16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Dünya saldırıyı lanetliyor ABD yönetiminde ikilik: Reagan'ın İsrail saldırısını onaylamasına karşılık, Dışişleri Bakam Shultz olayı kınadı. İsrail basını, saldırının Ortadoğu'da barış girişimlerini baltalayabileceğini belirterek kaygılarını dile getirdi. Dıs Haberler Servisi tsrail'in önceki gün Tunus'taki FKÖ karargâhına düzenlediği saldınnın tüm dünyada yol açtığı tepkiler sürerken, ABD yönetimi içinde bu konuda ikilik çıktığı gözleniyor. Başkan Reagan'ın saldırıyı onaylayarak "meşru müdafaa" şeklinde nitelemesine karşılık, Dışişleri Bakam George Shultz, tsrail'in eylemini kınadı. Shultz önceki gün altı Körfez ulkelerinin Dışişleri Bakanlanna yaptığı konuşmada "Israil'in Tunus'a karşı gerçekleştirdiği saldın dahil, tüm şiddet eylemlerine karşı oldugunu" söyledi. Gözlemciler, Başkan Reagan'la, Shultz arasında görüş avnlıftını "üeinc'bir gelisme" olarak niteliyorlar. Tunus Devlet Başkanı Habib Burgiba ise Israil'in saldırısı ile ilgili olarak Reagan yönetiminin tutumunu "hayretle" karşıladığını bildirdi. Habib Burgiba, dün Amerikan Büyükelçisini makamına çağırarak ülkesinin Reagan yönetiminin takındığı tutumdan duyduğu üzüntüyü dile getirdi. İsrail Savunma Bakanı Izak Rabin de FKÖ'nün Tunus'taki karargâhına düzenlenen saldırının örgüt lideri Yaser Arafat'ı hedef almadığını söyledi. AP Ajansı'nın, Tlınus kaynaklı bir haberine göre, tsrail püotlan, FKÖ karargâhını o denli buylik bir isabetle bombaladılar ki, karargâhın birkaç metre uzaklığındaki plaj evleri, bombardımandan hiçbir hasar görmedi. AP, Israil'in saldında Fantom jetleri kullandığını bildirdi. Arap radyoları ise saldında F16 uçaklarının kullanıldığını savundular. Tunus polisi, ölenlerle yaralananlann büyük bölümünün, FKÖ'ye bağh "Güç lT'nin üyelerinin kaldığı binanın yıkmtılan altında bulunduğunu bildirdi. Yetkililer enkaz kaldırma çalışmaları ilerledikçe, ölü sayısının artacağından korkuyorlar. önceki gece FKÖ tarafından yapılan açıklamada bornbardımanda 60 kişinin öldüğü, 100'den fazla kişinin de yaralandığı bildirilmişti. AP, Tunus saldınsının Başbakan Şimon Peres tarafından tümüyle desteklendiğini bildiriyor. Peres'in bu yaz üç lsrail'li tutsağa karşı, 1500 Lübnanlıyı salması, ülkede sert tepkilere yol açmış ve Başbakan yunıuşaklıkla suçlanmıştı. Ancak İsrail basınımn bir bölümü Peres'le aynı görüşü paylaşmıyor. Örneğin muhafazakâr Maariv gazetesi bile Tunus saldırısının "tsraü'in Ortadoğu banşını baltalamak istedigi şeklinde" yorumlanabileceğini belirtti. Saldınyı kınayan ülkelerin sayısı ise artıyor. Ingiltere Dışişleri Bakanı Geofrey Howe ve ttalya Başbakanı Bettino Craxi saldırıyı sert biçimde kınarken, Ispanya hükümeti de yaptığı açıklamada "Ispanyoi bükümetinin Tunus halkının yanında oldugunu ve İsrail saldırısını kınadığını" bildirdi. Ürdiın Kralı Hüseyin de saldırıyı kınarken, Israil'in tavnnın "terör ve şiddet" tavn oldugunu söyledi. Tunus'ta yaşayan Yahudiler, İsrail uçaklarının dün düzenlediği saldırıyı kınadılar. Tunus'ta yaşayan 4 bin Yahudi adına bir açıklama yapan Rene Chieche, Tunuslulann acısını paylaştıklarını söyledi. 3 EKİM 1985 HABERLERİN DEVAMI CUMHVRİYET/ll Ankam?dan sert tepki Başbakan Özal, 'Olacak iş değil. Herkes kendini bir başka memleketi istedigi gibi bombalamakta serbest mi zannediyor' dedi ve İsrail Başbakanı Peres'le görüşmesinin artık mümkün olmadığını açıkladı. Dışişleri Bakanlığı da saldırıyı sert bir dille kınadı. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal, İsrail uçaklannın önceki gün Tunus'taki Filistin Kurtuluş örgütü (FKÖ) karargâhını bombalamalan ve birçok kişinin ölümüne yol açmalan üzerine tsrail Başkanı Şimon Peres ile görüşmekten vazgeçti. özal, tsrail uçaklannın FKÖ karargâhına saldınlan konusunda aynca, "Olacak iş degil. Herkes kendini bir başka memleketi istedigi gibi bombalamakta serbest mi zannediyor?" biçiminde konuştu. Başbakan Turgut Özal, Ankara Üniversitesi'nin açıbş töreninden aynlırken gazetecilerin FKÖ karargâhının İsrail uçakları tarafından bombalanması hakkında tepkisini sorması üzerine "Olacak iş degil" dedi. Bir gazetecinin, "Slrinle ABD geziniz sırasında görüşme talebinde bulunan İsrail Başbakanı Şimon Peres'le göriişecek misiniz?" sorusuna da özal'ın yanıtı şu oldu: "Hayır, görüşmeyecegim.'' Daha sonra FKÖ karargâhının bombalanmasının Türkiye açısından çok üzüntü verici bir olay oldugunu vurgulayan özal, "Üzüntü verieiden de daha kuvvetli. Yapıitnaması icabeden büyük bir vanlış hareket. Yani herkes kendini bir başka memleketi istedigi gibi bombalamakta serbest mi zannediyor?" ifadesini kullandı. özal, Birleşmiş Milletler'in yıllık olağan toplantısına katılmak ve katarakt ameliyatı olangözünü kontrol ettirmek için 17 ekimde ABD'ye gidecek. özal, 21 ekimde BM Genel Kurul toplantısında konuşacak. özal'ın ABD'de İsrail yetkilileriyle temaslar yapması beklenmekteydi. DIŞİŞLERİ KINADI Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu İsrail Dışişleri Bakam İzak Şamir'le görüşmesini bu saldırıyı protesto amacıyla iptal ederken, Dışişleri Bakanlığı da Ankara'dan saldırıyı sert bir dille kınadı. Konuyla ilgili dün bir açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı, saldınnın Tunus'un egemenliğinin ihlal edilerek BM yasası hükümlerine ve uluslararası hukuk kurallarına aykırı olarak düzenlendiğini, bundan da Türkiye'nin büyük bir üzüntü ve infıal duyduğu beürtildi. Açıklamanın daha sonraki bölümü şöyle: "Dost Tunus'a yapılan bu saldınnın Tunuslu ve Filistinli kardeşlerimiz arasında büyük can kaybına ve yaralanmalara yol açması İsrail'in kuvvet kullanma siyasetinde ısrar ettigini bir kere daha göstermiştir. Hangi saikle yapılırsa yapılsın terör hareketlerinin tümiınün karşısında olan Türkiye, hiçbir şekilde tecviz edilemeyecek bu son saldınyı şiddetle kınamakta ve bölgede uzun zamandır özlemi duyulan adil ve sürekli banşm kunılması için sarfedilen çabalan devamlı olarak akamete uğratan İsrail'in bu tür davranışlanna artık bir son vermesi gerektigine inanmaktadır." Havada yukıt ikmaü nasıl gerçekleşiyor Haber Merkezi tsrail av bombardıman uçaklannın 2400 km. uzakhktaki Tunus FKÖ kampını bombalamalannın yankıları süredursun, tartışılan en önemli konulardan bin de, uçakların nasıl yakıt ikmali yaptığı... Hava Kuvvetleri Komutanlığı yetkililerinden alınan bilgilere göre, hiçbir av bombardıman uçağının yakıt kapasitesi böylesine uzaklığa gidip gelmek için uygun değil. Tunus'taki Fiüstin kampını bombalayan av bombardıman uçaklannın uçak gemisiyle gitmediği kesin. Geriye kalan olasılık ise uçaktan uçağa havada yakıt ikmali... Hava Kuvvetleri Komutanlığı yetkililerine göre, havada yakıt ikmali şöyle gerçekleşiyor: "C130" ya da "C135" tipi "Tanker uçak" diye adlandırüan uçakla, yakıt ikmali yapılacak av bombardıman uçağı havada belirli bir saatte randevulaşıyorlar. Randevu yerinde buluşmadan sonra av bombardıman uçağı süratini düşürüp alçalıyor ve tanker uçağın süratiyle eşit olarak uçmaya başlıyor. Tanker uçağın kanat ucundan uzatılan bir hortumla av bombardıman uçağının yakıt depolan dolduruluyor. Havada yapılan yakıt nakli av "bombardunan uçağının taşıdığı bomba ve roket ağırlığına göre değişebiliyor. Havada yakıt ikmali, bir yerde olabileceği gibi, birkaç yerde de gerçekleşebiliyor. Bu gidilecek mesafe ile av bombardıman uçaklarının taşıdığı yükle orantılı olarak değişen bir olay... Hava Kuvvetleri Komutanlığı yetkilileri, tsrail av bombardıman uçaklannın radara yakalanmamalan konusunda da "Bunun önemli bir sonın olmadıgını, uçuşun deniz ustünde olmasının bunu kolaylaştırdığını" belirterek "Uçak denize abandımı (yetkililer deniz ustündeki alçak uçuşu böyle ifade ediyor) radara yakalanması soz konusu degildir" diyorlar. ıı^nlctnn hnmhnrrhmnn ıırnaınn \nkit nnkli Foto Ğraf'a tsrail Hava Kuvvet Amerikan birlîkleri Akhisar'da Kararlılık Gösterisi85 Tatbikatı'na katılacak olan ABD birlikleri Akhisar'da Türk birlikleriyle buluştu. MçllnUlıl UUlılUUrUUIlUtl IM^U^UIU yxinll lltlnll igrine ba&h bir F4 Fantom bombardıman uçağma Boeing747 tipi bir tanker uçaktan yakıt nakli gorülüyor. Önceki gün tsrail'in Tunus'ta FKÖ karargâhına giristiği saldırıya katılan uçaklara da 2400 kilometrelik yollan boyunca bu yöntemle yakıt ikmali yapıldı. (Foto: AP) 3 yıl önce FKÖ kampı Tunus'ta üç yıl önce kurulan FKÖ merkezindeki Filistintiler savaştan uzak kaldıklan için üzgündüler. "Bir gün topraklarımıza dönecek, özgür bir Filistin için savaşacağız" diyorlardı. ERHAN AKYILDIZ Uç tam yıl geçmiş üstünden... Oysa daha dün gibi her şey... tsrall uçaklannın bombaladığı Tunus'taki Filistin Kampı'nda geçirdiğimiz bir buçuk saat, bir sinema şeridi gibi geçiyor gözlerimizin önünden... "Büyük bir katliamı önlemek ve Batı Beyrut'u tümüyle elden çıkarmamak için" Lübnan'ı terkeden gerillalann tedirgin bekleyişleri, Sabra ve Şattila katliamlanndan Kızılhaç'ın kurtardığı Nebile Silbak adlı kadının gözyaşlan, titremeleri, yeniden canlanıyor belleğimizde... 1982 eylülünün son günleri... Bizim Sirkeci Gan'nı anımsatan Tunus Gan'ndan bir bilet alıp. Tunus'un banliyölerüıdenHamam LiPe gidiyoruz. Sonra da bir başka araca atlayıp 78 kilometre uzakhktaki Hoıel Salwa'ya ulaşıyoruz... Hotel Salwa, Tunus yakınlarındaki Cedria bölgesinde geniş bir alan üzerine kurulmuş lüks bir yapı. Otel çevresi uzaktan, tank ve bizdeki panzerlere benzeyen askeri araçlarla kontrol altında tutuluyor. Otel girişi ilginç. Bizim ulusal bayramlarda kurduğumuz zafer taklarını anımsatıyor. Kapının önü silahlı Tunus askerleri ve sivil Filistinli gerilialaria dolu. Kampın o zamanki sorumlusu Dr. Remzi'yi sorduğumuzda, yarım saati aşkın bir süre bekletilişimiz, sonra da otelin girişine uzanan 300400 metrelik yoldaki heyecanla yurüyüşümüz geliyor aklımıza. Lüks otelin bahçesi bomboş. Gerillalar gelmezden önce zengin Tunuslularla çoğunluğunu Fransızların oluşturduğu turistleri ağırlayan görkemli havuzun çevresinde de bir tek kişi yok... Otelin gjriş kapısı açıhp da loş bir karanlık içindeki lobiye girdiğimizdeki şaşkınlığımızı yeniden yaşar gibiyiz. Otelin lobisi bir yığın genç adamla dolu. Kimi bordo bere, haki renkli askeri giysiler içinde, kimi de tatile gelmiş olağan insanlar gibi giyinmiş. Her biri gelişigüzel oturmuşlar lobinin dört bir yanına. Içeri girmemizle bir kıpırdanma oluyor salonda, bütün gözler üstümüze çevrüiyor. Aralarından geçip, bir küçük salona geçiyoruz. Gerillalar adına, 30 yaşlannda adının Abdiil Latif oldugunu söyleyen bir genç konuşuyor bizimle... Yaser Arafat'ın emrini uyguladıklarını, bu otelde geçici olarak kaldıklanm anlatıyor. "Ergeç topraklanmıza, geride bıraktıgımız analannuzın, babalarımızın, çocuklarımızın yanına dönecegiz ve özgür bir Filistin için savaşacagız" diyor... Sıcak ve içten bir dostlukla uğurluyorlar bizi Hotel Salwadan.. Hepsi gelecekten umutlu... Ve üç yıl sonra bir gün biz bu sıcak insanların barındıklan Hotel Salwa'ya bombalar yağdığını öğreniyoruz. Bir garip burukluk var içimizde... Evren: Saldırıyı şiddetle kınıyoruz Cumhurbaşkanı Evren, Bangladeş Devlet Başkanı Erşad onuruna verdiği yemekteki konuşmasında, İsrail bu saldırısıyla dost ve kardeş lunus'un egemenliğini de ihlal etmiştir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Kenan Evren dün akşam Çankaya Köşkü'nde konuk Bangladeş Devlet Başkanı Hüseyin Muhammed Erşad onuruna verdiği yemekteki konuşmasında tsrail uçaklannın Tunus'taki FKÖ karargâhına düzenledikleri saldınyı sert bir dille kınayarak, "İsrail savaş uçaklarının giristiği saldın sadece Filistin Kurtuluş Örgütü'nü hedef almakla kalmamış, aynı zamanda dost ve kardeş Tunus 1 un egemenliğini de ihlal etmiştir" dedi. Cumhurbaşkanı Evren, İsrail'in işgal ettiği Arap topraklarından gerı çekilmesi gerektığinı de söyledi. Evren, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim için bir başka endişe kaynağı da Ortadogu'daki durumdur. Ortadoğu ihtilafının temelinde Filistin meselesinin ya( tıgı inkâr edilemez. Filistin halkının meşnı haklan ve beklentilerine cevap verecek bir çözüm şekli bulunrnadan Ortadoğu'da kalıcı bir barış ve istikrar kurulamaz. Böyle bir hal şekli, Kudüs dahil olmak üzere işgal alündaki Arap topraklanndan İsrail'in geri çekilmesi, Filistin halkına bütün meşnı haklannın tanınması ve bölgedeki tüm Ülkelerin bağımsızlıklannın ve toprak bütünlüklerinin garanti edilmesi ilke ve esaslanna dayandınlmalıdır. Ancak İsrail'in ısrarla izledigi uzlaşmaz politika, bu konuda istikbale ümitie bakılabilmesine maalesef pek imkân vermemektedir. Dun İsrail savaş uçaklarının giristiği saldın, sadece Filistin Kurtuluş Örgütü'nü hedef almakla kalmamış aynı zamanda dost ve kardeş lunus'un egemenliğini de ihlal etmiştir. Bu olayı şiddetle kınamaktayız. Lübnan. maalesef içine düşmüş olduğu iç sa\aştan bir türlü kendisini kurtaramamaktadır. Türkiye daima Lubnan'ın bağımsulıgı, egemenligi ile toprak bütünlüğünün muhafaza edUmesi görüşünü kuvvvetle desteklemiştir ve destekiemeye devam edecektir. Bu sorunlara lemas etmişken, bugün tslam âleminin her zamankinden daha fazla bir şekilde birlik ve baraberliğe ihtiyacı oldugunu belirtmeden geçemeyecegim. Bu çerçevede, İslam âlemi içerisinde yeni mesele ve ihtilaflann çıkmaması için bu âiemin bütün mensuplannın gereken dikkat ve özeni göstereceklerini ümit ederim." Erşad da buna karşılık yaptığı konuşmada, "Israil'in saldırganlıgının azalmadan devam ettiği görülüyor" dedi. Erşad, İsrail'in işgal altındaki tüm toprakları derhal boşaltması ve "Kudüs'e hakkı olan egemenligi iade etmesi" gerektigine inandığını söyledi. "Filistinli kardeşlerimize ve onların temsilcisi FKÖ'ye tam destegimizi, anavatanlan üzerindeki vaz geçilmez haklanna tam destegimizi tekrariıyonız" diyen Erşad, Ortadoğu ihtilaflarının içişlerine karışma ve müdahale yoluyla artma eğilhni gösterdiğini vurguladı. DİCER KONULAR Cumhurbaşkanı Evren Bulgaristan'da yaşayan Türk azınlığa yapılan baskılar ve Bulgar hükümetinin bu konudaki uzlaşmaz tutumundan söz ederek sözlerini şöyle sürdürdü. "Bulgaristan'da Türkler'e yapılan baskılar çözümlenmedigi sürece iki ulke arasında iyi komşuluk ilişkilerinin tekrar kunılması mümkün degildir." ÜMtT OTAN AKHİSAR 223 ekim tarihleri arasında yapılacak "Kararlılık Gosterisi 85" tatbikatına katılacak Amerikan birlikleri, dün Türk birlikleri ile Akhisar'da buluştu. ABD'nin Utah hava üssünden kalkan 12 F16 uçağı Israil'in Tunus'a gerçekleştirdiği baskın sırasında yaptığı gibi havada ikmal yaparak 16.S saatte Akhisar'a geldi. ABD'nin 388. Taktik Av üssüne bağlı 16. filosunun Türkiye1 ye gelen komutanı Yarbay James Latbam, "Herhangi bir saldında uzak bir yere bile kısa zamanda nasıl yetişebileceğimizi gösterdik" dedi. "Kararühk Gosterisi 85" tatbikatının Akhisardaki bölümu Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı uçaklarla ABD'den gelen avcı filosunun ortaklaşa çalışmasıyla başladı. Arkadasımız Erhan Akytldız üç yıl once, Tunus'taki Filistin Kampı 'na girmiş, ' 'buyük bir kattiamı önlemek için'' Lübnan'/ terkeden gerilialaria konuşmustu. Tunus'un Cedria bölgesindekigörkemli "HotelSahva'yayerleştirilen gerillalar, kısa bir süre once gerçekleşen Sabra ve Şattila katliamlannın acısını yasıyorlardı henıiz. Ortadoğu'da siyasi keşmekeş (Baştarafi 1. Sayfada) Mısırh yetkililer, ifade etmiyorlarsa da tsrail saldınsının ABD'nin biigisi ve işbirliği iie düzenlenmiş olabileceğini düşünüyorlar. Nitekim, FKÖ lideri Yaser Arafat da bu görüşü dün açıkça dile getirdi, İsrail savaş uçaklannın ABD üsleri ve Akdeniz'deki Amerikan 6. Filosu'ndan destek gördüğünü söyledi. tsrail'in Tunus'a saldınsı Mısır'ı tam bir açmaza itti. tlk tepki olarak Mısır hükümeti İsrail ile Sina Yaranadası'ndaki ihtilaflı küçük bir toprak parçası olan Taba üzerindeki müzakereleri kesti ve bugünlerde Kahire'de beklenmekte olan İsrail heyetinin kabul edilmeyeceğini açıkladı. Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek, öfkeli açıklamasında bölgede banşı dinamitleyen güçler arasında tsrail'in yanı sıra adını vermeden Suriye'yi de kaydetti. îsrail'in Tunus saldırısından "Ameliye icramiye" yani mücrim bir hareket olarak bahsederken bir Arap ülkesinin de Trablusşam'da Filistinlileri öldürdüğünü beürtti. Hüsnü Mübarek. "Yaser Arafat en ılımlı Filistinli liderdir. Trablusşam'da öldüriılseydi. Tunus'ta öldurülseydî bundan kira kazançb çıkacaktı? Banş isteyen başka kim bulunacaktı? Bu saldırılar banşı yok etmeye yöneliktir" dedi. Büyük hayal kırıklığına rağmen Tunus'a yönelen saldın Mısır'a büyük diplomatik hareket imkânı da sağladı. Hüsnü Mübarek telefonla Arafat ve Tunus Başbakanı Muhammed Mzali ile görüşmeler yaptı. Mısır Dışişleri Bakanı İsmet Abdttlmecit BM'deki Mısır temsilcisine Tunus'la eşgüdüm halinde davranması taümatını verdi. Mısır, Güvenlik Konseyi'nde şu sırada üye bulunduran tek Arap ülkesi İsrail saldırısı ve bunu kutsayan Reagan açıKlaması banş girişimleri için son imkânlann kaybolduğu yönünde esaslı bir tedirginlik yaratmış olmalı ki, Lüksemburg'da toplanan AET Dışişleri Bakanlan tsrail saldırısını kınamaktan başka ÜrdünFilistin ortak heyeti ile görüşme kararı aldı. Avrupa ya ABD ile damşıkh bir oyun içinde ya da ABD ile Avrupa'run Ortadoğu politikaları ciddi olarak birbirinden ayrılmaya başladı. Bu arada, tsrail'in olaya doğan tepkileri yatıştırmak davranışına girdiği dikkati çekiyor. İsrail Savunma Bakanı İzak Rabin dün yaptığı açıklamada, Tunus'a saldırırun Îsrail'in "terorizme karşı savaşının sadece bir parçası oldugunu, Suriye ile büyuk çapta bir çatışmanın ihtimal dahilinde bulunduğunu" bildirerek, dikkatleri Arap dünyasının ılımlı ülkelerinin rahatsız oldukları Şam rejimine yoneltmek istedi. BM'de sert konuşma Halefoğlu: israil cezalandınlmah SEDAT ERGİN NEW YORK îsrail'in önceki gün Tunus'taki FKÖ kampına karşı giristiği hava saldırısı, dün BM'de son yıllarda eşine rastlanmayan türde hareketli bir günün yaşanmasına sahne olurken, olağanüstü toplanan Güvenlik Konseyi, Îsrail'in saldırısını görüşüyor. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, BM Güvenlik Konseyi'ndeki konuşmasında, tsrail'e sert bir şekilde çatarken, Türk diplomatlan da İsrail Dışişleri Bakanı Şamir'in BM'deki konuşması sırasında salondan ayrıldı. Bir Türk Dışişleri Bakanı 'nın son yıllarda İsrail karşısında yaptığı en ağır çıkışlardan biri olarak nitelendirilen konuşmasında Halefoğlu, isim vermeden ABD Başkanı Ronald Reagan'ı eleştirdi ve" Bu eyleme sempati duyanlar Ortadoğu'da banşı engelliyorlar. Eğer îsrail'in gayri meşru bu eylemi cezalandırümazsa, bundan sonraki eylemleri zımnen onaylanmış olacaktır" dedi. Halefoğlu, Tunus'un çağnsı uzerine toplanan Güvenlik Konseyi'nde üye olmayan ülke sıfatıyla yaptığı konuşmasına, "îsrail'in Tunus'a karşı giristiği eylemi Türk hükümetinin hoşgörü ile karşılaması mümkün degildir" diyerek başladı ve İsrail'in hareketini "şiddetle kınadıktan" sonra "Ortadoğu'daki komşularının egemenliğini sürekli ve ısrarlı bir şekilde ihlal eden İsrail'in şimdi de Akdeniz'in öteki yarısında. Kuzey Afrika'da benzer eylemlere girişmesi, gerçekten hay ret verici olduğu kadar buzur bozucudur" dedi. İsrail'in saldınsının "misilleme" gerekçesiyle meşru gösterilemeyeceğini vurgulayan Halefoğlu, bu Ulkenin Irak nükleer reaktörünün bombalanması ve Lübnan'daki saldınlannı hatırlatarak, Batı Yakası, Gazze, Golan Tepeleri ve Kudüs'u 'işgal altında' tuttuğuna dikkat çekti ve "tsrail lamamıyla kuvvet kullanımına dayanmakta, uzlaşı ve diyaloğa yanaşmamaktadır" dedi. Dışişleri Bakanı Halefoğlu, Konsey'de etki yaratan konuşmasında sözü bir ara ÜrdünFKÖ ban ş planına da getirdi ve " B u fırsat kaçırılmamalıdır" diyerek geçmişte ABD'ye dönük beklentilerini de diplomatik bir ifade ile tekrarladı. Halefoğlu'nun ABD'ye verdiği mesajı bununla 'sınırlı kalmadı. Turk Dışişleri Bakanı "Şiddet çemberini destekleyen hareketler Ortadoğu'da banşçıl bir çözüm arayışını zedeleyecektir" diyerek üstü kapalı bir şekilde Beyaz Saray'ın tsrail'in eylemine arka çıkmasını eleştirmiş oldu. DEVLET, TERÖRE KARIŞAMAZ Halefoğlu konuşmasında, Türkiye'nin de 'uluslararası terör hareketlerine hedef oldugunu' hatırlatarak, "Ancak biz, devletin teröre kanşması düşüncesini daima reddetlik" dedi. Geçen hafta üç Israillinin Kıbrıs Rum kesiminde öldürülmelerini kesinlikle onaylamadıklarını da anlatan Halefoğlu, "Bununla biriikte ılımlı ve yapıcı bir tutum içinde olan Tunus gibi bir ülkeye saldımıak, dehşet vericidir" dedikten sonra şunları ekledi: "İsrail büyük bir çelişki içindedir. Bir taraftan FKÖ'yü Filistin halkının temsilcisi olarak tammayı reddetmckte. diger taraftan da herhangi bir Filistinlinin suç işlemesi karşısında FKÖ'yü sonımlu tutmaktadır." Halefoğlu konuşmasının sonunda Güvenlik Konseyi'nin İsrail'in Tunus'a yönelik 'saldırganlığını' kınamasını istedi. BM'de dün yaşanan ilginç bir görüntü de FKÖ lideri Siyasi Daire Başkanı Faruk Kaddumi, Güvenlik Konseyi'nde İsrail'i terörist ilan ederken, İsrail Dışişleri Bakanı İzak Şamir'in de Genel Kurul'da konuşarak Tunus'a yaptıklan saldırıyı savunması oldu. Şamir, "Topraklannda terörist bir grubun varlığına izin vermesine rağmen saldırımızın Tunus'u hedefleyen hiçbir yanı yoktur. Biz, eylemlerini sürdürmemeleri için katilleri cezalaudırmak için bu harekele giriştik" şeklinde konuştu. İzak Şamir konuşurken, İslam ve Arap ulkeleri delegasyonları, Genel Kurul salonunu terk ederek kendisini sessizce protesto ettiler, bu arada Turk diplomatlarının da Şamir konuşurken, Genel Kurul'dan ayrıldıkları dikkati çekti. Tunus'un şikâyeti uzerine dun sabah olağanustü toplanan BM Güvenlik Konseyi'nde Halefoğlu'nun yanı sıra, Tunus, Kuveyt dışişleri bakanlan, Hindistan ve Mısır BM daimi temsilcileri, İsrail'i ve ABD'nin resmi göruşünu kınadılar. Turkiye, Güvenlik Konseyi'ne uye olmadığı halde İsrail'e tepkisini göstermek için konuşmak üzere talepte bulunarak olağanüstu topiantıya katıldı. Sovyet Ataşe ilk kurban (Baştarafi 1. Sayfada) Beyrut'taki Amerikan Hastanesi yetkilileri, daha önce cesedin Büyükelçilik Ataşesi Oleg Spirin'e ait oldugunu söylemişlerdi. Müslüman milis kaynakları ise öldürülen görevlinin Buyukelçilik Doktoru Nikolay Sversky oldugunu öne sürmüşlerdi. Trablusşam'daki çarpışmaların sona erdirilmesini sağlamak amacıyla geçen pazartesi günu Beyrut'taki SSCB Buyükelçiliğinin 4 görevlisi kaçırılmıştı. Kaçırılma eylemi uç ayrı örgüt tarafından üstleniünişti. Kaçırma e>lemini üstlenen örgütlerden İslami Cihad, salı gunü Beyrut'taki haber ajanslanna telefon ederek, iki Sovyet diplomatının öldurüldüğünü öne sürmuştü. Ancak daha sonra olayın sorumluluğunu üstlenen örgütlerden Tevhid, öldürülme olayını yalanlayarak, Sovyet diplomatlarının kendi ellerinde oldugunu kanıtlamak için uçunün başlarına tabanca dayanmı^ renkli fotoğraflarını gondermişti. Dun sabah Batılı haber ajanslarının Beyrut'taki bürolarına telefon eden bir kişi, iki Sovyet diplomatının İslami Kunuluş Örgutü'nce öldürüldüğunü one sürdu. Beyrut polisinin araması sonunda ceset bulundu. Sovyetler Birliği'nin diğer uç rehineyi kurtarmak için Suriye hükümeti ve Lübnan'daki diğer gruplar nezdinde girişimlerde bulunduğu bildirildi. Bu arada, SSCB'nin resmi haber ajansı TASS Sovyet diplomatlan kaçıranlan "aşın sağcı" korsanlar olarak nitelerken, bu olayın uluslararası yasaların ihlali anlamına geldığini bildirdi. Aynca Sovyet makamlannın, rehineleri kurtarmak için gerekli tedbirleri aldığı da kaydedildi. Suriye hükümeti de, Sovyet diplomatlarını kaçıran örgütleri uyararak, diplomatlan öldürmeleri halinde üzucü sonuçlarla karşılaşacakları tehdidinde bulundu. FKÖ temsilcisi Abu Firaz: ^ ABDIsraü ortak eylenddir ANKARA, (ANKA) Filistin Kurtuluş örgütü'nün (FKÖ) Ankara temsilcisi Abu Firaz, bir basın toplantısı düzenleyerek İsrail'in Tunus'taki FKÖ karargâhına giristiği saldınyla ilgili olarak, "Bu saldınnın intikamı en uygun yer ve zamanda kesinlikle alınacaktır," dedi. israil uçaklarının giristiği saldırının 6. Filo'ya bağlı Amerikan gemilerince desteklendiğini ve bu konuda "kardeş Arap ülkelerinden istihbarat aldıklanm" belirten Abu Firaz, "saldın, bir Amerikanlsrail ortak eylcmidir. Ancak şurası iyi bilinmelidir ki. bir binamızın yok edilmesiyle Filistin davası durdurulamaz. Bütün bu olaylar karşısında, uluslararası kamuoyu, terörün arkasında kimlerin oldugunu daha iyi anlamalıdır" şeklinde konuştu. Abu Firaz, İsrail yetkililerinin, "İstanbul Boğazı İsrail'in stratejik ilgi alanında" sözünün hatırlatılmasının üzerine, "Bu yaklaşım İsrail terörünün yeni bir kanıtını taşıyor. Ancak İsrail'in Türkiye'ye karşı herhangi bir e>leme girişeceğini sanmam. Türkiye' buna karşılık verecek guçtedir. Oysa, kardeş Tunus biikümeti misilleme yapacak durumda degildir" dedi. *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle