Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
26 R İstanbul Boğazı’nın bekçisi U M E L İ F E N E R İ Yazı ve fotoğraflar Serkan Süslü stanbul Boğazı’nda Rumeli yakasının İ Karadeniz’le birleştiği son noktada yer alan asırlık bekçi Rumeli Feneri ve hem denizcilere yol göstermeye hem de şehirden kaçmak isteyenlerin uğrak yeri olmaya devam eder durur... Karadeniz’den İstanbul’a giren ve Marmara’dan Karadeniz’e açılan gemicilere 150 yıldır tüm ihtişamıyla yol gösteren Rumeli Feneri, kendi adıyla anılan şirin bir balıkçı köyündedir. Fener, özellikle Avrupa yakasında oturan ve kalabalıktan kaçmak isteyenlere birçok alternatif sunuyor. Öncelikle balık sevenlerin uğrak yerlerinden biri. Rumeli Fener’inde mangal sefası yapmak da ayrı bir zevk. Sarıyer’den 12 kilometrelik yolculukla ulaşılan Fener köyüne, Rumeli FeneriKilyos yönünde tabelaları izleyerek gidiliyor. Kurtuluş Savaşı yıllarında bucak merkezi olan Rumeli Feneri’nde yaşayanların çoğu Rum’muş. Mübadele sonrası Rumlar gidince özellikle Karadenizliler buraya yerleşmiş. Köylülerin hemen hemen hepsi balıkçılık yapıyor. Avrupa yakasının en kuzey ucundaki Rumeli Fene ri, 1856 yılında Fransızlar tarafından yapılmış. Ülkemizde içinde yatırı olan tek fener Rumeli Feneri’nin yapılışı da bir hayli ilginç. Bir inanışa göre 1856 yılında Fransızlara tanınan imtiyazla Rumeli köyünde bir fener yapılmak istenmiş. Fransızlar feneri inşa etmiş ama fener kısa sürede yıkılmış. Aynı yere bir fener daha yapılmış. Bir kez daha yıkılmış. Oradan geçen yaşlı bir kadın, Fransızlara burada bir yatır olduğunu, korunmazsa tekrar yıkılacağını söylemiş. Bu sözden sonra Fransızlar, yaptıkları son feneri, içindeki türbe haline getirerek yeniden inşa etmişler. Fener bu sefer yıkılmamış. Rumeli Feneri’nde yaşayanların anlattıkları diğer bir rivayete göre, yedi yerde kabri olan Sarı Saltuk’un hangi mezarda yattığı bilinmiyormuş. Rumeli Fenerliler, Birinci Dünya Savaşı’nda bir bombardıman sırasında, bütün köyün yandığını, köylülerin kaçtığını, ancak fenere hiçbir şey olmadığını söylüyor. Ayrıca Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde de bahsettiği Sarı Saltuk’un türbesi burası. Bu anlatılanlarında etkisi olsa gerek, yerli ve yabancı turistler tarafından da büyük ilgi görüyor. Nasıl gidilir? Rumeli Feneri’ne gitmek için önce Sarıyer’e gelmek gerekiyor. Sarıyer’den Rumeli Feneri’ne gitmek için iki seçeneğiniz var. Birincisi aracınızla gideceksiniz önce Sarıyer’e oradan kavağa uğrayarak levhaları takip edip gidebilirsiniz ya da Sarıyer’in üst tarafında bulunan Maden Mahallesi’nden de gidebilirsiniz. Bu yoldan giderken boğazın muhteşem manzarasına doyamayacaksınız. Sarıyer’den İETT otobüsleri de fenere bu yoldan gidiyor. Rumeli Feneri’ne akşam geç saatlerine kadar otobüs seferleri var.