Katalog

2 AĞUSTOS 1983 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ozetle Dev dalga 12 can aldı îrlanda'nın batı sahillerinde dev bir dalga, serinlemek için denizegiren 12 kişiyi yuttu, birçok küçük arabayı ise denize sürükledi. Bu durum, tatillerini geçirmek için bölgeye gelenler arasında paniğe yol açtı. Dalga tarafından denize sürüklenen altı kişi ' tarıldı. ABD Ortadoğırda yeniden şans deniyor Başkan Reagan'ın yvni temsilrhi McFarlane, Lübnan'da temaslara başladı Dış Haberler Servisi Öncı ki gün Beyrut'a gelen ABD O ta Doğu temsilcisi Robert Mı Farlane Lübnan'dan yabam • birliklerin çekilmesi konusund ı görüşmelere başlarken, Suriye nin tutumunu sertleştirdiği gön.lüyor. Suriye Devlet Başkar \ Hafız Esad önceki gün yaptı ; açıklamada Israil birlikleri Lüî nan'dan çekilmedikçe, 50 b;.ı Suriye askerinin geri çekilmey ceğini belirtti. AP Ajansının hberine göre, Esad, Suriye birlii lerinin geri çekilebilmesi için, a nca ABD girişimiyle İsraıLübnan arasında imzalanan a"laşmanm da iptal edilmesi gere tiğini de vurguladı. Suriye Kültür Bakanı Nec^h Attar ise dün yaptığı bir açıkl ımada ABD'yi yeni bir "tsryîl darbesine" zemin hazırlamak t suçladı. Attar, Reagan yönetin • nin, Suriye birliklerinin çekilrr, sini sağlamak amacıyla Israil'in Suriye'ye karşı savaşına zemin hazırladığını belirtti. Attar, "ABD Lübnan'dan yalmzca Suriye'nin ayrılmasını istiyor. lsrail'in kalmasına karşı değil. Bu amaçla, Suriye birliklerinin Bekaa ve kuzey Lübnan'dan çekilmesini sağlamaya çalışıyor." dedi. Philip Habib yerine atanan ABD Orta Doğu Ozel Temsilcisi Robert McFarlane, önceki gün geldiği Beyrut'ta hükümet yetkilileriyle görüşmelerine başladı. McFarlane dün Lübnan Dışişleri Bakanı Elias Salem ve Devlet Başkanı Emin Cemayel'in Ulusal Güvenlik Danışmanı Vedih Haddad ile görüştü. Bu arada, İsrail Savunma Bakanı Moşe Arens, ABD ile "ortak bir stratejiye varmak üzere olduklarını" açıkladı. AP ajansının haberine göre, Arens, önceki gün yaptığı açıklamada geçtiğimiz hafta Washington'da ABD yetkilileriyle yaptığı görüşmelerin olumlu geçtiğini belirtti ve "sanırım İsrail ile ABD Lübnan'dan yabancı birliklerin çekilmesi konusunda ortak bir stratejiye varmak üzereler" dedi. Arens, bu ortak stratejinin "ortak çıkarlar" temeline oturacağını söyledi. Kudüs'te kimliğinin açıklanmasını istemeyen bir İsrail yetkilisi, ABD'nin Lübnan'dan tüm yabancı güçlerin çekilmesine ilk adım olarak, Bekaa vadisindeki Suriye ve İsrail kuvvetlerinin karşılıklı olarak geri çekilmelerini önerdiğini söyledi. Söz konusu yetkili İsrail hükümetinin bu öneriyi kabul edip etmediğini açıklamadı. Ancak, yabancı güçlerin Lübnan'dan hangi tarihlerde çekileceklerini belirleyen bir takvim üzerinde bir anlaşmaya varılabilmesi halinde, Israil'in Lübnan'dan, Suriye'den önce çekilebileceğini belirtti. Bekaa vadisinde, El Fetih içinde, Arafat yanlıları ile Abu Musa Iiderliğindeki isyancılar arasındaki çarpışmalar dün yeniden şiddetlendi. Beyrut radyosunun haberine göre, çarpışmalar BeyrutŞam karayolunun yakınlarında, Cdeita ve Taanayel kasabalarında yoğunlaştı. Bekaa'da dokuz gündür süren çarpışmalarda ölü sayısı 42'ye ulaştı. 75 kişi ise yaralandı. Filistin Haber Ajansı Wafa, isyancı liderlerinin "Arafat'ı ABD karşısında ılımlı tutum almakla suçlayan" sözlerini hatırlatarak "isyancılar McFarlane'i de Philip Habib'i reddettikleri gibi reddedebilecekler m i ? " dedi. BangladeşHe siyasi faaliyetler kavgalı başladı DAKKA (ANKA) Bangladeş'te bir süre önce, siyasi faaliyetlerin bir ölçüde serbest bırakılması kararından sonra, bu kez, ülkedeki etkin partiler arasında yer alan Halk Birliği üyeleri, kendi içinde anlaşmazlığa düştü. Halk Birliği'nin toplantısmda, parti içi gruplaşma nedeniyle çatışma çıktı ve ilk belirlemelere göre 12 kişi yaralandı. Parti lideri Şeyh Hesina Vacid başkanhğında toplanan parti üyelerinin, Genel Sekreter Abdürrezzak'ın öncülüğünü yaptığı parti içi muhalefet grubu tarafından boykot edilmesi üzerine, iki grup taraftarları arasında zaman zaman çatışmalar meydana geldiği bildirildi. Bangladeş askeri lideri General Erşat, genel seçimlerin 1985 yılında yapılacağını açıklamış ve daha önce yasaklanan parti faaliyetlerini "açık hava toplantıları yapmamak" koşuluyla serbest bırakmıştı. hadeira demiryolu Brezilya 'nın Amazon ormanlarında yapımı binlerce işçinin ölümüne yol açan ve yarım kalan NanoreNadeira demiryolu, bugün yalmzca, tehlikeyi seven maceraperest turistlerce ziyaret edilen bir yer haline geldi, Dünya pazarlarına tebeşir satmak amacıyla Brezilya 'nın ihale ettiği ve yapımına İngiliz ve ABD şirketlerince 1907 yılında başlanan demiryolunun inşasında çalıştırılmak üzere, dünyamn çeşitli ülkelerinden binlerce işçi getirilmiş, ancak bu işçilerin büyük bölümü, çeşitli salgırt hastalıklar ve vahşilerin saldmlan sonucu hayatlarım yitirmişlerdi. Yabancı birliklerin Lübnan'dan geri çekilmeleri konusundaki diplomatik girişimler yoğunlaştı. Bir Amerikan gazetesinin sürpriz gelişimi Teknoloji fuarı Uluslararası Sonbahar Teknik Fuarı, Bulgaristan 'ın Plovdiv kentinde, 26 eylülgünü açılacak. Yetkililerden alınan bilgiye göre, bu yıl 39'uncusu düzenlenen fuarda başta Bulgaristan olmak üzere, katılan ülkelerin çeşitli teknolojik üriinleri sergilenecek. Fuar, 3 ekime dek açık kalacak. Haberlerinde ayrıntı 9 vermeyen'USA Today ' ençok satan 3. gazete Dış Haberler Servisi Am rika, şu günlerde ET filminin cari başarısı gibi bir başarıyı gc. leme fırsatı buluyor: İlk kez < S eylül 1982'de Washington J Baltimore şehirlerinde yaym h yatına başlayan "USA Toda\ ' gazetesi bugün ABD'nin en b yük 15 şehrinde dağıtılıyor. 6 a • lık yayın hayatı "USA Today i tirajı milyonları bulan "Wull StreetJournal" ve "New Y o k Daily News" gazetelerinin ardı dan üçüncü sıraya yerlestirdi Fransız "Le Matin" gazete; • ne göre, ABD'de günlük bir g zetenin bütün ülke çapında d ğıtılmasını hedeflemek kazan ması olanaksız bir kumara be .ziyor. Le Matin gazetesinin b' dirdiğine göre "USA Todaj başlangıçta bir gazete eki olar. . düşünülmüştü, "USA Toda> ' yazıh basının, grafik ve gön ! alanda televizyonla boy ölçü; • bileceğini kanıtlamaya çalışıyc Haftada 5 gün çıkan gazete. : renk oldukça fazla kullanılıyc . Gazete sahipleri bilgili bir ok yucu kitlesine yöneldikleriı , yolculuk yapan ve acelesi ol. i okuyucularm da gazeteyi rah; • , hkla,iz4ernelerini,arnaçladıkla,. nı belirtiyorlar. Fakat "USA Today" AB > • yayın hayatına, asıl olarak haber anlayışında yenilik getirdi. Neuhart, "Bir haber, halkı ilgilendirdiği taktirde ayrıntılanyla verilebilir. Dünyayı düzene sokan olaylar değil, insanların bu olayları algılama biçimleridir. Amerika'nın ne istediğini, neyi duymak istediğini tahmin etmeliyiz" diyor. Le Matin'e göre gazetenin haber anlayışı şu örnekte görülüyor: Beşir Cemayel ile Monaco Prensesi Grace'in ölümünün aynı zamana rastlaması üzerine gazete, okuyucuları arasında küçük bir anket düzenledi. Anketin sonucuna göre Grace'in uğradığı kaza daha çok ilgi topladı. Bunun üzerine Monaco Prensesinin ölüm haberi birinci sayfada yer aldı. Cemayel'in ölümüne ise 9. sayfada yer veriliyordu. Bu tercihler basın çevrelerinde farklı tepkilere yol açtı. "USA Today"i küçük görenler onu ABD'nin en demokratik gazetesi" olarak değerlendiriyorlar. Gazeteye bir de ad taktılar: "Gazetelerin babası." Gazetede çok sayıda haber bulunmasına rağmen bunların kapladığı yer çok küçük. 40 sayfalık gazete 4 bölüme ayrılmış durumda. Haberler, spor, yaşam, ekonomi. Haberler bölümünde 236 güncel konuya yer verildiği bile görülmüş. Ancak her olay bir kaç satırda ele alınıyor. Haberde herhangi bir aynntı verilmediği gibi olayın anlaşılmasına yardımcı olabilecek bir analize rastlanmıyor. Ekonomi ve spor sayfaları okuyucular tarafından en çok izlenen sayfalar. Bir araştırma enstitüsü "USA Today"in ortalama okuyucularının özelliklerini şöyle saptıyor: Okuyucuların yüzde 64'ü üniversite eğitimi görmüş kişiler, yüzde 43'ünün yıllık geliri 35 bin doların üstünde, yüzde 56'sının yaşları 18 ila 39 arasında. Bu sonuçlara gore "USA Today"in okuyucuları "Newsweek", "People", " T i m e " gibi dergilerin okuyucularından daha iyi eğitim görmüşler ve daha zenginler. "New York Times" ve "Wall Street Journal" gibi gazeteler "USA Today"in gelişiminden endişelenmiyorlar. Okuyucularının olayları derinlemesine ele alan analizlerin yer aldığı bir gazeteyi tercih edeceklerini düşünuyorlar. Ancak birçok gazete "USA Today'M taklit etmeye koyuldu. Gazeteler renkli sayfalarla doldu. Reaganhn Orta Amerîka temsilcisi El Salvadorlu gerillularla görüştü Gerilla lideri Zamora: Siyasal çözümün ilk adımı atıldı Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Ronald Reagan'ın Orta Amerika özel temsilcisi Richard Stone'un önceki gün Kolombiya'nın başkenti Bogota'da El Salvadorlu gerilla lideri Ruben Zamora ile görüştüğü bildirdi. Stone ile "Devrimci Demokratik Cephe" lideri Zamora arasında Kolombiya Başkanlık Sarayı'nda meydana gelen gorüşmenin iki saat sürdüğü belirtildi. Kolombiya Devlet Başkanı Belisario Betancur'un girişimiyle gerçekleşen gorüşmenin ardından Ruben Zamora dün bir açıklama yaparak, "Bu görüşme Orta Amerika'daki bunalıma siyasal çözüm bulunmasının ilk adımıdır," dedi. "Şimdi Devrimci Demokratik Cephe ve Farabunde Marti Ulusal Kurtuluş Cephesi ile ABD hükümetinin temsilcilerinin katılacağı bir planlama toplantısı yapılmalıdır," diyen gerilla lideri, Bogota havaalanında yaptığı bu açıklamadan sonra El Salvador'a geri döndu. Zamora iki örgütün de ABD'yi El Salvador'daki iç savaşta taraf saydığını belirterek, bu nedenle El Salvador'da hükümet ile gerillalar arasında seçime katılma konusunda yürutülecek görüşmelere ABD temsilcilerinin de katılması gerektiğini söyledi. Stone'un Nikaragua'ya giderek Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega ile görüşmesi bekleniyor. ABD'nin Birleşmiş Milletlerdeki temsilcisi ve Reagan'ın izlediği Orta Amerika politikasının rnimarlarından Jeanne Kirkpatrick ise VVashington için Nikara' gua hükümeti üzerindeki baskıyı azaltma zamanının gelmediğini söyledi. Kirkpatrıck, Nikaragua'nın anlaşmazlıklara bölgesel bir çözüm bulunması düşüncesine katılmasını istedi. Öte yandan, Küba Devlet Başkanı Fidel Castro'nun silah sevkiyatının durdurulması için görüşmelerden ve bölgeden yabancı askeri danışmanların geri çekilmesinden yana tavır almasını memnuniyetle karşıladığını belirtti. Küba'nın bu sorunu Orta Amerika ülkeleri ile ele alacağını sandığını söyleyen Kirkpatrick, "eğer Castro, Orta Amerika ülkeleri ile görüşmek isterse, bu konuda karar bize değil, Orta Amerika ülkelerine aittir" dedi. Bayan Kirkpatrick, Birleşik Amerika'nın, Meksika, Panama, Kolombiya ve Venezüela'dan oluşan Contadora grubunun barış çabalarını "kesinlikle desteklediğini" ifade etti. İraıı Dışişleri Bakanı: Irak 3 koşulumuzu kabul edinceye kadar savaşacağız TAHRAN (a.a.) İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, "Irak, "tran'ın öne sürdüğü üç barış koşulunu kabul edinceye kadar savaşmaya devam edeceğiz" dedi. Velayeti, Reuter Haber Ajansına verdiği demeçte, İran tarafından öne sürülen üç koşulun, "tran topraklarından tüm Irak askerlerinin çekilmesi, İran'a savaş tazminatı ödenmesi ve Irakın tran'ı işgal etmesi nedeniyle cezalandmlması olduğunu" söyledi. İran'ın öne sürdüğü, Irak askerlerinin tüm İran topraklarından çekilmesi koşulunun hemen gerçekleştiğini belirten İran Dışişleri Bakanı, son İran saldınlarıyla Irak askerlerinin ülke topraklarından çıkartıldıklarını söyledi. Şili muhalefeti yenı bir "Ulusal Protesto Günü^ne hazırlanıyor SANTIAGO, (AP) Şili'de yüksek mahkemenin barışçı protesto gösterilerinin suç olmadığına karar vererek Hıristiyan Demokrat Parti'nin altı eylemcisini beraat ettirmesinin ardından, General Pinochet rejiminin siyasal faaliyetlere koyduğu yasak giderek gerekçesizleşiyor. Pinochet'i iktidara getiren 1973 darbesinden önce ülkenin en büyük partisi durumundaki Hıristiyan Demokratlar'ın altı üyesi, beraat etmelerinin şerefine verdikleri yemeği,700 siyasal liderin katıldığı bir siyasal muhalefet toplantısına dönüştürürken, Pinochet yönetimi olayı görmezlikten gelmeyi tercih etti. Komünistlerden Muhafazakârlara Şili'r.irt t'jm parti temsilcilerinin katıldığı yemekte, siyasal parti liderleri "Pinochet dışarı" diye tempo tuttular ve dördüncü bir ulusal protesto günü düzenlenmesine ilişkin bir çağırıyı imzaladılar. Protestogününün General Pinochet rejiminin işbaşına gelişinin yıldönümü olan 11 eylülden tam bir ay öncesi, yani 11 ağustos olarak açıklanması üzerine yemektekiler şarap kadehlerine çatallarla vurarak olayı kutladılar. Burgiba 80 yaşında Kuzey Afrika Devlet Başkanları arasında görevde kalma rekorunu kıran Tunus Devlet Başkanı Habib Burgiba yann 80 yaşına girecek. 1975 yılında ömür boyu Devlet Başkamiktneâileh ve çok hasta olduğu bilinen Burgiba günlük devlet işlerinin tümünü, bir süre önce Türkiye'yi ziyaret eden Başbakan Muhammet Mizali'ye devretmiş bulunmasına karşın, ülkenin temelpolitikalarını belirlemeye devam ediyor. t trlanda 'da ölüm cezası kaldırılıyor. trlanda parlamentosundan bir yetkili, ölüm cezasınm kaldırılmasını öngören bir yasa tasarısı hazırlandığını, yakında parlamentoda görüşüleceğini açıkladı. Yasalarmda yer almasına karşın, son 20yılda kimseVictorya döneminin ünlü eser nin asılmadığı İrlanda'da, yasa rinin altyapı tesislerinin, ulaş, n uyarınca polis, diplomatlar ve ( ağının yenilenmesi için 70 mil) r hapisane gardiyanlanmn öldüdolar gerekiyor. rülmesi halinde verilmesi geren ölüm cezasının, yargıçlarca Dış Haberler Servisi tnj nür boyu hapise çevrildiği be tare'de Victorya dönemi eseı •• lirtiliyor. rinin çoğu dökülüyor. 19. yı yılın sonlarında yapılan köp' Genscher ler, su ve kanalizasyon gibi & Lüksemburg radyosuna bir yapılar çürüyor. "International Herald Trih ıdemeç veren Federal Almanya ne" gazetesinin haberine gö , Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, Cenevre'de nükleer Victorya döneminin ünlü eser • füzeler konusunda ABD ile rinden Parlamento binası ve Ç n SSCB arasında görüşmelerde so Kulesi Big Ben bugünlerde çe k mut bir anlaşmaya varma şansı bir iskeleyle kaplı. Yüzlerce i;, :, nın hâlâ mevcut olduğunu, söy uzmanların gözetiminde, kult e ledi. Genscher, Madrid'dekiAv yıllann biriktirdiği kiri temi; rupa Güvenlik ve Işbirliği Kon meye çalışıyorlar. Kulenin taş! \ feransı 'nda anlaşmaya varılabi çürümüş olabilecekleri ihtima lirse, bu şansın daha da artaca le titizlikle inceleniyor. Big Be ğını ifade etti ve "Malta 'nın mu in saatini süsleyen altın levha halefetine karşın, konferans, rın yeniden boyanması gere olumlu kararlarla sona erecek yor. Uzmanlar saatin 4.5 met •tir" dedi. îik yelkovanı ile 3 metrelik . rebinin tek tek elden geçirile :Uyanık soyguncu ğini belirtiyorlar. tngiltere'nin altyapı tesisler New York'ta uyanık bir soyguncu, AİDS hastalığının kamuoyu de karşılaşılan bozuklukların e çok daha hayati olduğu bildı üzerindeki korkusundan yararlanarak, kansız ve müdahale liyor. Çünkü su ve kanalizasy ı görmeden, dört banka şubesini gibi altyapı tesisleri insan sa£ soymayı başardı. New York po ğı açısmdan büyük önem ta lisi tarafından verilen bilgiye göre, uyanık soyguncu, girdiği bankalarda veznedarlara, "AIDS hastasıyım; yalmzca 30 gün ömrüm var" yazıh birkâğıt uzataM. ŞAKİR YURDAKU1 rak, 18 temmuzdan bu yana, kısa bir sürede 4 bin 900 dolar çalLONDRA Batıda, özell. le dı. Adı da belirlenemeyen uyatkinci Dünya Savaşı'ndan bu anık soyguncuyu, polisin henüz na gelişip serpilen sosyal re ıh yakalayamadığı belirtiliyor. devletine ve onun siyasal dü/ ni İrlanda'da 20 yıldır kimse idam edilmedi Ingiltere dökülüyor: Biııalar, köprüler, yollar işe yaramaz bir durumda Italya'da Craxi ilk Sosyalist Başbakan olma çalışmalarının sonuna geldi ROMA (a.a.) İtalya Sosyalist Parti lideri Bettino Craxi, ülkenin ilk Sosyalist Başbakanı olmak için başlattığı girişimlerinin sonuna geldi. Hükümetini bir kaç gün içinde açıklaması beklenen Craxi ile ülkenin diğer dört partisinin başkanları savaş sonrasının 44. hükümetini kurmak için son görüşmelerde bulunmak üzere dün biraraya geldiler. Parti liderleri, yeni kurulacak olan hükümetin ekonomik ve sosyal politikasının saptanması için hazırlanan taslağın son düzeltmeleri üzerinde çalıştılar. 19. yüzyılın sonlarında yapılan İngiliz Parlamentobinasımn ünlü çan kulesi Big Ben de tamir edilen yapılar arasında. Big Ben'in saatinin ve çanının bulunduğu üst kısım çelik iskeleyle kaplanmış. Uzmanlar kuienin üzerinde, yıllann biriktirdiği kiri temizlemeye, çürüyen taşları değiştirmeye çalışıyorlar. yor. Bu tesislerin tamiri, bakımı için büyük paralar gerekiyor. Ayrıca bu tesislerin yenilenebilmesi için belediye ve kent meclislerinden izin alınmak zorunda. Belediyeler bu çalışmaları için İngiliz hükümetinden çok az yardım alıyorlar ve büyük çoğunlukla sorunları kendi bütçeleriyle halletmek zorunda kahyorlar. Ülkenin kuzeyinde yoğunlaşan sanayi kentlerinde sorunun daha büyük boyutlara ulaştığı görülüyor. Örneğin, Manchester'da 19. yüzyılın sonlarında, sanayi tesislerinin getirdiği zenginlik sayesinde zamanın en gelişmiş kanalizasyon ağı kurulmuş. Ancak bugün bu kanalizasyonun künkleri sık sık patlıyor. Uzmanlar ülkedeki kanalizasyon tesislerinin tamiri ve bakımı için yılda ortalama 300 milyon dolar harcandığını belirtiyorlar. Bu uzmanlara göre kanalizasyon tesislerinin tümüyle yenilenebilmesi için 70 milyar dolar gerekiyor. Altyapı tesislerindeki sorunların önümüzdeki 1020 yıl içinde kendini çok daha şiddetle hissettireceği kaydediliyor Victorya döneminin eserlerinde ve altyapı tesislerinde ortaya çıkan sorunların benzeri, ülkenin ulaşım ağında da görülüyor. Yapıldığı dönemde, dünyanın en gelişmiş demiryolu ağı olarak r kabul edilen İngiliz demiryolla» üzerindeki birçok köprü, tünel, uyarı levhaları ve sinyalize uyarı sistemi iş göremez hale gelmek üzere. Karayolları bu yaz yaşanan aşırı sıcakiarın da etkisiyle hızla bozuluyor. Tüm bunlara bir de konut sorunu ekleniyor. tkinci Dünya Savaşından bu yana, gerek Muhafazakâr, gerekse de İşçi Partisi hükümetlerince dar gelirliler için yapılan konutlar Victorya döneminden kalan binalardan çok daha hızlı bir şekilde yıpranmış. Bu yıpranmaya, usulsüz inşaatların ve bozuk malzemelerin yol açtığı kaydediliyor. Şili'de bundan önceki "Ulusal Protesto Günleri"nde yüzbinlerce kişi gösteriler yapmış, Pinochet hükümetinin önlemlerine rağmen grevler yapılırken, ev kaWASHİNGTON, (a.a.) dınları tencere kapaklarını vura Çad'daki iç savaş yoğunlaşırken, 'rak protestolara katılmıstı. ABD Libya uçaklarımn dün Çad'ın FayaLargeau kasabasını bombaladıkları gerekçesiyle Libya'ya protesto etti. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bildiride, Libya'nın Çad'a yaptığı saldırıları derhal durdurması ve bu ülkedeki askeri birliklerini geri çekmeCumhuriyetçi Parti Başkanı si istendi. olan ve 1981 yılında BaşbakanLibya'nın eski Devlet Başkalık görevi de yapan Giovanni nı Veddeye ile Devlet Başkanı Spadolini'nin, ülkenin içinde buHissene Habre arasındaki savalunduğu ekonomik krizden çıkşa son müdahalesinin son deremasını ve özel sektörün büyüyen ce tehlikeli bir gelişme olduğu bütçe açığının azaltılmasını sağbelirtilen ABD bildirisinde bu lamak için istediği değişiklikler müdahalenin Çad'daki çatışmanedeniyle taslağın yeniden kalenın şeklini değiştirdiği hatırlatılme alınacağı belirtildi. dı. Ülkede, haziran ayında yapılan erken genel seçimlerde oyların yüzde 11.4'ünü elde eden Sosyalist Parti'nin Başkanı Craxi, Devlet Başkanı Sandro Pertini'ye, bu haftanın ortalarında hükümet listesini sunmayı düşündüğünü söyledi. ABD, Çadh bombaladığı gerekçesiyle Libya'yı protesto etti Walesa: Gdansk anlaşmasının 3. yıldönümünü kutlayacağız VARŞOVA (a.a.) Lech Walesa, kapatılan Dayanışma Sendikası'nın 31 ağustosta Gdansk anlaşmalarımn üçüncü yıldönümünü kutlayacağını, ancak bu konuda kararın, yasaklanan sendikanın gizli yönetimine ait olduğunu söyledi. Tatilden döndükten sonra Gdansk'taki evinde telefonla ilişki kurulan Lech Walesa, "Dayaf , 31 ugu&ıosu her yıi kutladığını ve bu yıl nasıl kutlantnası konusunda sendikanın gizli yönetiminin bir karar alması gerektiğini" söyledi. Tatili sırasında "sivil kişiler" tarafından izlendiğini söyleyen Lech VValesa, tatilinin, Dayanışma Sendikası'nın, ilan edilen af sayesinde hapisaneden çıkan militanlarıyla görüşme fırsatı oluşturduğunu belirtti. Sri Lanka'da kapatılan partilerin bazı üyeleri tutuklandı Ingiltere\le sosyul demokrasi dayak yiyor^ işçiler alkışlıyor olan sosyal demokrasiye k şı 70'li yıllann sonlarına doğru i şIatılan siyasalekonomik salc ıların İngiltere'de ipi göğüsle esine şunun şurasında sadece . ırkaç adım kaldı. Muhafaza âr hükümetler gayet masum gc ünen sloganların ardına gizlent • ak saldırıyorlar: "Sendikalarda lemokrasi" gibi, "daha az hü.ümet" gibi, hattâ garip göre^ ksiniz ama "enflasyonla savaş ya da "denk bütçe" gibi sloga. ar bunlar... Evet sloganlar böylesine ; asum... "Sendikalarda demoK asi" sloganıyla sendikaları sı 'a durdurabilirseniz; "daha az " ükümet" "sloganıyla kamu iktisadî kurumlannı özel teşebbüse satabilirseniz; "enflasyonla savaş" deyip işçi ücretlerindeki artışı enflasyon oranmın altında tutabilir, işçilerin gerçek kazancını düşürebilirseniz; "denk bütçe" sloganıyla da devletin yükümlülüklerinin başmda gelen sosyal harcamalardan kurtulabilirseniz, daha iyisi can sağlığı. Haziran ayındaki seçimlerı kazanan Muhafazakâr Parti iktidarı, işte şimdi bunu yapıyor. Demokrasiye gönül vermiş (!) Çalışma Bakanı Norman Tebbit, sendikaları demokratlaştırmaya soyunurken, Maliye Bakanı Nigel Lawson bütçe açığı artabilir gerekçesiyle, ilk ağızda kamu giderlerini bir milyar İngiliz Lirası daraltıyor. Bunu bir yandan bütçe harcamalarında indirim yaparak, bir yandan da kamu iktisadikuruluşlanndaki devlet payını satarak yapıyor. Hükümetin gazetelere sızdırdığı haberlere bakılırsa, iki milyar İngiliz liralık bir harcama kısıntısı daha yolda... Bilindiği gibi Batı'da, İkinci Dünya Savaşından sonra tanık olduğumuz "bolluk toplumu" ya da "tüketim toplumu" gibi imrendirici sıfatlarla sunulan sosyal refah devleti ve onun sosyaldemokrasi denen siyasal düzenlemeleri, bizimki gibi yoksul ülkelerde, çalışan halkın verdiği savaşımın kazanıları olarak görülegelmiştir. İngilterede sosyal demokrasinin başına gelenlere halkın seyirci kalması, hattâ seyirci kalmak ne demek, sosyaldemokrasiye saldıran Muhafazakâr hükümetleri oyuyla desteklemesi, artık bu yargıya biraz kuşkuyla bakmamızı gerektiriyor. Acaba sosyaldemokrasiye neden saldırılıyor? Acaba işçiler, özellikle maddî üretimde çalışan işçiler, işsiz sayısı örneğin İngiltere'de 3 milyonu aştığı halde, sosyaldemokrasiye yönelteceği yeni yeni saldırılarla işsiz sayısını daha da arttıracak bir muhafazakâr hükümete neden oy veriyorlar? İkinci Savaşı izleyen yıllarda, Batı ülkelerinin sınıfsal yapısında bazı değişikliklere tanık olundu. Beyaz yakalı işçiler diye bilinen tabaka giderek genişlemeye koyuldu. Bu değişiklik öylesine etkindi ki, burjuva düşünce adamları, "marksist devrimin tek dayanağı olan proletarya artık tarihe karışıyor" yargısını daha bir güven içinde vurgular oldular. Beyaz yakalı işçiler tabakasının genişlemesi iki nedene dayanıyordu: Birincisi Keynes'ci ekonominin ürünü olan sosyalrefah devleti, ikincisi teknolojik gelişmenin ürünü olan otomasyon... Batıda, son 30" yılın gelişmesi aslında çok garip. Sosyaldemokrasiyi yeni boyutlara ulaştıran şey, üretimde otomasyonun yaygınlaşmasıydı. Üretimin boyutları büyüdükçe Muhafazakârı olsun, sosyaldemokratı olsun hükümetler, daha çok sayıda beyaz yakalı işçi çalıştırabilir hale gelmişlerdi. Ama sosyaldemokrasiyi yıkan şey de, daha başka ögelerin yanı sıra, yine otomasyan oldu. Otomasyon" ilerledikçe, dönemsel bunalım, Batı toplumlarının ayrılmaz parçası haline geliyor. Batı ülkelerinde milyonlar, yıllar var ki, her gece, ekonomik durgunluk atlatılacak, iş olanaklan yeniden açılacak düşünü görüyorlar. Her sabah daha fazla işsizle uyanıyorlar. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma örgütü OECD, son raporunda, bir kez daha ekonomik canlanmanın yolda olduğunu haber veriyor. Ama bir kara haberle birlikte: İşsizlik, buna rağmen biraz daha artacak, diyor. Türkiye'nin de üyesi olduğu 24 üyeli OECD'de geçen yılın ikinci yarısında toplam işsiz sayısı yuvarlak 32 milyondu. Bu yılsa 3 milyon artarak 35 milyona çıkacak diyor OECD raporu. Sosyaldemokrasi taamı artık eski tadını vermiyor. Muhafazakârlarsa çok daha bayatlamış olan en eski taamı sürüyorlar milletin önüne... COLOMBO (a.a.) Sri Lanka Devlet Başkanı Junius Jayewardene'nin üç aşırı sol partiyi kapatmasından sonra yönetim bu partilerin bazı üyelerini tutuklattı. Hükümet sözcüsü tutuklananların kesin sayı ve kimliklerinin tutuklanmaların tamamlanmasından sonra, bugün açıklanacağını bildirdi. Sri Lanka Devlet Başkanı geçen Cumartesi günü, Moskova yanlısı Komünist Partisini, Halk Kurtuluş Cephesi'ni ve yeni Sosyalist Parti'yi kapatmıştı. azer ile yön değiştirme ABD hava kuvvetlerinin ilk kez lazerışınları ile uçaklara karşı havadan havaya atılan ve saatte 3 bin 500 kilometre yapabilen roketleri düşürmeyi başardığı bildirildi. Bir Pentagon sözcüsü, KC135 tipi bir uçak gövdesine yerleştirilen ve karbondioksid kullanılan bir lazer aygıtı aracılığıyla, bir Sidewinder avcı uçağından atılan beş roketin, hedef bulma sistemlerini etkileyerek, yollarını şaşırtıp düşürmeyi başardıklarım belirtti. MİCHAEL FOOT İngiliz tşçi Partisi lideri