29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
öd CUMHURtYET 3 Ocak 1961 Müddeıumumının yerinde olmadıJını öğrenince arabayı Cezaevine çektiler. Bitişikteki tlkokulun öğrencileri merakla bizi seyrederken foto muhabirleri de durmadan refira çekiyorlar. Nihayet hapishane müdürlüğünün kapısından içeri girdik. Bir gardiyan bizi müdüTÜn odastna aldı. Müdür yemeğe çıkmıştı. Memurlar geldi, memurlar gitti kâğıtlar verildi, imzalar alındı ve sonunda yo) arkadaşlarım Emniyet memurları beniml? ve dalaşarak ayrıldılar. « Berberhone » de =haberlerl Ruslar da eli boş döndü FfATIP T/JMIR BURAK 3 Hapfshane hatıraları ALMANYA MEKTUPLARI HEM Hepimix sevinmeliyiz! *** Bas gardiyan, bir gardiyan daha, bir üçüncüsü yol gösterip bu yur ettiler. Bir kapı açıldı. Küçük bir fahanhğa çıktık Arnavut kaldınmı döşeli uzayıp giden bir avlu, sol tarafta, yer yer çatlamış sıvaaı, aolmu* badanatı, kalın demir parmakhklı sıra sıra pencereleriyle yüksele.ı hapishane binası gözlerimi dolduruyordu Beş Hapishane tıplerı. BpnıDa, labiden on basamak merdiven indik. Sağ bomba gibi bir dellkanlıdır. Mertarafta eümle kapısının iç Urafı. de, nâmerde mahUç olma4an jöı kapıaltı denüen yer var Bir kac nuru, el emeğfyla yolun» bnlur, geçinir, gider. adımda üstü çinko kaplı büyük bir masanın yambaşına vardık Ceplerimi bosaltmamı söylediler. mem için bir rapor, rahat uyuyaKüçük bir çakı, para cüzdanırn, mazıam kullanmam için tlâç reufak para ve anahtar çantaları, çeteleri yazıldı. Yine pardesüm evrak çantamdı ne varsa hepsi kolu.Tida, şapkam, evrak çantam elimde, ayni merasimle, ayni kalrrasanın üzerine serildi. Kapı gardiyanı yanıma so dırımlardan yürüdük.. Demir bir kuldu, kollırımı açtım, ceple kapının sürgüsü çekildi, iniltiye rim, koltuk altlanm, apış arasın benzer bir gacırtı ile kapı açıldı. dan ayak bileklerime kadar her tki taraflı yüktelen, üstlerinde diyanım bir el muayenesinden geç kenli teller gerilmi; duvarlar ati. Param sayıldı. küçük çakı bir rasına •ıkışmıs, zemini çimento kenara çekildi Geri kalanlan \e kaplı, ötebaçında bir baska demir niden ceplerime, çantama yerleş kapı daha bulunan bir arahğa girtirdira. Muayene tamamlanmış. « dik. Hemen sag yanımızda üçün sıl kıymetli silâhlarmı. bazılan cü bir demir kapı daha... Kocanın, afyondan, esrardan. eroinden mj.ı bir asma kilit, kalın bir demi? daha tesirli zehirli birer nesne sürgü.. Şakırtılar, gacırtılar ardın. »aydıklan kalem ve kâğıtlarımı dan içeri girdik. Üç yanı yüksek duvarlarla. dördüncü yanı hapisbana bjrakmışlardı. hane binasının yan cephesiyle çev Buyur dediler, biraz evvel indi rili, küçük bir avlu... Baş gardi Jiniiz bir kaç basamak merdive yan, Yağcı Faik nerede, diye sornin dibinde açık bir kapı vardı: ü du. Sümsük bir oğlan tegirtti Kır zerindeki kırmızı tabelâyı okudum. •açlan alabros k*silmiş. orta vaşBerberhane . Basımı çarpmamak lı bir mahkura karşıdald deliğin için egildim, iki basamak indim karanlıftından meydana çıktı «Geç Kenar bir semtin sokak arası b«*r miş olsun!» diyerek ilerledi çanber dukklnı cnanzarası ile karçı tamı, pardesümü, »apkamı elimden lajtım. Çok geçmeden hatiTh mah aldı ve önümüze düstü. Baçımı kumlardan olduğunu öğrenecegim çarpmamak için iki kat olarak ayberber TUif, «Geçmis olrun'» diye ni delikten girerken birkaç basakarfiUdt benl. mak inerek bodrtı.Tiun karanlığıOnlâra bu imklnı vermemek 1 na daldım Ürkek. garip bakıçlı, çin ne kadar da kararlı idim Mih meraklı gölgeler arasmdan geçtik kumiyetimin tasdikiyle Cezaevine Ufacık bir odada yoleuluğumuz iirisim arutnda bir kaç fün, hiç sıoa erdi. degilse bir kaç taatim olacağını Burası karantinanın dört yatakdüfünmüstüm. Hazıriıklı idfcn; işlerimi kolayca tasfiye edecek, bu lı, basık tavanlı, küçük bir koğuarada kendi berberimde saçlanmı şu idi. tkişer katlı iki ranza iki ııfır numara ile bir güzel kestire duvarı tamamiyle kaplamıştı. Gecek, bn zevki bajkalanna tattır riye bir metre yirmi santimetre emıyacaktım Evdeki pazar çarşıya ninde, iki metre uzunluğunda bir uymamıstı iste.. Karsımdaki ay bosluk kalıyordu. ki; buraya da kü nada, büzünle, cellfit «atırı altın çük, külüstür bir dolapcık yerleş^ da » n »aniyelerini »eyan, bir sev tirilmiçti. giliyi seyreder gibi a|annıs saçlaCezaevine gelen mahkumların rıma bakıyordum. bir müddet karantinada kalmalan Raif ağır hareketlerle beyaz usuldenoıiş, ben de bir müddet gömlegiai giyiyor, cckmeden aldı burada kalacaktım Alçak tavan» ğı makineyi itina il« fırçalayıp bitismiş iki küçük pencereden bitemizliyor. Katlanm aeıp çırptı rı dıs avluya, öteki karantinanıa 8ı beyaz örtünün kenarları boy avlusuna bakıyordu. Kalın demlr numu »anyer. Sol elinin hafif bir parmakhklardan başka sık tel ör hareketiyle başm öne eğiliyor. güler, hemen hemen dışarıdaki Gözbebeklerimi yukan kaldırıp yer seviyesinden başlıyan bu penkaslarımın arasından aynaya bakı eereleri kaplıyordu. yorum. Beyaz bir gömlek üstünGardiyanlar birer birer geçmis de eğilmis bir baş.. Enaemden yuolsun diyerek dıçarı çıktılar Nal. karı doğru uzanmış bir de ip olsa karsımdaki manzara hayal ettiğim çalı kunduralardan çıkan sesler tahneye tıpatıp uyacak!. Ense kö taş döşeli koridorlarda aksede ede kümde harekete başlıyan makine uzaklaştı. Avludan geçişleri yan üç bes santimctre yürüyünce taz pencereden gelen ışığı gölgeledı yiğini azalttı; tekrar, bir evvelki Avlunun demir kapısı vurulhareket noktasının yanıbaşından du. Kilit sürgü. gacırtı ve bir işe koyuldu ve böylece bir kaç ke gümleyis. . Karantinanın kapısı re tekrarlandı. Sıra şakaklarıma tekrar üstümüze kapanmıştı. Yağcı Faik durmadan bir şeyler gelmişti; fakat Raifin elindeki ma kine bir türlü tepeuıe tırmanmı söylüyor, yangın yerine benziyen yordu.. Daha fazla uzatmıyalım; afzında henüz ayakta duran bir • rtık anlaşılmıştı, saçlanm dibin kaç yosunlu dişini gdsteren bir sıden tıra» edilmiyor. ancak hafif ntifla konuşuyor, konu*uyordu... letiliyordu. Bu iyi bir alâmet saAlt yataklardan birine oturmuş. yılırdı; lütfedilmiş, saçlanm ba daha doğrusu üişmiştim. Yağcıya na bağışlanmıştı.. göre burası hapishanenln en raBu i* de olmuştu. Yine önümde, hat yeri imiş. Hiç bir koğus bu tağımda. solumda, ardımda gardi kadar teniz olamazmıı, kendisi yanlar, Arnavut kaldınmı döşeli hem buramn baş meydaneıhğım, avluyu bir baştan öte başa geçtik. hem de cezaevinin elektrikciliğini Hevirde «geçmif oUun!» larla yapıyormuş. Maivetindeki meykarşılaştım. Boyu.n ölçüldü, tar danrı'ar her zaman emrimde olatıldım, genç doktor bir rahatsızlı eakmıt. burada kalır, birinci kısğım olup olmadığını sordu. Başım ma veya iş yurduna geçmezsem üşürse nezle olurum; bu bakım çok rahat ederraiçim... dan saçlanmı muhafaza edebil(Arkaaı var) ^MIIHHHmillllMtHmilllllllllllll s: CUMHURlYET'ın edebî tefnkası: lllllllllll 3 llllllllll Bonn, Sovyec Y AZA N : Rusya, Batı Alman ya ile ticari bir an laşma yapmak üze re bundan bir müd det evvel Bonn'a, Dış Ticaret Bakan Yardımcısı Bo rinde duran anlaşmanın Rusca ve rısov'un başkanhğı altında kalaba Almanca nüshalan imza edilmeden tekrar diplomatların çantalarır.a Belediye Encümeni reklâm ola hk bir ticari heyet göndermişti. girdüer. !ki memleket arasında tam sekiz rak dağıtılan" esvalardan alınan hafta devam eden ve Bonn'da buBu beklenmedik anlaşmazhğın Belediye resminde indirme yap lunan Batıh ve Doğulu siyaset sebebi, evvelce tesbit edilmiş ve mistır. adamlarının ziyadesi ile alâkasını karar altma alınmış bulunan husus Bu cümletien olarak muhtelif çeken müzakereler, karşüıklı an larla alâkalı değildir. Tarafları, kamüesseselerin reklâm olarak da layış ıçersinde cereyan etmiş ve panmış bir anlaşmayı imzadan alısıttıklan rüzrian. para çantası, « neticede tarafları memnun edecek koyan sebep, Batı Almanya heyeti nahtarlık, jigara tabakası gibi eş bir anlaşmaya varılmış idi. nin imza meratimi sırasında yapavalarm beherinrten alınan «5(1» ku Böylece Sovyet Rusya ile Batı cağı ve süphesiz bütün dünyaya ruşluk Beledive resmi «10» kuru Almanya, aralarındaki büyük ide yayılacak olan tçıklamadan ileri ?a indirilmiştir. oloji aynlığına rağmen, 1 ocak 1961 gejmistir. Almanlar bu açıklamaden itibaren pek büyük ölçüde da, Batı Almanya ile ticari tahada kullanan Berlin'den bir mal mübadelesine başhyacak ayni parayıistemekte idiler. Ruslar İkinci devre kok kömürü bahsetmek lardı. Anlasma her iki tarafta da ise, Berlin'in Batı Almanya'ya bağtev^'atı basladı îkinci devr» kok kömürü tevzia bir başarı olarak kabul edilmekte h olmıyan bir «müstakil şehir» oltma dün sabahtan itibaren küçük idi. Bu münasebetle gerek Bonn duğunu, binaenaleyh Sovyet Rusve gerekse Moskova karşılıklı o ya ile Batı Almanya arasında yanumaralardan başlanılmı?tır Komür alanların muhtarlık yok larak memnuniyetlerinj ifade et pılan bir anlaşmada, Berlin'den tiler, bahis edilemiyeceğini ileri sürmüş lama ilmühaberlerinı göstermeleri gerekmektedir. Talep sahipleri 28 Birleşik Amerika mâli ve ikti lerdir. şubata kadar müracaat etmezler sadi heyetinin muvafıakiyetsizlikVaktin geç olmasına rağmen, son le neticelenen teşebbüsünden son dakikadaki bu anlaşmazlık haberi, se tahsisleri iptal oiunacakhr. Rusya ticari Karaborsarılarla rnücadele ra, Sovyet bu başarısı, heyetinin Bonn ve Moskova siyasi çevrelerini Bonn'dakı süpnesiı derhal büyük bir faaliyete geçirhız'andın'dı en büyük memnunlugu Moskova di. tmza meselesi ile alâkadar olan Karaborsa'rla ^atıla!> maç ve si da uyandırmış bulunuyordu. thti Sovyet Rusya'nın Bonn Büyükelçinema biletleri arasında sahte bi mal memnunıuklannı belirten yet si Zmirnof. Müsteşar van Scherletlerin de bukınHneu ynlunda il kili şahıslar, bu hareketlerinde pek penberg ile uzun bir görüşme yapgililere «ikâvetler ırapılmıştır. acele etmiş de »ayılmazlardı. Zi tı. Bu görüşmeyi Müsteşar van Belediye Reisliğı larafından dün ra anlaşma taraflann tam muva Scherpenberg'in Başvekil Conrad yayınlanan bir tamimde bu husus fakatı ile sona eîmiş ve kati ola Adenauer ile yaptığı telefon görüşbeiirtiimekte halkm dikkati çekil rak kapanmıştı. Geriye kalan sa mesi takip etti. Daha Bonra Başvekil Adenauer yine telefon ile dermektedir Ayrıca polis tarafından dece mutad imza merasimi idi. hal Batıh dost memleketlerın da karaborsacılarla mücadele hızBu basit merasim ise, görüsmele Bonn'da bulunan mümessilleri ile landınlmıstır rin sona erdiği günün akşamı sa görüşmelerde bulundu. Sonra teleat 20 de yapılacaktı. Kararlaştırıl fon Başvekâletttn tekrar Müsteşar23 diikkâna kananıa miş olan saatte Sovyet Rusya ile lığı, ortadan da Rus heyeti başkam crzatn veri'Hi Batı Almanya temsilcileri ve muh Belediye kontrol ekipleri tara telif memleketlere mensup 200 ga Sovyet Dış Ticaret Bakan Yardımfından dün vapılan kontrolla' «ı zeteci Hariciye Bakanlığında top CIBI Borisov'u buldu. Borisov'un rasında, Kndıköyde 23 lokanta, landılar Büyük masanın üzerinde aldığı haber, hiç de hoşa gidecek bir haber değildi. bir fırın, bir pastahane, bir bak anlaşmanın Rusca ve Almanca kal, bir asrı. bir knfteri dükkâ nüshalan imza edilmek üzere yan Nitekim Sovyet heyeti delegelenına muvakkat kapama cezası ve yana durmakta idi. Hattâ imzayı ri hiçbir açıklamada bulunmadan rilmiftir. müteakıp iki memleket serefine Batı Almanya Hariciye Bakanlığı kaldınlacak olan kadehlere şam merasim salonunu terk ettiler. Ziy veni tâvinier îstanbul Belediye teşkilitında panyalar dahi konmuş bulunuyor ra kendilerine anlaşmanın artık imza edilmiyeceği resmen bildirildu. üç yeyni tayin yapılmıstır. miş bulunuyordu. Bir Sovyet deleMünhal bulunan Belediye ZabıFakat saatler geçtigi, vakit gece gesi bu hususta sorulan bir suale ta Müdürlügüne Emekli Kurmay yansına yaklaştığı halde, ne Rus cevaben; Rus heyetinin bu anla»Yarbay Cahit Korlu, Imar Mü heyefı, ne de Alman heyeti bu ma dolayısiyle Berlin meselesini dürlüğüne Yüksek Mimar Rük kadehlere ellerini uzatabildiler. ele almak yetkisine sahip olmadınettin Güney ve Temizlik tslefi Zira tam son dakikada ortaya çı ğını açıklamış, fakat buna mukaMüdürü Faruk Canıtez de Oaire kan bir nokta, taraflann üzerin bil «Berlin'den bahsedilmemek Müdürlüiüne tayin edilmislcrdir. de sekiz hafta çalıştıkları anlaş sartiyle» anlafmayı imzalamağa Kocasının evde kız iğfal et mayı, birkaç saniye içersinde bo hazır olduğunu söylemistir. zuvermifti. Bu yüzden masa üzemesine iizülen hâmile bir Buna mukabil Batı Almanya Ha riciye Bakanı von Brentano yapkadın intihar etti mış olduğu basın toplantısında, Kartal Savcılıgı esrarlı bir inti Berlin hakkındaki hüküm ele alıhar olayının soruşturmasına el ÇOK ACI BİR KAYlP nıneaya kadar anlaşmanın imza koymuştur. Îstanbul eskl edilemiyeceğini söylemistir. Von tdetltepede Marmara CaddesinMillt Egıtim M O Brentano'ya göre; şayet Sovyet de 6 «avılı evde oturan Kayhan (Jür Mıuvlni. Tın heyeti Beriin mevzuundakt hüDumlupmar isifalt bir ««oç* birdıkh Ortaolnıla k+ç gun öne* «vin* Nuray jiminIröhı hakkında konusmak için kenMüdürtAli Oğuz d* 19 jraclarındaki bir kızı gatir•fl. YBksel. Yfl. disini yetkili görmüyorsa o takdir cel, özel ve Temi^ ve eşinin evde olmasına rağde »nla«nı da İmza edilmiyecek zerin anneleri, men genç kızı başka bir odaya so demektir. Binbaşı Hulkl. Dr kup iğfal etmittir. Bonn hükümetinin, Sovyet RusUuzaffer ve DeMaalla adındaki genç kadın, ko ya ile jrapılactk olan ticart anlas•inator Orhan'ın casının başka bir kadınla bu şemadaki bu tutumu, muhalefet par kayınvalideieri, kild» yaş«yışına tahammöl edeme Bora. Hulya. Mitileri tarafından da tamamen tasn«, Murat ve Sule'nin anneanmiş ve faıla miktarda uyku hapı vip «dilmiştlr. Adenauer hükümeneleri. Erzurum eşrafından Sayutznu»tur. 8 aylık hâmile olan llm KiİT^cı'nın kızı Mualla aldığı ilâcın tesiri ile ölmüş, olaya el koyan Savcılık, dıı NİMET OĞUZ rumu şüpheli gördüğü için Kaytutuiduğu ajnansız hastalıktan VEFAT hanı nezaret altma almıştır. Otop kurtulamıyarak 2.1J961 günü BQy«k çair Namık Kemal'in Hakkın rahmetine kavuşmuşsi raporu, Muallanın intihar mı torunu, mertıum Rıfat Menetur. Cenazesl 3.1.1961 salı günü ettiği. yoksa kocası tarafından mı mencioglu'nun kızı. merhum Merkezefendi Camiinde öğle öldürüldüîü yolunda bilgi vereMehmet Bedi Büktiçın refikanamaz'nı mütaakıp Kozlu'daki cektir. sı, Muvaffak ve Numan Mene Reklâm olarak dağıtılan esyadan alınan Beledive resmi indirildi Seyfeddin Akersin tinı en fazla tenkid eden ana muhalefet partisı S. P.D. (Alman So»yaliıt Partisi) bu münasebetle yap Y tığı bir açıklamada hükü.Tietin hareketini övmüştür. Sosyalist partisinin kaaaatine gSre; «fayet Adenauer hüküraeti Berlin halokındı hiç bir hüküsn koymadan, Sovyet Rusya »e*Mr tiearet anlasması imzalamış olsa idi, bu büyük bir siyasî hata teşkil edecekti Zira o t«kdirde Bonn, dünya umumî efkârı önjinde, Sovyet Rusyaya. Berlinin müsUkil bir sehir olarak kalma« mevzuunda büyük bir tâvizde bulunraus olacaktı.» Muhalefet partileri de dahil olmak üzere Bonn siyast çevreleri, anlaşmanın bozulmasından Sovyet heyetini m«sul tutarkan; Sovyet Haberler Ajansı Tass ise, ayni mevzuda Bonn'u şiddetle ve ağır keütnelerlf jtham et.uekte, anlaşmanın Almanlar taraftndan «sabote» edilrliğini, son dakikada Sovyet heyetine karşı «çok utanmazca» muamelede bulunulduğunu yaymakta ve bu münasebetle. Batı Almanvanın silâhlanma mesele sini de tekrar ele almaktadır. Tass'ın bu hücumlarına rağmen Batı Almanvada son dakikaya kadar, Sovyet heyetinin Moskovadan talirnat bekliyeceği ve bir müddet sonra müzakerelere tekrar başlanılacağı tahmin ediliyordu Fakat Sovyet heveti bütün tahminlerin hilâfına ve hiç kimseyi haberdar etmeden, vani protokol kaidelerini de bir tarafa bırakarak sessiz sadasız Batı Almanyayı terketmiş bulunuyor. Bu yüzden heyeti hareketi esnasmda tren istasyonunda. Batı Almanya Hariciye Bakanlığından tek bir kimse dahi bulunmamıştır. Bundan bir müddet önce, Birleşik Amerika mal! ve iktisadi he yetinin Bonn'dan bir anlasma yapa madan ayrılması, doğu memleket lerinde büyük bir memnuniyet uyandırmış idi. Simdi Rus heyetinin Batı Almanyadan ayni «ekilde elleri boş olarak donmesi, bu defa da Batı dfînyasında hemen he men avnı memnunlukla karfilanm:ş bulunuyor eni Maliye Bakanı Kemal Kardeş Amerlkadsn Ankaraya gelip Bakanlık landalyesine oturtfnfiı ilk gftn tertiplediği basın toplantısında metnnr, »nbay, emekli maastartna marttan Hibaren lam •aptlaeagmı rattjdeledl. Bu mü.jdenin yalnız memnr. ıvbay ve emeklileri ıevindirmi? oldufana lanmaym. Bn hepimlzi sevindiren, daha do|rnı« hepimizin sevinmemiz I|«ım gelen trüzel bir haberdir Asafıdaki (bir mtnnr) Imzalı mektnbn oknyanea bnnan sebebinl bilmiyenler de öfrenecek ve bana hak vereceklerdir. tşte mek tnp: «Eğer biz hükümet memurlarına (asgarî bir geçira standardı) «ağlamazsa *ı«unu bilmelidir ki alınan en iyi kararlar yapılan en iyi plinlamılır. çı karılan en iyi kanunlar sabote edilecek ve hükümetler âciz bir duruma düseceklerdir Hükümetlerın memurlarına (ısgari bir geçim standardı) sağ l.yamadığı hallerde zayıf karakterli olanlar rüşvet ve ihtilâs yoln ile, biraz dfirfist olanlar da günlük cnesai saatlerinde devlet işlerini ikinci plâna atmak suretiyle şahsî menfaat temin e*mek ve (asçarî gecim standardına) sahiu olmak istiyecek lerdir. Dttrüst elanlar ise geçtm sıkıntısı ve üzüntü sebebi ile şairlc«ecekler ve. Kırıp dökmek iıtiyorsm Sebebi ekmek diye şiirter yazarak, âvarelik ederek, yine devlet işlerini javsakhyacaklardır. Bu her devirde böyle olmuf ve devlet memuru dar ve sabit gelirli bir zümre olarak görülmüştür Evvelâ memur bu sıfat tan kurtantnalıdır Normal ve piyasa ' dalgaianmalarına göre değişen gelirli bir zümre haline getirilmelidir Bu maksatla rr.e mur kadroian bir darülieeze olmafctsn çıkanlmalı, plânlı biı tasfiye volu ile âcİ7 ve kabilivetsi? iki şahsa ödenen maaş bir sahsa verilmek suretiyle hayat seviyesi ve randıman arttırıl malıdır. Bu seviye 1lmf olarak teobit edilen gecim endekslerine uvgun bir standartta olmalıdır Pjyısa da'galamıaları karşısmda memuru korumak .icin maaşlar sabit değil piyasadaki ana ihtiyaç maddelerine. bg|l}. ,bir birim (vahit) esası üzerinden ö denmelidir. j K.;V Yukarıdaki hususlaf s»flanmadıkça polis rüşvet alacak, tat bik ve kontrol edeceği kanunlan umursamıyacak, gümrük me murları kanuna aykırı muamele yapılmasına göz yumacak, ver gi memurları devlet geliri olan verginin az gösterilmesine razı olacak, öğretmen rapor alacak, vazifesine gelmiyecek, kayma kam, subay ve âlelumum devlet memurları günlük devlet mesisini sahsf çıkar temin etme yolunda harcıyacaklar ve (asgarî geçim standardına sahip oknak) hakkını muhtelif imkanlarla sağlamaya çalışacaklardır. Şu halde hükümetler ne kadar müşkül sartlar altında bulunursa bulunsun, kendisine belirli bir istikamet çizmeye, bir plan yapmaya ve bu plânın icabı olan kanun ve kararnameleri çıkarmağa, nihayet bunlan ısrarla Utbik etmeğe, bu maksatla da kendi icra organı (elemanları) olan memurlannın (asgar! geçicn standardına sahip olmak haklannı) sağlamağa mecburdurlar Aksi halde yapılan bütün plânlaroalar iflâs etmeğe mahkurodur.» Ne dertiniz, ı.m haberine ievinmekte ye «iıin de levinmenizi istemekte haksız mıyım? Mektup memurnn maişet dâvasının kendi hudutları içinde kalmayıp çok daha «taklara yayıldıtım gösteriyor ki bann varit gdrmemek hemen hemen tmkinsızdır. Bn rantlak bir cararetin ifadesi olan zammın devlet bütçeıındeki ve iktisadi danmniDuzdaki tepkilerlni asgariye indirebilirsek fcvincimiz iki kat olacaktır. Şimdilik bu yapıladBnun, memura sabit gelirll elmaktan çıkaracak tedbirler 4e elbet alınacaktır. Cevat Fehml BAŞKUT İngilizce, Fransızca, Almanca bılen bir bayan husutt mü1 ' essesede çalışmak istiyor. 1 Muvafık fartlarla tasraya da I gider. 1 Tel: 47 52 08 1 ) i IS ARIYOR f MARIA VINCENT Bir kaç jün Için SON PARA YATlRMAiGÜNLM•U KORDONBLÖde Rezervasyon: 48 54 08 APARTMAN DAİRESİ »SttOO I CÜMHURIYET Nüshası 25 Kıırus rurkı.v* Hartci Lıra Kr Lıra Ki Senelik 75.00 ISO.ÜO f aylık 40.00 Wi 00 3 aylık 22.00 4400 Basan ve Yayan Cumhurıyet Mstbuacılık ve Gazetecilib TOrk Anonim Şırketl Cagaloğlu Balkevl Sokak No 3U41 Sahlbı Vazı Ad*t 1oo.ooe 1 Ad«t 2o.ooo TL 1 Adet IO.OOOTL Osküdarda Mektep sokağında 4 sayılı bakkal dükkânına aydınlık penceresinden giren meçhul bir hırsız 50 şişe şarap. 30 şişe rakı, 15 kilo çay, 3 kilo sucuk, 8 kilo jiklet, 7 şişe konyak ve bir miktar sabun çalıp kaçmıştır. Bakkal Erdoğan Erözcan'ın mü racaatı üzerine polis gerekli soruşturmaya başlamıştır 50 şişe sarap ve 30 şişe rakı caldı ebedf iJtirahatg.ihına tevdi edilecektjr Me\1â rahmet eyliye. EM: A!l Oguz. Kı'zlân. Damatlan. TorunUn TEŞEKKÜR Uzun zamandanberi oflumun çekmekte olduju hactalıtı tethis edip zajnanında mttdahale ve ampliyit eden Tıp Fakfllteci Dekanı ve İkinci Cerraht Kllniği Dirpktörü mencioğlu ile Beraat Savufun hemşlreleri. BÜIent ve MOcahit BUkta#. Nevin Menemencioğiu ve Berin Kurtbay"ın »evgill annelert, Bedia ve Serap Büktaç'l» Yalçın Kurtbav'ın tayınvalid«leri, Uraur. Bedi. ömer ve Zeynep BUkta^ın ve Ayşegül Sirmen'le Sinan Kurtbayın büyükanneleri. Menemencioğiu. Muial, Inan ve Savut ailelerinin teyze ve halalan NÂZİME NADİ AYSflCA OCAK 3 RECEP 15 C V. | 7.26,12.L8|U.3« 1 6 ^ ^ . 2 9 6.40 HALİT ZtYA Konuralp'e ve gerek ameiiyatta gerek ameliyattan eonra yakın alâkalannı «•firgemiyen doktor, a»i«tan, heınijire ve hjlumum personele leşekkür eder ve fazeteniz vantafiyle şükranlanmır. iblâgını rica ederim. NAHİDE BÜKTA§ Hanınıefendi 2 ocalc pazartesi sabahı bir k»Ib «ekteslnden vefat etmiştir. Cenazesi S ocak salı t,abahı saat sekizde evinden alınarak saat dokuzda kallucak bir uçakla tstanbul'a nakledilerek. ayni gtln Şişli Camiinde ikindi namazını mütaakıp. Edlmekap) Şchıtllgindekl »ile kabriptanına defnediiecektir. Ufl«rını tıııcn taare ed?n Mesul Müdür Babası: ötretmen Suphi Yalun E. \ 1J4I 7 261 9.47!12İ«İ 1.38(1247 GazeUraızt gonufniın «vrak ve yazıjaı nt:şredilsin edilmecin ladf edilmfz tlânlardan mesulıyet kybu! edtlmez * Abone va llan lelerl tcin. rarfm (letüne «Abone» veya rllân Servleiı kaydının konması lâzımdır * BV GAZETE ^ASİN AHLAK VABABIKA UYMAV'l TAAHHÜT CTMÎSTtH. ŞAHİN PEEESE 25* zso TAÜMÜVB Lİ1A0A» 5 O O O KADAR MUHTCLtf OSMANLI BANKASI lllllllllIIIIIIIIlimmilllimillHIIIIIHIHIIIIIIII SON gl'GIMAK RESAT «Bemınkıııii) üıtâyesı biraz daha ozun demrk ister gibi gü lümsrdim ve kadını büsbotön de cevapsız birakmamış olmak için Vabaneı defil. kardeşimiıı eocuju! dedim' *** Utasyonan hemen arttasında ki yan yarıya kara gömâlmâs barakalann birinden ışık geliverdu Oraya doğrn vürödnm. Grnişce bir kahve idi. Trenin neden bos eldnğuno simdi an ladım Velealann «jotrn «rada idi ve kevifleri yerinde g5rünuvordu Vaktinde davrandjkları ıçın vivecek öteberi bnl mııs olapaklardı. Arada bir çalı eırpı <le harlatılan bir saç soba etrafında grup erop çay ıciv.ırl ır tavla ve kâğıt oynnvorlardı. Bir köseye çekilerek ben de Itir e»y «etirttfm ve maaanın üstündeki yıriık bir Köroğlu eazetesini okuvarak tsmailİTi cebimde kalmıs hir kaç biskü visinı vemeğe basladım Bekleme sabırsızlıtını cektan ltayb*t miş oidufnm için vaktin geçisini pek farketnfyardum. Ara MURİ GÜMTEKİM vet ediyorum. Halkevi, halkm evi demektir. Hos bir vakit geçiririz. Tren, en a«agı, yann sabaha kadar barada nuhmandır. Ben, istasyon ıcfine siylerim, fevfealâde bir sey olsrsa baber verir... Hasıli, tefrifiniz, bn meent gecenio mâoasuıı belirtmek bakımından bizler için kıvançlı bir olay »lacaktır. Açık kalmıg tek dökkânında b«y b«y iobisar rakılarından ba#k» bir sey balonraıyan bir kacabada birdenbire çalgı vesaireaiyle bir dflgfin evi bnlmak gerçekteB kıvançb bir »laydı. Talcolardan biri el «ırparak nntkn alluflaymea ötekiler de avnı şeyi yaptılar. Tavlalar gfi rültü ile kapanıyor, paltolar giyiliyerdu. tki dakika aonra kahvede bir kaç yerli ile benden başka kim se kalmıv«rdu. Kabveci: Sen ritmiyor mBRnn bevim? dedi. Ben. özür diler gibi: Burası daha rahat dedim. Benim büyük kalabalıkiara tar şı bir nevi Srkekligim vardır. sıra tazelettığım sıeak çay, elimdeki Köroğln gazeteti ve tav lacılar arasında çıkan kavçalar beni eyalayıp gidiyordn. Bir ara. pek nzak olmıyan bir yerden bir mızıka sesi gelmeğe basladı. Kabveci. yanımdafci masada oturanlara bn geee Halkevinde bir dnğtn yapıldıfını söyledi. Hemen arkasındao fcaJıvcye sırtıoda rozetli bir smokinle sekağa »framış gi$man, top çehreli. kırmızı yüz lü bir adam girdi. Tanında bir iki fıkara çocağv vatdı. Kahveciye: Hösmen, yine sana düştük bu gece dedi. senin sandalyeleri toparlayıp götüreceğim... Peki nenim müşteriier nereye otnraeak? Smokinli adam, yarım tani ye düşünmeden bunun kolayını buldu. Nntka alışmış bir adam haliyle birjenbire sesİBİ yük «elterek Bey kardeşler. dedi. trenin burada kalma«ını kasabamız için bir bfisnü talib «ayanz Ben, Halkevi tUiıiyUn. Ba gece. bir genç subayımızı başgöz edlyornz. Hepinizi dfi|fine dâ DokUrlann galiba «Agera f*bi» dedikleri açık meydandaalardan firkme haatalıfuıa benzer bir şey... Bn. bana Mısır dönö«önden sonraki hayatımda yavaş yavaş gelmiş bir haldir. Fakat biraz sonra, kahvenin bardaklarını almak için ikinci bir akın yapan başkan. beni köşemde vakaladı: Bey kardeşim, «Inr mu bizleri mahzun etmek?... diye hemen hemen zorla Snfine lıattı. Tekrar başlıyan tipinin içinde bata çık» bir İki sokak geçtik. Başkan, ikide bir elindeki elebtrik fentrini yakarak bana yol göcteriyor ve smokinine yagan karlan silkeliyordu. 8e£uğn dnymuyor gibiydi. Hiç süphesiz, bn, ennn insan topiulngn içinde bir işe yaradığına inanmaMndan ileri geliyordu. Bir kö#e basıoı db'ntnee karşımıza raerdivenli bir setln »stnnde hamama benziyen kabbeli bir bina çıktı. Kapısındakl liks ışıfının lcaynattığı ti•1 içinde bir kalabalık göründl. Başkan, bilegimden tntarak kalabalıgı yarmağ» n|r«sırken omuzlanna kacaman bir «ğlan çocnğiı otvrtmaş bir adam: Yahn, hiç «Itnazsa s u ı al, bir köseye «tnrt... A&ıyr, 5ksiizdör, diye yalvardı. Başkan, iri aesiyle: O ne lâkırdı arkadaşî Türkiye Cıjmhuriyetinde öksüz yok tar, diye adamı haşladı. Kajııdaki rozetli dflikanlılar toplulagann yanp geçtikteo Illllllllllllllllllllllllllllllllllllltdlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll/A. sonra da baakan, bileğimi bırakmıyordu. En son gelen ol ~ dufum halde nedense onan has E misafiri olmnştum. Beni mnt laka en öne gitürmek istiyor E du. Bileğimi mengeneye sı ^ kışmıs gibi hiç bırakmadan Z salonun ortasına kadar gelebil E dik. Fakat landalyelerde adeta E kneak kncağa «taran kalabalık E arasmda bir adım daha atma = mıza imkân kalmadı. O esna E da. mızıka tstiklâl marşına baş E ladu Herkes, ayağa kalkınca E başkan, elçabnklagu fle biri nin = sandalyesioi yakalayıp havaya ~ kaldırdı ve «azif misafir kar ^ deş» için bir kaç adım ileride E ki masada yer açtırdı. Baracı E Adliyecilerin masası idi. En E düşkün zamanlanmda bile boz = madığım kılık iuyafetimden »n = lar, beni de keaâileri gibi bir = adam aanarsk iyi kar^ıladılar. = Mahkeme refsi, mejlek alıskan E lıgı İle kim oldsğnmn, ne iş E yaptıgımı s»rdu. cAziz misafir = kardes» in bir boyacı dükki E nında katiplik yaptıfını söyle = miyerek yava*ea: «Tlcaret» de = dim. Sıkıntılı bir kbnnşma bas = lıyacağa benzlyordn. Fakat Is = tiklâl Marsmdan sonra evlen = me marsua çalan nızıka im = dada yetiftt. »onra da baska = numaralar... E Genç subaylann kılıçlan al E tından geçerek sahnenin önö ne dofru yürüyen yeni evliler; ^ tebrikler ve kueaklasmalır... = Arkası var E 330.000 u, 1 1 1 1 50 1200 Kişiye 100.000 '» » t' l> İLK ÇEKİLİŞTE Lira GARANTİ BANKASI „ „ 25.000 10.000 > » 5.000 1.000 er Lira muhtelif para ikraraiyeleri fr İ LANCILIK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle