17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 1984 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/U SODEP Kongresi'nden... Anayasa değışıklığının en az bır secım donemı geçmeden gundeme getırilmeyeceğıbaşkanının uzun bır "teşekkür konusması" nı söyleyen Erdal Inonü, buna karşılık bazı yapması... yasalarda. eğer demokrası olacaksa, değıO kurultaylarda dıvan başkanlığına secışikliğin şart olduğunu şöyle dile getirdi: len delege kürsuye gelir, bır ıki cümleyle " Bazı yasalarda, Basın Yasası gıbi. Senkongreye teşekkür eder ve açış konusması dikalar ve Toplu Sozlesme, Grev, Lokavt Yaiçın genel başkana söz verırdı, adet böyleysası gibi Yüksek Oğretım Kurulu Yasası gıbı. d'ı... ozgüriüklen ve sosyal adaleti daha iyi gercekBu kez öyle olmadı. leştirme yolunda değişiklikler yapılmacmı gunSankı, açış konuşmasını İnönü değil de, demde tutmaya calısıyoruz... oasın, jniverİzmır delegesı Şeref Bakşık yapmıştı. Yıllasiteler, sendikalar gıbı toplumumuzun onde rın politıkacısı Bakşık'ın sık sık alkışlarla kegelen kurulusları bu yasalarla çok sıkıntılı bır sılen konuşmasını dinlerken, 12 £ylül öncedöneme gırmişlerdır.'' sinden farklı bir başka noktayı daha düşünPartının duşünce özgurluğüne ıliskın gödük. O da, Kongre Dıvanı Başkanlığı seçirüşlerıni ise Genel Başkan şöyle formule etminin göz açıp kapanıncaya dek bir an içınmıştı: de tamamlanmıs olmasıydı. "Biz komünizm gıbi. faşızm gıbı totalıterreOysa, 12 Eylül öncesi kurultaylarında gejimterin karşısındayız. Özgürlükçü demokranellıkle tam tersıne tanık olurduk. Divan başsimizi bu tehlikelerden korumak icın alınmıs kanlığı seçimı ile kongre, taraflar arasında yasal önlemlerın de bılincındeyiz Yalnız basilk "gövde göstensı"ne sahne olur, iktıdarka bir aşırı davranış göstererek bu tehlıkelerla muhalefetin güçleri konusunda ılk ıpuçları le karşılaşmayalım dıye özgur duşünmekten sergilenırdı... ve düşüncelerımizi açıklamaktan korkmamaBütün bunlar. 12 Eylül öncesındeydı... lıyız. Düşüncelerimize sınırlar koyarsak, daBugün ıse. dıkkatimizi çekti. demokrası ıle ha başında çözumlerimizi sakatlamıs oluruz ' ılgili talepler dile getırildiğınde salonda alkışSODEP lıden İnönü'nün demokrasiye dö(ar yoğunlaşıyordu. Hem Bakşık'ın, hem de nük düşünceleri bunlar . 12 Eylul ve sonraİnönü'nün konuşmalarında yeralan demoksı dönemin özellıklerinden de etkılenmedıği rasiye dönük ıstekler, Özal hükümetıne ve söylenemeyecek düşünceler.. TRT'ye yönelık eleştirıler ölcülü bir heyecan Bununla bırlikte bır partinin, dört yıllık bir dalgası yaratıyordu .. aradan sonra ılk büyük kongresını toplayaGenel Başkari inönü'nün konuşmasında bılmesı, kendi başına, demokrasi açısından günümüzdeki sıyasal ortam ve demokrası ile onemlı bır olay sayılmalıdır Bunu, hele sosılgili olarak ılgınc ve hayli ihlıyatlı yaklaşımyal demokrat ıddıalı bır partı başarabılmış ise lar vardı. bu gelişme daha da anlam kazanır. Sayın İnönü. 1982 Anayasası nı çerçeve Bu açıdan da dün Kongreyı ızlerken, buolarak kabul ediyor ve "Şimdi yeni demokyük gösterilerle sergılenmedı ama, bellı bir rasimızi bu Anayasa düzeni ıçinde kurmak, heyecanın geçerli olduğunu görduk. gelistirmek zorundayız. Henüz bu AnayasaBu, son derece doğaldı. nin sağladığı özgürlükler, demokratik olanakPartiler olmaksızın adı "demokrası" o\an lar toplumumuza tam anlamında yansımış, bır rejim olamazdı Bu doğruydu, ancak mauygulamaya girmış değildır" dıyordu. dalyonun sadece bır yüzuydu. "Demokrasiye sahip çıkmanın gercekçı Madalyonun ikıncı yuzü ise; bır partının yaklaşımı" buydu SODEP liderıne göre. Bu "partileşebılmesi'n\n bır kongre ıle olup bibakımdan da SODEP, herhangı bır anayatecek iş olmadığı gerçeğını yansıtıyordu. Zorsal değişiklik önerisini. "Hiç olmazsa bır selu bir süreçten geçmeksizin "partıleşmek" çim dönemi geçirmeden gündeme getırmeolanaksızdı. yi" düşünmüyordu. Başka olanaksızlık da var: Parti içi demok12 Eylül'ün ürünü olan ve referandumda rası olmaksızın demokrasiye sahıp çıkmak... yüzde 92 halkoyunu almış olan Anayasa karTürkıye'yi 12 Eylule getıren ortamı lyice çoşısında SODEP'in bu yaklaşımı aynı zamanzümleyip, deneyimlerden gerekli dersler çtda, içinde yaşadığımız dönemin siyasal özelkarılmaksızın demokrasiye doğru yol liklerıni de gayet iyı yansıtıyordu... Kimine almak.. göre bu tutum aşırı ihtıyatlılığı veya bir geriBelkı Kongre'dekı sakın hava partı delelemeyi; kimine göre de gerçekçiliğı sımgelıgelerinin bu gerçekler üzennde serinkanlı yordu. duşünmelenni sağlamış olabılır.. (Baştarafı I. Sayfada) BodrumYla yüz yüze gelmeden tartıştılar Ulusu ile OzaVın söz düellosu FATİH GÜLLAPOĞLU BODRUM Tatilini geçirmek üzere yeniden Bodrum'a gelen Başbakan Turgul Özal, eski Başbakan Biiknd Ulusu'nun kendisi ile ilgili sözlerini yanıtladı. 12 Eylül sonrasında Bülend Ulusu'yu Başbakan olarak önerenlerden birisinin kendisi olduğunu söyleyen Özal, Ulusu Hükümeti'nin IMF'ye verilen raporlarda 200 milyar liralık fazİa emisyonu göstermediği iddiasını yineleyerek, "Elimde olan bir onemli vesikayı gosterebilirim" dedi. Ulusu'nun Hürriyet Gazetesi'nde yer alan haberde, kendisi için "Tnrgut" diye bahsedildiğini belirten Özal, "Bunu yanltş yazmışlar. Sayın Ulusu fevkalade kibar bir insandır" biçiminde konuştu. Özal, Ulusu'nun "ANAP'la, MSP ve MHP'ye daha fazla ağırlık verildiği söyleniyor" şeklindeki sözlerine de, "Sayın Ulusu'nun varsa bildiği söylesin, biz kulagından tutup atalım" karşılığını verdi. Özal, kendilerinin 12 Eylül öncesi taraflardan birine itilmeye çahşıldığını kaydederek, "Biz tehlikeyi göze alarak sagdayız bile demedik" dedi. Özal, "Bizi bir tarafa itme çabalannı gösterenler hüsrana ugrayacaklardır" şeklinde konuştu. özal'ın, hükümete geldiğinden bu yana sürdürdüğü, kendisinden onceki dönemde gerekli zamlann yapılmadığı suçlamalarına, o dönemin Başbakanı Bulend Ulusu yanıt verince, Özal da karşı yanıt getirdi. Bodrum'un Aktur Tatil Sitesi'nde evlerinin arası yaklaşık 200 metre olmasına karşın birbirleriyle hiç rastlaşmayan özal ve Ulusu, basın mensuplan aracılığıyla konuşmayı yeğlediler. Bodrum Aktur'a önceki gece 02'de gelen Başbakan özal, sabah 11.00 sıralannda basın mensuplarını evinin balkonunda kabul etti. özal, Ulusu'nun kendisi ile ilgili suçlamalanna yanıt vermeye başlamadan önce, şu konuya dikkati çekti. "Sayın Ulusu, fevkalade kibar ve naziktir. Kendisinin Turgut diye bir ifadesi var. Öyle soykdigini zannetmiyorum. Onu yanhs yazmışlar. Hakikaten kibar bir insandır, bir yanlıslık olmuştur." Ulusu ile konuşmayı yapan gazetecinin, "Efendim, keânlikle öyle söyledi" biçimindeki sözleri Uzerine Özal, "O zaman sen kızdırdın adamcagızı. Bana hükümetteyken de Sayın Özal diye hitap ederdi" dedi. VEStKAYI GÖSTERİRİM özal'ın, Ulusu Hükümeti'nin IMF'ye verdiği raporlarda 200 milyar liralık fazla emisyonun gösterilmemesi ile ilgili suçlamasına Ulusu, "Bunun örtbas edüdigi asılsızdır. Bunu soylemek büyük bir cahilliktir. Bir kere ağızlanndan çıktı. Böyle bir şey dediler, şimdi tükürdüklerini yalayamıyortar" yanıtını vermişti. Özal'ın, Ulusu'nun bu sözlerine verdiği yanıt da şöyle oldu: "Aslında bu konuda bir miinakaşaya girmenin faydasını görmüyonım. Sadece bir konuya değinmek istiyonım. O da para arzı ve emisyonla ilgili konudur. Herhalde Sayın Ulusu, bu konuda gerekli bilgilere sahip değil. Bu konunun çok detaylı açılması da memlekete yararlı B4SBAKAN TATİI.DH Bajbakan Turgul Ozal, yarıda kestiği Bodrum tatilini dunden itibaren sürdürmeye başladı. Önceki gece ttmir ıızerinden Bodrum'a gelen Özal, dün Artur'daki evinin hulıtnduğu ke\imden denize girdi. Ba^bakanın uılı ya da çar$amha günıı inkara'ya ditnmesi hekleniyor. fl otoğruf: a.a.) def U. Elimde olan bir önemli vesikayı kendisine gösterebilirim. O vakit bu snylediklerimin, daha önce söylediklerimin az bile söylendiğine kanaat getirecektir. Vesikayı açıklasam, mesele açıga çıkar. Münakaşayı uzatmamak lazım, memlekete faydalı degil." Bir sohbet havası içinde geçen basın toplantısında, gazeteciler vesikanın ne olduğu konusunda ısrar edince, özal'ın yanında oturan eşi Semra Özal, "Çocuklar, görüyorsunuz bu konuda kararlı. Fazla ısrar etmeyin" dedi. Bunun üzerine gazeteciler ısrardan vazgeçtiler. özal, Ulusu'nun "Zamlan rahat etsinler diye yaptık" sözüne de şu karşılığı verdi: "6 Kasıradan sonra bir tek zam yaptılar. O da petrole yüzde 7'lik zamdır. Diğer hiçbir kaleme zam yapılmadı. Ben kendisi ile konuşmadım o zaman, zam yapın demedim. Ama, Ulusu'nun hiikUmeti bir parti hükümeti değildi. Bir secim kaybetme ya da kazanma endişesi de yoktu. Halbuki biz yeni bir mahalli seçime giriyorduk. Daha doğrusu hükümet olduktan sonra mahalli seçime girecegimiz görünüyordu. Anayasa}a göre seçim yapılacaktı. Eksik olan zamlann, ayarlamalann yapılması memlekete faydalı olurdu. Bugünkü sıkıntılan daha az meydana getirirdi. Ama yapılmadı. Biz iktidara geldik, bir kısmını yaptık, hepsini yapamadık. Hepsini yapamamamızın ana sebebi, açıkca da ifade ettim, memleket yeni bir seçime gidiyordu. Bu seçime 6 Kasım seçimine girememiş partiler de giriyordu. Demokrasiye geçiş icabı, bunu biz temin elmiştik. Ama bu seçimlerde yanuş bir neüceye vanlması Turkiyemizi yeniden kargaşaya götürdu, Ve esa*> itibarıyla da 12 Eylül yönetiminin Türkiye'ye getirdigi birçok güzel şeyleri tehlikeye düşürebilirdi. Buriskigöze alamazdık. Yani hadisenin temelinde yatan, 25 Mart seçimlerinin, bir bakıma 6 Kasım seçimlerinden önemli olmasıdır. Hiçbir mahalli seçim bu kadar önemli oiamaz, ama Türkiye'nin şartlarında bu seçim çok büyük önem kazanmıştır. Şunu da ifade edeyim: Bütün zamlan yapsaydık yine de seçimleri kazanabilirdik. Vatandaş bunun idrakindedir. Ama, yüzde 1 bile risk olsa bunu göze almak memleket bakımından çok tehlikeliydi. Yani tehlike nerede? Eğer parlamento içindeki partiler, biz de dahil büyük rey kaybetmiş olsaydık, bir an için öyle düşünelim. O takdirde Türkiye yeni bir seçime gitmek durumunda kalırdı. O seçimi kazanan partilerin de herkesin bildiği gibi belli eski hatlann, yani çizgilerin destekledikleri partiler olduklan da ortada. Bu bilinen bir gerçek. Onlar da 12 Eylül yönetimi tarafından kapatılmıs. Durum buydu. Yani demek istiyonım ki, bu anlayışı gosterebilselerdi, sadece bizim menfaatimizi değil, memleketin yaranna olurdu, daha faydalı olurdu. Bundan sonra bir şey ifade etmiyor artık. Millet 25 Martta önemli bir işaret venniştir. O partilere de bir işarettir. Yenileri tercih ediyonım demiştir, yenileşin demiştir. Onlar da yenileşmeye mecburdur. Artık 12 Eylül öncesine dönüş yok. 25 Martın manası aslında bu. Ve bu çok önemli bir hadiseydi." Özal, Ulusu'nun dar gelirli kesimin ezilmemesi için bazı temel maddelere zam yapılmadığı yolundaki sözlerine de şöyle karşılık verdi: "Biz Sayın Ulusu ile 22 ay süreyle beraber çalıştık. Bu söylediği üç bcyaza da zam yapılmıştır. Yani subvansiyon yoktur. Bunu nereden çtkanyor bilmiyorum. Belki son sene seçim dolayısıyla zam yapmadılar. Ama açsınlar baksınlar o 22 aylık dönemde şekere de zam yapılmıştır. buğdaya da, yağa da zam yapılmıştır. Ama son sene belli endişelerle yapılmadı. Biliyorum, onu da biz üzerimize aldık." LLUSU'YU ÖNERENLERDENDİM Özal, bir gazetecinin 6 Kasım seçimleri öncesinde, kendisinin Ulusu'ya, partisinden aday olması için yaptığı öneriyi hatırlatması üzerine şunları söyledi: "Sayın Ulusu, karar vermeden önce ben kendisine arzu ederse bizim listemizden aday gösterecegimizi söylemiştim. Yani istedigi bir yerden liste başı olarak gösterecektik. Bunu da resmen kendisine söylemiştim. Geride kalanlar da (Baştarafı 12. Sayfada) Bir yavrum çalıştı. O da daha bezdi bıraktı koydu Rİtti bizi." * Nazmiye Temizel ölmeseydi, Kurban Bayramı'ndan sonra düğünü olacaktı. Altı ay unce sözü kesilen Nazmiye (22)'nin evlenme kâğıtları askıya çıkmış. Halen de duruyormuş. Babası Hüseyin Temizel (63) Istanbul Belediye Fen İşleri'nden emekli. "Bir faydası olacak mı bu yazılanlann bize" diye soruyor. Anne Temizel de yataklara düşmüş. Dört çocuğu var onlar teselli etmeye çaiışıyor. * Mehtap Gül (17), kardeşi Sevcan (14) ile bırlikte aynı yerde çalışıyordu. Sevcan arka pencereden atlayıp kurtuldu. Ablası ise içeride yandı. Sevcan "Çıglıklar duyuyordum keıtdimi birden pencereden attım" diyor. Sevcan'ın atlama sırasında beli incinmiş. Annesi Hayriye "Keşke Mehtap da atlasaydı," diye ağlıyor. Mehtap'ın babası on sene önce ölmüş. Annesi emekli parası alıyor. Dört kız kardeşten biri olan Mehtap, işyerinde makineci olduğu için haftada 4 bin lira alıyordu. Mehtap Gül de diğer arkadaşları gibi babası öldüğü zaman, "Eve bir katkım olur" diyerek ilkokul üçüncü sınıftan aynlarak çahşmaya başlamış. ^ Yangında oğlu ölen, kocası hapse giren Fikriye Akıllı, hem ölen oğluna yanıyor, hem de hapisteki kocasının sonunu merak ediyor. îşyeri sahibi Mehmet Akıllı'nın oğlu Ahmet Zeki Akıllı, Hseyi bitirdikten sonra üniversite imtihanlarına girmiş. Bakmış olmayacak. O da başlamış babasının yanında çahşmaya. Annesinin anlattığına göre, önce camdan atlayıp kurtulmuş. Daha sonra dışarıdan kapıyı açıp içerdekileri kurtarmak isterken kendisi de ölmüş. Hatta iki kişinin kurtulmasına da yardımcı olmuş. 28 yaşında ölen Ahmet Zeki Akıllı evli ve bir çocuk babası idi. Esrarengiz (Baştarafı 1. Sayfada) Osman'la görüştüler. Daha sonra da bir otomobile binerek dükkândan ayrıldılar. Jokey Kulübü'nden verilen bilgide ise, Cağaloğlu'nda 251 nolu bayide oynanan kuponu elinde bulunduran Bülent Ekmen adlı kişi, üç kişi ile gelerek 42 milyon 200 bin liralık çeki kendi adına kestirdi. Bu durumda Ali Osman'ın niye ortaya çıkmadığı anlaşılmadı. Ali Osman, işinde çalışırken, gazetecilerle görüşmüyor. Fotoğraf makinesi ile mutfak kısmma geçecek gazetecileri "milyoner aşçıbaşı hiç de iyi bir şekilde" karşılamıyor, hemen bir şeyler kapıp üzerlerine yürüyor. Büyükdere'de, Trabzonspor'dan Galatasaray'a, sonra da Cosmos'a transfer olmakla tanınan Engin Çmar'ın gişesinde oynayan, 84 milyon 800 binin ortağı kaportacı Nuri Yahşi de parasını aldı. Ancak Yahşi'nin de beş ortağı daha olduğu söyleniyor. Evet, enflasyon ve para darlığı artık ikramiye kazananları "inkâra", "saklamaya" sevk ediyor. İkimizin arasında kalan bir ha olurlarsa tekrar eski kavga ortadiseydi. Kendisi bana beraber mına dönüyonız deraektir. Bu çalışraayı arzu ettiğini söyledi. fevkaiede yanlış bir şey olur. BuAncak bağlı olduğu bazı şeyle nun çok açık şekilde bilincinderi n bulunduğunu belirtti." yiz. Tehlikeyi göze alarak sagdaBaşbakan Özal, Bulend Ulu yız bile demedik. Çünkü sagdasu'nun 12 Eylül'den sonra Baş yız dediğimiz zaman, karşımıza bakan olması için "öneri"nin muhakkak birçok cephe koyakendisinden gelip gelmediği yo caklardır. Bunu da çok iyi bililunda bir soruya da şu karşılığı yonız. Onun için Sayın Ulusu'verdi: nun bu konuda birtakım mih"Belki başka kimselerden de raklann getirdiği hususlara itibar gelmiştir. Ama benden de geldi. etmemesini tavsiye ederim. Ama Kendisini çok iyi tanıdıgıradan bildiği şeyler varsa, bize açık değil. Gerçi daha önceden tanı söylesin, dostluğumuz vardır. O şıklığımız vardı. Ben daha ziya işleri yapanlan, böyle aynm yade eski politikacı olması yerine, panlan kulagından tutar atanz." bir eski askerin olmasının daha Özal, Ulusu'nun yapılan redogru olacağını söyledim. Fey formların kendi döneminde hazioğlu da isimler arasındaydı. O zırlanmaya başladığı ve Mehmet sırada Sayın Ulusu da yeni JCeçeciler'le bırlikte çalıştığı koemekli olmuştu. Dunımu uygun nusundaki sözlerine şu karşılığı du. Onun için önerdim." verdi: Özal, Ulusu'nun ANAP için"Mehmet Kececiler, benim de MHP ve MŞP'ye daha fazla müşavirimdi. Halen bizde, bizim ağırlık verildiği ve kilit noktala Genel Başkan Yardınıcımız. Sara getirildiği konusundaki sözleri yın Ulusu da bunu çok iyi bileüzerine şöyle konuştu: cek. 28 şubat kararnamesi diye "Sayın Uiusu, dedikodulara adlandınlan bürokraside ilk büdayanarak konuşmamalıdır. yük reform hareketini yapan Varsa bildiği berhangi spesifik bendim, yine o arkadaşlarımla hadise, onu bana iletsin, öyle bir beraber. Ama, hazırlamakte zaşey yapanı biz kulagından tutup manımız, ömhımüz kafi gelmeatanz. Artık eski ayınmlar yok di. Hükümetten aynldık, ama tur. Biz partimizde de söyledik. alakamızı kesmedik. Hadiseyi Artık eski aynmlar yoktur. Bi takip ettik. Sonra bir çalışma zim bünyemizde eski 4 eğilime varsa bundan niye istifade etmede oy vermiş insanlar vardır, biz yelim. Biz kimsenin yaptığı çabirleştirmeye, bütünleştirmeye üşmayı kötülemedik ki, bilakis çalışıyoruz fakat maaksef bazı faydalı olan taraflannı her zaçevreler bu birleşmeyi, bu bütün man alımşızdır. Ama, reform leşmeyi tekrar eski şekilde bol konusunda kararlıydık. 26 bameye gayret ediyorlar. Ve dekanlığı 21'e indirmek, buna biz vamlı olarak da bizi eski bölünkarar verdik. Hatta daha aşağımüş taraflardan birine dogru itya indirecektik. Muzakereler someye çalısıyorlar. Tkn kaç defa, nucu bir ikisi kaldı. Reform çasiz sagda mısınız, solda mısınız uşmalan Türkiye'de 1%0'lardan biçimindeki suallere hiçbir zabaşlar, mehtap projesi vardır. man ne sagdayım, ne soldayım Ben onlarda da bulundum. Son diye cevap vermedim. Şu kadara bu kamu iktisadi teşebbüslennı söyleyeyim, bizi bu şekilde ri ile ilgili çalışmalarda bulunbir tarafa itmek gayretleri hüsdum. Ama, şunu ifade etmek larana uğrayacaktır. Bunda hiç zım. Neticekndiren bizim iktidakimse muvaffak olamayacak. nmız olmuştur. Bütun dünyada Çünkü Türkiye'nin çıkarına deda böyledir. Netice icraatı yapağildir. Bu memleketin menfaatina baliğ olur. Öbürleri etütler ne değildir. Bunda muvaffak halinde tozlu raflarda kalır." ULUSU NELER DEMJŞTİ ? Istanbul bağımsız milletvekili, 12 Mart döneminin Başbakanı Bülend Ulusu, görevden aynldıktan sonra ilk kez konuştu. Ulusu, özal hükümetinin kendisinden önceki zamlann yapılmadığı suçlamasına ilk kez karşılık verirken, "Şu anda, bükümetin çalışmalanndan huzursuz olanlar var" dedi. lanndan huzursuz olanlar var. Bazı devlet dairelerinde camiye gidenlergitmeyenler, namaz kılanlarkılmayanlar gibi ayınmlar yapıldığı kulağıma geliyor. Çok üzücü bir durum bu. Dört kanattan MSP ve MHP'ye daha fazla ağırbk verildiği söyİeniyor. Biz kimin ne olduğunu biliyor, dengeli olarak işe yerleştiriyorduk. Kimseyi rahatsız etmeden Ulusu, görevden aynlışının 7. denge kuruyorduk. Ben, komüayında yaptığı açıklamalarında, nistlerden çok, aşırı sağcılann, siyasi ve ekonomik konuları de dinci fanatiklerin tehlikeli olabiğerlendirirken şöyle dedi: leceğine inanıyorum. Bu fanatik • Turgut, iktidara gelmeden grupları gıdıklamak çok tehlikebütün hazırhklan yaptıklarmı, lidir. her şeyi kendilerinin hazırladık• Bu hükümetin başarıstzlığınlarını defalarca söyledi. Oysa, dan bir tanesi eskilerin söyledikendi yardımcısı Mehmet Keçe ği gibi üç beyaza (un, yağ, şeker) ciler ile biz bırlikte çali}tık. Her zam yapmaktır. Bu zamlar vaşeyi. altyapıyı biz hazırlayıp, tandaşı zor duruma soktu. Turkendisine bıraktık. gut, zam yaparak "kutlanan • Biz ayrılmadan "hatırian ödesin" diyor. Ama bazı evler kalmasın" diye zam yaptık. Tur var ki, sadece beş ekmek ve zeygut o zaman benim yanımda ça tinle geçinir. Bu adamdan nasıl lışıyordu. Zam istiyordu. Tur bu kadar para alırstnız. gut'un hatın için zam yaptım. • Sübvansiyonu birdenbire • 200 milyarlık fazla emisyo kaldırmamak gerekir. Ikinci olanun kayıtlarda gösterilmediği id rak da, KlT'lere verilen zam yetdiası asılsızdır. Ekonomiyi biraz kisi aşırıya kaçmıştır. bilen bunun böyle olmayacağı• Biz Tevfik Altınok 'u yararnı bilir. Bunu soylemek cahillik lı olacak diye Amerika'dan getir. tirmiştik. Şimdi onunla oynu• Şu anda hükümetin çalışma yorlar. (Baştarafı 12. Sayfada) bildirdiği öğrenildi. Görüşmenin sonunda Yavuzalp'ın yurt dışında bulunan Dışişleri Bakanı Ha^efoğlu'nun kendisini salı günü kabul edeceğini bildirmesi Manach tarafından memnuniyetle karşılandı. MANACH NE DEDİ? Manach görüşmeden sonra Türk gazetecilerin sorularına şu karşılıklan verdi: Göriişmede ilişkilerdeki tıkanıklık aşıldı mı? Manach İlişkilerde iyileşme göriişmelerimızin bir sonucu olabilir. Ben 1%8'de De Gaulle ile Türkiye'ye gelmiştim. De Gaulle, Türkiye ile dostça ilişkilerden yanaydı. Mitterrand da Turkiye konusunda aynı De Gaulle gibi düşünüyor. Mitlerrand'ın bu göriişe gelmesi neden gecikti? Manach Kolay işler çabuk hallolmaz. Enine boyuna düşündük ve böyle karar verdik. BİR FRANSIZ ÖZDEYİŞİ Bu karara nasıl geldiniz? Manach Fransa'da sol 20 sene iktidarda değildi. İktidara gelince, sorunları inceledik. Türkiye ile dostane ilişkiler içinde olmak istiyoruz. Bu inceleme vakit aldı galiba... Manach Bir Fransız özdeyişi vardır. "İyi bir şey yapmak için hiçbir zaman geç değildir" diye... Bu sözlerinizden ilişkilerin bundan böyle eskisi gibi olmayacağı sonucunu çıkartabilir miyiz? Manach Bunu ancak Dışişleri Bakanı Sayın Halefoğlu ile görüştukten sonra söyleyebilirim. Ankara NJ7409551P Her Türk vatandaşı üzerinde, evinde, işyerinde, bankada veya herhangi bir yerde dilediği miktarda yabancı parayı bulundurmakta serbesttir. Türk vatandaşlarına yabancı para bulundurmak konusunda tanınan yeni haklar Hazine ve Dışticaret Müsteşarlığının Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkındaki 28 sayılı karanna ilişkin 84/1 saydı tebliği ile yürürlüğe girmiştir. MABK Pamukbank'la görüşüp İÜO Batt Mmun Maria Ayşe Başyurt (Kırgızoğlu) ile döviz konusundaki haklannızı öğrcnmcdcn döviz bozdurmayınız, döviz hesabı açtırmayınız! Adem Başyurt evlendiler 6 Temmuz 1984 Istanbul • Sigorta kartımı ve TGS kimlik kartımı kaybettim. Hukümsuzdur. ŞERİF YACAS • MSB Erkek Öğrenci Yurdu Mudürluğü'nden aldığım kim'.ık kartımı kaybettim. HukümMı/dür. tSMET GÖKSUN O Pamukbank iyi bankadır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle