12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 EYLÜL 1984 HABERLER CUMHURÎYET/7 Ozetle Jnöııü latil içi Aırupa\n gitti SODEP Genel Başkanı, Erdal İnönu 10 günlük bir tatil için eşi Sevinç İnönu ile birlikte dun saat 17.00'de uçakla Fransa'yagitti. Cezisinin tamamen özel bir nitelik taşıdığını söyleyen Erdal Inonü. "Bu süre içerisinde bilim adamı dostlarımla da gorüşme olanağı bulacağım " dedi. İnonü Fransa'dan sonra Daeimarka'ya da geçeceğini belirtti. Tfetki işlemleri arapsaçı gibi SENDİKALAR YAKEMYOR 1 Bilgisayardan aynı işyerleri için farklı rakamlar çıkıyor. 2 Bazı işyerleri, bilgisayarda hiç yok. 3 Bakan/ığın gönderdiği üyelik durumları ile işkolu istatistiğinin esas aldığı listeler çelişiyor. 4 Bakanhk, itirazlarda 6 günlük süreyi dinlemiyor. 5 Sendikalar arasında ayrım yapıhyor. 6 Mahkemeler 23 ay sonraya gün veriyor. ŞÜKRAN KETENCt Çahşma ve Sosval Güvenlik Bakanlığı yasa gereği sorumluluğunu ustüne aldığı yetki işlemlerini arapsaçı na döndürdü. Yetki belgeleri sendika aynnnnı açıkça sergileyecek biçimde yasal süre aşılarak geciktiriliyor, kara listeye alınmış sendikalara, başka sendikalardan itiraz olmayan işyerleri için dahi yetki gelmiyor. Aynı işyeri için değişik sendikalara, bazen aynı sendikaya bildirilen çalışanlar sayısı dahı birbirini tutmuyor. Çok buyuk pek çok işyeri bilgisayarda bulunamıyor. Bakanlığın işkolu istatistiklerine esas aldığı listelerdeki sayılar ile, işyeri yetki belgelerindeki sayılar ise ne toplam çalışanlar açısından ne de üyelik durumu değişmemiş işçilerin üye oidukları sendikalar açısından birbirini tutuyor. Örneğin elimizde fotokopileri bulunan bakanlığın iki ayrı sendikaya yetki istemlerine verdiği yanıtlarda 4 gün ara ile işyerindeki çalışanlar ve üye oldukları sendikaların durumu şöyle çelişiyor: Bakanlığın yetkil sendikayı saptama için yaptığ belirlemelere göre İstanbul'dak Parsan fabrikasında 5.5.1984 ta rihi itibarı ile 551 işçi çalışıyor v« bunlann 6O'ı Bağımsi/ Otomobillş Sendikası üyesi. Yine bakanlığın yaptığı 9.5.1984 ta rihli saptamada ise Parsan işyerinde toplam 279 işçi çalışıyor görünüyor. Bunlann da 259'unun Türkîş'e bağlı Türk Metalîş Sendikası üyesi oidukları bildiriliyor. Böylece Türk Metalİş'in 259 üye ile yetki aldığı işyerinde Otomobiltş Sendikası 421 üyesi bulunduğuna ilişkin belgelerle mahkemede yetki itirazı davası açmış bulunuyor. Elimizde fotokopileri olan bir başka kargaşa örneğinde bir işyeri için yapılmış yetki başvurusuna değişik tarihlerde iki kez yanıt veriliyor. Biri 22 ağustos, bir diğeri 27 ağustos tarihleri itibarı ile sendikaya tebliğ edilen bakanlık bildirimlerinde aynı işyeri Esaş'ın durumu 5.5.1984 tarihine göre saptanmış. Ancak birine göre fabrikanın toplam çalışanı 332, diğerine göre 447, birine göre sendikanın 34, diğerine göre ise 27 üyesi var. İşyeri yetki belgeleri verilirken çok sık rastlanan bir diğer karlere gönderildi. Şimdi işyeri yetki başvurulan asamasında bakanlığın sendikalara gönderdiği üyelik durumları ile işkolu istatistiğine esas aldığı listeler birbiri ile çelişiyor. Daha önceki dönemlerde de aynı sendikanın örgütlü olduğu, bir başka sendikanın yetki itirazında bulunmadığı ve üyelik durumlannın değişmediği işyerleri için de çok yaygın bu türden çelişkili fotokopi ömekleri sendikalann yaygm yakınma konusu oluyor. Sendikaların en yaygın yakınmaları arasında bakanlığın genel olarak 2822 sayılı yasanın 13. madde hükmüne uymayarak, 6 günlük süre içinde yetki başvurularına yanıt vermemesi yer alıyor. Gecikmeler ayları buluyor. Bu da otomatik toplu sözleşmelerin gecikmesi ve işçilerin mağduriyetlerine yol açıyor. Bir diğcr yakınma özellikle sendika ayırımına ilişkin uygulamalardan kaynaklanıyor. Bazı sendikalar kolayca yetki alırken, bazı sendikalann birçok sözleşme dönemidir kendilerine ait olan ve yetki sorunu bulunmayan işyerleri için dahi yetki başvurulanna olumsuz yanıt geliyor. Böylece hemen hemen bütün işyeri yetki sorununun çözümünde mahkemeye düşüyorlar. Yetki itirazlan maddi hatalardan doğduğunda mahkemeler yine yasa hükmüne göre 15 gün içinde karar verecekken, duruşmalara 23 ay sonrasına gün veriliyor. Bu arada hemen hemen butun işyerleri için ancak mahkeme aracılığı ile yetki alabüme durumuna düşen sendikalar, çok büyük mahkeme, bilirkişi masrafİarı ile ekonomik açıdan çökertilmiş oluyorlar. Bakanhk yetki başvurulannın gecikmesinde, eleman yetersizliği ve sistemin henüz yerleşememiş olmasını gerekçe gösterirken, sözleşmelerin sona erme tarih sırasına göre bir incelemede öncelik kurahna da uymuyor. Böylece daha önce sözleşmesi sona ermiş işyerlerinde yetki sorunlarının çözümlenememesinden yine aylar süren sözleşme boşluklan yaratılıyor. DYP'nin dava dosyası Anayâsa Mahkemesi'nde Doğru Yol Partisi'nin kapatılması istemine ilişkin dava dosyasmın görüşülmesine Kurban Bayramı tatüinden sonra devam edilecek. gaşa ise işyeri ile ilgili bilgilere bilgisayarda rastlanamaması. Boyle durumlarda yetki belgesi verilmesi iyice gecikiyor, sonunda iş bakanhkta insan eli ile çözumlenmeye çalışılıyor. (a.a.) Muhtarhk seçimi 68 YAŞINDA MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp 68. yaş gününü kutlarken, ASAP Genel Başkanı ve Başbakan TUrgut Özal'ın TV'de görunmesi hayli canını sıktı. Sunalp, bir süre izledikten sonra "Boşverin, sesini açm yeter. Yüzünu görmesek de olur" şeklinde konuştu. (Foıoğraf: THA) Antalya il merkezine bağlı kirişçiler köyünde bugün muhtarhk seçimi yapılacak. Seçim bürosundan alınan bilgiye göre, Kirisçiler koyü muhtan Mehmet Işık 'ın mazbatası "Kız kaçırma suçundan hükum givdiği" gerekçesiyle iptal edilmiş ve yenilenmesi kararlaştınlmıştı. (a.a.) Sunalp: ANAP'ın arkasında Humeyni ve Stalin var İstanbul Haber Servisi 68. yaş gününu kutlarken TV'deki "İcraatın İçinden" programında ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Turgut Özal'ı izlemek zorunda kalması, MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp'in oldukça canını sıktı. Bir süre Özal'ı izleyen Sunalp daha sonra "Boşverin. sesini açın yeter. Yüzünu görmesek de olur" şeklinde tepkisini belirtirken, ilginç bir muhalefet örneği de sergiledi ve " A N A P iktidarının arkasında Humeyni'nin ve ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nun çalışmalan var. ANAP dört parca şerit gibi. Bunların birindc Humeyni, diğerinde ise Stalin sempatizanları bulunuyor" şeklinde konuştu. MDP Genel Başkanı Sunalp onceki gece Moda'daki evinde 68. yaş gunünu kutlarken herhalde canını sıkacak herhangi birşey olmamasını diliyordu. Ama oldu. Canını sıkan şeylerden biri Nedret Selçuker'in "parti yöneticilerinin zihinlerini açsın" diye getirip kapısına dayadığı "işkembe çorbasf" kazanıydı kuşkusuz. Bu olaya tepkisini "işkembe çorbasını hiç sevmem" sozleriyle ortaya koyan Sunalp, keyfîni kaçıran ikinci olayda daha da sertleşti. Televizyonda yayınlanan "tcraatın İçinden" programında Başbakan Özal'ın "miitebessim" çehresini göriir görmez "İşte lelevizyonda elinde sihirli kalemiyle poz veriyor" deyiverdi ve ekledi: "Boş verin sesini açın yeter, yüzünu görmesek de olur." MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp 1917 yılının 31 ağustos cuma günü sabaha karşı 04.30'da dünyaya geldiğini belirtirken şöyle dedi: "Ben dünyaya gelirken zaten ihlilal yapmışım. <) >u/den iki ay sonra yapılan Sovyet ihtilalini tanımıyorum. Ben sadece kendi dünyaya geliş ihtilalimi tanınm hayatta.." MDP Genel Başkanı Sunalp bu arada Ağrı seçimlerinde halkı, "doğuya yardım" bahanesiyle kazanmayı başardığını söylediği ANAP iktidaıı ıçin daha sonra şunları söyledi: "İktidar partisi, >ani ANAP, 6 kasım ve 25 mart seçimlerinde yalnız değildi. Onların her konuda arkalannda olan ve onlara sahip çıkan ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu vardı. Bu konuda elimizde gayet ciddi ve somut deliller ve belgeler vardır, ama onlan söyleyemem." Sunalp, ANAP iktidarının, gerçek bir muhalefet olmadığından şikâyetçi olduğunu belirtirken de şöyle konuştu: "Muhalefet zaten ANAP iktidarının içinde yeterince var. ANAP'ta bu muhalefet dört parca şerit gibidir. Parçalann bir başında Humeyni bir başında ise Stalin var. Ortalarında ise eski adaJetçilerle ırkçıları gizlemişler. Bunlann arasında bizim yapacağımız muhalefel, muhalefet olmaz. Ancak biz bütün bunlara karşı oldugumuz için meclis açıldığında gerçek muhalefete başlavacağız. Çünkü başlama zamanının geldiğini hatta biraz da geçmekte olduğunu hissedivoruz." Bakanlığın işkolunda toplu sözleşme barajını aşacak sendiw kaları ( o\Q işkolu örgütlenmesinin gerçekleşip gerçekleşmedığini) belirlemek üzere haarlandığı istatistiklerin dayanağı olan listeler sendikaların incelenmesine sunulmuyor. Ancak yetki ihtilaflannda bu listeler mahkeme Müsteşar Savaş mı haklı, Genel Müdür Başekim mi? Askeri Yüksek İdare MahkemesVne atama Sendikadan istifa eden işçi için iki farkh görüş itibaren 3 ay sonra kesinleşecektir. Bu üç aylık dönem içinde, işçinin uye olduğu sendikaya üyelik aidatı ödemesi ve toplu iş sözleşmesinden faydalanması amacı güdülmüştür. Bu sebeple yazınızda belirtliğiniz işçilerin istifa tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesi nin getirdigi haklardan 3 ay daha yararlanması gerektiği, ancak sendikadan istifanın ise notere basvurma tarihinden itibaren üç ay sonra geçerli olacağı, bu üç aylık sürenin kamu düzenini ilgilendirmesi sebebiyle hak düşüriicü bir süre olduğu işçinin üç ay içinde başka bir sendikaya üye olamayacagı. üye olması halinde çift sendikaya üyeliği söz konusu olabileceginden her iki üyeliginin de geçersiz sayılacagı düşünülmektedir. Ancak bu konuda çıkan ihtilafların kesin olarak çözünte bağlanması görev ve yetkisi yargı organlanna ait bulunmaktadır." Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşan Kutlu Savaş'ın a>Tiı konuya ilişkin 10 ağustos tarihli yazısı ise şöyle: Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Subay üyeliğine, Kurmay Yarbay Metin Seçgel atandı. Seçgel, daha ö'nce Genel Kurmay Komuta Kontrol Dairesi Harbe Hazırlık Şubesi 'nde görev yapıyordu. Milli Savunma Bakanlığı Kanunlar ve Kararnameler Dairesi Başkanlığt'ndan Hâkim Albay Süleyman Yıldınm Cumhurbaskanlığı Genel Sekreterliği İnceleme Baskanlığı'na getirildi. Atamalara ilişkin kararnameler Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. (ANKA) Çahşma Genel Müdürü Orhan Başekim'e göre, "Istifadan sonraki üç ay içerisinde başka sendikaya üye olunursa her iki üyelik de geçersiz." Müsteşar Kutlu Savaş'a göre ise, "Başka sendikaya üye olunursa 3 ay için önceki sendika üyeliği geçerli." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, sendikadan istifa konusunda birbiriyle çelişen iki ayrı görüş bildirdi. Çahşma Genel Müdürü Orhan Başekim, "İstifadan sonraki üç ay içerisinde başka sendikaya üye olunursa, her iki üyeligin de geçersiz sayüacağını" savunurken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşan Kutlu Savaş, "İstifadan sonraki üç ay içerisinde başka bir sendikaya üye olunduğu takdirde, önceki sendikadaki üyeligin geçerli sayılabileceğini" bildirdi. Çahşma Genel Müdürü Orhan Başekim, sendikadan istifa konusunda Bakanlığa iletilen sorulara 21 Haziran 1984 tarihinde verdiği yazılı yanıtta şu görüşlere yer verdi: "2421 sayılı Sendikalar Kanunu'nun, 'L yeligin Sona Krmesi' baslığını taşıyan 25'nci maddesinde, "...çekilme, notere başvurma tarihinden itibaren üç ay sonra geçerli olur..." denilmektedir. Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, işçi nin istifası, notere başvunı tarihinden Yehova Şahitleri davası Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülmekte olan Yehova Şahitleri davasına yartn devam edilecek. 23 'ü tutuklu 31 sanıklı davanın ilk duruşması 13 ağustos tarihinde yapıldt. Devlet Güvenlik Mahkemesi savctsı sanıkların dini esasa dayalı devlet kurmayı amaçladıklarım savunarak, TCK'nın 163. maddesi uyannca 2 ile 7yü arasında hapis cezasına çaptırılmalarım istiyor. (ANKA) Kâmran Inan ekonomiyi değerlendirdi İnönü Üniversitesi Vı e kesin kayitlar ynruı "198485 öğretim yılında öğrenci seçme ve yerleştirme smav sonuçlarma göre İnönü Üniversitesi'nin Eğitim, Fen, Edebiyat, tktisadi ve tdari Bilimler Fakülteleri ile Malatya Meslek Yüksek Okulu 'na girmeye hak kazanan öğrencilerin kesin kayıt işlemlerine yann başlanacağı açıkiandı. Kayıtlar 14 eylule kadar sürecek. YHK'nın işi Yüksek Hakem Kurulu Başkanı Naci Varlık, serbest toplu pazarhk donemine geçilmesiyle görevlerinin bittiği şeklindeki haberler üzerine yaptığı açıklamada, "Asıl görevimiz bundan sonra başlıyor" dedi. Varlık, uyuşmazhklann YHK'da çözüleceğini hatırlatarak, bu konudaki hazırlıklarınt tamamladıklarım söyledi ve "İşçileri bekletmeden sorunu halletmeye çalışacağız" şeklinde konuştu. (UBA) İzmir'>de bir polis öldiırüldü Çevik Kuvvetler Şube Mudürlüğü 'nde görevli polis memuru Resul Morgül, bıçaklanarak öldürüldü. Önceki gece fuardaki görevinden dönen polis memuru Morgül, yol kenannda park etmiş araçtan inen bir kişi tarafından bıçaklandı. Katil, olaydan sonra kaçtı. Ça\ üreticisine parasız bayram ÇayKur, Doğu Karadenizli üreticilere haziran ayı alımlanna ait ödemelerini nakit para sıkıntısı nedeniyle durdurdu. ÇayKur, bu hafta içinde 14 milyar 334 milyon lira ödeyeceğini açıklamıstı. Hafta başında 4 milyar liralık bir ödeme yapan ÇayKur, üreticiye olan borcunun geri kalan kısmını ödeyemezken, memur maaşlanmn da ancak 5 eylülde ödeneceğiöğrenüdi. (UBA) ANKARA (Cumhuriyet Burosu) MDP Bitlis millenekili ye eski bakanlardan Kâmran İnan. Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada vatandaşın bu gidişe dur denılmesini istediğini belirtti. Inan, "Millet ateşten gömlek içinde yanmaktadır. 6 kastm 1983 seçimlerinde yanlışlıkla gi\diği bu ateşten gömlekten kurtulmak istemekledir. Parlamentonun kendisini kurtarmasını beklemektedir. 9 aydan beri devamlı zam balyozlan allında bunalan milletin tahammul giıcü kalmamışür. Her gün zam yapılması, Tiirk Lirası değerinin 24 saatte bir düşürülmesi, hukumetin bir numaralı icraatı haline geldi. Diınya petrol fiyatları \aril başına 2, serbest piyasada 4 dolar kadar düşerken, ABD Dolan son iki hafta içinde yüzde 6 civannda deger kaybederken Türkiye'de hükümet petrol ürünlerine zam yapmıştır. Bunu anlamak mümkün değildir. Gubreye vapılan yüzde 30'luk zam Turkiye'yi gelecek >ıl gıdasız bırakabilir. Türkiye'nin tanm alanında da dışanya bağımlı hale gelmesi çok tehlikeli olur. Bu >ıl bir milyon ton buğda\ ithal ihtiyacının başgöstermesi duşündurücüdur" dedi. Kâmran Inan devamla şöyle konuştu: Türk Lirası, bu hükümet döneminde. >ani 9 a> içinde yuzde 40 değer kaybelmiştir. Bu, yüzde 40 devaluasyon demektir. Eskiden yüzde 7.5, yüzde 10 devaluasyon yüzünden hükümetler düşmuştur. Şimdi yuzde 40 devalüasyon nerdeyse marifet sayılıyor. Her 24 saatte bir değer kaybeden paralar, ancak Latin Amerika'da bulunmaktadır. Anestezi şeklinde yapılan bu devamlı devaluasyon ferdi gelirleri, milli ekonomiyi kemirmekte, milli servetin düşük değerlerle dışanya nakledilmesine sebep olmaktadır. İhracat rakamlarını yüksek göstermek ugruna ilkbaharda Portekiz'e patates ihraç edilirken, şimdi de sonbaharda Yunanistan'dan patates ithal edilmektedir. Bu gayri ciddi ve tehlikeli bir uygulamadır. Ekonomik göstergelerle oynamak, gerçek olmayan şekiller vermek, tehlikeli bir politikadır." "Zam balyozlarına artık miUetin tahammülü kalmadı" lis, çahşmalarına başlar başlamaz bu duruma egilmelidir. Devamlı ve çekilmez ekonomik bunalımlar, sosyal çalkantılan, sosyal çalkantı siyasi istikrarsızlığı davet eder. Yüzde 50 civannda enflasvon, 4 milyonluk işsiz kütlesi, unümuzdeki 5 yılda işsi/liğin bugunkü seviyesini koruyacağı, azalmayacağı hususunun yeni planla hükümet tarafından kabul edilmiş bulunması, neticesini alarm işarelleri olarak gormek gerekir." "2821 sayıh Sendikalar Kanunu'nun 25'nci maddesinde " . . . çekilme, notere başvurma tarihinden itibaren üç ay sonra geçerli olur.." denilmektedir. Yasanın amir hükmü olan madde metninden de açıkça anlaşıldıgi Uzere işçinin istifası, notere başvunı tarihinden itibaren üç ay sonra kesinleşecektir. Bu üç aylık dönem içinde işçinin üye olduğu sendikaya üyelik aidatı ödemesi ve toplu iş sözleşmesi ve diğer sendikaî haklardan faydalanması amacı güdülmüştür. Bu sebeple işçilerin istifa tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinin getirdiği haklardan üç ay daha faydalanması gerektiği, ancak sendikadan istifanın ise notere başvurma tarihinden itibaren 3 ay sonra geçerli olacağı, bu üç aylık sürenin kamu düzenini ilgilendirmesi sebebiyle hak düşürücü bir süre olduğu, işçinin üç ay içinde başka bir sendikaya üye olamayacagı, üye olması halinde ise, bu üyeligin ancak üç ay sonra geçerli olabileceği ve bu üç ay içerisindeki hukuki değerlendirmelerde eski sendikadaki uyeliğinin dikkate alınacağı esas kabul edilmektedir. Nitekim bu görüşümüz, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 7.6.1984 tarih ve 1984/5712, K: 1984/6246 sayüı karan ile teyid edilmiştir." Filtreli "Bitlis" Bitlis yöresi tütünden üretilen filtreli "Bitlis" sigarasının satışma salı günü başlanıyor. Üç büyük ilin dışında 31 ilde satışa sunulacak olan sigaralar 100 liradan satılacak. Gülnar 'ın Gazende köyünde çıkan yangın sonucu 140 kişi evsiz kaldı. 3.5 saatte kontrol altına alınan yangında 18 ev tamamen yandı, 20 ev de kısmen hasar gördü. Yetkililer, evsiz kalan 140 yurttasın komşulanntn evlerine yerleştirildiklerini belirttiler. (THA) 140 kişi evsiz kaldı TÜRKİYE DEVAMLI FAKİRLEŞİYOR Türkiye'nin sakat ekonomik politika netıcesi devamlı fakirleşmekte olduğuna dikkat ceken İnan, görüşlerini şoyle anîattı: " 4 yıl önce 1480 dolar olan fert başına milli gelir, bugun 930 dolara inmiş bulunmaktadır. Bu sakıncalı, tehlikeli bir gidiştir. Dolar yükselir, Türk Lirası duşer, dolar düşer, Türk Lirası yine düşer, bunun benzerini dünyada görmek mümkün değildir. Ekonomik politikalann gücü ve başarı derecesi milli para değeri ile ölçülur. Vatandaş " N e oluyoruz? Nereye gidiyoruz? Parlamento bu gidişe dur demeyecek mi?" diye soruyor. Vatandaş bu politikaya ve bu hükümete alternatif anyor. İstiyor. Vatandaşın gözu ve umidi TBMM'de, Mec ANKARA, (ANKA) SO DEP, "ANAP'ın icraalı ve iktidann içyüzü" başlıklı ?2 sayfadan oluşan ve hükümetin faaliyetlerini eleştiren bir broşür hazırladı. SODEP'in tüm örgüt birimlerine gönderilecek broşürde, hukumete yöneltilen sorular şöyle sıralanıyor: • ANAP iktidan, bira, köprii satışı gibi halkın yoksulluğuna çare olmayan, hedef sapnrıcı politika uygulamaları yerine zamlara, zulümlere ne çare getireceğini artık açıklamalıdır. • İmar affı uygulamasıyla gecekondularda oturan halkımız, daha ne kadar huzursuz edilecektir? Vatandaşın başına yastığında bile rahat vermeyen bu gayriciddi iktidar biçimi ne zaman terk edilecektir? • TRT'deki kadrolaşma hareketinin içyuzu nedir? • Maliye ve Gumrük Bakanı Vural Ankan'ın (bazı egemen güçlerin işleri güçleştirdiği, kabine içinde bile egemenliklerini sürdürdüklerinden) açıkça şikâyet ettiği kişiler, ya da güçler kimlerdir? • Halkın gücü tukenmiştir. Dar gelirli memur, bir aylığı ile artık çocuklarına sadece defterkitap alacak duruma düşürülmüştür. Öğretmeninden memuruna kadar, devlet görevlileri Ankara'da Hacıkadın Camii önünde, İstanbul'da Aksaray Meydanı'nda mesai dışmda işportacılık yapmaktan nasıl ve ne zaman kurtarılacaktır. • Çiftçi yurttaşların fındık, pamuk ve çay üreticisinin 1984 ürünu kazancını gübre zammı alıp göturmüştur. Ürün tuccara teslim edilmekte, devletin ofislen ürünü taksitle alırken, öte yandan uretici ürününü elinden ucuza kapatan tüccara kul edilmektedir. Bu duruma ne zaman bir son verilecektir? • 1950'den bu yana yararlı çalışmalar yapan Trabzon, izmir, Denizli, Isparta, Kahramanmaraş, Zonguldak, Adapazarı, Şanlnırfa, Çanakkale, Mersin ve Ankara Orman Başmüdürlükleri'nin kapatılma gerekçeleri, partizanlık değil de hangi sosyal ve ekonomik gerekçeye dayanmaktadır? SODEP'in ANAP'a 7 sorusu Meclis ikinci ytlına başladı Cumhurbaşkanı Evren: Meclisin, halkımızın demokrasiye olan inananı sarsmayacak bir yaklaşımla çözümler bulacağma inanıyorum. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) TBMM 17. dönemin ikinci yasama yıhna dün başladı. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, "Meclis'in halkımızın demokrasiye olan bağlılık ve inancını sarsmayacak bir yaklaşımla sorunlara çözümler bulacağına inanıyorum" dedi. Yeni yasama yılının ilk gününde bakanlar sözlu soru önergelerini yanıtlarken, HP Genel Başkanı Necdet Calp'in yasama dokunulmazlığının kaldınlması istendi. TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, dun saat 15'te ikinci yasama yılını açarken Meclis'in bu yılda yapacağı çalışmaiarın ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diledi. Birinci yasama yılında TBMM'nin, iktidar ve muhalefeti ile uyum içinde. kısır çekişmelerden uzak, yoğun ve verimli bir çahşma yaptığına değinen Karaduman, geçen yasama yılında 71 yasa çıkarıldığını bildirdi. Meclis Başkanı "Bugün başladığınız yasama yılında da aynı anlayış ve ahengin çalışmalarımıza hâkim olacagından emin bulunmaktayım. Yüce Meclis'in faaliyetlerini Atatürk ilkeleri doğrultusunda ve demokratik rejime sarsılmaz bağlılık inancı içinde sürdüreceğinden hiç şüphem yoktur" dedi. Daha sonra Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in yeni yasama yılının başlaması nedeniyle gönderdiği mesaj okundu. Evren mesajında "Meclis'in halkımızın demokrasiye olan bağlılık ve inancını sarsmayacak bir yaklaşımla, sorunlara ülkemizin ve yüce milletimi/in yararlan doğrultusunda çözümler bulacağına inanıyorum" dedi. Evren TBMM'nin, geçen yasama yılında olduğu gibi bu dönemde de çalışmalannı karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörü ortamı içinde sürdüreceğine inandığını da belirtti. Meclis'te bundan sonra gündemdeki maddelerin gorüşülmesinegeçildi. Cumhurbaşkanı Evren'in bir daha görüşülmek üzere geri gönderdiği üç yasanın gerı gönderme gerekçelerinin okunmasından sonr# Adalet Komisyonu'nda bulunan Şehzade Kaygusuz, Kenan Doğan ve Mustafa Özdemir hakkındaki ölum cezalarının yerine getirilmesine ilişkin Başbakanlık tezkereleri yeniden yargılanma talep edildiği için geri çekildi, Ali Akgün, Hasan An, Mehmet Hacı İyidayı, Mehmet Tekbaş ve Cumhur Yavuz'un dosyalan ise Adalet Komisyonu'na gönderildi. NECDET CALP'İN DOKUNULMAZLlCl Bu arada HP Genel Başkanı Necdet Calp'in yasama dokunulmazlığının kaldınlması istendi. Meclis Baskanlığı'na sunulan Başbakanlık tezkeresinde Calp'in yerel secimler sırasında Amas e hisse satışı Meclis Başkanı Karaduman: Yüce Meclisin faaliyetlerini Alatürk ilkeleri doğrultusunda sürdüreceğinden hiç şüphem yoktur. ya'nın Gümüşhacıköy ilçesinde belirlenen yer dışında konuşarak seçim yasaklarını ihlal ettiği belirtiliyor. ANAP'lı Mehmet Sezai Pekuslu ile Behiç Sadi Abbasoğlu'nun yasama dokunulmazhğının kaldınlmasına ilişkin Başbakanlık tezkereleri de Başbakanlığa sunuldu. Genel Kurul'da Başbakan ve Bakanlara yöneltilen sözlü soru önergelerinin büyük bölümüne yanıt verildi. Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem sözlü soru önergelerini yanıtlarken sınırda ticaretin geliştirilmesi için çalışmalar yapıldığını bildirdi, ellerinde mevduat sertifikası, hisse senedi ve tahvil bulunan bankerzedelere herhangi bir peşin ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını söyledi. İsmet İnönü için yeni bir kabir yapılmasının yasal açıdan mümkün olmadığını belirten Devlet Bakanı Mesut Yılmaz'dan sonra Devlet Bakanı Kâzım Oksay da bazı meydan ve caddelere verilen Abdi İpekçi adının değiştirilmesiyle ilgili soruyu yanıtladı. Oksay bu konuda belediye meclislerinin yetkili olduğunu, hükümetin bir telkini ve tavsiyesi olmadığını söyledi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler de önümuzdeki ders yılında da öğrencilere kuru üzüm, fındık ve fındık ezmesi dağıtılacağını söyledi, bunun maliyetinin 2.5 milyar lira civannda olacağını bildirdi. TBMM Genel Kurulu'nda daha sonra Tapu ve Kadastro Genel Müdürluğü teşkilat ve görevleri hakkındaki kanun hükmünde kararnamenin 29 maddesi kabul edildi. Birleşim pazartesi günü saat 14'e bırakıldı. Öte yandan Başbakan Turgut Özal, Meclis kulisinde gazetecilerle yaptığı söyleşi sırasında Türkiye'de yumurta fiyatlanmn ucuz olduğunu söyledi. "Büyük çiftlikler kurulmasaydı, yumurta bugün yüz lira olurdu" dedi. Başbakan Özal yumurtanın 1970'lerde 6.5 lira olduğunu anımsatarak, "bugün 25 lira olan yumurta eski nin 6.5 lirasından iyidir" diye konuştu. Türkiye'nin büyük bir yapı değişikliğ) içinde olduğunu vurgulayan Özal, DPT'de çahştığı yıllarda izlenen politikayı anlattı. Özal geçmişte yapılanlann günahımn hepsinin kendi üzerlerine yıkılmaması gerektiğini belirterek "12 Eylül döneminde ben Başbakan Yardımcısıydım. Bize verilen yetkiler içerisinde her şeyi yaptım," dedi. Özal şöyle devam etti: "Ben, bana verilen tüm yetkileri sonuna kadar kullandım, ama o zaman Konsey vardı, onlar karar veriyordu." Özal bir soru üzerine de IMF'nin değil kendi reçetelerini uyguladıklannı söyledi. deneme ANKARA, (ANKA/THA) Kamu Ortaklığı Fonu Yönetmeliği'nin yürürlüğe girmesinden sonra, ilk olarak SEKA, Sümerbank ve çimento fabrikalannın gelir ortaklığı senetlerinin çıkarılacağı öğrenildi. ANKA muhabirinin edindiği bilgiye göre, bu üç KlT'in hisseleri o fabrikalarda çalışan işçi ve personele satılacak. Böylece, hükümetin kısaca, "KöprüBaraj Yasası" olarak adlandınlan, "Tasamıflaruı teşviki ve kamu yatınmlannın hızlandınlması hakkında yasa"nın ilk uygulamasına, KİT'lerin çalışanlanna ortak edilmesi ile başlayacağı belirtiliyor. Ancak, SEKÂ ile çimento ve Sümerbank fabrikalannın satış fiyatları ile çıkaracaklan hisse miktarlan henüz belirlenmedi. Öte yandan, Türktş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, işçilerin grev hakları kısıtlanıp, toplu sözleşmeleri YHK'nda yok pahasına bağlanırken, işçiye fabrika ve işletmelerde hisse senedi satmaya kalkmanın mantıkla bağdaşır bir yanı olamayacağını söyledi. Kamu kesimindeki işçilerin çalıştıkları kunıluşa ortak edileceklerinin açıklanmasından sonra Yeni Gündem Dergisi'nin sorulannı yanıtlayan Turkİş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, "Ekmeğin 50 lira olduğu, filenin delindiği, mutfağın daraldığı bir ortamda, çocuklanna okul kıyafeti almak için bile zorlanan işçiye, 'seni fabrikana ortak edeceğim' demek, onunla bir ölçüde alay etmektir" dedi. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: "İşçinin yönetime katılmasını istiyorlarsa, 440 sayıh yasayı derhal tadil edip, bu uygulamaya geçebilirler, konuyu zirve toplantısına götürdük. İşçinin kftrdan hisse almasım istiyorlarsa, toplu sözleşmelere birlikte düzenleyeceğimiz bir hüküm koyarak bunu saglayabiliriz. Yıllardır zaten bunu istiyoruz. İşçilerin borçlanmalan artık mümkün değildir. Zira borçla yaşadıklan için artık cardanndan be/diler. 3 KfFte MECLIS'TEN NOTLAR Talebeler geldL, hocalar bekleniyor BETÜL UNCULAR ANKARA Demokrasinin teminatı parlamento, vazgeçilmez unsurları siyasi partilerin çok sayıda uyesinin katılımıyla dün ikinci yasama yıhna başladı. Meclis, bir yasama yılının başlangıcını değil olağan toplantı günlerinden birini yaşadı sanki. Çevreye egemen olan cansız ve sönük atmosfer parlamento muhabirlerine geçmiş yıllardaki Meclis açılışlarında kapılarda toplanan insan selini anımsattı. TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, Meclis'i açabilmek için kursüde beklerken milletvekilleri kulisten kendilerini zor alarak Genel Kurul'a katılabildiler. Başbakan Turgut Özal, Karaduman konuşurken patlayan flaşların ışığında Bakanlar Kurulu sırasında yerine oturdu. Cumhurbaşkanı Kenan Evren bu yasama yılını bir konuşma ile açmadı. TBMM Baskanlığı'na 13 satırdan oluşan bir mesaj gönderdi. Dünkü açılışta Meclis'in 1 eylülde kendiliğinden toplanacağına ilişkin anayasa hukmü yerine getirilmiş oldu. İktidar Partisi ANAP, Meclis'e " a r a tatil" kararıyla geldi. "Halkın herhangi bir sıkıntısı ve şikayeti bulunmadığım" her fırsatta yineleyen ANAP'hlar, "Halkın sıkıntılannı ve sorunlannı yerinde dinlem e " amacıyla yeniden seçim bölgelerine gitme istemiyle ara tatil önerisinde bulunuyorlar. "Somut", "sabırlı", "soruml u " , "seviyeli" muhalefet. Ana muhalefet partisi HP'nin ikinci yasama yılı sloganları bunlar. HP, hükümetin Meclis'i büyük ölçüde dışlayan yasama politikasına karşı anayasa değişikliği girişiminde bulunmayı planlıyor. Bu girişimin sonuçsuz kalacağı bir gerçek. Ancak, anayasa konusunda belki başka bazı girişimlere önderlik yapabilir. "Vatandaşın yaşam sıkıntısı" bulunmadığını söyleyen ANAP'lıları bu yasama yılında MDP'liler biraz sıkmtıya sokacağa benziyorlar, MDP'nin ilk icraatı "vatandaşın iktisadi ve sosyal zorluklan"m grupta göruşüp hemen parlamentoya getirmek olacak. Dunku, açılışı ANAP'lı bir üye şoyle değerlendirdi: "Talebeler olarak geldik. Bakalım hocalarımız ne ders verecekler. "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle