25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Müslüman Türk Evinln Temel Din Kitabı HAK DİN1KUR AN DİLİ Merhum Elmalüı Hamdi Yazırın 9 ciltlik Türkçe tefsiri 1 ilâ 7 nci ciltler çıktı. 8 iod Cild Yakında Çıkıyor. Nâşiri: MUHTAR YAZIR Aşirefendi Caddesi Elkâtip Han No: 8 İstanbul. Reklâmcılık 2449/6859 u m h u r i yet KURÜCÜSUi YÜNÜS NADÎ Karşılanan büyük bir Lhtiyaç Bütün ihtıyaçları karşdayabilecek ölçüde, eski ve yeni kelimeleri de içine alan yegâne lugat: Türkceden İngilizceye BÜYÜK LÛGAT TL. 75 yajnnlayan: TARHAN KİTABEVİ, KIZILAY Ankara İL 9589,6848 3 lii Koalisyonda Mutabık alan Taraflar Düştiiler Kabinenin Şekli ilzerinde Dün pallak veren buhranın 12 ap, 8 gun sonta, mhayct giderilmesi için çalışılıyor 147 lerin Universiteye dönmelerini Gürsel dün evvelâ Aksal'ı yalnız, Gümüşpala ile Alicanı birlikte kabuletti,liderlerle bugündegörüşmesimuhtemel 38. yıl Sayı 13.382 Tügni Tt mektup «dr««i: Cumhuriyet tstanbu] Posta Kutusu: î*tsnbul No. 248 Telefonlars 224290 224296 2 2 4 2 9 7 2 2 42 98 2 2 4 2 9 9 Pazar 5 Kasım 1961 temin edecek tasarı hazırlandı Hafta başında Meclise verilecek olan tasarıya göre 147 Ünîversite üye sinin vazifeye dönmeleri hakkında Senatolar salâhiyetli kılınıyor • Ankara, 4 (CumhuriyetTeleksj 114 sayılı kanun hükümleriyle üniversitelerden ayrılan 147 lerin yeniden gorevlerine dönmelerini temin için Bakanlar Kurulunca bir kanun tasarısı hazırlanmaktadır. Bu hususta bugün bilgi veren Milli Eğitim Bakanı Ahmet Tahta Arkası Sa. 5. Sü 8 de Zararlı Yatırım ımıııımmııınnııııııııııı lllllllllllllllllllllllllllllllllıu Buhranın sebebi: C.H.P. nin Başbakanın kendisinden olmasını istediği anlaşılıyor, başlıca tartışma konusunun bu olduğu görülüyor Ankara, 4 (Cumhurıyet Teleks) Partüerin bugun aldjğı kararlar neticesinde bir kabıne buhranı başgöstermiştir. A.P. ve Y.T.P. Hderleri hemen hemen aynı fikır etrafında toplanmakta, C.H.P. nin görüşü ise bu iki partiden ayrılmaktadır. Nıtekim Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel bugün, önce C.H.P. Genel Sekreteri Aksal'ı kabul etmiş, bilâhare dığer parti liderleri ile birlikte temas etmistir. Kabine buhranmı önlemek için yarın uç part! lıderının bir araya gelerek, bır telif yolu araması muhtemeldir. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsei'ın yürüttüğü koalısyon teşebbusü bütün hızıyle devam etmektedir. Sıyası parti grupları ve yetkili oıeanları kaç gündür, koalısyonu derinliğine tetkik etmekte, faaliyetlerini yalnızca bu konu üzerinde toplamış bulunmaktadırlar. Dün parti liderleriyle ilk temaslarını yapan Cumhurbaşkanı Cemai Gürsel, zaruri sebeplerle bugun muşterek temastan sarfınazar etmiş ve kendı gruplarının nıhaı gurüşlerinı tesbıt eden parti liderlerini yıne ayrı ayrı kabul ederek, istişarelerını devam ettirmiştir. Hükumetın teşkilıne gayret sarfeden Başkan Gürsel'ın, Hderleri önümüzdekı günlerde muşterek bır toplantıya çağırrnası ihtımali olduğu.kariar, Batı demokrasılerinde yürüyen teamüle paralel bir yol takip ederek doğrudan doğruya kabine kurması için bir Başbakan tâyın etmesi ihtimali de vardır. umhuriyetçi, Köylü, Mille* Partisi yöneticilerinin hiç bir karma hükümete girmiyerek muhalefette kalmak istediklerini öğreniyoruz. Böylelikle, 15 Ekira seçimlrrinde halktan en az oy toplıyan bu partinin ilerisi için bir yatırım hareketine girismiş olacağı urarla söyleniyor. Yurdnmnzu bir çiftlik. partileri de bn çiftliği isleten birer anonim şirket saymak mümkün olsaydı, C.K.M.P. sayın yöneticilerini kararlarında belki biz de naklı bulurduk. On altı yıllık demokr»si denemesi boynnca ne yaıık ki çogu politikseılarınuz Türkiyeyl gsrçekten blr çiftlik, partileri de birer şirket yerine koymak egiliminde olduklarını açıkça göstermişlerdir. Borsada hisse senedi «atılır gibi parti üyeliklerl üzerinde pazarlıklar yapılmıs, politika piyasasındaki dalgalanmalara göre kısa sü. reler içinde iki, üç, dört, bes def» parti değiştiren adamlar görülmüş, yemeklik bnğdayım Amerikadan bekliyen bu fakir memlekette Amerikalılara parmak ısırtacak derecede ileri bir oy endüstrisi kurulmnştar. On altı yıldır toprak dâvasını bir yoluna koyamıyan yurdumnzda oy endüstrisinin saygı değer uzmanlan yetismistir. Hiç bir partiden olmadığı halde göğsünü gere gere mesleğinin particilik olduğunn söyliyen adamlara Yassıada yargilamalarmda rastlamadık mı? Demokraslyi bir oy endüstrisinden ibaret sayıp da partiler arası münasebetlere sadece bir oy yarısı açısından baktığımız zaman re.jimi sonunda iste bu hale getiririz. C.K.M.P. sayın yöneticilerinin ne maksatla karma hükümete katılmak istemediklerini benüz bilrai>nruz. Bildiğimiz bir sey varsa o da, on altı yıllık didinmelerden sonra Türk demokrasisinin feci bir sekilde iflâs ederek basladığı noktava. kurulus safbasına geri döndüŞüdür. Bugün demokratik bir Anavasamız var, iyi bir seçim kanunumuz var, dürüst seçimlerle kurulmuş bir Parlâmentomuz var. Bu Parlâmentonnn içinde toplandıjı vapi i«e dünyada bir esi daha bulunmıvan büyük, sahane bir yapı. Fakat bütün hu «var» ların yanı sıra bizde demokrasinin kurulup işler h?.!e geldiğini söylemek mümkün müdür?. Sayın C.K.M.P. yöneticileri hangi karma hükümetin karsısında ne maksatla rnuhalpfete çekilmek niyetindedirler? Nasıl bir program hazırlanmıstır da onun uygulanmasını doğrn bul mamaktadırlar? Ya öteki partiler arasında kurulacak bir hükümet C.K.M.P. nin peçim kampanvası boyunca savunduğu düsünceleri benimser de programına ali"a, yann Sayın Bölükbası Mecliste kendi öz düsüncelerine karsı cephe mi alacaktır? Demokrasinin basarılı bir rejira oİ3rak yasaması. her seyden önce politikacılann ve onlara dayanan siyasal partilerin bütün konuiarda açık, içten davranmalariyle mümkündür. Montesquieu'nün bir sözü vardır: «Ailemin çıkan ugruna kendi özel çıkarımı feda ederim. Yurdumun çıkarı nSruna aileminkini hiçe sayarım. Hele insanlığın çıkarı söz konusu oldu mu, yurdomu bile düşünmem» der. ijimdilik biz insanlığı bir yana bırakalım da su iki yüz elli yıllıl özdeyişin ilk iki şartını yerine getirmeğe bakalım. Ailemizin. yani partimizin çtkarını kendi çıkanmızdan üstün tutmak, fakat yurduınuzun çıkarı u£runa her seyi feda etmek çerektisini iyice yüreklerimize sindirelim. Yurdumuznn bir (,iftük. partilerin de birer ortaklik olmadıeını sözle değil. gerçekten açığa vurmanın baska yolo olmasa çerektir. Bu davranışı kendimize mal e dempdiSimiz sürece. hin defa da denesek şu demokrasi reiimini yurdumuzda kurup yürütemeyiz. Aynı kanunda profesörler hak kında cezaî veya vazifeden uzaklaştırma konusunda alınacak kararların mahkenıe kararına istinat cttirilmesi de derpiş ediliyor 147 LEKDEN 7 SI Prof. Müüde Kiilev. Ord. Prof. İhsan Şükrü Aksel. Prof. Tarık Zafer Tunaya, Prof. İa»et Girkli. Ord. Prof. Hsrem ŞeTİf Egeli, Ord Prof Kâzım İsmail Giirkan, Ord. Prof. Ratıp Berker Partilerin goriiş ayrılıkları Koalisyona dahü edilmek istenen üç partinin görüşleri küçük farklarla birbirinden ayrıdır. Hattâ, yaptığımız incelemeye göre, aynı parti içinde dahi, hükümet teşkili konusunda tam bir fıkir beraberliji mevcut değildir. Meselenin bütün ağırlık noktasını daha ziyade «Başbakanın hangi partiden çıkacağı» konusu te.jkil etmektedir. , Sınırları tam olarak ayrılmış bir ihtılâf henüz meydana gelmemiş olmakla beraber, fıkir ayrıhklarının telili için biraz daha zamana ihtiyaç olacağı anlaşılmaktadır. 147 ler memnun değil 114 numaıalı Kanunun bütün hukukî neticeleriyle iamamen ilga olunmasını isiiyorlar 147'lerin tekrar eski gorevlerine dönmelerini sağlıyacak kanun tasarısı 147'ler arasında ve üniversite çevresinde beklenen momnuniyeti yaratmamıştır. Dün gece telefonla bulabıldiğımiz ve tasarı hakkında ne düşündüklerini sorduğumuz 147'lerle bugunkü üniversitelerimizin erkânı bu konuda bize şunları söylemişlerdir : Sıddık Sami Onar diyor ki : İstanbul Üniversıtesı Rektörü Ord. Prof. Sıddık Samı Onar, «147' Arkası Sa. 5. Sü. 7 de Misbah Uras Kabinenin kuruluşu meselesi Üçlü koalisyon fikrinde üç parti ile birlikte C.K.M.P. mutabık bulunmaktadır. Koalisyonu genel olarak kabul eden ve ona dahil olmaya hazır bulunan üç parti, kurulacak hükümetin bünyesi için henüz bir anlaşmaya girmiş değillerdir. Hukuk otoritelerinin {ikrine göre, bütün bunlar 1946 yüından beri aljşılmış olan ekseriyet sisteminin doğurduğu neticelerdir. Memleketimizde kabineden ziyade, Başbakan kuvvet olmuş, Başbakan kuvvetlı görülmüş, kabine üyelerinin hükümet icraatındaki iradelerini Başbakan temsil etmiş, Bakanlara ayrı ayrı ait olan yetki ve tasarruflar müspetse Başbakana, menfi neticeli işe Bakana maledilmiştir. Nispi sistemin getirdiğı kabinelerde ise, Başbakan, hükümet icraat ve tasarruılarınm yegâne temsilcisi ve yetkilisi olamıyacağı için, şu veya bu partiden çıkması tatbikatta fazla önemli görüîmemektedır. Ancak Başbakan, o parti için bir kuvvet gösterisine vesile olabilir. Yeni bir Anayasa ve yeni bir Seçim Kanuniyle memlekette kuvvetli olacağı kabul edilen rejimin •Jiııııııııııııııııııııııııııııı politikacılar tarafmdan zaıiyete uğratılmakta olduğu da, politika j dışındaküer tarafından ileri sürülmekte ve akhselim üe iyi niyetin harekete geçirilmesi istenmektedir. (ECVET GÜRESİN Arkası Sa. 5, Sü. 4 de 5 milyonluk dolandıncılıkla ılgilı olarak Misbah Uras için de tevkıf müzekkeresi kesıldı Yazısı 5 incı sayfada) 111111II111111111111111111111M Ankara notları YAZlYOR) İki gündür yapılan münferit temaslar henüz bir neticeye bağlanmış değil ve kısa zaman da da bağlanacak gibi görülmüyor. CHP diğer demokratik memleketlerde yürütülen, «en fazla gandalyeye sahip partiye hükümet teşkili görevinin verilmesi» âdetinin Türkiyede de yerleşmesini istiyor. Bu teklif Hükümet Başkanının CHP içınden seçilmesi ve Kabinenin teş Arkası Sa. 5, Sü. 4 de = Narter daha fazla öğrenci alınamıyacağını açıkladı Universiteye giremiyen öğrenciler şehrimizde dün de sessiz bir yürüyüş yaptılar Dün sessiz yürüyüş yapan talebeler İstanbul Üniversitesinin arka kapısına doğrn ilerlerlerken M1.K. si. 27 Ekim 1961 de aldığı bir kararla 147 üniversite öğrethn üyesini «vazifelerine bir daha dönemiyeceklerij. kaydı ile affetmişti. Ihtilâli dahi hukuk kaidelerine uygulayan ak devrim yöneticilerinin bu antidemok ratik ve hukak dı?ı kararlan bütün yurtta ve dış ülkeler, de büyuk bir tepki yaratmıştı. M.B.K. nin 114 sayılı kanunu ile Türkiyenin en değerli ilim adamları kendilerine savunma hakkı dahi verilmeden üniversitelerden kapı dışarı edilmişlerdi. Bu duruma memleket aydınları ve bilhassa üniversiteliler çok üzülmüşlerdi. Adil olmıyan bu karara karşı ilk tepki Üniversite Rektörlerinden geldi. Haberin duyulduğu gün îstanbul Üniversitesi Rektörü Ord. Prof. Sıddık Sami Onar'la, istanbul Teknik Üniversite Rektörü Prof. Fikret Narter istifa ettiler. Bir gün sonra Ankara Arkası Sa. 5. SU. 6 da Dövanın geçmişi Kaçınldığını iddia eden Atilla Duyar Bir ortaokul öğrencisi kaçınldığını iddia ediyor Atülâ Duyar isminde bır ortaokul öğrencisi, hususiplâkah bir otomobille Izmite kaçınldığını iddia etmiş ve bunun üzerine olaya polis tarafından el konulmuştur. Atillâ'nın polise verdiği ifadesi Arkası Sa. 5. Sü. 4 d e istanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Fikret Narter de dün kendisi ile konuşan gazetecilere kontenjanı artırmanın mümkün olmadığını ve durumu Milli Kğitim B^kanlığının arzuları üzerine kendilerin<» bildirdiklerini açıklamıştır. Bu konunun bir Üniversite prob lemi değil bir hükümet meselesi olduğunu söyliyen Narter, bu yıl Ankara, 4 (CumhuriyetTeleks) karşısında, hükümet ciddi tedbirTeknik Universiteye imkânları ni» Üniversite tahsili yapmak isti ler alma yoluna girmıstir. betind e öğMnci ahndığını, mev yen binlerce öğrencinin, maddi Fakülteler, yüksek okullar im. Arkaıı Sa. 5, Sü. 7 de yetersizlik yüzünden okuyamaması kânları nispetinde. yeniden öğrenci almak üzere hazırhklara geçmiştir. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel. öğrencilerin durumuna bir hal çaresi bulmak üzere, ilgililere direktifler vermiç ve bugün bu mak Bütün öğrencilerin Universiteye olınmaları için Gürsel emir verdi Eğitim Bakanı Fakülte ve Yüksek Okulların yeniden öğrenci almak için hazırlıklara başladıklarını açıkladı satla Başbakan vekıli Fahri Özdilek'le Ankara Üniversitesi Rektörünü Çankayada kabul etmiştir Ayrıca lise mezunlarından bır grup da Milli Eğitim Bakanı Ahmet Tahtakıhç'ı *iyaret)e k?ndı?ıy ie bir müddet görü;müşlerdır. Tahtakılıç'ın basın toplantısı Ankara. 4 (CumhurıvptTeleks) Arkası Sa. 5. Sü. 6 da Tevfik İieri'nin sağlık durumu ağırlaştı Kayseri. 4 (Telefonla) Ya??ı ada mahkumlarından Tevfik tlerinin sıhhî durumu bugün daha da ağırlaşmış bulunmaktadır. Ailesi tarafından Ankaradan getirilen Prof. Zafer Baykoç nezaretinde tedavi edilen Tevfik tleri. iki gün içinde iki defa komaya girmiş i lunmaktadır. CK M.P Uç!ü k o d l i s y o n a p a r t ı d ç p :hraç edecp Hükümetin tahdit kararı ecnebi uçak şirketkrince siyasî bir mesele yapıldı . « . Ulaştırma Bakanlığmın mill etlerarası kaidelere uygun olarak aldığı tahdit kararı, A merikan ve Fransız uçak şirketlerince «haklarırnn çiğnenmesi» şeklinde tefsir edildi gırec^k G?z mensuplarır.ı NADİR NADİ Bölükbaşının 1965 seçimi oylannın peşinde olduğımun resmidir. VEMEK VE İÇKİ ELEŞTİRİCİSİ Dünya miüetlerının yemek ve içkilerini tetkik etmek için geziye çıkmış bulunan boğazına düşkün Amerikalı Mr. Dreicer dün bir basın toplantısı j aparak rakı ve yemeklerimizi methetmiştir. Resünde Mr. Dreicer sekreteri ile birlikte dünkü basın toplantısında görülüyor. Yabancı hava şirketlerinden ba dakı anlaşmazlık bugünlerde hüzılarının Türkiyeye yapmakta ol kümetimizle ilgili hükümetler aradukları sefer sayısmı artırmak için sında görüşülecek ve bir esasa bağUlaştırma Bakanhğı nezdindeki ta lanacaktır. İlk görüşme Fransa Hü leplerinin reddedilmesivle mesele kümeti ile Türk Hükümeti yetkilisiyasi bir durum almıştır. Şirket leri arasmda 20 kasımda Paris'te ler, vaziyeti kendi büyükelçilikle başhyacak ve 9 aralıkta Ankarada riyle hükümetlerine aksettirmişler devam edecektir. Amerikan Hüküdir. Bakanlık ile şirketler arasın Arka» Sa. S, Sü 3 te
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle