19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cl'MHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRİJŞLER nikleşmemeli, kanıksanmamalıdır. Yargıçlar, yaşamla olan bağlarını zayıflatacak ölçüdeki iş birikünlerinin üstesinden gelmek zorunda bırakılmamalıdırlar. Yargıçlık, daha özendirici koşullara kavuşturulabilmelidir. Pek çok kamu görevlisi, çeşitli güçlükler içinde onurlu bir yaşamı sürdürme uğraşı verirlerken, yargıçlara, genel yapı ile bağdaşmayan ayrıcalıklar getirilmesi önerilemez. Ancak, yargıçhğın toplum içinde varlığını sürdüren saygınlığını somutlaştıracak ve bu konuma uygun düşecek bir çahşma ve yaşam biçimini güvence altında tutacak önlemlerle, tüm açıkların kısa sürede giderilmesi olanağı bulunmaktadır. YARGININ GÜVENLİĞt VE SAYGINLIĞI Yargı, güvenli, saygın ve koruyucu olmak zorundadır. Hizmetin somutlaşması, halkla ilişkilerin uyum içerisinde yürütülmesi, yardımcı görevlilerin nitelikleri ve çalışmaları ile yakından ilgilidir. Özde ve biçimde, güvenli bir işlerlik, tüm çalışanların özenli çabalan ile gerçekleştirilebilir. Yardımcı personelin eğitimi, görevlendirilmesi, denetimi ve yaşam sorunlarının çözümü, güneel koşullara uygun kurallara bağlanabilmelidir. Hukuk fakülteleri ile bağlantılı olarak Adalet Meslek Yüksek Okulları'nın açılması, ürünlerini vermeye başlayan yararlı girişimlerdir. Yıllar yılı sözü edildiği halde, Adli Kolluk Örgütü'nün kurulamaması ise, bu alandaki boşluğu sürdürmektedir. Yargı erki, kişilerin ve hukuka bağlı devletin en büyük güvencesidir. Uyuşmazhkların boyutları ne olursa olsun, yasalann etkinliği, yargı kuruluşlarırun görevlerini yapmaları ile sağlanabilir. Kişiler, tüm kurum ve kuruluşlar, hukuksal ilişkilerinde yanılabilir, yanlış uygulamalar içerisine düşebilirler. Bu yanlışlıkları gidermek, hukuka aykın konum ve uygulamaları saptamak, yargının görevidir. Bu nedenle yargı, yanılmamak zorundadır. Anayasa'nın 138. maddesi yargı kararlarının bağlayıcı niteliğini çok açık biçimde belirtmiştir. "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." Bu genel kural karşısında, yargının "hatasındansevabından" sözedilemez. Ülke düzeyinde genel hukuksal denetimi gerçekleştirecek olan yargı, gelecek günlerde, yüklendiği iş yoğunluğunun altından kalkamaz, özenini yitirerek yanlış değerlendirmeler içerisine düşerse, kendi örgütsel yapısı dışında, bu yanılgıları düzeltecek bir başka kurum veya kuruluş yoktur. Bu çok önemli, belirleyici nitelik gözden uzak tutulmamalı, yargının sorunlarına, daha gerçekçi yaklaşımlar gösterilebilmelidir. Yargının her türlü gereksinmeleri, bu konulara yeterince önem verilirse, aşamalı olarak, beş on yılda üstesinden gelinemeyecek sorunlar değildir. ö n celikle, Adalet Bakanlığı'nın görev, yetki ve olanaklarını günün koşullarına göre yeniden belirleyen bir kuruluş yasasının hazırlanıp yürürlüğe konulması gerekmektedir. Bilindiği gibi, bu örgüt, sonraki