26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Nîsan 195« CüMHURtYTST H A O L Güvenlik tedbirleri ilmî ilerlemelere mâni oluyormuş ÂHmler. askerî ihtiyaçlan aşan resmî sırlann düşmandan ziyade Birleşik Amerikaya zarar verdiğini ileri sürüyorlar r BlR DAKİKA: Hindistan İngiltereden silâh alıyor Siparişler arasında 40 jet uçağı ve 50 ağır tank bulunuyor Londra 1 (AP) Hindistan hükumeti İngiltereye milyonlarca do lar değerinde silâh siparişinde bulunmustur. Hindistanın sıparışi bir çok İngiliz jet uçağı, tanklar vesair çeşidli silâhlar ihtiva etmektedir. Hindistanın siparışi, Rusların Hindistana yapükları silâh teklifinin reddedilmesinden sonra gönde rilmiştir. Belirtıldiğine göre Başbaksn Neh ru üe Amıral Lord Mountbatten «rasıııda yapılan görüşmelerden son ra, Hindistanın siparişi İngiltereye resmen gönderilmiştir. İngilizlerin Hindistana 40 jet uça ğı ve 50 kadar da ağır tank verece ği tahmin edilmektedir. Hindistan, anlaşlldığma göre ağır «nasraflarla mevcud İngiliz malzemelerini Rus yapısı silâhlara çevir mektense İngiliz yapısı silâhları ter cih etroistir. Stalin aleyhtarı kampanyamn sebcbi Eski Polonya Başbakanı, bunun Hrulçef'in ikinci bir Stalin olmasını önlemek için yapıldığ.nı ileri siirüyor NewYork 1 (A.A.) Polonya eski başvekili Stanislav Mikolazki, «He rald Tribuneı* gazetesine gönderdıği bir mektupta, «Sovyetler Birliğindt | Stalin aleyhdarı kampanya, Hrutçef: in ikinci bir Stalin olmasını önle; meyi hedef tutmaktadır» demektejdir. Hür Polonya hükumetinin son baş vekili ve simdı Amerikada Polonya Millî Demokrat Komitesi Başkanı j olan Mikolazki, mektubuna şoyie I devam etmektedir: cBeria'yı öldürmek. Malenkof'u uzaklaştırmak. muhtelif Sovyet cumhuriyetlerinde muhaliflerini temızlemek suretile Hrutçef, Sovyet Rusyanın yeni dıktatörü olmak yolunda idi. Komünist partisi 20 nci kongresi sonunda gizli bir celsede Hrutçef kollektif idare sıstemini kabule mec bur edildi. Fakat şurasını unutmamak lâzım ki komünist sisteminue kollekiif üderlik mümkün değıldir. Bu yol yavaş yavaş demokrası>e inkılâb edecek ve komünist sistem sona erecektir. jğneyi kendiımze... Meydan toplantılannda Ojtnan Bölukbaşıya bol keseden şu kadar. Fevzı Lutft Karaosmanoğluna bu kadar bin dinleyıcı bağışlayan mustakil veya muhalıf bastn, Menderesin Zonguldak nuffcunu, bu bakımdan, meskut geçti. Başbakam «binlerce Zonguldaklının» karpıladı&ını ve nutku din~ lemek için «15 bin kadarp vatandaşxn toplandığını yalnız Cumhuriyet'ten öğrendik. Yooooo... Böyle şey olmaz, Sevımli Menderesi yerli yersiz hiddet tezahürlerinde hakh çıkarmıyalım. Kaldı ki kimin için olursa olsun pohtikada mitıng kalabahğı büyuk bir jey iiade etmez. Ne demij Mussohnı? Milletler lâflan dinler, fakat vdkıalar uzerıne hüküm verirler! D. N. Pazartesi Konisşmaları aktile bir padişahın" cülus (tahta çıkıs) şenlıkleri yapılıyormuş. Dunjanın her tarafından şairier, marifetliler, cambazlar. hokkabazlar. perendebazlar gelmiş. Huzurda herkes hunin avlusu dolup taşıyordu. Kalaba nerini gosteriyormuş. Piogram muciTek tek te ke lığm yuzde seksenı koylulerdi. Tek tek te ke bince ortaya bir adamcağız çıkrnış. Tek tek Genç Müze Müdurü, Ahmed Ön Onündeki nıasaja bir dikiş iğnesini Çek çek çe ke derle tanışmak bizi sevindırdı. Bu dikine saplamış. Altı tane dikiş iğneÇek çek çe ke kadar önemli bü muzenin başmda, sini birer birer ataıak o iğnenin göÇek çek mesieğıne vurgun bir genci gormek, zıinden geçirmiş. Sonra yere iki iğAnkara treni bu sefer de bu tem Mevlânayı tam mânasıle anlamış bir ne saplamı*. Geri kalan beşini bu poyu tutturdu. Başımı ne tarafa koy aydmı görmek hangimızi sevindir atışta bu iğnelerin gözünden geçirdumsa nafıle! Tempo; bir nabız ka mez? Bizim, kendı • başımıza bir haf miş. Arkasındaıı üç iğne sapiamış. dar açık seçik zonkladı, durdu. tada göremiyeceğimiz, bir kaç ay ; diğerlerini onların gozunden geBılirkişi: içmde duyamıyacağımız kadarını. bı j çirmiş. Hulâsa sıra ile >ere altı iğne Tren hep hece üstüne çalışacak ze gosteren ve duyuran o oldu. B.ze saplamış, yedinciyi de bir atışta jerdeğil a, bu sefer de aruzu deniyor. Mevlânanm alçak gonullüğunu, ka ' de dikili altı iğnenin gozunden geçirdedi. Neresi deneme? Bu, bal gibi lenderhğini, her turlü gosterişten, aruzdu. Şunu bir tarafmdan kesip süsten, cafcaftan nasıl kaçındığını el m | 5 Padişah pek beğenmiş: heceye aktaralun dedik. Ne ile tutulanı. göz ile görüleni şahidler 100 altın ihsan ettim. Yüz de «okün!.. Çek. çeklerin, tek teklerin ar le anlattı. Şu guzel hikâyeciği, onun kasından gene aruz kisvesine bürün ağzından dinlSseydiniz, sız de benim pa atıııız bu adama! diye irade etmis. Adam'ağız şaşırmış: müş ve gene sonu ekle biten suntur gibi ürperirdiniz: Aman Sultaııım! >Iadem ki taklu bir küfür geldi. Mevlâna, sema için ne dekor dir edip 100 altın ihsan buyurdun; Tren, işi o kadar ciddiye almıştı ki arardı, ne de saz seçerdı. Sevinç. bir ünlü şairimiz Yahya Kemalin bundan defa içine dolmıyagörsun. Günün 100 sopava neden lüzum gördun? dion sene önce bir defa kendisinden hangi saatinde, nerede ve nasıl olur j e soracak olmuş. Padişah cevab verdinledığimiz rübaisi, yağdan kıl çe sa olsun semaa başlardı. Bır çımdık mis: Yaptığın şey. hakikaten çok zor kercesine dudaklarımızdan döküiü kuş cıvıltısma, bir fakir çeşmeden elde edilir bir hünerdir. Onun için verdi: akıp giden su sesine uyar, dönmeğe Bilmem kime, bilmem neye uyduk başlardı. Bir gün şu koşedeki ku takdir ettim. Lâkin zekânı ve mehaI retini boyle faydasız bir şeye harcagittik. dükkânınm onünden geçerken Gâhi meye. gâhi neye uyduk gittik. yumcuseslerme kulak kabarttı. Ku d l p , l d a n * d o l a j n da seni 100 sopa Ue çekiç Erbabı zekâ rivâyı minnet bildi. yumcu •demin ki bizim trenın tem cezalandırdım. Bizler dili divâneye uyduk gittik. posu gibi olacak» kıvrak bir tempo Hoca nierhum bir gun bir havuz*** ile bir şeyler dövüyordu. dan abdest alnmk istemiş. Uavuzun Gidiş o gidiş. Ama ne yaman bir Mevlâna dükkânın yanıbaşmda bir kenarına beş on çocuk oturmuş. ayak gidiş değil mi? Rübaiyi kuran kelimelerden bir tanesini hatırladınız mı yerde bu sese uyarak dönmeğe baş larile su>u kanştınr, bulanduırmış. Çekin ayaklannızı bre veledler! tamam! Ondan ötesi başdöndüren bir ladı. Çarşı o saatte tenha olduğu için kolaylıkla kendiliğinden gelip yerli onu neden sonra ilk gören kuyumcu diye bağiran Hocaya da çocuklar: oldu. Gözlerini ondan ayırmadan, ve yerine çakıhyor. Benim ayağım değil. Benim ayaŞiir sanatmın hepsi değil ama. gittikçe hızını arttıran bir tempo ile ğım değil; diye cevab vrirlermiş. Bismillahi bu olsa gerek: Sözü kafa elindeki işi döğmeğe başladı. Mevlâ Hoca bir değnek almış eline: ya çakabilmek. En kötü, en zayıf. en nanın rüzgârı onu kokünden söküp Şinıdi herkc"! ayağım bulur, delik deşik hafızaya perçinliyebil götürmüştü. Kuyumcu çekici atıp demiş ve >apıstırnıağa başlaınış., mek. sokağa fuladı. Mevlânaya uyarak Ay! diyen ayağım çekmiş.. Tintini hamam döndükçe sevincinden uçacaktı. So Vay!. diyen ayağım çekmiş. OrKubbeM tamam nunda büyük bir kalabahk birikti.Ku tada suyu bulandıran kalmamış. Bir gelin aldım yumcu öyle coşmuş, öyle kendinden *** Kocası inıam. geçmişti ki bir vuruşta ağzına kadar Bir mirasyedi. yanında >ihsık dal Peki bu ne? Bu da mı şiir? altın ve gümüş işlerle dolu came kavuğu ile çarşıda eiderk<>n önlerin Yooo! Siir değil kandil. Kandil kânını kudı ve kalabalığa seslendi: de kalm envii birinin gittiğini göriçin söylenmis bir bilmece. Hiç de Ey cemaat! Ben bütün gümüj müş. İri'iden e^'mK: şiir olup, başköseye kuruimak için Şu herifin en<es!ne bir tokat asöylenmemiş. Ama herifçioğlu. öyle lerden bu altınlardan çok daha iyi tarsan sana bir alrın var. takmış takıştırmış. öyle yapmış ya smi buldum. Gayri bunları neyleAltını duyunca dalkavuk hemen kıştırmış ki, aradan kırk sene geçmiş yım! Haydi girin avuçlayın, kendi ilerlemiş. Adamın ensesine blr tokat mahnız gıb alıp gidin! demış, kendi atmış. de bir kelimesi bile yerinden oynaehle kendı dukkâmru yağma ettirmamış. Herif birdenbire dönünce: Ama sen gel de bunu bizim trene miş. Aman! Affedersiniz. Sizi Mehanlat bakalım! O, bir defa: Canlar canını buldum, med Ağava benzettim.. diye ozür diTik tak taka Dükkânım yağma olsun. lemiş. Gelmiş, altını bejden almış. Diye tutturmuş. Bilmem kime diye Mevlâna türbesınde gözüme çarpan Mirasyedi bu sefer: başlıyan rübaiden baska ne uzattık şu oldu. Köylülerin çokluğu. Bü de Bir tokat daha atarsan üç altın.. sa geri çevirdi. Biz de ona uyarak Mevlânayı ziyarete gelenlerın yüzlert rübaiyi asındırana kadar tekrarladık. rindeki sevinç ve sevgı. Bilmem ba demiş. Dalkavuk tekrar etmiş.. A amın ensesine ikinci tokatı yapıştırBir ara dilimiz dolandı: na mı öyle geldi. Ama gııenlerin de, mıj. Herif hiddet<e donunce: Erbabı riyâ zekâyı minnet bildi çıkanların da yüzlerine çok dıkkatle Diyecek olduk. Bilirkişi derhal kaş baktım durdum. En aşağı on beş, Aa! Gene mi sizsiniz. Aman çok larını çattı. Erbabı riyâyı söyle bir affedersiniz.. Huseyin Ağa sandımyirmi grupun fotoğrafını çektim. In dı. Demiş ve hemen oradan aynlıp evüdi, çevirdi. sonra: Zaran yok. Böyle de oluyor.Hem Şallah benim sezdıgım sevinç ve sev j v e l i n i m e t i n e s o k u l m u ? . ü c a lt,nı cebe belki daha iyi oluyor. Durup durur gı parütısını fotograf daha iyi behr , in dirmiş.. Mirasyedinin bu alışveris ken yeryÜ7Ündeki bütün zeki insan tir. pek hojuna gitmi», dalkavuğa: lara niçin çarmalı! Değil mi?. Yolda dönerken Makal'ın Forum Bir tokat daha ataısan 10 altın, dergisinde çıkan bir yazısuıı hatırla diyecek olmuş. Öteki de tereddüd et*** Bilmem kime. bilmem neye uyduk dım. Bir ay kadar oluyor. Makal bu | meden gitmiş. ücünrü tokatı atmıs. gittik, deyip dururken araya pıril oı yazısında simdiye kadar hiç kimse j Bu defa ne kadar sabırlı olursa olrıl bir pazar günü girdi. Pıril pıril nin dokunmadığı bir yere, bü tele, sun herif öfke ile dönüp sorrmış: bir dost vÜ7Ü eirdi. pıril pıril bir a bir zenbereğe dokunuvermiş. Bir köy raba eirdi. Önümüze avna gibi bir de mevlidini anlatırken hocalardan biri sln? Bre kerata! Şimdi ne diyecekvol serıldı mi san»1 Söyle üç yüz , sinin hiç durmadan Allah korkusu, Vallahl Ağam! Sende bu ense, kılometre kartar hh rjarca. Ver li İ Peygamber korkusu, din korkusu, bizhn beyde bu altınlar oldukça sen Konya. ver elini Mevlâna. trünü bir âhiret korkusu, Suat köpnisü liSine Meram bağlarına gittik, geldik. korkusu, münkirle nekir korkusu, daha çooook dayak yersin! demis! B. FELEK T ^ tak nokta. günah, sevab defterleri korkusu. ARir ucu Mevlâna • man Allah!. Korkusu da korkusu diBir ucu Meram ye tutturduğunu görünce; dayanamıR Otobüsten düşen bir irin rörmeyene yan Makal, junun gibi bir jey söylüÖteki haram yor: beyni parçalandı *«rt Allah. biri i n u n yapm Aman hocam! Şu din konusunda Diyarbakır 1 (Telefonla) Dün Ne f^izel kayn»<:mı<. rirmi; ikisi. korkudan başka bir sey yok mu? , g e c e ş e h r i m i z d e b i r k i ş i n i n ö l ü m i i e *** A n k a r a . Konya yohı bu?üne kadar Allah rızası için sevgi yok mu? Se j ner icelenen bir vol kazası obnuştur. ,Ş o f o r S i n a n i d a r e s i n d e k j 3 1 3 n u , dii^eünü Ivi bir araba. ortalama 150 vmç yok mu? J maralı Belediye otobüsü Paşakonağl *** kılimetre ile trirlinre. iki buçuk saatte Konvadasıni7. Pir o kadar Ha dn Hay gözünü sevdiğm Makal!! Eline, ' virajını dönerken Celâl Şener isminnüs. Ptti bcs saat. YeHi sast B e7İ D do diline sağlık. Sevgisiz, sevınçsız taş ' de biri otobüsten düşmüş. beyni ls«abilirsiniz Ama eğ P r bu vedi taş üstünde durur mu? ' parçalanarak derhal ölmüştür. ati sa^oce Hnlasmaia. riirbo Holasmaga. biri ötekinden C"k ilei veren vapıları incelemeğe harcarsanız .V""1ın'T. demektir. F*er "r.İ7.im eibi pünıibirliŞine »ider senİ7. bir saat ahcı pörü ile 0öWii(.5 . V ver'^ri ee7İn. 'Ri r c= = t dp Ho r U pram bslrlarma. Bı>. M»ram"rla ^a SEVİNCE GEL Yazan: Bedri Rahmi Eyüboğlu fikralar 1 Gumhur Başkanı Balıkesir hava iissünü ziyaret etti Frsnsular dün Geza Irk tefriki meselesi CBaştarafı 1 inci kesir hava iissünü ziyaret ve uçuş yirde 47 milliyetçiyi Amerika Demokrat gösterilerini tskib etmiştir. Uçuş sonunda pilotlar, Bayar tarafmdan Partislni parçalıyor öldiNiiler tebrik edilmiştir. Cumhurbaşkam, öğle üzeri Görene müteveccihen Balıkesirden ayrılmıştır. Bayar, Gönen fahri hemşerrsi Gönen 1 (Hususi) Cumhur Başkanı. burada büyük tezahüratla karşılandı. Gönen Belediye Reisi, Belediye Meclisinin kararını Hldirerek Devlet Başkanını Gönen *ahri hemşerisi ilân etti. Cezayir 1, (AP) Bugün bildi ril.liârne gore, hel kopterlerle sevk edılen Fransız birliklerile muhtelif bölgelerde Cezayirli milliyetçıler çarpışm'şlardır. Belirtildığine göre. Fransız birlik leri bugün 47 mill'yetri öldürmüşlerdir. Bilhassa dağlık bölgelerde vukutulan çarpışmalarda Fransız kuvvetleri köylerde gizlenen milli yetçilere karsı şiddetli bir harekâta g rişmişlerdir. Bu arada milliyetçi kuvvetler Ce zayir havplisinde toplrnan Fransız birliklerine karşı taarruza geçmislerdir. Cezayinn muhtelif verlerinde meçhul şahıslar bszı FransiTİan ve Fransız taraftan Cezayir' / i katletmişlerdir. Tunus hâdheleri Tunus 1 (a.a.) Fransız kuvvetleri ile Tunuslu mukavemetçiler arasında cereyan eden çarpışma neticesinde dokuz milliyetçi öldürülmüş ve beş. mukavemetçi de esir edilmistir. Bu harekât sırasında Fransızlar ucaklardan da favdalsTimışlardır. Washirgton 1 (aj.) Amenksmn ileri gelen ilım adamları, guvenlik mülâhazalarının ilım sahasında ilerleneye Kollektif liderlik rejiminin devamı mâni olduâunu iddıa etmektedırler. Askeri ihtiyacları asan resmi sırlar müddetince. komünist hâkimiyeti altında olan bazı milletler, meselâ Po \uzunden B.rleşik Amerıkanın teknik lonya, kaybettiği hürriyetlerden hiç sahads üstur.luğü So\>etler Birhğıne kap değilse bir kısmını elde etmek fır tırdığmı iddıa eden bu âlimlere gore: 1 İlmi araştırmalar uzerindeki satını bulabilirler. Ancak bu arada esrar perdesi, düşmandan zıyade Bırhür dünya, komünizmin kendi ken leşik Amerikaya zarar vermektedır. disini tasfiye edeceği düşüncesile, 2 Ileri fıkır ve keşifler atom yeni Sovyet liderleri karşısında bir keşfi gibi serbest fıkır teatisinde bulunan çok sayıda zihr.m mahsuludür. gevçeme göstermemelidir.» 3 Tabiat kanunları gizlenemez. Stalin Moskovadan kaçmamış Temsüciler Meclisinin istihbarat tâli Viyana 1 (R) Hrutçef'in, Stali komitesine izahlarda bulunan ilım adam nin, Hitlerin karşısında Moskovadan ları, ilim ve teknik sahalarında ana kaçtığını iddia etmesi üzerine, bu prensiplerin gizli tutulması yuzunden rada intişar eden komünist gazetesi Birleşik Amerikanın uğradığı 7ararı tVolkstime». bunun doğru olmadığı şoyie hülâsa etmişlerdir: 1 Muhim bazı cihazların inkisaf nı ileri sürmüştür. ve tesırli şekilde kullanılmasını gecikGürcistan Komünist Partisi tirmiştir. Mısal: Radar. tenkid ediliyor 2 Memleketın parlak zekâlarını Moskova 1 (A.A.) Pravda gaze j muhim bazı projeler uzerınde çalışmaktesi bugünkü sayısında, Gürcistan j tan mahrum etmıştır. Misal: Atomun komünist partisi merkez komitesini parçalanmasından hasıl olan eneriı 3 Öğretim ve çğıtıme mâni olmus«işçüerin komünist eğitimini idarede gösterdığği yetersizlikten dolay» rur. Misal: Mevcud ders kıtabları bir tenkid etmektedir. Geçen Ocak aym çok mevzularda zamanımızdan 1015 sene geridır. da seçilmiş olan merkez komitesi ilk 4 Ilmin temel prenslpleri uzerinde defa olarak bu çeşit bir hücuma mâ :nkişafı geciktirrrıştir. Misal: Atomun ruz kalmaktadır. psrçalanması teor:sı, bazı sırların açıklandıgı son a!tı ay zarfında, keşfedildiğındenberi geçen zamana nisbetle çok daha suratle gelişmiştir. 5 Miiletlerarasında Eırieşık Ajnerlkaya karşı ıtimadsızlık uyandırmıştır. Mısal: H:drojen bombasmda atom reaksiyonunun sır olarak muhafazası. sulh icm atom plânımızın samımıyeti hakkında şuphe uvandırmıştır. Washington: 1 (a.a.) Senatör Allen Eüender, Kuzev Amerika de mokratlannın ırk tefriki meselesn de israr etmeleri halinde demokrat partinin ikiye ayrılabileceğini söylemiştir. Louisiana demokratlarmdan sena tör Ellender, şöyle demiştir: «Günev eyâletlerinde ırk tefriki zamanla halledilecek bir meseledir. Tamamile mahallî mahiyet arzeden bu dâvaya federal makamların mü dahalesi, demokrat partiyi parçala yabilir.» Çarşafı savunan koca! Turk koylusunun çarşaf giylp glvmediğlni anlamak için Korfez bolgesinde yaptıcımız dort gunluk gezintl boyunca çarşafın lehinde bulunan blT tek koye rastiamadık. Buna mukabil sarşımıza çıkan ılk nahiyede hem çar şafı, hem de onu savunan zihnlyetl, bulduk Bu nahiye Sapanca'dır. Yolculueumuzun İkinci merkezl olan Izmit Sapanca hattını taramak maksadile sabah Izmıtten ayrllıp doğru Sapancaya gittik Burada, yol boyunca butun vatandaşlardan methini dinledtğim Kara Yollan Şube Muduru, mühendis Ce'.âl Ersinl'l bulduk ve onun vasıtasıle Sapancanın ileri gelen ort simasile karşılaştık. Bunlar, bele ye başkanı Asım Temren, D p baştanı Kâzım Doğancı, kerestecl Mehned Gezmışoğlu ve Takup Ersoy'du. Nahlyenin kıyafet durumunu lzab den belediye başkanı şunları soyledı: Bundan yirmi yıl cmce Sapancalı :admların yüzde onu manto, yüzde ie kırkı yeldirme. yuzde elllsl de çaraf glyerlerdl. Bugunse kadınlarımızın •uzde yetmişl manto .yüzde yirmi beşi eldirme, yuzde beslyse çarsaf giyiroriar. Zamanla bu blr avuç sarşafardan da eser kalmıyacagı supheaiziir. Konuşmamız boyunca Takup Kroy, çarşafın müdafaasmı yaptı ve oylediğl sozler benl dogrusu ya hayetler içinde bıraktı : Beyefendi. diye soze başladı Taup Ersoy, zorla yapılan lnkllâplar >ara etmez. Atatürk inkilapları üzeinde bugun yurd çapında blr anket •apsanız, mllletin yüzde doksanmı bu nkilâbların alevhmde bulursunuz. He e çarşafın kaldırılması yolunda bir tanun tasarısı hazıriayıp Meclıse veren üç hanım mebus tesadufen Sapanca a gelseler, alımallah halk onları llnç diverır Boyle şey olur mu beyim? en karıma dlledlftlm kılığı glydlreıedlkten sonra o karıyı ben ne yapa ım? Şu halde sayın eşinlz çarşafı istlerek değil, sizin zorunuzla giyiyor? Tabli benim zorumla glyecek. Çar af için 80100 lira vertrim ama gene le çarşaf giydirlrım! Lâftn kısası. biz :arılarımıza. doğduklan zaman siyah efen, öldukleri zamanaa beyaz kefen ;lydlrtriz' . Yakup Ersoy'un medeni bir insanı ehşetler içinde bırakan bu sözlerinien sonra blr gerçek bütun çıplaklıgl e ortaya çıkıyor: Çarşaf. mutaaasıp ?e dar göruşlu egolst kocalann lrtl:a İle elblrllgi ederek bir kısım Turk adınlarına zorla glydirdlklerl kara efendir! Türk kadını bu zalim muameleye âylk mldlr? Asla!.. Bu bahiste Sapancalı aydın klşiler unları anlattılar: Sapancada taaasup ve çarşaf son ıllarda her ne hlkmetse daha fazla orulmeğe başladı Kadm nufusun ya dan fazlası mantolu gezivor ama bir cısım kocalar karıları üzerındekı çar:af baskısmı azaltacakları yerde artnyorlar. Amma kadınlar onun da olavını buidular: Trene kadar çarşaf gidip trene bindikler mi o kara ke enl sırtlarından atıverivorlar. Mesemuhltin baskısından uzaklaşmaka! Beri yandan ilk ve orta okullarıız da harıl harıl çalışıvorlar Orta kul bundan dort yıl önce açıldığınla sadece iki Sapancalı kız oğrencl ardı. Şimdiyse 150 oirenln 35 1 kızır Ilk okuldaysa 624 ogrencinin 280'i ız: nesıller yetisıyor. merak etmeyin' Sapancanın sozcüluğunu yapmak id iiaglle ortaya çıkan bazı çatlak sesere mukabil. oradan 12 kilometre be•ideki Maşuklye koyunun 1800 kışlve aran nufasu tek blr ses halinde vuk eldl: Burava çarşafın propagandasmı apmak İçin gelmiş olsavdınız. başta :adınlar olmak uzere butun koy halkı izl taslardı! Kocaelinde gezdiğtm butun kövler ırasında en buyuğu ve en ilerisi Maukiye oldu 350 yi bulan ev sayısı ve 1800 klsillk nufusuvla Maşukive koy değil, adetâ kaza merkezi yibi bir yer. '"'arşaf Rormek çovle dursun. orada ka ın. cemiyet hayatmda TO aktif rollerl uzerine alacak kadar llerlemls Meseîâ korun C H P başkanı uzun boy lu. atlet yapılı bir genç kızdır: Levlâ Atakan. Emekli orgeneral Hasan Atakan'm kızı olan Leyiâ Atakana parti başkanı oluşunun muhırte menfi tesir yaratıp yaratmadığını sordum. Katiyen yaratmadı, dedl. BılâkU kongrelertmlze gelen kadınlarm sayısı busbutun arttı. Koy erkeklerl de bana bir kardeş gözuyle bakıyorlar. Ger>ekten de öyleydl Levlâ Atakan koy İçindeki dolaşmamız boyunca butün erkeklerin ona saygı gosterdiklerini gordüm. Leylâ Atakan koyde kendl parasile bir de ev tutup burada koy kızlan içın pek faydalı blr blçki dikiş. kursu açmış Oğretmenliğinl kendisi yapıKursa kayıdlı 53 kız öfrrenclnin hepsi de açık mavi İş eromlekleri glyivorlar. Gelip buyuk bir samimiyetle elimi sıktılar «Hoş geldinlz. dediler Okulu gezip evli hanımların Te gelin ik genç kızların goz nuru olan eserlerl zevkle seyrettlk. Sonra önumuze gelen her hangl blr vin kapısmı çalıp oraya misafir olduk. Blzl büyük bir misafirperverllk ve nezaketle karşıladılar. Tertemiz mi saflr odasına oturduk. kahve, çay içtık. Duvardakl kötuphane ve içindeki hukuk kltablan gdzume iliştl. Sordum. Evfn büytik oğlu hukuk fakültesl rnezunuymuş' İnsanın içi açılıyor. Maşukiyede partiler arası munasebet Bir Amerikalı milyarder öldü Juan Les Pins 1 (a.a.) Amerikalı milyarder Franck JayGould bu sabah Juan Les Pins'de ölmüştür Amerikada bir çok şimendifer kumpanyaları kurmuş olan babasi 1892 de öldüğü zaman, 40 müyon doLar tutarındaki servetinin mühim bir kısmını Franck Jay Gould' un Dorothy Burns ve halen Maret isimli iki kızına bırakrmştı. Franck JayGould ise sadece intifa hakkmdan istifade edebilmiş ve bu auetle kendisüıe düşen meblâğl çoğaltarak babasınınkine yakın bir servet elde etmistir. Amerikalı milyarder. mirasının %30 unu üçüncü karısı Florence JayGould'a bırakmıştır. Türkiye serbest giireş birincilikleri Turkije serbest gures birincilikleri dun gece Spor ve Sergı sarayında ya| pılan maç'arla nîhayetlenmij ve şu netıceler alınmıştır: 52 küo: 1 Mehmed Kartal (Adana); 2 Ahmed Bılek (Ankara); 3 Ne]ad Akar lEsk.şehır). 57 kılo: 1 Huseyin Akbaş (Ankarai; 2 Nuri Çakıcı (Kocaeli); 3 Sabahaddin Inal (Istanbul). S2 kilo: 1 Mustafa Dagıstanlı (Ankara); 2 Hasan Bulut (Zonguldak); 3 Mustafa Öksui ıKocaeli). 67 kılo: 1 Mehmed Celebi (Adana>; 2 Hılmi Gezıcı ıDenızh); 3 Ramazan Gungor (Deniilıj. 73 kilo: 1 Nuri Ayva (Ankara); 2 Ibrah.m Önder (IsUnbul); 3 Dhan Özkır tEdirnel. 79 kilo: 1 Mustafa Kurt (Adana): 2 Durmus Kul (Ankara); 3 Hasan Şahin (Çorum). 87 kılo: 1 Bekır Buke (Ankarai; 2 Burhan Gurkan (Eskisehır); 3 Jlustafa Savca tlstanbul). Ağır sıklet: 1 Hamıd Kaplan (Istanbul); 2 Dursun Alıcı (Çorum ı, 3 M Alı Arslan (Eskışehırı. Bu gureşçıler grekoromende derece* ?lanlarla bırlıkte bugun kampa alınacaktır. Torino 1 (a.a.) Geçenlerde yapılan iki ameliyattan sonra bu defa da 15 aylık kör bir çocuğa korne ameliyatı yapılmiş ve başarı ile neticelenmistir. 18 aralık 1954 Torinoda kör olarak doğmus olan küçük Giovanna Varsari'ye Torino Göz Kliniği Müdürü Profesör Ricfardo Galenga tarafından ameliyat yapılmiş ve bebeğin sağ gözüne bir korne tabakası aşılanml^ür. Küçük kızın bir kaç haftaya kadar göreceği tahmin edilmektedir. Paris 1 (a.a.) Fransız birliğinin techizi ve modernleştirilmesi için ; kinci plân (1954 1957) bu sabah Resmî Gazete ile yaymlanmıştır. 147 sahife tutan yeni plân 2000 ziratçi. sanayici, işci, idareci. iktisadcı, ma'iyeci ve memur tarafından hazırlanmıştır. Plâr.da. esas olar k, Fransanın bugün istıhsaLnın 1929 dakinin pek az üstünde oldufuna ve bugünkü sıkıntıb durumun da bu sebebden coğduğuna işaret edildıkten sonra, çare olarak iktisadıyatın bir bütün h; hnde geliştirilmesi teklif edüGrace Kelly, Monaco'ya mekte ve ulaşılacak hedef olarak da 1957 ye kadar millî gelirin yüzde 25 gidiyor nisbetinde arttınlması tesbit olunIstanbul Ankara (B) takımları NewYork: 1, (a.a.) Mor.aco maktadır. boks maçı dun gece Dolmabahçe sta Prensi Rainier ile evlenmek üzedında boks »alonunda yapılmiş ve şu re Avrupaya gidecek olan film yil Siyamdaki uçak kazasında netlceler alınmıştır: dızı Grace Kelly, «Constitution» 51 kılo' Burhan lAn), HHirem (İst > berabere: 54 kılo Zekı ı.Ankı. Mehmed 19 kişi öldü translantiğınin, Export lines kumıİst 1 e hukmen galip. 54 kılo: Ham panyasının müdürüne aid hususî Bangkok 1 (a.a.) Kuzey Doğu di (ist ı, Avüoâan ıAnk) a savı h»ssbı dairesinde ve tam bir Prenses ihti Siyamda Korat civarına düşen bir le galib. 60 kılo: Şahın (İst.). Kâzıın şamile seyahat edecektir. Ailesi ve askerî uçağtn içindeki 19 kişi öl (Ank.) a sayı hesablle çalip; 63 5 kılo Metın (İst.). Tuksel (Ank) e teknlk kendisine refakat edenler alt gü müştür. nakavt ile galip: 67 kilo: Yılmaz vertedeki odaları işgâl edeceklerdir. Bu sabah 9.30 da Bangkok'a gel fAnk). Fıkret (İst.) a tekntk nakavt Grace Kelly'nin hususî dairesi, mek üzere hareket eden uçak hava ıîe galip: 71 kilo: Oktay (Ank ), Erdo teknik nakavt ile bir yatak odası bir salon ve camla l;ındıktan pek az sonra infilâk et ğan (ist.) a İhsan (Ank.) Nusret maglüb: 75 kılo: (İst( çevrili aynı zamanda yemek salo miş içinde bulunanların hepsi öl a teknik nakart ile maSlub: 81 kilo OThan (Ank.); Ayhan (İst) a teknik müştür. nu vazifes:rj gören hususî bir venakavt ile galip; Ağır Nuri (İst), Tıl randadan ibarettir. maz (Ank) a saytle galip. Ingilteredeki Komünist Gemi 4 nisan günü NewYorkMaçta yapılan puan tasnifinde Istan hareket edecektir. partisi gizli kongre yaptı tanbul, Ankaraya 137 galip gelmiştlr Onasis'in Rainier'e hediyesi Londra 1 (a.a.) İngiliz komüMonte Carlo: 1, (a.a.) Prens nist partisinin 24 üncü kongresi İspanyada su baskınlan Rainier ve Grace Kelly'ye düğün ' bugün yaptığı gizli bir toplantıda Madrid 1 (A.A.) 10 günden behediyeleri gelmeğe başlamıştır. Mon Sovyetler Birliği siyasetinde son ri fasılasız devam eden yağmurlar, te Carlo'lu bir iş adamı bugün bir zamanlarda görülen değişiklikleri İspanyanın hemen hemen bütün böl baskınlarına sebebialtm kokteyl takırm göndermiştir. ve bu arada Stalin hakkında öne gelerinde su Söylentilere göre, «Monte Carlo sürülen tenkidleri incelemiştir. Bu yet vermiştir. Diğer taraftan bu kralı> diye anılan armatör Aristot gün, ayrıca. parti icra heyetinin de yüzden en az 20 kişi ölmüştür. Ölenle Onassis Pren Rainier'ye düğün belli olacağı tahmin edilmektedir. ler arasında üç ufak çocuk da vardu. Yağmurların devamlı yağması hediyesi olarak 30000 dolar kıyme Daha sonrj partinin gençlerle müile eriyen karlarla kabaran Duero, tinde antika bir kitab verecektir. nasebetleri meselesi ele ahnacaktır. Guadalğuivir ve Ebro nehirleri muhtelif mevkilerde taşmışlar ve bir çok evlerin çökmesine sebebiyet vermişlerdir. Bilhassa Segovia bölgesinde 75 san tim yüksekliğini bulan su baskınlan meyva bahçelerine büyük zararlar getirmiştir. Kör doğan çocuk, ameliyattan sonra görebilecek Fransız Birliğinin teçhizi için bir plân hazırlandı İsfanbul boksta Ankarayı yendi 1 'nn tır. Ancak bir iki nokta uzerinde dur mayı luzumlu görüyorum. Işin hü lâsası şudur arkadaşlarım: Işler fenaya gidiyordu, kötü alâmet'er başlamıştı. Evvelâ, mensub olduğumuz partiyi ikaz ettik. Netiee alamadık. Parti içinde ıslah müeadeicsıne gıriştik, muvaffak olamadiK. Olup bitpnler bizden gizlenmeğe, alınacak ka rarlar küçük zümreler, kıicük ha'kalar içinde alınmağa oaşlodı. Bıitiin ümidlerimiz kırılrnca onîardan uzaklaştık. Onları bıraktık ve size gel dik. •Bugün Türkiyede her şeyden tvvel rejim buhranı %rar, kıugıin Türkiyede her şeyden evvel Oevlet Reisligi buhranı var!. Bu sözler benim değildir arkadaşlar. Bu, yeni soylenen bir söz de değildir. Bunlar 1950 senesinin imtihan gününden dort gun cvvel bugünkü Devlet Reisi tara*jıdan söylenmistir. O gün bu >.ozü söyüyenler. bueün buhrsn tevlii e*n:i"!>lerdir. Bugün. o günden ayrı n ^^ memlek«tte emniyet ve itimjd h\'branı vav. Meşveret buhranı var. Bütün bunlar. hu t"nkirl edilen hususlar 1946 1950 arasında yapılan mücadelenin bir noktaya gelerek durduğuna, hattâ bazan ters yüzüne geri döndüğüne isarettir. Bu buhranlar memleketi nereye götürür? Günün birinde bir uçuruma sürüklemese bile, Türk milletini endişeye sevkeder. Iktidardan millete doğru, milletten ıktidara dogru bir itimadsızhk başlar. Biz bövle olmasm dedik, ikaz ettik. Mdcadele ettik. Iktidarı tuttuju yoldan çevirerreyince tekrar muî;te dönerek milletle beraber olalım dedik. Bu bir kusur mudur? Bizim küçük ihtiraslarla işimiz voktur. MilleMn itimad ve muhab betine mazhar olarak ele >.dıa mız hürriyet meş'alesile karsnhk uiuk ları aydınlatmağa gayret c*mekten daha ulvî, daha güzel emel ilur mu' Bu konuşmalarımızm partimin itilâsı m, yarının me^'ud ve müreffeh Türkiyesini hazırlıyacağına inanıv.ırum. Bu netiee bizim için kâfi değil mi? Bize, bundan büyük saadet olur mu?. Karaosmanoğlu yarm Manisava gidecek. orada partinin teşkilâtlanması mevzuunda tetkik ve temaslarda hulunacaktır. Hürriyet Partisinln Ankarada yenî bir ocajh açıldı Ankara, 1 (Telefonla) Hürriyet Partisi Ankara merkez ilçesine bağlı Tur^udreis ocağının açılışı bugün saat 15 te yapıldı. Merasimde Hürriyet Partisi kurucularından Emrullâh Nutku. Safaeddin Karanakcı, Turan Günes. Yusuf Adil Egeli. îhsan Hâ mid Tiffrel ve diğer partililer harır bulundular. Egede Hür P. toplantısı "ası hsTirlıo'rn bi*!rmi«. bütıin sar' r verli verinH». Ortal'Vta c t VAIÇ, ^Mnrkes+r. snnaj'nı Va1^'rm!<:. bahar ha başladı ^a başhyacak. ** A KnnvaHpVi "»atlerimizin coSıı. Mevlâna tnrhesincle Becti. GiinVrrlen İskandinav memleketlerile Rusya arasında hava anlaşması Stokcholm 1 (a.a.) İsveç Hariciye Vekâletinden bildirildiğine göre, Skandinav memleketlerinin basşehirleri ile Moskova arasında doğrudan doğruya hava irtibatl temini için Sov^etler Birliği, Isveç, Norveç %e Danimarka arasında bır anlaşma imzalanmıştlr. Fransız bestekâr Leo Lelievre öldü Paris 1 (A.P.) Bütün hayatı boyunca 6.000 kadar şarkı bestelemiş olan Fransız kompozitörü Lco Lelievre, bugün 84 yaşmda olduğu h?lde ölmüştür. Fransız kompozitörü. bilhassa 20 nci asır başlangıcmda yapmış oiduğu şarkılarla şöhret kazanmıştı. Bunların arasmda, tLa Matchichen ve «Frou Frou» vardır. BAŞ AĞRILARINA KARŞI Macaristanda zelzele Viyana 1 (a.a.) Budapeşte radyosu, dün Batı Macaristanda şiddetli bir zelzelenin vuku bulduğunu, bir çok evlerin hasara uğradığını bildi rmis tir. de mükemmel. C.H.P başkanı olan Ley lâ Atakan ile D P baekanı Badettın Öçbe dostça, ahbabça geçiniyorlar. D P başkanı da çarşaf bahsinde medeni düşüncell bir zat: Ben çarşafın aleyhinde olan bir lnsanım, dlyor. Zaten blzde çarsafa rastlıyamazaınız. Manto ne güne duru yor? Birblrinden 13 kilometre usakta bülunan Sapaoea Ue Maşukiye arasındakl bu zlhnlyet uçurumunu tesbit ettikten sonra 700 nüfuslu Tanık köy ve 500 nufualu Kırkprnar köylerlne ugradık. Her iki köyde de çarsafın lzlne rastlıyamadık. İçlmız rahat, İzmlte döndük. (Yarın: İzrait Yalova arası) OPONR FAYDALIDI OPON, baş, diş, adale, sinir, lumbago, romatizma, siyatik ağrılarına, soğuk algıniığından üen gelen ağrı ve kırıklığa karşı faydalıdır. Suudî Arabistana yeni silâ'Jar verildi TelAviv: 1 (a.a.) Kudüste müntesir Jerusalem post gazetesinin Hong Kong'daki muhabirine atfen bildirdigine göre, Amerikan silâhlarile yüklü adı belli olmıyan bir gemi bugün Japonya'nın Yoko hama limaîiından Suudi Arabistana müteveccihen yola çıkmıştlr. LÜBNANU ÖĞRENCİLEB ŞEHRİMİZDE T. M. T. Federasvonu Turizm Müdürlüğünün organize ettiği Türkive turlarına istirak etmek maksadile, Beyrut Kız Koleji talebelerinden müteşekkıl 40 kisilik bir grup, dün ekspresle İstanbula gelmiştir. Öğleden sonra sehrimizin tarihî ve görülmeğe değer verlerini gezmeğe baslıvan şruo. 4 gün kalıp tetkiklerine devam edecektır. Resim öğreocileri Ayasofya Müzesinde gfietennektedir. Bırinci Ferık Mustafa Nuri Paşa oğlu Said Isıtmanm kardeşi, Üsteğmen Necib ve Necıle, Fazilet, Ülker Işıtmanlarm babası, Nurten Işıtmanın kayınpederi, Basiret Isıtmanın eşi Malul gaziloıden FEVZİ IŞITMAN (Aıi'aneı (328 B 38) 31 Mart akşamı Hakkın rahmetine kavuşmustur. Cenazesi 2 Nisan 19Sfi pazartesi gunii Beşiktaş Sinanpaşa Camiinden öğle namazını müteakıb kaldırılarak Kadıköy Sahrayıcediddeki aile tnezarlığına defnedıletektir. Mevli rahmet eylıye. ÖLÜM % Sovyetlerin Burmada inşa edecekleri stadyom Londra 1 (BBC) Burma'yı ziyaret etmekte olan Sovj'et Başbakan Yardımcısı Mikoyan, Başbakan UNu ya, Ruslarrn Rangoon'da büyük ve modern stadyom inşa etmeleri için tnüsaade istemiştir. Teklif müsbet karşılanmışür. Stayomun müçtemilâtından olmak üzere, bir konferan» salonu ve bir de modern otel yapılacaktır. Mukabil olarak Burma, Sovyet Rusyaya pirinç gönderecektir. Hrutçef ile Bulganinin ziyareti s rasında da, Sopet Rusya Burma"ya aynı gekilde tavizlerde bulunmuçtu. ÖKSÜRÜĞÜ KESER EÇZAHfLZRDE BULUNUR günde 6 tablete kadar almabilır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle