Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 TEMMUZ 1982 Cumhuriyet 11 (Baştaraft 1. Sayfada» tirilmemesi «sürpriz» olarak değertendirilirken, aynı şekilde Ankara Oniversitesi Rektörü Prof. Türkan Akyolun da, son ana kadar gö revde kalacağı ufnudunu ta şıyanlar da yanıldılar Rektör atamaları, YÖK'ün fiilen yürürlüğe girlşi olarak değerlendirildi. Busrüne kadar yine de kendi seçtikleri yöneticileri tarafın,dan yönetilen üniversiteler, de Rektör atamaları yasanın gücünü ve etkisini gösterecek. Asıl önemlisi, söz komısu atamalar bundan sonra yapılacak Rektör yardıtncılan, dekanlar, okul müdürleri, bölüm baskanlarının se çimlerini belirleyecek. 27 üniversitenin rektörü atandı DEVLET BASKANI EVREN: 1961 d e Eskişehir'de doğdu. 1952'de Ankara Tıp Fakültesi'ni bitirdl. Gümrük ve Tekel Ba kanı AH Bozer'in kardeşi olan Yüksel Bozer, 1969'da profesör oldu. ABD'nin çeşitli üniversitclerinde kalp cerrahisi üzerinde çalışma lar yapan Prof. Bozer, 1969' dan itibaren Hacettepe Üni versltesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Bilim Dalı Başkanı olarak görev yapıvor. evli ve iki cocuklu » • Gazi Üniversitesi (Prof. Şakir Akça. Ankara Ünıversıtfi<îi ft*rpfim üyesi) IŞTANBUL • İstanbul Üniversitesi (Prof Cem'i Demiroğlu. istanbul Üniversitesi öğretim üvesi) • İstanbul Teknik Üniversitesi (Prof. Kemal Kafalı. TTÜ öğretim üyesi) • Boğaziçi Üniversitesi (Prof Ergün Tcğrol. 1TÜ Inşsıat Fakültesi öğretim üyesi). • Marmara Üniversitesi (Prof. Orhan Oguz. îstanbul ITİA öfcretim üyesi» • Yıldız Üniversitesi (Prof. Süha Toner. İstanbul DM MA öğretım üyesi) • Mimar Sinan Üniversitesi (Prof. Muhteşem Giray. 1923 istanbul doğumlu, istanbul DGSA Mimarhk Bölümü'rrı bltirdi, 195663 yıllan arasında Ataköy 1. ve 2. Mahal le ve Plai planlamasında çahştı. 1970'de profesör oldu. Beşiktaş Mimarlık Yiiksek Okulu Müdürlüfrö'nde bulundu. Halen DGSA Mimarlık Fakültesi Öğrefinvüyeliği yapıyor. evli ve bır ki7i var > IZMIR VE DIĞERLFHI • İzmir Ege Üniversitesi (Prof Sermet AkEün ?0 ö^retim üyesi). • tzmir 9 Eylül Üniversitesi (Prof. Ömer Yigitbaş. Serbest Hekim, E.Ü Tıp Fakültesi eski dı»kanlarından) • Edirne Trakya Üniversitesi (Prof. Ahmet Karadeniz, 1925 vılında Tirebolu'ria doğdu. 1950'de İ.Ü. Tıp Fakülte sini bitirdi. ABD'de genel ve goğüs cerrahisi ihtisaslan yaptı. 8 yıl süreyle Heybeliada Sanatoryumu'nda çalış tı. 1972'de göğüs cerrahisi do çentl oldu. 1979'da Yedikule Göğüs Cerrahi Merkezi'ni kurdu ve üç yıl şefliğini yap tı. Bu yıl içinde profesör olan Prof. Karadeniz. halen Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Cerrahi Kürsüsü'nde gö rev yapıyor. Evli, iki çocukiu.) si (Prof. Erol Güngör, istanbul Üniversitesi öğretim uyesi) 9 Antalya Akdeniz Üniversitesi (Prof. Nejat Tüzun. 1924de Diyarbakır'da dogdu. Galatasaray Lisesi'ni bitırdi. Ankara Hukuk Fakültesinde doktora yaptı Tüzün daha sonra Ankara Ad liyesi'nde yargıç olarak calıştı. bu sırada doçentlık tezını Ano ım Şirketler konu sunda yaptı. Bir süre Ankara ITİA Baskan Yardımcılığında bulunan Tüzün. Ban kacılık. Sigortacılık Yüksck Okulunu kurdu ve bir sure müdürlüğünü yaptı Profesör nMuktPn sonra iki ke? de ITTA Basknnhğı yaptı Son olar .k M?live Fakultfsi Dekanlığı görevinde bulunan Tu^ün. pvli ve bir kızı var ) O Kayseri Erciyes UniversUo ?i (Prof. Metin Tuncer, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi) 0 Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (Prof. Muyaffdk Akman. Hacettepe Ünıvers'tesı öğretim uyesı) • Adana Çukurova Universi tesi (Prof. Mithat Özsan, Çukurova Üniversitesi ogretim üyesi) • Samsun 19 Mayıs Univer sitesi (Prof. Alı Sümer. 1923 de Ordu'nun Ünye ılçesınde doğdu. 1945de istanbul Üni versitesi Fen Fak'jltesi'ni bi tirdi Aynı fakultede doktorasını yaptıktan sonra Jngiltere vj ABD'de meslpki araştırma'ar vaptı Daha sonra ITÜ Maden ve Temel BilimİPr Fakültelpn Deka.ı lıcı'nda bulunan Sumor Is tanbul Üniversitesi Senato uyeli^ı yaptı; tTÜ'yu Univer sıtelerarası Kurulda üye ola rak temsıl ettı ) • Trabzon Karadeniz Univer sitesi. (Prof Lami Eser. 1919 da Istanbul'da dogdu. GaHıtasaray Lisesi'nden sonra Is tanbul Teknik Ünivcrsıter.ını bitırdı Aynı üniversitedo ogretım uyelı^rini surdurürken. Karsdeniz Üniversitusı' nde ve Ankara r>MMA'nd* da görev Bİdı İTÜ Mlmatiık Fakültesi Dekanlıgında bulundu. Halen aynı üniversite de öğretim üypliği yap<an Prof Fser. evli ve bir çoctık sfthibi ) (Baştarafı 1. Savfads) koyL'uğu ilkeler, bizim için bir ideolojidir ve bunu biı blzden nonra gelen neslllere bir ideuloji olarak öğreteceğiz. Bu suretle Atatürk'le •nillet birbirte rine kenetlenmiş olarak yürüyecektir.» Anıtın 12 Eylül'den önce mılletın çsktigı ızdırapıarı da sımgeledığini belırten Uvren şoyle dedı: «Içinıizde, tabii sizleri kastesl miyorum. Türkiye satlnnda ıçımızde hiln daha 11 K.vtül do ııemi heltlcyenier. vardır. Bunu her fırsatla dile eetirehümek ledirler, aına SOARİİİ vatandaı^larım. bu millet bu topluluk çok çlleler çekmiştir. çnk tecri^beler EeçirmlşMr. Artik bir daha o günlere dönmeve, aklı başında hiç bir vitandaş hu nu ar/ulamamaktsdır. Ben bu nun ıçin Anaya^ı konusunda başiatılan tenkitlere kalümak istemivnrunı. Şunıın için Iste miyorum, lıenüz Anayasa son şcklln) almış değHdir. Anayasa hıışiin Daııışına Mecltsl'nln <>c nel Kuruluna verilmlştir. Orada nasıl bir şekil atacağı belli t.Piüdir. ondan sonra da bize Kelecektir, bizden sonra da ne şekil alacak belli deşlldir.» lı...nin kuruunamnın en basta gelen sebebl, yasama gorevinl yapması tçlndir» dedı. Evren, 12 Eylüi'aen öncelu dönemde Du görevlerın yerine getıniemeaıgını Delırttı ve konuşmasını şöyle surüıirdü: «Vargtnın yönetunı, yönetımin vargıvı köstekler durumda ulamayacagını söyledim. Uazetelerde okuyordum lıergün yar gı, yönetimi, yönetim de yargıvı şikayet ediyordu. Bunu orladan kaldıracağız dedık ve Anayasa çıkmadan evvel de bazı kanunları yapmıştık Ondaıı sonra devam ettim L'lkenın hergün mıtıııg ve gosteri yürüyUşıerı yapıınıak sure tiyle vatandaşın ıs ve güçleriııe mani olunamayacağını, memıeketimizde konıünlzme ve dinı esaslara dayalı parti kurulamavacağını, buzı gun ve bayramları ıstismaı ederek bu rejınılcrde oldugu gibi gbsten ve yürüyüşlcr düzenieuemeyecegıni due getirüim. 1 Mayıs Hdjlaıııı, Balıar Bayramıdır. Ama gelin görün kı, bu Bahar Baycaını rengini değiştirdi. kırUrdn, bahçcıerde Keçırilmesi gereken bu bayram, kızıl rcııklırin altında kutlannıaya ba>lanciı. Kıiji lıak ve ozguriükleriniıı lıucıutsui olunıayacagıııı aklımızdan çıkarmanıaımz gereKtıgini, vurgulamak istediğimi son kuııuşmanıda beiirtınıştinı.» Evren bu aracU, AtatuıK'un ih'.U senesınae Adana Turk Ücagı'nda yaptığı Kunuşmübindan şu pasajı okuau: «Vatandaşlar bilmelidirier ki, vicdaıı vi t'ikir hürriyelj vardır. takat hudutsuz değlıdlr. Ferdi lıürriyet karşısında fertierııı Cumlıuriyefin kurduğu, dayaı» dığı bir de devlet vardır. O dev ietin de ıradesı ve hakiıniyeıı vardır. lertleriıı lıürriyetıni mahiuz tutmakla mükellef nlan insanların diğer taraltaıı devletin de irade ve hakimiyetinlıı ınefluç hale gelmenıesınc çok dikkat elmeieıi lazımdır. Kertierin hürriyeti devletin lıakimiyet ve Iradesı devletin malı fuzlyeti yanı lıakimıyet ve iracesl varsa. u zaman fertlerın özgurlüklerî vardır. Devlet iradesı mefluç olursa. fertlciiı hürrlyetinı muhafaza edecek hiçbir kuvvet ayakla kalmaz.» Nitekim de kalmaılı. Ve Aîatürk devam pdiyor, diyor ki. «Hürrfyetl valnız bir taraflı değil. her iki tarafta ı düşünmek l«z:mdır. Vntandaş olan fertler, kendi hürriyetlevinin bir kısnunı seve seve lüzumlu görerek devlete zaten devretmişierdlr.» Benim biraz avvfl de izah ettigircı gibi vatandaslar kendi haklarım devlete devretmi.şlerdir. Beğonınr/se değiştiıir, başkasım gelirir. olanlar da slzlerslniz. Bu Anayasa, kabul edildikten, onaylandıktan sonra hıç kimsenin bir şey demeye hakkı yoktur. Çünkü, mlUet tarafmdan onaylanmıştlr. MUIetln malı olacaktır. tnsallah o raddeden sonra, vurdumuz daha müreffeh, daha mamur daha leriye doğru yürttyerek, koşacaktır? Bizi daima kiiçiik görme caktir blzl daima küçiik giirnıe ye alışmış ve bize hükmetmeye çalışan medeni milletler gibi o mflletlerin seviyesine ve onların da üstüne çıkıncaya kadar koşacağu.» GOZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) Alalım «dernek kurma» özgürlügünü: Tasarınm 33'üncü maddesinde derneklerin «siyasal anıaç güdemeyeceği», «siyasi .aaliyette bulunmayacağı», «siyasal partilerden destek göreme yeceği», «siyasal partilere destek olmayacagı», «sendikalarla» ve «kamu kurunıu niteli^indeki meslek kuruluşları» ve «vakıflarla» birlikte «ortak bareket» edemeyecegi belirtllmektedir. Aynı maddede. demeklerln «devletin Ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğiinün, ıilli güvenliğin, milli egemenliğin ve genel asayişin korunması amacıyla Içiçlerl Bakanlığı'nca kapatılacagı» yazılmaktadır. Demek ki. partili bir İçişleri Bakanı, kendi siyasal görüşüne ters düşen ya da pattisünn çıkardıgı bir yasaya, yapılan bir uygulamaya kaışı çıkan bir derneği, bu «soyut gerekçeleri» kullanarak ka1 patabilecektir . Türk hukukunda neyin «siyaset» oiduğu, neyın olmadığı bugüne dek kesin ölçülerle belirlenmiş değüdır. Örneu;in, bır işçi sendikasmın Devlet Güvenlik MalıkeniPİerinin kuruluşuna îcarşı çıkması «siyaset» sayılır, btr isveren sendikasmm aynı Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kurulmasmı istemesi «siyaset» sayılmaz mı? Evet ölçü nedirV Örneklerimizl daha da somutlaştıralım: Sayın A Koçman başkanlığındakl «Türk SaH nayici ve İşadamlan Dernegi» (TÜSÎAD) lle «Ttirkiye İsveren Sendikalan Konfederasyonu» (TÎSK) ve «StSAV Vakfı» geçmiş dönemlerde siyasal ve ide olo.jik yor.den «ortak anıaç» içinde chareket» etmiş 1 degıller miriir ' TÜSİAD, TİSK ve ^İSAV m ortak yabaları. ideolojik ve siyasal görüşleri, bir styasal partinln doğrultusuna tıpatıp uyuyorsa, o zaman bu dernek, bu sendika ve bu vakıf hakkmda nemen dava mı açılacaktır? Bizde nedense «ideolojik» denillnce akia hemen solcular. Marksistler, lşçl sendikaları, sol dernekler gelmektedtr. Pekl, Saym Koçman'm, Hallt Narin beyefendinin, SÎSAV'ın Tercüman Gazetesl dostu yönetlcilerinin hlç «ideolojik görüşleri» yok mudur?. Vardır elbette.. Pekl bu «İdeolojik görüçler» Anayasa taslağında yazıldığı gibi, dernek, sendika ve vakıf aracilıgı ile biraraya gelirse. öu «ortak bareket» sayılacak mıdır?. Bizde örnekler. hep sol kesim !çin verillr. ö r neklerl, ters çevirelim: Genel seçimlerle lktldara gelecek bir sosyal demokrat parti, Aldıkaçtı Anayasasma dayanarak. TÜSÎAD'ı, TÎSK'i ve SİSAV'ı kapatabilir. Buna. blzim demokrasl ve hukuk anlayışımız engeldir. Bir rejlm ancak. kendi karşıtlarına tanıdığı özgürlülc oranında güçlenebilir. înancımız budur. Gelellm siyasal partilere: Tasarınm 78'lncl maddesinde, «Siyasal partiler kendi politikalarını yürütmek ve güçlendirmek amacıyla, dernekler, sendikalar. vakıflar, kamu kurumu niteliginde meslek kuruluslarıyla maddi ve manevi yönlerden güçbirllği yapamazlar» denilmektedir. Yine somut örnek verellm: Türklye Sanayl ve Tlcaret Ödaları Birliği Başkanı Mehmet Yanar'dır. Yazar. ekonomlde serbest plyasa dtizeninln savunucusudur. Yarm kurulacak bir siyasal partinln böyle bir düzenden yana olması hiç sürpriz değildir. Böyle bir siyasal parti ile «katnu kurumu niteliğindekl meslek kuruluşu» olan «Oc?a!ar BirH«i» arasında tasarıda yazıldığı gibi «maddi yönden güçblrliği» olmadığını düşünellm. Ya «Manevi yönden güçbirlifi» olmayacak mıdır? TÜSİAD, bir dernek olarak serbest pıyasa ekonomisinl savunacaktır. «Odalar Birliği» bir «kamu kurumu niteliginde bir meslek kuruluşu» olarak serbest piyasa ekonomisini savunan toplantılar yapacaktır. Llberal düzenden yana bir siyasal parti de bu amaçla siyasal çalışmalarda buıunacaktır. Bütün bunlar «manevl yönden güobirli&i» sayılacak mıdır? Sol eğilimli işçi sendikalan, dernekler ve Mimar ve Mühendis Odalan lle bir sosyal demokrat parti arasında böylesine gücbirliği olursa «suç»t liberal kapitalist bir parti ile İsveren sendikalan, Sanayl ve Ticaret Odalan ve işadamı derneklerl ve sağ eğilimli vakıflar arasında güç ve eylem blrllğl sağlanırsa. «suç değil» mi denllecektlr?. Nedir «manevi yönden güçbirliginin» hukukça kabul edilebilir ölçüsü? Fransız ihtüalcilerinden Robespiyer, giyotlnle kafası kesilmek için götürülürken, esşl acıyla bağırır «haksıx götürüyorsunuz».. Ihtilalci, karısına dbner «ya» der. «haklı götürselerdi».. Ve ekler: Elün kınlsaydı da giyotin ile olüm cezasını öngören kararnameyi itnzalamasaydım... Evet gün gelecek, böyle hükümlerden en çok bu hükümleri savunanlar yakmacaklard:r. Eğer, demokrasiden yanaysak, özgüriükleri, topıumun her kesimi için savunalım. Sanırız yirminci yüzyıldayız. Bizde saatler ml takvimler mi yanlış, bilemiyoruz^ # Atatürk anıtını açtı YÖK yasasına göre, Yiiksek Öğretim Kurulu her üni "versite Için 4'er aday saptayarak Devlet Başkanına sunuyor. Devlet Başkanı da bunlardan birini Rektör o!a rak atıyor. 108 adayın adlan acıklan madığı için YÖKün bunla rı belirlemedeki kriteri de kesintikle bilinemiyor. Atama kararlarına göre, yenı üniversite rektörlerinin adlan şövle: , ANKARA ,' • Ankara Üniversitesi (Prof j Tarık Somer, ODTÜ Kimya dahnda görev yapıyor. 'Somer'in ODTÜ'de rektörlüğü sırasında 197475 og retim yılında ODTÜ tarihı• nin en uzun boykotu olarak nıtelendirilen 6 aylık öğren ci boykotu yaşanmijjtı So mer'ın Rektörlugu sırasında ODTÜ'den 25 ogretım no revlısi atılmış ve hızmetlı ~kadrolarına sıyası tarcihle ri nedenıyle bır partının yandaşları olduklan ilfcri sürülen kişiler ODTÜ'ye alınmışlardı.) • ODTÜ (Prof. Mehmet. Gonlubol. Ankara SBF Uluslararası ihşkıFer öğretim üyesıdır. Uluslararası ıliskiler dahnda çeşilli yapıttarı bulunan Gonlubol. ABD'de kendi hesabına devletler hu kuku doktorası yapmış ve SBF'ye doktor asistan ola"rak girmişti. Evli ve bir ço•cuk babası olan Prof. Gönlübol. geçen yıl konferanslar vermek üzere SSCB üluslararası Tlişkiler Akademi .'slnce çagrılmıştı. Yankı der gisinde sıksık hş poIitiVa konusunda değerlendirme! ler yapan Gönlübol. son dö nemde Dışlsleri Bakanı IIter Türtcmen'4 de özellikle Is rail politikası nedenfyle eleş ^tlrmişti. Aynı zamanda dehlz hukuku uzmanı olan *'Gönlübol, 3. Deniz Hukuku Konferansı'nda uzun yıl'ar Türk delegasyonunda yeral ? mıştı 1 * • Hacettepe Üniversitesi (Prof. Yüksel Bozer 1928 â 12 Eylüle nasıl geidik Devlet Başkanı Evren, lüfol Anayasası ile ılgilı olarak da şuniarı söyledi: «Ancak bazı kimselere şunıı hatırlatmak isterını ki, Danışnıa ^ieclisi'nin açılış töreninde yaptığım konuşmada aynen ^un ları söylemlştim: Bu güne kadar Anayasa'dan kaynaklanan sıkıntıları sizler de gördilnüz. Ve bizzat İçinde yaşadınız. Bu Ana\asayı rvvelce hazırlayanlar veya bunda v'karı olanlar onu hâlâ savunahilirler. Mteklrp savunuvorlar. 1961 Anaıasası en iyi Aııayasadı:'. en demokratlk Anayasadır diyurlar. Ancak ortada bütün çıplaklıgı 1 i " duran bir hakikat vardır kı, Türkiye'nin geldisi 12 Kylül öncesl durumdur. Bu Anayasa styesinrie 12 Evlül'e .celdik. Bu Ipshpdilen Anayasa sayesinde. Kl«ii hak ve <>7güriüklerinl hudutsuz olarak genişletip knmyalım derken. rlevletin < ' U bokası için bir takım hak t c vükumiütükierin Ijıiıuııdııgunıı. kişi özgürlügti u^runa devleti Sfuçüüz, bir ŞPV vapaınaz duıuma getirmeye hakkımız olmadığını, devletin dernekler vasıtasıyla Idate edilen zavallı bır kuruluş haline getirilemiyeceğini dile getirdim. Devlet Başkanı Kenan Evren daha sonra Atatürk Anıtını açtı ve çelenk koyduk » ı sonra, saygı duruşunda buiı'ı.arak Istıklâl Marşını dinledı Daha sonra Belediye Başkanlığı btnasma çıkan Dovlet Başkanı Evren'e, Erdak Belediye Başkanı Gökçe Büyüker, anıtın anısına bir şilt verdı. Evren şıldı ahrken, «Bu anıtı tenkit edecek olanlar çıkabilir. Bu kadar paraya yazık öeşU mi?. ükul niye yapmadınıı diyenler çıkabilir. Ama tıem anıt yapılacaktır, hem de okul yapılacaktır» şeklinde konuştu. Ote yandan Erdek Belediye Başkanı Gökçe Büyükiir, Evren'ın konuşmasından önce yap tığı konuşmada, anıtın teknik özelliklerinj anjattı ve bu anıtın 12 Eylül öncesl çekilen ızdırapları simgelediğinı ve 12 Eylül sonrası Atatürk'a yönelışı anlattığını kaydetti. Balıkesir Valisi Hkret Turgut Sayın ise, yaptığı konuşmada. Anıtın Erdek'lilerln Atatürk'e baglılıgını gosterdiğini, belirterek Devlet Baskanı'nın Erdek'e gelişinin önemlnt vurguladi ve şöyle dedi: «Erdek. Erdek olalı böyleslne bir gün yaşamadı. BugUn Erdek tarihine venl bir sahife eklendl.» Evren beraberindeki MGK Uyeleri ve Genelkurmay 2. Başkanı Orseneral Necdct öztorım oldugu halde, ikamet ettiği KKK Özel Eğitim Merkezıne döndll. PÂPANDHiü GÖKU3 (Boştorofı 1. Sayfada) ya aykın olarak açıklamasında «ihlal» sözcüğünü kul landı. • Papandreu'nun «görüş birliği»ni açıklarken sergi ledlği bu tutum tarafların karsılıklı polemiğe yol aça bllecek davranış ve beyanlardan kaçınılması konu. sunda varılan anlaşmayı gerek nitellğl, gerekse Içe 'riğinln tanımlanması nok talannda hassas bir noktayâ getirdî. KAVRAMLARDA TARTIŞMA Atlna Büyükelçimiz Fahlr Alaçam lle Yunanlstan Dışlsleri Bakan Yardımcısı Yannis Kapsis arasında ha 'zlran ayından bu yana yapılan 12 görüşmenin agırlık tasıyan birinci gündem maddesl, varılacak anlaşmanın tanımlanması olmuştu. Yunan tarafı daha başından İtibaren varılacak anlaşmayı «moratoryunı» olarak görme ve yansıtma eğilimindeydi. Papandreu, moratoryumdan ne anladıgııu ise daha mayıs ayının ^onlannda gazetecilere an latmış ve bunu «10 nıillik Yunan hava sahası» iddlasmın tanınması «kosuluna» bağlamıştı. t 91 Errurum Atîîtürk UnivPi" sitpsi (Pr^f. Hur?;t Ertugnıl. Atatüfk Üniversitesi'nfn 1078 da özerk olmasıyla g'etirildiği bu göreve ücüncü kez seçilmiş oldu.) • Burs* Mluda* Ünl*BrsH(e« •< Malatya İnönü Ünl«rQrslte>>. si (Prof. Nihat Nirun, Hacet si (Prof. Nihat Balkır. Burtepe Üniversitesi öğretim üsa Üniversitesi öğretim üyeyesi) si) • Eskişehir Anadolu Üniver • Elazıft Fırat Üniversitesi sitesl (Prof. Yılmaz Büyük(Prof. Arif Çaglar. Hacettepe erşen, Eskişehir ITİA öğretim üyesi) • Diyarbakır Dicle Universi An• Konya Selçuk Üniversite tesi (Prof. Halıl Cin. kara Hukuk Fakültesi Türk Hukuk Tarıhi öğretim uyelerindpn, Islam Hukukunda Boşanma». «Islam dakl görüşmelerde Türk taHukukunda Evlenmeadlı rafı anlaşmanın maratoryapıtları bulunuyor 1. MC yum olarak nitelerıdlrilme hükümeti dönemınde «Top slne karşı çıktı. Nitekim rak ve Tarım Reformu MösAnkara'nm bu konudaki ıs t^Hrlıörı vaptı ) rarı Yunan tarafmca da • Van 100. Yıl Üniversitesi benlmsendi ve Yunan Dışiş (lJrot rlakkı Atun. Hacetteleri sözcüsH açıklamalarmpe Üniversitesi ftjretim üyeda «moratoryum» sözcüğüsı) nü kullanmayı bıraktı. Resmi Gazete'ye gore. .\Sagladıgımız dllgilere kademi Baskanı ikcn okulgöre, «moratoryum mu? de lannın üniversıtpye donOşgil tnl?..» tartışmaları aratürtilmesi ü?enne rektör osında AlaçamKapsls görüş larak yerlerın) koruyanla^ imelerl varılacak mutabase, Prof Oğuz (MarmarsO, katın moratoryum olmayaProf Toner 'Yıldı?) Prof. cağı konusunda ortak bir Giray (Mimar Sinan) ve yaklaşmun benlmsenme&i Prof. Büyükerşen (Anadoile son buldu. Ancak Pa lu) oldu. pandreu perşembe aKşamı yaptığı açıklamada beş kez «moratoryum» kavramını kuliandı. Yunanistan Bagbakanı. «moratoryumıın gö rüşiildüğünden» cmoratoryuın anlaşmasına varma çabaları». «moratoryumuıı ınetni», «moratoryumun ru Iıu» ve «moratoryumun ko şulları»ndan söz etti. Papandreu'nun anlaşma metnlni açıklarken «ihlal» sözcüğünü kullanması da mütabakatı «moratoryum» olarak gösterme çabası ile aym doğrultuda bir yaklaşımı yansıtıyor. Başka bir ifadeyle bu çabayı büttinlüyor.. Papandreu, kendi deyişiyle «moratoryum metni» ni şöyle açıkladı: «HUkUmetler, birkaç ay süreyle iki ülke arasındaki mevcut sorunları üzerinde ki göriişme ve temasları için gerekli olan sükuneti bo zacak beyanlar, provakatlf hareketler ve ihlaller yapmayacaklan konusunda an laşmışlardır.» Papandreu'nun bu metne «ihlal» sözcüğünü ekleme si ise iki Ulke arasında cld di bir anlaşmazlık konusunu oluşturan Türkiye'nin 10 mil hava sahası iddiasını tanımama görüşünü geriletmeyl hedef alıyor, Türkiye uçaklannı 10 mil sı nırtndan lçerl sokarak bu iddiayı tanımadığını gösterince, Yunanistan bunu bir ihlal sayıyor. Türkiye ise asıl sınır olan 6 mil lle iddla edilen 10 mil sınırı arasındaki bölgeyl uluslararası hava sahası sayıyor ve bu uçuşları da uluslararası hava sahasında yapılan uçuşlar olarak görüyor. | ^ Derneklerle idare t:vet kişi hak ve özgüriükleri varıiır. Anıa u kışlıcr bu nak ve özgürlükierini uevlete devretmişlerdir. Eğer böyle olmamış olsa o takditde butun nııHetin ^ r x ara^ı ^ejip. karar , aunast lazün. lievlet kurulmusnır, bazı yetkilerini devlete vermlşierdir. Ama bir aralık öyic hale geldik ki, devleti devlet adamJarı İdare etmiyor, dernekler idare ediyordu. Türkiye'yi yeniden derneklerle idare edilen bir ülke haline getirmek Istpmlyoruz. Dernekier elbette olııcakar. Âma demek hangl gaye için kurulmuşsa, o ııiiiKsat ve gayenin dışına çıkamayacaktlr. Hangi kuruluşunıuz parça parça olmadı. Bir öğretmen kitlemiz çeşitli derneklere bölttndü. Bır uıafta TUBDKK, bir tarafta L>küBir bunun gibi bir süru dernekler. Bu dernekier niçııı kuruiur? öğretmenlerin haklarını ve öğretmen mesleğinm gelîstiriimesi için gereken bütün giri^iınlerı yapmusı İÇÜI kuruiur. Ama gelln görün ki, herhangi bir şeiırınıizde. vakı olmuş bir katliaının yıldönümünde bir kısını dğreıınenlerimiz bu derneğîn haskısı altında derslere girmemışlerdir. Derneklerln bu gibi politik ve ideolo.Jik maksatlara alet edilmesine, bundan sonra elbette müsaade etmeyeceğiz. Asayişi sağlamakla görevli olan polis teşkilatımız, derneklere bölünmüştü. POL BİR POLDER falan filan diye. Eğer polis bir tarafa meyil eden derneğe mensup ise, onuııla ilglU bir cinayet işlendiğl takdirde, onun üstüne gitmcz. Ötekl demek kendisine meyıl edenlerle ilgili suçlann üzerlne gitmez. O zaman iste Türkiye 12 Eylül'e gelir. Demek kurma özgürlfiğü vardır. Fakat dernek kunna öxgüçlfilflğilnfln miUetln huzur ve Rüvenini s arsacak şefcllde kullanılması yoktur.» Ermeniler, araiarındaki anlaşmayı bozan Fransa yı hedef atıyor 0fe Savunmak için söylcmedim Sevgill vatandaslarun, ben hazırlanan Anayasa Taslağım savunmak için bunları söylemlş değilim. Bu Anayasaya henüı unzamı atmış degilim. Ancak, bu süylediklerimin de akıldan çıkarıtnıanı.ısı lazr.n geldlğlnl burada vurgulaınak istıyorum. Ha sıknıtıiar bu yüzdea çekilmişlir, bütün buniarın bir daha tekerrür etmemesi için ne tedbir almak lazımsa alacağız. Buna (evet) dıyecek olan sizlersiniz, (hayır) diyecek Izlen.m.er (Bastnrafı l nın konuşmasını Cumhanyet Alanındu ızlediler Devlet Baîkanı henu<: alana gelmeden once, beitniıye hoparlörlerınden yapılan bır anonsla Devlet Başkanının konuşmasının kapalı devre televızyon sıstemivle çevredeki televızyonlardan naklen verılecegı bilürildi. Ancak, Devlet Başkanının gelme saatı yalilaşt.gı sırada, ikincı anons yapıîarak, «Kapalı devre yayın ya pacak olan TBT Televizyonu arıza yaptı, bu nedenle çay bahçelerindeki halkımızıa alana gelmesi rica olunur» denildi. Ancak. TP.T görevlilerinın «Niçin böyle dlyorsunuz, bizde herhaııgi bir anza yok. Lütfen TRT'nin adını gecirmeyin» detne leri üzerine, bir başka anons yapılarak, Anzanın TRT iie ilgili olmadığı» halka duyuruldu. Öte yandan. Devlet Baçkanı Evren'in yeni evlenen Miray dıgmdaki diğer iki kızı da çocukları ile gelerek babalarının konuşmasını ken dilerine ayrılan yerden lzıediler. Bu arada, 4. Kolordu ve Ankara Sıkıyönetim Komutanı Korgeneral Recep Ergun, eşı ile birlikte. sivil bir kıyafet içinde alana ı?eldı. Cumhuriyet muhabıri ile konuşan Recep Ergun, resmi bir görevle gelmedigini belirterek, «Ben de KKK Özel Eğitim Merkezi'nde bir süre tatil geçirmek için geldim. Eşim ile birlikte dinleniyorum» dedı. Öte yandan. Evren'in KOnuşma yaptıfı alanda, asılan pankartlarda, «Sizi aramızda görmekten gururluyuz». «Sayenizde huzur ve güven ortamıtıda yaşıyoruz», «Bu günleri gösterdiginiz lçin minnettanz» şekljnde sloganlar yer aldı. Evren'in konuşması sırasmda ise. «Büyük Evren.. •Büyük Paşa» şeklinde sloganlar atıldtğı gözlemlendi. Çok sıcak bir gün yaşayan Erdek'de, Kenan Evren'in ko nuşmasmı güneş altında din leyenler, konuşma bitiminden sonra kendilerini deniye atarak serinlemeye çaJıstılar. Ne dediler? Prof. Tezcan: ^Demek ki benim nöbetim bitt İstanbul Haber Servisi Mimar Sinan Üniversitesi Rektör lüğüne getirilen Prof. Muhteşem Giray, atama kararı Uzeri ne «Cumhuriyet» nıuhabirıne «Baııa bu görevi vermelerinden dolayı müteşekkirim. Elinı den gelen bütün gayretlc, arka tlaşlarımia birlikte Mimar Sinan Ünlversitesini lajılı oiduğu yere getirmek için gayret sarfedeceğim» dedı. Eoğaziçi Üniversitesi Rektörü Seıtıih Teccan, yerine İTÜ'den Prof. Ergün Toğrol'un atandığını «Cumhuriyet» muhablrinden öğrendı. Yeniden bu göreve getirilecegi yolunda söy lentiler bulunan Prof. Tezcan, karar üzerine şöyle konuştu: Demek ki öyle uygun görülmüş. Vapacak bir şey kalmadı. Söylenecek bir şey yok. Bu bir bayrak yarışıdır, bir nöbeı tir. Benim nöbetim bitti. Venı Kektöre başanlar dilemek için şimdi telefon açarak kutlayaca ğım.» Edirne Trakya Üniversitesi Rektörlüğü'ne getirilen Prof. Ahmet Karadeniz, duygulannı şöyle açıkladı: «YÖK*Un Rektörlük içiıı önerdiği adaylar arasında hulun duğumu bilmiyordum. Bn benim için giirpriz oldu. Çok nte snliyetll btr görev. Bunu siieü mün yettl^ince yerine getlrme ye çalısacağim. Edirne'yi seve rim. Zaten Trakya'da çeşitli fa kfiltelerimiz kunılacak. Bu gö revi seve seve yerine getireceğim.» 0 Devletin başı olan makam „ Yunanistan"m 10 milllk • hava sahası iddlasını tanımayan Türkiye ise «moratoryum» kavramına yanaş madı. Bunun nedeni İse 10 milllk hava sahası lddlası nın uluslararası hukukla bağdaşmaması ve tek taraf lı blremrivaki olarak Ankara'ya kabul ettirmek istenmeslnden doğmaktaydı. Çünkü, «Uluslararası hııkuka göre bir ülkenln sınır ları denizi ve hava sahası ile bütilndttr. Karasulan si nın 6 mil iken, Yunanistan'm hava sahasını tek taraflı olarak 10 mil ilan etmesi Türkiye açısından kabul edilebilecek bir husus değildir.» Hal böyieyken, Papandreu «moratoryum» kavra tnını ön plana getirerek tek taraflı 10 mil Iddiasmı mes rulaştırarak, Türklye'yi 10 mil iddlasını tanımadığmı gösterme kararhhğından vazgeçlrmeyi amaçlamaktaydı. Alaçam ile Kapsis arasın Devlet Başkanı Evren, Danışma Meclisl açılış konuşmasında söylediklerinı hatırlatırken, şöyle dedı: «O konuşmaına devam ettim vo söyle dedim: Uevlctin ba^ı olan mıtkamuı bir protokol makamı göriinünıünde ve bırakjJamayacağırıı, kararnameleri imza iie mükellef bir makam olunıayacagını, devletin aylarca btr Cumhurbaşkansız bırakıl» mayaoağım söyledim. Elbette, Cunuburlmjkam seçileıı, devletin başına geçirilen şahsa, hudutsuz selaniyetler vurmek doğru değildir. Ama bundan evvel oiduğu gibi yalnız önüne gelen kararnameleri ünzalamakla mükellel ve selahiyetleri kısılmış, sorumJulukları yok, yükümlülükleri yok, buna mukabil mesuliyeti de yok. Böyle bir makamı düşünemeyecegimizi dile getirdim. Madem ki, Türk mületi içersin den seçilmiş, bir tek kişi devletin başuıa geçiyor. Eğer buna itlmat etmezsek kime itimat edeceğtg.» PARİS, (Cumhuriyet) Fransa'da Ermeni gruplarmın gerçekleştirdikleri de dahil olrnak Uzare terör olaylarımn son günlerde artış göstermesi Pran sız basımnda sosyalist hükürne te dönült eleştlrilerin yogunlaş masına yol açtı. Geçen hafta Saint Michel meydanında 17 kişüıin yaralanmasma neden olan patiama olayından sonra «Le Matin» gazetesinde yer alan Fransız Er nıeni iUsftileri konusundaki bir yr.zıda, ocak ayı sonunda Fran sa ı!e Ermeni teröristler arasm da «Atpşkes anlaşması» yapıldığı iddta edilerek, yeni patlamanın nedenınin anlasılamadığı. baw çevrelerin provakasyon olasılıgı Ü7(»rinde durduklanna işaret edildf. Fransa'mn Paris'ten transit geçpn Asala militanlarma ilişmediği de beürtilen yazıda. diger taraftan Bern büyükelçimiz Doğan Türkmen'e suikast glrişiminde bulunan ve MarBİlya mahkemeKİnde yargılanan Kilımciyan'ın avukatının savunması sayefinde değil. politık bır irade iie beraat ettirildiği one sürüidü. Ote yandan Samt Michel mey danındaki patlamayla ılgilı ola rak gttzaltma alman yedı Ermeninin serbest bırakılmalarm dan sonra, İçişleri Bakanı Deferre'in patlamanın aşırı sağ gruplarca gerçekleştirilmiş olabileceği yolundaki demeci Bey rut'taki bir Asala sözcüsü tara fından yalanlandı. «Europe 1» radyosunun habe rine göre, Asala sözcüsü, Ara Yenikumeiyan, eylemin nedeninln Fransa'mn Asala ile var(Baştarafi 1 S mış oiduğu mutabakata aykırı l ve aylıktazmiolarak Paris'ten transit geçen nat şeklUıde tki ödeme ile bir Ermeni militanı tutuklama konunun basltıeştirllmesl. sı olduğunu söyledi. • Düzenlemede Intibaka Asala 3özcüsünün açıklamasında konu ettiği Vlken Carhut imkan verilmemesl, yan, 30 mayıs günü Los Ange• Her clerecedekl ek gös les havaalanmda Kanada Hatergelerin emekliliğe yansı vayollarma yapılan bombalı ması, saldınnın faillerinden olOuğu • Ücret yeıpazesinin keşüphesiyle haziran ayında Pasin çizgll?rle belirtilmesi, ris'te tutuklanmıştı. Carhutyan • Mevcut gösterge tablo ın durumunu ele alan Paris mahkemesi hafta içinde delil sunun flyat endekslerini ta yetersizliği gerekçesiyle elc so klp edecek duıuma getirllrusturma istedi. mesi, LE FİGARO'NÜN YORUM V çalıştırılacak Fransa'da artan terör eylem • • Meraur leri ile ilgili olarak «Le Fiğaro» yerlerde .^aşka statüde per gazetesinde çıkan başyasıda da, sonel çalıştırılmaması, sosyalist yonetimin bir tero• Memarlann terfiı lçin rızm patlaması ile karşı karşıgerekli üst derece boş kad ya oiduğu kaydedilerek, hukü ro bulunması gartının kalmetin bu konuda tutarlı bir po dırılması. litikası olmadığı. terörizme kar sı esnek davrandığı öne sürül• Emekli gösterge tablo aiı. sunun memur gösterge tab losu ile Dlrleştirilmesi. Kamu personell ücret sis teminin venlden düzenlenmesine t'işkin Hkelert içeren raporda, «asgari ticretin yeniden hesaplanması zonınlu^u» üzerinde de du ruldu. rComisyon çahşmala rına katnan yetkililer ana, baba ve Ski çocuklu blr işçi ailesinin OPT indekslerine göre asgari ücretinin 42 bin Devlet Issatisttk Enstitüsü Endekslertne gore ise 45 bin lira olması gerektiğini vurguladılar. Yetkiüler aynca, devlet memurlarının büyük kısmının ınart 1982 ayı itibarıyle eUertne net olarak geçen miKtarın kamu çalışanlan açısından öngörülen asgari Ucretin de altında olduğunu bellrttiler. MEMUR MAASLARI Bilindiği gıbl, 1. derecede ki devlet memuru aylığı brüt 110 bin net 60 bin ltra. 4. derecedekî devlet me muru aylıgı brüt 85 bin net 50 bin lira olmasına karşılık. 9. derecedeki devlet me muru aylıgı bıtit 54 bin net 30 bin, IS. derecedeki dev let memuru aylığı İse brüt 32 bin .ıet 19 bin liradır. Öte yandan, kamu kurum ve kurultışlannın görev ve yetkilerinın düzenlenmesiy le ilgili j'ttkl yasasının yü rürlüğe girmesınden sonra, BaşbakaThk tüm bakanlık lara bir peneifee yayınlaya rak «Kamu çalışanlarının ücret sjsteminirı çözümlenmesl amactyla üç komisyon kurulduşunu» dııyurdu. DPT başkanlıs'nda «Genel tstih dam Komisyonu», DPD baş kanlığmcia «Personel Re.iimi Kom hyonu» TODAİE Ge nel MHiurii Başkanlığında İse bir «Kan.u Yönetim Komisyonu» Kuıuldu. Çalışmala.'inı sürdüren söz ko nusu uç Komısyonun şu alanlarda kapsamlı araştırmalar yaptığı ve sorunlara çözüm ıradıgı öğrenildi: «tşçim"mur ayırımı. üc ret sistemi, topıu atama ve nakil sistemi, Türk mevzuatınm yönetimi ve yeniden düzenlenmesi projesi, genel kadro kanunu lıazırlıkları. ünvan standardizasyonu. kadroların kodlandırılması. kadro iptal ve ihdas işleri, kuruluşlar arasında ünvanlı kadroların e şit olarak derecelendirilmesi, kırtasiyecilikle savaş.» Günal AYVAZ ile Nusret NAYIR evlendıler İSTANBUL 26. 7. 1982 41 Kimsenin hakkı yoktur Meclisin, yasama görevlnln, murakabe görevini aylarca yaparnaz hale getirüemeyeceğini belirten Evren, «Bir Millet Mec