Katalog

CumhuriYet B A S 1N A H L Â K YASAS1NA U Y M A Y I T A A H H Ü T EDER Sahibi: KİZİME NADİ + Genel Taym MOdürO ECVET GÜKESİN * Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: İSMAİL CEM *• Basan ve yayan: CUMHURİYET Matbaacılık v« Gazetecilü T.A.Ş. Cafaloğlu Halkevisokak No. 3941 GÜNE* tLLERt: Kueüksaat Meydanı, <£irn« Hanı Adana . Telefon: 4550 • * ANKAKA: Atatürk Bulvarı Yener Ap. Yenjşehir Telefoa: 12 09 20 . 12 09 66 12 95 44 17 57 35 * tZMİB Gazi Bulvarı No. 18 Tel: 31230 BUROLAR ABONEveİLÂN Senelik 8 ayhk S ayhk Türkty» 75.00 40.00 22.00 Hartcl 150.C0 80 00 44.00 200 Lıra Başlıfc (Mafctu) 2 3 4 5 1nd •ahiîelerde (santSml) « * 6 7 nci saniteiet 35 > Nı?an, Nikâh. Evlenme. Dogum (Maktu) ?, âh n. g ( ) 73 • Ö Ölüm, Kevlit, Teşekkür ve Kayıp arama 5 C». »0 Kayıp (Kelimesi) 1 SAY1SI KURUŞ Nurcularla Kürtçüler (Baştarafı 1 n d sayfada) gidiyordu ama 12 senedir diploma alamamıştı... Bu arada bir Alman kızıyla evlenmişti... Ve şimdi bayan Alko ini de Nurcuydu!.. tekzibi her zaman mümkündü.. Şurası bilinen bir hakikatdi ki, S. Nursi; Nurculuk faaliyetleriyle as hnda siyasi emellerini örtmek gay retindeydi.., S. f\! si 40 yaşında Türkçe ögrendi D esmî Alman makamları tara"fından, Teknik Üniversite Islâra Grupu şefi olarak tanınan Muhsin1 Alkovani; Bizinı. öğrenciler cuma namazlannı işte burada kılarlar dedi. Mescit haline getirilen ve ancak 78 kişinin içerde namaz kılabileceği ıifak odada oturuyorduk... Bir köşede rahle, duvarlarda Saidi Nursinin sözleri, kürsünün ke narında ise sarıkla cüppe göze çar pıyordu... Muhsin, bu arada Saidi Nursi'yi ünlü filozof Kant'la mukaye se etmeye kalkıştı... Ama; yazdığı kitaplarda hiç bir fikir bulamadığımı, hattâ Nursinin Türkleri bölücü, bir takım faaliyetleri beslediğini söylediğim zaman Muhsin, buna iüraz ederek; Bu kitaplarda hiç bir suç, hiç bir kötülük bulunamaz dedi... O zaman cevap verdim kendisine: Türklük yoktnr, Kürtlük var«tır dlye bir takım saçma lâflar Saidi Nursi'ye ait değil midir?.. Muhsin buna karşı şunları söyledi: Saidi Nursi Kürttür... Kendisi Türkçe bilmediği için, ilk zamanlarda söylediği sözler yanlış anlaşılmıştır. O ancak 40 yaşından sonra TUrkçe öğrendi!.. Muhsin Alkovaninin sözlerinin, bizzat Saidi Nursi'nin risaleleriyle ~~ î (Baştarafı 1 inci Sayfada) f ) İlköğretim ve eğitim hizmetleri smıfı. Q İlköğretim ve eğitim hizmetleri müfettişleri smıfı, £) Orta ve dengi okullar eğitim ve ögretim hizmetleri sınıfı, £ Orta ve dengi okullarla lise ve dengi okullarda müşterek eğitim ve öğretim hizmetleri smıfı, Q Lise ve dengi okullar eğitim ve öğretim hizmetleri smıfı, O Lise ve dengi okullann uygulamalı bilimler eğitim ve öğretim hizmetleri smıfı, £ Orta ve dengi okullar yönetün hizmetleri sınıfı, f) Lise ve dengi okullar yönetim hizmetleri sınıfı. DERECELENDİRME llkokul öğretim ve eğitim hizmetleri sınıfı stajyer öğretmenlı kterr toşttyacak .dork dareceye ayrılmıştır. İlk öğretim mufettışleri sınıfı da dört dereceye ayrılmaktadır. Bu sınıfa ilköğretim ve eğitim hizmetleri sımfından belli bir süre içinde ve sınavla geçilebilnvektedir Diğer sınıf lar da stajyerden başlıyarak dört derecelidir. Yalnız yönetim hizmetleri sınıfları üç derecelidir. Bu dereeeler müdür yardımcısı, başyardımcısı ve müdür olarak ayrılmaktadır. Lise ve dengi ckulların uygulamalı bihmler, eşitim ve öğretim hizmetieri sınıfı ise matematik, fizik, kımya, bioloji öğretmenlerini kapsamaktadır. FEDERASYONUN TEPKİSt Federasyon, bu sınıflandırma ve derecelendirme taslağına karşı, dün bir bildiri yaymlıyarak sert bir tepki göstermiştir. Bıldiride, «ögretmenliğin, tek dereceli bir meslek smıfı olduçn görfişü» savunulmakta ve şu hususlara isaret edilmektedir: Oğretmenler (Başmakaleden devam) Bu sorular bir hayli zihnimi kurcaladı. Fakat ben gene de kendi inancıma bağlı kaldım. Evet, yeni fikirleri anlayıp sevmek, Dışardan beslenen sonra da savunmak hususunda kalababk yığınlar bir aytlınlar azınaieyhimizdeki lığının devamlı gayretine şüphesiz ihtiyaç duyacaklardı. Ama bu faaliyetler hiç bir zaman bir gericilik belerlinde iki apartaıan dairesinin gesi sayılamazdı. Fikir ve inançlayüksek kira ücretini ödeyen, rın serbestçe tartışılabildiği dedünyanın dört bir tarafına gönmokratik bir ortamda gerçek saderilen risaleler için 100 binlerce natçı ve gerçek edebiyatçı eninde lira baskı ve dağıtma parası veren sonunda nasıl değerinin bütün aMuhsin Alkovani nereden yardun ğırlığı ile kendini kabul ettirirse, görüyor? Risalei Nur Enstitüsünü bugünkü bozuk düzeni düzeltecek kurmak için niçin başka Alman olan sosyal ve ekonomik ilkeleri şehirleri düsünülmemiş Berlin ter de öylece halka anlatmak ve sevcih ediimiştir? Bu eski başşehirde dirmek miimkündür. Hiç de sasık sık yapılan «Kürtçülük» faalinıldıfı kadar güç bir iş değildir yetleriyle ilgili toplantılarda, Nur I bu. Demokrasi prensiplerine saycularm rolü nedir? Ve Nurcular gı duymak, özgürlük koşullannı ne gibi talimat alıyorlar? uygularken mızıkçılık etmemek halkın baskıdan kısa zamanda Işte bunlar biribirleriyle çok kurtulmasma yetecektir. yakmdan alâkalı ve hattâ katiyen ayırüaımyacak kadar yapışık koNADİR NADÎ nulardır.. Ayıu zamanda Türkiyenin kaderiyle ilgilidir.. Ve apaçık bilinen bir hakikat şudur ki; Holândalılar, Almanlar ve Amerikalılar €Risalei Nur Enstitüsü>ne maddi yardımlarda bulunmaktadırlar... Aynı yardun ve alâka Kürtçülük cereyanları için de vârittir!.. Ve böyle açıkça şu acı hakikat ortaya çıkmaktadır. •Türkiye aleyhine el ele vermls biitün yıkıcı, bölücü, parçalayıcı İZMİR (a.a.l Birbirinden güfaaliyetler, tamamen «Dıs yarzel grevci yedi gelin ve yakışıkdımlarla» (!) beslenmektedir!.. h damat, nikâh dairesindeki düMaalesef buna, bilerek veya bil ğün törenlerine gitmeden önce miyerek, bize dost olduğunu söy Kula Mensucat Fabrikasına uğraleyen devletlerin resmî kurumyarak burada grev gözcülüğü ya ları da katıhyorlar... pan arkadaşlarının bayramlannı kutlamışlardır. Oldukça eski model otomobiller den güler yüzle inen gelin ve damatlar, soğuktan sapsarı kesilmiş arkadaşlarının boyunlarma sanlnuşlar ve «Bayramınu kutlu ol«llkokul kademesınde yönetisun. demişlerdir. cilik kabul edilmemekte, orta ve dengi okullardaki yöneticiEUerindeki düğün çiçeklerini, ler, lise ve dengi okullarınkingrev gözcülerine hediye eden gelin ve damatlar, yıllardan beri çaden ayrı tutulmaktadır. llkokul lıştıkları fabrikanm önünden ayrı öğretmenleri dört dereceye, orlırken, gözyaşlarını tutamamışlartaokul ve dengi okullardaki cğ dır. retmenler üç dereceye bölünmektedir. Bir dereceden daha yu Onlar, fabrikanm önünde grev karıya çıkıs tıkanırcasma güçleş gözcülüğü yaparken tanışmışlar ve tirilmiştir. Bu arada bir de İlkkısa zamanda samimi olarak evöğretim Müfettişleri smıfı yaralenmeğe karar vermişlerdi. tılmıştır. Öte yandan, Türktş Üçüncü Bölge Temsilciliği dün yaptığı bir Lise öğretmenleri önce branşaçıklamada, grevın başladığı anlarına, sonra kendi içinde bir öl dan bugüne kadar 40 işçinin evçüye göre üçe bölünmektedir. lendiğini belirtmişiir. Uygulamalı Bilimler adı altında matematik, fizik, kimya, biyoloji öğretmenleri ön plâna alınmakta, edebiyat, dil ve sosyal bilimler ikinci plâna atılManastırh İmrahor Nuri maktadır. Müzik, resim, beden Paşa ve Nebiye Hanımın keeğitimi öğretmenleri büyük bir rimesi, Edirne müdafii Erzuanlayışsızlıkla en sonda düşünülrumlu Şükrü Paşa refikası; mektedir. Sabiha, Saime, Hayrünnisa ve Osmanın annejari,; Qönül, Federasyonumuzun ve belli Bedrünnisa, Kemâl, Nihat, Se t)8$Iı eğitim .^avreleriqifi gErüsleri, böyle bir tutumun karşısındadat ve Necminin kayınvalidır. Hangi eğitim kademesınde odeleri; Makbule, Nüveyre, lursa olsun öğretmenlik hi2metiNezihin anneanneleri; Sevgi nin, devlet için taşıdığı değer ve ve Ay?erin babaanneleri; önemde bir ayrıcahk görülmeDoğan ve ömenn neneleri, mektedir. İlk, orta, lise ve yükkıymetli aile büyüğümüz sek okul ögretmenliklerinin birSalihatı Nisvandan birinden daha az ya da daha çok ZAFER RABİA EDİRNE değer ve önem taşıdığını ortaya Hakkın rahmetine kavuşmuşkoymuş hiç bir büimsel ölçü yoktur. Cenazesı 27/1/1966 pertur. şembe günü öğle namazını Yüz bini aşkın Türk öğretmemütaakıp Şişli camiinden kal nine refah sağlamak iddiası ardırılarak Merkezefendideki kasında gizlenen gerçek, bir kaç aile kabrine defnedılecektir. yüz kişinin saltanat özleminden Mevlâ rahmet eyleye. ibarettir. Mesleğin hangi kademeÇelenk gönderılmemesı risinde çalışırsa çalışsm oğretmenca olunur. ler baremin en yüksek tavaruna çıkabilmeyi en tabii naklan olarak görmektedirler.» KAYIP 34 EY 143 numarah otomoKATIP Levent Kız Orta O bil plâkası düşürulmuştur. Hükumsüzkulundan aldığım pasomu kay dur. Ferruha Bele bettim. Hükumsüzdur. Cumhuriyet S05 Selâmi KUTLU Sabırla Korıık Helva Olacak ha? ıstanbul 1967 de (Baştarafı 1 nci sayfada) organ arasındaki gerginliği yaratmış, İETT «Ya sonra elimden alırlarsa» korkusu, Etibank'da «T.E.K. gerçekleşince nasıl olsa ben vereceğim.» rahatlığı içinde Istanbulun elektrik problemı ne tam anlamı ile eğilmekten kaçınmışlardır. Çekişme 1957 yılında Silâhtarağa Santralinin takviyesi projelerinin hazırlanması üzerine ortaya çıkmıştır. Aynı yıl yapılan etüdler sonunda Sılâhtarağa fabrikasının 2 adet 100 megavatlık santralle takviyesi sart koşulmuş ve «1963 yılında tstanbnlnn elektrik ihtiyacının başka türlü karsılanamayacagı» açıkça belirtilmiştir. Hazırlanan Projenin tatbika konması için de (Kalkınma Ikraz Fonu) DLF' den yüzde 2S faiz, 40 yıl vade ile 28 milyon Dolar kredi sağlan mıştır. Kredi meselesi iki idarenin arasını büsbütün açmış ve İETT idaresı, meseleyi gereği gi bi ortaya koyamadığından krediyi Etibank'a kaptırmıştır. Bundan Etibank'ın; alınacak kredi ile kurulacak santralın Trakya Bölgesinin ihtiyacını da karşıla yacağını belirtmesi ve Süâhtarağa'nm, dünyanın maliyeti en fazla elektrik enelrjisi ürettiğini ispat etmesi sebep olmuştur. Aynca Etibank, 1965 yılına kadar İstanbula günde 170 bin kılovat saat elektrik vermeyi de bu arada kabul etmiş ve İETT ile bir mukavele imzalamıştır. Fakat barajlardaki su seviyesi nin düsmesi ile santraller de normal kapasite ile çalışamadığından İstanbula verilen elektrik de 120 bin kilovatsaate indirilnıiştir. Silâhtarağamn ürettiği 100 bin, Etibank'tan alınan 120 bin kilovatlık elektrik ise Istanbulun bugünkü ihtiyacını karşılamaya kâfi gelmemekte arada 40 bin kilovatsaat açık bulunmak tadır. Bu arada Etibank, verdiği enerjinin voltajım da düşürmüştür. Mukaveleye göre 34.500 volt geriliminde olması gereken enerji, çoğu zaman 31,500 volt olarak verümektedir. Voltajın düşmesini teknik sebeplere bağlayan Etibank yetkilileri, İETT, ye voltajı yükseltmek için tesis kunnasım tavsiye etmışlerdir. Ancak 860 bin liraya mal olacak tesis İETT tarafından yukarıda da belirtilen «Taparım ama y» elimden »lırlarsa» düşüncesi ile yapılmamış ve voltaj düşüklüğü de böylece sürüncemede kalmıştır. TARIN: ELEKTRİK SIKINTISIN1 gidermenin çareleri Enflâsyon Baştarafı 1 inci sayfada ramızın dış değeri New Yorkt» yüzde 5^, Zürihte yüzde 1.1 ve Beynıtta yüzde 0.3 oramnda düsme göstermiştir. RBazı maddelerde tıkanıklıklar başlamıştır. Bundan ötürü pirinç, yağlar, çinıento ve demir gl bi maddelerin ithal edilmesi zorunluluğu ortaya çtkmıştır. Durum böyle devam ettiği takdirde diğer bazı maddelerin de bunlara eklenmesi beklenmelidir. QYurt dışından gönderilen isçi gelirleri de "0 milyon dolara ulaşmıştır. İthal edilen mal arzı, işçi ailelerinin artan satın alma gücüyle doğan fazla talebi karşılıyamadığından, bu kanaldan da bir baskı doğmaktadır. gDevlet gelirleri yüksek olmadığı için satın alma gücünün fren lenmesi mümkün olamamaktadır. Vergi sisteminln elâstikiyeta kavuşturulmaması bu konuda olumsuz etküere yol açmaktadır. Tasarruf ve yatınm dengesi kurulamamıştır. B 7 grevci çift en önce arkadaşları île bayramlaşiı YEFAT (Baştarafı 1 nci layfada) landırılmıştır. Adliyeye verilen 27 yaşmdaki Hüseyin Semerci daha sonra müşahede altına alınmak üzere Bakırköy Akıl ve Sinir Hastalıklan Hastanesme gonderilmiştir. OLAY Konyanın Gökyurt köyünden olan evli ve bir çocuk babası Hüseyin, bayramın ikinci günü saat 13,45 sıralarında elinde bir balta ile Birlik binası önüne gelmiş ve büstün bulunduğu küçük bahçeye girmiştir. Tek balta darbesi ile büstü kaideden koparan Hüseyin kaçmağa başlamıştır. Olayı gören Trafik Polisi Hikmet Taştop, sanığın peşinden koşmuş ve kendisini yakalamıştır. Derhal Alemdar Karakoluna götürülen Hüseyin 81kı muhafaza altına alınmıştır. HASTA MI, TAHRtK Mt? Ifüçükpazarda bir bekâr odasında yatıp kalkan ve Tahtakalede bir yağcımn yanında çalışan Hüseyinin siyasi polis ta rafından yapılan sorgusu sırasmda anormal haller göstermesi dikkati çekmıştir. Geniş bir araştırma yapan siyasi polıs, genç adamın, uyurgezer olduğu nu, zaman zaman anormal hareketlerde bulunduğunu tesbit etmiştir. Baltanın yeni olması ayrıca tahkik konusu olmuş ve bu iş için alınıp alınmadığı araştırılmağa başlanmıştır. Sanık ifadesinde: «Buradan ber geçişimde, heykelin bana baktığım görüyordum. Sonra bana çok benziyordu. Onu alıp karakola götürecektim.» demıştir. (Baştarafı 1 inci Sayfada) öte yandan M.T.T.B devrim mesrüdur. Çoğanlnğa dayanarak şehidi Emeksizin büstüne dün Anavasayı kundaklama teşebüzerinde: «Hâtıranı sapık ellebüslerine izin yoktur. Seçim Kare venneyecegiz, güçlüyüz.» ban nununn değiştirme teşebbüsü dı bulunan bir çelenk koymuşteblikelidir. UynrıreıeTİeri m » tur. ruluk dısında boşlnğa yuvarlaya GENÇLİĞİN TEPKİSt cak çok teblikeli adımlardır Turhan Emeksizin büstünün bonlarj parçalanmak istenmesi üzerine Aybar konuşmasını şöyle bldün bir bildiri yayınhyan T.M. tirmiştir: G. Teşkilâtı Genel Başkanı Alp «A.P. nin senato seçimlerinde Kuran «Bu olay bir tertiptir, ve ekserıyet sisteminden vazgeçmeöıellikle bütün Üniversite ve sine karsılık CHP'nin milH baYüksek Okullann kapalı oldukiye ve müsterek oy pusulası ügu bir bayram gününde yapılı£» zennde ısrar etmeyecegi yolunsı uygun gorülmüştür» demıştir. da sövlentiler dolaşmaktadır Bu Bu arada aynı konu ile ilgili söylentilenn doğru olduğu orolarak bir açıklama yapan T.M. taya çıkarsa, bu CHP vöneticile T. Federasyonu 2. Başkanı Cavit rinin prensipsizligine ve samimiSavcı da şunları söylemıştir: yetsizliklerine yeni bir delil o«Bu olayı 21 Mayıs devriminin. lacaktır.» yılmaz bekçileri olarak şiddetle protesto ederiz.» Öte yandan M.T.T. Bırliği Genel Başkanı Rasim Cinislı de Baştarafı 1. sahiffde «Büste yapılan tecavüz bizi son Kuleli lısesmde ıken Ikıncı derece üzmüştür. Bu türlü davAbdülframid'e karşı olan hürriranışlarU Türk Yüksek öğrenim yet mücadelesine katılmış ve bu gençliği yürekten bançerlenmekyüzden takibata uğramıstır. tedir. M.T.T. Birligi Atatürkçü Prens Sabahattm'ın «Teşebbüsü gençliğin ülkücü şebide armaşahsî ve ademi merkeziyet» pren ğan olarak dikmiş olduğu büssıbinı benımîeven Kuran, bu se tü onun mânâsına yakın bir hasbeple Ittihad ve Terakki fırkasasiyet içinde korumaya kararsı iktidarları sıra?ında takibata lıdır» demıştir. ugramış. kürek hapsi, kalebentDığer taraftan Üsküdar Yüklik ve idama mahkum ediimişsek Öğrenım öğrencı Derneği ve tir. Üsküdar Devrim Ocağı da müşterek olarak yayınladıklan bilHarbiye'de iken uğradığı takidiride olaydan son derece üzünbat üzerine Mısır, Ispanya yolu tü «luyduklannı belirterek özetile Fransa'ya kaçmış, burada, le şunları söylemişlerdir: «Jön Türkler» hareketine katılmı=tır. Daha ?onra Sinop cezae«Bayram münasebeti ile yurt vinde iken bu defa da Sivastoçapında belirli bir din ististnarı pol yolu ile yine Paris'e gitmişve siyasî konusmalarda bnlunultir. muş hatta üskfidar Şeb Camiindeki bocanın vâizi bağınlarak Türk Istiklâl mücadelesi üzesusturulmuş. derin bir infiâl carine memlekete dönen Kuran, mii kaplamıştır. Devrim aleyhGebze kaymakamı olarak vazife tarlığı, gericilik hareketleri ve görmü^ ve bu sırada yapılan silâh naklinin düzenlenmesinde ö 1 din istismarlanna Türk kamn oI yunun dikkatini çeker bu yold» nemli rol oynamıstır. Istiklâl savaşından sonra israr [ yürüyenleri gençlik olarak nefTetle lânetleriz.» lara rağmen görev almıyan Ku• ^ " ^ • ran, kendisini Türk hürriyet ta rihinin araştırmalanna vermiş Avrupa Konseyi ve bu arada «tnkılâp tarihimiz (Baştarafı 1 inei Sayfada) ve Jön Türkler», «tnkılâp tarihilan delegimiz Erim, raportörü miı ve tttihad ve Terakki». «Osdinledikten sonra teşekkür edip manlı tmparatorlogıı ve Türki • oturmak istediğini, ancak Yuve Cnmhuriyetinde inkılâp hare nan delegesinin işi insanî alanketleri» ve «Harbive mektebindan çıkarıp siyasi bir yola dökde hürriyet raücadeleleri» adlı mesi üzerine onun dokunduğu e^erlerini yazmıstır. konuları aydınlatacağını söylemiş ve bir konuşma yapmıştır. Bundan sonra Feyzioğlu konuşmuş, Yunanlılarm tekrar söz almalannı takiben de Erim ile Eski Beşiktaş Tapu Sicil MuhaErtuğrul Akça birer konuşma fııı. Emekli Tapu ve Kadastro yapmışlardır. Kontrolbru Bilâhare muhtaç Kıbrıslılara yardımda bulunulması hususunSELÂHADDİN da Avrupa Konseyi Mülteciler HACIYAKUPOĞLU Komisyonunun karar sureti Kon 25.1.1966 tarihinde Hakkın rahsey Genel Kurulunda onaylanmetine kavuşmuştur. Cenazesi mış ve Yunanhların muhalefeti26.1.1966 çarşamba günü öğle nane rağmen bütün diğer delegasmazını müteakip Teşvikiye Camiyonların iştirakiyle kabul edil ' inden kaldırılarak Zincirlikuyu mezarlığına defnolunacaktır. mistir. Mevlâ rahmet eyliye. AİLESİ l Cumhuriyet 906 Emeksiz «Mevsimlik değil» Abdülhak HâmidHn büstü çalındı Büyük Türk şairi ve edibi Abdülhak Hâmit Tarhan'm mezarının başındaki tunçtan yapılmış büstü çalınmıştır. 12 nisan 1937 yılında 86 yaşında ölen ve Zincirlikuyu mezarlığındakı ebedi istirahatgâhına verilen Abdülhak Hâmit Tarhan'ın büstünün çalınması, bayram günlerinde mezarı ziyaret edenleri son derece üzüntüye sevketmıştir. Zamanın Güzel Sanatlar Akademisi Müdürü Nijat Sirel tarafından uzun çalışmadan sonra yapılan büstü bulmak için Istanbul polisi seferber olmuştur. Miilî Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırılan mezann kaidesinde büstün çalınması ile, Hâmit'in: «Bu taş cebinime benzer ki synı makberdir Dışı sükut ile zâbir derann mahşerdir» yazıh mısralan açıkta kalmıştır. Yağış butun yurtta hasar yaptı Kızılay'dan gönderilen çadırlarda barınmaktadır. Koçarlınm Yeni köyünde su baskınından kurtulmak için ağaçlara çıkan 50 kişiden 20 si dün sabah kurtanlmıştır. İki gündür ağaçlar üzerinde bekleyen diğer 30 kişinin de kurtarümasına çalışılmaktadır. Dalaman bucağında mahsur kalan üç çoban ile 500 koyunun da kurtarılmasına çalışılmaktadır. Demirköprü barajının su seviyesi oldukça yükselmiştir. İlgililer, su seviyesinin daha 76 santim yükselmesi halinde durumun kontrolden çıkabileceğini ileri sürmektedir. Su baskını ve heyelân sebebiyle Salihli Kula, Söke, MUâs, Bergama Ayvalık karayolları trafiğe kapanmıştır. Aydm Delözli karayolu dün öğleden sonra âgtUnıştır. KARADENİZDE BAHAR Bölgemizde bir bahar havası hüküm sürmektedir. Havalarm bir aya yakın bir zamandan beri güneşli gitmesi neticesi sonunda biitün meyve ağaçlan çiçeklenmeye başlamıştır. Müstahsil anormal giden havanın birden bozacağını, mahsule zarar vereceğini düşünerek korkmaktadır. Aybar A. Bedevi Kuron OLUM TEŞEKKÜR Kıymetli varhğımız CAVtDE TEKELİnin hastalıgı sırasında alâkalarını esirgemiyen Prof. Dr. TEVFIK BERKMAN'a ve çok yakınlığını gördüğümüz Doç. Dr. İSMAtL CEBESOY'a, cenaîe törenine iştirak eden ve acımızı paylaşan yakmlanmıza, dostlarımıza ve arkadaslarımıza ailece derin teşekkürlerimizi sunarız. TEKIXİ, ERGF.NELİ. BAŞAK t'LKEN, LOKMAN AİLELEBİ Cumhuriyet 908 İstanbulda yağmur bayranı boyunca devam etmijtir. Kesimde, yağmut v« İstanbuUular görulüjoc (Baştarafı 1 inci Sayfada) j talyada bir kişi sellere kapuarak boğulmuş, bir de ceset bulunmuştur. Ege'de ise ovalar su altmda bulunmaktadır. KIRŞEHtRDE Kırşehir'in içinden geçen Kılıçözü çayının taşmasından mey dana gelen sel felâketinde sular altında kalan altı mahallede 250 civarmda ev yıkılmıştır. Ayrıca 800 kadar evin de oturulamıyacak derecede hasar gördüğü ve 100 bin dönüm arazinin de tamamen sular altında kaldığı ilgililerce tahmin edilmektedir. Su baskını sırasmda iki kişi ölmüştür. Bunlardan Ataıanya'dan izinli olarak yurda dönmüş bulunan Dedeli köyünden 30 yaşındaki Ahmet Hatun, su baskını sırasmda komşusunun evinin tah liyesine yardım ederken yapının çökmesi sonunda enkaz aîtında. kalarak ölmüştür. Diğer kaza kur banı Musa Naldüken ise, selden kaçmak amacıyla elektrik direğine tırmanmış, fakat cereyana kapılmıştır. Dün öğleden sonra taşkına sebep olan yağmurun şiddetini kay betmesinden sonra civar iller ve Ankaradan gönderilen askerî birlikler ve itfaiye ekipleri tarafından kurtarma ameliyesine geçilmiştir. Evleri yıkılan veya hasara uğrayanlar, okullara yerleştirilmişlerdir. SÜKAN: «HASAR BÜYÜK» Içişleri Bakanı Faruk Sükan, dün sabah Kırşehir'e gelerek Hava Kuvvetlerince gönderilen bir helikopterle taşkma ugrayan bölgeler üzerinde uçuş yapmış ve durumu incelemiştir. Sükan, incelemeleriyle ilgili olarak «Her türlü maddî ve manevî yardım yapılacaktır» demiştir. öte yandan, Dogu Menzil Komutam Tüm general Refik. Kurttekin, Kızılay Genel Müdürü, İmar Bakanlığı Müsteşarı, Âfetler Dairesi Başkanı da Kırşehir'e gelerek inceleme lerde bulunmuşlardır. Kızılay tarafından ilk yardım malzemesi olarak 100 çadır, 500 battaniye, 1000 ailenin ihtiyacını karşılayabilecek miktarda gıda maddesi gonderilmiştir. İmar Bakanlıgınca da Valüiğe 50 bin liralık para yardımı yapılmıştır. ANTALYA'DA DA İKİ KÎŞİ ÖLDÜ Aksu, Köprüçayı ve Düden sularımn taşması yüzünden 20 bin dekar arazi sular altında kalmıştır. Serik Manavgat yolundan sandalla geçmek isteyen 16 kişilik bir grup, sandaluı devrilmesi sonunda sele kapümıştır. Bu sırada iki yaşındaki bir çocuk sulara kanşmış, diğerleri güçlükle kurtanlmışlardır. Kaş ilçesi Kalkan bucağında Eşen çayının suları arasmda kimliği tesbit edılemeyen bir ceset buhmmuştur. Kızılayın gönderdiği 300 çadır, 1000 battaniye ve ilâçlar felâket bölgelerine sevkedilmiştir. Dün gece şehrimize gelen 1mar Iskân Bakanı Haldun Menteşoğlu, bugün sel felâketine uğrayan bölgeleri gezeceklerdir. GÖKSU TAŞTI Goksu nehrinin ani olarak taşması ile Silifkede üç mahalle ve altı köy sular altında kalmıştır. Göksu, normal seviyesinden 210 santim yükselmiştir. Silifkedeki baskına uğrayan evler tahliye edilmiştir. Altı köyde 15 bin dönum arazi sular alhndadır. CEYHAN YENİDEN YÜKSELDt Şiddetli ve sürekli yağışlar, Kahire, (a.«.) Nil Nehri Del ] Ceyhan nehrini tekrar yükselttasındaki Nassa köyünde bir Mı I miştir. Nehir kenarındaki köyler sırlının düğününün yapıldığı bir j sulann tehdidi altında olup, halk bina çökmüş, binada bulunanlar ] geceleri uyumamaktadır. Adanada da bazı evleri su basnnştır. dan 19 kişi ölmüş, birçoğu ağır Sel baskınma rağmen 17 dereolmak üzere 50'den fazla kimse de yaralanmıştır. ! ceye kadar yükselen suhunet kar şısında Mersin Silifke sahilleMickey Rooney 5 inci \ rinde denize girenlere rastlanmıştır. eşinden ayrıhyor | EGE'DE Aralıksız yağan ve önceki geHo\lywood, (aa.) Ünlü Akce yarısı kesilen şiddetli yağıştör Mickey Rooney beşinci eşinden ayrılmak için raahkeme . tan Ege bölgesi sular altında kalmış, Gediz, Büyük ve Küçük ye başvurmuştur. Rooney kanMenderes nehirleri taşmıştır. . sının kendisine manevi iskence Yağıştan Söke"ye bağh Kıratlı yaptığını iddia edecektir Akile Sazlı köyleri sular altında tör bu karan avrı vasamak için kalmıs, , köylüler sal, kayık ve mahkemeye müracaat ettiğini motorlart* kurtanlmıştır. HaUc, ögrenince vermi|tır. X te yandan, İş Bankasının üç " aylık ekonomik bülteninde de fiyat artışlan konusunda şöyle denümektedir: «GeneUilde bütün piyasalarda satışlar artmış, stoklar azalmıs, fiyatlar yükselmiş ve satış şartlannda satıcılar lehine gelişmeler kaydedilmiştir. 1964 te bir alıcı piyasası manzarası arzeden ekonomimiz, şartların satıcı lehine degişmesiyle, bir satıcı piyasası karakteri iktisap etmeye başlamıştır.» Söz konusu bUltende şu cümle de dikkati çekmektedir: Mevsim dalgalanmalarını dabi bertaraf ederek, iizerinde dikkatle durulmaya değer yükseüsler kaydeden fiyat endeksleri, ekonominin bir kızışma devresine girdiğini göstermektedir.» Bültende işçi gelirleri hakkında ise şunlar belirtilmektedir: «Son senede ihracatın artması, işçi dövizleri transferi ve dış teciller gibi tediye muvazenemiı bakımından çok faydalı gelişmeler, tediye mnvazenesi açığınuzın dengeleyici tesirini azaltmış ve bu yüzden talep artışı karşılanamamış ve fiyatlar yükselme eğilimine girmiştir.» Bir savcı 5 ayda 2 defa yer değiştirdi Uzun süredenberi, şehrimizde, C. Savcı Yardımcısı olarak görev yapan ve 5 ay önce lnegöl ilçesine atanan Mehmet Feyvat, bu defa «görülen lüzum üzerine» Mardinin Nusaybin ilçesine tâ yın ediimiştir. Tâyıa etnnni «surpriz» olarak niteleyen C. SaVct Yardımcısı Feyyat, dün, Başbakan Süley man Demirele bir telgraf çekmis ve «Adalet Bakanlığı bünyesin deki başıboşlnğa son verilmesiniı istemiştir. Mehmet Feyyat telgrafmda özetle şöyle demektedir: « Beş ay evvel anlasılmıyan bir sebeple tnegöl C . Savcıhgına atanmıştım. Hâlen ikinci böbrek ameliyatınin tedavisi içinde bulunduğnm sırada tekrar Nusaybine atandığımı hayret ve esefle öğrrnmiş bulunuyorum. Sıhhî durumum. Vekâletçe bilindiği halde bes ayda ikinci defa olarak nakledilmerai, idari ve siyasî mantıkla, hattâ akliselimle bagdastıramıyornm. Bunu ancak şahsıma yönelen kasdî bir tasarruf veya görevim esnasında karşı karsıya kaldı • ğıtn, menfaat gruplarınıo adlî mekanizmaya yaptıkları çirkin bir baskı olarak kabul ediyor ve meslegim ile miUî eururum adına utanç dnvnyorumj» Böyle âfet görmedim (Baştarafı 1 inci Sayfada) dar çıkmış. Komşum Hasan Yağmur bar bar bağınyor. Oğlu Şük rü Çıtak'a seslendim. Kalk oğlum dedim. Hasan Emmi fena halde bağınyor. Biliyorsun gözleri görmez. Şükrü hemen soyundu. Hasan Aganın evine geçip Hasan Ağayı kucaklayıp sakin bir yere Sttı. Sonra döndük. Baktım bizim genç gelin Nezaket Çıtak, bir şey olmasın diye kafasına yorganı sardık. Hani su baskınını ;orür de altı aylık çocugunu düşürür dedik. Onu da dışarı çıkardık. Ama gelin korkmuş, çocuğnnu zayi etmiş. Onu da hastaneye ilettik. Simdi hiç bir şeyimiz kalmadı. Tüm esyalanmız kerpiç damın altında kaldı, çamur oldu.» Dolaştığım sel baskını mahalleleri, insanları anlatüması zor bir savaş içinde. Mal canın yongasıdır derler ya herkes malının derdine düşmüş. Su baskını olayını haber alan Kızılay ekipi kamyonlar dolusu çadır, battaniye, yi yecek ve giyecekle Kırşehire hareket etti. Içişleri Bakanı Faruk Şükan, baskm bölgesini dolaştı. İlgililerden bilgi aldı. Ankaradan gelen bir helikopter ile Faruk Sü kan'la beraber Öğretmen Okulunun yanından havalandık. Önce Ankara istikametine yöneldik. Aşağıpazar, Kazankaya, Üçgöz, Ahielvan, Dereyatağı mahalleleri ta mamen sular altmda.. Erevik, Hel vacılar köylerinin köprüleri görün müyor. Burada da arazi su içinde.. Dinek bağındaki söğütlükler, ka vakhklar, meyva bahçeleri, havadan bir hoş görünüyor. Sanki denizin ortasında bir çubuk yığını.. Güzler ve Kocabey köylerine yö neldik. Buralarda da hasar yok. Hasar en çok Kazankaya mahallesi ile Kadınhan semtinde. Sonra bir kuş gibi tekrar Kırşehirin göbeğine indik. Jandarma ve emniyetin ilgisi Sofular Jandarma Karakolu erleri sel haberini derhal Kuşehire iletmişler. Emniyet ekipleri haberi alır almaz Dere yatağmda bulu Dan semt sâkinlerine haber verebildikleri kadar verebilmişlerdir. Emniyet Müdürü Kâmuran Korkmaz, Jandarma Komutanı Albay Ali Kurma, Belediye Başkanı 2Aya Kılıçözlü dünden beri üst ba; çamur içinde görev başındalar. Bu üç insanın ve personelinin gösterdiği çabayı, ilgiyi anlata an lata bitiremiyorlar. Bu gördüğümüz ilk felâket değil. Yetkililer Ankaradan gelirler, olay yerinde incelemeler yaparlar ve dSnerler. Felâketzedeler ka derleri ile başbaşa kahrlar. Kırsehir halkı yardım bekliyor, imkân yaratılmasını bekliyor. înşa) lah istediklerine kavuşurlar. Bunu zaman gösterecek. Rakı kanserl önlüyormus Selânik, (a.a.) Selânikte yayımlanmakta olan «Makedonia» adlı gazeteye bir seri yazı yazmış olan Yunanistanın tanınmış Kanserologlanndan Doktor Yani Ksimatis uzun yıllar Selânik bölgesinde yaptığı araştırma nin ve incelemenin sonunda crakının kanseri önlediği» sonucuna varmıştır. Ünlü kanser uzmanına göre, «Yunanistanın bu kesiminde içki içmeyen kadmlar arasında rahim ve göğüs kanseri binde 17 iken bu oran içki, özellikle rakı, içen kadınlarda binde 3,5 dir. Erkeklere geljnce ağızlarına içki koymayanlarda gırtlak, akciğer ve prostat kanseri binde 15,7 iken rakı içenlerde bu oran binde 4,2 dir.» Doktor Yani Ksimatis rakı içen erkeklerde hiç prostat kanserine rastlanmadığını özellikle belirtmektedir. Düşen Hint uçağının enkazına varılamadı Chamonbc, Fransa (AP) Kasırga şiddetinde esen rüzgârlar, yardım ekiplerinin Avrupanın en yüksek dağı Mont Blanc'nm zirvesine yakın bir yere düşen Hint Hava Yol lan uçağmın enkazına ulaşmalarmı önlemektedir. Boeing707 tipindeki yolcu uçağının önceki gün uğradığı kazada 117 kişi can vermişü. Dün sabah ilk keşif uçuşunu ya pan bir helikopter pilotu müthi; bir rüzgâr estiğini, dağm C:erinden uçamadığım söylemiştir. Isı dün sabah zirve yakınlannda 34 derece olup, rüzgânn saatte 15C km. hızla estiği tesbit ediimiştir. . Daha sonra bulutlar biraz aralanınca ikisi Fransız ve bin Italyan üç helikopter, dağm üzerinde dolasnuş. keşif fotoğrafları çekilmistir. Bunlarda. en büyüğü ınsan elinden büyük olmayan enkaz parçaları seçilebilmekteycU. Mısır'da çöken bir' \ binada 19 kişi öldü