yasalarla önemli bir bölümü geçersiz kılınan 23 Mayıs 1911 tarihli "Adliye Nezareti Nizamnamei Dahilisi" ile yönetilmektedir. Güneel sorunlan karşılamaktan uzak kalan bu nizamnamenin yürürlükten kaldınlarak, Adalet Bakanlığı'nın yönetsel konumunu açık seçik ortaya koyacak yeni bir yasal düzenlemeye gereksinme vardır. Son birkaç yıldır, yığınlaşan sorunlann çözümüne yönelik bazı kıpırdanışlar görülebilmektedir. Ancak bunlar, henüz, geniş kapsamlı ve çok yönlü bir tasarının ürünü olduklan izlenimini veremedikleri için yargının yaşadığı gerçeklere büsbütün sahip çıkıldığı anlamında yorumlanamamaktadır. Yazıma son verirken, Atatürk'ün daha 1923'te söylediği şu sözlerini birlikte okuyalım: Yargı erki, kişilerin ve hukuka bağlı devletin en büyük güvencesidir. Uyuşmazhkların boyutları ne olursa olsun, yasalann etkinliği, yargı kuruluşlannm görevlerini yapmaları ile sağlanabilir. 23 AĞUSTOS 1983 Yargı'mn Güneel Soruııları "Bizim miiletimizin adalet derecesi başka milletlerin adaletinden dun kalamaz. Her miHetten ziyade adaleti tecelli ettirmeliyiz. En müterakki ve mütemeddin devletlerin kanunlarına muadil kanunlar yapabiliriz. Eski ihtiyaçlara •göre yapılmış şeyleri, ilıtiyaç ilerledikçe yenilemek lâzımdır. Bu noksan vesaııtle arzu olunan şeyleri temine imkân yoktur. Hukuk mütehassısları hemen bu yolda çalışmaya başlamahdırlar." (15 Ocak 1923Eskişehir) GÜNEY DİNÇ, İzmir Barosu Başkam Devlet yapısı içerisinde, özgün bir kuruluş olan yargının karşılaştığı sorunlar, son yıllarda daha geniş boyutlarda tartışılmaktadır. Günlük basında, yargıç savcı açığından, mahkeme yapıterının ve cezaevlerinin yetersizliğinden, duruşmaların uzayıp gitmesinden sık sık yakınılmaktadır. Yargıtay başkanlannın Adalet Yılı'nı açan konuşmalannda, Türkiye Barolar Birliği'nin düzenlediği Hukuk Kurultayları'nda, üniversite ve baroların gerçekleştirdiği bilimsel toplantılarda, hukuk dergilerinde, konunun toplum yönünden taşıdığı yaşamsal öneme değinilerek, yapıcı çözümler önerilmektedir. Gerçekte bu konular, yeni doğmuş sorunlar değildir. Nedenleri bilinmektedir. Alışılagelen ilgisizlikle tozlanan raflarda bekletilen araştırma ve inceleme ürünleri, pek çok konuyu, uygulamadan kaynaklanan deneyimlerle aydınlatacak olgunluktadır Oysa bugün içine düşülen durum, yıllar yılı gerekli ilgiyi görmeyen bir işlevin, yüzeysel dokunmalar, ya da kişisel çabalarla aşılamayacak boyutlara varan somnlarının, büsbütün su yüzüne çıkmış olmasıdır. Bu duyarsızlık sürüp giderse, gelecek günler daha parlak olmayacaktır. Sorunlar yoğunlaştıkça, çözümleri daha bir güçleşecektir. MADDt OLANAK DARLIĞI Yargı erkinin maddi olanaklan (günlük işi görmeye yarayacak maddeler) ülkemizde çok dar tutulmuştur. Yaşadığımız toplumun en gerçekçi göstergeleri olan mahkeme binalarının çoğu, sürdürülen hizmete uygun düşmeyen, sağlık koşullarından yoksun, bakımsız ve yıpranmış yapılardır. Yargı hizmeti, rastİantılar sonucu edinilen yerlere, mahkemelerin tıka basa depolanması ile değil, en iyi, en elverişli alanda, amaca uygun olarak yapılacak binalarda yürütülmelidir. Pek çok devlet kuruluşunun yapı sorunlan çözüldüğü halde, her gün halkla dolup taşan adliyelerin aynı ilgiyi görmemesi düşündürücüdür. Oysa kamu hizmetine ayrılan yapılar arasında, adliyelere öncelik tanınmalıdır. Yargının, dosya, daktilo şeridi, basılı belgeler, fotokopi, posta pulu gibi güneel gereksinmelerinin karşılanması bile, başlı başma sorun olabilmektedir. ödeneksizlik nedeniyle, yerel inceleme ve uygulamalara gidilememesi, çok sık karşılaşılan durumlardır. önemsiz görünen bu küçük ayrıntılar, kişüerin yaşam koşullarını etkileyen olumsuzluklar yaratabilmektedir. YARGIÇ AÇIĞI VE NEDENLERİ Yargıç açığı önemli sayılara ulaşmıştır. Değişik nedenlerle görev yerlerinden aynlanların bıraktığı boşluklar kısa sürede doldurulamazken, iş yoğunluğunun gerektirdiği yeni mahkemelerin kuruluşu, yeterince yargıç sağlanamadığı için ertelenmektedir. Oysa, Türkiye'de, böylesi tıkanık durumlara yer bırakmayacak sayıda hukukçu vardır. Görevleri gereği hukukçular, bir toplumu, özendirici ya da acı veren yönleri ile büsbütün kucaklayan kişilerdir. Her gün, çözümsüzlükler içerisinde bunalanların sorunlan ile yüzyüzedirler. Yargıçlık, kişinin sürekli duyarlı, özverili kalmasını gçrektiren bir uğraştır. Yargılama işlevi meka SANAT ATUK KÜ1TÛ» DBROtSt a BÎLÎMve ğUSfOS '83 S A Yl: 32 H A N A D O L U DAKİ UYG ARLIK ÜRÜNLERİ H TÜRK AYDIN GELENEÖİ VETEVFİKFİKRET HSÖYLEV'DEKİ GAZETECİLERII »TÜRKİYE DE ÜCRETLİLERİN MÜLKSÜZLEŞMESİ Abone: Yıllık 1000, altı aylık 700 TL. Adres: Emek İşhanı (Gökdelen) Kat: 10 Yenişehir/Ankara Posta ÇekiNo. 125261 HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD OKURLARDAN Çorlu'da Belediye hizmetlerinden şikayetçiyiz. Mahalle aralarındaki yeni çöp bidonları sinek yuvasma dönüştü. tlaçlama diye bir konu bilinmiyor. Atatürk heykeli yamndaki parkın hali bir rezalet. Ne bakımı var, ne aydınlatması. Halkın dinlenebileceği tek olan parka Belediye bir ocağı bile yerleştiremedi. Söylentilere göre, Belediye ihaleye çıkanyormuş, ama bazı nedenlerle kimse talip olmuyormuş. Koca Belediye "mafia"dan nasıl korkar? Kimse almak istemeıse bile, kendi adamlarını çalıştıramaz mı? Bunun dışında yolların bakımı için hiçbir çaba yok. Yeni yapılan apartmanlar yuzünden binaların üst katına su çıkmıyor. Tek katlı evlere göre yapılan su boruları yetersiz. Su deyince aklımıza geldi, çeşitli söylentiler duyuyoruz. Çorlu'nun içme suyunu sağlayan Havuzlar kesiminde, motorlann bastığı sular depodan bekçiler tarafından taşınıp, sebze bahçelerine aktarılıyormuş. Yazık değil midir, Çorlu su sıkıntısı çekerken bahçıvanlar korunuyor. Belediye Başkam bunlara yanıt vermeli, sorunlan çözümlemelidir. CENGİZ ŞAHİN Çorlu "Boâaziçi Genel Müdurlügü" Çorlu Belediyesi fıizmet yapmıyor Boğaziçi'nin korunması için yıllardır yazıldi, pek çok kitap yayınlandı, sergiler düzenlendi, tartışıldı, Sempozyumlar yapıldı, Büyük İstanbul Nazım Plan Başkanlığı kuruldu, Sit kanunu çıkarıldı. Fakat Boğaziçi'nin korunması gerçekleştirilemedi. Üst düzeyde teknokratlar, şehircilik uzmanları, bakanlar, konuyla yakından ilgilenir göründüğü halde! Birinci Dünya Savaşı "silahları bırakma" (mütareke) yıllarında Kuruçeşme'de ve Kanlıca körfezi'nde yalıların ve fıstık çamlarının yerinde kömür depojarı oluşturulmasıyla başladı. Sonra Çubuklu'da akaryakıt ve Usküdar kıyilarında yaprak tütün depoları yükseldı. Şemsipaşa kıyısında Sinan'ın eseri o güzelim caminin çevresi bile bir ara kömür deposu olarak kullanıldı. Boğaz'ı korumak için az sayıda kimi aydının yaptığı uyarı çağıriarı boşlukta yitip gitti. Özellikle son on onbeş yılda, yamaçları, en son yalıları ve koruları daha azgın saldırılara uğradı. 410 katlı beton yığınları viikseldi. Bir ara Boğaz'da her çeşit yapılaşma yasaklandı. FaKat bir süre sonra yasak perdesi biraz aralandı. Sonunda Boğaz'ı korumanın çözüm yolu açiklandı: "Boğaziçi Genel Müdürlüğü" • İstanbul Belediyesi örgütlerinin, İl imar Müdürlüğü'nün, Büyük İstanbul Nazım Plan Büro Başkanlığı'nın, Anıtlar Yüksek Kurulu'nun, İmar Bakanlığı'nın, Başbakanlık Çevre Müsteşarlığı'nın bunca çabasıyla kurtarılamayan Boğaziçi'ni korumak için Boğaziçi Genel Müdürlüğü kuruluyor. Ulkenın büyük politika sorunlan arasında yankı uyandırmayan bu şehircilik olayını, Bayram Gazetesi'nde çıkan bir haber yazımdan aktarıyorum: "Kanunun amacı, Boğaziçi'nin her iki yakasında belirlenen Boğaziçi mekânında bu kanunun amacına uygun olarak planlama, denetim ve koordinasyon hizmetlerinin yerine getirilmesi öngörülmüştür. Sit alanı bütünlüğü, Boğaziçi mekânı, kıyı kuşağı bölgesi, etkilenme bölgeleri alanlarının düzenlemesi yapılacaktır. Halen mevcut taş ocağı, kum kireç,tuğla ocakları, yasa yürürlüğe girince kapatılacaktır. Kömür ve karayakıt tesisleri biryıl içinde ve sanayi tesisleri en geç üç yıl içinde başka yerlere taşınacaktır. Boğaziçi Genel Müdürlüğü en kısasürede oluşturularak çalışmalara başlanacaktır. Boğaziçi Genel Müdürlüğü, İstanbul valisinin başkarılığında kurulacak. "Boğaziçi Üst Kurulu"nun direktiflerine uygun çalışmalar yapacaktır. Boğaziçi Üst Kurulu'nda İstanbul Belediye Başkam, Boğaziçi Genel Müdürü, Başbakanlık Çevre Müsteşarı ve yedi bakanlık temsilcisi (Milli Savunma, Maliye, Bayındırlık, Ulaştırma, Kültür ve Turizm, Tarım ve Orman, İmar ve İskân) ve İstanbul'da mevcut üniverşitelerin ve konuyla ilgili fakültelerin temsilcileri bulunacaktır. Üst kurul, yasayürüriüğe girdiği günden en geç iki hafta sonra çalışmalara başlayacaktır. Tasarının 16. maddesine göre Boğaziçi Üst Kurulu yılda en az dört kere toplanacak ve üyeiere o yılın memur maaş katsayısının yüz katı huzur hakkı ödenecektir." Bürokraşi mekanizması için eskiler: "Komisyona havale edildi" derdi. İstanbul'u yozlaşmaktan ve saldırıdan kurtarmak için "Boğaziçi Genel Müdürlüğü" kurulması yasa tasarısını Danışma Meclisi'ne sunmuş olanlar, 'Komisyona havale edildi' şakasını gölgede b'raktırdılar. 44 maddeden o.luşan tasarı yasalaştığında kurulacak yeni genel müdürlük, İstanbul belediyesi' bünyesinde oluşacak. Genel Müdürü, yardımcılıkları, basın sözcüleri,şehircilik uzmanları, sekreterleri, evrak kayıt memurfan odacıları ve gerekli bütün personeliyle. Ne varki, yine de bağımsız çalışamayacak. Yüksek kurulun vereceği direktiflere göre çalışacaklar. Bir yandan Belediye Başkanlığı'na, öte yandan yüksek kurula bağlı olarak. Boğaziçi'nin daha da yokedilmesini hızlandırmak için bundan daha uygun bir tasarı hazırlanamazdı. Tasarı'nın kırk dört maddesini dikkatle okuduğum halde uygulamanın nasıl yapılacağını anlamayamadım. Boğaz'da yapılaşmada şunlar ve şunlar yapılamaz, şunlar ve şunlar yapılabilir. Yükseklikler ve denize uzaklıklar şu kadardır, doğa özelliği ve tarih değeri ölçüsü şudur, gibi kolay ve açık bir kaç madde, sağlam bir statü oluşturmaz mıydı? Yürürlükteki imar hükümleri yeterli değil mi? Bu satırlar çıktığında Boğaziçi Genel Müdürlüğü yasa tasarısı "Komisyona havale" edilmiş midir acaba? fvedilikle! Açık öğretim sınavları yaklaşırken 15 Ocak 1983 yılında öğretim hayatına başlayan A ÖF'si 34 eylül tarihlerinde yapılacak olan final sınavlarıyla birinci öğretim yılını geride bırakmış olacak. Yaklaşık 30.000 lise ve dengi okulu mezununun kayıtlı bulunduğu AÖF hakkında basında ve TRT de kapsamlı bir açıklama yapılmamış, amacı ve uygulanabilirliği konusunda halka açık herhangi bir tartışma yapılmamıştır. AÖF'si toplam 7 ders ve yaklaşık 210 üniteden oluşan bir muhasebe ve işletme konularıyla birinci öğretim yılına başladı. Uzaktan öğretim yöntemlerinin uygulandığı bu dönemde öğrenci başarı oranının ne olacağı merak konusu. Zira televizyonla paralel olarak bize fasiküller gönderilmesi gerekirken hatta televizyondan da daha önce gönderilmesi gereken fasiküller bize TV programları bittikten enaz bir hafta sonra gönderiliyor. Yani TV'de bir konu işlenmeden önce biz o konuyu çalışmış olarak TV karşısına geçmiş olmamız gerekir Oysa konu TV'de işlendikten günlerce sonra o konunun kitapçığı elimize geçiyor. Birinci fasikülden son (6. fasikül) fasiküle kadar durum bu merkezde ceryan ediyor. Oysaki kısa bir süre sonra final sınavına girecek olmamıza karşın son fasikülleri ayın IS'ine kadar alamıyacağımızı söylediler, o tarihte de alabileceğimiz meçhul. Oysa TV'de son kitapçıkta bulunan (Fasikül) 56 konunun son konular hariç hepsi yayınlanmış durumda. TV. bizi geriden izlemesi gerekirken bizi geçtiği gibi finişe de bizden çok önce varmış oluyor. Bir diğer sorun ise şebeke sorunu. Bu konuda çalışmalar yapılmasına karşın pek başarı kazanıldı denilemez Yaklaşık toplam öğrenci sayısınm 3/I'ni yani onbin kişinin bulunduğu İstanbul'da Paso vermeme kararı almışlar. Oysa Öğrenci kimliğimizin arkasında aynen şöyle yazıyor: Bu kart sahibi Türkiye 'nin her yerinde Üniversite öğrencilerine sağlanan kolayhklardan yararlanır. Bu yazıya rağmen İstanbul Belediyesinin tutumunu anlamak mümkün değil. VEYSEL ALTINAR Mecidiyeköy/ İstanbul yapı kooperatifimiz var. İmar ve İskân Bakanlığı tarafından 30 milyon liraya yakın kredi açıldı. Bunu yeterli görüyoruz ve teşekkür ediyoruz. Ancak açılan kredi dilimleri o kadar küçüldü ki, bununla iş yapmamız olanak dışı kaldı. Kredi açılış yazısında (Bakanlık), 9 milyon liraya yakın bölümu ilk avans olarak öngörülüyor. Biz bu bölümden sekiz ay içerisinde beş milyon liradan biraz fazla aldık. Bunun 700 bin liraya yakını da ipotek parası olarak devlete geri döndü. tnşaat döneminin hızlı olduğu şu günlerde, aldığımız para dilimlerinden bir örnek vermek istiyorum. İlk aldığımız para 1 milyon 536 bin lira iken, her ay düşe düşe yalnızca 400 bin liraya geldi. Kredi veriliş biçimi bu tempoda giderse, sıfıra ineceğiz. Sürekli izliyoruz. Toplu konut fonuna her ay 1 milyar lira ayrılıyor. Sonradan krediye hak kazanan kooperatifler de bu bir milyar liraya ortak oluyor. Böylece bizim kredi dilimleri de küçüldükçe küçülüyor. lyigüzel, herkese verilsin, verilsin ama verilen işe yarasın. Büyükten küçüğe doğru değil, küçükten büyüğe doğru olsun. Konut kredilerinin akışı yeterli değil 3 yıldır emekli Sinop/BOYABAT'ta kurulu olamıyorum 32 konutluk, 32 ortaklı konut Bilseydik ki, bize ayda 400 bin lira verilecek, bütçemizi ona göre hazırlar, piyasaya borçlanmazdık. Şimdi, inşaatların durmasıyla kalmayacağız. Alacaklılara karşı ne diyeceğiz, ne yapacağız, şaşırdık. Yöneticilerden çözüm sözü bekliyoruz. ALİSEZER S.S. BağKur Sigortalıları BİRLİK Konut Koop. Başkam .Ortaokul ve Lise mezunların İŞGARANTÎSÎ HSOLANAKLARI Yukandaki admlcnKn başka y«rtj» f ubamlz yoktur. İlkokul mezunlanna Almanya'nın Stuttgart şehri yakımndaki Heilbronn kasabasında 17 yıl çalıştıktan sonra 3 yıl önce emekliye ayrıldım ve ülkeme döndüm. Birlikte çalıştığımız kocam Mustafa Güler'in emekli maaşı çok önce bağlandt. Benim maaş işimi ise 3 yıl boyunca halledemedik. Bütün evraklarım tamam. Buna karşılık SSK Genel Müdürlüğü Ihtiyarlık Sigortası, evraklarımın geldiğini, ancak kapı numarasının yanlış yazılması yuzünden geriye gittiğini belirtiyor. Bir emekli işçi maaş almadan nasıl yaşar diye düşünülmüyor mu? Emeklilik işlemleri için sigortaya müracaat tarihim 16.9.1980'dir. Müracaat nosu ise 868486'dır. Sigorta numaram 542558'dir. Adresim ise Rami, Cuma mahallesi Yeşil Çınar sokak. No. 7'dir. Kapı numarası (27) yazıldığı için evraklarımın geri gönderildiğini belirten ilgililere gazeteniz aracıhğıyla sesimi bir kez daha duyurmak istiyorum. Bu hayat pahalılığında biz emeklileri de düşünün. Bir gün sizler de emekli olacaksınız. Bunu aklımzdan çıkarmayın. GÜLSÜM GÜLER İstanbul PERAKENDECİ PANELİ İSTANBUL VE İZMİR NUMUNE 200 BAKKAL Bakkallarda satılan 114 mal ttirü her ay izlenmektedir. Mal grubunun bakkallarda buhmup bulunmadığı ve fiyatlan saptanır. Her ay aşağıdaki piyasa bilgileri üye firmalara sunulur. 1. Bakkalların yüzde kaçında mahnız bulunuyor? 2. Perakende ve ortalama fiyatlar nelerdir? 3. Bakkallarda satış yeri reklamlan var mı? Uye firmalar panelden pazarlama ve dağıtım durumlan hakkında ayhk bilgi edinirler. Bakkal Paneli perakende piyasayı izlemek için etkin bir pazarlama aracıdır. llgilenenler 145 66 47 den etraflı bilgi alabilirler. PEVA Istiklâl Cad. tmam Sk. 1/4 Beyoğlutstanbul ören'de çok temiz denizi kumu ve güneşi ile gürültüden uzak çiçek denizi içinde geceleri sürprizli yarışma ve eğlenceler, indirilmiş ücretlerle; 1 Kişi Tam Pansiyon 2000 TL. 2 Kişi Tam Pansiyon 3800 TL. Bu ücretlerden yararlanmanız için, şimdiden VtLLA LALE'nin İş Bankası Balıkesir Şubesi 4000 No'lu hesabına yatırınız. Rez: Burhaniye 343 İstanbul 161 31 67 Balıkesir 11590 24 Ocak hangi koşulların ürüniiydü? 24 Ocak kararları neyi amaçladı? DUYURU Çağdaş Metalİş Sendikası'ndan 1718 ağustos 1983 tarihlerinde yapılan sendikarun olağanüstu kongresinde 2821 sayılı Sendikalar Yasası gereği tuzük tadili yapılmış ve daha once "Devrimci Madenlş" olan Sendikanın adı ÇAĞDAŞ METALİŞ olarak değiştirilmiştir. İlgili yasa gereği ilân olunur. YÖNETİM KURULU Adres: Çağdaş Metallş Sendikası Genel Merkezi Duran İş Hanı Kat: 3 Karadeniz / Ereğli ADALET BAKANLIĞI'NDAN MÜNHAL NOTERLİKLER Aşağıda 1982 yılı gayrisafi gelirleri ve isimleri yazılı bulunan ikinci sınıf noterlikler munhaldir. 1512 sayılı Notedik Kanunu' nun 22 nci ve müteakip maddeleri gereğince ikinci sınıf noterlerden veya uçuncu sınıf noterlerden, bu noterliklere atanmaya istekli olanlann ilân tarihinden itibaren bir ay içinde Bakanlığı'mıza veya bulundukları yer Cumhuriyet Savcılıklarına başvurmalan lâzımdır. Posta ile doğrudan doğruya Bakanlığa gönderilmiş olan dilekçeler başvurma suresi içinde Bakanlığa gelmediği takdirde atama işleminde nazara alınmaz. İlân olunur. Sıra No: Mıinhal Noterliğin Adı 1982 yılı gayrisafi geliri 1 2 3 Adıyaman Noterliği 9.O35.51O.OO Lira Beykoz Birinci Noterliği7.122.182.03 Lira Çarşamba Birinci Noterliği 5.375.971.00 Lira Gerede Noterliği 4.753.661.75 Lira Tavas Noterliği 3.706.145.00 Lira Giresun İkinci Noterliği 4.239.744.00 Lira Mardin Noterliği 6.632.098.00 Lira Basın 23259 24 Ocak kararları demokrasi içinde uygulanabilir mi? OSMAN ULAGAY 24 Ocak Deneyimi Üzerine Ederi: 250 TL. HİL YAYIN. Divanyolu, Işık Sokak, Ören Han No. 29 İstanbul < J / A ıooi ortur turızm sunar MARMARtS SÜMERBANK ALIM VE SATIM MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN BAHÇEKAPI İSTANBUL MANİSA PAMUKLU MENSUCAT A.Ş. İÇİN; DETAPERL B (Veya Muadili) 4500 Kg DETAPERL B Katalizalöru (Veya Muadili) 1500 Kg. Maddcsı satın alınacaktır. (Krom Stearat esasîı su gcçırmez Aprc Mad.) Kapalı zarfı havı teklıf mektuplannın 1.9.1983 gunu saat 17.30'a kadar muessesemiz ve Sumerbank istanbul Şubemiz hollerindeki IEKLİF ATIM KUTUSUNA atılması veya ikinci bir zarf içersınde aynı tarih ve saatte muessemizde bulunacak şekılde posta ile Ronderilmesi lâ/ımdır. Postadaki vaki gecikmeler nazarı ıtıbara ulıımıayacaktır. Verilecek teklif mektuplarının uzerine AL/lll dosya No. jjOri3 ibaresinin yazılması şarttıı. Uçden fazla muadil kabul edilmeyecektır. Teklif edilen her madde için 2 şer adet numunc ile birlikte Prospeklus veya Katalog veya kullanma şartlarını belırtır ya/ı muessesemı/ AL/lll servisıne verilecektir. Sipanş tutarının 0/o08'i oranındaki sıpariş teyit pulu satıcı fırmaya aıttir. Muessesemiz 2490 sayılı Arttırnıa ve tksıltme Kanununa tabı olmayıp leklifİT arasında sartlarımı/.la ıhtıyacımıza en uygun olanı tercih edilecektir. Basın 22765 • Almanya'dan aldığım ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. ORHAN HEPŞEN • Mühürümü kaybettim. Hukümsüzdür. SALİH KURT i V ^FİYATLARI MARU HOTEL47500 10 «ün 9 «eca ncr Cun.a Kesin harekat TAM PANSIYON 4 5 6 7 S SEKEtUH nrıııı r MARMM4.US MAfV^l HOTBL T.MT OTEL •oomjM mpansıyon 36500 ADALET BAKANLIĞI'NDAN MLNHAL NOTERLİKLER Asa^ıda 1982 yılı gayrisafi gelirleri ve isimleri yazılı bulunan Birinci Sınıf Noterlikler munhaldir. 1512 Sayılı Noterlik Kanununun 22 nci ve müteakip maddeleri gereğince Birinci Sınıf Noterlerden ve İkinci Sınıf Noterlerden, bu noterliklere atanmaya istekli olanlann ilân tarihinden itibaren bir ay içinde Bakanlığı'mıza veya bulundukları yer Cumhuriyet Savcılıklarına başvurmalan lâzımdır. Posta ile doğrudan doğruya Bakanlığa gönderilmiş olan dilekçeler başvurma suresi içinde Bakanlığa gelmediği takdirde atama işleminde nazara alınmaz. Ilan olunur. Sıra No: Miinhal Noferliğin Adı: 1982 yılı gayrisafi geliri: 1. 2. 3. 4. Beyoğlu Yedinci Noterliği 7.966.041.00 Lira Çorum Birinci Noterliği 11.607.p;72.36 Lira Sivas Birinci Noterliği 12.478.762.31 Lira Sivas İkinci Noterliği 10.492.390.00 Lira Basın • 23260 GEÇ ve GÜÇ ÖĞRENEN ÇOCUKLAR İÇİN ÖZEL EGİTİM PROGRAMI uzmanlar denetiminde meşleğe yöneltme eğitrm, ögretim. ÇAĞDAŞ KREŞ VE GÖNOÜZ BAKIMEVİ Kazım Karabekır Sok. 2/1 ERENKÖY € 9 f *lA«OOİM OTIl »1 KNVft SEKETUR OTEL235OO AUADOÜI 0*120500 DATÇA 55000 AKTUR VİLLALARI 10 Gı«ı 9 C*ct Her Cunvı Kısm Harektt Fıyatlinmtu oztt otohus *Ikramlar 4 Rrhberınız IServıs ve Vfrgıler dahıldtr FtTHİVf H O 4tO»l1lk M M M ıkuıuM öz«l otoblıs, Ortur Ikramları, tervıs ve vergı flya'.larımıza daMlldir. BarbanjJ Buivarı, 3 5/5 Beflfctas T«l 161 10 74 İSTANBUL 161 82 26 1G1 22 81 Tlx 26105 oror 337 51 07 /\ğfftf Barbaros Bulvarı 35/5 \JI lUI B«>ıklaş Isl I < 10741618226 1612281 M Kaılıkoy Aber.lur 3 İ7 6İ 07 A| • Askeri hüviyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. AYŞE TUNCEL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle