Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
KAPAK 11 edeceği bir yer. Konaklamak için de birkaç motel bulabilirsiniz. Bunu tercih ederseniz, Marmaris’in gece manzarasının en güzel göründüğü yerde olduğunuzu anlayacaksınız. Marmaris’ten bakınca gerçek gibi görünen, ancak yanına gittiğinizde ‘‘yalancı’’ olduğunu fark edeceğiniz boğaz, yine bir yanılsama olan Cennet Adası’na bağlanıyor. Çünkü burası da aslında bir yarımada (Nimara yarımadası). İlçeden kalkan tur tekneleri gidiş veya dönüşte buraya mutlaka uğruyor. Ancak dilerseniz, merkezden yaklaşık 8 kilometre uzaklıktaki Yalancı Boğaz’a aracınız veya dolmuşla gidip, yürüyerek Cennet Adası’na çıkabilirsiniz. Doğayla iç içe bir yürüyüş güzergahı, ? EGE’NİN İMBATI Serdar Kızık serdarkizik?cumhuriyet.com.tr Sarı Mehmet, Kütük ve Hayatlı Burunları, Keçi Adası ile İnceburun Feneri, Yazih Kaya, Baca Mağarası, Abdi Reis, Aksu ve Kadırga Koyları biçilmiş kaftan. Cip safari turları da hem eğlence, hem de karadan keşif için farklı bir alternatif. Marmaris merkezinde olduğu kadar yakın yerlerde de gününüzü geçirebilirsiniz. Marinayı geçtiğinizde Günnücek piknik alanında kendinizi bulacaksınız. Burada hem plajdan yararlanabilir, hem de piknik yapabilirsiniz. Bu arada parfümcülükte kullanılan sığla (günlük) ağaçlarının sarhoş edici kokusu size eşlik edecektir. Yalancı boğaza giden yolun yaklaşık üçüncü kilometresinde karşınıza Aktaş çıkacak. Plajda ince kum sevenlerin tercih TURUNÇ’TA MAVİ CÜMBÜS Ansızın karşınıza çıkan güzellikler, daha çarpıcıdır. Etkisi güçlü olur, doğal olarak coşkusu da. En gözde beldelerim böylesi benzer etki yapmıştır, tıpkı Turunç gibi... Marmaris çıkışı, İçmeler’i geride bırakıp, döne dolaşa, kıvrıla kıvrıla, zeytin, sandal ve çam ağaçlarının, amber ve kekik kokularının arasındaki tırmanışın doruk noktasında, olanağınız varsa eğer, hemen yokuşu inmeyin, durun... Önde eşsiz bir koyun, benzersiz bir manzaranın güzelliğine bırakın benliğinizi. Palamut, Eren, Yumru ve Mersinli tepelerinden, arka planda Ege’yle Akdeniz’in birbirine kaynaştığı sulardaki adalara, Aksaz Körfezi’ne, Ekincik Koyuna, Dalyan Deltası ve İztuzu Plajı’na, Göcek’ ten Fethiye’ ye uzanan koy ve burunları, muhteşem manzaranın keyfini çıkarın. ‘‘Mavi, bu kadar çok mudur yeryüzünde?’’ diye şaşırın biraz. Turkuvazdan laciverde kadar uzanan yolculukta, bu rengin dinginliğinden, bütün duyguları ayağa kaldıran baş döndürücü, anarşist yanına tanık olun. Bu cümbüşte, derinlik sarhoşluğunun denizlere dalmadan da yaşandığını duyumsayın. Bırakın başınız dönsün biraz, çamların uğultusunu, rüzgarın bedeninizi okşayışını sevin. Bu mola, belki bir yaşam boyu hafızanızda yaşayacaktır çünkü... İnelim aşağıya... Turizmden söz ederken, her ne kadar koyun en sağında ağaçların arasına saklanmaya çalışılan çok katlı beton oteli saymazsak Turunç, genel yapısıyla konaklama ve yiyecek içecek tesisleriyle, alçakgönüllüdür, dingindir... Eğlence açısından bakarsak yüksek tempoyu arayanlara uymaz kısaca. Mütevazıdır. Ses kirliliğinden eser yoktur. Dinlence içindir... Aslında bu yönüyle dünyada değişen turizm eğilimlerine de uygundur. Sırasıdır bu konuya değinmenin. Artık insanlar yıllık dinlencelerini çok katlı, beton blokların arasında, tesisten çıkmadan, yiyip içip yatarak, biraz deniz, kum ve biraz güneşle geçirmek istemiyor. Bir kere bozulmamış, yağmalanmamış, talan edilmemiş doğa parçası arıyor. İkincisi bölgenin özgün yapısını, insanını, kültürünü, çevresini, doğal güzelliklerini tanımaya çalışıyor. Bugün bu gerçeği algılayanlar, yerel yöneticiler beldelerini, bölgelerini korumaya özen gösteriyor. Asıl olanın insandoğa çatışması değil, uyumu gerçeğinden hareket ediyor. Tıpkı Turunç’un Ali Fuat Fidan başkanlığındaki yerel yönetimi gibi. Hal böyleyken dünyaları, ufukları dar, doğaya, insana ve onun geleceğine saygı duymayanlar, tutup ülkenin güzelim koylarını betonlaştırmaya yağmaya girişiyor. Yazık... Turunçlar giderse hepimiz biraz daha eksileceğiz...