Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET 50. yıl eki: 2 7 Mayıs 1974 Cumhuriyet gazetesi 7 mayıs 1974 günü yayımlanan 17.875. sayısı ile M yaşını doldurmuj bulunmaktadır. Tiirkiye Cumhuriyeti ile iç içe olan ve aduu Atatürk Türkiyesinin süngesinden alan Cumhuriyet için, Cumhuriyet'in 50. yılını kutladığımız 29 ekim 1973'ten sonra aynı aşamaya ulasmak bir aluı yazısı sayümalıdır. Tiirk Basın Tarihinde 1923 öncesinde «Curnhuriyet» adını taşıyan bir gazete Türkiye içinde olduğu gibi dışında da yer almaz. Böyle olmasını olağan karsılamak gerekir. Hanedanlann yönetimindeki bir toplumda yasak olan özlemlerin başında Cumhuriyet gelmektedir. Bu nedenle, ülkemizde Cumhuriyet gazetesinin ilk sayısımn 7 mayıs 1924 tarihinde yayımlanabilmesi için 29 ekim 1923 dönüşümü gerekmiştir. Cumhuriyet'in kurucusu Yunus Nadi (1880 19451 ülkücü aydınların kader çizgisini izleyerek 1920 nisanında Ankara'nm yolunu tutarken siyaset ve basın deneylerinin yanı sıra • Yenigün» gazetesini ve basımevini de Ankara'ya götürmüştü. Server İskit'in belirttiğine göre, • Lstanbui'da işgal kuv vetlerinin önce tazyik, sonra takiplerine uğrayan Yunus Nadi 1920 nisanında Istanbul'daki gazetesi «Yenigümü kapatmaya mecbur olup Ankara'ya giderken gazetesini bir gün gene Istanbul'da neşre ahdetmiş ve bu düsünce ile Utanbul'daki binayı iki sene daha isticarı altında tutmuştu.» (Bk. Aylık Ansiklopedi, Istanbul 1947, C. UI, s. 770). Cumhuriyet'in temelinde yer alan «Yenigün» 2 eylül 1918 15 mart 1920 tarihleri arasında Istanbul'da 375 sayı yayımlanırken. Hükümet tarafından kapatılması üzerine 23 ocak 22 şubat 1919 tarihleri arasında >Eskigün> adını taşıdığı bir dönem de geçirir. Ankara'da yayımlanan «Yenigün» 10 ağustos 1920 tarihli ilk sayısına 1376 işaretini koyarak yayınını 18 ağustos 1923 tarihine kadar sürdürecektir. Bu dönem içinde de, Ankara'da düşman toplarmm tehdidi yoğunlaşınca Ulusal Kurtuluş Savaşını desteklemek görevine 1 eylül 1921 tarihinde Kayseri'de devam ederek Sakarya za ferinden sonra yeniden Ankara'ya dönecektir. Türkiye'nin Cumhuriyeti Prof. Dr. Cavit Orhan TÜTENGİL (İ.Ü. îktisat Fakültesi ve Gazetecilik Enstitüsü Öğretim Üyesi) Türkiye Büyük Millet Meelisinin birinci dönemine Muğla milletvekili olarak katılan Yunus Nadi, bana öyle geliyor ki Cumhuriyet'in ılânı hazırlıkları sırasında, Istanbul'da yeniden yayımlamaya ahdettiği gazetesinin adını da kararlaştırmış bulunuyordu. Mazhar Müfit Kansu. 29 ekim 1923'ten bir gün öncesini şöyle anlatmaktadır: «Bir gece evvel beraberdik. Necati Bey, Vasıf Bey, Yunus Nadi Bey, Mahmut Esat Bey vesair arkadaşlar da vardı. Mustafa Kemal Paşa gülerek: «Ey çocuklar, yarın Cumhuriyet ilân edeceğiz» dedi. Ve bana döndü. «Erzurum'dan beri ağzından çıkarmadığm Cumhuriyetin i$te zamanı geldi. Yarın istediğin kadar Cumhuriyet diye alenen artık bahsedebilirsin.» Tabiidir ki hepimiz son derece memnun olduk.» 'Bk. Erzurum'dan Ölümüne Kadar Atatürk'le Beraber, Ankara 1968, C. II, s. 595). «Kanunu Esasi Encümeni Reisi Yunus Nadi Bey» Cumhuriyet'in kabulüne yol açan Anayasa değişikliği sırasında yaptığı ko nujmada sunları söylüyordu: «Tadilâtm birincisi TBMM hü kümetinin beynelmilel ünvanını tesbittir. Meclis, hâkimiyeti bilâ kaydü şart millete veren bir sekli hükümet kabul etmiştir ve onun için yaşamaktadır. Bu şekli hükümetin adı Cumhuriyettir...». (Adı geçen kitap, s. 598). Istanbul'da yayımhyacağı gazetenin adı da «Yenigün.ün ulaçtığı yen! bir dönem olan Cumhuriyet olacaktı. Bir fikir gazetesi olarak Cumhuriyet, Atatürk Türkiyesinin getirdiği yeni değerlerin, akılcı dünya görüsünün ve ulusal bağımsızlık ilkesinin oluşmajına, gelismesine ve yayılmasma adanan bir «okul» olmustur. Titizlikle bağlı kaldığı yaym ilkeleri, Atatürk DevTİminin ve Cumhuriyet'in yılmaz bekçiliği onu basın hayatunızın seçkin öğelerinden biri haline getirmiştir. Sözün kısası, Cumhuriyet'in yazgısı Cumhuriyetin de yazgısı olmustur. Ziya Gökalp, 4 haziran 1924 günlü Cumhuriyet'te yer alan «Yirminci Asrın En Mühim Müessesesi Gazetedir» baslıkJı yazısında basın özgürlüğünün Uginç bir yanına dikkatimizi çeker: «Gazetesiz bir Millet Meclisi farzedelim. Bu neye yarar? Hiç bir şeye yaramaz. Parlamentonun bile en büyük vazifesi gazetelerin hürriyetini temin etmektir. Millet Meclisindeki mes'uliyetsiz hıtabet kürsüsü ki memleketteki hürriyetin canlı timsaîidir; gazetelerin hürriyetine dokunu lur dokunulmaz o kürsünün feryat etmesi lâzun gelir.» önemli bir kurum olusunu kamuoyunun »nası olmaktan alan gazete, toplumsal görevler yüklendigi ve basın özgürlüğünü kamu yararına kullandıgı ölçüde vardır, diyebiliriz. Her alanda olduğu gibi basın alanmda da kunımlasmayı güçleıtiren bir ortam içinde, varlık sebebi olan özeÜiklerini kıskançhkla koruyarak aynı doğrultuda 51. hizmet yılına başlamak, ikinci bir örneği basın hayatımızda bulunmayan önemli bir başarı sayümalıdır. Bu başarıyı, Cumhuriyet'çi kuşaklann işbirliğine, yöneticilerin titizliğine, Türk «intelligentsia»sının katkısına ve okuyucularının vefasına bağlamak yerinde olur. Cumhuriyet, yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da ilgiyle izlenen fikir gazetelerimizden biridir. Amerikalı bir araştırıcı, «bağımsız ve ilerici çizgide» gördüğü Cumhuriyet'ten «Türltiye'nin New York Times'ı» diye sözetmektedir. (Bk. A. T. Bruno, Editor and Publisher, 17 nisan 1965, s. 136). Başka ülkelerin araştıncılan da, Cumhuriyet'i kendi okuyucuları. na somut bir biçimde tanıtabilmek için aynı yolu tutmuslardır. Bize kalırsa bu gazete, Türkiye'nin Cumhuriyet'idir. Cumhuriyet'in adaşı olarak onunla iç içe olduğu gibi, onun yazgısının da vazgeçilmez ortağıdır. Bu düşünceden yola çıküarak, Cumhuriyet varoldukça Cumhuriyet'in de varolma n zorunluluğuna ulaşüabüir. Yapılan bir arastırmaya göre Cumhuriyet okuyuculannın %78.6'sı 44 yasın altındadır. 4445 yaslarında olanlar okurların 14.4'ünü, 55 ya«ın üstünde olanlar da % 7'sini kapsar "» 74,1'i / lise ve yüksek öğrenim görmüs olan Cumhuriyet okuyucu larının büyük kesimi ( / 95.8) çalışma hayatı içinde olan•• larla yüksek öğrenim gençliğinden olusmaktadır. Emeklilerin oranı % 4.2'dir. Gazete ile okuyuculan arasındaki sürekli etkileşim, okuyuculan gibi gazeteyi de dinamik ve kelimenin gerçek anlamında «genç» tutmaktadır. 20 mayıs 1966°da Cumhuriyet'te çıkan bir yazımın, aradan geçen zaman içinde daha da 'güçlenen bir durumu yansıtan «on cümlesiyle bu yazımı da noktalamak istiyorum: «Cumhuriyet ve onunla aynı çizgide yer alan fikir gazetelerimiz Türkiye için daha iyi bir geleceğin habercisi olmakla'kalmamakta, aynı zamanda garantisi de olmaktadır.» Amcabey'den Abdülcanbaz'a Gazetemiz Cumhuriyet'de okurların sev.gisini kazanan iki tip vardır: Rahmetli Cemal Nadir'in yarattığı Amcabey olaylan çizgi ve nükteyle yorumlamış, uzıuı yıllar ilgiyle izlenmişti. Turhan Selçuk'un Abdülcanbaz'ı bugiinkü Cumhuriyet'te geniş okur kitlesini peşinden sürüklemektedir. Sanatçılar ve Cumhuriyet F. HÜSNÜ DAĞLARCA «Cumhuriyet gazetesiyle Ugili anılanm ilkokul sıralannda başlar. ikinci sınıftaydım. Adana'da, sonradan yanan Orozdibak adlı büyük mağazanın duvarlanna Cumhuriyet gazetesinin afişleri asılmıştı. Eski harflerle olan bu afişteki Cumhuriyet klişesi, gazetenin başlığı olmuştu. Yeni Adana gazetesi sahibi Ahmet Remzi Yüregir yakınımız olduğundan, onun matbaasına gelen bütün Türk basınmı izlerdim. Cumhuriyet'in de çıfctp gelmesini beklemiş, yakından ilgllenmlştim. Bugünkü Cumhuriyet, Türk basınınm yuz skıdır. Öyle sanıyorum ki, aydmlık günlere erişecek Türkiye'nin Kurtuluş Müzelerinde Cumhuriyet gazetesi kolleksiyonlan onurlu ye nni alacaktır.» ADNAN SAYGUNı «Cumhuriyet'i. çıktığı ilk günden itibaren izlerim. Beni hakikaten birçok bakımlardan tatmin etmis bir gazetedir. Ciddiyetiyle, ağırbaşlılıgıyla, fikir ve düsünce yasolan ve eleştirileriyle... özelelikle, sanata verdiği önemle. Hatta, benim bir de anıırj vardır: 1928 yılında Avrupa'da müzik eğitimi yapabilmek için girdiğim imtihanı «kazanıp Paris'e gönderileceğimi» Cumhuriyet'in verdiği haberden okuyarak, sevinçle oğrenmiştim! Babam da, Cumhuriyet'te çıkan, o bizim için çok değerli haberi kesmiş ve evimizdeki o eski saatin içine saklamıştı. Hâlâ hatıra olarak, bu haber, o eski saatin içinde görünerek durur... Cumhuriyet gazetesine bağlılığım, bilhassa Atatürk ilkelerine bağlı kahşındandır. Atatürkçulüğü, türlü soysuzlaşmalara yol açacak şekilde istismar edenlere karşı gerçek Atatürk ilkelerini savunması, Curnhuriyet gazetesinin başta gelen özelliğidir.» NEVZAT ÜSTÜN «Kırksekiz yaşındayım. Demek Cumhuriyet gazetesinden iki yaş daha küçüğüm. Cumhuriyet'i ilk elime aldığımda, on yaslarında fa lan olmalıydım. Okuyup anlayabildim mi, pek sanmıyorum?... Daha, daha sonralan okur oldum. Cumhuriyetirniz'le Cumhuriyet gazetesinin yasam Öykülerinde büyük bir benzerlik vardır. Bir eksiklik, bir boşluk olur Cumhuriyet'i görmeyince. Hep mi beğenlrim, değil. Tıpkı Curnhuriyetimiz gibi. Amma onsuz olmaz. tleri olanın. çağdaş olmanın açık kapısıdır bir bakıma... Vaz geçilmeyendir yani!.. Nice nice yıllaıa...» ADALET AĞAOĞLU Dünüyle bugünü arasmda bUyüfc sallantılar geçirmeyen, dününe bakmca, bir sevecenlikle bile olsa, insanı için için gülümsetmeyen, bugününe bakınca da dününü aratıp insana aldatılmış duygusu vermeyen; yaşama süreci kendi iradesiyle asla kesintiye uğramamış bir gazetemiz Cumhuriyet. Çoğunlukla kişilerin bile kendi kendileriyle Uıtarlı olarak ve önemli ödünler vermeden üst üste bir beş yıl geçiremediklerine bakarsak, bir gazetenin elli jil kendi kendisiyle tutarlı olarak yaşamını sürdürebilmesi kendi çizgisinde gerçek bir başandır. Cumhuriyet Gazetesi İçin «Basınımızın klasiği» diyorum ben. Geleneğini ve önceden verilmiş resml çizgisini ufak tefek değişikliklere uğratarak, yaşanan güne aktanlabilirliği sağlanmış bir basın klâsiği ama. Doğru haber vermedeki titizlik re nesnellik kaygısı, yıllardır Cumhuriyet okumamın temel nedenidir. Gazeteyi izlemeye bir kez ara verdim: önceki yıl. Doğrusu, Cumhuriyet artık, kendi kendisiyle tutarlı olarak kendi okuruyla başbaşa sürdürüp getirdiği yıllar nedeniyle, o okurun inancını sarsma hakkını kaybetmiştir. Bunu da en iyi bilen, yine gazetenin kendisi olmuştur sanınm. Herhalde gidenle • rin yerini alan yeni okurlar için de durum bu olacaktır. Yalan yanlış bir haber, gerçeklerl saptıran bir yargı, kişisel bir çıkann ya da akıl uzağı kisisel bir duygunun ürilnU tek bir yazı büe Cumhuriyet sayfalannda kendini hemen ele veriyorsa bu, Cumhuriyet'in bir basın görevlisi olarak elli yıldır sürdürdüğü uzun çalkantılı dönemlerde olunabileceği kadar dürüst çizgiyi belirleyen en iyi fbredir. Bu ibrenin bundan böyle de pek sık titreşim yapmaması dileğiyle... CEMAL REStT REY «Bir gazete, bir medeniyet unsurudur. Bun l»r arasında Cumhuriyet gibi çok uzun bir hayatiyeti olan bir gazete, memleketimiz için pek değerli bir organdır. Bundan başka, Cumhuriyet gazetesi memleketimizin musikisinin inkişafmda, her zaman büyük ve aktif bir rol • oynamıştır. Musikiye karşı daima dikkatli ve titiz bir itina göstermiştir. Aynca çeşitli yazılarla ve tenkitlerle, memleketimizin musikisınin gelişmesine yardımda bulunmuştur. Cumhuriyet'e daha nice yıllar...» HAYATİ ASILYAZICI CUMHTJRfYET Gazetesl, CüMHURtYET' lmizle yaşıttır. Anlamlı bir yaşıtlık. îlkesini yıllardır sürdüren bir günlük olarak, yaşamı ve muhtevasıyle ilericidir. Ne ki, ilericiligi öyle rastlantıya bağlı değildir. Doğru haber, iyi yorum ve eğitici yönleriyle Türk Basın'ı içinde en tutarlı gazetedir. Bugün kültüre değer verme bakımından en ileri uçta olmasıran birçok nedenleri olmakla birlikte, siyasal yönü de tartışılmaz nitelikte Atatürk ilkeleriyle aynı doğrultudadır. Bu tutum kurucusunun ve yasatıcılannın tavırlanndan geliyor. öğreticiliği ve eğiticiliğiyle birlikte, sağlıkh haberlerin, dengeli haberlerin ilke edinildiği bir günlükrür. Çok yönlüdür ve düsünce (fikir) yönü ağır basmaktadır. Siyasal ve toplumsal sorunlan tutarlı bir çizgide işler. Abartıh haberlere yer vermez; bu soy abartılı haberleri inandığı ilkeler içerisinde doğrulann çizgisinde verir. Cumhuriyet Gazetesinin bir de kuruluşundan bu yana kültüre önem verişi övgüye değer. Ünlü birçok sanatçılanmızan baslangıçta Cumhuriyet Gazetesinde ortaya çıktıklannı görmüşüzdür. Ya da orada tutarlüık kazanmıslardır. Sorumluluğunu tasımayı büdiği gibi, kamponı açıkça seçmiştir. îktidarlara göre politikasını düzenlemez. Yöntemi açık seçiktir çünkü. Kültüre ve sanata çok yer verişinin asıl nedeninı, gerçekten usta bir yazar olan Sayın Nadir Nadi'de aramak gerekir. Bu nitelikte bir gazete sahibi, Türk Basınında ilktir. Ünlü ve sanatçı tarafı ağır basan bir basyazardır çünkü. Nitekim, o'nun ağırlığı ve okuılar üstündeki etkisi, 12 Mart'tan sonra, arkadaşlariyle birlikte gazeteden aynldıgı vakit açıkça görülmüştür. Kollektif bir çalısma Urünü niteliğini fazlasıyla duyuran gazeteye, Sayın Nadir Nadi'ye, yöneticilere, çalışan bütün fikir işçisi arkadaşlarıma, sürekli ve başanlı yıllar dilerim. AYDIN GÜN Ben kendi hesabıma çok şey borçluyum »Cumhuriyetse. Kimin söylediğini hatırlayamıyacagım şu anda «tyi bir şey okumak, sevdiğiniz biriyle sessiz sedasız yolculuk yapmaya benzer» diyordu bir yazar; Kendimi bildim bileli her sabah yapıyorum bu yolculuğu «Cumhuriyet»le. Bir çeşit tiryakilik bu benim için... Atatürkçü düşUncemin aydınhğında, ken di kendimi tartmak, denetlemek, değiştirmek tiryakiliği... Istanbul Şehir Operası'nı kurmak Uzere Ankara'dan Istanbul'a geldiğim zaman «Cumhuriyet» îdarehanesine gittiğimi ve Başyazarın «Aydın Bey başaracaksınız bu işi, başlayın» dedigini hatırlıyorum şimdi. Binadan çıkarken çok güçlü ordusu olan bir asker gibi görüyordum kendimi. Yalnız bunun için bile çok şey borçluyum «Cumhuriyet»e... Evet, «Cumhuriyet» içinde bir takım haberler, yazılar, fotoğraflar bulunan sayfalardan çok, her sabah yeni baştan inanarak, gü I venerek sıktıgım bir dost elidir benim için. ATİLLÂ İLHAN Cumhuriyet, kuvayi milliye devrimcilerinin gazetesi olmuştur. 50. yılmda onu değerlendirirken, gözönünde tutulması gereken nokta, bence budur. Bunun için de, kuvayi milliye devrimcisiyle, Osmanlı toplumunda daha önce belirmiş başka bir devrimci tipini karşılaştırmak gerekli, hatta zorunludur: Ittihat ve Terakki devrimcisini. tttihatçı, devrirai bir cunta ve komita anlayışı içinde düsünen, BonapartLsme'le Blanqui'nin sivil darbeciliğini öztlnde kaynaştıran bir devrimci tipiydi. Mustafa Kemal, daha Selânilc yıllannda bu devrimcilik anlayışına karşı çıkmış, kendi devrimine sıra gelince, bambaşka bir yerden işe başlamıştır. tttihatçı, çabucak aygıta dönüştürdüğü merkeziyetçi bir örgütle, hatta gizli bir komita ve fedailerle turanı bile zaptedeceğini sanırdı, yanıldı, on yılda imparatorluğu batırdı. Mustafa kemal daha çok konsey, şura, halk kurulu anlayışına yatkın bir halk devrimcisiydi, bu yüzden de devrimine merkezl bir örgütle degil, kongrelerle başladı, onu kongrelerle geliştirdi. nihayet Mecüs'e pekiştirdi. Bu halkla birlik siyasal eylemin silâhlı uzantılan da, uzun süre kongre re meclislerin komutasmda hareket eden halk milisleri olmuştur ki, bu da son derece ilginçtir. Ve Ittihatçı ile Müdafaai Hukuk devrimcisi arasındaki temel farkı gösterir. Atatürk devrimciliği, bir cunta ya da komita devrimciliği olan ittihatçılığı aşmış, halkla kaynaşmayı olanaklan oranında denemiş bir yeni devrimcilik aşamasıdır. Yunus Nadi Beyin Cumhuriyet Gazetesi, işte bu devrimciliğin gazetesiydi. Mustafa Kemal'in deyimiyle, «Yönetimin bütün kademelerinde egemen olacak halk» içir. çıkıyor, halkın deviet yönetimine katılabilmesi için yeni bir cumhuriyetçi militan tipini oluşturmaya çalışıyordu. Gazetenin elli yıllık eylemi de, şimdi bulundugu yer de, benim fikrimce bu perspektiv açısından değerlendirilmelidir. SAMtM KOCAGÖZ 1919 yılında Mustafa Kemal Paşa'nın başlattığı Kurtuluş Savaşı sonunda, Osmanlı Imparatorluğundan Cumhuriyet'in çıkacağını Paşa'nın kendinden başka kimse bilmiyordu. Hatta, Osmanlı împaratorluğunurv çöküş yıllannda hiç kimsenin hatırına Cumhuriyet gelmiyordu. Bütün gayretler Osmanlı tmparatorluğunu kurtarmak noktasında toplanıyordu. Mustafa Kemal denebilir ki kurulan Cumhuriyet'in tek başına kadrosuydu. Bu büyük başarısını devrimlerle yürütürken kendisiyle savaşa katılan arkadaşlan bile zaman zaman kendisinden geride kaldılar. Ve yaptığı devrimlere karşı çıktılar. Buna bir örnek verebiliriz: tlk Başbakanlardan Rauf Orbay, Halifeliğin kaldınlacağını Mustafa Kemal söylediği zaman ben bunu yapamam. Paö"işahın nanı nimetiyle perverde oldum, Padişaha karşı gelemem diye ayrıldı. Mustafa Kemal böylesine kimsesiz tek başına Cumhuriyeti kurdu, devrimlerini kabul ettirdi. Cumhuriyetimizin 50 yülık başanlarına Cumhuriyet Gazetesi çok büyük katkılarda bulunmuştur. Böyle 23 cümlede Cumhuriyetimizin tarihi ile yanyana Cumhuriyet Gazetesinin gördüğü büyük görevi anlatmak benim için oldukça zordur. Cumhuriyet, Kurtuluş Savaşının ilk yıllannda Ankara'da çıkan, Kurtuluş Savaşını bütün yurda ve dünyaya duyurmak ve Mustafa Kemal'in antiemperyalist savaşını saptamak için. yaym yaşamına giren. Türkiye'nin en önemli gazetelerindendir. Cumhuriyet 50 yıldan beri tarafsu bir tutumla Atatürk'ün «Yurtta Sulh Cihanda Sulh» ilkesine bağlı kalmasını başarmıştır. Cumhuriyet'e bu mutlu günündB başanlar dilerim. AMCABEY Güler yüzlü, tonton, babacan.kaygısız ve olaylan pembe gözlükle seyretmesini seven bir kişidir. Çoğu zaman bir sıkıntıyı, küçük ve sevimsiz bir nükteyle dağıtmasını bilir. Vücut çizgileri karakterine uygundur: Tombul, hatta yuvarlak bir bedende, neşeli bakışlarla dünyayı seyreden gözler, tatlı yanaklar ve hepsinin üstünde bir melon şapka... Amcabey, olaylara girmez, olaylan seyreder. Dar gelirli veya orta halli vatandaşın sağduyusunu yansıtır. Daralan dünyanın sıkıntısını bir nükteyle d'ağıtıverir. Çoğu zaman eski Yunan bilgeleri gibi, birisiyle konuşarak, yani diyalogla çözümler sorunlan... Tek parti yönetimindeki Türkiye'nin iyi vatandaşıdır, sağduyulu ve hoşgörülü... HALDUN TANER «Cumhuriyet» her döneminde ağırbaşh, ölçülü, her konuda söyleyecegi olan bir gazete olarak tanındı. Cumhuriyet'in kurucusu Yunus Nadi Bey. Atatürk iktidarım tutar, destekler, Kemalizm'in düşmanlan ile boğuşurdu. Amma, bir gazetenin asıl değeri, iktidan desteklediği zaman değil, akıntıya karşı gittiği, mugalâtalara karşı ve demagoji'ye karşı sag dujunun, bilimin, gerçeğin savunuculuğunu yaptığı zaman daha çok ortaya çıkıyor. Ben son dönem Cumhuriyet'i, bundan ötürü daha çok tutuyor ve beğeniyorum.» AHMET ARİF «Ülkemizde bir gazetenin kendi adına lâyık olması yayınını dürüstçe halkı aldatmadan sürdürmesi öyle kolay ve sık görülen bir olgu değildir. Cumhuriyet'in yaym hayatmdakl basansını bu olguda aramak gerekir. Gazetenizi 25 yıldır sürekli okurum, sadece son Sıkıyönetim döneminde bir süre her okuyucu gibi ben de gazetedeki değisik davranıştan UzüntU duydum. Ama, bu da gene Cumhuriyet için yararlı bir deneme bir ders olmuştur. Yürekten saygı duyduğum Başyazar Saym Nadir Nadi'den en genç muhabir arkadasa kadar bütün yazı ailesini kutlanm.» MEHMET H. DOĞAN Cumhuriyet yönetimi ile Cumhuriyet Gazetesi'nin 50. kuruluş yıldönümlerinin biribirine çok yakın zamanda kutlamyor olması hiç de raslantı değildir. împaratorluğun feodal düzeni yıküıp, batılı emperyallstlere karşı veri len Kurtuluş Savası sonucunda Cumhuriyet yönetiminin kurulmasında, sosyal sımflar ve tabakalar arası birleştirici, düzenleyici, öncü rolü çok büyük olan asker sivil Türk aydını, kendi genç basınmı da kurmak zorunda idi. Cumhuriyet bu basının öncülerindendir. YUlardır herkesce büirnm bir gerçek: Cumhurıyet aydının gazetesidir. Sorunlan geniş tabakalann değil, yönetimde rolü ve ağırlığı büyük olan bu aydın tabakamn anlayışı v e yönelimi doğrultusunda koyar. Ancak, şu ya da bu olay hakkında ne diyor, nasıl bir davraruş takmıyor Cumhuriyet Gazetesi? Yurt içinde ve yurt dışında bir merak konusu olmustur bu, çoğu kez. 50 yıl içinde geniş kitlelerin değilse bile politik etkisi yoğun bir okur yazar aydın sınıfının oluşturulmasında, yetiştirilmesinde katkısı büyük olmuştur Cumhuriyet Gazetesi'nin. Bu etki Ye katkı, toplumsal, ekonomik, politik mücadelede bu aydın tabakasmın ileriden yana yol gösterici ve aydınlatıcı tutumu devam ettiği surece artacakur. AHMET KÜFLÜ MUletlerl simgeleyen isimler vardır: Cumhuriyet Türk basın tarihinin en uzun ömürlü ve aydınlar arasında en etkili forumu olmuştur. Yüzyılının ikinci bölürnlinde kendisinden beklenilen şudur: «Sanat, genel kültür, edebiyat, siyasl tarih ve üimlerde yerli meselelerimizi evrensel boyutlara götürmek. Bunun için gerekli inceleme ve araştırmalan gerçekleştirmek ve bund8 da öncü bir rol oynayarak tek boyutlu aydınımıza, halk kitlemize yeni yeni ufuklar açmak.» NECATİ CUMALf CUMHURtYET, yanm yüzyülık yayim hayatında, Yeni Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerine sahip çıkarak, tam anlamıyle adının gazetesi olmuştur. Bağımsızlıgırmzın, ulusal onurumuzun korunması, dinsel bir toplumdan ulus olmaya geçişimiz, çağdaş bir toplum, lâyık bir deviet yaratmak, batılılaşrnak çabalanmız, Cumhuriyet sütunlarında inançh savunucular bulmuştur. Bu elli yü içinde toplumumuzun bazı bazı saplandığı bunalım dönemlerinde bağlı olduğu ilkeleri yaşatarak Curnhuriyet okuyucularının ileriye dönük umutlarının sığmağı olmuş, toplumumuzun ve ni atılımlara giriştiği oiumlu dönemlerde ise bu auhznların sevincini açıkça sütunlarında yansıtmıştır. Oldukça eski bir okuyucusu olarak, Cumhuriyet'in, günlük yaşayışimda her sabah bu türlü acılarımı sevinçlerimi paylastığım özel bir yert vardır. SEVGİ SOYSAL «Cumhuriyet çocuğuyuz, hem de Ankara'da büyümüş bürokrat çocuğu. Cumhuriyet Gazetesindeki fıkralar, makaleler, yıllarca aile ve ahbap sohbetlerimizin ana konulanndan biri oldu. Cumhuriyet Gazetesi'nin cumhuriyetçi bürokrat okuyucularının bir bölümü ise, elli yılın sonlarına doğru, bu gazeteye olan bağlılıklannı bozup Q'nu evlerine ve bürolarına sokmamayı vatan, millet borcu saydılar. Cumhuriyet Gazetesi de yığınlarla arasına glren bu zevatın ardından yas tutrrmdı, yeni ve halka daha yakın cumhuriyetçi okurlar edindi. Cumhuriyet düşmanlarını çatlatacak daha nice elli yıllara.» SUAT TAŞER ABDÜLCANBAZ Olağanüstü bir güce sahip gibi görünen, ama gücünden çok aklıyle yaşayan bilinçli bir kişidir. Çizgileri yuvarlak değil, sert ve düzdür. Zaman ve mekân dinlemeden çıkar serüvenlerine... Yalnız değildir. Eşi, çocuğu, arkadaşlan, dostları ve düşmanları vardır kıyasıya... Çatışmaların, çelişmelerin, kavgalann insanıdır. Haksızlıklara karşı direnir, dikilir. Karşıde\Trimcilerle sürekli mücadeleyi sürdürür. însancıldır, toplumcudur, devrimcidir her yerde ve zamanda... Konuşmakla yetinmez, eylemle tamamlar bitirir işini. Evreni kapsayan bir niteliği vardır; ilkelerin, amaçların, özlemlerin olağanüstü simgesidir Abdülcanbaz... Cumhuriyet Gazetesini oldum olası Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine sıkı sıkıya bağlı, sapmasız bir yönde izler dururum. Cumhuriyet Gazetesi bence yurdumuzdaki gazeteler içinde fikir ve sanat konularındaki dürüstlüğü ile de başta gelmektedir. Cumhuriyet Gazetesi doğru sözlü, güvenilir bir yayın orgaru olmak niteliğinin yanısıra öbür yayın organlannın yaptığı gibi sansasyonel haberlere yüz vermemesi ile de aynca güvenilir bir kişiliğa sahiptir. Cumhuriyet Gazetesi ile Cumhuriyetimizin yaşlan gibi işleri de birbirine denk düşüyor bence. Cumhuriyetimizi 50 yaşına lâyık bir şekilde kutlamadlğımız için de üzgünüm. Dilerim ki gelecek ikinci 50. yılında yani 100. yıhnda Cumhuriyetimizi hatasız bir şekilde kutlayabilelim. Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Gazetesi, Cumhuriyet neslinin dayancalandır. Insanlarda aradığımız dürüstlüğü gazetelerde de aramak hakkımızdır. Bi zim toplum gazete yazıyor der, başka bir şey demez. Şu halde gazetenin sorumluluğu anlaşılıyor. GÜNAY AKARSU Bir Cumhuriyet ile bir gazetenin kuruluş tarihlerinin böylesine yakın olması tek başına da olsa önemli bir durum sayılabilir. Ama bir de her iki kurumun eskiye ve günümüze oranla yenilikçi ve üeriye dönük niteUklerinî düşünürsek bu »rtık bir rastlantı olmaktan çıkar. Türkiye Cumhuriyetinin ileriye dönüklüğü, Cumhuriyet Gazetesipe de yansımıştır. Öte yandan Cumhuriyet Gazetesinin ilerici niteliği okuyucusunun dolayısıyle Türk kamuoyunun oluşumunda hiç kuşkusuz önemli bir etkendir. Bir gazete ile okuyucusu arar.ndaki dıalektik ilişki bu durumda somutlaşmıştır desek yerindedir. Ve burada Cumhuriyet Gazetesinin etkisi okuyucusunun sayısal sınınnı çoktan aşmış, başh başına bir güç olmuştur. Bundan dolayı da Cumhuriyet Gazetesinin her gün biraz daha ileriye yönelik bir çaba göstermesini istemek hakkını kazanıyoruz. TURGUT PURA Cumhuriyet Gazetesi, Cumhurlyetimizln 50. yılında yararlı ne yapıldıysa katkısı olan, oiumlu her girişimi tîestekleyen yayın. organıdır. Cumhuriyetimizin 50 yıllık süreci içinde yapılan en büyük girişimler devrimlerdir. Cumhuriyet Gazetesinin yapılan tüm devrimlerdeki payını ve katkısını inkâr etmek olanaksızdır. Okuyup yazmaya başladığım günden beri yani kırkbeş yıldır Cumhuriyet'in devamlı izleyicisiyim. Cumhuriyet Gazetesi 50 yıllık yayın yaşamında gericiliğin karsısında zaman zaman yalnız kalmıştır. Onun için de toplumumuzun ileri gitmesini ve güçlenmesini isteyenlerin umudu olmuştur. ÇETÎN KÖROĞLU Türkiye Cumhuriyetinin 50. yılında Cumhuriyetin temel ilkelerine lâyik ve halkçı idare prensiplerine sarfık Cumhuriyet Gazetesinin de Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte 50. yılını idrak etmesi gerek hür Türk basını, gerek yurt aydınlan için sevinilecek bir olaydır. Türk basınının en eski ve en değerli organlarından biri olan Cumhuriyet, yanm asırlık ömrü içinde yozlaşmamış, ağırbaşlılığı ve ciddiyetinin yanısıra hiçbir devirde memleket menfaatlerinin dışında hiçbir menfaate kul olmayarak sesini duyurmuştur. Ayrıca Cumhuriyet gerek okuyucusu gerekse çalışmalan için bir ekol olmuş, eğitim görevini yapmış ender basın organlarındandır. Nice 50 yıllara.