Katalog

CUMHURİYET 26 Ocak 1966 SAHtFE BEŞ Şehirde ıre Yurtta \M Şehirde ıre Ytırtta Ilk Türk feribotu «Trava» denize indirildi I Vedat ETENSEL enizcilik Bankasından öğrendiğimize göre Türkiye ile Italya arasında çalışacak olan ilk Türk feribotu dün sabah Fransanın Nantes limamndaki tersanede törenle denize indirilmiştir 92 metre boyunda 16 metre eninde olan «Truva» isimli lüks feribot îzmir Brendizi Venedik ve tekrar dönüşte Venedik Brendizi Izmir arasında çalışacak ve saatte 19 mil sür'at yapa bilecektir. 584 yolcu ile 100 otomobil taşıyabilecek olan feribotta, sinema salonu, yüzme havuzu, otolar için büyük bir asansör ve geniş gosterişli bacası, içinde Amerikan bar bulunmaktadır. İlk defa yapılan baca içindeki Amerikan barda içki içildiği gibi 50 çiftin rahat bir şekilde dans edebilmesini sağlamak üzere aynca dans pisti yeri de ayrılmıştır. KAH Yazan: Erdoğan ARIPINAR 584 yolcu ve 100 araba tajıyacak kapashede olan «Tnıva» bir resim. feribotmıa İstanbulda ilk kahvehane 1555, İngilterede 1652, Almanyada ise 1732 yılında açılmıştı seyir halinde gösteren temsili D Bayramt, 104 kişi nezarette geçirdi Üç gün içinde şehirde, kazalarda 6 kişi öldü, 22 hırsızlık vakası oldu 104 kişi çeşitli olaylar sebebiyle Bayramı karakol ve Emniyet Müdürlüğü nezarethanelerinde geçirmişlerdir. Şehrimiz nöbetçi mahkemelerinde bayram suresince 21 dâvaya bakılmış, 15 hır»ız tevkif edilmiştir. Karakollara intikal eden olayların yüzde yetmişinin sebebinin sarhoşluk olduğu tespit edilmiştir. Içkili yerlerde çıkan kavgalar sırasında ikisi ağır olmak üzere 8 kişi de yaralanmıştır. ÖLENLER: Trafik ve diğer kazalarda 6 kişi olmüş, 13 kişi de yaralanmıştır. Henüz kimliği tespit olunamıyan bir genç Sirkecide tren altında kalmîştır. Maslaktaki kazada bir taksi şoförü ölmüş, Kadıköy, Yalova ve Leventteki trafik kazaları da yine ölümle sonuçlanmıştır. Kasımpaşada bir işçi temelin çökmesi ile toprak altında kalarak can vermiştir. TANGINLAR: Bayramın ilk günü Beşiktaşta çıkan yangında iki ev tamamen, iki ev de kısmen yanmış ve 8 aile açıkta kalmıştır. Üsküdarda da çıkan yangında bir ev tamamen yanmıstır. ttUrfadan kaçan Ömer M«rfaiye binasımn yanında çıkan merkaya, teyzesinın oğ!u yangın daha fazla büyümeden ve 5 dakika gibi kısa bir süre içinHüsnü Mermerkaya ve Konyadan İstanbula gelen İlyas de söndünilmüştür. Çetin saz çalıp şarkı söyliyerek hayatlarım kazanmak istemişlerdir. Farasız kaldıkları için sazlarıru satan çocukHIRSIZLIK: Üç gün içinde lar başı bo§ dolaştıkları sırada polis tarafından yakala şehirde 22 hırsızlık olayı cereyan etmiş, bunlardan 8 inın faili yanıp muhafaza altına alınmışlardır. İki gündenberi Emniyet kalanmıştır. Öte yandan BakırMüdürlüğünde bulunan çocuklar memleketlerine göndeköy Avcılar köyü yakınlarından rileceklerdir. Resimde, birbirlerine klzdıkları için münageçen ve P.T.T. ye ait 1600 metre kaşaya tutuşan çocuklar görülmektedir. uzunluğundaki kurşun telefon (Fotoğraf: Selçuk AYBATAR) kabloları meçhul kişiler tarafından kesilmiştir. Bu sebeple bblgedeki telefonlar çahşmamıştır. Türkiyede kahve tarımı için ilk teşebbüs yılı 1934 tiür urdumuzda bir istatistik yapüıp gün boyu konuşulan cümlelerin arasında en fazla geçen kelime aransa; KAHVE ilk derecelere gıren kelime olur. Kahve atasözlerimizde, kahve şarkı ve türkülerimizde, kahve §ür, destan ve halk masallarında yer etmiştir. Kahve ne zaman nasvl bulunmuştur? Dünyaya ve Türkiyeye nasıl yayılmıştır? Kaç çeşit kahve vardır? Bugün Türkiyede kahve üretilmekıe midir? Türkiyenin mejru yollardan kahve tüketimi ne kadardır? Bu suallerin cevapları ilginç bir incelemeye konu teşkil etmektedir. Y İKahve nasıl bülundu? ek inandırıcı olmasa da kahvenin bulunuşuna dair tarih kitapları şu olayı kaydederler: Milâtdan sonra üçüncü yüzyılda Güney baü Habeşistanda yaşıyan ve çobanlık yapan bir rahip yamaçlarda otlayan keçilerin gece leri uyuyamadıklarmı fark etmiş, ertesi gün sürüdeki keçileri kolla mış; hayvanların yamaçlarda kiraza benzer çekirdekli bir ağacm meyvelerini yediklerini görmüş; kendisi de o ağaçların meyvalarını toplamış akşam kaynatıp yemiş kendi gözüne de uyku girmemiş; boylece kahve bulunmuş P 35 milyona maloldu Temmuz ayında Denizcilik Bankasına teslim edilecek «Truva» feribotu için 35 milyon lira sarfedilmiştir. Denizcilik Bankası; döviz tasarrufu dolayısiyle «Truva» nın bazı noksan taraflannı kendi tersanesinde tamamhyacaktır. «Trava» nın varış, kalkıs günleri şu şekilde tesbit edilmiştir. Feribot, her hafta çarsamba gün leri akşam 17 de Izmirden hareket edecek cuma günü iki saat Brendizi de kaldıktan sonra ertesi sabah saat 9 da Venedik limamna varacaktır. Ddnüste ise Truva, Brendiziye pazar günü uğmacak ve salı sabahı îzmire gelecektir. Feribot için diŞer gemilerden ucuz bir ücret tarifesi tatbik edilecektir. ile yayılmış; İngilterede ilk kahvehane Pasqua Rosee adlı bir mü teşebbis tarafmdan 1659 yılmda •St. Michael's AUey in Comhill» adıyla açılmıştır. Bu kahvehane için Pasqua'nın dağıttığı el ilânları hâlen British Museumda saklanmaktadır. Almanyada ilk müzikli kahvehane 1732 de Johann Sebastian Bach's Coffee Cantata adıyla açılmış, Amerikaya 1607 de kaptan John Smith ilk kahveyi götüren kişi olmuş, 1620 de May Flower ile gelen göçmenler de yeni dünyaya knhve getırmişlerdir. 1670 de Bostonda (Dorothy Jones) adında bir tüccar, ilk kahve satış müessesesini kurmus. bu tarihten çok sonra Ceylan, Brezilya ve Surinam'a kah ve gelmiştır. Bugün dünya kahve üretimınin dev ülkesi Güney Amerikaya kah TLRK KAHVESİ Alanva [idanlığında ve bitkisinın gitmesinin de ilginç fidanları. bir hikâyesi vardır: Gabriel Mathieu de Cliev adlı bir Fransız denizcisi 1720 de kahve fideleri ile yola çıkmış, fırtına lar ve çeşitli maceralardan sonra 1777 de Antiller grupundan Martique adasına 3 fide ile ulaşabilmış, bu üç fide dünya kahve piya sasını elinde tutan Brezilya, Kolombiya, Venezüella, Orta Amerika. Meksika, sonra buradan Endonezya. B. Okyanus adaları Ha\vai ve Filipin kahve ormanlaruıuı başlangıcı olmuştur. Kahvenın adı ıçin çeşitli rivayet ler vardır. Bunlardan birisi bu SAZLI SöZLU OCAK 26 ŞEVVAL 4 ki (Kaffa) adlı bir şehirden adını aldığıdır. Diğeri ise Afrika dıllerinde (içki şarab) anlamına gelen Kahve'den geldıği^ır Dünya üzerinde 3 şekilde içilen (Türk kahvesi, hazır kahve, süzme kahve). Kahvenin adı bütün ülke lerde biribirinden biraz farklı şekilde telâffuz edilir. Bunlarm içinde Çinliler, Finliler ve Polonyalılar büyük fark gösterenlerdir. Çin liler (Kaifey), Finliler (Kahvi), Polonyahlar ise (Kau'a) derler. İstanbul'a ilk gelen kahve hamulesini taşıyan gemiler Şeyhül îslâm Ebussuud Efendinin emri ile batırılmıstı yetişen Caffea Arabica Dünyava vavı'ışı ahvenin dünyaya yayılış yolu; Habeşistan. Arabistan, Mısır, Türkiye üzerinden geçmiştir. Arab kaynaklarında kahvenin adı na ilk olarak XVI ncı yüzyılda rastlanmış Abdalkadir al Cazirinin risalesinde yer almıştır. Arab yarımadasından, Mısır üze rinden kahvenin Osmanlı toprakla rma girmesi Kanuni Sultan Süleyman zamanına rastlar. Habesis tan Valisi Özdemirpaşa kahveyi ls tanbula getiren kişi olmuş.; bu ye ni içki için sohbet yerleri kurulmuş, Bu kahvehanelere van hiciv yarı lâtife (Mektebi İrfan) adı takılmıştı. Ünlü Osmanlı tarihçisi Ibrahim Peçevi (15741651'» kendi adını taşıyan ve 1866 yılmda İstanbulda ba sılan tarihinde ilk kahvehanenin açılışmı şöyle anlatmaktadır: «tlk kahvehane İstanbulda 962 (1555) de açıldı. Halepden hâkim nâmında bir harif ve Samdan Sems nâmında bir zarif gelip Tahtakalacla bir kebîr diikkân açıp kahvefuruşluğa başladılar. Keyfe müp telâ bazı yarânı sefa hususa okur yazar makulesinden nice zürefa cemolur oldu.» Kahvenin Türk topraklarındaki macerası öyle pek sefalı olmamış tır. îstanbula ilk gelen kahve ha mulesi (1543) devrin şeyhü islamı Ebussuud efendinin fetvası ile ge milerm dipleri delinerek batırıldı ğını Kâtip Çelebi CMizanülhak) ad h eserinde yazar. III üncü Murad, IV üncü Mehmet zamanmda kahve bir ara yasaklanmış. IV üncü Murad (16231640) kahve hakkında en büyük yasakları çıkartan kahvehaneleri kapatan, buna da; 1633 de çıkan büyük Îstanbul yan gınının bir kahvehaneden çıkma sını sebep gösteren Padişah olmuş tur. 1697 de kahveye vergi konulmuş Müslüman tebadan okka başına 8 akçe, Hristiyan tebadan okka başına 10 akçe vergi alrnmış, bu vergiye de (Bidati Kahva) adı veril miştir. Kahve ile birlikte kahve falı da çıkmış Türk kahvesi adı verilen çekilmiş telveli kahvenin yayıldı ğı her bölgeye fal da beraber git miştir. Son yüzyıllarda kahvenin adı yurdumuzda ithâl problemleriyle, kaçakçılık olaylarıyla ve sos yal birer problem haline gelen kah vehaneler dolayısı ile söz konusu olmuştur. * Kahve Avrupaya Türkiye yolu 7.1512.26|15.02'17.18'18.53| 5.35 E. ! 1.59' 7.101 S.45'1200! 1 S 5 1 2 19 K ^'iıııııııııuııuiııııııııııııııııııııınııiMiıııııııııııııııııııııııııııııııııııtıııııı ıııııu Memıurlar için af çıkamaz mı? 27 7Mayısdan bu yana 4. af ka beplerden müfettışlerin ünlü (gönunu çıkıyor. Bilindiği üzere çı rülen lüzum üzerine) yazılan ile kan af kanunlarından yalruz mah işten el çektirildik. Müfettiş rakemelerimizce; çeşitli suçlardan poruna göre mahkemelere verilmahkum olan kişüer, pararlanmış dik. Beraet ettik ve Yargıtayca da onaylanıp eUmizis kapı gibi ilâm lardır. Bir de; bunlann dışında ben larımız olduğu halde: ve benim durumumda bir hayVi Yine müfettiş raporuna istinamemur var ki, bizler, yüksefc mah den Bakanlıktan aldığımız teblikemelerce beraet ettiğimiz halde, gatlarda; Bakanlığın özel bir kaölünceye kadar ârıune hizmetlerin nunu olan, 1931 yılmda çıkanlan 1920 sayıh kanuna tâbi tutuluyoden mahrumuz. Şöyle ki: Gümrük ve Tekel Ba ruz ve işte kızılca kıyamet burakanlığı memurlan iken çeşitli se da kopuyor ki, bütün âmme hizmetlerinden mahrum edildiğimiz bildiriliyor. Ve bu suretle aynı zamanda her birimiz en az 13 ve • • 24 senelik memurlar olup, emeklilik hakkı tanınmıyor, memuriyetlerimiz yanıyor, memur olarak yetişen bizlere bütün devlet t dairelerinin kapılan yüzümüze kananıvor. Şikâyetim bütün semt namma, Ayazpaşa Sarayarkası mahallesiBundan böyle, yeni çıkaeak af ne çöpçü 20 günde bir uğruyor. kanunu içine: Çöpler sokaklarda, evlerde kalıMahkemelerce beraet etmi? ve vor, pislik içindeyiı Şikâyetle fakat hususi kanunlan ile idarerimize aldıran vok Yalnız Ana lerince verilmiş olan idari ceıacaddenin ve Park Otelin her ların kaldınlması ve geçmiş hakgün almıyor. Lutfen Bel Reisi lannuzın da verümesi ve bu suHaşim îşcan Bey ilgilensinler, retle 9 seneden sonra bizlere de ve bizi bu dertten kurtarsmlar. bayat hakkı tarunmasun özlerSaygılarımla, den rica ederiz. Mario Elbl 1920 kurbanlan adına Ayazp. Sarayarkası Mah. Murat Tuncay Heza Ap. No. 1 Derince | Batman'Dörtyol | PipeLineh 130 = milyona çıkavak = tSKENDERUN 320 milyon ^j liraya malolan Dörtyol Bat man Pipe Line hattmm inşaatıS na, Dörtyolda yapılan bir törenE l e başlanmıstır. S Batman'dan Dörtyola ham pet ^ rol getirecek olan PipeLine hat = tının döşenmesi ışini bir Fransız ~ firması 130 milyon liraya almışS * l r Törende 39. tümen KumanŞ danı Tümgeneral özkan, Turkı^ ye Petrolleri A. O. yetkilileri, = resmi ve askerî erkân bulunmuş = tur. ~ Batman ile Dörtyol arasındaki 2 petrol borusu hattı üzerinde S pompaj istasyonları da bulun= maktadır. Kahvenin büyük bir ihraç metaı haline gelmesi; ülkesinde kahve yetiştiren ve diğer memleketleri bu ürünle pazar haline getiren topraklann sahiplerini birlestirdi. 28 kasım 1940 ta Amerika ile 14 Lâtin ülkesi kahve Konusunda bir birlik kurdular. Türkiyede kahve tarımı KAIIVE DENEMELERİNDE BAŞARI KAZANAN ENSTİTÜ Ansmanlı împaratorluğu sınırları dahilindeki topraklardan talya bölgesi Zirai Araştırma Enstitüsu. Arap yarımadası ve Filistin raî Araştırma Enstitüsu haline çelerinde meyva vermişlerdir. de kahve tanmı yapılmaktaydı. Tarsus Enstıtüsüne 1960 ta Hageldikten sonra ciddî ıncelemeI inci Cihan Harbi ve tstiklâl Saler başlamıştır. Dünya kahve pı beşıstandan getırilen 1 Klg. kahvaşı sonunda millî hudutlar ve tohumundan 2500 fidan elde içinde kahve tarımı için ilk te yasasında Santos, Mokka (Ye edılmış; Anamur, Alanya, Arşebbüs 1934 yılmda yapılmıştır. men), Cava diye sınıflandırılan suz mıntakalarına dağıtılmıştır. O zamanki Ziraat Vekâletine kahve cınsleri ashnda 40 türdür. Bu fidanlardan 1965 i normal bibağlı olan Antalya Deneme Tar Bunların içinde ise en önemlile tirenler vardır. lasında Isveçli mütehassıs Tank ri Caffea Arabica, Caffea LibeUzmanlar çamı kahveye gölge val iki yıl kahve yetiştirme ça rica'dır. bitki olarak düşünmüşler, Analışmaları yapmış, fakat müteYurdumuzda ikinci kahve de mur Orman Işletmesınde 10 döhassısın gidişinden sonra hazır nemesi (Caffea Arabica) ile 1953 nümlük plântasyon arazisi bırakmıslardır. 1960 yılında Israelden getirtilen Baurland ve Catura tipi kah TÜRKİYENİN SOH 1O YILDAKI ve fideleri netice vermemiştir. 1 KAHVE ALIN İSTATİSTİâİ O Personel Kanunu ve öğretmen i ÇOPLER İ ALINM1YOR s GAYE HIZMET NI, HİZMETE ZORLUK MU: İlköğretim müdürrüklerinin çeşitÜ giderlerini karşılamak için özel idare bütçelerinden her yıl bir miktar ödenek verilmektedir. Bn ödenekler çoğa zaman geç jrönderilmekte ve hiçbir ihtiyacmuz da zamanmda karşılanamamaktadır. Aynca, bu ödeneklerle ancak Devlet Malzeme Ofisinden istediğini alabiliyorsun. Bu çok yerinde bir UMII. A n a gel gelelim ofis ilgililerinin icreatlarına. 20/10/1965 günü Devlet Malzeme Ofisi İstanbulBeşiktaş Depo Müdürlüğü envrine ÇSS&V) No. l u Ziraat Bankasmdaki hesabma 1500 T.L. Erfelek Ziraat Bankası 977 sayıb makbnzu ile gönderdik ve mevcut kataloğuna göre bir daktilo istedik. 20/10/1965 günlü bir yazmraa ek olarak istem listesini de gönderdik. Bugüne kadar atadan iki ay sekiz gün gibi bir zaman geçmiş. olmasına rağmen henüz bu daktilo gelmemiştir. Bu arada tekrar yazdık, tel çektik, telefon ettik ve bir netice alamadık. Bizim eibi istatistiklere ve kırtasiyeye boğulmtıs v e yetişenlerin eğitimi, yetişkinlerin eğitimi toplum kaklmması gibi birçok ağır mesuliyetlerî omuzlannda taşımıya çahşan bir daireyi bu kadaı zaman eli kolu bağlı bırakmak ne demektir? 1964 yılmda aynı yerde 12 T.L. sı paramız kaldı ve »vsnsı cebimden kapattun. Benira gibi altı çocuklu bir öğretmen için 12 tane ekmek parası az bir şey olmasa gerektir. Bu hizmet etmek mi; hizmet edene zorluk çıkartmak mı? M. Sabri ÖZTÜRK Erfelek tlköffretim Müdürü Bütçe ve plân komisyonunda bazı milletvekillerinin belirttikleri gibi Personel Kanunu öğretmenlik mesleğine darbe indirmiştir. Bunun nedenleri zaman zaman Parlâmentoda kanun tekliflerıyle, basında çok haklı şikâyetlerle dile getirilmektedir. Hakimi, Savcısı, Subayı kanun kapsamı dışında tutulurken bizler süratle memur statüsüne sokuluvermişizdir. Bu demektir ki öğ5 retmen, sen manevi sözlerle ayak 2 ta durmağa alışıksın yine aynı 5e 2 kilde ve arka sıralarda yaşamana ^ devam e t Bu mu eğitim dâvâsı Ş na önem vermek. Biz mesleğin Ş en ağır şartlarını sıkıntı içinde sineye çekerken elbetde zaman l a bizi de anhyanlar çıkar tesellisi içindeydik. Öğretmen ne 657 Sayılı Personel = Kanunu tarifine ne de mantık öl n çülerine göre memur olamaz. Bu,S ayn özelliklere sahip bir meslek H tir, böyle mütalâa edilmelidir. Ar 5 tık klâsik sözlerle avutulacak durumda değiliz. Cemiyet içinde ye ~ S rimizin verilmesini istiyoruz. H Öğretmen ZZ Nazmi IANAZ ZONGÜLDAK 1 = Eski Hatay valisi yaralandı ANTAKTA Hataydan alınan eski vali Hakkı Albayrakoğlu, vedalaşmak için ziyaretler yaptığı sırada ayağı kaymış, duşmüştür. Ayağı kınlan vali Albayrakoğlu tedavi altındadır. Tıh Alındığı yer Fiat vahidi (Ton) CIF Istanbul CIF Istanbul CIF tstanbul FOB Beyrut CIF îstanbul CIF Îstanbul CIF Îstanbul FOB Beyrut CIF Îstanbul CIF tstanbul CIF Îstanbul Muhtelif CIF Îstanbul CIF tstanbul CIF tstanbul Fiatı (Dolar) 940.00 599.95 688.00 694.50 680.00 67158 658.00 408.33 625.00 627.48 654.99 Muhtelif 980.00 885.48 801.82 Miktar (Klg.) 300.000 1.666.800 436.047 3.159.034 269.820 446.442 1.215.780 208.074 624560 637.440 229.011 345.000 953556 2558.661 2.487.134 5 Gülnardaki mağara, = alâkayı çekiyor MERStN Gülnar'm 15 kilometre güneyindeki Yeniyörük koyu yakınlannda yeni bulunan mağaraya turistler büyük bir ilgi göstermektedirler. Sarkıt v e dikitlerle dolu olan bu mağarayı Gülnar Turizm ve Tanıtma Der neği değerlendirmeye karar ver mistir. 1957 1959 1960 1960 1961 1961 1961 1961 1962 1962 1963 1964 1964 1964/65 1965/66 Brezılya Brezilya Brezilya Beyrut Brezilya Brezilya Brezilya Beyrut BTezilya Brezilya Brezilya Beyrut Brezilya Brezilya Brezilya Türk tanm uzmanlan Türkiyede millî kahvenin (Caffea Arabica Var Lauka) tipınin ıslahı ile elde eriılebıleceğini katiyetle ifade etmektedirler. 5 yıllık denemeleri geçıren fidanlardan 5 dereceye dayanan tohumlar elde edildiği gün Türkiye millî çayın yanı sıra mill! kahveye de kavuşabilecektir. • Türkiyede kahve tüketimi Y Niçin gecikiyor? | «Istanbul efendisi» İ oyıınu başladı S ADANA Devlet Tiyatrosu| nun îzmir ve Bursadan sonrakl Ş ladığı deneme tarlalan ile kimse ilgilenmediğinden teşebbüs akim kalmîştır. Antalya deneme tarlalan Tarım Bakanlığına bağlı Bölge Zi 2.11.65 Tarihinde Almanyanm • Augsburg şehrinden Deutsche | Bank vasıtası ile Edirne ıli Hav : sa kazası Ziraat Bankası Şube • sine hesap açılması için 300 DM. \ göndermiş v e ilgili Bankaya da : bir mektupla durumu bildirmiş : tim. İ Ziraat B a n k a s Havsa Ajansı : nın 6.12.65 tarihli mektuplan ile i paranın daha gelmediğini öğren : dim. : 35 gün gibi bir zaman zarfında ! nasıl oluyor da para yyerıne git : miyor. Biz işçiler dövizlerin va ; tanımıza gitmesi için Banka va | sıtası ile gönderiyoruz, yoksa • burada Markı bozdurmak müm : kün ve azçok kârlı iken fcanncs : kararınca da olsa vatammıza dö j viz sağlamak amacı ile yaptıgı : mız bu işten pişman mı olalım? Saieyman ÇAKTR 1 BOBtNGEN yurtiçi sahnelerinden biri de Adana'da açılmıs ve rejisör Mahir Canovanın sahneye koyup, Nevit Kodallı'nın müziğini yaptığı «Istanbul Efendisi» isimli oyunu baslamıştır. tnsuyu sekefe iyi geliyor BI7RDl.TR îki yıldanbari, fe ker hastalığından gözleri kapalı bulunan Bucak ilçesinden Ayşe Kurnaz adında 16 yaslarında bir kız çocuğunun gözleri, «Insuyu» içtikten sonra görmeğe başlamıs tır. Durumu haber alan Hükumet Tabibi, Ayseyi kontrol altına almi'îtır. Hastahk sebebiyle geüsemiyen ve 23 kilo gelen kız ço"uğu kilo almaya ve gözleri açılmaya baslamıştır Ayşe, kendi isini kendisi görmeğe baslamıştır. HAYIRSIZ EVLÂT Balat Bnrçak sokakta otnran 19 yaşındaki Alâaddin Filiz dün gece anne ve babasından para istemiştir. Işi güeâ olmayan Al&addin para alamaymca eline geçirdiği bir sopa ile ya?lı annesini ve babasım feei şekilde dö|mı"ştür. Kızkardeşinin karakola yaptıiÇı sikSyet sonunda yakalanan genç, karakolda da hâdise çıkannıî. polislere saldırıp cam çerçeve kırmağa calısmıstır Resimde sanık ?enc Emnivet Mfidürluğünde enrülmpktedir. (Fotograf: Selcuk AY.BATAR) yılında Antalyada yapılmış, bir fidan 18 yaşma kadar ulaşabilmiş, meyva vermiştir. 1957 yıhndan itibaren ikinci enstitü olan Tarsus Sulu Ziraat Araştırma Enstitüsünde çahşmalar başlamıs: I.C.A. nın Tanm Bakanlığı Müşaviri Mr. Harlan I.CJV. kanalı ile 35 kahve fidanı getirmiş; fakat gümrük formaliteleri yüzünden günlerce ambarlarda bekletilen ancak biri hayatiyetini kaybetmemiş, bu fidan 1959 Ukbahannda 800 kahve kirazı venniş, 1959 kışında ısı 4 dereceye düşünce kurumuş, yazın tekraı sürgüa vermiş v e yaşama mücadelesini kazanmıştır. 1958 de Belçika Kongosundan Antalyaya getirilen Caffea Arabica tipi 8 fidan 27/1/1958 de dikilmiş, 196364 te normal meyva vermiş, aynı yıl Habeşistandan getirtilen Caffea Arabica Var Laula fidanlanndan 11 i tutmuş, 1963 yılmda da 6 sı meyva vermişlerdir. Fıdanlar özel bahçe sahiplerıne venlmiş. Alanyanın Hasbahçe semtinde Mu«tafa Kaptanoğlu ile Hüseyin Köşoğlu'nun bah urdumuzda kahve; polise, gümrük Muhafaza Teşkilâtın» ve Adlıyeye ıntıkal eden gayrimeşru yollarm dışında Tekel Genel Müdürlüğü tarafmdan döviz karşılığı jthal edilmektedir. Genel Müdürlüğün hazırladığı 1957 1964/66 istatistiğine göre Türkiye, Brezilyadan kahve ithal etmektedir kı; bu Santos tipi kahvedir. Bunun dışında son 9 yıl içinde Tekel Genel Müdürlüğü ancak iki defa Beyruttan muhtelif menşeli kahve ithal etmiştir. • • • BİBLİYOĞRAFYA: Ansiklopedi Britanika Yazarın özel notları Ahmet Refik'in Kahve v e Tütün nvakalesi, Cumhuriyet Gazetesi, Temmnz 1339 (1933) 9 Dr. Süheyl Ünver'in bir makalesi, 9 tslâm Ansiklopedisi kahve fash, • Tekel Genel Müdürlüğü Ticaret Grupu, Alım Şubesi raporu, • Antalya Böl?e Ziraî Arastırma Enstitüsu Müdfiru Şevket Ozberkin Szel mektubu, • Tarsus Sulu Ziraat Araştırma Enstitüsü Müdürü Nâzım Durlu'nun özel mektubu 4 Havat Ansiklopedisi kahve faslı. • Kâtıp Celebi Mlzar.ülhak eserinden Atıf Efendi derlemesi. âııııııııııtıııııııııııııııııııııtııııtıtııııııtıııtnııııııtıiiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuıııiiT: