13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 ARALIK 1984 HABERLER CUMHURÎYET/7 Başbakan, yine iyimser bir tablo çizdi OzaPa göre demokrasi olgunlaştı ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Başbakan Turgut Özal, hükumetin birinei yılıru doldurması nedeniyle düzenledıği basın toplantısında, Türkiye'de demokrasinin yerel 17 bin temsilcinin seçilmesiyle arzu edilen olgurüuğa kavuşturulduğunu belirterek, "Türk Silahlı Kuvvetleri verdiği asker söziine sadakatini bir defa daha ispat elmiş ve arızasız bir şekilde kışlasına dönerek, hıikümelin. railli iradenin emrinde ve milletin hizmetinde obnuştur" dedi. Özal, basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplandınrken, "Türkiye'de iktisadi y apıdaki sıkıntüar hafiflerken demokratik yapıda da düzenlemeler ilerle>eeeklir. Batının insan haklarında asırtar sonunda elde ettikleri noktalara bizim o ölçülerde varmamız o kadar kolay değildir" dedi. • Bir yıllık icraaUn sonunda korkulan, endişe duyulan problemler ortaya çıkmadı. Uzun bir aradan sonra demokratik sistemi tekrar yörüngesine oturtmak, hukumet olarak gundemimizin daima ilk maddesini teşkil etti. • Mahalli idari seçimlerinin yapılması ve bu seçimlere kimlerin katılacağını tespit görevi ise, başlıbaşına verilmesi çok güç kararlardan biri idi. Seçimler neticesinde 400 milletvekiline ilaveten 17 bin temsilcinin seçilmesi ile Türk demokrasisi arzu edilen olgunluğa kavuşturuldu. • Türk Silahlı Kuvvetleri, verdiği asker soziıne sadakatini bir defa daha ispat etmiş ve arızasız bir şekilde kışlasına dönerek hukütnetin, milli iradenin emrinde ve milletinin de hizmetinde olmuştur. • Huzur ve güvenin temini konusunda hükümetimiz 12 Eylül döneminde sağlanan başarının idamesi için luzumlu bütün tedbirleri buyuk bir azim ve kararblıkla uygulamış ve vaat ettiği şekilde sıkıyönetimi tedricen kaldırarak norrnal idareye geçilmesine başlamıştır. • Görevi devraldıgımız tarihte, bütün yurtta sıkıyonetim mevcuttu. Geçtiğimiz 12 ay zarfında sıkıyonetim uygulanan il sayısı >an>a indirilerek 34'e diişürulmuştür. Halen 9 Himizde olaganüstu hal uygulaması vardır. Geri kalan 24 ilimizde ise tamamen normal idareye gecilmiştir. • Henüz anarşinin köku kazınabilmiş değildir. Ama, "sivil idareye geçilirse, anarşik olaylar artar" kanaatinin doğru olmadığı da onaya çıkmıştır. luğunu Avnıpa'dan ithal ettiğimiz için yatınmlardaki bu artışın önemini bilhassa vurgulamak gerekir. Yatınm mallarının ithalatının artışında bir önemli noktayı unutmamak gerekir. Eskiden fabrikalanmız için gerekli makinelerin çoğunu ithal ederdik, şimdi bunlann pekçoğunu Türkiye'de imal edebiliyoruz. Yani yatınm mallan ithalatının yıllar îtibarıyla artmaması gerekirken buna ragmen artmış olması, Türkiye'de ciddi bir yatınm gayretinin mevcudiyetini ispatlar. rımlannın halka açılması konularında eskiden beri mevcut olan kompleks veya korkularımızdan sıyrılmak mecburiyetindeyiz. • Başanlı olamayacağı iddia edilen faturaya vergi iadesi, hem ortadireğe ek bir gelir imkânı sağla mış, hem de Türkiye'de yerleştirilmeyen fatura verme ve fatura alma alışkanlığı kalıcı bir şekilde yerleşmiştir. Bu da bizce önemli bir reformdur. YALÇIH BUYDUK/GÖRDVK PEKŞEH Faturalı yaşam • Gerekli emekli kesintilerini yapamazsak, karşılığını da veremeyiz. Hepsi doner dolaşır devletin bütçesine ek bir yük olur. Bu da mevcut çalışanlara daha fazla yük vurulması demektir. • Vatandaşın daha kaliteli ve daha ucuz maî alması sağlanmış, stokçulukla aşırı kazanç sağlanması önlenmiştir. • Eskiden kaçak gelip kân kaçakçının cebine giren ithalatı meşrulaştırdık. Bu ithalattan devlet gelir elde etmeye başladı. • Lüks ithalatı serbest bıraktığımız halde ithalat rakamları fazla artmadı. Bilakis vatandaş bu mallan çarşı pazarda gorduğu için artık alma arzusunu da İthal mallan eskisi gibi hissetmiyor. • Tüketici, suni fiyat yfiksdmeierine karşı konınmustur. Bunun en güzel örnekleri, muz, peynir, soğan ve patateste açık seçik bir şekilde müşahade edilmiştir. Aynı şekilde et ithalinin serbest bırakılması, ihracatın devam etmesinden dolayı ureticiyi magdur etmemiş. fakat şehiıierde yaşayan tuketkinin daha ucuz et yemesini imkân dahiline getirmiştir. SSK Bağ Kur Enflasyon • Enflasyonu düşürmek, 25 Ekim 1983'te bahsettiğim gibi gerçekten zor bir iştir. Nitekim, 1984 yılının başında enflasyonun, ancak yılın ikinci yarısından itibaren düşme işaretleri gostereceğini bilhassa vurgulamıştık. • 1984' te Türk ekonomisinde iktisadi dengelerin >eni baştan tesisi zarureti dogmuştur. 1983'te yapümayan fiyat ayarlamalannı 1984'te yapmak zonında kaldık. Bu kaydedilmeyen enflasyonu kaydetme olmuştur. Aynı şekilde 1983'te geciktirilen, yapılmayan kur ayarlamalannı 1984'te kayda geçirmek zorunda kaldık. Bu da rakam olarak enflasyonu olduğundan fazla gostermektedir. • Alınan tedbirler neticesinde 1984 yılında fıyat artışları temmuz ayından itibaren duraklamış ve eylül ayından itibaren de gozle görülür bir yavaşlama göstermiştir. Son üç ayın muhtelif endekslerindeki aylık geüşmelere baktığımız zaman, yıllık enflasyon hızının yüzde 22 ile 38 arasında değiştiğini görmekteyiz. • Sosyal konularm iktisadi konularla paralel gitmesi gerekir. Karşılığı olmayan bir şeyi vermek sadece Allah'a mansustur. Hesabını kitabını iyi yapmak gerekir. Bürokrasi • Yapılan idari reformla basit, dinamik ve rasyonel bir teşkilat yapısı ongorülmüştur. Kamu yönetiminde değişik unitelerce aynı gaye ile yürütülen hizmetler, tek hizmet merciinde toplanmış, görev, yetki ve sorumluluklar açık ve net bir şekilde ortaya konmuş. koordinasyon ihtiyacı asgariye indirilmiş ve hiyerarşik kademeler yan yanya azaltılmıştır. • Biz, Türkiye'de bürokrasi ve kırtasiyeciliğin azaltılması konusunda çalışma başlatmış ve başarı göstermiş tek hükumetiz. ÖZAEA tKİ SORli, İKİ YÂMY Başbakan Özal'a gazeteeiler mi döneminde bir daha bu olaylar tekerrür etmesin diye topiam 31 soru sordu. Sorular ve özal 'ın yamtlan tam bir bu önlemler alınmtş, kanunlar, çuk saat sürdü. Demokrasi ve Anayasa hazırlanmıs, nihayet insan haktan kanusundaki sa serbest seçimterle demokratik nı ve özal'ın yanıtı şöyle: sisteme geçümiştir. Biz çok kı Uzun basuı topkmnmzda sa zaman içinde yerel seçimledemokrasi ve insan haklan ko ri yaptık. Hatta 6 Kastma iştirak ettirilmeyenleri iştirak etnusundan hiç söz etmediniı. Türkiye 'nin gerçek demokrasi tirdik. Bu önemli aşamadır. ye ulaşabibnesi doğrultusunda Sonra sıkıyonetim konusunda hükumetiniz döneminde kademe kademe kaldmlması önemli gelişmeler olmuş mu konusunda, illerin yansmda dur? Gerçek demokrasi döne kaldınlmıştır. 24 ilde ise norminin gerçekksmesi için bir sü mal yönetıme geçilmiştir. re tahmini yapabilir misiniz? Ama bitıyorsunuz AnayasaTürkiye 'de insan haklarına as mızda geçici maddeler vardır. gari duzeyde de olsa uyuluyor Bunlarla 5 senelik, 7 senelik, mu? Bu konuda önümüzdeki 10 senelik birtakımmerhaleler yü için neler vaat ediyorsunuz ? konulmuştur, Bu demek değil ÖZAL 2Zannediyorum ki Türkiye'de demokratik idabasın toplantıst metninde bah re gelişmeyecek. Hayır. tnantsettiğim gibi, demokrasi konu yorum kî iktisadi yapımtzda sısunda ciddi ilerlemeier kaydet kıntıiar azaldıkça demokratik tiğintiz malumdur. Çok zor bir yaptda da düzelmeler olacakdönemden geldik. Bunu dost tır. Ama insan haklan konudüşman bitmelidir. Günde 20 sunda Batıh devieflerin asırlar cana mal olan topiam 5 bin in sonunda elde ettikleri noktalasantn hayatını kaybetmesine, ra o ölçuler içinde bizim var30 binden faziasının yaralan mamız kolay değildir. Bunu masına neden olan, hiçbir kabul etmek zorundayız. Açıkmemlekette görülmeyen bir ça söylüyorum, I988'de seçimhengameden geldik. Bunun tü lere giderken, demokratik remüyle kaztnması kabul ederjsi jimi tam manasıyla oturtarak niz ki yeni bir hitviyetiyle ge seçimlere gitmek en büyük idelişmesi bir zaman süreci içinde alımizdir. Tabıi Anayasanın olur. Üç yıllık Konsey yönetı getırdiği timitasyonlar hariç. Demokrasi Demokrasi ve insan hakkırı Batı ile ilişkiler • Türkiye'nin demokratik duzene avdeti ile Avrupa Konseyi içindeki meşru yerimizi karariı bir tutum sonucu tekrar aldık. Butun bu olumlu geüşmelere ragmen Batı Avrupa ile ilişkilerimizde birtakım purüzlu meselelerin çozum bekledigine de şüphe yoktur. • AET ili ilişkilerimizin canlandırılması hususunda gösterılen ayak surumenin ne ekonomik ne de başka gerekçelerini inandırıcı bulmak mümkun değildir. Batı ile ilişiklerimizin sadece ortak savunma alanına intisar ettirilmesi düşunülmez. Mekeler kimvurduya gidiyor Meke, karabatağa benzeyen, siyah tüylü, piliç büyüklüğünde bir kuş türö. Avcılann düşüncesine göre en makbul av hayvanı, çulluk. Yumuşak etli ve "tadından yenmediği" söylenen çulluğu av sırasmda değil, sonradan ansiklopedilerde gördük. Tadı konusunda hâlâ bir fikrimiz yok. SPOR sayfamızda "Rasgele" başlıği altında av yazıları yazan Raif Ertem'in anlattıklanndan sonra ava gitmek "farz" gibi bir şey olmuştu. Gökten patır patır yağan çulluklar, kendi ayaklanyla ateşin başına kadar sokulan tavşanlar.. Avcılann ünlü abartmalarına (ispanyolcası 'Palabra') benziyordu, ama bir kez gidip görmek gerekıyordu. kimse ınanmaz.. Palavra denir.. Yine de azıcık palavra olur yani." Sonunda Terkos Gölü'nün kıytsındaki Balaban köyüne ulaşıyoruz. Ertem, önceden telefon ederek haber vermiş.. Bir motorcu bızi bekIryor. Elinde de bir sandık kerevit (ıstakozun küçüğü, kandesin büyüğü, kabuklu birtatlısu yaratığı) ve ıkı naylon torba dolusu balık var.. Kayıkçı ile birlikte 4 kişi olduk. Oysa yanımızdaki yiyecek stoku ile küçük bir orduyu beslemek olası. Daha avlanacak kuşlar da var. ÇULLUK YERİNE MEKE ~ İlk kötü haberi Terkoslu kayıkçılardan alıyoruz. Çulluğun kokusu bile kalmamış civarda.. O zaman "meke" avlayacağız. Meke (veya karameke) karabatağa benzeyen, sıyah tüylü, piliç büyüklüğünde bir kuş türü.. Peşlerinden koşan avcı ordusuna geçtiğimiz pazar günü 3 yaman avcının daha (ikisini Gökçin'le ben oluşturuyoruz) katıldığının farkında bile olmadan gölün çırpıntılı suları üzerinde balık peşinde dolaşıyorlar. Motorlu kayığa binip, inanılmaz soğuklukta bir rüzgâr esen göle açılıyoruz. Ertem, silahları elimize verırken, "Kuşun gagasını görmeden ateş etmeyın" diyor. Yani kuşun gagasını görecek yakınlığa gelmemiz gerekiyor ateş etmeden önce.. Ne yazık ki, bu kuralı mekeler bilmiyoriar.. Motorun sesini duyar duymaz uzaklaşıyorlar. Allah'tan karşı tarafta kuşlan üzerimize sevkeden başka avcılar da var. Onlardan kaçarken bizim atış uzaklığımıza giriyorlar, bızden kaçarken onların.. Kısacası, ördekierin ve çullukların kökü kuruduğundan beri "Kimvurduya gidiyorlar." AV BAHANE ~ Önceden yaptığımız anlaşmaya göre kuşlara hep birlikte ateş edeceğiz. İlk atış boşa gıdiyor. Fakat ikinci atışta mekelerden bin suyun içine düşüyor. Kuşu sandala alıp ölmesini bekliyoruz. Kısa zamanda arkası da gelıyor. Soğuk ruzgâra dayanabildığimız 1,5 saat boyunca 14 meke vuruyoruz. (İnşallah bu yazıyı hayvanseverler okumaz). Saat 10.30'da av bitiyor ve ıssız bir kıyıdan karaya çıkıyoruz. Saat 10.30'dan akşama kadar zaman, ateş yakmak, kuşlan temizlemek ve getirdiğimiz yiyecekleri bıtirmeye çalışmakla geçiyor. Raif Ertem, meke yahnisini hazırlamaya girışirken, "Parmaklarınızı da yiyeceksiniz" diyor ve tencereyi ateşin üstüne koyuyor. Daha sonra haklı olduğu ortaya çıkıyor. Meke denilen kuşun eti o kadar sert ki, yumuşaması akşamı buluyor. Terkos Gölü çevresinde bir av serüveni... İşsizlik • Türkiye'de işsizliğin uzun dönemde ortadan kaldırılabilmesi için ekonominin yüzde 7'lerin üzerinde büyümesi ve böylece istihdam hacminin artması gerekmektedir. • Uyguladığırruz program için "sizin programınız yatınmlan durdurdu, gelişmeyi engelledi" demişlerdi. Buna karşılık 1984, son 7 yil içinde kalkınma hızının en yuksek olduğu yıldır. • Yıllardır iç tüketim artışı olmayan çimento sektoründe yüzde 17'lik bir artış meydana gelmiştir. Bu da istihdamı arttıran emekyoğun inşaat sektoründe ve yatırımlarda artış demektir. Konut sektorundeki ciddi hareketlenme, işsizliğin halli konusunda sağlam bir yolda olduğumuzu gostermektedir. İslam dünyası • Şuna inamyoruz ki, Türkiye İslam âlemi içinde layık olduğu mevkii bulduğu ölçude Batı'da ve dunyanın her koşesinde itibar ve ağıriıgı artan bir ülke haline gelecektir. • Türkiye'nin Batı'da ağırhğı olmasının, İslam ülkeleri nezdinde Türkiye'nin değerini arttıran bir unsur teşkii ettiğinin gozden uzak tutuimaması lazımdır. Türkiye, tslam âlemi ile Batı dünyası arasında olumlu bir köpru meydana getirdiğine ve bu rolünun giderek artacağına gonülden inanmaktadır. Erken seçim ve 18 yaş Başbakan Turgut özal, basın toplantısında gazetecilerin sorulannı yamtlarken, genel seçimlerde oluşan pariamentonun yerel seçimler sonrasında halkm gerçek oy potansiyeline göre çarptk katmasım duzelımek için erken seçtmin duşiinulüp düşunulmedîği yolundaki bir soruya: "tktidar yonünden bir çarpıkhk bulunmadtğfitı" vurgutayarak su karşılığı verdi: "6 Kasım seçimleri bizim dısımızda bUinen şartlarda yapıldı. Bu seçimler sonrasında iktidar konusunda endişeler ortaya konuldu. Biz mahalli seçimleri erkene aup genel seçimlere katümayan partiUrin de yer almasını sağladık. Burada alınan sonuçiar iktidar yönünden bir sorun kabnadiğvu ortaya koymustur. Muhalefetin oyu ise azahntsttr. Ancak parlamento dışıpartiler de umduklannuı yansım bulamamışlardir. Biz iktidar olarak halktan 5 yü için altbğmuz yetkiyi pekiştirdik. Ancak erken seçimi bir kenara bırakmtyorum. Gereği geldiği zaman erken aeçime gideriz.'' Başbakan Özal, yeni Anayasada Cumhurbaşkam 'nın yetkılerinin artmış olduğunu, bunun bugünku geçiş döneminde daha belirgin olduğunu belirterek, "Ancak, demokrasiye dönüş konusunda Sayın Cumhurbaşkarumız fevkalâde kararhdtr * * dedi. Cumhurbaşkanı 'na ilgılendiği konularda bitgı verilmesinin doğal olduğunu bunun karşıtıktt iyi niyet dışında değerlendirmelere konu olmaması gerektiğini kaydetti. Başbakan özal, bir başka soru üzerine 18 yaş konusunda samimi oldukiarınt kaydederek şöyle konuştu: "Bu Anayasa değişikliği, yani gerekirse, 300 oy gerektirir. Bu oyu butmadan giremeyit. Birgün mutlaka olacaktır. Biz gençlerimize güveniyoruz." Yunanistan Ekonomi • Hükümetimiz iş bitirici hukumettir. Büyüme hızı, son 7 yıllık donemdeki en yuksek seviyesine ulaşarak 5.7 olmuş. ihracatta 7 milyar dolarlık sınır aşılarak rekor kınlmış, yatınm ve üretim gerçekleşmeleri artmış, vadeli mevduat hacmiade yuzde %'lık bir artış kaydedilmiş, KİT kârlan ve yaratılan kaynaklar en yuksek noktalara ulaşmıştır. • İthalattaki serbestleşmeye ve 2.6 milyar dolarlık dış borç odemelerine rağmen rekor seviyedeki döviz birikimine bu dönemde erişilmiştir. • Yatınm mallan ithalatı 1983'e göre dolar üzerinden yüzde 4, mark üzerinden yüzde 17'lik bir artış göstermiştir. Yatınm maUanmızın büyuk çoğun Satışlar • Kârlı kamu tesislerini halka açmaya karar vererek vatandaşımızın guvenilir bir gelir kaynağına sahip olmasını sağladık. Bunun en güzel örneği, Boğaziçi Köprüsu gelir ortaklığı senetleridir. • Bir yd önce köpru gelirinin satışı, çok büyük bir polemik konusu yapılnnştı. Açıkça görüldügu gibi bütün endişeler yersizdir. Köpriı yerinde durmaktadır. Vatandaşımızın parası daha iyi gelir temin etmektedir ve en önemlisi bu satışlardan elde edilen kaynaklarla yeni yatırımlar daha hızlı bir şekilde yapılabilmektedir. • Bazı konularda mesela yabancı yatınmcıların Türkiye'ye gelmeleri veya baza kamu yatı • Komşumuz Yunanistan ile münasebetlerimizin bütün iyi niyetimize ragmen henüz olumlu bir mecraya girmemesinden, iki ulke arasında bir diyalog ortamının noksanlığından kimin sorumlu olduğunu artık bütun dunya bilmektedir. • Başbakan Papandreu'nun NATO'da yarattığı suni Limni krizi, bu yaklaşımın ne ölçüde zararlı olabileceğini bir kere daha ispatlamıştır. Türkiye, Ege'dçki hak ve menfaatlerinin korunması hususunda azimlidir. • Biz Yunanistan'la meselelerimizin ikili olarak halledilmesinden yanayız. Yunanistan ile bu meseleler eninde sonunda konuşulacaktır. Kanaatim budur. Bu konuşma masasına da zamanı gelince inşallah, inşallah da demeyeyim muhakkak geleceklerdir. Rartf Ertm, iMketeıi temirfiyor. ( E S M GÖKpİH) BYU Evinizîrı Mticevlıeri... V Tüfekler nasıl olsa Raif Ertem'dendi. Beysun Gökçin'le ben vatan borcumuzu ödedtğimizden berı elimize sılah almadığımız için büyük bir olasılıkla kuşları da kendisi vuracaktı. Ote yandan vurulan hayvanları pişirmeyi başkasına bırakmayacak kadar usta bir asçı idi. Bu durumda bize pişirilenlen yemek gibi işin en zor tarafı kalıyordu Olsun.. Biz gazeteciler zorluklara alışkındık nasıl olsa. ERKEN KALKAN KUŞ NE OLUR? İş randevulaşma faslına gelince Ertem, sabah beşte buluşmamızı onerdı. Gerekçesi de "Erken kalkan avcı kuş bulur" şeklindeki avcı inanışıydı. Oysa bize ilkokuldan berı "Erken kalkan kuş yemı bulur" şeklinde, Ertem'in sözleri ile çelişen bir özdeyiş öğretılmıştı. Demek ki bu sözü değiştirmek ve "Erken kalkan kuş vurulur" şekline sokmak gerekiyordu. Sonunda daha ölçülü bir saatte anlaştık ve 07.00'de Terkos Gölü'ne doğru yola çıktık. Raif Ertem'in yanına aldığı şeylerden ava çıkarken neler alınması gerektiğini de öğrendik. Şunlardr. Adam başına bir tüiek, yeterli sayıda fişek, bir kilo beyazpeynir, bir kilo soğan, bir paket margarin yağı, iki kilo portakal, ıki kilo elma, bir tencere dolusu sigara böregi ve üç büyük şişe rakı. Bunları gören Gökçin kulağıma eğılerek. "Yahu dedi, biz bu kuşlan avlayacak mıyız, yoksa besleyecek mıyiz?" Ben de işi anlamış değildım. Ertem'e, "Olduolacak, birkaçtanede çulluk alsaydık bari" dedim. ÇULLUK KUŞUNUN FAZİLETLERİ ~ 70 kılometrelık yol boyunca Raif Ertem, bir yandan çulluk kuşunun faziletlerinı anlatıyor, bir yandan da yaptığı yemek tarıfleriyle ağzımızın suyunu akıtıyordu. Anlattığına göre, çulluk, padişah sofralarında bile bulunan ve avlanması en zor olan kuşlardan bıriydi. Av sırasmda iyi gizleniyor ve çok hızlı hareket ediyordu. Buna karşılık son derece yumuşak olan etı, tadından yenmiyordu vb. (Çulluğu av sırasında değil, ama sonradan ansiklopedilerde gördük. O yüzden tadt konusunda hâlâ bir fikrimiz yok). Bir ara Raif Ertem'e soruyorum: "Avcı palavrası lafı nereden çıkmış?" diye.. "Palavra yoktur" diyor Ertem ve şunları ekliyor: "Ama öyle olaylar olur kı inanamazsın.. Anlatırsın.. lerkas CöS'ideki sa «BeyWıı az efcnası, ördeh avına elriM meketere atuyK. OMağnh YMJPN PEKŞBD Yanımızda getirdiğimiz yiyecekler olmasa, açlıktan "parmaklarımızı yememiz" olmayacak iş değil.. AVCI PALAVRAS1 Hava kararırken kalan malzemeyi toplayıp yeniden yola koyuluyoruz. Avcı abartmalannın nasıl ortaya çıktığı da dönüş yolunda belli oluyor. Birıki mekenin vuruluşunda rol oynadığını sandığımız Beysun Gökçin bize, "Siz neden hiç kuş vurmadınız?" diye soruyor. Ben de kaçan kuşlardan birınin diğerlerınden daha buyük olduğunu ilerı sürüyorum. El ve kol işaretleri ile yaptığım tanıma göre kaçan bu kuş, en az bir inek büyüklüğünde olmalı... '*.' m <<î ?' *•> Gizleyemedigimiz , bir duygudür, x hepimiziri loistal tutkusu. BOraMlAKR&TAL sizleri kristal dün\asırun muhteşem güzellikJerine ^türiir< MERKEZ TEŞHİR SALONU AVİZE FABRİKASI BOHEMIA KRÎSTAL Pr. Cemll Blrsel Cad. No: 20 Şahln işhanı Kat:1 EmlnAna Tel: 522 81 32 527 11 61 Halaskargazi Cad. No: 207 Osmanbey Tel: 147 18 16 148 05 67 Sevinç sk. No: 4 Alibeyk&y Tel: 581 10 37 581 10 41 581 10 43
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle