17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 TEMMUZ 1984 HABERLER CUMHURİYET/7 Ozal Elini Yine Uzattı Ama... ça ifade ediyorum: Yunan topraklarında en ufak gözümüz yoktur... Başbakan Papandreu'nun önünde bir seçim daha var. Türkiye ile ilişkileh gerginleştirerek başanlı olduğunu zannediyor. Münasebetleri gerginleştirme havası kanaatimce ona yaramaz. Bilakis tersini yapması lazım. Aynen bizim yaptığımız gibi... Ortak Pazar'a Türkiye'yi sokmayacağım diye kalktp konuşursa, o vakit iş düşmanlığa gider. Tehlikelidir. Bu düşmanlık siyasi düşmanlığa kadar götürür. Yani bugünkünden çok daha gergin duruma götürür... Lüzumsuz sertlik, lüzumsuz düşmanlık meseleleri çözmez. Bu gerginlik iki ülkeye de zarar getiriyor. Onlar silahlanıyortar. Biz de onlara bakıyonız, "silahlanalım" diye düşünmeye başlıyoruz... Başkasına ihtiyaç yoktur. İki ülke başbaşa verir, bu sorunları zaman içinde kendi aramızda çözeriz... • Batman'daki bu açıklamalanyia Başbakan Turgut Ozal, hükümete geldiğinden berj sürdürdüğü tek taraflı iyi niyet gösterilerinden birini daha sahneye koymuş oldu. Türki(Baştarafı I. Sayfada) ye'nin Yunanistan'dan "toprak talebi olmadığ/"rnn altını bir kez daha kalın kalın çizen Sayın Özat, diyalog kapısını aralamaya hazır olduğunu yineledi. Papandreu yönetimi açısından diyaloğa yönelmenin başka ne gibi koşullan olabıliı? . Özal yönetimi, Yunanistan karşısında izlemekte olduğu politika nedeniyle ülkemizde bazı çevreler tarafından eleştirilmektedir. Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunlarla ilgili Ankara'nm "aşırı tavizci" bir çizgi izlemekte olduğu belirtilmektedir. Bu eleştirilerin tümüyle gerçekçi olmadığı söylenemez. Sayın Papandreu, dostlukların tek taraflı iyi niyet ve ödünlerle sürgit korunamayacağının bilincine varmalıdır. Dostluklar, karşılıklı hak ve çıkarların gerçekçi bir dengesini yansıttıkları oranda kalıcı nitelik kazanabilirler. Şimdilik, Başbakan Özal "tek taraflı iyi niyet" politikasını ısrarla sürdürmektedir. Elini bir kez daha Ege'nin karşı kıyısına uzatmış bulunuyor. Bakalım, Sayın Özal'ın eti bir kez daha havada mı kalacak?.. Yoksa, diyaloğa doyru bir yönelişin ılk ipuçları gorülebilecek mi Atina1 dan?.. Büyük sanayinin yıllık olağan görüşleri Ingilizce •• • Türk Sanayici ve Işadamları Derneği'nin İngilizce raporunda yüksek gümrük vergilerinin, yerli üreücileri fıyatları yükseltmeye teşvik ettiği kaydedildi. "Talebi kısmaya yönelik para politikaları enflasyonu aşağı çekmede yeîerli değil" denildi. ye piyasası kurulması ve tahvil ihracındaki kurullann değiştirilmesi ile sermaye piyasasının yerleşeceğine inandıklan söylenemez. Daha fazla kanuni düzenleme sadece bürokrasiyi arttırmakta, bunun sonucu sermaye piyasasının işleyişi daha da güçİeşmektedir." Yeni uretken yatınmlann durmasının ciddi bir sorun oluşturduğuna değinilen raporda, bunun nedeni olarak "Kaynaklann dağılımı ve kullanımındaki belirsizlik" gösterildi. Raporda, "Müstakbel yatınmcılar gelecekteki gelişmelerden emin olmadıklan için yatı' rım kararlannda isteksizdirler" görüşune yer verildi. Aynca, Turkiye'de yatınm yapmak isteyen birçok yatınmcının da, ödemeler dengesinin daha iyi bir duruma gelmesine kadar, harekete geçmeyi şimdilik geciktirdikleri belirtildi. PARA POLİTİKALARI TÜSİAD tarafından hazırlanan "Türkiye Ekonomisi 1984" raporunda, yeni plan hedeflerinin gerçekçi olduğu belirtilerek, açıklandı TUSIAD: Vergi herkesi kucaklasm enflasyonla mücadele için "durkalk"lı para politikalannın yeterli olmayacağı savunuldu ve "1983 yılında önceki yıllann aksine, toptan eşya fiyat endeksleri, geçim endekslerine göre daha hızlı bir artış göstermiştir. Bu arz cephesi faktörlerinin enflasyon üzerinde git gide daha etkili hale gelmesi ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu nedenle talebi kısmaya yönelik para politikalan, enflasyonu aşağı çekmede daha az etkili olmaktadır. Bu politikalann, mal arzına ilişkin koşullan düzeltici politikalaria desteklenmesi, enflasyonla mücadelede başanlı olabilmek için gerekli olacaktır" görüşune yer verildi. Ozetle Emeklilerin fark çekleri bankalarda Memur maaşlanndaki katsayı artışlan ile gostergelerin değiştirümesinden doğan ve emeklilere de yanstyan zam farklanna üişkin çekler dün sabâhtan itibaren ilgili bankalara gönderilmeye başlandı. Emekli Sandığı Genel Müdürü Ateş Amiklioğlu konuyla ilgili bilgi verirken, "Koğun bir çalışma sonucu 550 bin emeklinin katsayı ve gösterge değişikliğinden doğan zam fark çeklerini bugüne yetiştirebüdik " dedi. Bazı semtlere 27 saat su verilemeyecek htanbul'da bau semtlere 27saat su verilemeyecek. Anakent Belediye Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Çamhca Salacak arasmda su ileten boru hattında meydana gelen arızalann onanmı nedeniyle persembe sabahı 06'dan cuma 09'a kadar su kesintisinden etkilenecek semtler: Ümraniye, Bağlarbaşı, Çiçekçi, Selimiye, Küçük Çamhca, Kısıklı, Ferah Mahallesi, Bulgurlu, Örnek Mahallesi, Mustafa Kemal Mahallesi, Kısmen etkilenecek semtler: Moda, Bahariye, Acıbadem, Doğancılar, Kızütoprak, Göztepe, Eminönü, Fatih, Aksaray, Bakırköy, Zeytinburnu ve Merter. Polis Enstitüsü'nün yürüyüşü LCTUVin omurgası kızağa konuluyor Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nca yaptmlacak olan LCT141 'in omurgası yann Taşkızak Tersanesi'nde düzenlenecek törenle kızağa konulacak. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Başbakan Turgut Özal ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ'un da katılacağı törende aynca Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın gümrük muhafaza botu ile Cüney Deniz Saha Komutanuğı'mn TCG Ç139Karamürselbey ve Saracubey gemileri denize indirilerek ilgili kurumlara teslim edilecek. (a.a.) Ankara Polis Enstitüsü öğrencileri dün Taksim Amtı'na çelenk koydular ve bir tören yürüyüşü yaptılar. Harbiye Orduevi'ne kadar bando eşliğinde yürüyen Polis Enstitüsü öğrencilerine halk sevgi gösterilerinde bulunurken, Taksim alanına giden yollarda trafik kesildi bu nedenle de yollar nkandu 21 temmuz cumartesi günü lstanbul'a gelen ve 19831984 yıh yaz döneminde uygulamah eğitim görmek için Florya Polis Eğitim Merkezi'ne yerleştirilen öğrencilerin kursu 3 eylül pazartesi gününe kadar sürecek. Fotoğrafta, ftolis Enstitüsü öğrencileri tören yürüyüşü sırasında görüluyorlar. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU) Evren: Kıskanç olmayın (Baştarafı 1. Sayfada) men Komutanhğı Karargâhı'nı ziyaret etti. Daha sonra iç restorasyonu tamamlanmış olan Selimiye Camii'ne giderek, Selimiye Camii ve külliyesi hakkında aynntıh bilgi aldı. Caminin içinde muezzinlerin oturduğu ve halen altın varakla restorasyon çalışmalan süren mahfeli de gezen Evren, buranın bir bölümünde yeşil rengin hâkim olduğunu görünce, "Her yeri yeşile boyuyoriar. Camilerin minarekrini de yeşile boyuyoriar. Hatta yeşil sarıklılar da göruyorum. Olmaz boyle şey" dedi. Evren, caminin diğer bölumlerini gezerken, kubbeleri göstererek, "Şu kubbeiere bakın mavi renk hâkim. Ne güzel renk, ne kadar yakışmış" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı, Araplar'ın yeşil rengi sevmelerinin çöllerle kaph oldukları için yeşile özlem duymalanndan kaynaklandığını bildirdi. Camiden sonra yine Selimiye külliyesi içinde yer alan Arasta Kapalıçarşısı'nı da gezen Evren, bu çarşının çıkışında bir askeri cip üzerinde kurulan mikrofonlardan orada toplanan Edirnelilere hitap etti. Evren, şöyle konuştu: "Bir kusurlu tarafımız var. Birçok iyi eser yapıyoruz ama ondan sonra bakamıyonız. Kendi haline bırakıyonız. Bir zaman geüyor, muazzam eserier tanınamaz hale gelivor. Mesela Osmanlı İmparatorluğu döneminde biraz da özentiyle bazı eserlerin onanlması için dışarıdan sanatkârlar getirtmişiz, o sanatkârlar da güzelim eserlerin üzerine sıva çekerek kapatmışlar. Eğer elimizdeki eserlere iyi bakarsak, sık sık restore etmek geregi kalmaz." OKUL VE KISKANÇLIK Daha sonra kıskançlık konusuna değinen Evren, bu konuda da özetle şunlan söyledi: "Kusurlu taraflanmızdan birisi de birbirimizi kıskanmamızdır. Halbuki kıskançlık, dinimizdeyok. Kuran'ı Kerim, kıskançlığı da ortadan kaldırmıştır. Hasetlik yoktur. Birisi ha>ırlı bir iş mi yapıyor, hemen şikâyet dilekçeleri yağıyor. O adam şöyle böyle diye. Bunlar kıskançlık dilekçeleri. Yapmayalım, bunlar iyi şeyler değil, sonra bakıyonız aslı astan yok. Bir okul yaptırtmış, onun hakkında iftiralar geliyor. Efendim şöyle yapmış, bu paravı şöyle kazanmış diye. Bunlar çirkin şeyler. İyi şeyler degil. Eğer hakikaten böyle bir şey yapmışsa gel açık alınla söyle. Ben bunu biliyorum, şu zamanda bunlan >aptı de... Hayır, sahte imzalarla insanlan şaşırtıcı yalan yanlış degil." lstanbul'dan helikopterle gelirken Trakya'da ekilmedik bir karış toprağın bile bırakılmadığını gördüğünü söyleyen Evren, bu konuda da şöyle konuştu: "Trakya çiftçisine teşekkür ederim. Bir kanş ekilmedik yer bırakmamışlar. Bu beni çok sevindirdi. Ancak bundan evvel Gelibolu yöresinde köylülerle yaptığım konuşmadan gördiim ki, tarımı modern usullerle yapmıyoruz. Tarımda da modernizasyon vardır, en modern usuller neyse tarımı da o usullerle yapmalıyız ki, daha fazla verim alabilelim." Öğle yemeğini Meriç Gazinosu'nda yiyen Evren, tarihi tren istasyonu ve tütün depolarının yeniden restore edilerek Trakya Üniversitesi Mühendislik Fakultesi haline dönüştürülmesi çalışmalarını inceledi. Daha sonra 3. Mekanize Tümen'e bağlı birlikleri denetleyen Evren, köylü yurttaşlarla sohbet ederken, ıslah edilmiş tohum kullanmalannıönerdi." Cunıhurbaşkanı Evren Trakya Üniversitesi'ni ziyaret ettikten sonra kent dışında kurulan oğrenci yurdunun temelini attı. Rüstempaşa Kervansarayı'nı gezdi, Musabeyli köyünde sevgi gösterileri ile karşılanan Evren'e folklor gösterileri yapıldı. Trakya bölgesindeki inclemelerini bugün de sürdürecek olan Cumhurbaşkanı Evren, daha sonra helikopterle İstanbul'a dönecek. Ekonomi Servisi Türk Sa 89.7'den 1983'de 78.9'a düştü. nayici ve İşadamları Derneği • Fiyatlar genel duzeyi aralık (TÜSÎAD) "Dışa açık gerçek bir 1982 aralık 1983 itibarıyla yüzpiyasa ekonomisi olmanın" ge de 40.9, mayıs 1983 mayıs 1984 reklerinin yerıne getirilmesini is itibarıyla yüzde 59.3 arttı. tedi. TÜSİAD yüksek gümrük FİNANSMAN PROBLEMİ vergilerinin Türk ekonomisinin TÜSİAD raporunda finansdışa açık serbest bir ekonomi haman probleminin hem özel hem line dönüşmesini olumsuz yönde etkilediğinı. "Her tıirlii kısıt de kamu sektorü için taşıdığı lamadan bağımsız bir döviz pi onemin gözden kaçırıldığı belirtildi. Raporda şu görüşe yer veyasasınıa kurulması için kesin rildi: adımlann atüması" gerektiğini, "Bu sorunun çözümü yeni yatoptan eşya fiyatlarındaki artısal düzenlemelerden ziyade fonşın, perakende fiyatlardan hızlı lann yetersiz oluşuna çare bulseyretmesinin, talebi kısmaya madadır. Yurt dışından borçlanyönelik para politikalannın enflasyonu aşağı çekmede yeterli ol mantn arttığı bu dönemde özel mayacağını gösterdiğini savun sektör Türkiye'nin uluslararası piyasada yeniden kredi güvenidu. liıiiği kazanmasından yararlanTurk Sanayiciler ve İşadamlamalıdır. Ancak, otoritelerin yurt rı Derneği'nin İngilizce olarak hazırladığı "Türkiye Ekonomi içinde geniş kapsamlı bir sermasi 1984" raporu yayınlandı. 1983 yıhnı ve 1984'ün ilk yarısını değerlendiren raporda, 1983 yılında kemer sıkma politikalarında bir gevşeme meydana gelmiş olması nedeniyle "Yeni sisteme uyum hızımn yavaşladıgV' savunuldu. Raporda, "1983 vılında gözlenen olumsuz gelişmeler etkilerini 1984 yılının ilk çeyreğinde de göstermeye devam etmişİZMİR (Cumhuriyet Ege Bütir" göruşüne yer verildi. rosu) Başbakan Turgut Özal, TÜSİAD tarafından hazırlahükUmette değişiklik yapılacağı nan "Türkiye Ekonomisi 1984" yolundaki haberler üzerine "Entbaşlıklı raporda 1983 yılının rika çevirenler var desem, kıyaönemli gelişmeleri şöyle sıralanmet kopar. " dedi. dı: • Tanm sektöründeki negatif Özal, doğu gezisi sırasında Yegelişme hızı nedeniyle railli gelir ni Asır'ın Ankara Temsilcisi Muyalnızca yüzde 3.2, kişi başına ammer Yaşar'ın, "Entrika çevremilli gelir yüzde 1.1 arttı. Kişi lerinde kulaklara bazı laflann fıbaşına milli gelir artışındaki dü sıldandığını, Özal'ın programı şüklük tasarrufları. tüketimi ve tutmadıgı takdirde Turkiye'de toplam talebi etküedi. Bu durum Meclisin içinde yeni hükümet 1984'ün ilk yarısında da devam arayışlannın başlayacağı yolunetti. da sözler yayıldığım" belirterek, • Milli gelirin yuzde 18.5'i ci buna bir açıklık getirilip getirilvarında olan sabit sermaye yatı meyeceğini sorması üzerine şunnmları bir gelişme göstermedi ve lan söyledi: reel olarak düştü. Bu durumun 1984 yıh yatınm beklemileri üze"Bunu fısıldıyorlar.. Bakın rinde olumsuz etkileri olması ka şöyle söyleyeyim. Ben Irak'tan çınılmazdı. dönerken, o gün veya daha evvel • Özel seklöriin sabit serma Mecliste olan bazı şeylerden doye yatınmlan içindeki payı yüz layı neredeyse hava o hale geldi de 40'a düştü. ki, Anavatan grubu parcalandı, • Tanm dışı istihdam 176 bin parçalanacak gibi bir havaya gelkişi, işgücü arzı bunun üç misli di. Halbuki ben arkadaşlarla arttı. toplanıp temas ettim. Kendi ar• Dolaşıma çıkan paranın enf kadaşlarımızı tanıyoruz. Bunun lasyon oranından düşük bir ar fevkalade abartıldığı kanaatini tış göstermesine rağmen, tem daha ben iner inmez aldım. Famuz ve ekim aylannda dolaşıma kat o etraftaki havayı siz ne derçıkan paradaki hızlı ariış seniz deyin dağıtmak mümkün 1984'ün ilk yansındaki enflasyo değil. Bir kere böyle olduğuna nist baskılan arttırdı. inanmış. Zaman geçmeM lazım • Mevduat reel olarak 1983'de ki, grubun muhlelif hadiselerde yüzde 7.6 düştü. 1984 yılında ilk tam manasıyla bir arada olduğubeş ayda, toplam mevduatın nu gorecekierdi ki oyle inanacakyüzde 8 oranında düşmesi, yeni faiz politikasının 198182 yılının aksine bankacılık sistemine yeni fen akışında başanlı olmadığını gostermektedir. • fhracat ve işçi dövizlerinin ithalatı karşılama oranı 1982de kilediği" belirtildi. "Yüksek gümrük vergileri ve diğer şarjlann bir çeşit himayecilik niteliğinc*e olduğu, dahildeki üreticileri dış üreticilerle eşit şartlarla rekabet yerine fiyatlannı yükseltmeye teşvik ettiği" savunuldu. Raporda, aynca her türlü kısıtlamadan bağımsız bir döviz piyasası kurulması istendi: "Ne şekilde olursa olsun döviz kurunun degeri, Merkez Bankası'nın ilan ettiği günlük alt ve üst sınırlar yerine serbest piyasada belirlenmelidir." DIŞA AÇIK SERBEST EKONOMİ Yüksek gümrüklerin ve diğer vergilerin de eleştirildiği raporda, "Devletin acil gelir elde etme isteginin anlaşılabilir bir husus olduğu, ancak ithalat üzerindeki yüksek vergilerin Türk ekonomisini dışa açık serbest bir ekonomi haline dönüştürmeyi amaçlayan cabalan olumsuz et TÜSİAD raporunda başlangıçta karşılaşılacak güçlüklerin aşılabilmesi için otoritelerin zaman zaman Türk parasınm arz ve talep şartlarına müdahale etmesi önerildi. Raporda aynca vergi sisteminin adaletsizliğine, gelir vergisinin "ücret vergisine" dönüşmüş olduğuna değinilerek, tüm kârlann, spekülatif işlemlerin, tanm gelirlerinin ve rantlann yeterince vergilendirilmesi, faturasız satışların tümüyle önüne geçilmesi istendi. GOZLEM Ozal: Entrika çeviren var dersem UĞUR MUMCU kıyamet kopar lar. Nitekim aradan zaman geçti. Biz birçok kanunlan çıkardık. Grup bütün bunlarda tek vücut harçket etti. Netice, dediler ki, tamam. bu işte demek ki hiçbir şey yokmuş.. Şimdi arkasından bn gibi laflan söyleyenler olabilir. Gazetelere geçen şeyler olabilir, olmayabilir. Hiç önem verdiğim konular değil. Çünkü meseleyi şöyle farzediyorum: Bir bu işten zarar etmiş, yani bizim takip ettiğimiz ekonomik politikadan zarar etmiş gnıplar olabilir. Kimdi bunlar? Karaborsacı diyorum bazen, kolay kazanca alışmışlar diyorum bazen, bunlan söylüyorum. Bunlann misalleri var, sigaradan tutun da şeye kadar. Bu kolay bir mesele değil, bu çevreler veya bunlann destekçileri.. Arkasından şu var İktidar olacağım diye yola çıkmış, bütün hesabı ona göre yapılmış, her şeyi ona göre hazırlanmış, ondan sonra küt, olamamış.. Büyük bir iktidarsızlık insanı perişan eder, onu biliyorum ben. Tabii o da bu entrika işine yardımcı olur. Ama zaman geçtiğinde görülecektir. Durumlar birer bırer aydtnlandığı zaman millet bunun fevkalade enteresan tarzda bilincindedir. Ben bunun farkındayım. Ben çıksam burada konuşurken desem ki, demek istemiyorum tabii, bu meseleyi aç;p da böyle entrika çevirenler var falan desem kıyamet kopar." (Baştarafı 1. Sayfada) lirsiniz: Deniz motorları ve yat sahıplerinin adlarını saptar. bunlann mesleklere göre dökümünü yaparsınız. Deniz motorlan ve yat sahipleri arasında işadamı, ithalatçı, ihracatçı, bankacı, gazete genel yayın müdürü ve bazı emeklilere rastlarsınız... Emeklinin aylığı, devlet hizmetinde iken 100 bin lira dolayındadır. Bir deniz motorunun mal oluş fiyatı, en aşağı 10 milyon liradır. Eline ayda 100 bin lira geçen kamu görevlisi 10 milyonluk bir tekneye nasıl sahip olabilir? 177 sürücü seferdenmen edildi htanbul'da Traflk Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan kontrollerde can güvenliğini tehdit edici biçimde taşıt kullanan 177 sürücü geçici olarak seferden men edildi. Yaklaşık 500 görevlinin önceki gece 2001 saaileri arasmda katüdığı denetimlerde aynca ehtiyetsiz 111, akollü araç kulanan 54 sürücü yakalandı. Suphi Altanhn basın toplantısı Türkiye Trafîk Kazalannı Önleme Derneği Genel Başkanı Suphi Altan dün düzenlediği basın toplantısmda Türkiyeydeki traflk sorununun kökten çözümü için bir "Ulaştırma ve Trafik Bakanhğı" kurulmasım istedi. Trafik konusunda halkm sesini duyurmaya çahştıklannı betirten Altan, ancak Basbakanlığı yaptıklan başvurulara yedi aydan bu yana cevap alamadıklannı belirterek konuya gösterilen ilgisizMkten yakındı. 5 milytmluk eşyn çalan 3 kişi ynkalandı tstanbul'un çeşitli semtlerindeki çok sayıda ev ve işyerinden 5 milyon liralık elektronik eşya ve altın çalan 3 kişi yakalandı. Asayis Şubesi Hırpzlık Masası 'nca ele geçirilen Ünal Bilgin, Mehmet Yenidünya ve Mustafa Kalecik sorgulannda suçlannı itiraf ettiler. Rakırköy'de çıkan olayda 2 zabıta memuru yanuandı İstanbul Haber Servisi Bakırköy'de Sana Fabrikası karşısındaki bir hafriyatta vahşanlarla, zabıta memurları arasmda dün gece çıkan bir sürtüşme sonucu 2 zabıta memuru ağır yaralandı. Edinilen bilgiye göre, ekip otosu hafriyat bölgesinden gecerken meydana gelen olayda, Mustafa Özsoy ile fbrahim Parlak adlı zabıta memurlan arabaya atılan taşlarla başlarından yaralandılar. Bu arada, taşlardan isabet alan ekip otosunun da camlarının kırıldığı \e hasar meydana geldiği bildirildi. Zabıta memurlan Haseki Hastanesi Acil Servisi'ne kafa travması teşhisiyle yatırılarak muşahade altına alındılar. (Baştarafı 1. Sayfada) mak, habere sinirlenmek dolayh ve dolaysız bir sansür anlayışına sahip olmak asla bir çözüm değildir. Basın ya özgürdür veya yoktur. Yok olduğu düşunülemeyeceğine göre gelin özgür bir basın anlayışı için buluşalım. Böylece de hiç olmazsa 1908 yılında sansürü kaldıran dünya anlayışına sahip olanlara karşı mahçup olmayalım. Haberden korkmadan, gazetelere kızmadan, TV ve radyoyu tekelci bir organ olarak görmeden halkın bütünleşmesine gayret edelim. Aksi takdirde gelecek kuşakların bizi lanetleyecegini unutmuş oluruz. 1908'de sansürü ortadan kaldıran anlayışı 76 yıl sonra yine saygı ile selamlıyoruz." Basında sansürün kaldınhşının 76. yıldönümu ve geleneksel Gazeteciler Bayrarru nedeniyle Yıldız Parkı Çadır Köşkü'nde dün akşam düzenlenen törende sürekli basın kartı almaya hak kazanmış 48 gazeteciye plaket ve armağanlan verildi. Törende konuşan Devlet Bakanı Mesut Yılmaz, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkent'in konuşmasını kastederek, "Hükümet temsilcisi olarak burada basının değeıii temsilcileriyle sansür konusunda bir tarüşmaya gerek görmüyorum, çünkü bu konuda aramızda görüş aynlığı değil, görüş birliği vardır" dedi. Demirkent Ege Büro Şefimiz Hikmet Çetinkaya ile birlikte Ege kıyılarında bir tersaneyi dolaştık: Şu yat kimin? Falanca tüccarın... Şu kımin? Ankaralı filanca beyin. Şu? 'nın. Hım... Allah Allah. . Demek ki çok çalışan çok kazanıyor. Buradan yola çıkıp bir başka kıyı ilçesinde denize doğru uzanan bir adada çamlar içine saklanmış lüks dınlenme evlerine bakıyöruz. Bunlar kaça mal oluyor? 810 milyondan aşağı değil. Taksitle mi? Önce sanatçılar bir kooperatif kurup girmişlerdi. Sonra ne oldu? Sanatçılar devlet memuru. Ödeyemediler ve hisselerini satıp çıktılar. Kimler aldı bu hisseleri? Bazı müteahhıtler ve bazı ünlüler. Taksitler ne kadar oldu? 260 bin ile 300 bin lira arası. Şu evın sahibi kim? Eskı müsteşarlardan bey. Ayda 300 bin lira taksit ödeyenlerin arasmda bir büyük müteahhit ile bir ünlü müsteşar da var. Demek ki, bu değerli müsteşar da çok çalışmış çok kazanmıştır. Günahını almayalım. Belki hanımının amcası bir gece ansızın ölmüş," çocuksuz ölen amcanın mirası müsteşarın eşine kalmıştır. Ayda 300 bin lira taksit. Deniz motorlarının, yatların, Mercedeslerin sahiplerini bir bir saptadıktan sonra bu değerli yurttaşlarımızın ödedikleri vergileri bulup bunlan ılan etmek ne kadar yararlı bir iş olurdu kımbilir? Yolda giderken çevrenize şöyle bir bakın altın dişli, bıyıklı, göğsünde dana gözü gibi bir madalyon asılı ve şövalye yüzüklü san Mercedesli sürücüler görüyorsanız, ülke ekonomisi iyiye gidiyor demektır. Ege kıyılannda emekli memurların bıle deniz motorlan varsa, müsteşar emeklilerı ayda 300 bin lira taksit ödüyorlarsa ekonomi tıkırındadır, başka göstergelere ne gerek var... Ekonomi çok iyi gidiyor, hiç telaşlanmayın... Demz motorlan, yatlar, sarı Mercedesler. Çamlar içine gömülü villalar, bol renkli 10 binlik banknotlann ıskambil kâğıtları gibi dizildiği meyhane masaları hep ekonominin çok iyi olduğunu gostermektedir. Siz çatlak seslere inanmayın. Onlar yat, deniz motoru ve Mercedes sahibi olamadıkları için çatlak ses sahibi olmuşlardır. Ekonomi Hkırındadır!.. iamir ve Perez (Baştarafı 1. Sayfada) hşmalar sırasında İzak Şamir Hükümeti'nin tam yetkiyle işbaşında kalacağı belirtiliyor. İşçi Panisi ya da Likud Bloku'nun koalisyon hükümeti kurabilmeleri, henüz destekleyecekleri tarafı belirlememiş küçük partilerin kararlanna bağlı olacak. Bu partilerin toplam sandalye sayısı dokuzu buluyor. Tarafını belirlemiş partiler ise şunlar: Şinui ve Yurttaş Haklan Hareketi İşçi Partisi'ni destekleyeceklerini açıkladılar. Tahmin edilen sonuçlar kesinleşirse, İşçi Partisi bu iki küçük parti ile birlikte 53 sandalyeli bir ortaklık kurabilecek. Likud'u destekleyeceklerini açıklamış olanlar ise, Tehiya. Şas, Moraşa ve Agudat adlı küçük partiler. Likud bu partilerin desteğiyle ancak toplam 51 sandalyeli bir koalisyon kurabilir. Parlamentodaki 4 sandalyeyi koruyan Moskova yanlısı Komünist Parti ve Filistin devleti'nin kurulmasım savunan İsrailli Araplann partisi ve bir de son seçimlerde parlamentoya iki sandalye kazanarak giren "Banş İçin İlerici Liste", hiçbir partiyi desteklemeyeceklerini açıklamışlardı. Boyle bir tablo, İsrail'de bir yandan çoğunluk koalisyonu kurulmasının güç olduğunu, yeni hükümetin bir azınlık koalisyonu olabileceğini gösterirken, diğer yandan da "milli birlik hükümeti" kapısınj arahyor. Önceki günden itibaren resmi olmayan ilk sonuçlar iki büyük partinin de çoğunluk sağlayamayacağını gösterince, milli birlik hükümeti çağrılan yapümıştı. Gerek İşçi Partisi lideri Şimon Perez, gerekse de Likud Bloku lideri ve Başbakan İzak Şamir, milli birlik hukümeti kapısını kapatmadı. Şamir, İşçi Partisi'nin "radikal olmayı bırakıp işbirliğine yanaşmaya" çağınrken, Perez, böyle bir milli birlik hükümetinin ancak "ortak bir program"la kurulabileceğini söyledi. Kesin seçim sonuçları beklenirken, hükümet döviz işlemlerini askıya aldı. Yaz ortası, kış modası Tropikal sıcaklar süre dursun, modaalar soğuk kış günlerinde neler giyeceğimizi düşünmeye başladılar. Yıhn kışlık giysilerini tanıtan ilk defîlesi Negüfirması tarafından Etnirgân Pembe Köşk 'te düzenlendi. Verilen bilgiye göre, bu kış, kırmızı, hardal rengi ve saks mavisi öncülük yaparken, siyah da her zamanki yerini koruyacak. Bu kış yeniden midinin moda olması da söz konusu. Etekler diz ile bilek arasmda; gözde kumaş türü ise ipek. Fotoğrafta ilk kez böyle bir gösteriye sahne olan Pembe Köşk'teki defilede 1985 kışımn giysilerini tanıtma uğraşındaki mankenlerden biri görülmekte. (Fotoğraf: MEHMET AKİF) Valiler (Baştarafı 1. Sayfada) Halk Egitimi MerkezVnde tekâmül kursu Sanyer Halk Eğitimi MerkezVnde 200 meslek öğretmeni dün törenle tekâmül kursuna başladt. Belediye Başkanı Ali Sandıkçı tarafından açılan kursta meslek öğretmenlerine elîşi, desen, çiçekçilik ve süslemenin yanında trikotajcılık, lisa'n ve daktilo ile çeşitli dallarda ders veriliyor. (Baştarafı 1. Sayfada) rama ilişkin göruşlerıni, THA muhabirine anlattı. İnönü konu ile ilgili olarak şöyle konuştu: "Yanlış bir yorum. Çok yanlış bir yorum. Tarihi olaylan anlatırken, bu olaylarda, onde sorumluluk taşımış insanlan bunlan yaptıklarına karşılık anmak en doğal davranıştır. İnsanlara saygılı davranmak böyle olur. Bu davranışı kamuoyuna karşı yapılan bir saygısızlık olarak görüyonım." •Deneyimli Fizik, Kimya, Matematik, İngilizce, Edebiyat öğretmeni alınacaktır. • 521 22 10 Erdal İnönü 3006 no.lu T.C. İstiklai Madalyası vesikası sahibi merhum emekli Topçu Yuzbaşı Ali Rıza ile merhume Sabire'nin oğullan; Abdülkadir'in ağabeyi, Nermin Atagök'un eşi; doktor Tomur Atagök'un, Çicek Başyazgan'ın babası, Oğuz Başyazgan'ın kayınpederi, Teoman ve Troy Smith'le, Arif ve Gamze Başyazgan'ın dedeleri, Arif ve Güzin Başyazgan'ın dünürü, OLUM Emekli Hava Albayı (1928) RÜŞTÜ CAN A1AGÖK 24 Temmuz 1984 Salı gunü vefat etmiştir. Cenazesi 25 Temmuz 1984 Çarşamba gunü Selimiye Camii'nden, ikindi namazından sonra, Karacaahmet Mezarlığı'na gömülecektir. (Nur içinde yatsın) Not: Çelenk gonderilmemesi TEV'na bağış yapılabileceği. EŞİ VE ÇOCUKLARI tiyaç duyulmuştur" dedi. Oksay, kararnamenin Cumhurbaşkanı'nın onayını beklediğini belirterek şöyle konuştu: 'Olağanüstü hal yasası ile valilere büyük yetkiler verilmiştir, kararname ile bu yetkilerin arttınlması söz konusu değildir. Ancak uygulamanın sürdürüldüğü yerierde, valiler hakkında idari tasarrufları ile ilgili yargı yoluna başvunılduğunu tesbit ettik. Cumhurbaşkanlığı'na sunulan kararname, olağanüstü hal uygulaması sırasında valilerin idari tasarruflanndan dolayı haklannda yargı yoluna başvurulmayacağı da>~a açılamayacağı hükınunü getiriyor." • Nufus cüzdanımı kaybettim. Hukünısuzdur. ALİ DOĞAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle