Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 16 TEMMUZ 1983 İstanbuTda İmar Affı ile ilgili tespit çalışmalarına başlandı İSTANBUL, (THA) İstanbul'da imar affı ile ilgili tespit çalıyııalarına başlandığ; bildirildi. İnşaat Mühendisleri Odası İstanhul Şubesi Genel Sekreteri Cemil Tü>süz, imar affı değerlendirme çalışmaları sırasında istenecek statik projelerin yapımı için uyeulanaeak birim fiyatlannı açıkladı. İstanbul Belediyesi yetkilileri, Inıar Affı Yasasrnın ikinci bölunıu olan tespit çalışmalarına başlandığını açıkladılar. Yetkililer, imar affı için başvuran yapı sahipleri ile gecekondu hak sahiplennin bağlı bulundukları belediye şube miıdürlüklerinden bölgelerinde yapılacak tespitçaiışmalarının tarihini öğrenebileeeklerini belirttiler. Alınan bilgiye göre, tespit çalışmalarında imar mevzuatına aykırı yapı sahiplerinden tapu, çap, proje, inşaat ve iskân ruhsatı, gecekondu hak sahiplerinden ise, vergi makbuzu, elektrik ve su faturası istenecek. Yetkililer, tespit çalışmalanndan sonra baslanacak değerlendirme çalışmalan sırasında, imar mevzuatına aykırı yapı ve gecekondu sahiplerinden mimari proje ve statik rapor isteneceğini de bildirdiler. Tespit çalışmalan hakkında gerekli bilgiler ise, Belediye Şube Müdürlükleri'ndeki Danışma Bürolarfndan sağlanacak. İnşaat Mühendisleri İstanbul Şubesi Genel Sekreteri Cemil Tiiysüz yaptığı açıklamada, statik proje yapımında Odanın bu yıl için saptadığı birim fiyatların uygulanması gercktiğini söyledi. Statik proje yapımında 50 metrekarelik konutta 13 bin 330 lira, 100 metrekarelik konutta 21 bin 800 lira ücret uygulanmakta. Bu konudaki tarifenin Odadan 100 lira karşılığtnda alınabilece*i de belirtildi. Belediye Başkanı başkentin sorunlarını anlattı Onder: Ne yapmaya kalksak yalnız kötü yanlarmı bulup yazıyorsunuz JÜLİDE GÜLİZAR "Hayııır, tektif degildi, emirdi, nöbetdeğişimiydi. Askerlikte böyledir. Görev teklif edilmez, verilir siz de yaparsınız" diye başladı söze Ankara Belediye Başkanı. Kendisine 2.5 milyonluk başkentin belediye başkanlığı önerildiğinde, bu göreve hazır mıydınız, yoksa içinizde bir ürküntü duydunuz mu, diye sormuştum. Sonra sürdürdü konuşmasını. "Akçay'daydım. 12 Eylül günü saat 10.00'da geldiler ve seni götürüyoruz dediler. Hiç sormadan çıktım." Emekli Tuğgeneral Süleyman Önder hiç sormadan çıkmış, önce İzmir'e gitmişler, sonra Ankara'ya gelmişler, geride kalan eşi, çocukları ve sevenleri korkmuş, üzülmüş, ağlamışlar. Oysa bu arada Önder'e Ankara'da yeni görevi bildirilmiş ve 16 Ey 1 İnsaııî değilse de maddî sorunlar çözülecek Mevlanakapı'daki korunmayu muhtaç çocuklar >harap yurttan kurtuluyor İstanbul Haber ServUi \le\lanakapı Yetiştirme Yurdıı'ndaki çocukların, çektikleri çilenin bir bölümü önümüzdeki günlevde sona erecek. Yepyeni bir binaya tas.ınacaklar, bir ölçüde rahaia ka\uşacaklar. 23 Mart'ta gizlice girip gezdiğimiz, kışları yatakhanelerinde soba yanmayan, harap, pis \e bakımsız MeUanakapı Yetiştirme Yurdu pek yakında terk edilecek. Bu \urttaki çocuklar iş adamı Ali Rıza Çarmıklı'nın vardımlarıyla onarılıp düzenlenen, Fatih Camü'nin Akdeniz Medreseleri'ne taşınacak. kesim yeri, spor sahaları, sosyal faaliyet odaları, çamaşırhanesi, ütü odası, 60 kişilik yemekhanesi, reviri, döner sermaye atelyeleri, müdür, idareci, nöbetçi öğretmen lojmanları ile Mevlanakapı Yurdu'ndan sonra tam bir cennet Fatih Yurdu. Hemen hemen tamamlanmış durumda. Çocukların pijamalarına kadar her şey yenileniyor. Fatih Yetiştirme Yurdu'nun Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından açılması bekleniyor. Mevlanakapı Yetiştirme Yurdu'ndaki çocuklar yeni binalanna kavuştuklarında hiç değilse maddi sorunları bir ölçüde hafıflemiş olacak. Ancak gerek uzmanların, gerekse yetiştirme yurdundaki çocukların üzerinde durdukları asıl sorunun çözümlen, anne ve babası tarafından lenmesi için "Çocuklann Korunihmal edilen, fuhuşa, dilenciliğe, ması" kavramında değişiklik gealkollü içkiler ya da uyuşturucu rekiyor. Korunmaya muhtaç çomaddeleri kııllanmaya veya ser cukların insan iHşkilerinde karseriliğe süriiklenmek tehlikesine şılaştıkları güçlüklerin yenilmemaruz bulunan çocuklara ko si, topluma uyum sağlama sorunmaya muhtaç çocuk denir." runlarının çözümlenmesi, çocukAraştırmalara göre, yüzde ların yaşamlarının en kritik ça86'sının kişilik yapısının normal ğını uzman olmayan ellerde gegelişmediği belirlenen yetiştirme çirmelerinin önlenmesi biraz dayurtlarındaki çocukların başla ha rahat bir çatı altına geçmekrında uzman eğitimciler bulun le sağlanamayacak.. Çocukluğunu yurtlarda geçirmiş 12 yaşınmuyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat daki bir kıza, "Kendimi cevreFakültesi Pedagoji Bölümü öğ me karşı çok küçiik hissediyorencilerinden bir grubun mezu nım, belki büyüyünce hiç kimniyet tezi olarak yaptıkları bir se bana toplumda yer vermeyearaştırmaya göre, yetiştirme yurt cek sanınm." dedirtmemek için, larındaki "grup öğretmenle binalardan, eşyalardan başka ri"nin büyük çoğunluğu özel bir şeylerin değişmesi gerekecek... eğitim görmeden bu göreve getiriliyorlar. Bu eğitimcilerin yüzde 80'i İlköğretmen Okulu mezunu. Özel eğitim olarak 15 günlük ya da nadiren 1 aylık kurs görenler yüzde 15'i bulmuyor. Grup öğretmenlerinin yüzde 67'sinin ye• tiştirme yurdu deneyimi 13 yıl arasında. uzmanlar, yetiştirme yurtlarındaki personelin çocuk ANKARA (Cumhuriyet Bügelişimi ve psikolojisi konusunda asgari eğitimden yoksun ol rosu) Emlak vergisi beyannamasının da yurtlardaki çocukla me verme süresinin t ağustosa rın yetişmesine olumsuz etkide değin uzatılmasıyla ilgili tebliğ dünkü Resmi Gazete'de yayınbulunduğunu belirtiyorlar. landı. Maliye Bakanhğı'nın yürürlüğe giren tebliğine göre, beyanname verilmesinde mükdleflere kolaylık sağlanması için eerekli önlemler alındı. Bakanlar Kurulıı Kararı ile İstanbul Valiliği'ne devredilen, ve 70 nıilyon liraya onarılıp döşenen Fatih Külliyesi'nin Fevzi Paşa caddesine bakan üç bloku, son eksiklikleri tamamlanarak Fatih Yetiştirme Yurdu adı altında öniımüzdeki günlerde hizmete girecek. Yetiştirme Yurdu'nun üç bloku, sosyal hizmetler, idare ve yatılı kısım olarak ayrılmış. Kaloriferli, 150 kişi kapasiteli Fatih Yetiştirme Yurdu'nda çocuklar 8 . kişilik odalarda kalacak. Pınl pırıl tuvaletleri, duşları, modern mutfağı, özel kurban Ankara Belediye Başkanı Süleyman Önder... lül günü de fiilen başlamış Ankara Belediye Başkanlığı gorevine. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nuen arzumla ayrılmamıştım. Yol bıtti demişlerdi ve ayrılmak durumunda kalmı^tım. Askerlikivıı kopmamıştım gönül olarak, kopmak da islememiştim. Yeni görevim bildirildiğinde böyle milli bir şahlanış doneminde benim hizmetime de ihtiyaç olduğunu düşünerek sevinmiştim. Kendimi hazır hissetmemek diye bir şey geçmedi aklımdan. Ulvî bir vazifeydi ve bu konuda deneyinıim de vardı. 12 Mart sırasında da görevliydim ve belediyede trafiğe bakmıştım. Ayrıca biz askerlerin yapısından gelen bir şey vardır. Yeni bir görevin başına geçince, sıfırdan başlamış gibi okuyup öğrenmeye koyuluruz hemen." Sayın Başkan, başkentin sayısız sorunlarından birkaçına değinebileceğiz sanırım. ilk olarak, kaldırıtan dolmuşlardan sonraki duruma bir göz atalım mı? ÖNDKR Statioıı Juimuşların kaldırılması kararı İlTrafik Komisyonunda 1979'daalınmış bir karar. Bu komisyonda tasımayia iigiiı kuruluşların temsilcileri var. Belediyeden de bir tek üye bulunuyor. Biz geldiğimizde kararın uygulanmasına ba^lanmıştı ve biz son parti uygulamayı yaptık. Onu da tehir ede ede 11 Nisana kadar geldik. Station'lar için bir yönetmelik hazırlamıştım. Arabalann aynı renge boyatılması, şoförlerde kıyafetlerin yaz ve kış için ayrı renklerde ve tek tip olması vs. vardı yönetmelikte. Boyanın ne olduğunu bilmediğimden, şoförleri askeri düzene sokmak istediğime kadar bir sürü itirazlar oldu. Sonra da Danıştaya başvurup kaldırttılar. Aslında ben, bu basından çok şikâyetçiyim. Neyi yapmaya kalksak yalnızca kötü yanlarını bulup yazıyorlar. Demek isteme Tutanaklardan DISK davası Fehmi Işıklar: Suçlama için kullanılan yönetmelikler lehte delil olabilir tstanbul Haber Servisi DİSK davası yargılamasında Genel Sekreter Fehmi Işıklar, delil olarak okunan, DİSK uzmanlık dairelerine ilişkin yönetmeliklerin, DİSK'in demokratik düzen içinde, sendikal kuruluş olarak kurumlaşmak istediğini gösterdiğini söyledi. Işıklar, 118. deliller dosyası kapsamında okunan, DİSK'in basınyayın, dış ilişkiler, konferans salonunu kullanma, yazışmaların işleyişi gibi, çeşitli dairelerine ilişkin yönetmelikler hakkında görüş açıklarken, yönetmeliklerin DİSK'in sendikal faaliyetlerini sürdürme amacının ve kararlılığının kanıtı olduğunu belirtti. Çağdaş bir demokratik kuruluş, özel işletme işyereninin, uzun süre var olmak istiyorlarsa, uzmanlasmaya, uzmanlaşmış elemanlar çalıştırmaya gereksinme duyduklarını anımsatarak, DİSK'in okunan ilgili daireler yönetmeliklerinin, DISK'teki uzmanlık çalışmalarımn, daireler olarak işleyişlerinin yönetmeliklere bağlanması olduğuna işaret etti. Yönetmeliklerin tüzüğe uygun hazırlandıklarını, tüzüklerin de yasa çerçevesinde hazırlandığını bildirdi. "Dünyada hiçbir kuruluş, yönetmelikle çalışmalarını daha iyi düzenlemek istediği için suçlanmamıştır. Bizim için de bu yönetmelikler suçlama konusu yapılamaz. Suç niteliklerî yoktur, lehte delil olabilirler." dedi. tŞÇtDEN YANA DÜŞÜNEN PERSONEL tddianamede bölge temsilcilerinin, ideolojik görüş birliği içinde, işçi sınıfı bilimi doğrultusunda seçildikleri suçlamasının yer aldığınına değinerek, okunan ilgili yönetmelikte de görüldüğü üzere. bölge temsilciliği için sadece askerliğini yapmışy olma gibi, her işe alınmada aranan türden koşullar arandığını açıkladı. DlSK'e personel alımmda, genel olarak bütün personel için, işçilerin dayanışmasını savunma niteliğinin arandığını, işçiden yana düşünen, işçinin haklarını savunan kişileri secmenin doğal olduğunu, bir işverenin de, işletmesinin gelişmesini sağlayacak elemanı seçeceğini anlattı. Aynı şekilde DİSK'in konferans salonunun sadece sendikal çalışmalarda kullanılmasının yönetmeliğe bağlanmasının yönetmeliğe bağlanmasının, sendikal sorumluluğun gereği olduğunu söyledi. "SONUNA DEK YAŞAMA AMACINDAYIZ" Daha sonra söz alan genel başkan vekili Rıza Güven, 118 nolu delil dosyası kapsamında okunan tüzük ve yönetmeliklerden de görüleceği üzere, DİSK'in kurulduğu günden 12 Eylüle kadar yasal tüzüklerine uygun çalışmalar sürdürdüğünün ve çalışmalarını biçirnleyen yönetmelikler düzenlediğinin anlaşıldığını bildirdi. "DİSK sonuna dek yaşama amacındadır. DİSK'in tiizükleri yasaya uygun yapıldıgı gibi, ona uygun yapılan yönetmelikleri de yasaldır." dedi. İlgili daire başkanı olarak toplu sözleşme yönetmeliği üzerinde ayrıca durarak, sadece bu yönetmeliğin, iddianamede yer alan MarksistLeninist suçlamayı çürütmeye yeterli olduğunu savundu. "Işçi sınıfı bilimini, bizim anladığımızdan, amacımızdan farklı yorumlayan iddianame toplu sözleşme düzeninin MarksizmLeninizm ile nasıl bağdaştığını açıklamak zorundadır. MarksistLeninist bir örgtttün işveren sendikası ile bir masaya oturması, sözleşme yapması mümkün değildir. Amaç maddesi DİSK'in toplu sözleşme prosedürünü yasal bir hak olarak benimsedigini gösteriyor. Marksist Leninist düzende, felsefede toplu sözleşme yapma hakkı bulunmadıgına göre, DİSK'in yönetraeli£ine koydugu ilgili hükümier, iddianamenin tersine, yönetmeliğin lehte delil olarak değerlendirilmesini gerekli kılar." şeklinde konuştu. Güven, yargıcın yönelttiği soru üzerine, "işçi sınıfı bilimine uygun toplu sözleşme" prosedüründen, dünya sendika harekeünin bu alandaki deneyimlerinden yararlanarak toplu sözleşme taktiği geliştirmeyi anladıklarını açıkladı. İşçiye toplu sözleşme görüşmeleri hakkında ayrıntıh bilgi verme, ne diyeceğini sorma gibi yönetmelikte öngörülen prosedürün, iddianamede öne sürüldüğü gibi, Marksist Leninist taktikler olsa idi DİSK kurulduğundan bu yana yer alan söz konusu ilkeler nedeniyle pek çok dava açılmış olması gereğine işaret etti. Delil olarak okunan tek tip demokratik tüzüğün, eksik görülen maddeleri için Çalışma Bakanlığı denetimi sırasında uyarı aldıklarını, ancak yasaya uygun düzenleme istenen konular içinde, tüzüğün iddianamede suçlama konusu edilen hiçbir hükmünün yer almadığını açıkladı. tlgili makamlarca yasaya aykırı bulunmıyan, diğer maddeler ile birlikte düzeltrne istenmiyen tüzük hükümlerinin lehlerine delil olarak değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Söz alan Kemal Nebioğlu, delil olarak okunan ve yönettiği dairelerle ilgiliyönetmelikler üzerinde durarak, yasaya ve tüzük hükümlerine uygun hazırlandıklarını söyledi. Yine 118 nolu deliller dosyası kapsamında okunan, DİSK kurulmadan önce birkaç sendikanın ortak olarak yayınladıklan, iddianamede DİSK'in çekirdeği olarak niteIendirilen dayanışma bildirisi üzerinde durdu. Okunan metin altında imzaları bulunmadığını, asıl metinde imzalar olması gerektiğini, aslının aynısı olduğundan da şüpheli olduğunu, çünkü Paşabahçe grevine Türkİş yönetiminin karşı çıkması üzerine, birkaç sendikanın bir araya gelerek yayınladığı bildiri tarihlerinde, DİSK'in adının henüz düşünülmediğini, çok sonra ve uzun tartışmaların ardından bu adın bulunduğunu, metnin içinde DİSK'in adını kullanmış olmalannın maddeten olanaksız bulunduğunu anlattı. iddianamedeki suçlamanın gerçek olmadığını bildirdi. İddianamede tüzüğün amaç maddeleri ele alınarak getirilen "kurutuşundan itibaren illegalite" suçlaması üzerinde durarak, tüzükte yer alan amaç ilkelerinın geniş açıklamalarının kuruluş bildirgesinde yer Korıınmaya muhtaç çocuklarla uzmanların ilgilenmesi şart İstanbul Haber Servisi Kesin sayı verilememesine rağmen, Türkiye'de 4 milyonu aşkın korunmaya muhtaç çoctık bulunduğu biliniyor. Bunların ancak yaklaşık 25 bini çeşitli yurtlara ve benzeri kurumlara yerleştirilerek koruma aluna alınabilmiş. 1957 yılında yürürlüğe giren 6972 sayılı yasa, korunmaya muhtaç çocuğu şöyle tanımlıyor: "Beden, ruh ve ahlak gelişmesi tehlikede olup, anne ve babasız, anne \e babası belli olmayan, anne ve babası tarafından terkedi Kadıköy 8 saat süreyie elektriksiz kaldı İstanbul Haber Servisi Ümraniye indiricisindeki programlı genişletme çalışmalan nedeniyle Kadıköy yakası bayramın son günü yaklaşık 8 saat elektriksiz kaldı. Türkiye Elektrik Kurumu'nun Ümraniye indiricisinde programlı bir tevsi (genişletme) çalışması yapılıyor. Önceki gün tatil olmasından yararlanan TEK ekipleri, çalışmalarını sürdürebilmek üzere sabah 10 dolayında Kadıköy yakasına verilen elektriği kesti. Programa göre saat 17 dolaylarında verilmesi gereken elektrik, ufaktefek teknik aksaklıklar nedeniyle ancak 18 dolaylarında verilebildi. Emlak vergisi beyannamesi verme süresi 1 ağustosa uzatıldı Levent'in merkezinde ava çıktı, bir kişiyi yaraladı İSTANBUL, (UBA) Levent'in merkezinde av tüfeği ile avlanmaya kalkışan kişi, bir kişinin yaralanmasına neden oldu. Levent, 4. Gazeteciler Sitesi A/C blok 6 sayılı evin bahçesinde 17 yaşındaki Rıdvan Atak isimli genç av tüfeği ile atış talimi yapmaya kalktı. Bu sırada yoldan geçmekte olan 15 yaşındaki Serkan Erhan tüfeğin saçması ile yaralandı. istanbul Uluslararası Yaz Okulu öğretime başlıyor İSTANBUL (THA) İstanbul Üniversitesi Iktisat Fakültesi tarafından düzenlenen "tstanbul Uluslararası Yaz Okulu" 18 temmuz pazartesi günü öğretime başlayacak. Türkiye'de ilk kez düzenlenen Yaz Okulu'na dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen üniversite öğrencileri katılacak. İstanbul Uluslararası Yaz Okulu Organizasyon Komitesi Başkanı Prof. Dr. Necati Mumcu'dan alınan bilgiye göre Yaz Okulu, uluslararası düzeyde bilgi ahşverişini saglamak amacı ile düzenlendi. Yaklaşık altı hafta sürecek Yaz Okulu'nda ekonomi, sosyal siyaset, endüstriyel ilişkiler, uluslararası siyasal sorunlar ve turizm konuları ele alınacak. tstanbul Haber Servisi Cevizli'de Dragos Ttpe'de dün öğ leden sonra çıkan yangın heyecan yarattı. 18 dönümlük bir alana yayılan yangın tehlikeli boyutlara ulaşmadan kontrol altına alındı. Istanbul'un tanınmış yazlık semtlerinden Dragos Tepe'nin etrafını dolaşan toprak yolun kenarında başlayan yangın ilk olarak çevre halkı tarafından söndürülmeye çalışıldı. Saat 13.00 dolaylarında bilinmeyen bir nedenle yol kenarındaki çalılıklarda başlayan yangın, rüzgârın etkisiyle yayıldı. Yangın saat 15.30 sularında Maltepe, Kartal, Pendik itfaiyelerinin ortak çahşması ve İkinci Zırhh Tugay 2. Bölük'ten yaklaşık 200 asker ile çevre halkınm katkılarıyla söndürüldü. Dragos Tepe'de yungırı çıktı Camide mi otursunlar? aldığını, bu açıklamalara bakılarak amaçların yorumlanması gerektiğini belirtti. Birkaç örnekle iddianamede Marksist Leninist felsefeden kaynaklandığı öne sürülen ilkelerin anlamlarını kuruluş bildirgesindeki açıklamaları ile dile getirdi. AnayaSayın Başkan, Ekspres otosaya dayalı düzeni benimsemiş büs uygulaması diye bir şey var ~ bir sendikal örgüt olduklarının Çok yararlı bir uygulama. N^ bu örneklerle açıkça ortaya çık var ki bazı semtlerde zamanlama tığını bildirdikten s'onra, tek tip açısından bir yanlışhk yapılıyor. demokratik tüzüğü, sendikalann Örneğin bir semtte, ki yıllardır tüzüklerinde yer alan değişik hü bu konuda başvuruları vardı, kümlerden doğan sorunları kal okullar tatile girdikten, hatta bir dırma ve sendika içi demokrasi kısım başkentli tatile çıktıktan ye işlerlik kazandırma amacı ile , sonra başladı bu uygulama. hazırladıklarını açıkladı. Söz Semt sakinleri şimdi, başansız alan Tuncer Kocamanoğlu, 118 sonuç alındığı gerekçesiyle bu nolu deliller dosyasının bütünü uygulamadan vazgeçilirse diye üzerinde yazılı hazırladığı görüş Vorkuyorlar. lerini okudu. Ancak yargıç deKorkmasınlar, liller aşamasında bundan böyle ÖNDERyazılı görüş açıklaması kabul et kaldırılmaz. Ayrıca bir yanlışhk daha yameyeceklerini, yazılı görüş verilmesi halinde, okunmadan dos pılıyor, hem belediye otobüsü yaya konacağını açıkladı. Daha hem de ekspres otobüs aynı sasonra söz alan bölge temsilcile atte yanaşıyorlar durağa ve ikiri, delil olarak okunan ilgili yö si de az yolcuyla hareket etmek netmeliğin, bölge temsikisi atan durumunda kalıyorlar. mada iddianamede yer alansuç ÖNDER Böyle bir sonuç, her lamalan çürüten nitelikte oldu iki otobüs ayti güzergâhlafı tağuna işaret ettiler. Duruşma so kip ettiği için doğuyor. Bir benunda tutuklu olan bölge temsil lediye başkanı bu kadar ayrffıtrycileri Sabahattin Topuz ve Tay la uğraşmaz. yar Elmas da tahliye edildiler. Haklısınız, ama bu ayrıntıyla uğraşan uzmanlar vardır. Bunların bir düzenleme yapması gerekmez mi? Şimdi bir de fotoğraflı toplutaşım kartı sorunu çıktı. Başkentliler otobüs idaresi önünde uzun kuyruklarda beklemek zorunda kalıyor. ÖNDER Toplu taşıma kartı, memur şehri olan Ankara'da, dargelirli yurttaşları düşünerek yaptığımız bir denemeydi. Çok kötü kullanıldı. Ortasından ayırarak bir kartı iki kişinin kullanmasından tutun da, gençlerin, topladıkları kartları birkaç durak sonra başka arkadaşlarına, devretmelerine kadar türlü yol suzluklar yapıldı. Bir tek kari neredeyse aile abonman bileti gibi oldu. Hem de inanılmayacak kişilerin bunları yaptıklarını gördük. Belirli hatlarda, ayrı renk kart kullanmayı ve daha başka şeyleri düşündük, ama yine de vatandaşlarımızın menfaatlerini gözetiyoruz. Bu bir denemedir ve her an vazgeçilebilir. Aslında bu uygulamada da biz zarardayız, tek kârımız elimize toplu pa44 yıldır oturduğu evinin cami avlusu içine alınmasını haksızlık olarak değerlendiren Zahide Tapalar, ra geçmesi. Ayda 70 bin kadar evini boşaltması için sürekli olarak Şenlikköy Camii görevlilerince rahatsız edildiğini öne sürüyor. kart satıyoruz. Günlük yolcu ka(Fotoğraf: Erdoğan KÖSEOGLU) pasitemiz 660 bin. Yani ihtiyacın yüzde 36'sı kadar. Otobüslerin semtlere dağıtımında da bir dengesizlikten yakınılıyor. Örneğin Sanatoryum'a saatte bir otobüs... ÖNDER Otobüs, minibüs ve özel halk otobüslerimiz var. Birine saplanıp kalmamak gerek. Aslında ulaşım sorunu otobüsle, dolmuşla değil daha başks sistemlerle çözülür. Şimdi onla rı başlatacağiz. diklerinıizi yazarlar. Hiç mi iyi bir şey yapmıyoruz yani? Sonra bir sürü şikayetler vardı o dol y muşlardan. Özellikle hanımlar, * iniş binişlerde ve eğilip kalkarlar *~ ken çok rahatsız oluyorlard. bakışlardan. $ Efendim hanımların o tür şikâyetleri şimdi, artan yolcu nedeniyle otobüslerde de sürüyor. Hem de fazlasıyla. Ayrıca kaçak çalışan arabalara eskinin iki katı fiat ödeniyor. ÖNDER Bakın, bir vasıtaya "dolmuş" dediniz mi, bu belediyenin görev ve yetki alanına girer. Biz taksidolmuş uygulamasını vilayete bildirdik. Onlem alsınlar diye. Benim yetkim yok ve bir şey yapamıyorum. Dolmuşların görevi şimdi büyük ölçüde minibüslere yüklendi, ama onların durumu da hiç iç açıcı değil. Her minibüste üstüste insanlar... ÖNDER Haklısınız, ama yakalayınca cezalandırıyoruz. Aslında sizleri olduğu gibi minibüsçüleri de memnun edemedik. Minibüsleri şehrin dış hatlarına vermeye çalışıyoruz. Şehir içinde toplu taşımaya dönmek şart. Şehir içinde bu sebeple otobüsleri kullanmak istiyoruz. Hakkaniyetle hareket edebilmek için, hiçbir mecburiyetimiz olmadığı halde, minibüs hatlarını kurayla dağıttık. Zayıf hatlara düşenler memnun olmadtkları için, birtakım çirkin dedikodulan da önleyemedik. Halbuki, her yıl hatları kurayla yeniden tesbit edeceğiz. 106 bin hektar sorumluluk alanımız var, kolay değil insanları memnun etmek. i avlusu Şenlikköy'de dokuz ev diye duvarla çevrilen alanda kalıyor İstanbul Haber Servisi Florya Şenlikköy'de 3040 yıldır oturdukları evlerinin duvarla çevrilerek, "Şenlikköy Camii ve Tesisleri Yaptırma Derneği''nce cami avlusu içine alınmak istendiğini belirten 9 aile, evlerinin yıktırılmak istendiğini, resmi kuruluşların duruma seyirci kaldıklannı söylüyorlar. Cami görevlileri ile yıktırılacağı önesürülen evlerin sahipleri arasında sık sık tartışma çıktığı bildiriliyor. Her yanı yemyeşil ağaçlarla dolu, güzel Şenlikköy'de şu günlerde tartışılan tek konu Şenlikköy Camü'nin yakınındaki bazı evleri de içine alarak avlu duvarı örmeve başlaması. Şenlikköy'ün merkezinde beyaz renkte, büyük bir cami yükseliyor. Yapımı yeni tamamlanan caminin sağ alt yanında Kuran kursu verilecek bölümü, biraz ilersinde cami görevlilerinin lojmanları, ortada şadırvan bulunuyor. Caminin girişinde küçük bir yapı daha yer alıyor. Bu iki gözlü binanın üzerinde büyük harflerle "Şenlikköy Camii ve Tesisleri Yaptırma Derneği" yazılı. Burada, demek başkanı Ayet Dinsel yurttaşlardan gelen bağışları topluyor. Cami görevlijerinin verdiği bilgiye göre, cami inşaatı tümüyle tamamlanmamış. Daha kütüphane, lojmanlar ve diğer ek tesisler yaptırılacak. Halen çevredeki evleri de içine alan 6 bin 991 metrekarelik alan kalın taş duvarlarla çevriliyor. Duvarın yapımı ilerledikçe, avlu içinde kalan ev sahiplerinin huzursuzluğu da artıyor, tartışmalar yoğunlaşıyor. Evi cami avlusu içinde kalan Zahide Tapalar, 44 yıldır Şenlikköy'de aynı evde oturduğunu, kayınvalide ve kayınpederinin cenazelerinin bu evden çıktığım anlattıktan sonra, şunları söylüyor: "Bu evin yıllardır vergisini veriyoruz. Bir gün yanımıza cami yapılacağım söylediler. Önce belediye izin vermedi. Ama, 1977 secimlerinde ne yapıldıysa yapıldı, dozerleri dayadılar. Temel atıldı. İnşaat devam ederken Ayet Dinsel ile köyiimüıün muhtarı bir ara bana gıldilcr. Kıble olmuyor, bira/. yrr la/ıııı dediler. Cami için iki kıv ıtrk.ı arkaya toplam 10 melrckııri'lik yeri kayınpederimin dikliği ugiivları sökerek bagışladım. Sonra ögrendik ki, cami bizim yıllardır oturduğumuz, vergisini ödcdigimi/ evimizin yerini de almış. Bir gün eve geldim. Ne göreyim, bahçemin çevresindeki tünı teller sökülmüş, beton, demir direkler dozerle yıkılmış. Şimdi sürekli rahatsız ediyorlar. Bu yapılan Müslümanlığa yakışır mı?" Şenlikköy'de şimdi oturduğu evlerinde doğduğunu söyleyen 24 yaşındaki Zeynep Karakuş, gidecek başka evleri olmadığını belirtiyor. Azime Kelleci, köye 1961 yılında geldiklerini, o sıralarda Şenlikköy'de halen oturdukları evin dışında biriki evin daha bulunduğunu anlatıyor. Bakırköy Müftüsü Mehmet Altınkaya, gerçekte caminin alanına 9 değil 4 evin girdiğini bildiriyor ve "İki tarafı da dinleyeceğim. Belgelerini isteyeceğim. Ona göre karar vereceğim" diyor. Bazı evlerin çevresine duvar örülerek, cami avlusu içine alındığt aııınısatılan Altınkaya, bu konuda da şunları söylüyor: "Kvet, çevriliyor. Ama, evlerini >ıkınu\acağız. Zaten, İmar kununıı'na göre mabetlerin yaıııııdaki cvler aftan yararlanamı)orlar. Yani buradaki evler af kiipsaıtıı dışında kalıyor. Cami uvlıı.Minda olurdukları kadar otıırıırlar." Sürecek Konya eski Milletvekili Mııstafa Bağrıaçık İstanbuFda öldü İSTANBUL, (a.a.) Kony eski milletvekillerinden emek Vali Mustafa Bağrıaçık İstaı bul'da öldü. 72 yaşında ölen Mustafa Baı rıaçık, 1936 yılında Mülkiye'de mezun olduktan sonra 23 > Kaymakam ve Vali olarak gör< yaptı. Isparta Valisi iken emek olan Mustafa Bağrıaçık, dal sonra 10. ve 11. dönem Kon; Milletvekili olarak parlamentı da bulundu. Evli ve üç çocuk babası ol< Mustafa Bağrıaçık'ın cenazt bugün Şişli Caıniinde kılınac; ikindi namazından sonra lsta bul'da toprağa verilecek. Geçtiğimiz yıl bazı bölgelerde geçici, bazı bölge^ lerde de sürekli olarak yerleşmeleri saglanan Afganlı"mültecilcr, yaşadıkları kentlerde ekmek parası peşinde koşmaya başladılar. Malatya'nın Yeşiltepe semtinde afet evlerinde iskân edilen bir kısım Afganlı birer boya sandığı edinip yollara döküldii. Afganlılar inşaat işlerinde de çalışıyorlar. Yöre halkının Afganlılan mümkün oldugunca işe alarak yardımcı clmaya çalıştığı bildirildi. Afganlı mülteciler önümüzdeki yıl Malatya'dan sflrekll iskftn yerleri olan Van'a gönderilecek. (Fotoğraf: Pntt KOZLUKLU) Afganlılar "İş hayatında'