17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 EYLÜL 1983 HABERLER CUMHURİYET/7 BAĞIMSIZ ADAYLAR NE DİYOR? "Öğrencilik yıllarından beri bağlı olduğum düşiincelerim doğrultusunda hizmet etmek için aday olduıtı. Bağımsız aday olmanın giiçlüklerini biliyorunı ama gene de bu yolu seçtim." ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) "Üniversile öğrencilik yıllarımdan itibaren büyiık bir inançla bağlı olduğum düşüncelerim doğrultusunda hizmet etmek üzere, Zonguldak ili, 2 numaralı seçim çevresinde bağımsız milletvekili adayı olarak yarışa katılıyorum." Bayındırlık Bakanlığı eski Musteşarı Mehmel Çötıir söze böyle başladı. Türkiye'nin çok panili yeni bir siyasal yarışa hazırlandığını ve bu yarışın sonuçlarının 6 kasım gunü alınacağını soyleyen Çoiür, "İlk üç dereceye girebilme" konusunda şunlan söyluyor: İlk üçe girebilmek guzel bir şey. Benim bütün güvencim dostlanm ve özellikle yöre halkı. Türkiye koşullannda bağımsız aday olmanın guçlüklerini bilmekteyim. Ama gene de bu yolu seçtim. Sebeplerini filan sormayın. Peki, ama sizi buna iten nedenleri sormak mümkündiir değil mi? Efendim, memurluğun her kademesinde görev yapmış bir "Yaptığım nabız yoklaması jonucu aday oldum" y kimse olarak, yıllann birikimı olan bilgi ve deneyimlerimi siyaset alanında değerlendirmek gereğine inandım \e bu göreve talip oldum. Mehmet Çoıur, 1927 Bartın doğumlu. Babasını üç yaşında kaybetmiş. Her şeyini annesine borçlu olduğunu söyluyor. İlkokulu Bartın'da, ortaokul ve liseyi Zonguldak'ta bitirdikten sonra Istanbul Teknik Üniversitesi'ne girdi. Çalışma hayatına inşaat yüksek muhendisi olarak başladı ve ondan sonra 28 yıl süren devlet hizmetı. "Bunun 16 yılı Zonguldak'ta geçli. Bu 16 yılın ilk sekizi EKİ'de, ikinci sekizi Bayındırlık Bakanlığı'nda" diyor Çötür ve surdurüyor: "Memuriyet >aşamımda göreve bağlılık. görevini eksiksiz yerine gelirme ve toplum yararını herşeyin ustünde tutma şaşmaz kuralım olmuştur." Propagandanm nasıl yapacaksınız Sayın Çölur? Doğum yerim olan Bartm'ı merkez alarak bir buro kuracağım ve her ilçede arkadaş ve dost Eski müsteşarlardan Mehmet Çötür gruplarıyla çalışacağım. Fotoğraflı ve tek yaprak el ilanlan, yaptıklarımı ve yapacaklarımı anlatan, özgeçmişimi içeren tanıtma broşürleri bastıracağım. Belediye hoparloründen halka hitap etmek mumkün. Açık hava toplantısı düşunmüyorum. Koy ve kahve sohbetleriyle surdüreceğim propagandamı. O yorenin çocuğuyum. Idari görevle Ankara'da bulunduğum, daire başkanlığı, müsteşar yardımcılığı ve müsteşarlık yaptığım yıllarda da yoremden kopmadım. Daha önce bir nabız yoklaması yap'.ınız mı bölgede? Evet, karar vermeden once yaptım bunu. Kendimce olumlu bir sonuca varınca da bağımsız adaylık için karanmı verdım. Biraz masraf görünüyor bu isin ucunda. Evet bulup buluşturup 400500 bin lirayı gozden çıkaracağız. Ama 501 bin lira deseniz o >ok işte. Gu\encem, dostlanm ve yoremin insanlan. 1980 başında kendi isieginizle emekli oldunuz. Şimdi... Bir özel firmada teknik damşmanım. Kazanamazsam işimin başına döneceğim. Yani kaybedeceğim bir şey yok, paradan baska. Feridun Şakir Ögünç DM tiyesi ve HP Zonguldak milletvekili adayı Oğünç adaylıktan istifa etti Feridun Şakir Öğünç, "Aday olmak şova çıkmak değildir" dedi. ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) Danışma Meclisi üyesi ve Halkçı Parti'nin Zonguldak milletvekili adayı Feridun Şakir Ögünç adaylıktan istifa etti. Oğünç, istifasını Yüksek Seçim Kurulu'na sundu. Öğünç, dün yaptığı yazılı açıklamada, bu dönemde gerçek sosyal demokrat bir partinin oluşturulması için çabaları olduğunu, ancak başarı sağlanmadığını belirterek "Bu nedenle bu dönemde polilikaya atılmayı ve milletvekili adaylıgını hiç düşünmedim" dedi. HP kuruculannın ısrarı ve partinin verdiği garanti sözü uzerine tstanbul 5. seçim bölgesinden adaylıgını koyduğunu, partinin kendisini liste başı yaptığım belirten Öğünç açıklamasına şöyle devam etti: "Beşiktaş'tan liste başındaki yerim aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu'na sunulmasına bir saat kala degiştirilerek Zonguldak birinci seçim bölgesi üçüncü sıraya aktarıldım. İstanbul'daki yerim Maden Federasyonu Başkanı Kemal Özer'e verildi. Bu olağanüstii operasyonun hangi gerekçe ile ve hangi manlıkla yapıldığını anlamış değilim. Bir aday yarariı çevresi oldugu yerde görev üstlenebilir. Anlamadığım ve inandığım kadarıyla aday olmak sova çıkmak degildir. Bu kraatlanndan dola>ı parti lider ve yöneticilerini ne kınarım ne de eleştiririm. Hayıriı olsun derim." Öğünç, Zonguldak listesini fuzulen işgal etmek istemediğinden adaylıktan istifasını Yuksek Seçim Kurulu'na sunduğunu da açıklamasında belirtti. ANKARA (Cumhurivet Bürosu) 6 kasım seçimlerine katılacak siyasi partilerin milletvekili adaylarının istifa süresi perşembe günü sona eriyor. Yüksek Seçim Kurulu adaylıktan istifa edenleri ilgili siyasl partilere tebliğ edecek. Siyasi partiler ise istifa eden adayın yerine bir gün içinde yenisini bildirecekler. Siyasi partiler "çekilen adayın yerine yeni aday çekilenin lisledeki boşalacak sırasına kovınada veya sıralamada kstzanılmış hakkı zedelemeden asağıdan yukanya doğru kaydırma yaparak ilave etmede" serbest hareket edebilecek. MDP, ANAP ve HP'nin milletvekili adaylarından şimdiye dek Yüksek Seçim Kurulu'na 10 kadar istifa başvurusu yapıldı. MDP'den Adana 1. seçim çevresi 5. sıradaki DM uyesi Abdurrahman Girmen ile Konya 2. seçim çevresinden üçüncü sıradaki Faruk Sükan istifalarını açıkladılar. HP'den ise Muğla 4. sıradan Erol Temel Kuran ile tz Milletvekili adaylığından Secim 83 Kılavuzu istifa eden 10 kişiden Seçim düzeninden ilçe 5'inin yazısı YSK'ya geldi seçim kurulları sorumlu mir 2. seçim çevresinde 5. sıradan aday İlhami Yılmaz'ın istifa ları YSK'ya ulaştı. Aı.avatan Partisi'nden ise Rize 4. sıradaki Hasan Basri Albayrak istifasını açıkladı. Seçime katılacak siyasi partiler istifa eden adaylannın yerine bildirecekleri yeni adayları saptama çalışmalarını surdurüyorlar. Edinilen bilgilere göre, çalışmalarda MGK'nın vetoları sonucunda meydana gelecek eksilmeler için de adaylar şimdiden saptanıyor. İlçe seçim kurullarının en başta gelen gorevi, ilçe çevresinde seçimin düzenle yürütülmesini sağlamak için gereken bütün önlemteri almaktır. İlçe seçim kurulları sandık kurullarını kurmak ve ilçedeki sandık kurullanna, oy sandıklarını ve yasada yazılı araç ve gereçleri göndermekle yükümlüdür. İlçe seçim kurulları, sandık kurullarının oluşumuna işlemlerine ve kararlarına karşı yapılan itirazları inceleyerek karara bağlar. Sandık kurulları başkanlıklarınca seçim işlerinin yürütülmesi hakkında sorulacak sorulan derhal yanıtlar. İlçe seçim kurullarının seçimin ardından gelen görevi de, ilçe çevresindeki il sandık kurullarından gelen tutanakları düzenlemek ve bu tutanağı seçim işlerineait diğerevrak ile birlikte il seçim kurulana derhal teslim etmekle çerçevelenmiştir. Daha önce seçim çevreleri illerdi. Son Milletvekili Seçimi Yasası'nda büyük illerde dar bölge esası benimsendi ve aynı il sınırlan içinde birden fazla seçim çevreleri oluştu. Örneğin İstanbul'da 6 seçim çevresi oluşmuş bulunuyor. Bu her seçim çevresinde de iki ilâ dört ilçe bulunmaktadır. Bu durumda 4 ilçeli bir seçim çevresinde 4 adet seçim kurulu bulunacak ve kendi çevresinde seçime giren siyasi parti ve adayların oylannı kendi ilçelerinin sınırlan dahilinde saptayarak ilçe tutanağı ile il seçimkurulunagöndereceklerdi. Bu durumda ortaya şöyle bir pratik sorun çıkmaktadır. Bu dar bölgelerin içinde bulunan ilçelerden tek tek gelen tutanaklar il seçim kurulunda mı birleştirilerek dar bölgenin son seçim sonucu belirlenecek? Yoksa, YSK veya il seçim kurulları dar bölgede bulunan uç veya dört ilçe seçim kurulundan birisine ilçe yetkisi vererek dar bölgenin seçim sonuçlarının o merkezde birteştirildikten sonra il seçim kuruluna aktarılması yoluna mı gidilecektir? Sistemin gereği ve tutanakların daha kolaylıkla ve sağlıklı bir biçimde birleştirilebilmesi açısından bu ikinci yolun daha pratik olacağı düşünülmekte ise de bu konuya da YSK tarafından açıklık getirilecek. İlçe seçim kurullarının veya başkanlarının kendi işlemleri aleyhine yapılan şikâyet üzerine verdikleri kararlar ile diğer kararları aleyhine itirazlar en geç birleştirme tutanağının duzenlenmesine kadar; İlçe birleştirme tutanağın düzenlenmesi ve buna ait işlerle sonuçlarına karşı bu tutanağın düzenlenmesini izleyen gün saat I7.00'ye kadar doğrudan doğruya veya ilçe seçim kurulları eliyle il seçim kurullarına itiraz edilebilir. ilçe seçim kurullarının işlemlerine veya önlemlerine karşı yapılan şikâyetlerin reddine dair verilen kararlara yapılan itirazlar 2 gün içinde kesin karara bağlanmak zorundadır. Bu kararlara karşı da Yüksek Seçim Kurulu'na başvuru hakkı saklıdır. SÜRECEK Ote yandan Yüksek Seçim Kurulu tarafından ilan edilen milletvekili aday listelerine itirazlar dün sona erdi. Adaylara karşı yapılan itirazlar tl Seçim Kurullan'nca iki gün içinde incelenerek karara bağlanacak. Yetkililer, İl Seçim Kurulları'nın bu konuda verecekleri karara gene iki gün içinde Yüksek Seçim Kurulu'na itiraz edilebileceğini bildirdiler. Yüksek Seçim Kurulu bu itirazları üç gün içinde inceleyerek karara bağlayacak. II barajını aşamaynn partiler aldıkları oya göre milletvekili çıkaracaklar ANKARA, Cumhurivet Bürosu) Siyasi partilerden hiçbirinin bir ildeki barajı aşamamaları durumunda aldıkları oy oranına göre milletvekili çıkaracakları belirtildi. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ismet Yanıkömeroğlu , "Cumhuriyel" muhabirinin konuya ilişkin sorusunu yanıtlarken, seçimler sonuçlandıktan sonra ilk olarak siyasi partilerin Turkiye genelinde yüzde 10 oranındaki barajı aşıp aşamadıklarına bakılacağını soyledi. Yanıkömeroğlu, "Eğer üç parti de il barajını aşamamışiarsa, bu durumda Seçim Yasası'mn 34. maddesinin son fıkra hükmü uygulanacağım" belirtti. 34. madde "seçime katılan siyasi partilerden hiçbirinin il barajını aşamaması durumunda milletvekilliklerinin, siyasi partilerin o> sayılarının önce bire, ikiye, üçe... O çevrenin çıkaracagı milletvekili sayısına ulaşıncaya kadar bölünmesiyle sonucunun belirleneceği" hükmunü içeriyor. Eğer, 5 milletvekili çıkaran bir ilde siyasi partilerden hiçbiri il barajını aşamamış ve o ilde 2 bağımsız aday seçimi kazanmamışsa, geri kalan üç milletvekili 34. madde hükmürse göre belirlenecek. Ajda Pekkan "çağdaş sanatçının sorunları" konulu konferans verdi Büyük Efes Oteli'nde Rotaryenlere hitap eden "süerstar"Pekkan,"12 Eyliil'ün 3. yıldönümünde konuşma yapmak bana kıvanç veriyor" dedi. İZMİR (Cumhurivet Ege Bürosu) "Süperstar" Ajda Pekkan dun Buyuk Efes Oteli'nde rotaryenlere "Günı>müz Türkiye'sinde çagdaş sanatçının sorunları" konulu bir konferans verdi. Konferans öncesi B. Efes Oteli Petek salonu gazeteciler tarafından işgal edildi. Rotary'nın "olagan" toplantılannda en fa/la 56 gazetecinin bulunduğu "basın" masasına bu kez gazeteciler sığamadılar. Konferansa katılanların ortak yargısı "şimdiye dek hiçbir loplantıya bu kadar çok gazetecinin katılmadıgı" biçimindeydi. 35 gazeteci, 123 rotaryen ve konuklarının katıldığı yemeğe Ajda Pekkan herkesin beklediği gibi yine geç geldi. Son derece zarif ve ortama yaraşır giysiler içindeydi. Ajda Pekkan masasına oturur oturmaz gazeteciler fotoğrafını çekmek için çevresine toplandılar. Ancak Ajda Pekkan "saati olmadığı için" yemek yemiyordu. Gazetecilerin fotoğraf çekmek istemeleri uzerine, 'yer gibi" yaptı. Bu arada salondakiler birbirlerine, daha önce konferansı izleyecekleri açıklanan Alman, Amerikan ve Sovyet gazeteciler ile televizyon ekiplerinin nerede olduğunu soruyordu. "SANATIM, MÜCADELEM" Ajda Pekkan yemeğin sona rmesinin ardından alkışlarla kürsüye çıktı. Yirmi yıldır binlerce kişinin önünde şarkı söylediğini, ancak ilk kez, "sanatıyla, mücadelesiyle ilgili olarak bir topluluk önünde konuştugunu" soyleyen Ajda Pekkan uzun uzun heyecanını anlattı. Konferansa başlarken öncelikle "Tiirk sanatçısının sorunlarının sıralamakla bitecek gibi olmadıgını, bunlan maddeler halinde anlatle bir himayeden yoksundur. Halbuki bu miizik türleri içinde en yaygın olanı, bizim icra eltiğimiz muziktir. Her şeyden önce ülkemizde büyük konser salonlarının eksikligi böyle bir himayeden >oksundur. Halbuki bu müzik türleri içinde en ya>gın olanı, bizim icra ettiğimiz müziklir. Her şeyden önce ülkemizde buyük konser salonlannın eksikligi çekilmektedir. İzmir, İstanbul, Bursa hariç hiçbir şehrimizde açık ha\a tiyatrosu yoktur. Aynca Türk hafif müziginin TRT ile olan sorunları vardır." Ajda Pekkan daha sonra "en büyük somnlanna" gelerek şunlan söyledi: "Telif haklan, bir kangren gibi içimizi kemirmeye devam etmektedir. Ne yazık ki. kanunlar çok eski tarihleri taşımakta, adeta bu olayı teşvik etmektedir. Yetersiz kanunlar bürokratik engellerle biıieşince, atı alan Üskudar'ı geçiyor. Aslında bu olayda devletimizin de çok büyük kayıplan söz konusudur. Plak ve kaset dunyasında yılda yaklasık 9 milyar liralık bir cironun \arAJDA PEKKAN "Yetersiz lığından söz edilmektedir. Halkanunlar bürokratik engellerle buki resmi kayıtlara göre bunun birleşiıtce, atı alan Üskıidar'ı ge ancak 200 milyon lirası vergilençiyor..." dirilmektedir. Son yaptığım manın böyle giizel bir yemekten süperstar 3 plağımın kaseti, yasonra uygun olmayacağım" be pımcı firmanın belirttiğine göre lirterek, kendi geçmişini anlattı. 1516 bin satmış gozuküyor. Fa"Adana olayı"ndan başlayarak kal en kötü tahminlere göre korkendisine büyük üzüntüler veren san firmaların benim bu kasegazinoculann dünyasına karışlimden 600 bine >akın piyasaya ması ve Avrupa ile ilişkilerinin surdukleri tahmin ediliyor. Mabaşlaması uzerine açıklamalarda alesef ülkemizde hakkıroızı kobulundu. Eurovision serüveni, ruyacak kuruluşlardan da kendisini gazinolarda çalıştır yoksunuz". ' mak isteyenlerin başvurdukları Ajda Pekkan "yüzünün akıygayri meşru yollar, geçirdiği bula" tamamladığı konferansın sonalımlar ve yurt dışındaki yaşanunu şöyle getirdi: mını anlattıktan sonra "Çagdaş "Bugün aynca büyük bir sanatçının somnlanna" girdi. mutluluğu daha yaşıyorum. 12 Pekkan, "Sahnelerde 18 yıldır Eylül'ün üçüncü yıldönümünde verdiği mücadelenin, kendi kişikonuşma yapmak ve müzigimiliginde Türk hafif miiziğinin zin sonınlannı dile getirmek bamücadelesi olduğunu" belirterek na kıvanç veriyor. Huzura, istikşöyle konuştu: rara kavuştuğumuz ve yakında "Sorunlar elbette çok. Bugün demokrasi) e gececeğimiz bir sırada telif haklan kanunu DanışTiirkiye'de klasik batı miiziği devletin koruyucu şemsiyesi al ma Meclisi Adalel Komisyonu'na kadar gelmiş bulunuyor. Çok tındadır. Türk miiziği de aynı iyi biliyorum ki, sayın Cumhurkanatlar altına girmiştir. Ancak Türk hafif müzigi kesinlikle böy başkanımız ve değerli konsey üyeleri bu kanunla yakından ilgilidirler. Onlann görüş ve yardımlanyla Telif Haklan Kanunu'nunkısa bir surede ve eksik siz olarak çıkması bizlerin çok önemli bir sonınunu çözecektir." DM üyeleri TBMM tiyelerine tanınan tüm sosyal haklardan yararlanacak hizmeti ile de Kurucu Meclis'in milletin malı olma şerefine nail olduğuna değinilen gerekçede, daha sonra şu görüşlere yer verildi: "Kurucu Meclisi oluşturan bu mümtaz kişilerin <;oğu uzun yıllar devlet ve millet hizmetinde bulunmuş olup, yaş ortalaması da 60'ın üzerindedir. Teklif ile getirilmek istenen bu şahıslann bayatlarının son vıllarında devletin ve milletin huzurunda onurlu, şerefli bir me\kii içinde yaşamalannı lemindir. Kadirşinas bu buyuk millet doğruya, duniste ve güzele daima itibar etmiştir. Bu görüşle de Kurucu Meclis üyelerini bagrına ve kalbine bastnıştır. Bu büyük hizmetler, bu büyük millet tarafından asla unutaimayacaktır. Kurucu Meclis üyelerini, TBMM üyelerine tanınan sosyal haklardan faydalandırma şerefli bir nisane olmaktan öteye geçmeyecektir." Komisyon kendisine gönderilen yasa önerisini dun öğleden sonra aniden toplanarak ele aldı ve aynen kabul etti. Macit Akman: Bütün seçim programları yayınlanacak ANKARA (Cumhurivet Burosu) 6 kasım seçimlerinde TRT, seçim günü saat 21.00'de başlayacağı seçim program ve haberlerini, 7 kasım sabah saat yediye kadar sürdürecek. Gerekli görülürse yayın saat yediden sonra da uzatılacak. TRT'nin seçimler dolayısıyla hazırlamayı kararlaştırdığı programların yayını nedeniyle bilgisine başvurduğumuz Genel Mudüru Macit Akman, düşünülen butun seçim programlarının yayınlanacağını bildirdi. Macit Ak Cenkçi: Bugünkü DM'den sağlıklı yasalar çıkamaz ANKARA (Cumhurivet Bürosu) Kurucu Meclis üyelerinin TBMM üyelerine tanınan tüm sosyal haklardan yararlandırılmalannı öngören yasa önerisi Danışma Meclisi Başkanlığı'na sunuldu. Yasa önerisi, dün Başbakanlıkça gönderildiği Mali tşler Komisyonu'nda öğleden man şöyle dedi: sonra hemen ete alındı. "Biliyorsımuz Seçime Doğru programını yaptığımız bir plan DM üyesi Vehbi Muhlis Daçerçevesinde yayınlıyoruz. Açık bakoflu ve 10 arkadaşının Kuoturum için her üç parti genel rucu Meclis üyelerinin yararlabaşkanının da muvafakatını alnacakları haklar hakkındaki yadım. Daha önce de bildirdiğim sa önerisinin gerekçesinde, "Üyelerin yasama meclisindeki gibi bu program 1630 ekim araulvi çalışmalarda göstermiş olsında bir tarihte yayınlanacak. duklan büyük fedakârlık ve ceBir iki gün içinde bu tarihi kesin olarak tesbit edip açıklayaca fakârlık örnegi Cumhurivet tarihinde nesiller boyunca unutulgız. Basın toplantısı programı mayacak, karakter ve nitelige sakonusunda ise sanıyorum bir hip bulunmaktadır" denildi. yanlış anlama oldu. Çünku Başbakanlık'tan gelen yazıda progTürk milletinin teveccühüne ramın uygun gorulmedigi konu mazhar olan ve yüzde 9) .5 evet sunda bir şey yoktu. Biz Başba oyuyla kabul edilen Anayasa ile milletin meşru temsilcileri olarak kanlıktan bu iki program için ek süre istemiştik. Gelen yazıda ise tescil edilmiş olan Kurucu Mecek sure verilemeyeceği, program lis üyelerinin ülkenin ihtiyacı lan kendi yayın süremiz içinde olan çok sayıda yasaları ülkenin yayınlamamız gerekügi bildirili haynna hazırlayarak çıkardığı da gerekçede dile getirildi. Bu yordu." Siyasi kulisten Okumuş'un mereedesi Sunalp'in gezisindeydi İstanbul Haber Senisi Milliyetçi Demokrasi Partisi Genel Başkanı Turgut Sunalp, Trakya gezisine 810 Mercedeslik bir konvoyla çıkmış ve kendisi de 34 L 1950 plakalı 1978 model 280 S fıstıki yeşil Mercedese binmişti. Soğuk hava soğutmah ve buzdolaph bu Mercedes, parti yetkililerinin açıklamasına göre MDP'ye yeni bağışlanmış ve Genel Başkan Sunalp'in kentdışı kullanımına aynlmış. MDP yetkilileri tüm ısrarlara karşın piyasa değeri 1015 milyon lira olan bu otomobili partiye kirnin bağışladığını açıklamamışlardı. Yetkililer, bağışı yapanı açıklamama gerekçesi olarak da "Biliyorsunuz, partilere 1 milyon liradan fazla bağış yapılamaz", demişlerdi. Fakat biz, Mercedesin kime ait olduğunu öğrendik ve meramızı giderdik; otomobilin sa•ıibi Okumuş Holding bünyesindeki Okumuş Yatınm ve Sanayi Ürünleri A.Ş.'ymiş... Şimdi merak ettiğimiz, ünlü işadamlarımızdan Mehmet Oku muş'un bu Mercedesi, MDP'ye gerçekten armağan ettiği mi yoksa, geçici bir süre Turgut Sunalp'e tahsis ettiği mi? Mehmet Okumuş, yurtdışında olduğu için "diigünT'u çözemedik. MDP'liler de konuşmuyor. Boylece merakımız bir kat daha arttı. Türklş, tLO'ya son gelişmeler hakkında bilgi verdi ANKARA, (Cumhurivet Bürosu) Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Beyhan Cenkçi, "Bugünkü Danışma Meclisinden sağlıklı yasalar çıkamaz" dedi. Cenkçi dün yaptığı yazılı açıklamasında şu görüşleri savundu: "TarafsızJığını yitirmiş olan ve işlevini geregi gibi yerine gelirANKARA (UBA) Sosyal meyen Danışma Meclisi, Basın Demokrasi Partisi'nin ikinci Yasası'nı göriişmemelidir. Topgrup il başkanları toplantısı dün lantı çogunluğunu sağlamakta parti genel merkezinde yapıldı. bile güçlük çeken bugünkü DaParti içinde genel koordinasnışma Meclisi'nden sağlıklı yasayonu sağlamak için yapılan SOlar çıkamaz. DEP ii başkanları toplantısına Danışma Meclisi, üyelerinin İkinci grup illerin başkanları, çeşitli partilerde yeni görevler genel merkez ve yönetim kurulu yüklenmeleri sebebiyle kuruluş üyeleri katıldı. amacının dışında bir yapı degiYapılan ikinci grup iller top şikligi içine girmiştir. lantısına katılan iller şunlar: Demokrasinin özü olan Basın Adana, Adıyaman, Aydın, BalıYasası'mn yasallıgı tartışılmayakesir, Çanakkale, Erzincan, Ga cak zeminlerde müzakeresi, yeziantep, Giresun, Gümüşhane, ni demokrasimizin sağlıgı yöHatay, İçeL Malatya, Manisa, nünden yarariı olacaktır." Erzincan, K. Maraş, Muğla, SaCenkçi, bu görüşlerini daha karya, Sinop, Trabzon, Tunceli, önce ilgililere yazılı olarak duUşak ve istanbul. yurduklarını da sözlerine ekledi. SODEP ikinci grup il başkanları toplantısı yapıldı Evren: En yumuşak askeri idare bizde (Baştarafı 1. Sayfada) nin görevlerini yapmadıklannı, 12 Eyliil Harekâtı yapılmasaydı. demokratik usuller içerisinde kendilerinin de bu anarşi ve terörü yok edeceklerini, ekonomik durumu kısa sürede düzelteceklerini gayet ustalıkla ve yüzleri kızarmadan sovleyebileceklerdir. Nitekim söylüyorlar da. Şartlanmamış, körü körüne bir kişi veya zümreye bağlanmamış büyük bir vatandaş topluluğunun bu soylenenlere inanmayacaklannı kaydeden Evren, vatandaşlara şu uyarılarda bulunmakta yarar gördüğünu belirtti: "Bu şekilde sizlere yanaşanlara şunlan sonınuz: Madem ki bunlan yapabileceküniz, neden seneler geçtiği halde o güne kadar yapmadınız? Yapmanız için memleketin biraz daha batmasını, her geçen gün artarak devam eden anarşi ve teröriin daha da artmasını mı bekliyordunuz? Vazifesini yapmayan görevlileri neden görevlerinden almadınız? Kanunlar müsait değilse neden yeni kanunlar çıkanlması için girişimde bulunmadınız? Akan vatandaş kanının giderek artmasını ve bir savaşta olduğu gibi, her kanş vatan toprağının vatandaş kanlanyla sulanmasını mı bekliyordunuz? Komünizmi ve faşizmi önleyecektiniz de, neden o güne kadar bir şey yapmadınız? Hem komünizm ve hem de faşizm tehlikesinin her geçen gün çoğalmakta olduğunu millet görüyor da siz görmüyor muydunuz? Yine sonınuz, 6 aydır memleketi Cumhurbaşkansız bıraktınız, bir 6 ay daha mı bekleyecektiniz? 6 aydır meclisler hiç çalışmıyor ve'bir tek kanun çıkanlmıvordıı. Bir 6 ay daha mı hiçbir iş yapmadan bekleyecektiniz? Hiçbir iş yapmadığınız halde hak etmediginiz maaşlannızı nasıl alıyor ve onu rahatlıkla vicdanınız sızlamadan harcayabiliyordunuz? Ve yine sorunuz, ekonomik durumu düzeltecektiniz de neden enflasyon her geçen gün bir çığ gibi çoğalıyordu? Neden birçok zaruri gıda maddeleri dahi bulunamıyordu? Neden dış ülkeler Türkiye'ye kredi vermekten çekiniyorlardı? Bütün bunlan yapamıyordunuz, çekilmeyi de ( mi bilmiyordunuz? İşte sevgili vatandaşlanm, bütün bunlan sorunuz ve onlardan makul cevaplar isteyiniz. Göreceksiniz ki hiçbirisine makul cevap alamayacaksınız." UTANÇ DUYMUYORLAR Evren, dış basın yoluyla Türkiye aleyhine kamuoyu oluşturmak isteyenlerin bundan utanç duymadıklarını dile getirerek, "bu ihanet odaklannın, dıs ülkelerdeki yandaşlarım harekete geçirerek, bazı çevreleri etkilemeye çalışiıklarım" söyledi. Evren, şu görüşlere yer verdi: 12 Eylül Harekâtı bazı kişi ve çevrelerin, iç ve dış kamuoyunda insafsızca iddia ettikleri gibi, deraokrasiden sapmayı veya onu güdümlü hak gedrnıeyi değil, halkımızın istediği ve layık olduğu sağlıklı ve saglam bir demokrasiyi tesis etmek, birlik, beraberlik ve bütünlügümüzün saglanması diişüncesinin millet vicdanında da onaylanmış ifadesidir. Bu nedenledir ki, 12 Eylül Harekâtı daha ilk andan itibaren aziz millctimizin büyük destek ve güvenine mazhar olmuştur. Bu tablo 3 yıldır aynı çoşku ve neyecanla kesintisiz yaşanmakUdır. Ama ne yazık ki, bunu bir türlü içine sindiremeyenler, dış basın yoluyla Türkiye aleyhine kamuoyu oluşturmaktan zerre kadar utanç duymuyorlar. Bu ihanet odaklan, dış ülkelerdeki yandaşlannı harekete geçirerek, bazı çevreleri etkilemeye çalışıyorlar. bu çevreler de zaman zaman gerçeklere sırtlannı dönerek, ülkemizdeki gelişmekri kendi ideolojilerinin penceresinden değerlendirme yoluna gjdiyoriar ve bazı ulusiararası kuruluşlar aracıltğı ile ülkemiz üzerinde baskı yaratmaya çalışıyorlar. Kapitülasyonlar döneminden kalmış alışkanlıklarla hâlâ daha Türkiye'nin içişlerine kanşmak isteyen dış odaklar şunu iyice bilmelidirier ki: Bugünkü Türkiye, Osmanlı İmparatoriuğu'nun son dönemindeki hasta adam olarak nitelendirilmiş Türkiye değildir. Bugünkü Türkiye, Atatürk'ün kınp dağıttığı o utanç zincirini parçalamış, şeref ve naysiyefini herşeyin üzerinde gören, ne yapılması gerektigine dair kendisi karar verebilen, demokrasiye inanmış, bu konuda başkalannın akıl hocaiıgına ihtiyacı olmayan özgür ve bağımsız bir Türkiye'dir. Bu millet, özgüriüğü ve bağımsızlığı için tarihte çok kan dökmüş ve bu değerleri korumayı daima canı ile eşdeger görmüştür. Bundan sonra da bu ugurda kanını akıtmaktan eekinmez. Ne hazin bir teceilidir ki bir zamanlar tam bağırnsız türkiye sloganlannı dillerinden düşürmeyenler, bugün dış ülkelere sığınmışlar ve o ülkelerden medet umar duruma düşmüşlerdir. Ve yine ne hazindir ki, bu sloganı atanlara ateş püsküren ve onlan vatan hainliği ile damgalayanlar da bugün dış ülkelerden yardım bekler duruma gelmişlerdir. tşte bunların vatan sevgisi, millet sevgisi. DIŞTAN MEDET UMANLAR Biz yönetim olarak bütün bu yapılanlan üzüntü ile izliyor ve bir zaman gelecek yaptıklanndan utanç duyacaklannı ve doğru yolu bulacaklannı ömit ediyoruz, böyle kişiler kurtuluş savaşı sırasmda da, kurtuluş savaşı sonunda da çıkmıştır. Nitekim Atatürk Anadolu'da kurtuluş meşalesini tutuşturduğunda İstanbul'daki bazı kişiler bu hareketi çılgınlık olarak gormüs, Türkiye'yi ancak Amerikan veya Ingiliz mandasının kurtarabilecegini iddia etmişlerdır. Fakat bu kişilerden bir kısmı sonradan doğnıyu görebilmiş ve Atatürk'e iltihak etmişlerdir. Dıştan medet umanlann veya ba/ı dış kuruluşların bizi teşkilattan çıkaracağından endişe edenlerin de ileride yanlış düşündüklerini anlayacaklarını ümit ediyorum ve büyük Türk milletinin bu gibi düşüncelere iltifat etmediğine ve iç işlerine yabancı güçlerin karışmasını da hoş karşılamadıgına inanıyorum." ANKARA (Cumhuriyel Biirosu) Uluslararası Çalışma örgütü (ILO) heyeti dün TürkIş'i ziyaret etti. Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz'ın da katıldığı toplantı sırasmda, ILO heyetine son gelişmeler konusunda bilgi verildi. Türklş'den edinilen bilgiye göre, ILO adına Türkiye"ye gelen Uluslararası Normlar Dairesi Başkanı Mr. Lagergren ile bu daire yardımcısı Mr. Simson'a, yeni Sendikalar Yasası, yeni Toplu Iş Sozleşmesi Grev Lokavt Yasası ile yeni Jş Yasası konusunda bir brifîng verildi. Brifing sırasmda, çalışma yaşamına ilişkin yeni yasalann ilerideki olası etkileri üzerindeduruldu. Türklş yetkilileri ayrıca, serbest toplu pazarhğın Türkiye'deki geleceğine ilişkin ILO heyetine ayrıntılı bilgi verdiler. ILO Yönetim Kurulu geçtiğimiz mayıs ayında, gecen yıldan bu yana Türkiye'deki çalışma yaşamına etki edecek yasai gelişmeler konusunda bilgi aiabilmek için Türkiye"ye bir heyet göndermeyi kararlastırmıştı. Ankara'nın da bu isteği olumlu karşılaması uzerine ILO heyeti geçtiğimiz günler içinde Türkiye'ye gelmişti. Profesyonel bir reklam ajansmda en az üç yıl çalışmış Graphic Designer/Art Director, Reklam Yazarlan ve Yardımcı Grafiker anyoruz. Ilgilenenlerin 147 73 16'dan randevu almalannı rica ederiz. BîRLESİK REK1AMCI1AR LTD.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle