17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef Dekan Prof. Emel Doğramacı: Sahıbr Cıımhuri>el Matbaacılık \e Gazetecılık Tıırk Anonım Şırketı adına Nadir Nadi, 0 Cienel Yjvın Mudıırır Hasan C'emal. Muesse^e Muduru: Kminc l'^aklıgil. Ya/ı Işlen Muduru. Oka> GonenMn, • Yazı l>lcrı Mudur YardımciM: \hmel Korulsan, Haber Merke/ı Muduru Yalçın Ba>er, Sayfa Duzenı Yoneımenı: \\i Acar. berler Ergun Balcı, Ekonomı: Osman l'lagaj, Kultur A>dın Lmec, Magazın: YaK'in Pek>en, Spor Danısmanı Abdu/kadir lucelman, Dıı/eltmeRefik Uurbaş. Ara^ıırma: Şahin Alpa>, IşSendıka Şukran Kelenci. Mebmet Vfercan, # Temsılcıler: ANKARA: Valçın Doğan. İZMIR: Hikmel Çetinkaya. ADANA: Senıs Şef/erı: hîanbul Haberlerr Reha 07. Dij Ha Burolar # Ankara: Zı\a Gokalp Buhan Inkılap Sokak No 19/4 Tel: 3311414''. • İzmir: Halıt Zı\a BuKan No: 65 3, Te! 254^09131230 • Adaııa: Çakmak Cad No: 134 Kaı 3, Tel 1455019731 0 Basan ve Ya\an. Cumhuri>et Malbaaulık ve Gazetecılık T.A Ş Turk Oeaeı Cad. 39 41. Cağaloğlu, Ist Pk. 246lsı. Tel 52O9"O3 Te!e\ 22246 " TAKVÎM 25 Temmuz 1984 Imsak: 3.57 Güneş: 5.45 öğle: 13.15 İkindi: 17.12 Akşam: 20.35 Yatsı: 22.15 KAÇAK VILLALAR GECEKONDU TAPUSU PEŞEVDE Üniversiteler Arapçayu hazır Üstelik Arapça bilmem ve gittiğim bazı ülkelerde bu dilde konferanslar vermem komplimanlatJrdün'den, Türkiye'de Arapça dil dersi verecek ra neden oluyor. ÜRDÜN İLE İLİŞKİLER öğretim üyelerinin listesi geldi. Bu listelerden Prof. Emel Doğramacı, önuseçip isteyeceğiz. müzdeki yıl Ürdun'de, "TiirkBen Arapçanın dil olarak öğretilmesini Arap İlişkileri" konulu bir konsavunurum. Ama Türkçenin de eski harflere ferans vereceğini söyledi. Yabancı dil öğrenmenin sakıncası döndürülmesine kesinlikle karşıyım. kaydeden Prof. Arapça öğretimine ilk olarak Boğaziçi, ODTÜ, olmayacağını"Arapça ülkemizin Doğramacı, Ankara ve Hacettepe Üniversiteleri'ndebaşlanacak.çıkarlarına >önelik uygulanırsa ANKARA, (Cumhuriyet Büre'de de Ingiliz Edebiyatı'nda li biiyük bir kazanç olur" dedi. rosn) Hacettepe Üniversitesi sans ve master yaptığını dile geHacettepe Üniversitesi'nde kıEdebiyat Fakültesi Dekanı ve tirdi. Emel Doğramacı, sözleri sa bir süre önce kurulan "TürkYÖK Başkanı Prof. İhsan Doğni şöyle sürdürdü: Arap İlişkilerini Araştırma ve raraacı'nın kardeşi olan Prof. "Arapçanın bir dil olarak öğ Uvgulama Merkezi"nin mudürEmel Doğramacı, üniversitelerretilmesine karşı değilim. Ben de luğünii yaptığını anımsatan de Arapça dil dersleri eğitimine gittiğim ülkelerde o ülkelerin diProf. Doğramacı, Arap ülkeleönumüzdeki öğretim döneminde linde konferanslar vcrijorum. ri ile öğretim uyesi değişimi ve başlanabileceğini açıkladı. Prof. Bu benim Atatürkçülüğe ve laTurk universitelerinde Arapça Doğramacı, Ürdün'den Türki ikliğe aykın bir kîşi olduğum anöğretimine geçiş konularındaki ye'de Arapça dil dersi verecek lamına gelmez. Ben bir Turk ka çalışmaları şoyle anlattı: öğretim üyelerinin listelerinin dını olarak Atalürk'e ve onun "Merkezimiz Ürdün'deki ünigeidiğini söyledi. goriişlerioe bağlıvım. versiteler ile Tiirk üniversiteleri Prof. Emel Doğramacı, CumBen Arepça'nın dil olarak öğarasında işbirliğini amaçlıyor. huriyet muhabırinin ortaöğre retilmesini savunurum. Ama İlk olarak Arapça, bir yabancı timde Arapça dil dersleri verilTürkçr'nin de eski harflere döndil olarak bazı üniversitelerimizmesine ilişkin sorusunu yanıtlar dürjimesine kesinlikle karşıyım. de öğretilmeye başlanacak ve ken, kendisinin de Arapça, Arapça dil öğretimini istismara bunun gerçekleştirilmesi için öğFransızca ve Ingilizce dillerini gölürijlmemesi halinde deslekleretim elemanı değiş tokuş edilebildiğini anımsattı. îlk ve ortarim. Ayrıca nasıl istismar edilir cek. Türkiye'de Arapça öğretilokulu Bağdat'ta okuduğunu beonu da bilemiyonım. meye başlanırken, Ürdun'de de lirten Emel Doğramacı, İngiltcArapça bilmem ayıp degil. Tiirkçe öğretilmeye başlanacak. Çunku Ürdün'den geniş bir liste geldi. Bu listede oradan bize gönderebilecekleri kişilerin isimleri ile ozgeçmişleri var. Biz buradan seçip isteveceğiz. DOGRAMACFDAN TEK GECEKONDU YOK Çeşme'den Marmaris'e kadar kıyı kesbninde inşaatlarrn biiyük çoğunluğu kaçak ve hiçbiri gecekondu konumunda değiL Bu bölgede hiç gecekondu bulunmamasına rağmen yüzlerce 'yeminli teknik büro" harıl hanl kaçak viltalara "tapu tahsis belgesi" için çalışıyor. (Fotoğraf: ENDER USLU) Bodrum Belediye Başkanı Bilkıç: Villa da gecekondu da affa girer Kuşadası'nda yerel halkm "Yeni Mahalle" diye adlandırdığı Cumhuriyet Mahallesi'nde 500'den fazla kaçak konut bulunuyor. Bunların hiçbirisi gecekondu konumuna girmiyor. Konutların hepsi betonarme inşaat olup 23 katlı modern yapılar. HİKMET ÇETİNKAYA BODRUM / KUŞADASI Kendine özgü bir mimari biçiminin motiflerini taşıyan ülke turizminin odak noktası Bodrum, kaçak konutun en yoğun olduğu yörelerden birisi olarak tanınıyor. Bembeyaz evleriyle beş on yıl öncesine değin sakin ve ağır başh bir sahil kasabası olarak tamnan Bodrum artık bugun o gorünumünü yitirmiş durumda. Akdeniz tipi villaların sayıları son beş yıl içinde olağanüstu bir artış gösterdi. Bodrum'un içi ve çevresi bu villalarla dolup taştı. özellikle Torba koyu beyaz boyalı villalardan oluşan "mini kent" görünumunde, dört yıl önce 1,5 milyon liraya yapılan bu görkemli villalarınm fiyatlan bugün 1520 milyon liraya ulaşıyor. Bu sayılar kullamlan malzeme, özelliği ve "liiks" konumunda olan yapılarda 30 milyona yaptmhyor ya da satın ahnıyor. Bizim konumuz bu villaları kimlerin yaptırdıkları değil, yasal boşluiclardan yararlanılarak yaptırılan bu yapılara 1981 yılından önce yapılmış gecekondu gibi ya da 1983'te inşaatına başlanmış konut gjbi "tespit" yapılarak ruhsat ve tapu tahsis belgesi almaları. Belediyelerin teknik eleman yetersizliğinden kaynaklandığı için kurulan "yeminli teknik biirolar"ın önderliğinde gerçekleşecek olan "tespif'lerin ne denli sağlıklı olacağı da tartışma konusu. Belediye başkanlan ise yeminli büroların tespitlerini esas olarak alıyor. Bodrum Belediye Başkanı Cevat Bilkıç, "Bu 2981 sayılı imar affı bir defaya mahsustur" dedi kten sonra sözlerını şoyle sürduruyor: "Esas olan gecekondu ya da villa oiup olmadığı değil, ruhsat verilmesidir. Biz bunu göz önüne alıyoruz. Kaçak inşaatın zorunlu olarak yapıldığı inancını taşıyorum." Bodrum ve yöresinde son beş yılda villaların sayısı çoğalırken bir balıkçı koyu olan Türkbukü'nde köylüler konut yapamıyorlar. Çünkü Türkbukü koyu sit bölgesi olduğundan koruma alanı kapsamına giriyor. Bizim dolaştığımız sahil kesiminde gecekondu konumunda olan tek bir yapı görmedik. Gümüldür, Çeşme, Kuşadası, Bodrum ve Marmaris'te inşaatlann pek çoğunun kaçak olarak özellikle kıyı yağmasından yararlamlarak yapıldığını tespit ettik. Inşaat yapılan alanların pek çoğu ise yine hazine, orman ve belediyeye ait kimileri de hisseli tapulu yerlerde. Kuşadası Belediyesi yayınlarında 1980 yıhnda çıkartılan "Kıyı Kentlerimizin Temel Sorunlan" adlı inceleme kitabında "kıyı yağması" haritasında 59 yerleşim alanının yağmalandığı belirtiliyor. BuraJara adlan verilerek hangi kooperatifler ve şirketler tarafından konut yapıldığı açıklanıyor. Örneğin Kuşadası'nda yerel halkın "yeni mahalle" diye adlandırdığı Cumhuriyet Mahallesi'nde 500'den fazla kaçak konut bulunuyor. Bunların hiçbirisi gecekondu konumuna girmiyor. Konutların hepsi betonarme inşaat olup iki üç katlı modern yapılar. Kuşadası'nda ikisi bakanlıktan, üçü Aydın'dan belgeli beş yeminli büro var. Kuşadası'nda iki mahallenin imar planı yok. Yeminli büro yetkilisi Nail Güloğlu bu konuda şunları söyledi: "Cumhuriyet Mahallesi'ndeki 600'e vakın bina hisselidir. Hiçbirinin imar planı yok. Bunlar, belediyenin ve devletin haberi olmaksızın yapılan kaçak inşaatlardır. Bir de vamaca kurulu, çok eski bir mahalle olan Hacı Feyzullah Mahallesi'nde yaklaşık 150 sağlıksız yapı bulunmaktadır. Beledije hazine topraklan üzerine yapılan izinsiz vapılar, bu mahallede >oğunluk kazanmıştır. Yeminli burolara bine yakın başvuru olmasını beklerken, bu savı 300'e ulaşb. Şimdiye dek bana 7 kişi danıştı." Kıyı kenti olan Kuşadası'nda imar yasalanna aykırılık denilince herkesin aklına kıyılann ele geçirilmesinin geidiğini, oysa aynen büyuk kentlerdeki asıl hizmeti kenar mahallelere verdiklerini öne süren bir başka yeminli büro sahibi Erdoğan Elçi, sözJerine şunları ekledi: "Cumhuriyet Mahallesi ile Hacı Feyzullah Mahallesi, imar affı kapsamına giriyor, kıyı yağmacılığı imar affı kapsamı dışında kalıjor. Ne yazık ki geçmiş zamanda kıyılan yağmalayan yüzlerce >apı affa uğramış, yasallaşmıştır." TEP davası bugün yeniden başlıyor tstanbul Haber Servisi "Türkiye Emekci Partisi" davasında 33 yöneticinin yargılanmasına yaklaşık 5 yıl aradan sonra bugün Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde yeniden başlanıyor. Türkiye Emekçi Partisi Genel Başkanı Mihri Belli ve 32 pflrti yöneticisi hakkında 21 nisan 1976 tarihli iddianame ile Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne dava açılmıştı. Suç tarihinin 1975 yıb olarak belirtildiği iddıanamede, sanıklann sosyalist bir dev 5 yıl aradan sonra yeniden başlayan davada 33 yönetici için 815 yıl arasında değişen ağır hapis cezası isteniyor. rifnle sosyalist düzeni kurmayı amaçladıklan ileri süruluyor. 11 kasım 1976 tarihinde DGM, "hukuki vaıiığı sona erdiği" gerekçesiyle TEP davası hakkında görevsizlik kararı vermiş ve dosyayı İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. Dosya yaklaşık 2 yıl ağır ceza mahkemeleri arasında gidip gelmiş ve 17 kasım 1979 gunü İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi TEP davası hakkında sanıklara yüklenen suçun sıkıyönetimin ilanını gerektiren suçlar kapsamına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermişti. Dosya İstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı 1 Numaralı Askeri Mahkemesine gönderilmişti. 7 eylül 1979 tarihinde 1 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nin dava hakkında görevsizlik kararı vermesi üzerine TEP dosyası Uyuşmazlık Mahkemesine gitmişti. Uyuşmazlık Mahkemesi yaptığı inceleme sonunda sanıklara yüklenen suçun Cumhuriyeti vatan ve milletin bütünlüğünu, bölünmezliği, bağımsızlığı, milli güvenliği tehlikeye düşüren temel hak ve özgürlükleri kaldırmak niteliğinde olduğunu belirtti. Mahkeme bu nedenle 6 şubat 1984 tarihinde Sıkıyönetim 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nin davaya bakmakla görevli olduğuna karar verdi. Bugün yargılanmasına başlanacak olan ve haklarında TCY'nin 141. maddesi uyarınca 8 ile 15 yıl arasında ağır hapis cezası istenen TEP yöneticileri şunları: Genel Başkan Mihri Belli, genel sekreter Şaban Ormanlar, Hamza Özkan, Huseyin Dönmez, Erol Yüce, Sefer Sejfi Yılrtıaz, Faik Kalkavan, Halil Sevinç Oyman, Bnha Nalkul, Mustafa Özçelik, Suat Vecdi Özgüner, Esat Meral, Erdoğan Çiğdemoğlu, Mustafa Liitfi Kıyıcı, Murat Akşit, Engin Özpınar. Hayati Tozun, Nazım Poyraz, Ahmet Aslan Şayak, Mustafa Zihni Anadol, Hüseyin Şerif Tekben, Tahir Pekme/ci. Sevim Belli, Hasan Tarhan Özgür, Kerinı Avcıoglu, Ahmet Böruban, Ekmel Güngör, Şükrü Yavuztiirk, Ekrem Şikkale, İhsan Nazmi Hasırcıoğlu, Namık Kemal Bova, Tahir Ka\mak. Ziva Ülgenciler. Arapça öğretimine ilk olarak Boğaziçi, ODTÜ, Ankara ve Hacettepe Üniversiteleri'nde başlanacak. Bu üniversitelerde isteyen öğrenciler üç Batı diline artı olarak Arapça da öğrenebilecekler. 19841985 öğretim döneminde Arapça dil öğretimine biiyük bir ihtimalle başlanz." Üniversitelerde Arapça dil öğretimi konusunda 29 Nisan 1983'te Antalya'da yapılan Üniversitelerarası Kurul ve Rektörler Komitesi toplantısında ilke kararı almmıştı. Ağca davasına devam edildi TUBtlAK'ın Ödüllerini kazananlar açıklandı ANKARA (a.a.) 1984 yılı Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Bilim Ödüllerini Prof. Dr. Namık Kemal Aras ile Doç. Dr. Hilmi Demiray aldılar. "Bilim" ödülleri, Prof. Dr. Namık Kemal Aras'a nükleer kimya alanında yapmış olduğu ulusiararası düzeydeki çeşitli çahşmaları ve bilime katkıları nedeniyle, Doç. Dr. Hilmi Demiray'a ise, "Sürekli ortamlar mekaniği ve uygulamalı matematik alanında maddenin ışıl ve elektromanyetik alanlaıia etkileşimlerine ilişkin teorilere, ulusiararası düzeyde katkılan" dolayısıyla verildi. 1984 yıh TÜBİTAK "bizmet" ödüllerini, Ord. Prof. İlhami Civaoğlu kimya bilim dalında bilim adamlarının yetişmesindeki katkıları nedeniyle, Prof. Dr. Nusret Karasu da ülkemizde verem savaş alanındaki çalışmaları dolasıyla almaya hak kazandılar. Teşvik ödüllerini kazananlann adları ise şöyle: Doç. Dr. Nuri Akkaş, Doç. Dr. Metin Ank, Doç. Dr. Zekai Celep, Doç. Dr. Mustafa Erdik, Doç. Dr. Metin Gürses, Dr. Şadi Karagöz, Doç. Dr. Burhao Uslu, Doç. Dr. A.Hikmet Üçışık, Doç. Dr. Iskender Sayek, Dr. Aslıban Tolun ve Doç. Dr. Namık YaJçın. Bilim ödüllerini kazananlara altın plaket, ödül beratı ve 750'şer bin lira verilecek. Mumcu 'nun"PapaMafiaAğca " kitabı Sıkıyönetime gönderildi Sanık avukatları Uğur Mumcu 'nun kitabında, devam eden davaya tesir etme amacımn bulunduğunu öne sürerek, Mumcu ve Tekin Yayınevi sahibi Kemal Karatekin hakkında suç duyurusunda bulunulmasım istediler. Gurbüz hakkında da 3 er yıl hapis cezası verildiğini, öteki sanıklar Yusuf Nududi, Çetin Çubukçu, Necmi Köse, Ali Tıkkın, Mustafa Yüksekgonül'un de beraat ettiğini bildirdi. Mahkeme aynca dosyada cezaevindeki nöbet tutanaklarının ve Ağca'nın yabancı ajans ile Turkiye'deki gazetelere gönderilen ve Papa'yı kesinlikle vuracağını belirten yazısının da bulunduğunu bildirdi. Söz alan avukatNuri Erdoğan, Uğur Mumcu tarafından yazılan ve Tekin Yayınevi tarafından piyasaya sürulen " P a p a Mafia Ağca" adlı kitapta, devam eden bir davayla ilgili yazılann bulunduğunu ve kitabın incelenerek yasaklanmasını istedi. Daha sonra avukat Zeki Hacıibrahimoğlu tarafından mahkemeye gonderilen aynı içerikli dilek İstanbul Haber Servisi Ağca davasında avukatlar gazetemiz yazarı Uğur Mumcu tarafından yazılan ve Tekin Yayınevi tarafından yayınlanan "PapaMafıaAğca" adlı kitabın toplatılmasını, Uğur Mumcu ve yayınevi sahibi Kemal Karatekin hakkında da suç duyurusunda bulunulmasım istediler. Mahkeme, avukatlann konuyla ilgili olarak verdiği dilekçenin gereğinin yapılması için Sıkıyönetim Komutaniığına gönderilmesine karar verdi. Miiliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazan Abdi îpekçi'yi ölduren Mehmel Ali Ağca'nın gerçekleştirdiği çeşitli eylemlerde yardıma olduklan savıyla 11 kişinin yargılanmasına İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı I Numaralı Askeri Mahkemesi'nde devam edildi. Dun saat 17.00'de başlayan oturuma tutuksuz yargılanan sanıklardan Zülfikar Yasan, Hasan Hüseyin Şener, Mehmet Metiner, Osman Alasu, Doğan Yıldınm, ve Yusuf Nududi katıldılar. Mahkeme, İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Numaralı Askeri Mahkemesi'ne 16.6.1981 tarihinde karara bağlanan Bünyamin Yılmaz vt 9 arkadaşı ile ilgili dosyanın geidiğini açıkladı. Mahkeme bu davada Bunyamm Yılmaz hakkında rüşvet almak, Ağca'yı kaçırmak ve silah bulundurmak suçlarından 18 yıla, Mehmet Tanaydm hakkında 3 yıl 6 ay, Ramazan Gürbüz ve Rasim çe okundu. Dilekçede devam eden davanın seyrini değiştirmenin, mahkemeye tesir etmenin yasalarımıza göre suç oluşturduğu belirtilerek şöyle denildi: "Uğur Mumcu bu kitapta iki kişiyle o\nanan bir satranç ovununu tek başına oynamakta, kendi göruşü ve duşüncesine göre oyun kurallan uydurmakta ve ovunun nasıl bitmesini istiyorsa hamlelerini ona göre ayarlayıp bazen hiç yeri ve zamanı >okken bir piyonla, vezirleri kaleleri devirmekte, bazen de biratla şaha kalkıp önıindeki tüm engelleri bir siivari edasıyla atlayıp şah mat diyebilmektedir. Bu terör uzmanına gore herşey milliyetçi ve iilküciiler üzerine kurulmuştur. Sosvalizm ve sosyalistler cici, onun karşısında olan herkes tu kaka..." Mahkeme verilen dilekçenin ve kitabın Sıkıyönetim Komutanlığı'na gönderilerek gereğinin yapılmasına karar verdi. duruşma tanık olarak oturuma gelmeyenlerin dinlenmesi için 28 ağustos gunü saat 14.00'e ertelendi. SAS1KLAR DURUŞMADA tstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'ndeki oturuma, tutuksuz olarak yargılanan sanıklar da katıldılar. (Fotoğraf: DENİZ TEZTELJ Taşçıoğlu: Arap turistler çok para harcıyor TürkIş Başkanlar Kurulu bugün, Çalışma Meclisi yarııı toplanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkİş Başkanlar Kurulu bugün yapacağı toplantıda, Çalışma Meclisi'nin yannki toplantısında ele alınacak kıdem tazminatı fonu yasa taslağını görüşecek. Bu arada Türkİş Genel Sekreteri Sadık Şide, ikinci Hukümet TürkIş zirvesinde hazırlık amacıyla Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kava Erdem'ie bir göruşme yaptı. Şide, gorüşmeden sonra yaptığı açıklamada, ücret dengesizliği konusunda ahnması öngörülen tedbirler ile YHK'nın ocak 1984 fiyatlarına göre saptadığı ücret zammının bugunku koşullardaki yetersizliğinin ele alındığını söyledi. Turkİş Genel Sekreteri, Başbakan Yardımcısı'nın işçilerin alacaklarının 2 milyarlık bölümunün Hazine'den hemen Odenmesi için ilgililere talimat verdiğinı de açıkladı. Şide, bu alacağın yaklaşık 1,5 milyar lirasının Zonguldak TKl'deki kömur işçilerine, geri kalanının da Tokat Turgant, Elazığ Deri Fabrikaları, Nizip Ülfet Gıda Sanayi ile TEK Keban Bölge Mudürlüğu'nde çalışan işçilere ait olduğunu belirtti. Sadık Şide, Kaya Erdem'le yaptığı gorüşme sırasında toplu konutta maden işçilerine öncelik tanınmasına ilişkin onerilerinin benimsendiğini, Zonguldak Komür İşletmelerine 4 bın 500 kazmacı işçinin alınmasının düşünulduğunü de ifade etti. Turkİş Başkanlar Kurulu, bugun toplanarak Çalışma Meclisi'nin yannki toplantısında ele alınacak kıdem tazminatı fonu konusunu göruşecek. Türkİş Yönetim Kurulu'nun dün yaptığı toplantıda temel ilke olarak, kıdem tazminatının özune dokunulmadan ve yasalarla kıdem tazminatını, emeklilik ikramiyesi dışında bir tür güvence olarak kabul etmeyen maddelerin iyileştirilmesinden sonra bir kıdem tazminatı fonu oluşturulması benimsendi. Bu oneri, bugunku Başkanlar Kurulu toplantısında bir kez daha gozden geçirilerek Çalışma Meclisi'ne Türktş'in resmi görüşü olarak sunulacak. An Fabrikası'nda yeni işe alınan 19 işçinin îş akitleri feshedildi İşten çıkarılan yeni işçiler de, eski işçilere katüarak fabrika önünde beklemeye başladılar. tstanbul Haber Servisi İşten ayrılan 198 işçisinin yerine yeni işçi alarak üretimi sürdürmeye çalışan An Bisküvi Fabrikası işvereni Durmuş Seyhan. bu kez de yeni işçilerden 19'unun iş akdini sona erdirdi. İş akdi sona erdirilen yeni işçiler de eski işçilerle birlikte fabrika bahçesinde beklemeye başladılar. 7 haziranda 6'şar aylık ücretlerini, 9'ar aylık ucretleri tutarın da ikramıyelerini alamadıkları ve toplusozleşmeden doğan hakları uygulanmadığı için 1475 Sayılı İş Yasası'nın 16/11D maddesine göre iş akitlerini sona erdiren An Biskuvi Fabrikası işçileri, o tarihten bu yana bekliyorlar. İşçilerle işveren Durmuş Seyhan arasındaki mücadele de ilginç gelişmelere sahne oluyor. Turkİş 1. Bölge Temsilcisi tsmail Topkar tarafından hileli iflasla suçlanan ve 260 milyon TL. birikmiş işçi alacaklan ile birlikte, SSK ve vergi borcu toplamının 970 milyon TL. olduğu ileri sürulen Durmuş Seyhan bir süre once şirketin adını "Arılar" olarak değiştirmişti. Son olarak 9 temmuz tarihinde işe yeni alınan 40 işçiyle üretim yeniden başlatılmış, aynı gun fabrika bahçesinde bekleyen eski işçilerle yeni işçiler arasında surtüşme çıkmış ve polis olaya mudahale etmek zorunda kalmıştı. An Bisküvi Fabrikası işvereni Durmuş Seyhan bu kez de sayılan 80'e yüİcselen yeni işçilerden 19'unun iş akdini, çalışmaları henuz bir ayı doldurmadan sona erdirdi. İş akitleri sona erdirilen ve eski işçilerle birlikte fabrika bahçesinde beklemeye başlayan yeni işçiler, çalıştıklan sure için hiçbir ucret alamadıklarını, eski işçilerin durumunu bilmeden işbaşı yaptıklarını ve işverenin oyununa geldikierini belirttiler. Nereden Nereye Halit Narin... İSTANBUL (a.a.) Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu, yabancıların Türkiye'de mülk edinebilmelerini öngören yasa uyarınca Bakanlar Kurulu'nun önumüzdeki günlerde bir kararname çıkaracağmı açıkladı. Bakan Taşçıoğlu, bu kararnameyle turistlerin Türkiye'de konut satınalabilmeleri için bakanlığın her tür yardımda bulunacağını, özellikle aldatılmamaJan konusunda titizlik gösterileceğini bildirdi. Taşçıoğlu, bu yıl Türkiye'ye gelen Arap turist sayısında gerçek anlamda patlama olduğunu yineledi. Bakan "Coğrafi yakınlığımız, din biıiiğimiz ve ortak tarihimiz bulunan Arap ülkelerinden turistlerin önumüzdeki yülarda Türkiye'ye daha çok geimelerini sağlamak için çalışıldığını" belirtti. Arap turistlerin ülkemizde konut kiralayabilmelerine de yardımcı olunacağını, bakanlığın gelecek yıl bir tür "Karşüıksız komisyonculuk" yapacağını söyleyen Taşçıoğlu sözlerini şöyle surdürdü: "Arap luristler, Türkiye'ye geçici olarak yerleşiyor ve çok para harcıyorlar. Boş bavullarİa geliyor, dolu valizlerle dönüyorlar. Bugünkü haliyle bile Kapalıçarşı, Bursa havlucular, Laleli, Aksaray esnafları, Sanyer ve benzeri >erlerdeki mülk sabipleriyle, gazinocular umduklannın çok üstunde fayda sağladılar. Arap turistler diğer turistkre göre, bizim için daha önemlidir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle