Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 Çiçek Pasajı’nı 20. yüzyılın başında İstanbul’un ünlü bankerlerinden Hristaki Zoğrafos yaptırdığında adı “Cite de Pera”ydı ve bir iş merkeziydi. Yazı ve fotoğraf ADIM ADIM İSTANBUL Turgay Tuna stiklal Caddesi’ndeyiz... Gene eklektik, neoklasik unsurlarla süslü, girişi kemerli bir yapının önündeyiz. 1923 yılından beri film gösterimlerine devam eden ünlü Alkazar Sineması burası. 1930’lu, 40’lı yıllarda kovboy ve Frankeştayn türü korku filmleriyle ünlenmiş, 1960’larda ünlü tiyatrocu Ayfer Feray ve grubuna ev sahipliği yapmış, 1970’li yıllardan sonra da “Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak”, “Beş Atış Yirmi Beş” türünden seks filmleri girdabına kapılmış Alkazar Sineması. Ama 20 yıla yakın bir süredir İstanbullulara kaliteli filmler sunan bir sinema burası... Geçmişte onun tam karşısında yer alan Saray ve Lüks sinemaları, Alkazar gibi şanslı olamamışlar. Yerlerinde yeller esiyor şimdilerde. Birkaç adım sonra, Yeşilçam’a inen Emek Sineması Sokağı’nın önünde buluyoruz kendimizi. Benim gibi 50’li yaşlara merdiven dayamış bir İstanbullu için, afişlerden aylarca inmeyen “West Side Story” filminin düşlerde takılı kalmış değerli anısı olan bir sinema burası... 1924 yılında açılan sinemanın asıl adı Melek. Perdenin iki yanında yer alan nişlerde, o zamanlar iki büyük melek tablosu asılıymış, zaman içinde tablolar yok olup gitmiş. Ama adı hep Melek kalmış, ta ki sinema salonu Emekli Sandığı’nın mülkiyetine geçene dek. Ondan sonra da Emek Sineması olup çıkmış... İ En zenginlerin kulübü Yer yer kırılıp dökülmüş duvarları soluklaşmış da olsa, Beyoğlu’nun en muhteşem yapılarından bir başkası önüne geliyoruz. Cağaloğlu’ndaki Düyunu Umumiye binasından Sanayii Nefise Mektebi’ne kadar İstanbul’a birçok taç yapı kazandırmış ünlü mimar Alexandre Vallaury’nin eseri, bir zamanların ünlü zenginlerinden Abraham Paşa’nın yaptırmış olduğu zenginler ve diplomatlar kulübü Cercle d’Orient binası burası... Ne görkem, ne zenginlik... Paşa, tam bir keyif adamıymış. Boğaz’da balık tutmak en büyük hobilerinden biri. Sırf bunun için yatının orta yerine, çapari sallamak için özel bir balık tutma deliği açtırmış. Bu zenginler ve üst düzey diplomatlar kulübünün birbirinden ünlü üyeleri arasında kimler yok ki: Enver Paşa, Talat Paşa, Prens Az İstiklal Caddesi’nde tarihin resmi geçidi iz, Damat Ferit, Sait Halim Paşa, Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Abdülhakhamit Tahran, Cemil Topuzlu ve daha nice ünlü devlet adamı... Binanın şimdiki durumu ise içler acısı. Halep orada pasajı burada Galatasaray’a doğru devam... Halep Pasajı’nın önündeyiz. 20. yüzyılın başlarında, içinde ünlü piyano satıcısı Ballati’nin, Puşadijyan Birahanesi’nin, Ses Opereti’nin, İtalyan Mahkemesi’nin yer aldığı bu pasajı yaptıran Hacar adında Suriyeli bir tüccar... Halep adı buradan kaynaklanıyor... Pasaja gelmeden önce, İstanbullulara yıllardır ünlü Fransız pastası “profiterol”ü tanıtan İnci Pastanesi yer alıyor. Kimileri için Beyoğlu’ndan geçerken ayak ve damak alışkanlığı yapmış adreslerden biri burası. Ayaküstü atıştırılan çikolata soslu bir profiterol ya da bir Uludağ tatlısı insana enerji pompalıyor sanki. 1920’li yıllarda, İnci’den önce burada ünlü gömlekçi Tataryan’ın mağazası varmış... Karşı sırada, Sarıca Ragıp Paşa’nın yaptırdığı üç handan biri olan, bir ucu Alleon Sokağı’na açılan Anadolu Pasajı çıkıyor karşımıza... Eskilerin hatırladığı gibi, girişinde ünlü Lazzaro Franko Mağazası’nın bulunduğu pasaj burası. Pasajın bitişiğinde, Türkiye’nin ilk büyük sineması, günümüzde bir bölümü tiyatro salonu olarak kullanılan bin 600 koltuklu Atlas Sineması var. 1960’lı yıllarda Ada