Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 kalıntılar, Beldibi’nin kuzeydoğu yamaçlarında Asartepe’de görülüyor. Değişik uygarlıkların bölgedeki hakimiyetinin ardından, 1522’de 100 bin kişilik ordusuyla Rodos’a sefer düzenleyen Kanuni Sultan Süleyman, Marmaris’i de imparatorluk sınırlarına katıyor. Başarıyla sonuçlanan sefer dönüşünde de bugüne kalan kaleyi yaptırıyor. Pek çok turizm beldesi gibi 1980’li yıllara dek balıkçı ve süngerci kasabası olarak varlığını sürdüren ilçe, turizmle birlikte şimdi bambaşka bir görünümde. Antik kalıntılar Tarihinden başlamışken, ilçe sınırlarındaki antik kentleri sıralamakta yarar var. Physkos, Amos (Hisarönü, Turunç), Bybassos (Hisarönü), Kastabos (Hisarönü), Syrna (Bayır Köyü), Larymna (Bozburun), Thyssanos (Söğüt), Phoenix (Taşlıca), Loryma (Bozukkale), Kasara (Serçe Limanı), Kedrai (Sedir Adası), Euthena ve Amnistos (Karacasöğüt), Karya döneminden kalan küçük antik kentler. Ancak bu konuda fazla beklenti içinde olmamak gerekiyor. Çoğunda, bugüne ulaşabilen kalıntılar, kale ve sur parçalarından öteye geçmiyor. Tarihi kalıntılar konusunda İyilik Kayalıkları Arkeoloji Parkı, meraklıları için önerilebilir. İlçe merkezini dolaşmaya Marmaris Kalesi ve Müzesi’nden başlayalım. 1. Dünya Paylaşım Savaşı sırasında Fransız gemilerinin toplarıyla dövdüğü kale, 198090 yılları arasında restore edilmiş ve müze olarak hizmete açılmış. Müze, sezon boyunca pazartesi dışında her gün 08.3012.00 ve 13.0017.30 saatleri arasında ziyarete açık. Hafıza Sultan Kervansarayı ve Bedesten merkezde görülebilecek yerlerden bazıları. Marmaris çarşısı, turizmin tam anlamıyla bir sektör olduğunun kanıtı gibi. Pazarlık yapmayı ihmal etmezseniz, dönüşte yakınlarınıza hem bir ‘‘tatil kanıtı’’ hem de güzel bir hediye götürebilirsiniz. Güney Ege’nin en büyük yat limanının hemen devamındaki restoranlar, özellikle yabancı turistlerin akınına uğruyor. Ancak aralarında daha yerel tatlarla hizmet verenleri de var. Burası için akşamüstü saatleri ideal. Günbatımı eşliğinde yenen yemekten sonra dilerseniz hemen arkadaki barlar sokağında eğlenceye dalabilirsiniz. Buradaki barlar, özellikle HAVARYU’SUN MARMARİS’İM Mehmet Emin Berber M armaris’in 25 yıl öncesini bilenler, eski Marmaris’e özlem duyarlar umutsuzca. Bu süre içinde betona ve çarpık yapılaşmaya teslim ettiğimiz Marmaris’i yeniden eski günlerine döndürmek olası mı? Kıyılardan başlayan ve kızılçam ormanları ile bütünleşen zümrüt yeşili narenciye bahçeleri yok artık. Marmaris ovası adeta bina yığınına döndü. Etrafını çevreleyen kızılçam ormanları ise giderek azalıyor. Altın mavisi denizinde oynaşan balıklar ile geceleri lüks ışığında elinizle tutup sepetlere attığınız ahtapotlar çok uzaklara gittiler. Kent kirlendikçe onlar da diğer deniz canlıları gibi Marmaris’ten uzaklaştılar. Yalnızca deniz canlıları değil buradan uzaklaşanlar. İlçenin ‘‘cennet’’ olduğu yıllarda burayı gören ve ‘‘Ah burada bir evim olsa da, ömrümün geri kalanını burada yaşasam’’ diyerek Marmaris’e yerleşen yerli ya da yabancılar da artık kalıcı gibi görünmüyorlar. Görüntü ve gürültü kirliliği insanları daha bakir alanlara kaçmaya zorluyor. Çünkü Marmaris, artık eski Marmaris değil. Çok genç yaşta kaybettiğimiz, Marmaris’te doğup büyüyen Erdoğan Çokduru da Marmaris’in yeni durumunu, ‘‘Sen de vurgun yemişin belden yukarı’’ dizeleri ile tanımlıyor bir şiirinde. Umutsuzluk yok Yukarıda dile getirilenler sizi umutsuzluğa düşürmesin. Çünkü, Marmaris’i Yalancıboğaz ile İçmeler arasında bir yer olarak düşünürseniz, yanılgıya düşersiniz. Çünkü, Marmaris’te 1520 dakika içinde, ya bütün ve Ege ve Akdeniz’e hakim çam ormanları ile süslü bir zirvede, ya da henüz bakirliğini kaybetmemiş ıssız bir koyda bulabilirsiniz kendinizi. Çetibeli’nde çağlayan sesi ile, Çamlı da asırlık çınar ağaçları altında, Turgut’ta bir cenneti anımsatan Turgut şelalelerinin gizemli görüntüsünde duyduğunuz