12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 TEMMUZ 1983 DIŞ HABERLER CÜMHURİYET/3 Shultz Suriye'den Uruguay Uruguay'da siyasi partiler, 1985 yılında demokrasiye dönüşün de eli boş içinde bulunduğu anayasa reformlan ile ilgili olarak hükü dönüyor metle yaptıklan görüşmeleri kesOzetle Dış Haberler Servisi önceki akşarn Şam'a gelen ABD DıŞili'de protesto şişleri Bakanı George Shultz, Su General Augusto Pinochet hü riye Devlet Bakanı Hafız Esad ile ümetine karşı olan sendikal ve yaklaşık 5 saat süren bir görüşpolitik çevrelerin girişimiyle, Şi me yaptı. Shultz görüşmeden li'de 12 temmuzda 3. bir ulusal sonra yaptığı açıklamada herprotesto günü düzenleneceği bil hangi bir anlaşma sağlanamadığını ve Esad'ı ikna edemediğini dirildi. bildirdi. Esad da, tsrailLübnan anlaşSri Lanka'da işkence masına kesinlikJe karşı olduğuUluslararası Af Örgütü, SriLan nu, bu kararını değiştirmeyeceka polis ve askerlerini, askeri ce ğini bildirdi, Shultz Suriye'nin zaevlerinde gözaltına alınanları anlaşmaya katılmasını istiyordu. sekiz aydanfazla tutmak, işken Shultz daha. sonra tsrail'e gidece etmek ve bazı durumlarda da rek dışişleri Bakanı İzak Shamir öldürmekle suçladı. ile görüştü. Bu arada Arafat yanlıları ile Doğuran ölü isyancıların yine çatıştığı bildirilABD 'nin Virjinia eyaletinin Ro di. Ancak, FKÖ kaynakları ateşanoke kentinde bir anne adayı, kesin ihlal edildiği haberlerini yaLübnan rad"klinik olarak " ölümünden tam lanladılar. 84 gün sonra 1,5 kilo ağırlığm yolarının, gorgu tanıklarına dada, sağlıklı bir kız çocuğu dün yandırdıkları haberlerinde Suriye kuvvetlerinin ayrım yapmayaya getirdi. tiler. Lech Walesa'nın tatili yönetime dert oldu VARŞOVA (AP) Polonya'da kapatılmış Dayanışma Sendikası lideri Lech VValesa, resmi otoritelerden izin almadan çıktığı tatile devam edeceğini bildirerek "beni ancak kuvvet kullanarak iş yerine döndürebilirler" dedi. Bilindiği gibi, Walesa dört gün önce resmi izin almadan tatile çıkmıştı. Bunun üzerine yetkililer bir açaklama yaparak Walesa'ya düne kadar süre tanımışlar ve doktor raporu ile Gdansk tersanesine geri dönmediği takdirde işten kovulacağını belirtmişlerdi. Polonya'da yasaya göre, izinsiz çıktığı tatilden üç gün içinde dönmeyen işçi, işten atılabiliyor. Resmi otoritelerin Walesa hakkında ne karar aldıkları henüz bilinmiyor. VValesa bir Batılı muhabire yaptığı açıklamada şöyle dedi: "Böyle bir olaya hazırlanımştım. Beni ancak zorla işime döndürebilirler. Tatilime devam edecegim." Gdansk tersanesinin yetkililerinden biri ise AP muhabirine Walesa'nın işe dönmemesinin değişik nedenleri olabileceğini söyledi. Bu yetkili şöyle dedi: "Belki çocuğu hastadır, ya da kendisi hastalanmıştır. Henüz birşey bilmiyoruz" Yetkiliye göre Walesa'nın mazeretsiz işe devam etmediği anlaşıhrsa, işyeri yönetmeni, Walesa'nın işten çıkartıldığını bildi ren bir mektup yazacak ve bu mektup, Walesa'ya gönderilecek.' Gözlemcilere göre, yönetım Walesa'nın ağustos'ta izne çıkmasını istediğinden bu ay izin vermedi. Çünkü ağustos ayı, Lenin tersanesindekı grevin başlamasının yıldönümüne rastlıyor. Yönetim, bu bakımdan ağustos ayında VValesa'nın işyerinin uzağında bulunmasını istiyor. Walesa'mn bulunmadığı ortamda işçilerin de gösteri yapmaya kalkışmayacakları düşünülüyor. Walesa ise, ağustos ayında işçilerle birlikte olmak için iznini temmuz'da kullanmakta ısrar ediyor. Pakistaıvda Ziya Ül Hak'a karşı gösteriler; ytizlerce tutuklu tSLAMABAD (A.P.) Pakistan'da Devlet Başkanı Zîya Ül Hak'ın iktidarının altıncı yıldönümünde protesto gösterileri yapan siyasal parti liderleri ve yüzlerce parti taraftarı tutuklandı. Devlet Başkanı Ziya Ül Hak 'ın beşten fazla kişınin biraraya gel mesini ve tüm siyasi faaliyet leri yasaklamış olmasına karşın, "Demokrasiyi Yeniden Düzen leme Hareketi" yandaşlannca "kara gün" olarak nitelenen 5 temmuzda düzenlenen gösterilerden sonra polis, çeşitli kentlerde hareket taraftarlarının ve liderlerinin evlerine baskınlar düzenledi. General Ziya Ül Hak, 5 temmuz 1977 yılında gerçekleştirdiği bir darbeyle, Zülfikar Ali Butto'nun sivil hükümetini devirerek yönetimi eline geçirmişti. POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI bunalım ve Arap ülkeleri FKÖ içindeki bunalım ve Bekaa'daki son olaylar Ortadoğudaveni denge hesaplarını gündeme getirdi. Once şu gözlemde bulunmak herhalde yanlış olmayacaktır: Arap ülkeleri, geçtiğimiz yıl lübnan savaşında Arafat'j İsrail karşısında yalnız bıraktıkları gibi, bu kez de Suriye'ye karşı FKÖ liderine beylik dayanışma demeçleri dışında bir destek sağlamamışlardır. Kısaca, Arap ülkeleri değişik nedenlerle bu işe bulaşmak istemiyorlar. Ürdün Kralı Hüseyin'in, Suriye Devlet Başkanı Hafız Esat'la arası zaten hiç mi hiç iyi değildir. Hüseyin, fazla sert çıkışlar yaparak, Sovyetler'in en modern silahları ile donatılmış Suriye ordusunu kışkırtmak istemez. Ancak, Kral Hüseyin'in Bekaa'daki olaylar karşısında mesafeli tutuma girmesinin bir nedeni daha olduğu söylenebilir. Ürdün Kralı, Arafat yanlılarını fazla savunursa, Hafız Esat "madem bunları o kadar seviyorsun, al kendi topraklarında barındır" diyebilir. Batı Şeria'da yaşayan Filistin'lilere son zamanlarda kapılarını kapayan Kral Hüseyin'in 810 bin silahlı gerillayı kabul etmesi beklenemez. Bu gerillalar kendi rejimini tehdit edebileceği gibi, İsrail'i de kışkırtıp başına tehlikeli dertler açabilirler. Bu noktada, Kral Hüseyin'le Hafız Esat aynı kaygıyı paylaşmaktadırlar. Hafız Esat, Bekaa'da bağımsız hareket eden FKÖ gerillalarının İsrail'i kışkırtarak kendisini hiç istemediği bir savaşa sürüklemesinden korkmaktadır. Suriye liderinin, FKÖ'yü denetim altına almaya çalışmasının nedenlerinden biri de budur. Bu konuda çıkarları, büyük düşmanı Kral Hüseyin'le aynı doğrultudadır. Suudi Arabistan'ın önderliğindeki Körfez ülkelerinin ise, El Fetih'te Arafat'a karşı başlatılan isyandan içtenlikle kaygılandıkları düşünülebilir. Zira, FKÖ'nün başına Suriya denetiminde radikal bir lider kadrosunun gelmesi, örgütü yine tedhiş eylemlerine itebilir ki, bu işin ucu bir noktadan sonra, ABD yanlısı Suudi Arabistan'la dığer Körfez ülkelerine dokunabilir. Ancak buna rağmen, Suudi Arabistan'ın, Suriye'ye ekonomik yardımı kesmek gibi baskı yöntemleri kullanma olanakları çok sınırlıdır. Çünkü Suudi Arabistan İran Irak savaşının yayılmasını ya da fazla uzamasını engelleyebilmek için, Tahran hükümeti ile iyi ilişkiler içinde olan Suriye'ye güvenmektedir. Hafız Esat'ı gücendirmek bu umut kapısının kapanmasına yol açacaktır. Sovyetler Birliği son bunalımda yansız davranmaya özen göstermiş ve FKÖ içindeki sürtüşmenin bir an Önce çözümlenmesi dileğinde bulunmuştur. Ama sanırız, Kremlin liderleri, FKÖ : nün Suriye'nin denetimine girmesinden fazla tedirgin olmayacaklardır. Bekaa'da bağımsız bir FKÖ, İsrail birliklerine saldırılar düzenleyerek, Suriye'yi israil'le savaşa sürükleyebilir. Böyle bir savaş ise bölgede Sovyetler Birliği ile ABD'nin karşı karşıya gelmesine yolaçabilir. Ayrıca, Sovyetler Birliği Suriye'de buyük etkinlik sahibi olduğundan, Suriye'nin denetımindeki bir FKÖ, dolayısı ile Moskova'ya da bağlı olacaktır.. ABD'nin çıkarının FKÖ'nün Suriye'nin denetimine girmesinde mi, yoksa Arafat'ın liderliği altında bağımsızlığını korumasında mı olduğunu söylemek, bu aşamada güç.Gerçi.FKÖ, Suriye'nin denetimine girerse, bir barış anlaşmasının imzalanması daha kolay olur. Zira, Şam hükümeti, işine ge/diğinde, FKÖ'yü rahatlıkla satabilir. Fakat bu.ia karşılık, Golan'ın iadesini ve barış görüşmelerine Moskova'nın da katılmasını ister ki, bu kosullardan birincisi israil'in, ikincisi de ABD'nin işine gelmez. Sonuç olarak çelişkili görünebilir ama, FKÖ'yü bölme ve denetim altına alma mücadelesi, aslında savaş için değil, barış için yapılmaktadır. Ancak, FKÖ'nün sırtından yapılmaya çalışıldığı anlaşılan bu barışı, ilgili her ülke kendi çıkarları doğrultusuna çekmeye çalıştığından, her zaman yeni bir savaş patlayabilir. dan iki tarafa da top ateşi açarak ateşkese zorladıklan belirtildi. FAHUM TUNUS'A GtTTt Şam'da bulunan Halid Fahum liderliğindeki arabuluculuk heyeti görüşmelerini tamamlayarak, FKÖ lideri Yaser Arafat'a bilgi vermek üzere Tunus'a gitti. EIFetih grubu içinde Arafat karşıtı grubun liderlerinden biri olan Ebu Salih, Arafat'ın bekaa vadisinden Trablusşam'a çekilebilecekJeri yolundaki sözlerini şaşkınlıkla karşıladığını söyledi. Kohl: Andropov, füzeler için taviz vermeyecek FederaJ Almanya Başbakam'nın son umudu, ReaganAndropov doruk toplantısında Dış Haberler Servisi Dört günlük bir gezi dolayısıyla Moskova'da bulunan Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, dün üst duzeydeki temaslarını tamamlayarak Moskova'dan Kiev'e geçti. Kohl'un önceki gün Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Yurı Andropov ile görüştükten sonra Andropov'un taviz vermeyeceği ve onun tavrını değiştirmenin mümkün olmadığını söyledi. Federal Alman heyetinin bir üyesi, Başbakan Kohl'un "orta menzilli nükleer fiizelerin sınırlandırılmasına ilişkin Cenevre göriişmelerinde bir ilerlemenin yalnız Andropov ile ABD Başkanı Reagan arasında yapılacak bir doruk toplantısında saglanabileceği" kanısına vardığını belirtiyor. Kohl, Andropov ile yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere, iki lider arasında bir doruk toplantısı yapılmasını önerdiğini ve bu önerinin sempatiyle karşılandığını söyledi. Öte yandan, Kohl, Moskova'nın Cenevre görüşmelerini Ingiliz ve Fransız füzeleri konusunda ısrar ederek, çıkmaza sokmamaları gerektiğini söyledi. "Ben Moskova'ya arabulucu rolii oynamak için değil, Alman çıkarlarını korumak için gildim" diyen Kohl, Cenevre görüşmelerinin bu yıl sonuna kadar bir çözüme ulaştırılmaması halinde Cruise ve Pershing2 füzelerinin yerleştirilmesine başlanacağını belirtti. ABD Acîl Müdahale Gücü 4 ülkede manevralar yapacak \VASHlNGTON AmerikanAcilMüdahaleGücünun, gelecek ay Mısır, Sudan, Umman ve Somali'de ilk kez "yaz manevralan" yapacağı açıklandı. Gerektiğinde Birleşik Amerika'nın OrtadoğuBasra KörfeziHint Okyanusu bölgesindeki çıkarlarını korumak üzere askeri müdahalede bulunacak 220 bin kişiden kurulu acil müdahale gücü daha önce kasım ve aralık aylarında tatbikat yapmıştı. MENKULÜN AÇIKARTTIRMA tLANI KARTAL 2. İCRA MEMURLUĞUNDAN Kartal Maltepe Gülsuyu Mahallesinde arsası hariç olarak borçluya ait olduğu tesbit edilen iki oda, bir salon, bir mutfak banyo ve tuvaletten ibaret gecekondu tipindeki evin enkazı açık arttırma suretiyle satışa çıkanlmıştır. Satışa çıkarılan yukarıda vasfı bildirilen gecekondu tipindeki evin enkazına 1.250.000.00 TL. kıymet takdir edilmiş olup enkazının satılmasına karar verilen gecekondu tipindeki ev takriben 90 metre kare arsa üzerinde yapıldığı tesbit edilmiştir. Satıj: Birinci açılcarttırması 19/8/1983 günü Kartal 2, lcra Dairesinde saat 15.0015.30 arasında yapılacaktır. Aynı gün alıcı çıkmaz veya teklif edilen bedel gayrimenkulün tahmin olunan kıymetinin %75'ini bulmaz ise ikinci açıkarttırması 29/8/1983 pazartesi günü aynı yer ve aynı saatte yapılacaktır. İkinci açık arttırmada satış masraflarım geçmek şartı ile en çok fiat verene ihalesi yapılacaktır. Birikmis vergi borcu, tescil masraflan, dellaliye ücreti, ihale karar pulu alıcıya aittir. Satış pesin para ile yapılacak isteyene 7 gün mühlet verilecektir. Başkaca malümat isteyenlerin 982/634 T. sayılı dosyaya müracaat etmeleri ilan olunur.4.7.1983 Basın7636 Dosya: 982/634 T. TEKBANK "Güçlü Devlet Bankası SATILIK Sultanhamamda değerli mülk. Bu cuma (8 Temmuz 1983) saat 16 da izaleyi şuyu. tst. 10 lcra 983/13 Islanbul Sultanhamam Ticaret Bankası karşısı No:112 Magazalı üç katlı bina
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle