Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 5 KASEM 1982 Ahmet Haşim, Gnrab&hânel Lâklakaan'daki Güvercin başlıklı yazısında, o zaman mimarlarımızın «Türk mlmarisi» dediklerl, gerçekte medrese mimarlığmdan esinlenerek ortaya çıkarılan «ne adla anacagımızı bilemedlgimlz» yapıların yozluğunu, «Bu çirkln taş yığınları Türk mimarisi midir? öyleyse güvercinler neye bu mimariyi blr tttrltt sevmiyorlar» sözleriyle belirtir ve şöyle sürdürür «Oysa güvercinler, ne yabancı banka yapılannuı sabte Arabesklerine, ne de evkaf hanları ile vapur iskelelerinin kubbelerine ve süslü saçaklarına aldanıyorlar. Düynn1 Umumiye'nin damlan üstttne blr gflvercinln kondnğunn henttz bir klmse görmemlştir. Güvercin şaşılacak blr anlayışla, nsta Sinan ve Kasun'ı güçsüz tak lltçilerinden ayırmakta en küçük bir tereddflt göstermiyor.» Demek Ahmet HaSim'in güvercini, yanılmaz bir sanat tarihçisi duygunluğu İle, blze mlmarlığımız dakl yozlaşmayı göstermektedir. Ama sanat tarihçilerimiz, bu konuda güverclnlerden hlç de aşağı kalmazlar; özelllkle Osmanlı mimarlığı Uzerinde dur duklarında, bu sanatın klâsikten barok'a ve rokoko'ya dönüşünü blr tür yozlasma diye nltelendirlrler. Oysa bu değtşlm asıl Avrupa mlmarlığı lçln sözkonusudur ve gerçekte bize onun bir yansıması olarak gelmlştir. Niteklm Yahya Kemal de, bu konudaki bir yazısında (tstanbul kitabı), bunun önlenemez blr süreç olduğunu belirtir. Bunda haklıdır da, çünktt ne denll beğenirsek beğenelim. klaslk blçemln dünyada tek mimarlık blçemi olarak kalmasmı isteyemezdik, buna katlanamazdık. Ahmet Haşim'in söztinü ettiği yozlaşma ise, ille özgün bir Türk mimarlığı kurma amacı İle eski yapılarımızın kötü taklltlerine yönelmekten kaynaklanmaktadır. Ama «kötfl takllt» nitelemesinl bir yana bıraksak, eski mlmarlığımızın tıpkısma sürdürüldüğünü düşün sek ne olacak? Böyle bir durum, artık Bir Yabancı Mimar Melih Cevdet ANDAY yaratıcılığm kalmadığım göstermekten başka ne anlama gelir? Leonardo, kendisinden sonra gelecek sanatın (Barok'un) nasıl blr sanat olacağını, aynntılarına dek sezmiş, kestirmiş, fakat o yönde yapıtlar yaratmaya kalkmamiştı; çünkü çağının beğenlsi buna elvermlyordu. Demek sanat blçemlerl, değlsen beğenllere göre çağdan çağa yenilenlr: böyle olması doğaldır, başka türlüsü düşünülemez. Yozlaşma, gerçek bir yenilîk yerine, eski biçemlerln karmakanşık bir düzenle kullanılmasında gösterir kendlnl. öyle blr oluşum ki, ona artık ne eski denebilir, ne yeni. Yok, yozlaşmayı, yabancı sanat biçemlerinin etkisi olarak tammlamağa kalkarsak, çağına kapalı kalmamış toplumlarda bunu önlemenin olanağı yoktur. örneğin. barok. Pransa'ya ttalya'dan gelmedir. Mimarlık Tarihi profesörü Doğan Kuban'ın, «Türklye Sanat Tarihi» adlı kitabmda (Gerçek Yayınlan) bellrttiğl gibl, blzde barok ve rokoko mimarlık blçemlerl, 1730'da tahta çıkan I Mahznut un saltanatı dönemlnde ortaya çıkar; mukarnaslar, baklavalı başhklar, sivri ke merler yavaş yavaş tarihe kanşır. Burada bir soru çıkıyor karşımıza: Batılı sanatçılar eliyle Türklye'ye getirilen bu yeni sanat biçemleri, kaynaktaki özgünlüklerlni korudular raı, yoksa burada şaşırtıcı bir karışıma uğrayıp, sözüm ona doğusal bir görünüşe mi büründüler 0 Yozlaşmayı, bu sorulann yanıtında bulabiliriz belki. Konuyu yetkili sanat tarihçilerimize bırakıp, ben bu yazımda sadece bir örnek uzerinde durmak istiyorum; ttalyan Raimondo d'Aronco'nun yapıları uzerinde. îstanbul'da kimln elinden çıktıgını yıllardan beri merak edip durduğum bir takım yapılar vardı ki, bugtinlerde elime îeçen bir kitap, bu merakımı, sözünü «tmek istediğim yapılardan bir kaçı lçin karsılamış oldu. Manfredl Nicolettl'nin yazdığı bu kitap Italyanca, büyük boy ve resimli, «D'Aronco e l'archltettura 11berty» adını taşıyor. Resimlerine bakıp resim altlarını sökünce, d'Aronco'nun tstanbul'da bir çok yapı bıraktığını öğrenmiş oldum. Sayın Kuban, yukanda adını andığım kitabmın blr bölümünde söyle diyor: «Bu yüzyılın basında AbdültaamidIn miman olarak çalışan ttalyan Ralmon do d'Aronco'nun getirdlgi Art Nouveao akunının etkilerlni de hatırlamak gerekir. Daha çok ev ve apartman glbi yapılar bırakımş olan bu mimarın eserleri arasmda Tarabya'da ttalyan Sefareti, Bey oğlu'nda Botter apartmanı ve Beslktaş'ta Küçük Şeyh Zafir külliyesl sayılabillr.» Botter apartmanı Haşet kitabevinin hizasındadır ve cephesindeki taş ve demir süslemeleriyle (özelltkle balkonları ile) Beyoğlu'ndaki öteki yapılardan ilk bakışta ayrılır. Botter, Abdülhamld'ln ter zisl olan blr tngilizmiş. Beşiktaş'taki Şeyh Zafir külliyesinl gezmek fırsatmı bularaadım daha Fakat ttalyanca kitabın gosterdiğine göre, d'Aronco'nun îstanbul'da bıraktığı yapılar, sayın Doğan Kuban'ın saydıklanndan çoktur Bu arada, bence en önemli olanı da, şimdiki Haydarpaşa lisesı, eski Tıbbıye'dir. Oysa Prof. Doğan Kuban, kitabmda bunu, mimar Vallauri'nin yapıtı olarak göstermlş. îtal yanca kltapta, yapının ayrıntılarını gösteren fotoğraflar var, altmda da şu yazı «Senola imperiale militare dimedicina Haydar Pasha, Costantinopoli, 1908.» Araştınlması gereken bir konu. Ancak bizi burada ilgilendirecek olan konu, bu yapının biçemine giren, sözümona Osmanlı Türk mimarlık öğeleridir ki (çatıdaki slvri külâhlar, yayvan ve sade cepheyi göğe asan garip saat kuleleri gibi) bunlan mimann Avrupa ülkelerindeki yapılannda aramak boşuna olur. Bundan çıkarıyorum kl, yeni sanat akımlarımn tanınmış temsilcileri olarak Türkiye'ye çağnlan mimarlar, burada kendl Kafalarındaki bir doğa mlmarlığı ömeğine uya rak çalışma yönteminl yeğlemişlerdir. Hay dar Paşa Lieesinin mimarlık biçemi. bu bakımdan benl hep şaşırtmış, düşündörmüştü. Yozlaşma bu muydu yoksa? Çünkü Art Nouveau buraya kendi kimliği ile gelmemiş, burada blrtakım düşsel ögelerle karışmıştı. D'Aronco'nun tstanbul'da yaptığı evlertn çoğunun bugün ortada olmadığım söyleyebiliriz. Sözgelişl, Yeniköy'dekl Ethem bey evinin nerede bulunduğunu ben öğrenemedlm. Blr yabancı mimann bu kente bunca çeşitli yapıt bırakabilmesine ne denli şaşılsa yeridir. En şaşırtıcı olanlarından birl de, şimdi Maçka'da bulunan çeşmedir. ttalyanca kitapta, bu ceşmenin Tophane'de olduğu yazılı. Hangi tarihte Maçka'ya götürüldüğünü bilmiyorum. Bu çeşmenin biçemini, yenilesme dö nemindeki Osraanlı mimarlığından ayırabilmek nerdeyse olanaksızdır. Art Nouveau nerede, ne kadar Barok'a karışmış, belli değil. Son ikiyüz yıllık mimarlığımız içinde bunca önemli yer tutan yabancı mimarların ne gibi etkiler altmda çaltştıkları ve daha da Önemli olarak, bunların yozlaşma konusundaki payları incelenmeğe değer. Bilimin Maradona'ları? 3 kasım 1982 günlü Cumhuriyet'in manşeti: Kanserle savaşta büyük ilerleme!.. Okuyoruz: « Geliştirilen bir teknikle yapay olarak üretilen hücreler insan kanına şırınga edilerek, kanser dahil tıirn hastahkların kökiı kazımyor. Kansere karşı savaş bundan böyle kanserll dokunun kesilip alınması yoluyla değil, insan kanından alınan hücrelerin yapay olarak çoğaltılmasıyla yürtttülecek.» • Bizim gazete bir tuhaftır: böyle haberleri ön» nkarır: oysa o gün daha önemli olaylar yok muydu? «Süleyman Demirel 59 yasına basmıştı. At yarışları ve sportoto basılat rekorlan kınyordu. ttalya'da iki Türk, Mafia Babasının kızını kaçırmaya kalkmıstı. Emel Sayın'm annelik uraudu sönmtistfl. Ajda Pekkan Hpybelfada Deniz Harp Okuluna ypme&e gitmiştl. Üc vasında bîr çocuk boğazında beş Iirayla yaşıyordu.» Kişinin ilglslni çekecek öyle çok olay yaşanıyor kl Babıâli basını bu tür haberlerl büyütmekten kendislni alamıyor. Eh, in^an akşama deSin ealışmış: yorgun arpın evine gelmiş; bir renkli gazete alırj hoşça vakit gecirecek değil ra\> Kanserle savaş kime ne? Çevremizde tanıdık dost, ahbap çoktur: şöyle bir sortçulama yapsak: Dtinyanm önde pelen bilim adamlarmdan kimleri tanıvorsunuz' Birkaf ad verir misiniz? En basta ben oimal< i^prp heniraİ7 smavda cakanz: ama sorun bize ünlü futboicuları, boksörleri, sinema yıldi7İarmı. hafif müzik sarkıcılannı, vanıt verelim: ya da politikacıları sorun: yabancı fl'ke'erin başkanlannı, başbakanlarını sayıp dökelim. Neden böyle oluyor'' Hayır. bozuk düzenden söz açacak deeilim. DÜnya zaten Eeçerli düzenlerin bo7uklui5:u yüztinden bir devrim çapmı yasamaktadır. Bu kargaşa içinde insan Hanya'yı Konya'yı anlamak için epey vaşamak ronındadir K'mi zaman nasıl bir tuzak, ta dönendigimizi anlamak için hastalanmak gerekir. DlyeHn ki: Tanrı klmseye hastalık vermesin'.. Hastahane kapılannda (yataklannda) yeter•'izlik ve oianak'sızhk 1Hnde çıroınarak iilümü bek'eyen ya da bir sevdiSinin yok olup RİttiÇlnl 1zIpyen kisl dünvanın alacalı bulacah renk cümbüşüne bakio hprşevin ne bo<; oldu&unu acivla düsünür: olayın aeırlıftı eect'ktpn sonra vine günlük daftdaftanm havhuvuna katiiır içinde vasadT^ımız Lunapark'm aldatıcı görünümüne kendisinl kaptırır. Yaşlıhk veya hastalık gibl kaçmılmaz iki yazgının yeniden evimlzin kapısmı vurmasına değin geçecek sürede yine bilinçsizliğin pokeriyle oyalanınz. • Ama orada, uzaklarda. adını sanmı bllmedlğlmiz kimileri bizim için çalısıyorlar. Senin, benim, onun sevdlgimizin. dostumuzun, anamızın, babamızm. kardeşlertmizin. çocuklanmızın yaşamı için gece gündüz demeden göz nuru ve alın teri döküyorlar. Kafa emekçileridir bunlar. Şimdi bana sorstnız: ' Arjântin'den BatcelonaVa geçen flfılü futbolcunun adını söyler mlsinî Maradona. Evet, tanıyorum Maradona'yı biliyorum da: kanseri yenme yolunda büyük aşama yapan bilim adamlarımn ne adlarmı biliyorum, ne kendilerinl tanıyorum. Ayıp değil mi bana? •k + ACI BİR KAYIP Türk basınının büyük üstadı, Ce miyetimizin kurucvılanndan 28 yıllık Başkanımız, Şeyhülm y harririn BASSAGLIGI Türk Basınının büyük ustası, Şeyhül Muharririn, kardeş kuruluş Gazeteciler Cemiyeti'nin 28 yıllık Başkanı Sayın BUftHAN FELEK'İ kaybetmiş bulunuyoruz. 1889 yılında Usküdar'da do§an 1918 yılından itibaren Tasviriefkâr, Vatan, Millet, Yeni Ses, Tan, Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerinde foto, spor mıı habiri ve fıkra yazarlığı yapan büyük üstadımızın cenazesi 5 Kasım 1982 Cuma (bugün) saat 11.00'de Gazeteciler Cemiyeti önünde yapılacak torenden sonra öğle namazım müteakip Teşvikiye Camii'nden almarak Karacaahmet Mezarlıgı'ndaki aile kabristamna defnedilecektir. Değerli üstadımıza Tanrı'dan mağfiret, ailesine sabır, Türk basınına ve okurlanna başaŞlıçı dileriz. .snmfc; ,, gst& 1**,* BURHAN FELEKİ yitirmenin üzüntüsünü yaşıyor, diliyoruz. meslekdaşlanmıza başsağlığı T GS Türkiye Gazeteciler Sendikası IJ GAZETECİLER CEMİYETİ KIBRIS TÜRK SANAYİİŞLETMELERİ HOLDİNG LİMİTED ŞİRKETİNDEN îyi dost, degerli Ögretmen V EFAT Büyüğümüz, babamız, her şeyimiz Münhal Genel Müdür Mevkii 1 Bu mevkii için 22 kasım 1982 pazartesi mesai bitımine kadar yazılı müracaat kabul edilmektedır. 2 Adaylann kendi el yazılan ile, a) Tahsil durumlannı, b) Yetenek ve deneyimlerini, c) Özgeçmışleriru belirten dılekçelerını taahhütlü posta ile veya elden şırketın Lefkoşa'daki Genel Mudürlügu'ne ulaştırmalan gerekmektedir 3 Aranan evsaf: a) Yüksek öğrenim yapmış olmak, b) Genel Mudurluk görevıni yapabilecek ehliyet. bılgi ve tecrube sahıbı olmak, c) Askerliğıni yapmış olmak, d) lyi derecede îngilizce lısanına vakıf olmak tercih nedenıdır. 4 Maaş ve di|:er haklar, ehliyet, bilgi ve teorubeye göre karşılıklı göruşme. yoluyla tespit edilecektır. 5 Genel Mudüre loiman ve araba tahsis edilecektir. 6 Muracaatlar kesinlikle gizli tutulacaktır. Adres: K.TSI. Holding Ltd. Şirketi. Kızılav Sokak Yenişehir Lefkoşa. Tel.: 72613 72231 72980 Teleks: 57127 MEVLÜT KORKMAZ Seni unutmadık, mayacağız. unutAtatürk Eğitim Enstitüsü 79 mezunları h BUStHAN FELEKÎ kaybettik. Cenazesi 5 Kasım Cuma günü (bugün) öğle namazını müteakip Teşvikiye Camii'nden kaldırılarak Karacaahmet aile kabristanında toprağa verilecek. Nur içinde yatsın. EŞİ VE AİLESİ Cumhuriyet r TORSTEİN SYVERTSEN tle BANU GÜRSALER evlendüer OSLO 5.11.1982 Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş.adına NADİRNADİ Cenel Yayın Müdürü Müessese Müdürü Yazı Işlerı Mudürü HASAN CEMAL EMINE UŞAKLIGİL OKAYGONENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİ ACAR • Yazı işleri Müdür Yardımcısı HaberMerkezı Muduru Mızanpaj Yonetmenı TEMSJLCJLER • BASSAGLIGI Canımız, hamimiz, her şeyimiz, biricik varlığımız DILK«da • ANKARA : • İZMIR : • ADANA : SERVİS ŞEFLERİ * YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMETMERCAN VIDEO İNGİLİZCE J22144BAKIRK0Y. İL1N KADIKÖY İKtNCÎ SUUI HtKUK HAKİMLIĞINDEN 983/241 Vesayet Kadıköy, Rasimpaşa mahallesı cilt 49, sayfa 148 ve kütuk 40/42'de nüfusa kayıtlı Osmanoğlu Parlak* dan 1315 yılında doğma Bı za Kılınç'ı mevcut akü hastalığı nedenlyle hacır altına alınarak kendlsine aypı nüluata kayıtlı ve ba.«len Kadıköy, Acıbadera caddesi Acafbey sok. 2/27 Evım Apt. adreeinde ikamet eden oğlu Muzaffer Kılmç vasj tayin edilmiştir îşbu vesayete herhangı bir itiraa bulunanlann llaa tarihinden itibaren 10 gün içinde mahketnemizln 1982/241 vesayet sayüı dos yasına muracaatları Uan olunur. 1.9.1982 (Basuı: 11314) • ODTÜ Asistanlık kımllğimi kaybettırn. Geçersizdir. Şenay URAL • tstanbul Tıp Fakültesi şebekenü, sımf kimliğimi kaybetUm. Hükümsüzdür. A. Vedat ÖVET istanbul Cad. No. 47 ile BURHAN FELEKİ kaybettik. Gazeteci Okşan Atasoy • Gazeteci Orhan Atasoy Biricik Torunu Heves Atasoy SUMAŞ Su Ürunlen Sanayii ve Pazarlama A. Ş. Kdz Ereğli'deki tesislerinde Balık Unu ve Yağı üretımine başlamışür. Tel: 2323 Kdz Ereğll KÜTAHYA 2. HUKUK MAHKEMESİ HAKİMÜĞÎNDEN 1982/251 Davacı Nebahat Aydoğan vekili Av. Osman Emet tarafından davalı Adana lli tstasyon mahallesi dlt, 022/01 sayfa, 80 kutük 164'de Nüfusa kayıtlı ve Izmir ili Eşref Paşa 569 Sokak No: 8'de mukim Muzaffer Turan aleyhinde şiddetli geçimsizlik nedeniyle açılan davanın mahkememizde yapılan yargılamasında: Davalıya duruşma gününün tebliğ ediîmedigi ve zabıtacada açık adrestnin tesbit edilememiş bulunduğundan üanen tebligat yapılmasına karar verılmiş bulunmaktadır Mahkememizde açılan 1931/251 esas sayıb davanın duruşma günü olan 23.ll.W82 gunü saat 9 50'de bazır bulunması veya kendisıne bir vekılle temsil ettirilmesi ilanen teblig olunur. (Basın: 23878) SAYIN YEM SANAYİCİLERİNE DUYURU İstanbul Habrrleri: Selahattin GÜLER Dış Haberler : Ergun BALCI Ekonomı Osman ULAGAY Yurt Haberlerı • Barbaros GENÇAK Kultur: Aydın EMEÇ . Magazın : Yalçın PEK5EN Duzeltme: Konur ERTOP Araştırma1. ŞahinALPAY BÜROLAR * Konur Sokak No. 24/4 Yenişehir ANKARA Tel: 17 58 25'17 58 66 idare. 18 33 35 Tel: 2547 09131230 Alatürk Halit Ziya Bulvarı No: 6 5 / 3 İZMİR Caddesi, T.H K IşhanıKal2/13ADANA Tel 1455019731 Basan ve Yayan: CUMHURİYET Matoaacılıkve GazetecilikT.A.Ş. Türfcpcağı Cad. 39/41, CağaloğluİSTANBUU P.K.: 246 istanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) TAKVİM g K A S D M 1 9 g 2 îstanbul Basın Kurumu Tesisinin otuz yıllık üyesi ve 20 yıllık Başkanı İMSAK GÜNEŞ ö ^ ' E İKİNDİ A«^CMU| YATSI 5.50 7.34 12.57 15.42 18.01 19.33 SAYIN BURHAN FELEKİ kaybetmenin derin ve telafisi imkânsız teessürü içindeyiz Basın mesleğinde sosyal bizıııetle rin kurulup genişletilmesinde çok büvük hizmetleri dokunan Sayın Başkanımıza Tanrıdan mağfiret ve ailesine başsağlığı dileriz. ACI KAYBIMIZ Değerli çalışma arkadaşımız Kocaeli Yarımca Şubemizin Mali Sekreterı, Muzaffer BUYRUKÇUAli YÜCE Muzaffer Buyrukçu, yeni çıkan «Sıcak tllşkiler» İle «Şarkılar Seni Söyler» adlı yapıtlarıru. ozan Ali Yüce Türk Dil Kurumu ödülü alan «Halk Çagıı ve dlger yapıtlarını 6 kasım 1982 cumartesi saat 1419 arasmda Evrensel Kltabevi'nde lmzalıyacaktır. EROL GÜVEN ŞENEL geçirdiği ani bir rahatsızlık sonucu aramızdan ayrılmıştır. Acımız sonsuzdur. PETROL . İŞ SENDlKASI MERKEZ YfN "İM KUBULU YÖNETİM KURULU