Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 BURSA ÇEVRESİ NASIL GİDİLİR? Bursa’dan AnkaraEskişehir yoluna girip de 8. kilometrede sağa saparsanız 10 kilometre sonra Cumalıkızık’tasınız. Bursa Garajı’ndan da minibüs ve belediye otobüsü kalkıyor. Köyün girişinde otomobili bırakıp yürümek gerekiyor. Köyde pansiyonculuk yavaş da olsa gelişiyor. Pansiyonlarda yemek de bulunuyor. KÖŞE BUCAK kimsenin itirazı yok, olmaması da gerekiyor. Ama sorun da burada başlıyor. Yüzlerce yıllık evlerin aslına uygun olarak, izinli ve projeli onarımı çok pahalı bir iş. Cumalıkızık halkı da devlet kadar korumak istiyorlar köylerini ama güçleri yetmiyor. Devlet de SİT ilan edip gerisine karışmıyor. Sorun da burada başlıyor. Onarılamayan evler ayakta zor duruyor. Evleri usulü dışında onarmak yasak. Tamam ama kendi halinde yıkılmaya bırakmak serbest. Burada kamunun desteği gerekiyor. Korumak için sevmek gerek Cumalıkızık’ta 270 ev tarihi eser olarak koruma altına alınmış. Ancak 180 hanede yaşam sürüyor ve terk edilen evler yıkılıp gidiyor. Uludağ’ın eteğinde 700 yıllık müzeköy: Cumalıkızık çok da kendi haline bırakılmış sayılmaz. Bursa’daki sivil toplum örgütleri ciddi çabalar gösteriyorlar. Belediyeler de zaman zaman bir şeyler yapıyor. Köy 270 hane olarak tescil edilmiş, 180’inde yaşanıyormuş ama bir kısmı artık yok. Anıtlar Kurulu restorasyon işini üstlenmiş. Ama köylüler bu işin iyi yürümediği görüşünde. “Bıraksınlar 700 yıldır nasıl koruduysa köylüler gene korurlar” diyorlar. Köy artık Yıldırım Belediyesi’ne bağlı bir mahalle olmuş. Belediye köyün korunması ve ayakta kalması için sivil toplum kuruluşları ile birlikte gayret gösteriyor. Sokak çeşmeleri gürül gürül akmaya devam ediyor. Sokakların adları da hoş ve levhaları ahşap; Saldede, Cin Aralığı, Köyüstü diye sıralanıyorlar. Köyün öyle büyük bir meydanı yok, ana caddesi de yok. Camisi de 700 yıllık Kızıklardan Cumalı umalıkızık da nerededir, diyenler de aslında bu köyü bir yerlerde görmüşlerdir de farkında değillerdir. Bir zamanlar çok popüler olan ve hala televizyonlarda gösterilen Yeşilçam’ın “Tarihi Filmleri” için plato olarak kullanılırdı Cumalıkızık Köyü. Cüneyt Arkın’la kılıç sallamış çok insan var köyde. Kahvede sohbet açılınca keyifli keyifli anlatıyorlar. Yaşı tutan hemen herkes bu filmlerde figüran olarak rol almış. Malkoçoğlu başta tarihi filmlerin doğal platosu olarak neden mi Cumalıkızık seçilmiş? Çünkü burası gerçekten bir müzeköy de ondan. Oğuzlar’ın Yıldızhanoğlu Kızık boyunun yörede kurduğu yedi köy varmış. Değirmenlikızık Bursa’nın bir mahallesi haline gelip kaybolmuş. Fethiyekızık, Hamamlıkızık... diye sıralanıp giderlermiş. Zaman değiştirmiş, yutup yok etmiş bu Cumalıkızık evleri Genellikle iki ya da üç katlı olan Cumalıkızık evlerinde “hayat” denilen bölüm en çok kullanılan alan. Ya avludan ya da doğrudan kapıdan hayat bölümüne geçiliyor. Bu mekandan ürünlerin depolanmasına, yakacak malzemenin istiflenmesinden, düğün yapılmasına kadar pek çok işte yararlanılıyor. İç avludaki fırında ekmek ve börekçörek pişiriliyor. Şaraphane denilen ahşap teknelerde üzümler sıkılır, kazanlarda pekmezler kaynatılır. Çamaşırlar da burada yıkanır ve kurutulur. Zemin kısmında mutfak, tuvalet, ahır, kümes, ocak ve fırın yer alıyor. Cumalıkızık evlerinde tavan yüksekliği az olan bir kat kışlık olarak ayrılmış. Burada yatak odaları, oturma odaları, banyo ve ocaklar bulunuyor. Üç katlı olan Cumalıkızık evlerinde ikinci kat yazlık olarak ayrılmış. Bu katta odalar, eyvan, seki ve sedirler değişik tipteki sofalarda sıralanıyorlar. Üst katta ise baş oda denilen minderli yastıklı seki ve sedirlerin bulunduğu rahat oturmaya elverişli odalar yer alıyor. C köyleri de bir Cumalıkızık direnmiş, ayakta kalmış. Köyün sanatevi, etnografik müzesi, konukevi var. Tarihi hamamı da arada bir “gelin hamamı” olarak yakılıyor. Bir de bayram hamamı olarak. Köy kahvesi yüksek bir sette. İş güç zamanı ise kahvede yaşlılar oturuyor. Hoşsohbet insanlar. Keyifleri de var dertleri de. Köyün gençlerinden iş bulabilenler Bursa’da çalışıyorlar. Bazıları da kente yerleşiyor. Köy kestanecilikle geçinirmiş. Uludağ’ın eteklerine doğru yayılan kestane ormanı köye ekmek sağlarmış. Zamanla hastalık gelmiş ağaçlara, Bursa’nın kestane şekercileri daha ucuz buldukları başka yerlerden de kestane getirtir olunca geçimdirim bozulmaya başlamış. Gençlere de yol görünmüş. Türkiye’de tarihi alanlar SİT alanı olarak ilan ediliyor ve öylece bırakılıyor. Tadilat yapmak bile yasak. Buraya kadar