22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 İkinciteşrin 1938 CUMHURİYET SON Düşunceler Müstemleke konferansı yakında Ispanyadaki harb IBaştarafı 1 inct sahtîedel ) Harb ve faşizme karşı mücadele yareleri bugün Valansiyayı bombardıman komitesi delegesi de öldii etmişlerdir. Bombalardan bir kısmı Li Madrid 3 (a.a.) Harb ve faşizme manda bulunan Ingiliz bandıralı Stan karşı mücadele evrensel komitesi delegesi burn vapuruna isabet etmiş ve gemiyi ba Bayan Dumay, dünkü bombardıman estırmıştır. Yaralanan tayfalar hastaneye nasında aldığı yaralardan bugün ölmüşkaldırılmıştır. tür. Valânsiya limanında bir toplanıyor Pirov'un Ingiliz gemisi batırıldı Müdafaa Nazırıseyahat Berlin'e bir yapması muhtemel Londra 3 (a.a.) Niyuz Kronikl gazetesinin Berlin muhabirinin almış olduğu bir habere nazaran Cenubî Afrika Ittihadı Müdafaa Nazın Pirov'un İngiltere, Fransa, Belçika, İtalya, îspanya ve Portekiz mümessillerinin de hazır bulunacaklan ve ruznamesini iptidaî maddelerin tevziile mütekabil emniyet zamânları meselesinin teşkil edeceği Amerika Ittihadı konferansında memleketini temsil eyliyeceğine dair Berlin hükumetine malumat verilmiştir. Doktorluğa giden sporculuk Yazan: Prof. M. ŞEK1B TUNÇ Zaman akışile beraber giden, onun gibi fasılasız ve mütemadi akan sporun gene ayni ritimde devam eden, her sabah kahvaltısmda karşınıza dikilen, nefes almak nedir bilmiyen nev'i şahsına münhasır bir edebiyatı olduğunu, buna en yabancı ve uzak kalmak istiyenler bile, artık çoktan öğrenmişlerdir. Meşhur maçlarda bu edebiyat, vakıalarla beraber yapılır, çok tatlı bir ses ve temiz bir îstanbul türkçesile evlerin içinde, bunlardan bihaber olanları uyandıracak bir munislikle, çınlamağa başlar. Onun yalnız edebiyatı yayılmaz, ayni zamanda ki tablara geçen, kitablar dolduran ve mekteblere sokulan bir tarihi ve hatta Manuel ve Trete'lere kadar çıkan, çeşid çeşid mezhebli, ilmî ve nazarî ders kitabları vardır. İlmin büyüden istihale ettiği söylendiği gibi yeni spor ilminin de «cambazlık» tan türediğj iddia olunur. Fakat tekâmülün basitten mürekkebe doğru tedricî ve fasılasız bir gidişi olduğuna inanmıyanlar ilmin büyüye, sporun cambazlığa bağlanmasını realiteye aykın görerek bunların yeni ve tam teşekküller, bütün halinde yeni bir organizasyon olduğunu söyler; ve bu telâkkiyi daha modern ve makul görürler. Çünkü bu telâkki ayni zamanda onların otorite ve haysiyetlerine de daha muvafıktır. Oyle ya, ilimle büyünün arasında hıçbir münasebet olmadığı gibi sporla cambazlık arasında da hiçbir münasebet kalmamıştır. Her ikisinin de kendilerine mahsus müspet mevzuları, objektif metod ları, cihanşümul kanunları vardır; böyle olmasaydı her ikisi de cihanşümul ola maz, örf ve âdetler gibi mahallî kalırlardı. Halbuki spor bütün dünyada ayni teknik, ayni haysiyet ve ayni gaye ile yapılmakta, ilmî eserler gibi metodik bir surette tenkid edilmekte ve ilim gibi günden güne ağır, fakat metin adımlarla ilerlemektedir. İlmin en elverişli ve ümidli talibleri gencler olduğu gibi sporun müridleri de genclerdir. îlmin dünyaca tanınan meşhur mütehassıslan varsa sporun da âlemşümul şampiyonlan yetişiyor. Hatta bunlar çok kere bütün şöhretleri gölgede bırakacak kadar yükseklerde seyredilen unutulmaz simalar haline gelmişlerdir. Çünkü rönesans, ilim, din ve san'at reformalarına teşebbüs ettiği halde spor reformasını unuttuğu veya beceremediği için bu unutkanlığını ancak bu tarzda bir hayranlıkla telâfi edebilirdi. Binaenaleyh burada bir hayranlıktan ziyade bir «günah affettirmek» ihtiyacı görülmek lâzım geliyor. Hakikaten de «beden» olmayınca «ruh» un ne manası kalır?... Sağlam ruh, muhakkak sağlam be dende olmuyor mu? Aksi takdirde ilmin yegâne mezhebi olan materyalizmin iflâs etmesi ve binnetice ilmin de güme gitmeji gibi korkunc bir akıbetle karşılaşmak tehlikesi yok mudur? Spor intibahı ve spor ilmi bizi işte bu tehükeden kurtardığı içindir ki bugün sönmiyen bir meş'ale halinde elden ele veriliyor ve bu meş'aleyi yükseltenler en büyük adamlar sırasına geçmek hakkını kazaınyorlar. Yeni fizik maddenin «cisim» yahud «beden» gibi bir kütle, tartılır bir varlık olmadığ.nı, varlıklarm birer kudret sistemleri olduğunu ve bu sistemlerdeki mekanizmaların eski fizik ve kimyanın asla tasavvur et mediği bir mahiyette olduğunu istediği kadar söyliyedursun. Gözle görülen, elle tutulan cismi bırakıp da henüz tekniği vücude getirilmemiş nazariyelere iltifat etmek pratik olmadığı gibi asırlarca mağdur kaldıktan sonra zaferini henüz idrak etmiş olan bir intibahtan şüphe etmenin sırası da değildir. Hayatın uzvî ve ruhî gelişmelerinde ve gudde ve vitaminlerin gün geçtikçe anlaşılan tesirleri de devam ededursun. İlmin en eski gözağrısı olan canım mekaniğin disiplinli ve iradeli tesirlerile sülün gibi vücudler yapmak, onun yanında bir de semizotu bulunmasına rağmen semizleri eritmek suretile bir «hastahk» ın önünü almak mümkün olduktan sonra daha ilerisini, daha incesini düşünmek bir lüks değil midir? Fazla olarak şişmanlık, gıda maddelerinin birikmesinden ibaret basit bir hâdise olduktan sonra bunu yakmanın çarelerine bakmaktan başka ne yapılabilir? Bunun için bol oksijen almak ve bul hareketler yapmak ve bilhassa spor mütehassıslarına müracaat ederek onlarm yürümek hakkındaki «kanaat» lerinc' istifade ederek ona göre hareket etmek kâfi değil midir? Doktorlar yalnız verem istidadında olanları şişmanlatmakla uğraştıkları için zayıflatmayı tababetin «serbest bir şubesi* olan spor mütehassıslarına bırakmakla işlerini hafifletmiş, belki de güçhalle te min ettikleri şişmanlığı eritmekten korktukları için bunu «serbest doktorlar» a bırakmayı tercih etmişlerdir. Yalnız bu serbest doktorların doktorluk diplomaları ve bunları alırken yapılması lâzım gelen yeminleri varsa ayni zamanda, velev ki bir şişmanı zayıflatmak gibi ehemmiyetsiz bir iş için olsun, imzalı ve binnetice mes'uliyetli bir reçete vermeleri lâzım gelmez mi, Bu mes'uliyeti en evvel doktorların istemeleri ve bunun için seslerini yükseltmeleri icab ederken büyük bir vakar ve tevazula sustuklarına göre mesele çok basit, belki de bedihî olacak br!.. Öyle ya, bütün mesele birkaç kilo yağı eritmekten ibaret olduktan sonra bunu kim olsa tavsiye edebilir ve kanaatine göre bir hareket rejimi de gösterebilir. Nerede kaldı ki bunu yapanlar, vücudün her bir adalesinin bütün mekanizmalarını bilen ve onlara bu geniş ve derin vukuflarile istedikleri zoru vererek her türlü fazlalıklan atacaklarına emin olan serbest spor doktorlan olduktan sonra ortada hiçbir mesele yok demektir!... A\Iah versin!.... IHEM NALINA MIH1NA Harb tersanesi 1 ! üyük Şef, Atatürk, Büyük Millet Meclisinin yeni içtima yılını açan nutuklarında donanmaınızın takviye edileceğini müjdelediler. Genc ve kıymetli arkadaşım Nadir Nadi, dünkü başmakalesinde, Cumhurreisimizin nutkundan ilham alarak donanmamızdan bahsetti. Bugün de, ben, Ulu Önderin nutuklarındaki başka bir müjdeden bahsetmek istiyorum. Nutukta, şöyle kısa, fakat son derece mühim bir cümle var: «Bu sene Gö'lcük harb tersanesinin inşasına başlanacaktır.» Bir ticaret gemisi taarruza uğradı Ebre'ye doğru Burgos 3 (a.a.) Sierra Cabbes ve Sierra Pandolsdan aşağı inmekte olan Franko uvvetleri, Ebre'ye doğru ilerle mektedir. Bazı noktalarda Frankist kuvvetleri, Ebre'ye, iki kilomerteye kadar yaklaşmışlardır. îleri hareket devam etKromer tahlisiye gemisi, halihazırda mektedir. terkedilmiş olduğu zannolunan KartajeBurgos hükumeti ile Danimarka na mürettebatından on kişiyi almıştır. arasında Hâdiseyi Ingiliz memurlarına bildirmiş Burgos 3 (a.a.) Burgos hükumeolan Monkud vapuruna göre Kartajenatile Danimarka arasında mümessiller teya taarruz etmiş olan harb gemisi, îspanyol cumhuriyetçilerinin elinde olan ge atisi için müzakereler yapılmışhr. Burgos, milerdendir. Maamafih, mütearrız ge mütekabil bir seyrisefain serbestisi elde minin hakikati halde Frankist'lerin bir etmiştir. Küba sefaretine iltica edenler gemisi olduğu söylenmektedir. Londra 3 (a.a.) Röyter ajansınm Avam kamarasında istizah yapıldı istihbaratma göre Madrid'deki Küba seLondra 3 (Hususî) Bahriye Neza faretine iltica etmiş olan 150 kişi, Ganreti müsteşarı Avam Kamarasının bugün diya'ya gönderilmiştir. Bu eşhas, yarın kü celsesinde meb'usların suallerine ce oradan Hood adındaki harb gemisine bindirilerek Marsilyaya gönderilecekler vab vererek demiştir ki: « Şimal denizinde bir îsp^nyol kru dir. Esirler mübadele ediliyor vazörü tarafından diğer bir îspanyol ticaLondra, 3 (a.a.) lyi haber alan ret gemisine taarruz edilmiştir. Hâdise Ingiliz karasulan haricinde cereyan etti menbalardan bildirildiğine göre, bugün ğinden, Ingiliz donanma?uım müdahalesi Barselon ve Burgos makamlan arasında 150 esir teatisi yapılmıştır. mevzuu bahsolamaz.» Londra3 (a.a.) Dün öğleden sonra Şimal denizinde bir Frankist harb gemisinin taarruzuna uğrıyan vapur, îspanyol cumhuriyetçilerinin Kantabriya adındaki vapurudur. Pirov'un Berline gitmesi ihtimali Londra 3 (a.a.) Cenubî Amerika İttihadı Millî Müdafaa Nazın Pirov, dün öğleden sonra Makdonald ile görüşmüştür. Pirov'un bugün müstemlekeler mese lesi hakkında görüşmeler yapacağı tah min edilmekte ve mumaileyhin bu meseleyi Berlinle görüşmek tasavvurunda olduğu söylenmektedir. Belçika Başvekilinin beyanatı Brüksel 3 (Hususî) Başvekil Spaak müstemleke meselesi hakkında beyanatta bulunarak şunları söylemiştir: « Kongo üzerindeki haklarımız münakaşa kabul etmez. Belçika, tahtı emrindeki bütün kuvvetlerile Kongo'yu müdafaa edecektir. Bizim için müstemleke meselesi diye bir mesele mevcud dğildir.» Amerikada intihabat Yugoslavya ile hazırlığı İtalya arasında... Ticaret müzakerelerine büyük ehemmiyet veriliyor Belgrad 3 (a.a.) Yugoslovenski Kurir'in Roma muhabiri, İtalya ile Yugoslavya arasında bugün ticarî müzakere lere başlanacağını haber vermektedir. Bu müzakereler, en az, on gün devam edecektir. İtalyan iktısadî mehafilile resmî ttalyan siyasi mehafili, bu görüşmelere büyük bir ehemmiyet atfetmektedirler. Ayni muhabirin öğrendiğine göre, Hariciye Nazırı Kont Ciano, îtalyanın ticaret siyasetini idare eden zevatm hali hazırda Yugoslavya ile olan ticarî mübadelelerin salâh bulmasım arzu etmekte olduklarmı beyan etmiştir. kısmî RusMançu hududu boyunda bir hâdise Bir Rus müfrezesi iki Japon askerine taarruz etti Tokyo, 3 (a.a.) Röyter ajansı tebliğ ediyor: Bu ayın birinci günü Manculi yakınında vukua gelmiş olan yeni bir hudud hâdisesi dolayısile Japonya ve Mançuri makamatı Moskova hükumeti nezdinde şiddetli protestolarda bulunmuşlardır. Bu hâdise esnasında Sovyetlerin bir süvari müfrezesi, hududu geçerek bir Japon zabitile iki Japon askerine taarruz etmişlerdir. Mümessil ve Ayan mecli?1erinin azası degişiyor Vaşington 3 (a.a.) Ruzvelt saat 13 te Havdpark'a hareket edecektir. Reisicumhur, mümessiller meclisinin ve âyan meclisi azasınm üçte birinin tecdidi için 8 ikinciteşrinde yapılacak intihabatın neticelerini öğrendikten sonra Vaşington'a dönecektir. Hul reis seçildi Vaşington 3 (a.a.) Amerika İttihadı Birliği hükumetleri meclisi, Hul'ü ittifakla riyasete intihab etmiştir. Radyo fiatlarınm tenzılı duşunuluyor Ankara, 3 (Telefonla) Yeni telsiz istasyonunun faaliyete geçmesi üzerine hükumetçe radyo fiatlarınm ucuzlatılması yolunda esaslı tctkiklere başlanmıştır. Bu tetkiklerde yerli radyo imali ciheti de derpiş edilmekte ve satışların bir inhisar şeklinde idaresinin muvafık olup olmıyacağı hususu araştırılmaktadır. Yeni zırhldar yapılacak Vaşington 3 (a.a.) Bahriye Ne zareri, herbiri 70 milyon dolar kıymetinde dört aded 35,000 tonluk zırhlının hususî tezgâhlarda inşası için bir takım teklifler almıştır. Bu dört zırhlı, yaş hududuna varmış olan dört cüzütamm yerine kaim olacaktır. Yeni zırhlıların sürati 25 mil olacaktır. Hepsinde 16 pusluk dokuz top, tayyare dafii toplar ve tahtelbahir hücumlarına karşı kullanılacak cihazlar bulunacaktır. Balkanlarda müşterek ticarî münasebetler Atina içtimamda bir program hazırlandı Atina 3 (a.a.) Atina ajansı bildiriyor: Balkan Antantı istişarî ekonomik konseyinin son toplantısmda verilen karar mucibince 25 teşrinievvelden 29 teşrinievvele kadar Atinada toplanmış olan Balkan Antantı dış ticaret ofisleri kon feransı, dört milletin ekonomik teşekkülleri, dış ticaret ofisleri ve diğer buna benzer organizasyonları arasında bir teşriki mesai plânı hazır'.amıştır. Keza konferans, dört memleket ara sında esasen mevcud ticaret münasebet leri veriminin arthrılması maksadile tüccar arasındaki teşriki mesai vasıtalarile de meşgul olmuştur. Bu program, dört memleket hükumetleri tarafından kabul edilir edilmez tatbik edilecektir. Radyo Parinin açıkgözlüğü Ingiliz parlamentosu salıya açılıyor Kral, o gün açış nutkunu irad edecek Londra 3 (a.a.) Kral ve Kraliçe bugün Sandringham şatosundan Londraya döneceklerdir. Kral, yarın hususî devlet konseyine riyaset edecek ve yeni nazırların yeminini kabul eyliyecektir. Kral, salı günü parlamentonun açılış nutkunu okuyacaktır. Kral ve Kraliçe, 15 teşrinisanide, Romanya Kralı Karol şerefin büyük bir ziyafet vereceklerdir. Diğer tarafian öğrendiğime göre radyo Pari istasyonunun bize aynlmış olan uzun dalgadaki mevkiin üzerinde çalışması dolayısile Fransa nezdinde teşebbüsatta bulunulmuştur. Daha önce Türkiyede zayıf istasyonlar çalıştığı sırada radyo Pari kendisine tesir eden neşriyattan sıyrılmak için ıstasyonu kaydırmıştır. Vaziyet, kuvvetlı Türk istasyonunun meydana çıkmasile anlaşılmıstır. Radvomuzun neşriyatı sırasında işitilen düdük sesi bundan ileri gelmektedir. Dahiliye Vekâletinde yeni bir büro kuruldu Çemberlayn hasta Londra 3 (a.a.) Hafif bir rahat sızlık sebebile Başvekil Çemberlayn, bu akşam hava müdafaa işini müzakere edecek olan Avam Kamarası toplantısına iştirak eyliyemiyecektir. Meksika hükumeti de Yahudileri istemiyor Meksiko 3 (a.a.) Muhaceret idaresi, Orinoco vapurundaki 21 Yahudinin karya çıkmasına mâni olmuştur. Diğer taraftan ayni idare geçenlerde menîlekete gelmiş olan bir çok Yahudiyi vapura bindirmiştir. Vapur, Avrupaya dönecek tir. „ Sıhhat müdürleri arasında Ankara 3 (Telefonla) Manisa sıhhat müdürü Rifatla Denizli sıhhat mü dürü Hüsnü becayiş edildiler. Sıhhiye müfettişlerinden Nazif ikinci sınıfa terfi etti. Polonya ile yapılan ticaret muahedesi Almanya ile yapılan anlaşmanın tatbikı Ankara 3 (Telefonla) Almanya ile Ankara 3 (Telefonla) Polnya ile ticaret müzakerelerine devam edihyor. aramızdaki son anlaşmanın tatbikatma Anlaşmanın bugünlerde imzalanacağı ü memur olacak heyetimiz teşkil edilmişmid edilmektedir. tir. Bugünlerde faaliyete geçecektir. Ankara, 3 (Telefonla) Dahiliye Vekâletinde geçmiş senelerin müdevver eski evrakm tasnifi için bir büro kurulmuştur. Büro Müsteşarlığa bağlı olacak ve bir şefin idaresinde sekiz memur, iki daktilodan müteşekkil bulunacaktır. Büro şefliğine Nüfus Umum Müdürlüğü şube müdürlerinden Sabri Koryürek tayin edilmiştir. Eski evTakın tasnifi adını almış İşte en büyük hatamız. Biz bu hatayı olan büro Vekâletteki eski evrakı tetkik, en kısa bir zamanda tashihle mükellefiz. taritıî kıymeti haiz olanlarını tefrik edecek, Muhiddin Üstündağ belediyecilikten Kb'ylü ile konuşmalar geri kalanları ise talimatnamesine göre im hiç anlamıyan bir adam olabilir. Bu, IsZiraat Vekâletince her perşembe günü ha edTektir. tanbul Belediyesinin felce uğramasını munta7aman saat 19 da radvoda köylü ve Orman harita dairesi icab ettirecek bir sebeb değildir. Ben, sıze çiftçi ile günün n^v''an üzerinde bir koburada kat'iyetle söyliyebilirim ki, Mukurulacak nu'tna vaDilacakbr. Konuşmalar üç kişi aAnkara 3 (Telefonla) Fotoğramelri hiddin Üstündağı meselâ Paris Belediyerasında karsılıklı manakaşa şeklinde olausulü ile orman haritalarının yapüma sinin başına getirseler ve kendisine Paris cak ve netice dördüncü bir şahıs tarafınsını temin maksadile Ziraat Vekâletine Belediye reisinin malik olduğu bütün hakdan bu münakaşanın verdiği müşterek bir bağlı bir orman harita dairesi kurulması ları aynen verseler, Paris şehrinin umumî kanaat olarak söylenecektir. Bu görüşmehakkında bir kanun projesi hazırlan ahenginde hiçbir aksaklık görülmiyecekyi radyoda takib edecek alâkadarların Ve mıştır. Proienin ihtiva ettiği esaslara tir. Çünkü Parisin umumî gidişini idare kâlete vollıvacaklan mütalealara gene bü göre Ziraat VekSleti Orman genel ko eden kuvvet bir adam veya bir makamtün alâkadarlarca ve mektubla veya mü mutanlıŞına baSh bir orman harita dateakıb radyo görüşmesinde cevab verile iresi kmulacaktır. Daire reisi Tümko dan ziyade o şehri yaratan Fransız medecektir. mutanı salâhiyetini haiz bulunacaktır. niyetinin bütünlüğüdür. Orman harita dairesinin memur ve Peki, ya İstanbul? Onun derdine nereZiraat Vekaleti alâkalı Vekâletlere bu müstahdemleri vaz:fe dolavısile askerî den çare bulacağız? neşriyattan b^lkın haberdar edilmesini rimahkeme kanunu ile askerî ceza kanııDerdin mahiyetini anlasak, şimdilik ca etmi?tir. Önümüzdeki perşembe günü nuna tâbi olacaklardır. Bu kanunun neşbize kâfidir. yamlac?V konuşmanın mevzuu şudur: rinden sonra harita genel direktörlü ' NAD1R NAD1 1 Adanaya gönderilmis mütehas ğünden aynlmış olan miitehassıslarm sıs heyetin son vaz'iyet hakkında verdiği orman harita dairesinde calısmaları haBir Çin heyeti Ankarada rita genel direktörlü sünün muvafakatiranorun hulâsası. ne ba&lı olacaktır. Haritalar fennî e^asAnkara 3 (Telefonla) Çin müslü 2 Adanada ve diğer mıntakalarlara göre yapılacak ve bu esasların tat manları namına hareket ettiklerini söyda pamuk vaziyeti ve piyasa. bikma aid fennî esaslan murakabe ve 3 Plavland mı, ak ala mı, yerli kontrol harita genel direktörlüğünün liyen beş kişilik bir heyet Irak ve Mısırda konferanslar verdikten sonra mem koza mı? Hep birlikte ise mıntakalar i salâhiveti dahilinde bulunacaktır. tibarile her birinden ne nispette almalı, İdarî ve fennî işlerine merrrur ve müs letemize gelmişti. Birkaç gündür An4 Maliyeti düşürmek, randımanı tahdemlerinin tayin ve çalışma usulle karada bulunan Çinli heyet burada da arthrmak icin amelî çareler nelerdir, rine aid esaslar Ziraat Vekâletince tes bir konferans vermek üzere hükumete 5 Netice. bit olunacaktır. müracaat etmiştir. Donanma ile harb tersanesi birbirinden ayrılmıyan, birbirini tamamlıyan iki millî müdafaa unsurudur. Bu itibarla «tersanesiz donanma olmaz» demekte hata yoktur. Nitekim, bizde, son asırda esaslı bir tersane olmadığı için, kuvvetli bir donanma da mevcud olamamıştır. Tersanesiz donanmayı köksüz ağaca benzetmek yanlış değildir. 1571 de bizim «İnebahti» Avrupalıların «Lepante» adını verdikleri meşhur deniz cenginde, Türk donanması, sırf kumandanının hatası yüzünden yenilmiş, hemen hemen bütün gemilerimiz yanmış veya düşmanın elıne geçmişti. Fakat, Türk tersaneleri, bir yıl içinde yeniden muazzam bir donanma yaptılar. Bu donanma ile denize çıkan Türk Amiralı Kılıc Ali Paşa, tekrar Akdenize hâkün oldu. Donanma, büyük bir muharebeyi ve kendini kaybetmiş, fakat tersane, bir sene içinde, deniz hakimiyetini tekrar kazanmiştı. Harb tersanesi olmıyan bir devlet, ecnebi memleketlerin tezgâhlarında bir donanma yaptırabilir amma böyle bir devletin deniz silâhları bakımından istiklâli yoktur. Bunun en acı misalini biz, Büyük Harbin başlangıcında gördük. Yaptırılması için Türk kızlarının güzel saçlarını bile feda ettikleri harb gemilerimiz, en buhranlı bir zamanda musadere edildi. Milyonlarca altın liraya mal olan zırhlılar elden giderek memleket silâhsız ve müdafaasız kaldı. Eğer, meşrutiyet idaresi, 1908 de teessüs eder etmez, bir tersane kurmuş ve bu gemileri orada yaptırmış olsaydı, 1914 te ne gemilerimiz, ne de milyonlarımız giderdi. Gölcük harb tersanesi, bizim büyük bir eksiğimizi tamamlıyacak, Türkiyenin deniz silâhları istiklâlini temin edecektir. Başvekil Celâl Bayar, 19 eylulde matbuata bildirdiği dört senelik üçüncü endüstri programinda, ticaret gemilerimizi mcmlekette yapmak üzere, istanbul tersanesinin mükemmel bir hale getirileceğini de müjdelemişti. Ayni müjdede, bir motör fabrikasının kurulacağı da vardı. Gölcük harb tersanesi, îstanbul ticaret tersanesi ve motör fabrikası... Bunların üçünün de anası, hiç şüphesiz, Karabükte kurulan demir ve çelik sanayiidir. Türk demiri, Türk çeliği, Türk motör fabrikası, Türk tersanesi; Türk mühendisinin, Türk ustasmm ve Türk işçisinin elile yüzde yüz Türk harb ve ticaret gemisini yapacaktır. Bu tersaneleri inletecelc ilk cekiç sesleri Türk denizcilik âleminde yeni bir saadet devrinin yeni bir bayramın selâm topları olacaktır. Atatürkün nutku, bu güzel günlerin IBasmakaleden devam) müjdecisidir. lediyecilik fikri henüz kemalini bulamamıştır. Topluluk nizamını koruyan kanunlarımız henüz on altı yaşında olmalanna rağmen eskidirler ve vaziyet böyle olunca, herhangi bir işin müspet bir şekilde neticelenebilmesi için bütün ümidlerin tek bir ferd üzerine toplandığı görülmektedir. Kabahat kimde? Kaptan cemiyetindeki son istifalar Fevkalâde toplantı çok münakasalı oldu Bundan on beş gün evvel kongresini yapıp yeni idare heyetini seçen Türk Kaptan ve Makinistler cemiyetinde dün yeniden ve fevkalâde bir kongre yapılmıştır. Toplantımn sebebi, idare heveti reisi Sevketle umumî kâtib Kâzım Güney ve aza makinist Nuri Öketin istifaları üzerine hâdis olan vaziyettir. Çok münakasalı bir seklde dört saat devam eden bu içtimada istifalar kabul edlimiş, birinci reisliğe ikinci reis Cumhuriyet süvarisi Süreyva Gürsu, ikinci reisliğe Havri Güneder. umumî kât : bliğe de Süheyel Pevker secilmislerdir. Terfi eden gümrük müfettişleri Ankara 3 (Telefonla) Gümrük ve İnhisarlar müfettiş muavinlerinden Mehmed Kemaleddin, Şevket, İbrahim, Bahaeddin, Mehmed Sadi, Mustafa Şehab ve Mahmud îzzeddin dördüncü sımf gümrük müfettişliğine terfi ettiler. îzmir Belediye reisliği Izmir 3 (Hususî muhabirimizden) Belediye riyasetine müttefikan Behçe»1» Uz seçilmiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle