyn tslam Yatırnn Kurumu \e Ürdün İslam Bankası yüzde 0.5 pay sahibi gözüküyorlar. • Diğerleri hanesi ise, biraz kabarıkça: 1 milyar 600 bin lira "İstanbuVun Estetik Sorunları" semineri yarın Mimar Sinan Ûniversitesi ile Alarko Holding tarafmdan düzenlenen "İstanbul'un Estetik Değerlerinin Korunması Sorunu ve Çözüm Yoüan'' konulu seminer yarvt yapılacak. htanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan 'ın açış konuşması ile başlayacak seminerde Prof. Dr. Bülent Özer, Prof. Dr. Abdullah Kuran, Prof. KemalAhmet Aru, Prof. Dr. Doğan Kuban, Mimar Hüsrev Tayla ve Mühendis Doğan Tekeli birer bildiri sunacaklar. Karaduman, gazete sahiplerini ziyaret edecek Al Baraka, Türk tasarruf sahiplerine iki tür hesap açma imkânı tanıyor. Birinci tür, cari hesap. Türk Lirası ya da döviz cinsinden açılabiliyor. Istendiği zaman kısmen veya tamamen geri ahnabiliyor. Ama tasarruf sahibine "kâr" ya da başka bir ad altında bir "bedel" ödenmiyor. îkinci tür ise, "garanti vaat edilmeyen" hesaplar. Böyle hesap açtırmak isteyenler için çeşitli vaatlere göre "kâr ve zarara katılma akdi" imzalamak gerekiyor. nnın genel durumu şöyle: • Al Baraka Yatırım ve Kalkınma Kunımu" 2.5 milyar sermaye koymuş ve yüzde 50 paya sahip. • İslam Kalkınma Bankası 650 milyon sermaye koyarak yüzde 13 pay almış. • Dubai İslam Bankası 100 milyon sermaye ile yüzde 2'lik sermaye ile yüzde 32'lik bir paya, "digerleri" hanesine giren hissedarlar sahip. Al Baraka, Türk Özel Finansman Kurumu, şimdilik şube açmayı düşünmüyor. İş hacmi gerektirdiğinde şube açacaklarını söylüyor Yalçın Öner... Konya gibi yatırdıkları paradan faiz almayan mudilerin bol TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, 14 mart perşembe günü tstanbul'a gelecek. Karaduman Milli Saraylardaki çalışmalan gözden geçirecek, sempozyum sonuçlanm değerlendirecek. Cuma günü de tstanbuVda yaymlanan gazetelerin sahiplerini ziyaret edecek olan Karaduman, 19 mart salı günü A nkara 'ya dönecek. Kadıköy Belediyesi 95 eleman alacak ca bulunduğu yörelere nasıl hitap edecekleri şimdilik belirsiz. Al Baraka, tasarruf sahiplerine iki tür imkân sunuyor: 1. Cari hesap. Türk Lirası ya da doviz cinsinden açılabilecek. İstehildiği zaman kısmen ya da tamamen geri çeküebilecek. Buna karşılık tasarruf sahibine kâr ya da başka bir ad altında bir "bedel" ödenmeyecek. Al Baraka Türk'ün "garanti" vaat ettiği bir hesap türü bu... 2. Garanti vaat edilemeyen hesap türü ise, "katılma hesabı". Böyle bir hesap açtırmak isteyenler için çeşitli vadelere göre, "kâr ve zarara katılma akdi" imzalamak söz konusu olacak. Bu hesap türü için de döviz ya da Türk Lirası yatırmak mümkün. Dört ayrı tür vade kategorisinde toplanan fonlar, yine dört ayn havuzda toplanarak iş hayatında değerlendirilecek. "Al Baraka Türk'ün ana parayı geri ödeme garantisi veremediği bu hesaplardan sağlanacak kâr ya da gelecek zarara katılma payı yüzde 20'den çok olmayacak. Bütün bu işlemler, TC Merkez Bankası denetimine tabi. Al Baraka Türk yetkilileri, "Yatınm yaparken de, fon kabul ederken de, özel bir kesime hitap etmelerinin söz konusu ol Çok veren ticretten, az veren kârlardan (Baştarafı 1. Sayfada) ba katar mıyız, vergi yükünden kurtulmanın yollarını ararken? Bunlar Türkiye'de sık sorulan, fazla üzerinde durulan sorular değil. Yıllar yılı vergi düzenlemeleri yapamayan, vergi yasalan çıkartamayan parlamentoların yapamadığını bir ölçüde "ara rejim"lerin gerçekleştirdiği, vergiden kaçmanın marifet sayıldığı, vergi organizasyonunun çağdışı bırakıldığı, vergi denetiminin boğaz tokluğuna çalıştınlan memurlarla gerçekleştirilmeye çalışıldığı bir ülke Türkiye. Bu Türkiye'de, özellikle enflasyonun başını alıp gittiği son yıllarda vergi gelirlerindeki artışların milli gelirdeki artışların gerisinde kalmasına ve vergi gelirlerinin milli gelire, daha doğrusu Gayri Safi Milli Hastla (GSMH)'ya oranının sürekli olarak düşmesine hiç şaşmamak gerekiyor. Vergi gelirlerini doğru dürüst arttıramayan devletin bu nedenle bazı yatınmlarını aksatması, borçlannı zamanında ödeyememesi ve büyüyen bütçe açıkları vererek enflasyonu körüklemesi de kaçınılmaz oluyor. Elimizdeki verilere göre Türkiye'de vergi gelirlerindeki artış oranı 197577 yıllarında GSMH'daki artış oranının üzerinde seyretmiş ve "vergi yükü", yani vergi gelirlerinin GSMH'ya oranı 1977 yılında ° o 19.3'e ka^ dar yükselmiş. 1977'den sonra ise bir yandan enflasyon hızlanırken, diğer yandan vergi gelirlerindeki artış GSMH'daki artışın gerisinde kalmaya başlamış. Örnegin 1978 >ılında cari fiyatlarla GSMH % 47.9, vergi gelirleri Vt 46.5 artmış. 1979 ve 1980 yıllarında enflasyon başını alıp giderken, bu ilişki daha da bozulmuş, bu iki yılda cari fiyatlarla GSMH % 244 artarken, vergi gelirlerindeki artış % 204'te kalmış. DPT kaynaklı veriler, enflasyonun biraz aşağı çekilebildiği 1983 yıünda vergi gelirlerindeki artışın GSMH'daki artışı bir kez daha yakaladığını, ancak geçen yıl enflasyondaki şahlanmayla birlikte vergi gelirlerinin yeniden geri kaldığını gösteriyor. Geçen yıl cari fiyatlarla GSMH'nın % 55 dolayında bir artışla 17.7 trilyon lirayı aştığı, toplam vergi gelirlerinin ise 2.5 trilyonun biraz üstünde gercekleştiği tahmin ediliyor. Bu rakamın ortaya koyduğu diğer gerçek ise 1977 yılında °?o 19.3'e kadar yükselen vergi yükünün 1984'te "'o 14'e kadar gerilemiş olması. Böylece Türkiye vergi yükünün en düşük olduğu ülkeler arasında yer almaya hak kazanmış oluyor. Peki nasıl oluyor da vergi yükünün bu kadar düşük olduğu bir ülkede "bordro mahkflmu" diye adlandırüan kesim, ücret ve maaşla geçinmeye çalışanlar bu kadar ağır bir v ergi yükünün altında eziliyorlar? En düşük ücreti ya da maaşı alan kimse bile genel vergi yükünün iki katına yakın bir oranda, % 25 oranında vergi vermek zorunda kalıyor? Cevabı gayet basit. Türkiye'de gelir dağılımı hızla bozulurken durumu hızla düzelenlerin, enflasyonun nimetlerinden yararlananların vermediği vergileri de "bordro mahkumlan" veriyor da ondan. 1984 yılı için yapılan bir değerlendirmeye göre toplam 1 trilyon 100 milyarlık gelir vergisi hasılatının 825 milyarını, yani dörtte üçünü "bordro mahkumlan" ödemiş. 3 milyon 755 bin ücretli ve maaşlı 825 milyar lira gelir vergisi öderken 1 milyon 775 bin dolayındaki beyannameli mükellefin, yani işadamının, doktorun, avukatm, diğer serbest meslek sahiplerinin ödediği vergi toplamı ise 275 milyar lira. Ücret ve maaş artışları sürekli olarak enflasyonun gerisinde kalan "bordro mahkumlan". kişi başına ortalama 220 bin lira dolayında yıllık vergi öderken gelirlerini enflasyonla birlikte arttırma olanağına en fazla sahip olan kesimde kişi başına odenen yıllık vergi 155 bin lira dolayında çakılmış kalmış. Yalnızca Türk vergi düzeninin değil, belki Türk ekonomisinin en büyük çıkmazlarından biri işte burada yatıyor. Halen ülkemizde bulunan IMF heyetinin de saptadığı gibi, milli gelirdeki artışlardan ve enflasyondan en fazla yararlanan kesimleri vergi ağının içine almadan, beyannameli mükellef sayısını arttırıp bu kesimi doğru dürüst vergilemeden ne bütçe açıklarını kapatacak vergi gelirini sağlamak, ne de enflasyon canavarını yenmek mümkün olabilecek. Kadıköy Belediyesi'nde çauştınlmak üzere smavla eleman alınacak. Kadıköy Belediye Başkanhğı'ndan yapüan açıklamada, belediyenin çeşüli biıimlerine ahnacak 95 etemanla ilgili sınavm 30 mart günü Fenerbahçe Lisesi'nde yapılacağı bildirildi. (THA) MİLLİ GELİR VEVERGİLER R NASIL ARTTI? s GSMH Artışı Cari fiyatla °/o Sosyal Sigortalar Kurumu'nun 40. Genel Kurul Toplantısı 161718 mayıs tarihlerinde yapılacak. Türklş Genel Sekreteri Sadık Şide, genel kurul toplantısının Ramazan 'dan önce gerçekleştirilmesini bakanüğa önerdiklerini belirterek, bunun kabul edüdiğini, genel kurul toplantısının 16 mayıs tarihinde başlamasının kararlaştınldığını söyledi. (a.a.) SSK Genel Kıırulu 1618 mayısta 3 milyarlık vurgun (Baştarafı 1. Sayfada) soktuğu öğrenildi. Uğur Kalabalık'ın bedelsiz ithal ettiği eşya ve makinelerin bedellerini yurt dışındaki ışçüerden aldığı dövızierle karşıladığı anlaşıldı. Bu arada, Istanbul Kambiyo Müdürlüğü'ne sahte belgelerle başvurarak bedelsiz ithalat izni ile çok sayıda soğuk hava donanımılı TIR'ı yurda kaçak olarak sokan Umur Kalabalık'ın sahte belgeler düzenleyerek TIR'Iarı bir firmaya satılmıs gibi gösterdiği de beliriendi. Kaçak araç ve TIR'ların toplam değerın.n 3 milyaı lira doiayında olduğu beliniliyor Olayla ilgili olarak İstanbul Kambiyo Müdürü Osman Umut, Aksaray Gümrük Müdü Kartal ve Kısıklı 'da iki kişi intihar etti. Hamdi Aktuna'nın cesedi (60) ihbar üzerine Kartal Soğanlık Mezarlığı 'na giden ekiplerce bir ağaçta asılı bulundu. Kısıklı Hacı Arif Bey Caddesi Bahar Sokak 'ta oturan Kuddusi Peçen 'in de ikinci kattan atlayarak yaşamına son verdiği bildirildi. 2 kişi intihar etti • Bekâr ıki gazeteci için bir oda, bir salon kiralık ev aranıyor. (Anadolu yakası tercih) Tel: 172 22 OO'dan 429 ACELE OFSET< İ l'STASI \R\\IYOK Tel.: 526 79 99