18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 2 1 Temmuz 1982 günü Pendik Tersanesl Başbakan Ulusu tarafından hizmete açıldı. Pendik Tersanesl haklunda bir kaç yazı çıktı, fakat gereğl kadar önemi belirtilmedi. Pendik Tersanesl yapımı uzun yıllar sürmüş ve pek çok aşamalar (safhalar) geçirmiş bir büyük kamu yatmmıdır. Bütün tersaneler kamu ve özel olmak üzere Haliç'e sıkışıp kalmışlardı. Kırk yıl önce uzak görüşlülük örneği olarak Pendik ve Tuzla koyları gemi sanayi için ayrılmıştı. Bu kararda büyük isabet vardır. O zaman kamulaştırılan bu araziler şimdiki olanaklar ve fiyatlarla hiç bir zaman elde edilemezdi. Son yılların bütçe olanakları ile ve sürekli enflasyon altında bu yatınm gerçekleştirilemezdi. Pendik Tersanesi çok eleştiriye uğramıştır. Fakat en başta burayı ülkeye kazandıran eski emektar memurlara katnulaştırma yaptıkları için teşekkür borçluyuz. Ondan sonra muhtelif hükümetler plansız ve planlı düzenlerde Pendik'l ve Tuzla'yı ihmal etmişler ve amacı saptırmışlardır. Nasıl kl, Haliç Tersanesi'nin 500. yılmı kutladık, ileriki nesiller de inşallah Pendik'in 500. yılını kutlayacak ve bugün geçirdiğimiz sıkıntılar unutulacaktır. OLAYLAR. VE GÖRÜŞLER anlamı İle denizcilik alanmda büyük bir atılım olacaktır. Pendik'in hemen yanmda Tuzla Tersaneleri yer almaktadır. Bu alanı Bayındırlık Bakanlığı hazırladı ve özel teşebbüse aktardı. Burada 25 kadar tersane ve 2 yüzer havuz yeri vardır. Rusya'dan bir yüzer havuz getirterek ilk Dzel yüzer havuz burada faaliyete geçti. Bir yılda 150'den faz la gemi onararak gemiciliğimlze hizmette bulundu. Yabancı bandıralı gemilerin de bakımını yaptı ve ülkeye döviz kazandırdı. Tuzla Tersanelerinde halen 41 gemi yapılmaktadır. Baktığınız zaman yalnız gemi tekneleri gözüküyor. Bina hiç yok gibi. Kızaklar gemi İle beraber yapılıyor. Tersaneler yerden bitiyor sankl. Tuzla civarmda taşoran firmalar belirmiş ve bu tersanelerde îş yapıyorlar. Bu suretle boyacıya, marangoza, demird ustasına, mühendise iş çıkıyor. Yalnız bu gemiler denize indikten sonra büyük bir donatım sıkıntısı çekilecek. Donanım rıhtımı yok. Baymdırhk Bakanlığı'nın bir yeri var, fakat burası da ancak kendi onarım işlerine yetecek 30 EKIM 1982 Pendik ve Tuzla Tersaneleri PENDİK TERSANESİ, DENİZCİLİĞİMİZİ GELİŞTİRECEK, YURDA DÖVİZ GETİRECEK ÖNEMLİ BİR KURULUŞTUR. ŞU ANDA GEMİ DİZEL MOTORLARI URETMEKTEDİR. TUZLA'DAKİ ÖZEL SEKTÖR KURULUŞUYLA İŞBİRLİĞİ SAĞLANMALI. TUZLA TERSANELERİ TARİHÇE Dr. Nezih H. Neyzi nde motor gövdesi döküp TCDD'ye veriyorduk. Bazı ufak yatırımlarla Pendik'te tersanenin bir bölümünü motor montaj atölyesi haline getirdik. Işte burada kendl mühendis ve ustalanmızla dizel jeneratör gruplan montajı ile işe başladık. Polonya'lılarla anlaşarak gerekli parçaları sağladık. Poznan'daki Çekelskl fab rikası bize gerekli teknik bilgi ve parçaları sağladı. Yapmakta olduğumuz gemilerin Jeneratörlerini böylece Pendik'te imal eder olduk. 1 Temmuz 1982 günü Pendik Tersanesi içinde ana rnaktoe yapacak fabrikanm da temell atıldı. Dünyada bizden çok sonra denizcilik alanma giren Güney Kore, Yugoslavya, Brezilya gemi motoru yapıyor; biz yaptığımız gemllere motor koyamadığımız için gemilerimiz yanm kalıyor. Işte bu durumu Pendik Tersanesl değiştirecek. Halen 500 beygire kadar olan ufak motorlan yapmaktadır ve 4860 BHP dizel motorları için Sulzer (tsviçre) firması İle anlaşma yapılmıştır. Türkiye'nin gemi yapım sanayiinin yazgısını etkileyecek, dolayısı ile Deniz Ticaret Filomuzun genişlemesini büyük ölçüde sağlayacak bu girişimimiz Pendik'in önemini bize anlatmaktadır. ha tam bltmis değildir. Bugünkü kızakları ile 60 bin tonluk gemi yapabilecektır. Bizim için büyük bir aşamadır. Şu anda öbür tersanelerdekl kızaklar ancak 20 bin tonluk gemi yapabiliyorlar. Yalnız onarım işimiz aksamıştır. 30 bin tondan büyük gemileri havuzlayacak yerimiz yok tur. Pendik'in havuz için aynlmış yeri ve yanm kalmış bir havuzu vardır. Bu havuz bitirilince 300 metre uzunluğu ve 75 metre eni olacaktır. Derinliği 12 metredir. Böyle büyük bir havuz yalnız ERP' de, Yunanistan'da, Iskıramanga'da vardır. Karadeniz'de bu büyüklükte havuz yoktur. Bu nedenle havuzu muhakkak bitirmek gereklidir. Bunu yapacak demir. ve çimento ülkede mevcuttur. Tamamlandığı zaman şimdi onarım için ödediğimiz dövizler bize kalacağı gibi dışardan da onarım için gemi alabileceğiz. Şlmdilik yalnız bir bakım havuzu olarak ele almıp yalnız bir adet 16 tonluk ve 1 adet 80 ton jib kreyn ile yetinilmeli; dir. Havuz bittikten sonra ilerde kendi kazancı ile 2 adet her biri 300 tonluk gantry kreyn yapılabilir. Böylece havuz yatırımmı, onarım geliri ile tamamlamak olanağı bulunur Bitmemiş olan bir birim de dış mendirektir. Fakat bu bölüm yatınma konmuş, ihalesi yapılmış ve inşaat ilerlemektedir. Başlamış. bitmiş demektir. Onun için yarım kalmış havuz da bir an önce ihale edilmelidir. Pendik o zaman tam Asiye (Ya da Asil Çelik) Nasıl Kurtulur? yor: C umhuriyet'in 28 ekim 1982 günlü sayısmı elime alıyorum. Birinci sayfada Ispanya seçimlerl var. Madrit'ten Nilgün Cerrahoğlu yazı PENDİKTUZLA İŞBİRLİĞİ Pendik Tersanesi'nde bütün binalar, sosyal kuruluşlar tamam ama gemi yok. Öte yanda hiç bir bina yok fakat 41 gemi yapılıyor. Pendik'in donatım (teçhiz) rıhtımı var, fakat koruyucu mendireği tamamlanmamış. Pendik'i verlmH duruma sokabilmek için bu iki tarafı el ele çalışır biçime getirmek gerekiyor. Pendik'in çelik kesme kapasitesi kullanıhr ve parçalar çabuk ve iyi yapılır. Tuzla Tersanelerinde bunların montajı yapılır. Pendik motor yapar ve bu motorları bitmiş teknelere rıhtımında yerleştirir. Bu şekilde kamu kuruluşu ile özel teşebbüs birbirini tamamlar. Amaç Türkiye'nin denizciliğinl geliştlr mek olduğuna göre, bu işbirliği gerçekleştirilmelidir, kanısındayım. PENDİK'İN ÖNEMİ Pendik Tersanesi öbür tersanelerimizden çok farklı olacaktır. Pendik'te ilk defa olarak gemi dizel motorları üretimi başlamıştır. Öbür tesisler aşağı yukan bütün büyük tersanelerimlzde vardır. Fakat gemi dlzel motoru başka hiç bir yerde yapılmamaktadır. 1978 yılında Dün ya Bankası'ndan bu proje için bir kredi istedik. «Size gemi motoru fabrikası lazım değll başka yerden motorunuzu ahn» diye bir yamt geldi. Bunun üzerine kendi olanaklanmızla motor imalatma giristik. Eskişehir'de TCDD fabrikası ve şeker fabrikasınm Ankara'daki imalat fabrikası ile temas kurduk. Haliç Tersanesi' PENDİK'İN EKSİKLERİ Pendik 953 bln metre karelik dev bir alana kurulmuştur. Bu kamu kurulugu İle ne kadar öğünsek azdır. Fakat da EVCT OKTAY AKBAL Kültür, Uygarlık Demektir ; ReşitCANBEYLİ 1982 Nobel Fizİk Ödülü 1982 Nobel Fizik Ödülü. maddenin şeklini değiştirdiği kritik noktalar etrafındaki davranışını çözen teorik çalışmaları için Cornell Üniversitesi profesörlerinden Kenneth G. Wilsona verildi. Kesilen her başı için yenisinl üreten (dokuz) başlı canavar Hydra ile döğüşen Herakles gibi fizikçiler de karşılarma çıkan sonsuzluk ve ıraksaklıklarla yıllardan beri savaşmaktadır. 1965 yılında Feynman, Schwinger ve Tomonaga, kuantum elektrodinamiğindeki sonsuzluk ve ıraksaklıklar ile nasıl başedlleceğini gösterdikleri «renormallzasyon teorîsi» Ue Nobel Fizik Ödülünü almışlardı. Bu yıl, 46 yaşmdaki Amerikalı fizikçl Kenneth G. Wilson, Feynman şemaları ile cözülemeyen bir çok problemdeki sonsuzlukları gideren ma tematiksel teorisi ile Nobel Ödülüne lâyık görülmüştür. Wilson. Nobel ödülünü aldığmı öğrendiği zaman «aldığıma şaşırmadıra, ancak, yalnız başıma aldığuna şaşırdım» demîştir. İsveç Kraliyet Bilim Akademisl ise L. Kadanoff ve M. Fischer gibi fizikçilerin Wilson teorisine temel oluş turabilecek çalışmalar yaptıklarını fakat, bu buluşların hiç birinin Wilson'unki kadar derin ve kesin olmadığını açıklamıştır. Doç. Dr. Meral Serdaroğlu, fizik alanmâa lisans, yuksek lisans ve doktora derecelerini ODTÜ Fizik bölümünden aldı. Lisansustu çahşmalarını Prof. Dr. Feza Gursey ile yaptı. 196677 yılında ODTÜ fizik bölümünde. 197773 akademik yılında ABD'de Yale Universitesinde ders verdi. 1979 yılında doçentlik unvanını alan Serdaroğlu, 1978 yılından beri Boğaziçi Üniversitesi Fizih Bölümünde ögretim üyeliği yapmakta. olmadan gaza dönüşür. Man yetik bir çubuğun manyetikliğini mutlak sıfır civarmda kaybetmesi de bir faz değişikliğidir. Genel olarak değişik sistemlerin kritik noktalar etrafındaki davranışlarında benzerlik gözlenmiştir (evrensellik). Bu ben zerlik, maddenin davranışını çözmek ve kritik noktalarda sistemi tarif eden termodinamik büyüklüklerde ortaya çıkan ıraksaklıkları gidermek İçin yeterli olama mıştır. «Atatürk, tek bir uygarlık olduğuna ve buna da ancak doğa ve insan bilimleriyle varılacağına inamyordu. Atatürk'ün bugün Batıü düşünürlerin de dikkatîni çeken ve üzerinde durulan 'tarlh tezi' de bu 'tek uygarlık, tek kültür* düşüncesine dayamr.» Prof. Dr. Bedia Akarsu'nun Boğazici Üniversitesi'nde düzenlenen Atatürk'ün 100. Doğum Yıh seminerinde yaptığı «Atatürk'ün Ulusalhkla Evrenselliği Bütünleştiren Kültür Anlayışı» başlıklı konuşmastnı okuyorum. Ankara'da toplanıp. Türk kültürü' konusunda kararlar, öneriler 1leri süren *MiIH Kültur Şurası' tartışmalan süreken Atatük'ün uygarlık, kültür konusundaki düşüncelerini okumak. bu dü* şünce ve görüşler üzerinde gerçek Atatürkçülerin yorumlarını okumak. öğenmek çok yararlı olacaktır. Sayın Prof. Akarsu'nun konuşması bu konuda bizleri aydınlatmaktadır. Atatürk. 1923'te «Memleketler muhteliftir, fakat medeniyet birdir ve bir milletin terakkisî îçin de ba yegâne medeniyete îştirak etmek lazımdır» demiştlr. 1930'da da sunları söylemîştir: «Bir milletin medeniyetî detıildiği zaman hars (kültür. ekin) namı altında saydığımız üç faaliyet muhassalastndan ha» riç ve başka bir şey olamayaca&ını zannederim.» Üj? faaliyet alanı. Devlet, Bilim ve Iktisaftır. Atatürk'e göre «Mühinı olan muhassala (yanl toplam) özerindeki farktır. Yüksek bir hars (kültür, etoni onun sahibi olan millete kalmaz, diğer milletlere de tesirini gösterir, büyük kjtalara şamil olur. Bu îtibarla olacak, bazı milletler yiıksek ve şamil harsa (kültüre, ekine) medeniyet diyorlar.» Felsefe Profesörü Bedia Akarsu bu sözleri andıktan sonra şöyle söylemektedir: «Bu sözler Atatürk'ün uygarlık ve kültür ayrımı yapmadığını, uygarlık ve kültürü içiçe girmiş kavramîar olarak gördüğünü gösteriyor. 'Çağdaş uygarlığın üstüne çıkacağız' sözünü kültürü de içine alan bir uygarlık anlayışı ile dünya kültürüne, insanlık kültürüne katkıda bulunma olarak yorumlamak gerek. Atatürk'ün dünya görüşünde ulusallılcla evrenselliği, ulusla insanhğı bütünleştiren de, bu kültür anlayışıdır. Kültür, ulusla öteki uluslar arasında, bu ikisinl bütünleştiren bir aracıdır. Ulusal kültürün evrensel kültür temeli özerinde gelişmesi ve onu daha ileri götürmesidir onun ereği.» Ulusal kültür, bir ulusun kanı. canı, özsuyudur. Yüzyıllardan bugüne gelen bilgiler. duyuşlar, sağduyu yolunda atılmış adımlar. 'Türk însanı'nı yaratmada kullanılan düşünce harçlandır. Atatürk. herşeyden önce, Osmanlı kafasını, o garip, o çagdışı, o paslı anlayışı yılcmak istedi. Türk diline Türk tarihine, Türk e vergi duyuş ve düşüncelere önem verdi. Türk Tarih ve Türk Dili Kurumu. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi gibi kuruluslan yaratırken amacı, çağdaş dünyaya yakışan, geçmişlnin ve bugününün bilgileri, görgülerı ile oluşturulmuş. Batı kültürünün uygarlığının ki tek gerçek kültür ve uygarlık 20 yüzyılda Batı kültüru ve uygarlığıydı, bugün de öyledir verilerini Türk toplumunda özümsetmekti. Geçmişin pash zincirlerinden. kafalardaki örümcek ağlanndan sıyırmak Istiyordu Türk insanmı... Batı'daki uygarlığın verilerinf almak, bilimini, sanatını öğrenmek, kısacası çağdaş uygarlığın küitürünü benimsemek gerekliydi Yazmda, sanatın türlü dallannda ve bilim alanında otuzkırk yıl İçinde dünyaca sevilen. sayılan sanatçılar. yazarlar, bilim adamlan yetiştirebildiysek, bunu Atatürk'ün 'Kültür Devrimi'ne borçluyuz. Bunu kimse aklmdan çıkarmamalıdır. Prof Akarsu, o 'lginç konuşmasını şu sonuca bağlayarak bitirir: «Kendi dilimiz ve tarihimize dayanarnk, kültflrümüzü gelistirmek ve yaratacagtmız bn kflltürle dünya költürtnü sürdürmek. Bu ereğl aynı zamanda şunu da iceriyors İnsana insan olarak değer verilmesl Türk insanının olduğu kadar dünya insaniarmı da kuşatan bir kültür ve dünya flerlemesî.» Atatürk'ü gereğl gibi anlamayanlar, belkl de anlamak istemeyenler, 'Milli Kültür Şurası'nı Türkçe olmayan adına da bakarak. bizleri ulusca. Atatürk'ün Kültür Devrimi'nin çizdiği yoldan ayırmak, bambaşka bir yol, bir yöntem îzletmek hevesine kapılabilirler. Ulusal kültür, evrensel kültürün bir parcasıdır iTysrarhk, kültürün vatf>ttı§ı b'r «sonnçtur. Dünya uygarhğına kayıtsız kalmanın bîzl (yakıp bitireceğini) söylerdi Atatürk.. Kendimizl evren sel kültürden koDarmak, kendi 'milli kültürümüz' cizgisinde kalmakta direnmek çagdas dünyada bizi hangî çıkmazlara, bataklara götürür, buno düşünmek zor değildir. Heyşeyde olduğu gibi költür ve uygarlık yorumunda, tutumunda da finderimlz Mustafa Kemal Atatürk'tür. başkası değil..s Doç. Dr. Meral SERDAROĞLU" problemi, bir metaldekl çok az (onbinde bir) manyetik safsızlığın mutlak sıfır (273 derece) civarmda maddenin dlrencinde ve öz gül ısısında meydana getirdiği değişikliğin teorik olarak çözülememesidir. Bu so yut görünen problem aslmda normal şartlarda gözlenebilen ferromanyetik özeîliklerin nasıl meydana geldiği sorusunun bir parçasıdır. dış etkenler altında faz değişimlert gösterir; suyun ka tı halden (buz) ısındıkça sıvı ve gaz fazlarına geçmesi gibi. Kritik noktalar bir fazdan diğer birine geçiş noktalarıdır. Suyun kaynama derecesi basmç ile değişlr ve basmç arttıkça yükselir. Kritik noktaya erişildiği zaman (yani 374°C sıcaklık ve 218 atmosfer basmç) artık su sıvı olarak bulunamaz; basmç ne kadar artırılırsa artırılsın daima gaz halinde bulunur. Bu kritik noktada suya sıvı veya konsantre gaz denilebilir. Maddenin katı, sıvı ve gaz gibi fazları her zaman birbirini takip etmez. örneğin naftalin, normal şartlarda katı halden sıvı « Bugün yapılacak seçlnılerde oyların büyük çoğunlugunu toplayarak iç savaştan bu yana tspanya'nın ilk sosyalist Başbakanı olması beklenen Sosyalist Parti lideri Felipe Gonzalez, Cııınhurlyet'e verdiği özel demeçte "Biz sadece sosyalist seçeneğl sungelenıiyoruz; bu nedenle programımızı geniş tutuyoruz" dedi.» *Siz benim yazdığını şu yazıyı okuduğunuz gün İspanyol seçimleri sonuçlanmış olacaktır. Kim kazanacak? Önemli değil. Önemli olan tarihin, tarihsel gidişe karşı çıkanlara vurduğu şamardır. Ispanya iç savaşmdan 46 yıl sonra sosyalistler başa güreşiyorlar. Şimdi insan olan kişi başını elleri arasma alıp düşünmeye çalışmalıdır: 1936'da başlayan tspanya iç savaşmda yaklaşık 1 milyon kişi öldü. Sağcısı, solcusu, faşistl, komünisti 1 milyon insan neden Öldü? Hepsi insan. hepsi İspanyol dcğil miydi bunlarm? Franco'nun 40 yıl süren diktası neye yaradı? Eğer aradan bunca zaman geçtikten sonra demokratik düzenin kurulacağını ve sosyalistlerin iktidara geçeceğini bilselerdi, tspanyollar 1930'larda birblrlerini boğazlarlar mıydı? Ülke mezbahaya dönüşür müydü? • Bir ülkede insanların birbirini asıp kesmesi tarihsel akışı değiştirebiliyor mu? Iran Şahı diktasmı sürdürmek için oğul üstüne oğul yetistirmeye çabalıyordu. Peki ne oldu? İran Şahı. Franco ve benzerleri. tarihsel gidış içinde olsalar olsalar mezar taşlarına birer Osmanlı beyti olurlar: Ne kendi eyledi rahat, ne halka verdi huzur.. Tıkıldı gitti cihandan, dayansm elıli kubur. • 28 eklm 1982 günlü Cumhuriyet'in bu kez de 2'nci sayfasım açtım. Burhan Oğuz'un «Asil Çelik Nasıl Kurtulur?» başhklı yazısım okurken kimi satırların altmı çizdim: « Ülkenin önde gelen özel sektör temsilcilerinin gazetelerde okudugumuz demeçleri dikkatle incelenecek olursa bunlarm altında kuvvetli psikolo.iik etkenlerin yattığı hemen farkedilir. Devlet bir büyük kuruluşu kurtarmak için özel sektörün Işine müdahale etmistir. Kanımca açığa vurulamıyan endişe buradan kaynaklanıyor. Gerci devletin müdahalesi olumlu yönde olmuş. firmanın kurtulması amaçlanmış. Ama ya alışkanlıkla bu iş devam eder de müdahaleler ters yönde işlemeye başlarsa?» Sayın Oğuz. «Asil Çelik» olayımn anlammı derlnliğine inceliyor. Bankacılığm eğik düzeyde kaydığı ve gerillmll bir beklentinln bütün özel sektörü kapsadığı şu sırada «Asll Çelik Nasıl Kurtulur?» sorusu. Vasıf öngören'in ünlü tiyatro oyununa dönüşmüştür: Asiye nasıl kurtulur? • Ya da: ,. . Asil Çelik nasıl kurtulur? Vallahi bilmem ki ne desem? Üç gün mü desem, üç hafta mı desem, üç yıl mı desem, yoksa üç otuz yıl mı desem? Nah şu fincanm dibindekl telvede biçimlenen kara gölge atma binip gelecek; Asil Çelik'l kurtaracak mı desem? Demek istiyorum da diyemiyorum: Meksika petrol bulduktan sonra bankalarını devletleştirmedi mi? Gazetelerde bu olayı da okuduktan sonr a d o ğ r u s u n e diyeceğimi şaşırdım. JQ Wilson'un Yönetimi Yeni Cözümler Getirmekte Asiye nasıî kurtulur? (J^ Faz Değişmeleri ve Kritik Noktalar Wilson teorisi, maddenin kritik noktalar etrafındaki davranışını inceleme imkânı vermiştir. Madde ısı, basınç. manyetik alan gibi Katıhal fiziğl günümüzde o kadar ilerlemiştir kl, yoğunlaştırılmısmadde flziçi adı altında maddenin bir fazdan diğer bir faza geçişini alt yapısındakl mik roskobik etkileşmeieri gözönüne alarak incelemektedir. Kuantum yasalarına uyan bu davranışlann anlasılması ise ancak Wilson'un dahiyane ve teknik ustalık isteyen teorik metodu Ue mümkün olmuştur. Bu yöntem, fizik, kimya ve mühendîslik konularında çok güç problemlerin çözülmesine olanak sağlamıştır. Polimer zincirlerinin büyümesi. çeşitli turbulanslar (ucak aerodinamlğlnden atmosf erdekl f ırtınalara kadar) cok parçacık etkilesmeleri ve yüksek enerji ve alan teorilerinde karsılaşılan problemler bu arada sayılabilir. Maddenin en küçük vapı tasları olan «kuark»'arın gözlenememe (ku ark hapsi) ve asimtotik özgürlük gibi özellikleri halen alan teorisinin çözülememiş bir nroblemidir. Kuarkları. kristalde atomlann oturdufiu gibi bir şebekenin üstüne verleştirerek Wilson metodu ile bu probleroin çözülmesine çalışılmaktadır. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına NADİR NADİ CenelYayın Müdürü Müesîese Müdürü Yazı İşleri Müdürü HASAN CEMAl EMİNEUŞAKLIGİl OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER „ ALİ ACAR YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMETMERCAN • ^ Renormalizasyon Grubu Wilson «renormalizasyon grubu» metodu denilen raatematiksel yöntemi île çözülmesi ümitsiz görülen Kondo problemınî 30 yaşında iken yüzde 12 gibi bir hassasiyetle çözmüştür. Kon do probleminin çözülmeslnin kendi başma öneminln yamsıra, kullanılan metodun son derece dahiyane, derin ve güzel olması ayrı bir ağırlık taşır. Kondo Wilson teorisi maddenin kritik noktalar etrafındaki davranışını inceleme imkânı vermiştir. Wilson'un yöntemi, fizik, kimya ve mühendislik konularında çok güç problemlerin çözülmesine olanak sağlamıştır. • Yazı İşleri MüdürYardımcısı Haber Merkezi Müdürü MızanpajYönetmenı • „ TEMSfLCtLER • ANKARA : • İZMIR : • ADANA : SERVİS ŞEFLERİ 1982 Nobel Fizik Ödülü sahibi Kenneth G. Wilson Nobel Kimya Ödülü Dr. Klug'un geliştirdiği yöntemle şimdiye kadar şekilleri belirlenemeyen bazı önemli biyomoleküllerin üç boyutlu resimlerini çekmek olanakh. izik ödülünde oldugu gibi, bu yılkl Nobel Kimya Ödülü'nü de kendl alanında matematiksel yöntemlerle önemli katküarda bulunmuş bir bilim adamı kazandı Dr. Aaron Klug. Aslen Güney Afrikalı olan Dr. Klug, 20 yıldan beri Cambridge Universitesinde yaptıgı araştırmalarla biyolojik ethemoglobin molekülü şeklindeki bir cep sayesinde yakaladığı oksijeni kandolaşımı ile vücudun her yerine taşıyabilmekte. YENİ BtR YÖNTEM Biyomoleküllerin şeklint belirlemek için yaygm olarak kullanılan yöntemde moleküller ilk önce kristalize edilir. Bu kristale yöneltilen röntgen ışınlannm nasıl saçıldığına bakarak molekülün üç boyutlu görünümü değerlendirilir. Dr. Klug'un bu alanda çığır açan çalışmaları saye kinlikleri bakımından önem li bazı moleküllerin (blyomoleküller) şekillerini, matematiksel yöntemler kullanarak bulmuştu. Genellikle karmaşık yapıya sahip biyoraoleküllerin şekillerini bilmek, bu moleküllerin işlevlerini ve bu işlevlerl nasıl yerlne getirdiklerini anlamak bakımmdan önemli. örneğin, sinde, kolaylıkla kristalize edilemediklerinden şekilleri belirlenemeyen moleküller için de bir yöntem gehştirilmiştir. Bu yöntemde kristalize edilemeyen moleküllerin, iki boyutlu lnce bir tabaka halinde yayıhp: elektron mikroskopla büyültüten resimleri çekllir Brf îki boyutlu, bulanık resimler daha sonra matematiksel yöntemlerle değerlen dirilip, biyomolekülün şekli hakkında bilgl veren üç boyutlu bir resim oluşturulur. İstanbul HaberlerhSelahattin GÜLERDış Haberler Î Ergun BALCI Ekonomı: Osman ULAGAY Yurl Haberleri Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ . Magazın: Yalçın PEKŞEN Düzeltme: Konur ERTOf Araştırmat ŞahinALPAY BUROLAR • Tel: 17 58 2517 58 66 Idare: 18 33 35 HalitZiya Bulvarı No: 6 5 / 3 İZMİR Tel: 2547 09131230 KonurSokak No. 24/4 Yenlşehir ANKARA Atatürk Caddesi. T.H.K Ijhanı Kat2/13ADANA Tel:1455019731 Basan ve Yayan: F CUMHURİYET Matbaacılık ve GajfetecMik T.A.Ş Türkocağı Cad. 39/41, CağaioğluİSTANBUL P.K.: 246 istanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) TA^İM 30EKİM1982 IMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ *"">iM Y«TSl 5.44 7.27 12.57 15.48 18.08 19.40 DUYURU Dr. NECDET ALACA Kadm Hastalıklan ve Doğum Mütehassısı Amerika seyahatinden dönmüş ve hastalannı kabule başlamıştır. Muayene: 563120 Ev : 58 47 95 FRANSIZCA DUY GÖR KONUS Dönem: 3 kasım 1982 31 ocak 1S83 Kayıtlar başladı ve 3 kasıma kadar devam edecektir. İETT İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN 3645 sayılı Xasa gereğince Idaremiz tarafından yapılmakta olan e'ektrik hizmetlerinin, 2705 Payılı Yasa gereğince 33 ekim 1982 günü saat 24.00'den itibaren Türkiye Blektrik Kurumu tarafından yürütüleceği sayın halkımıza duyurulur. CBasın: 23702) 7094 DUYURU Fransız Kültür Merkezi Ziya Gökalp Cad. No: 15, Tel.: 17 12 68.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle