09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet îmsak: 3.26 Güneş: 5.40 Öğle: 13.20 Ikindi: 17.19 Sahıbı Cumhuriyet Matbaacılık ve uazeıecıım m ı . . . . . . . . , Nadir Nadi, • Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Muessese Muduru: Mehmet Mercan, • oervu w<.,...» Emine Uşaklıgil, Yazı lşlerı Muduru: Okay Gonensin, • Yazı Hlerı Mudur Haberler: Ergun Balcı, Ekonomı: Osman Yardımcısı. \hmet Korulsan, HabeT Merkea Müduru: Yalcın Bayer, Sayfa " " "• ' Du2enı Yonetmenr Ali Acar. Yurt Haberlerı: Bamaıos « nu>... > Basıldıgı Yer: YEN1 ASIR Gazele ve Matbaacılık Ltd Ş Mecıdıyekoy Isl Akşam: 20.38 Yatsr. 22.35 îmar Bakanı: 9 milyon kişi konut sahibi olacak ANKARA, (THA) Imar Ve tskan Bakanı Ahmet Samsunlu, Türkiye'de gecekondulaşma harekatınm bittiğini ve dar gelirli 1 milyon 800 bin ailenin Bakanlık desteğiyle konut sahibi yapılacağını söyledi. Samsunlu, THA'ya verdiği demeçte, gecekondulaşma olgusunun son bulması gereğine ve bu amaçla, "Gecekondu önleme bölgeleri" oluşturulduğuna değinerek, şunları söyledi: "Biz bundan sonra Türkiye*de gecekondu yapımımn olanaksız olduğu göriişündeyiz. Çünkü konut açığuun yasadışı yollardan karşılanmasına karşıyız. Bu konuyla ilgili olarak duzenlenen yasada imar ve gecekondu mevzuatına aykın olarak yapılan konutlar için çeşitli cezalar öngörülmüştür. Vatandaşlarımızın bu yola başvurmamalan için gecekondu önleme bölgesi olarak ayrılan 17 bin hektar alanı halka açmış bulunuyoruz. Ancak, aldığımız sonuçlara göre bu alanın yaklaşık 9 bin 500 hektarı bugüne kadar dağıtımı yapılamadığından, gecekondularca işgale uğramıştır." Altyapısı henüz yapılmamış olan 7 bin 500 hektarhk alanı kooperatiflere dağıtacaklannı bildiren Samsunlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Kooperatiflerce 250 metrekarelik alanlara aynlarak kullanılacak bu bölgelerde 200 bin adedi dörder katlı ikişer daireli ve 100 bin adedi ikişer daireli olmak üzere toplam 1 milyon 800 bin dairelik konut yapılmasını öngörüyoruz. Böylece bir ailenin ortalama 5 kişi olacağı varsay ımıyla, yaklaşık 9 milyon vatandaşımız konut sahibi olacaktır." Gecekondu önleme bölgelerinin altyapı projesi hazırlanmış gibi halka dağıtüarak, arsayı alacak vatandaştan da (gereğinde doğacak masraf artışlarını ileride ödemeyi kabul ediyorum) taahhüdunü içeren belge ahnacağlnı söyleyen Samsunlu, 7 büyük kent belediyesine, arsa ve bedelkrinin hesaplanarak dağıtımının yapılması yönünde yetki verildiğini açıkladı. Sendikalar ocak ayında işverenin karşısına boşalmış kasayla çıkacak ŞÜKRAN KETENCİ belirtiyorlar. Yasalann çok sayı işveren haklan arasındaki denda yeni hükümleri ile, sendika ge, böylesi eşitsiz koşullarda kunılmaya çahşılacak. Baştan eşitYeni yasalann sendikalara ge sızhğın adeta teşvik edildiğini, siz koşullar herhalde sosyal basendikalı işçi sayısmda önemli tirdiği yükümlülüklerin parasal azalma olabileceğini, aynca ai nşa katkı saglamayacak, sendicephesi, zorunlu genel kurullar dat toplanmasının bir sorun ha kal haklann mücadelesinin yeniharcamaları, sendikaların 1 den başlatdacağı, işçiler, sendiOcak 1984'te yeni sendikal çahş line dönüştüğünü vurguladıktan kalar, sendikacılar için zorlu ma düzenine, çogunlukla boşal sonra, üye sayısı acısmdan büyü günler yaşanacaktır" şeklinde mış kasalarla başlamalanna yol yecek sendikaların ise, çahşma durum değerlendirmesi yapıyoralam ve gücü açısından çok şey açacak. yitirmiş olduğunu bildiriyorlar. lar. Gerek şubeler, gerekse genel "Biz yeui yasaya uyabilmek, Yine de sendikacılar ve sendimerkezleriçinarka arkaya yapı sendikalarımızı kapanmadan kalar için güncel sorun, 1 Ocak lacak genel kurullar, delege se kurtarmak için, her kademeye 1984'te kapanmış olmamak, çimlennde, Türktş'in yorumu getirilen sayısız formalite, bü sendikanın fesh edilmesi konunun benimsenmemesi, delege se rokrasi işlemleri ile boğuşmak muna düşmemek için, yasanın çimlerinin hakim huzurunda ko tan asıl işimiz sendikacılığı, işçi öngördüğü zorunlu işlerin taşulu aranmadan, işyerlerinde ya nin haklarını konımayı düşüne mamlanabilmesi. Nasıl uygulapılabilmesi halinde dahi, örneğin mez durumda olacağız. Yasaya nacağma açıklık getirilemeyen, Tek Gıdatş gibi büyük bir sen uyma için yapılacak genelkuruV ya da uygulanamayan yasa hüdikaya maliyeti 100 milyonu ge larla sendika kasalan da boşala kümleri, Türklş'in bu konulaçiyor. Yasanın çok tartışılan yo cak. 1 Ocak 1984 sonrası, çalış ra ilişkin hazırladığı raporun tarumlanmasında, delege seçimleri ma alanı yasalarla snurh, ekono mamlandığı ve yetkililerden göiçin de hakim huzurunda yapıl mik gücü olmayan, bürokrasiye rüşme istemine olumlu yanıt ma koşulu aranırsa, aynı şube boğulmuş, bütün dikkatlerini beklendiğibildiriliyor. Bu arada de binlerce üyesi olan bir sendi kapanmamak için yasalara yann başlayacak Türklş'in tukanın pazar günlerine ve bir sa uyumlu kalmak üzere bürokra zük değişikliği genel kurulunda lona sığdırarak, hakim huzurun tik işlere boğulmuş işçi sendika da, nasıl uygulanacağı tartışılan da delege seçimlerini nasıl yap lan ile, çok güçlü işveren sendi yasa hükümleri gündeme geletırabileceği, ne kadar zaman ala kalan karşı karşıya kalacak. Işçi cek. cağıgibi maddi güçlükler yamnda, parasal yükümlülük açısından da, seçimlerin sendikaya bedelini birkaç katına çıkaracak. Böylece 12 Eylül sonrası sendikalar kasalannda oluşan birikim, yasaya uyumluluk çahşmaIstanbul Haber Servisi ls nimi olarak yenıden 1. ve 2. sılan için eriyip gidecek. Işveren nıf olarak sayılıyor ve YÖK Yatanbul Üniversitesi'ne bağlı fen, sası'nda 1. ve 2. sınıflara getirisendikaları çok güçlenmiş kasabiyoloji, fizik, matematik bö len baraj 3. ve 4. smıflar öğren larla yeni sendikal çalışma dönelümlerinde yasanın diğer üniver cilerine uygulanıyor. minde, sadece faaliyet alanlan siteler ve fakültelerden değişik çok fazla sınırlanmış değil, kaSöz konusu yönetmeliğin diyönetmelik yorumlaması nedeni ğer fakülteler, üniversiteler yösaları da boşalmış işçi sendikaile üst smıflardan 500 öğrencinin netmelikleri ve YÖK yasası ile de larınm karşısına çıkacak. örnekaydı silindi. ğin Türkîş Genel Başkanı'nın çeliştiğini savunan, öğrencilikle başkanı olduğu Teksıf SendikaAdı geçen bölümlere ilişkin ilişkileri kesilme durumuna düsı, yeni yasaya uyum için ard aryönetmelikte 2. sınıfı tamamla şen öğrenciler, durumun düzelda yapılacak genel kunıllar soyan öğrenciye ön lisans diploma tilmesi için fakülte yönetimine v < nuzunda 1 Ocak 1984'e aşağı yu sı verilmesinden hareketle 3. ve üniversite senatosuna yapılan gi karı boşalmış bir kasa ile girece4. sınıflar öğrenimi, lisans öğre rişimlerden bir sonuç alamadık ğini hesaplarken, karşısındaki işlannı, YÖK'e ve yargıya başvur veren sendikası Tekstil İşverenduklannı açıkladılar. leri, en son genelkurulunda kaBir kısmına Öğrencilikle ilişkı sasında milyarlar biriktiği için, lerinin kesildiği bildirilen gen; üyelik aidatlannın düşürülmesi ler, uygulamamn sadece açıklc kararını aldı. nan yorum açısından değil, biı 2821 sayılı Sendikalar Yasası çok nedenle yasal olmadığını b ile 2822 sayılı Toplu Iş Sözleşmelirterek, V98283 öncesi öğrenc si Yasaları'nın getirdiğı yükümler için eski yönetmeliğin geçe lulükleri uygulamak üzere çalışli olmasını öngören yasa hükmı malannı sürdüren tşçi Sendikanün de çiğnendiğini bildirdile KONYA, (UBA) Konya öğrenciler ayrıca fakültede ^a ları Yöneticileri, yeni durumlaruıı içi boş balonlara benzetiyor Selçuk Üniversitesi Mühendislik taya yapılan ilanda, belgelenm lar. Çünkü ilgili yasa hükümle ve Mimarhk Fakültesi Dekan ve lerine gerekçe yapılan derslf ri, bir yandan 28 iş kolu için fii kili, Prof. Akbay Tugan Gökçe, için ekime kadar haklan oldug len en fazla 23 sendika kalması görevinden alındı. nun açıklandığını, bu nedeı Selçuk Üniversitesi'nin yeni çoğunluğun nasılsa haklan \ sonucunu getiriyor. 800 civanndaki sendikanın federasyonların Rektörü, Prof. Süleyman Kada diye, farkh derslerden sınava s Türkiye tipi tek sendikaya dö yıfçılar Mühendislik ve Mimar meyi yeğlediklerini ve sınav h< nüşmesi, birleşmeler, kendini hk Fakültesi Dekan vekilliliğine lannı kullanmadıklarını açık fesh etme ya da kaülmalar ile 50 Prof. Fikret Kutman'ın getirildi dılar. Son aşamada bu ilaı civannda sendikada toplanması ğini söyledi. Prof. Kutman'ın gö kaldırılarak, son haklarını k nın sendikal özgürlüklerin sınır reve başlamasıyla dekan yardım lanmamış olan öğrencilerin lanması pahasına büyük ve güç cıları, Doçent Mustafa Karadu razlanna karşı "yanhşlık ya] lü sendikalara dönüşme görün man ile Doçent Nuri Ergin'in de dı" açıklaması ile yetinildij tüsünün gerçeği yansıtmadıj£ım görev süreleri sona ermiş oldu. öne sürdüler. Zeki Müren Bodrum'da içini döktti: "Sanatı noktalanmış fani bir kulum" Hayat yorgunu sanatçı: "Zeki Müren Sanat Vakfı, Sadullah Ağa'nın, Dede Efendi'nin, Hacı Arifin eserlerinin toplanacağı, bir güzelliğin arşivlendirileceği vakıf olacak. Sağlığım bana biraz can ve coşku verse bunu mutlak gerçekleştireceğim." KENAN MORTAN "Sayın Yeşilova, gazeteci arkadaşların her sualine bütün samimiyetimle cevap verecefcim. Yarın öğle sularında Bardakçı koyunda kendilerini bekleyeceğim." Turk musikisinin yaşayan ustadlarından Zeki Müren göruşme dileğimizi yazar Mustaf a Yeşilova'ya böylç yanıtlıyordu. Bodrum muhabirimiz Ender Uslu ile motorla Bardakçı koyuna geçiyoruz. Sanatçı guneşlenmekte. Şoförunun usulca uyarmasıyla kalkıyor. Nezih bir ifade, veciz bir dil ve bir tstanbul efendisi kibarlığıyla bizi selamhyor. Hoşbeşler hep sağlığı uzerinde duğümlenmekte. Üç kalp damarının tıkalı olması sanatçıyı hayat yorgunu kılmış. "Ashnda konuşmak bile bana anlamsız gözuküyor. Tam anlamıyla hayattan soğumuş durumda hiç bir şeyden zevk almıyorum" diyor. Kendi deyımiyle, "sanatı çoktan noktalanmış fani kul" ama aynı zamanda "Maestro" duzeyine ulaşmış bir sanatçı olarak, Turk musikisinde bir duzenleme yapacak bir vakıf \çin yaklaşımını soruyoruz. Güzel bir ornek ortada. Cenap And Muzik Vakfı'nın klasik Batı müziğinde sanat çılarımıza nasıl ruh verdiği, Ankara Oda Orkestrası'nın guzelim icralannı nasıl plâğa dönuşturduğu bilinirken, Turk muziği cephesi ne olacak? Müren ellerini birbirine kavuşturarak tane tane anlatıyor: "Zeki Müren Sanat Vakfı tahayyül ettiğim ve mutlaka gerçekleştireceğim bir olay. Biraz sağlığım bana can ve coşku verse. Sadullah Ağa'nın, Dede Efendi'nin bir Hacı Arifin eserleridir toplanacak olan, bir guzelliğin arşivlendirilmesidir, yapılacaktır. 1950 sonrasının mütevazi ama titizce toparlanmış eserleri esasen bendenizrte mevcut. Varolanı yaşatmak, yeni yaratılacak olanı desteklemektir bu vakfın ezcümle gâyesi." Türk musikisinin böyle bir vakıfla toparlanması yepyeni bir gelişim. Bu yaklaşım sonrası, "Üstad Neyzen Niyazi Sayın Di Arkadaşlarınuzla soyleşen Zeki Müren arada bir meşhur kahkahalarını atıyordu... Fotoğraf: ENDER USLU Fen Fakültesi'nden 500 öğrencinin kaydı silindi O&UUM ET&EME YAPMA AAVlM AAA.. Bâk: SUMUM TÜH ÇOCUK.. LJ&LU COCUK OL BAVCAVIM M 'OLACAkC VARAMA2: MJÇ SÖZ. D'UME &AK SEN BÎZiM SÖZÜMUZU DiNUE OUACAK&IN İsmail Gülgec van edebiyatını ceng denilen bir aletinde buluşturuyor. Siz sahneye çıkmasanız bile teorik müzik konusunda böylesi çalışmalar yapıyor musunuz?" diye spruyoruz. Zeki Muren, "Nıyazi'nin bu çalışmasından haberdarım. O New York'da ders veriyor. Ama bendem'z Texas'da canla uğraşırken inanın bu işlere girişemiyorum" diyor. Yine de kendisinin kıştan bu.yana vitray suslemesiyle uğraştığı bilinmekte. Zaman zaman Bodrum'da seher vakti kalkıp bir bestenin ilk titreşimlerini de yaşadığı anlatılmakta. Yine konuya dönuyoruz. Çokça yaşadığımız bir tartışmayi "tek seslilik çok seslilik" konusunda yaklaşımını üstad şoyle yansıtıyor: "Çok seslilik geniş aıriamda Türk musikisinde mumkün değildir. Çünku bestekâr partisyonunda ya çeyrek, ya da yarım nota kullanır, notayı ezer adeta. Sonra yanına ya bir diyez, ya da bemol koyar. Hiç bir Batı enstrümanı bunu çalamaz. Kesiktir çünkü ses. Bir tek bunu rahmetli üstad Feyzi Aslangil piyanoda çift tuşa basarak gerçekleştirmişti." Bu anlatılanlar Turk musikisinin bir "şek» engeli mi?" tşte burada sanatçı belkı de ılk cüretkâr sözcuğu kullanıp, "Hayır hayır. Ama bu musiki eziyetin ezilmişliğin terennümüdür. Tek seslilik biraz da.buna dönük kullanılmakta" diyor. Insanoğlu, Ataturk'un radyoda Batı musikısıni neden "mecbur" ettiğini daha ıyı anlıyor bu sözlerle. Ezi MUAMMER TUNCER yetin artık nağme olmaması için Anadolu Yazıları Sergisi'nde, Atatürk buyruğuyla Saygun'lar, yazınm Anadplu'ya gelişinden Erkin'ler davet alıyor, o yıllarda. başlayarak 20. yüzyıhn ilk çeyrePeki bu ekolde sahneye çıkmış ğine değin yazı örneklerini izlibir sanatçı olarak Zeki Muren' yoruz. in farklılığı ne? Işte bunu kenAnadolu'ya ilk giren yazı çivi disi şöyle ifade ediyor: yazısı oldu. Ticaretçi bir kavim "Efendim, bendeniz sahneye olan Asurluların, l.ö. 19. yüzyıl yeni yankılar getirmeye çalıştım. sonlarında ticaret amacıyla AnaYılların bendeki ısrarı belki de dolu'ya gelip yerleşmeleri üzeribunda saklı. O yıllarda bendeniz ne, Hititler bu kavmin kullandıçok sesli coşkuyu sahneye getir ğı çivi yazısım benimsemeye başmeye çalışmıştım. 1950 ortala ladılar. Sonraları Urartular da rında okuduğum parçalar bir aynı yazıyı kullandılar. Sergide, Muhlis Sebahattin Bey'den son bu olgulara ilişkin Kultepe'de, ra ilk olarak potborinin sahne Boğazköy'de bulunmuş, belge ye gelişidir. Ve bu fani kul bu niteliğinde tabletler gorüyoruz. tempoyu 25 yıl sürüklemiştir Kral yılhkları, antlaşmalar; yasa, sahnede. O baston gibi mikro ferman, yönetmelik, mahkeme fın ötıünde durarak ölümii teren tutanakları, ticari anlaşmalar ginjm eden anlayışa şekil ve 6z bi yönetsel ve hukuksal içerikli olarak bir tepkidir yapmaya ça metinler yanında, halkın yaşanlıştığım." tısını yansıtan dua (yakan), fal, Çok seslilik boylesı geniş bir kâhinlik, bayram törenleri, yaperspektifbildiğimiz kadanyla zınsal efsaneler gibi belgeler de ilk kez teorik boyutuyla açıkla dikkati çekiyor. Bu ilginç belgenan biçimiyle arabeske yakla leri seyrederken gözumüz, Suli şımı ne sanatçının? "Öyle kotu adlı bir çocuğun yarım mine güdeyip bir kalemde silmemek ge muşe satılmasma ilişkin bir tabrek bu olayı. Hir Orhan Gence lete takılıp kahyor... bay bunu terennüm etmiştir. YAZI ÇEŞtTLERİ Haa taklidleri diyeceksiniz. Bu Eski Anadolu toplumları dasanatımızın genel sorunu. Tak ha sonraki çağlarda gerek kendi lid sadece aslını aratmakta. Ara içlerinde oluşmuş, gerekse dışanağmeden 10 beste çıkaran an rıdan gelmiş pek çok yazılar kullayış ne olur ki? Bakın arabesk landılar: Frig, Karia, Lidya, Likbile bir Lübnanlı Feyruz'un di ya, Side yazılarının yanında çelinde çok sesli olma çabasında" şitli lehçelerin yazıları da sayıladiyerek arabeski anlatırken bi bilır. Ayrıca, Perslerin istilasıyla zim usumuza " o halde devlet gelen Arami yazısı, Romahların radyosunda neden bu yasakla getirdiğı Latin yazısı ve eski çağma?" sorumuza Muren, "dev larda en uzun süre kullanılmış let belki yasaklama koyarak Grek yazısım da beürtmek gerekendi klasik müziğini korumak kir. istiyor. " diyerek yanıtlıyor. İslamlıkla birlikte Arap yazıSanatçı Zeki Muren daha çok sım benimseyen Türklerin Anakonuya giriyor. Bir Eurovision dolu'ya yerleşmelerinden sonra, konusunda "Ulusal olanı bula bu yazı Anadolu'da geniş ölçüna kadar katılmamalıyız" diyor. de kullanıhr hale geldi. OsmanSonra devlet sanatçısı ünvanı h döneminde Arap yazısı Türk alan sanatçıların ki kendisi hâlâ hattatların elinde etkin bir sanat bu unvana nedense layık görül aracı oldu. Sergide, Şeyh Hammemistir Ingiltere örneğinde ol dullah, Ahmet Karahisari, Esaduğu gıbı sanaf koruvan bir Art dullah Kirmani, Hafız Osman, Covacil doğal üyesi olarak sanat Mustafa Rakım, Mahmut Cellapolitikasına yön vermesini öne leddin, Necmettin Okyay ve daha birçok hattatın, hak sanatının riyor. Selçuk İjniversitesi Öğretim üyesi Prof. Gökçe \ıden alındı Anadolu Medenivetleri Sergisi Anadolu'da kullanılan yazı çeşitleri MEZAR STELl Kartal motifiyte işlenmiş olan bu mezar Roman döneminin tipik stellerinden biridir. İ.S. 4. yüzyıla ğu belirlenen bu yapıt, GUneydoğu AnadoluBelkız harab* getirilmiştir. özgün örneklerini gorüyoruz. Antik çağdan kalma mezar taşlarına biraz dikkatlice bakınca, insanların ölum konusundaki duşuncelerini, sağlıklannda yaptıklan işleri bu taşlardaki kabartmalardan okuyabiliyoruz. Haç biçimli Bizans stellerinde, kabartmanın yerini yazıtın aldığını, tek Tanrılı din kavramının işlendiğini gözlüyoruz. Selçukluların koyun biçimindeki, Orta Asya kökenli mezar taşlan Akkoyunlulan, Karakoyunluları simgeliyor. MEZAR TAŞLARI Sergide yer alan Osmanlı mezar taşlarını da ilgıyle izliyoruz: Bir erkeğe ait mezar taşına bakınca, ölenin sağlığım yaptığını, rutbesini, tari subuysa hangi tarikattaı nu, hatta derecesini gt ruz. Kadın mezar taşlc likle kuçük bir topuz t bitiyor. Kanımca, bu sergıd< örneklerin en ilginci, dı zecilerimizden Sayın gun'un Eyüp yöresin resmini çeküği ve daha yın Prof. Nurhan Atas giye getirdiği bir mez; taş, küçük oğluyla bi bir anneyi gösteriyor. rıklı bebek, annesinin mvş gibi, kadını simgı oturtulmuş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle