Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
COIHURİYET 25 Arahk 114) Büyük İnsaat Mıntakasından Notlar Karabük fabrikalarında Türk buluşîarı Yazan: İsmail Habîb Sevük 12 Modelhane: İngilizler Karabükteki ana fabrikaları bugünkü tekniğin son sisterr.ile tam tekmil kurmuşlar. Fakat her büyük fabrika bin bir uvuzlu bir mahluktur. Onun uzuvları olan aletler kazaya uğradığı Zsman yerlerine yenileriıün konması için orada her şeyden önce yedek ihtiyacları temin edecek bir müesseseye lüzum vardı. Anlaşılan bu cihet unutulmuş olacak. Eğer yedekleri hep İngiltereden getirtmeğe kalkarsak, Karabükiln astarı yüzünden pahah olacağmı bir tarafa bırakalım. yedeklerin gelmesini beklemek gibi sebeblerle fabrikaların içliyememek tehlikesi de başgösterebilir. Bereket Türk tekniği bu hayatî zarureti karşılamak için icab eden müesseseyi kuruyor. «Modelhane» de en ağır parçalarm bile derhal tıpkısı yapılmakfadır. Türkçemizde: «Alet işler, el üğütür> diye bir söz var. Değil mi ki alet yapıyoruz, üğütebiliriz. •Kokil» in ehemmiyeti: Fabrikalarda bozulan aietîerin modelini ahp derhal yenİEİni yapıyoruz, iyi. Fakat kokil denen şey bir alet değil, ıabrikanın ruhu. O olmadan çelik fabrikaemın işlemesine imkân yok. Bu, madenî bir kalıptır. Kazanlardan mayi ateş halind çıkan çeliği onun içine koyup dondurarak kalıplamak lâzım. Çeliğe böyıe muayyen bir hacim verdikten sonrachr ki o haddehanede işlenebilir. Koki'.in içinde o hacmi alan çeliğe «İngot> deniyor. Bir buçuk metre boyunda mikâbî bir gövde olan bu ingotların ağırlığı bir. buçuk tona yakın olduğuna göre, kokillerin ağırlığı elbet iki tonu aşacak. Kokilin ehemmiyeti yalnız gövdesimn heybetinden değil, asıl halitEsımn ma'niyetinden geliyor. O madenî kalıbı öyle bir terkible yuğurmalı ki kendi içine mayi ateş halinde dolan ingotun 1700 derecelik hararetine tahamnül edebıl6İn. Kokilin gövdesi mihanik, içi kimya, vazifesi çetinler çetini. Kahraman kokil bu vazifeye ancak yüz küsur dera dayanabiliyor. Ondan sonra takati kesilir. Bu yüzden kokilleri durmadan yenilemek lâzım. Öyle ise Karabükte her şeyden önce bir kokii fabrikası kurmak gerekirdi değil mi? Hayır, bu da yapılıramış. Ticaret kanununun cilveleri. Ser. rrıayenin insafı olmaz. Sana fabrikayı bir defada kurdu ama kokil vasıtasile seni ilânihaye kendıne muhtac edecek. Eereket Türk tekniği bunun da çaresini buldu. Bu, yalnız bir buluş değil, kokile haraççı olmaktan kurtuluştu. Yerli Kokil: Fabrika müdürü Muhiddin Erkafı, Kırıkkalede bulunduğu zaman bu kokillerden küçük mikyasta yapmağa muvaffak olduğu için. şimdi Karabükön dev çelikharıesine göre o işi büyük çapta yapmak azmile beş altı ay uğraşır ve çok şükür neticede emeline erer. Biz orada iken müdür bey tedavi ihtiyacile Bursa kaplıcalarında izinli bulunduğundan kendisile tanışamadım. Yerli kokil hakkındaki izahatı boru fabrikasınm teknik şefi Cemal Doğan'dan dinliyorum: Avrupa kokillerinin en iyi cinsten olanları azamî 170 döküm yapabilirmiş. Yani mayi ateş halindeki çeliği ancak o kadar defa doldurup boşaltabiliyor. Bizim yerli kokiller 150 döküm yaptığına göre daha ilk hamlede onlaruı takstine yaklaşmiş demektir. Yerli kokille garbh kokilüs diğer tabii bir farkı: Avrupa ve Amerikada kokiller, sırf onun imaline mahsus fabrikalardan seri halinde elde edilir. Biz bu )çi fabrika yerine dökümhanede yaptığınuz için her gün ancak altı kalıp meyilana getirebiliyoruz. tleride bu işi seri kaline çıkarınca şimdiki dökümhaneyi «makine fabrikası» payesine yükseltmiş elacağız. Ağacın nüvesi çekirdektir, demek ki ellmizde makine fabrikasınm •üvesi var. Günde altı kokil yapabilmemizi küjümsemeyiniz. Bununla çelik fabrikamızın ihtiyacı temin edildiği gibi eğer bu icadı yapmasaydık, harb içinde dışarıdan kokil kalıpları getirilemiyeceği için, Karabük isleyemiyecekti. Yalnız bu kadar da değil, gene teknik şeften bğreniyorum ki, İzmitteki sellüloz fabrikası da bizim bu yerli kokiller sayesinde Işliyebilmiş. Türkiyemizin harb içinde kâğıdsız kalmayışım da bu icad sağlamış »luyor. Kâğıd olmazsa bizler nasıl ve Bereye yazarız? Raylar üzerinde tıkır tıkır işleyip duran kokiller gözümde adeta bir kutsiyet kazandı. Döküm boyası: Karabükteki tesislerin en hayırlılarmdan biri de boru fabrikasıdır. Bütün Türkiye belediyelerile çeşidli inşaatm ilıtiyacları için lâzım olan boruları bu fab rika temin ediyor. Her biri biı harmanlık sahayı kaplıyan üstüvanî bloklara, borularin incelik ve kalınlıklarına göre, hazırlanan modeller, oluk oluk ve yanyana bir daire çizecek şekilde çevrelenmişler. Bu üstüvanî model bloklarına «tab'.a» deniyor. Yapılacak borulann kuturlarına göre sayıları yirmiden başlayıp otuz altıyı bulan oluk kahpların içi dökümcü kumu denen Zonguldaktan gelme hususî bir kumla oyuk biçiminde dolduruluyor. Kumun rütbetini almak için üstüvanî tablanm dibine daire şeklinde döçenen havagazi borusundan her oluğun altuıa raslayan musluklar açıhnca mavi ışıklı gürbüz titreyişlerin çepçevre manzarası gözlere bir şehri âyin cünbüşünün zevkini vermektedir. Işte bu oluk kalıpları içindeki kum ateşe dayanabilsin diye onlara «döküm boyası» denen grafik bir mayi dökülüyor. Bu boyayı İngiltere ve Amerikadan getirtiyorduk. Tonu 670 liraya mal oluyordu. Geçen sene Karabüke yakm dajlardan birinde yerli bir boya keşfe* dıyoruz. Bu keşif sayesinde boyanın tonu 15 liraya indi. Fabrika şefi temin ediyor ki yerli boyanın kalitesi de İngiltere ve Amerikanm yolladıklarından daha iyi imiş. Bu boyanın kuma bahşettiği ateşe dayanma kabiliyeti, dipte yanan havagazi musluklarına karşı değil, havagazi cünbüşile rütubeti alınan kum ateşe dayanış imtihanına asü ondan sonra girecek. Kontrol postası: «Kupol» denen izabe ocaklannda ateş mayii haline getirilecek demirler meğer, borulara verilecek vasıflara göre, tıpkı tütüncülükte olduğu gibi, mütehassı.ıın hazırladığı reçete mucibince çeşidli cinslerden muayyen miktarlar]a bir harman haline konulduktan sonra izabe ocaklarına atılıyormuş. Ocaklardan ateş mayii halinde çıkan bu demir halitası içi kumlu oluklara döküldü. Kazanlarda ateş tuğlasının, çelik mayiinde kokil kalıbının geçirdiği çileye boru ameliyesinde de bu boyanmiş kum maruz kalıyor. Kumun dayanışı sayesinde ateş mayii donarak boru şeklini aldı. Buraya kadar iş garb tekniğinindir. Ondan sonra, borulann çürüklerile sağ. lamlarmı en ince aksaklıklara kadar nüfuz ederek ayırmak için, gene fabrika müdürünün himmetile bir «istihsali kon. trol postası> kurmuşuz. Bu kontrolda imtihanı tam numara ile kazanan borular fabrika dışındaki iki kuyunun onüne gittiler. Beşer metre derinliğinde ve üçer metre kutrundaki bu iki kuyudan biri sıcak su ile diğeri mayi halindeki katranla dolu. İri bir vinç demet halindeki boruları kaldırdığı gibi önce sıcak su kuyusuna daldırıp yikadıktan sonra katran kuyusuna boca etti. Oradan kuzguni bir incilâ ile çıkan borulara Karabükün ay yıldızlı markası da vurulmuştur 3uyurun sipariş deposuna: 75 milimetreden altı santim kutra kadar, kalmhkları ve vasıfları ayrı ajTi, fakat hepsinin boyları dörder metrelik, hepsi sülün sülün uzanan, istif istif Türk boruları. Asid istihsalindeki yerli sistem: Karabükün hayırlı tesislerinden biri de, asid ve sun'i gübre kısımlaruıa ayrılan, iki bölümlü büyük fabrikadır. Nitrit asid bize Almanyadan gelirdi. Harb patladıktan sonra Amerikadan bir parti getirtebildik. Tonu 3 bin liraya mal olmuştu. Bakmışız ki bu çıkar yol değil. Türk tekniği nitrit yerine Karabükteki kok fabrikasmın verdiği amonyak mahlulünden istifade ile azot oksidleri istih. saline baslar. Artık öteki tarz aside ıhtiyacımız yok. Bu suretle asid fabrikası diş âleme değil, kendimize bağlanmış oldu. Dışarıdan tonu üç bin liraya mal olana karşılık yerli asidimizin ton maliyeti on beş liradır. Asid fabrikasınm ham maddesi olan demirli veya bakırlı piritin de Ergani madeni sayesinde daha ucuza mal olduğu için, bakırlısını ter. cih ettik. İşin kısası şu: Garbm son tekniğini en iyi işletmekle kalmıyor, o tekniğe kendimizi de katıyoruz. tsmail Habib SEVÜK Makîım »alonlarında temsiller vermekte elan sanatk&r R*fid Rıza ve trupu, aynı salorıda temsil vermekte olan Yunan operet turupu ile müştereken Leblebici Horhor ve Balime operetlerirü oynamağa karar vermişlerdir. Terasilin bir gecesinde. erkek artistler Raşid Rıza turupundan, kadınlar Yunan turupundan. rol alacaklardtr. Diğer gece de kadınlar Raşid, Rıza turupundan, erkekler Vunan turupundan olarak oynayacaklardır. Bu temsülerin enteresan olacağı muhakkak •acılmaktadır. HALİL NİHAD BOZTEPFnin Raşid Rıza trupn, Yunan artistlerile Beraber operet oynayacak AĞAC KASİDESİ Çıkmıştır. Millî Eğitim Bakanlığının okullara tavsiye ettiği eserler Haber aldığımıza göre, Millî Eğitim Bakanhğı, 17 Kasım 1947 tarihli «Tebliğler Dergisi> nde Doğan Kardeş yayınlanndan Şevket Rado'nun dilimize çevirdiği «Boğa Başlı Canavar», EflStun Cem'in *Akü Kutusu» ve «Sabırlajt» adlı masallarile, Şükrü Enis Regü'nün yazdığı *Bayram Yerit adlı çocuk şiirleri kitabını ilkokullarm 4 ve 5, ortaokullartn 1 ve 2 nci sınıf öğrendleri için faydalı bularak tavsiye et•liştir. Yılbajında «iı de çocuklarınızı bu Jfürel eserlerle sevindiriiiz. (2114) ZENITH MASA Saatidir. ZENİTH Satış Mağazalarından arayjmz. ^.^^^ En kıymetli hediye 8 günlük, uyandıncı Yeni yılın en güzel romanı hazırlanıyor 1947 senesi Bölge greko romen güres biHaber aldığımıza göre Esad Mahmud rincilikleri 28 arahk 1947 pazar günü yapjlaKarakurt, yeni yıl için hazırldığı roma caktır. Aynı gün gülle kaldırma müsabanaları da yapılacaktır. nı bitirmek üzeredir. Sıvas Yüksek Tahsil Gencliğinin Bu roraanm adı «Bir Kadın Kaybolkongresi du!> dur ve dün de bildirdiğimiz gibi S. Y. T. C. BaşkanHgından: yeni yılın başında HER HAFTA m e v Cemiyetimizin yıllık umumi kongresi 28/ muasında tefrika edilmeğe başlanacak 12/947 paıar günü saat 10 da cemiyet merkezinde yapılacagından bütün azanın teşrifi tır... Bu roman, memleketimizin en çok o rica olunur. Ruznamede, yönetim kurulu ve denetçiler raporunun okunması, 948 yılı Dütkunan ve en çok sevilen romancısı Esad çesinin onanması ve yönetim kurulu soçirnı Mahmudun en güzel eserj olacaktır. nia yapılması vardır. Güreş ve gülle kaldırma müsabakaiarı merikan senatörlerinden birinin İstanbul Limanı hakkın^m ^ d a k i hüzün verici raporuna dair olan diinkü yazımm sonunda şoyle demiştim: «Aciz fikrime göre yapılacak jey, doet Amerikanın da yardımile Amerikanvarî süratte bir hamle yaparak geVzakdoğu ve Asya meaeleUri üzerine derlerinden Sutan Şahriyar, otuz yedi sanlar kütlesi dünyayı istediğl torafa mi ve liman davalarımızı en kısa yazdığı eserlerle tanınmif bir muharrir yaşında olmasına rağmen siyasî iktisa sürükleyebilecek, yani batı dünyası o zamanda halletmekteD ibarettir.» Dün bir gazetede, bu liman meseolan Robert Payne'in .Asya /htilâli» diyat üzerinde yedi eser yazmıştır. Hin nunla şimdiden ve o zaman işbirliği etismile haz\rlad\ğ\ bir kifab, Amerikada, distanın müslüman rüesasından Abdül miyecek olursa onun hâkimiyeti altma lesini tavzih mahiyette bir haberi okuyunca, bu son cümleyl yazdığıma daha nefredümeden evvel büyük bir Azad Fastan Filipine kadar, kıymetli bir düşecektir. Kur'an tefsircisi olarak meşhurdur. nadim oldum. Bakınız neden? O habcDoğu ile bab arasında ahenkli bir işokis uyandırmtf ve siyasî çevrelerde birliği kurmak vazifesi, önümüzdeki bir rin hülâsası şudur: *** dddî bir alâka ile kar»ılantnıjttr. Içkili Yerler Sahibleri Cemiyeti idaBugün Doğuda olup bitenlere toplu iki nesle düşmektedir. Fakat bu anlaşma Amerikanın bize vereceği malzeme Muharrir, .tarihte fimdiye kadar göre kurulu ile dükkânlarında sarhoşlarülmemit ve bundan sonra da görülmi bir göz gezdirirsek istikbalin alacağı şek ancak şu şartlar yerine geldiği takdirde geliyor, denilince bir ay kadar evvel ra fazla içki verdiklerinden dolayı Liman Idaresi, alelacele Sarayburnunyecek derecede btiyüJc» bir hâdisc kar. li görebiliriz: Bir Asya blokunun hâki vücud bulabilir: müesseseieri kapatılmış olanlardan mü1 Asya ihtilâlinin, toprak davasmı da ve Sirkeci rıhtımındaki depoları bo§xsında bulunduğumuzu, istikbaldeki miyeti altındı» büyük bir insan kütlesi ve rekkep on kişilik bir heyet dün sabah jaltmış, Çırağan Sarayı öniınde 30 metsiyasî hâdiselerin *Washington, Londra tabiî kuvvetler kaynağı tesekkül ede halletmesi lâzımdır; Vilâyete gelerek Vali ve Belediye Re2 İhtilâlin, dahilî harb şeklini aî relik bir rıhtım yaptırmış, buraya vinç ve Moikovadan değil, Asyadaki mil cek; «Asya Asyalılarındır» prensipi yerisi Lutfi Kırdarı ziyaret etmişler ve leşecek; Asya milletleri başka memle mamasma dikkat etmelidir; getirmiş; bu işler için 120.000 üra sarderdlerini anlatmışlardır. Bunlar, ta yonlarca nahiye merkezlerindenm idart ketlerle olan münasebetlerinde bir tek 3 Gencliğin okutulması bütün diğer fetmiş. Bütün bu acele tedbirlere ve edileceğini, elli seneye kadar Asya. nükip edilen usulün bir takım haksızlıkve kuvvetli bütün olarak hareket ede inkılâblarm üstünde tutulmahdır; gayretlere mukabil, bir aydanberi dalar doğurduklarıru, rekabet tesvikile fusunun bugünkü dünyo nüfusu kadar cekler ve bu blokta Çinden ziyade Hin4 Toprağın işletibnesi hususunda ha Amerikadan malzeme yiiklü tek vadükkânlarına gelen ve bililtizam gürül olacağını ve Asya sanayi kaynaklar\ distenIndonezya mihveri hâkim olacak Asya milletleri batı memleketlerinden pur gelmemiştir. tü çıkaran kimselerin bu hareketlerin ntn dünyadafci diğer »ervetlert kwt kat tır. yardım gprmeli, fakat bu yardım insan Böylece limancılar, ellerini jakakladen dolayı müessese sa) olerinin suç geçeceğini ileri sürmektt vt bir <Asya gücünü Lstismar şeklini almamahdır; ruıa dayamı;, Bugün Asya memleketlerinin başında devri» nin başlamak üzere bulunduğulu tutulmalarının adaletsizlik olacağını 5 Hükumetler işbaşına gizli oy uBekle gözlerim bekle, ne gelen var, bulunanlar, millî hâkimiyet için istiklâl söylemişler, dükkân sahibi yerine sar nu üân etmektedir. sulü ile halk tarafından getirilmelidir; ne kadar lüzumlu is«, d^mokrasi için de ne giden! hoşun yakalanarak tecziyesinin daha NewYorkta çtkan •United Nations 6 Hiç bir müfrit siyasî partinin ikdoğru olacağını beyan etmişlerdir. Hü WorlAi, (Birlefmif Aftiletler Dünyoit) bilgi ve maarifin o derece zaruri olduğu tidara gelmesine müsaade etmemelidir. diye Amerikadan gemi ve çıkaracak kumete mühim miktarda kazanç vergi isimli Tnecmua, bu mühim eterin ana nu bilen kimselerdir. Onun için, mem çünkü her müfrit cereyan diğer bir mu malzeme bekliyorlar. Onlar beklerken de Amerikalı senatör dostumuz, hüzün si verdiklerini söyliyen bu zevat bir hatlanm bir yaz\da toplamtjtvr. Bu leketlerinin kültür seviyesini yükseltmek kabil müfrit cereyana sebeb olur; uğrunda büyük bir gayret sarfetmekteverici rapor yazıyor, ve bir Amerikan çok artist ve sanatkârla mukaveleleri hüîâîoj/t *ütunlanm\za ffeçiriyoruz. 7 Hiç bir memlekette gizli hapisaolduğu için pek çok zarar edecekleri Halen beşeriyet tarihinin büyük bir dirler. Başlıca mesele bu olmakla bo ne bulunmamalı ve adalet mekanizması ajansımn muhabirine gürültülü beyanatta bulunuyor; bir takım endişeler raber, ilim, fen, demokraâi ve idare »abeyanile dükkânlarının açılman rica hâdisesi cereyan etmektedir: hükumet cihazına bağh olmadan çalışaizhar ediyor. halarında da tecrübe ve bilgi sahibi kLnsında bulunmuşlardır. Asya ihtilâli. Bugün verilecek kararbilmelidir; Işin iç yüzünii öğrenince içime bir Vali, kendilerine Vilâyetçe yapılacak lar bundan sonraki asırlar boyunca Doğu selere ihtiyaç vardır. Bu bilgileri Asya8 Azlıklar her türlü fena muame lüphe düştü. O rapor, o beyanat, o enılara öğretmek bakımından Rusya, batı bir şey olmadığını, adliyeye baş vura âleminin istikbalini tayin edecektir. Haleden uzak tutulmahdır; dişe, acabm Amerikadan aylardanberi rak haklarım aramalan lüzumunu be yır, yalnız Doğu âleminin değil, bütün devletlerine bir rakib olamaz, çünkü 9 Daimî bir söz ve haberleşme bir türlü gelemiyen malzemenin asıl lirtmiş, bunlar da Vilâyetten ayrümıs dünyanın. Çünkü dünya memleketleri batı dünyası, doğuyu yakından tanır, hüzün verici olan gccikmesini örtbas hürriyeti temin olunmahdır. onunla doğrudan doğruya t«maslan varlardır. nin yalnız Amerika ile Rusya arasuıdaetmek için mi, diye kendi kendime sor»•• Yılbasında sabaha kadar açık ki rekabetin varacağı jekle bağlı olduğu dır. Bunun için, batı devletlerinin Aâdum. kalacak yerler kanaati artık eskimi} ve ortaya, dünya yayı hakiki değeri ile anlamaları ve ileBugünkü dünyada artık müstemlekeHiç düşünmeden Amerikan yardıBütün içkili ve çalgılı yerlerin yılba siyasetine hâkim olacak yeni bir fimil ride teşkil edec«ği kuvveti (imdiden lerin yeri kalmamıştır. Onun için, batl mı hakkındaki notlarunı kanşlırdım: takdir etmeleri lâzımdır. | gecesi sabaha kadar açık bulunmala çıkmaya baslamışbr. devletlerinin, Asya ihtilâlini zamanı 4 mart 1947 Amerikanın Türkiye rına müsaade edilmiştir. Bu yerlerin Asya, bugün, Kristof Kolomp zama mızın esaslı ve tabiî bir inkişafı olarak Bugün, Asyanın her köyünde, her kave Yunanistana yardım yapacağı haksahibleri bugün Belediye. Dctisad Mü sabasında bir kalkınma baş göstermis, bir nındaki Amerika kadar zengin ve işlen kabul etmeleri ve buna kendilerinin kında ilk haber: dürlüğünde bir toplantı yaparak o ge juur tesekkül etmiştir. Çinin en fakir memiş bir kıt'adır. Hindistandaki demir de yardımda bulunmalan lâzımdır. Do13 mart Mr. Trumanın yardıra ceki tarifeleri tesbit edeceklerdir. halkından Hindistanın en zengin prena madenleri, Borneo ve Sumatradaki ta ğudaki bütün muarız hareketleri Rus. hakkındaki nutku, bil zenginlikler dünyanın kuvvet muvalerine kadar herkes inkılâb taraftandır. yadan ilham alan birer ihtilâl teşebbüsü 14 mart Amerikanın Türkiyey* Artık açlıklann giderilmesi, halkın lâyık zenesini değiştirebilecek mahiyettedir. saymak büyük bir hata olur. Zira, bu yapacağı yardımm 150 milyon dolar olaolduğu feviyeye yükselmesi, millî ira Birmanyadaki boksit madenleri hâlâ iş kalkınma hareketlerinin ekserisi, Ruscağını bildiren bir haber, Istanbul vapuru dün }lm»nımıza gelmistir. denin temsil edilmesi. eski mutlakiyet ve etilmemiştir. Çin, Japonlara karşı yap yadaki idare geklile zerre kadar alfi21 mart Temsilciler Meclis Ko« Vapurd» 220 yolcu bulunmakt» ldi; yolcu müstemleke ldarelerinin yıküman bek tığı muharebenin masrafını sadece kası olmıyan müstakil birer hükumet lar «ra»ında Birlepni» Milletler Genel Ku lenmektedir. tungsten ve volfran madeni ihrae ederek kurmak arzusundan ileri gelmektedir. misyonu yardım kanununun müzakerulu nezdindeki ikinci delegemiz orU elçl resine başladı. Işin mühim tarafı, bu kalkınma hare karşılamıştır. Sumatra ve Borneo adaAsya memleketlerindeki kalkınma haAbdullah Zeki Polar ve Mekin Onaran, Os25 mart Yardım kanunu tasaarındaki petrol kaynaklarmın miktarını manlı Bankası Umum Müdürü M. Gustav ketinden ziyade, bunda kullanılan usureketlerinin başında bulunanların tahBoiıinel, Pari» ve Roma basın ataje^rimiz lün de bütün Asya memleketlerinde ay kirase kati'yetle tesbit edemet. Hasüı, sillerini Avrupa ve Amerikada yapmış rısının metni hülâsaten nesredildi. 2 nisan Yardım kanununun umubulunmakt» idi. ni oluşudur. Hakikaten, bugün Asyada dünyanın tükenen kaynakları karşısınİstanbul. bu seferinde bilhassa Msrsilya yeni bir önderlik sistemi görülmektedlr da Asya, boşluğu doldurmağa hazırdır. olmaları, şüphesk ki, bir müddet için mî müzakeresi bir ay sonraya bırakılbatı dünyasının lehinedir. Indonexya Cenova arasında büyük bir fırtınaya tutult. Onun için Doğu 41«mi, ziraî bir deremus ve gemide bazı basit hasarlar olmu? ki bu da, muvaffakiyete yavaf fakat eiderlerinden Hatta, Sukarno ve Şah17 nisan Temsilciler Meclisi Di|is,beylik devrinden demokrat bir makine tur. Gemi 16S ton ejya ve bu arada 18 oto min adımlarla gitmek usulüdür. mobil getirmijür. Napoüden 2 kaçak yolcv Hindistanda Jcomünist hâkimiyeti al medeniyetine sıçnyabilecek, yıkılmakta riyar Holandada, Hindistanın iki lideri leri Komisyonu yardım kanun tasanbinmiştir. Bunların biri Amavud, digeri Kı hndaki Çinde, Indonezyada ihtilâlin olan medeniyetin faydalı taraflarını mu 'andit Nehru ile Mehmed Ali Cinnah sını kabul etti. rımlıdır. 28 nisan Tasarının Temsilciler plânları Amerikan Istiklâl Harbi örnek hafaaz ederek yeni bir dünya kurulma Londrada okumuşlardır. Fakat bun İstanbul Muallimler Birliği için ardan «onra gelecekler tamamile yerli Meclisinde müzakeresine baflandı. tutularak hazırlanmıştır. Dıtilâlcilerin sım temin edecek durumdadır. bin a aramyor [örüşlerle yetişmi} kimseler olacaktır. 10 mayıs Temsilciler Meclisi y«r*** kendilerine şiar edindikleri sözlerde, İstanbul Muallimler Birliğirün. gün geçtik söyledikleri nutuklarda, kurmayı düşünOnun için, ne komünizmin, n« sosya dım kanunu tasarısını kabul etti. Asyanın her tarafında, hürriyet ve deçe genişleyen ve artan faaliyetini yakından izmin, ne de kapitalizmin Asyada tu14 mayıs 100 milyon dolarlık Amegörmek ve ögretmenlerin meslekt ihtiyaçla dükleri hükumet şekillerinde, yabancı mokrasi tohumlan meyva vermeğe başrile meşgul olmak üzere gehrimize gelen devletlerle olan münasebetlerinde, doıi amıştır. Bali köylerindeki mekteblerin tunmasına imkân yoktur. Yapılacak in rikan yardımı ile Türk donanması da Milli Egitim Bakanlığı müfettişlerinden Nu aramalarında ve yeni bir millet camiası dershanelerinde Dört Hürriyet'in duvar kılâblarla, batıdan çok şey almakla be takviye edilecek. reddin Boyman. dün bu meselelerle meşg^l tegkilinde "FVansız veya Rus ihülâllerin .ara asılı olduğunu görürsünüz. Moğo raber, gene yerli kalan, tamamile As 22 mayıs Ayan meclisinin de kaolmuş ve bu tesekkül içln bir bina Intihab den ziyade Amerikan Istiklâl Mücade iistan, Hindistan ve Çinde de aynı lev alı bir eemiyet ortaya çıkacak, sim bul ettiği yardım kanununu Mr. Truetmek üzere medreseierl gezmlstir. dikinden farklı bir camia kurulacaktır. man imzaladı. lesine daha yakın bir benzerlik bulunu ha karşmızdadır. D. P. kaza kongreleri Asj'a, artık şuuruna sahib olmuştur Bugün bir milyar Asyalı hayat hakkı yor. 8 haziran Yardım kanunu için A» Demokrat Parti Beykoz kaza kongrest 2S Jefferson gibi onlar da, ifrata giden için mücadele halindedir. Bu mücadele e şimdi tarihte bir Asyı devri açılmak merikadan gelen askert heyetinden Gearahk pazar günü »aat on beşte, Kartal kaza kongresi de gene 28 arahk pazar günü >aat bir hükumet şeklinin mukabil tarafın biter bitmez, bir araya gelen bu hür in üztredir. neral Oliver ile Amiral Herman'ın Türk 14 te parti merkez ocağında yapılacaktır. müfrit mukabelesile karşılasacağını idbasınına beyanaü. Azanın gelmesi rica edilmektedir. râk etmektedirler. 12 temmuz Türkiye ile Amerik» M. Turhan Tanın öliim yıldönümü ÇangKayŞek, 1927 de, bütün idareyi yardım anlaşması Ankarada imzalandı. Tarihçi ve romancı üstad arkadasımız M. 18 temmuz Tetkiklerini bitiren Turhan Tanı aramızdan kaybettigimiz günün kendi elinde toplıyarak diktatörce bir sekizinci yıldönümüdür. 1939 senesl aralık hükumet kurmakla, komünist partisinin General Oliver ve arkadaşlan Ameriaymın yirmi beşinci günü gözlerini hay.ıta doğmasma sebeb olmuş ve bu parti 1930 kaya döndüler. kapayarak ebediyete intikal eden meslekdaşı da azası 3 bin kişi iken, 1940 ta 2 mil4 eylul Amerika ekim ayında Türmız, tarihe dair yazdığı yazılarındaki derin yon kişilik bir kuvvet haline gelmiştir. kiyeye yardım malzemesi göndermeğe vukufile tanınmıs ve arkasmda lezzetle okunan yığın yığın cildler bırakmıştır. Milli Cavada kızıl ihtilâl sistemini tatbika çabaşhyacak ve hücumbotlan da yollıyakütübhanemize hediye ettiği eserlerle kültüı lışan Tan Malakka da aynı sebebden mucak. hayatımızda büyük hizmetler gürmüs olan vaffak olamamıştır. Halka itibar, yiye22 ekim Yol inşaatına mahsus birM Turhan Tanın aziz hatırasım yâd eder. bu cek ve müstakar bir hükumet temin ekaç bin tonluk ilk malzeme geldi. hazin yıldönümü vesilesile bir defa daha cîenlerin muvaffak olmaları; şiddete başTanrıdan kendisine rahmet dileriz. 2 kasım AmerikBdan gelecek malvuran, karışıkhk doğuran ve Asya meMusadere edilen sandviçler! zeme 350 bin tondur. deniyetinin an'anevî kıymetlerini nazaBelediye müfettiş ve murakıbları. dün feh16 arahk Amerikanm Türldyey» rin çeşidli bölgelerinde bine yakın tandviç rı dikkate almıyanların akamete uğraParis, aralık Geçenlerde Mainte di. Diğer sahalarda da Türkiyenin ba vereceği harb gemileri muhtelif tiplerekmegi ire serbest piyasadan tedarik edilmiş malan mukadderdir. nant kulübünde College de France pro şarılarını Arab âlemine misal gösterdi. beyaz undan yapılmış francala şeklinde ve de olacaktır. Asya ihtilâlinin başında gelişi güzel tipindeki unlu mamulâtı musadere ederek fesörlerinden Louis Massignon tlslâm 21 aralık Amerikan âyanının laKonferansa bir de aktüalite ve yerli insanların veya çapulcuların bulundukDarülâcezeye göndermişlerdlr. Bunların 1ve Batı> adlı bir konferans verdi. Her mal ve satışı kafi surette menedilmiştir. Yal lannı zannetmek feci bir hata olur. Is şeyden önce dikkatimizi pek çok çeken Fransız görüşü katan profesör Massig :anbul Limanı hakkındaki hüzün ver.on, birinci yönden Sovyet Rusyanın ve rici raporu ile beyanan. r.ız isteyenler {imdiki ekmek unundan fran tiklâl istediklerine bakarak, muhakkak cala biçimi ekmek ve pide imal edebilecok müfrit cereyanlara kapılacaklannı san ve beni üzüntüye garkeden şey. tek Ame:ikahların İslâm dünyasını nasıl taAylardanberi bir türlü gelemiyen Türk talebe veya münevverin bu mühirr. hakküm altına almak istediklerine iş.ilerdir. mak da hatadır. yardım malzemesini biz, hâlâ bekleyip konuşmada bulunmayışı idi. Arab memPamuk ipliği ithali Bugün Batı dünyasmda ülemanın, fi leketlerine mensub gencler salonun bir ret etti. Bu arada Sovyet Rusların iş duruyoruz. Hariçten pamuk ipliği ithalınin kolaylastıikinci Dünya Harbi içinde, harb genlmasını ve bu arada kendilerine döviz tah losoflann ve rahiblerin itibarı pek kal köşesine sıralanmış, her biri kâğıdını, kencslcrine uğrayan Türk Özbsk ve eisini istemek üzere Ankaraya giden men mamışsa da Doğu âlemine halâ bunlar kalemini hazırlamış, profesörün ağan Türkm?nlerinin acılaruıı hatırlattı ve Ce misi, vapur, silâh, uçak yapmak, kara, sucat Eanayicilerinden müteşekkil heyet dün hâkimdir. Meselâ, Hindistan Başbakanı zayirdeki Fransız idaresinin aksaklıkîa deniz ve hava ordularını yetiştirmek, dan çıkan sözleri not ediyordu. Öyle ya, çehrimize dönmüştür. Ekonomi Bakanı, sanarını beürtti. Bu hususta verdiği malumat dünyanın dört bir tarafına süratle gönyicilerle pek yakından meşgul olmuştur. Ti Cavahardar Nehru, Batı dünyasında bile atalarınm tarihi ile ilgili bir şey mevcaret Bakanlığı Dış Ticaret Dairesi. İngilte tarih üzerindeki eserlerile tanınmıştır. zuu bahisti. Konferansın heyeti umumi arasın u Cezayir Müslümanlarının hacca dermek bakımlarından harikalar yarare nezdinde teşebbüste bulunarak İtalyadan Bundan başka, Keşmir edebiyatının en yesi İslâm dünyası olmakla beraber bu gidebihresi için Fransız memuriyetle tan Amerika, aylardır ve aylardır. bize tterlinle pamuk ipliği ithalini sağlayabilece kuvvetli şairlerinden biridir. Çin koâlem içinde pek önemli yeri itibarile rinde olmaları şart koşulmasmı profesör bir sandık harb malzemesi, bir tek geğini vâdetmistir. Ayrıca İtalya ile takas mumünistlerinin başı MaoTseTung'un Türklerden sitayişle ve sık sık bahsed'l Massignon şu şekilde izah etti: «Fran mi, bir tanecik uçak gönderememiştir. ameleleri genişletilmektedir. Böylece pamuk ipüğinin takasla da ithali sağlanabilecekUr gayet geniş bir tarih bilgisi vardır ve on di. Konferansı daha muşahhas ve anla sız makamları hacca gitmek müsaades? Sonra da sayın bir âyan üyesi, istanSanayiciler. pamuk ipliği ithal meselesindc üç yaşındanberi kendini bu sahaya ver tıcı yapmak üzere kürsüye asılan 2X3 m. ni yalnız emrinde olanlara vermekle bul limanından şikâyet etmektedir. hükumetin acele etmesinin lüzumunu belirt mişrir. Aynca Çinde eski tarz bir şair büyüklükteki haritada Türklerin kapla herhalde halkı soyup soğana çeviren gü Muhterem dostlar, hcle siz malzemeyi mektedirler. olarak tanınmıştır. Indenozya ihtilâl li dığı sahalar kiremid rengi ile gösterü nahkârlara günahlarını temizlemek ce gönderin bakaiun; biz tahliye edecek Tapu kayıdlarında sahtckârlık mişti. Böylece Türklerin üç kıtanın ara milesini veriyorlar ki hacdan geldiklerin mi, edemiyecek miyiz, o zaman göriiyapanîar mahkum oldular sında düşündürücü bir mevki işgal et de tekrar günahlarına devam etsinler.ı rüz. Tapu kayıdlarında yaptıkları sahtekârlıkIşte bu diişünce ijedir ki AmerikaniB tikleri apaçık belirtiliyordu. Esasen proİşte bizi çok yakından ilgilendiren bu tan dolayı İkinci Ceza mahkemesinde nıufesör nutkunda Türklerin sayısı 60 mil konierans, talebemiz ve Pariste bulunan da yardımı ile Amerikanvari bir sürathakeme edilmekte olan Avagikos, Stephan. yondur, dediği zaman çehrelerde bir münevverlerimiz tarafından duyulmadan le limanlanmızı yapmak yolund» orüıAnastas ve Angelika'nın muhakemeleri dün sona ermiştir. Neticede, sanıklardan Avagisaygı ve bir itimad belirdiği görülüyjr böylece gelip geçti. Halbuki bundan he ya attığım fikirden nâdim oldum. Hakkos 2 sene, Stephan ile Anastas üçer ay hapse du. Bu haritada en göze çarpan şey, bd sabımıza çıkarılacak ne neticeler vardı! kım yok mu? mahkum olmuşlar. Angelika da beraet etrniştün İslâm âleminin başşehirkri arasmProfesör, İslâm dünyasının batı filetir. da, hattâ Meke de dahil, İstanbul adı rr.ile aynı seviyede yürümesi için dinde Kalender motörüniin kaptanı nın çok farklı ve büyük harflerie yazıl bir reforma ihtiyaç olduğunu söylerken mahkum oldu d;ğı idi. Sanki bununla İslâm dünya herhalde bizim cemiyetimizi yakından Şahin isimli bir motöre çarparak batıran sının tapınsğı İstanbulun azameti ve alâkadar eden meselelere bir cevab verve üç kişinin boğulup ölmesine sebeb oldukönemi belirtilmek istenmişti. ları iddiasile İkinci Ağırceza mahkemesine miye çalışıyordu. verilen Kalender motöninim kaptanları KaEnver ESENKOVA san Kalenderle Mehmed Eriç, sekizer ay Konferansın mevzuu yukarıda da behapse mahkum olmuçlardır. lirtildiği gibi «İslâm ve Batı> idi. Böyle Bir hırsız şebckcsi yakalandı bir mevzuda Türk dünyasının ilerleme HANIMELİ \ Zabıta, uzıın bir müddettenbcri şehirde fasavaşında karşılaştığı «garblılaşmak» sliyette bulunan bir hırsız çebekesini meymeselesini sezmemek mümkiin değild'. ÖZLEDİĞİNİZ MECMUA dana çıkarmıştır. (Kur anı Kerim rerciirae ve lebiri) Nitekim profesör Massignon, bizim bu Bu şebekenin eleba;ısı. sabıkalı kaldırımOmer Rıza Doğrulun eserıdir. Lslâm cıiardan «Uzun» namile İzak adında bir mühareketimizden bahisle Atatürkün, <O KADIN âleminde bugüne kadar bu derece açık eevidir. Arksdsşları ise Çolak Bohor ve îzak dâhi insanın» memleketi garb müstevüadlarında iki müsevidir. Müsevilerden mütebir tercüme ve tefsir yoktur. lçerisinde sinden nasıl kurtardığını anlattı. Bu meşeklol üç kişilik bu çete, muhtelif mağazaMODA ayrıca hakiki Hafız Osman yazısı Ut yanda «Türkiyeyi çiğnemek istiyenin lardan çaldıkları manifatura eşyalarını Gabir Kur'anı Kerim de vardır. 1208 bülatada Kuledibinde bir depoya yığmışlar ve arkasmda İngilizler vardı» cümlesi Aıab EDEBIYAT SAHASINPA MODEL yük sahife, nefîs cildli 15, çift cild buradan peyderpey cıkararak Anadoluya dinleyioileri olsun, garblı dinleyicilsri tU İSRIH îN BÜYÜK $AH£SEsürmüslerdir. Bir müddettenberi takib edilüzerine 17^ liradır. Peşin para yollıyanclsun acı acı tebessüm ettirdi. Tezi <İsmekte olan bu üç sabıkalı, dün suçüstü yaELİŞÎ HIDIR. 3 8VYÜK CİLTTE TAlardan posta ücreti alınmaz. lâm dünyasının Avrupa metodlarını alırkalanmışlardır. MAMLANDI. AÇK.MACERA, AHMED HAIİD KİTABEVİ ken kendi esaslarını kaybetmemesi» olan Sehir İKTİBASLAR haberleri Tarihte bir Asya Devri Kapatılan içkili yerler U C T M NALINA l l l l l I MIHINA Heyamola ile . gelecek yardım! açılmak üzeredir! Bunların sahibleri dün Vilâyete gelerek derd yandılar İstanbul vapurile gelenler Fransa Mektublan Pariste Türklere dair şayanı dikkat bir konferans TANRI BUYRUuU HEYECAN VE HAREKET POLU İİSIZ BİR K0MANPIR. * ARİF SOLAT JİTA8EVİ * Mensurat Malzemesi Avustralya Merino» Yünü E R G Ö N LTD. Gaiata, Çınar Hsn, Tel: 44087 profesör, İslâm âlemi için takib edilecsk tek hayırlı örnek diye Türkleri göste(di. Ve misali gene Türkiyeden vererek son yıliarda genç Türk münevverleri arasında «geçmişle bağları koparmadan, nasıl bir müsbet gelişme gördüğünü ?/nliittı. Bundan başka konferansta İslâm sanstı bahsinde gene Türkij'eyi misal gösteren profesör, Pariste çalınan «Y\ınusN Emre > oratoryosunu övdü ve bu münasebetle Yumıs Emre ve devri hskkında dinleyicilere kısaca malumat ver ve SANAT MECMUASIDIR Sayı: 1, Ocak I: 948 40 SAHİFE 50 KURUŞ İstanbul TAN Matbaası CUMHURİYEÎ Nüshan 10 kuruştuı AboneŞeraiti Blı «ylık 0ç •;>•• Alt> aylık Senellk ^ soo «^ an ı«» «00 • ısot • an» ttor t • D İK K A T Oazcttmlze fönrlerilen evrak 7* f m l erlilmesln lade olunmas. mesuJlyet kabu) > • t