Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Nr. 09 / 2007 02 MÄRZ 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf YÖK tarafından oluşturulan komisyonca hazırlanan rapor Cumhurbaşkanı’na sunuldu İmam hatiplere sınırlama Başbakanın İşlevi? Başbakan Erdoğan sinirli; Sayın RTE’nin gerilimi televizyon ekranlarına pek çarpıcı biçimde yansıyor, işi gazetecileri azarlamaya dek tırmandırıyor, Milli Güvenlik Kurulu’na bulaşan bir vatan ihaneti edebiyatını diline doluyor, sert ve saldırgan bir üslup kullanıyor. İki olasılık var: Başbakan ya gerçekten sinirli ya da özellikle bu yöntemi yeğliyor; hedefine yürürken gerilimi kullanıyor. Hedefi nedir? 2007 yılında iki seçim var; Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçim. Sayın Erdoğan’ın önce Çankaya’ya çıkmak, sonra da bu atılımla genel seçimi etkilemek için, uzlaşmaya değil, gerilime ihtiyacı olduğu düşünülebilir. Ya da Erdoğan’ın gerilimi, ne yapacağını bilmemekten, kararsızlıktan, kuşkulardan kaynaklanabilir. Ne olursa olsun, ortalıkta normal sayılabilecek bir hava yok! Başbakan ülkede ortamı sakinleştirip siyasette dengeli ve akılcı ilişkilerin zeminini yaratacak yerde, kavgacılığı yeğleyen bir siyasetçi portresi çiziyor. ? Başbakan Erdoğan’ın bu sinirli hali ve ülkede gerilimi körükleyen stratejisi, demokrasinin bir uzlaşma rejimi olduğunu düşünenlerde düş kırıklığı yaratmakta, AKP üzerindeki takıyye şaibesini de yoğunlaştırmaktadır; dış güçlere alabildiğince ödüncü işbirliğini gündeme getiren iktidar siyaseti son dönemde muhalefete ilginç bir güç katmaktadır. Bu gücün daha çok milliyetçi (millici, ulusalcı) kanatta gelişmeleri körüklemesi raslantı değildir. ? Siyasal bilimlerde, dinciliğe karşı milliyetçilik, gericiliği değil, ilericiliği vurgulayan bir akım olarak değerlendirilir. Şeriatçılık (İslamcılık, dincilik) Türkiye’nin yer aldığı coğrafyada çarpıcı bir irticayı vurguluyor. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç başkanlığında oluşturulan Strateji Komisyonu’nca hazırlanan, ortaöğretim sistemindeki uygulamalarla sınıfta kalmanın sınıf geçmekten zor hale geldiğine dikkat çekilen raporda, imam hatip liselerinin sayıları ve programlarının, bu okulları, liselere alternatif konumdan çıkaracak biçimde sadece “din görevlisi yetiştirmekle sınırlı” hale getirmesi gerektiği vurgulandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) “Türkiye’nin Yükseköğretim Stratejisi” adlı raporunu tamamlayarak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e sundu. Raporda, üniversiteye girişte uygulanan öğrenci seçme sınavının, kendini ifade etmede zorlanan, sorun çözme becerisi yeterince gelişmemiş, sosyal etkinlik deneyimi olmayan, toplumdan kopuk, ortaöğretimin temel amaçları ile yoğrulmamış bir lise mezunu profilinin yetişmesine yol açtığı belirtildi. Ortaöğretim sistemindeki uygulamalarla sınıfta kalmanın sınıf geçmekten zor hale geldiğine dikkat çekilen raporda, imam hatip liselerinin sayıları ve programlarının, bu okulları, liselere alternatif konumdan çıkaracak biçimde sadece “din görevlisi yetiştirmekle sınırlı” hale getirmesi gerektiği vurgulandı. Devamı 18. Sayfada İki İstanbul’dan tablolar Dünya şehri İstanbul’u anlatan Orhan Pamuk’un kitabı Almanca konuşulan dünyada da büyük ilgi topluyor. Bu kitap uzun süredir çok satanlar listesindeki yerini koruyor. Fakat ondan çok önce, İstanbul’un cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki konumunu, Türkçenin büyük ustası Aziz Nesin “Böyle Gelmiş Böyle Gitmez” başlığı altında yayımlamıştı. Tam bir “İstanbul çocuğu” olan Nesin’in bu başyapıtını da Almanca okumak mümkün. Almanya’da ve iki dilde yetişen genç kuşaklar, acaba hangi İstanbul’u okuduklarında toplumundan sorumlu bir insan, bir aydın olarak dünyaya geldiklerini düşünecekler? Bir karşılaştırma yapılacağı kesin... Osman ÇUTSAY’ın haberi 20. Sayfada Devamı 18. Sayfada C DİSK’in 40. yılı “DİSK Kırk Yıllık Dostlarıyla Buluşuyor” gecesi coşkulu geçti. Prof. Dr. Erdal İnönü, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, CHP İstanbul Milletvekili Bülent Tanla, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Gençay Gürsoy, gazeteciyazar Altan Öymen, sanatçı Meral Okay, gazetemiz yazarlarından Şükran Soner’in de aralarında bulunduğu çok sayıda sendika genel başkanı, üyesi ve yurttaş geceye katıldı. Financial Times: Haberi 18. Sayfada Büyükanıt konuşunca tavır değişti İngiliz Financial Times gazetesi, Genelkurmay Başkanı’nın ABD’de Iraklı Kürt liderlerle görüşülmesine karşı olduğu yolundaki uyarısının ardından hükümetin Kürt liderlerle temas kurma planından vazgeçtiğini öne sürdü. Olayı, “Hükümetin boyun eğmesi, askerlerin bir zaferi anlamına geliyor” diye yorumlayan gazete, ABD gezisini hükümete mesaj vermek için kullanan Büyükanıt’ın seçimler öncesinde hükümetle tekrar karşı karşıya geleceğini de öne sürdü. Soruşturmaya genişletme Danıştay ve gazetemize yönelik saldırılara ilişkin davada yargılanan sanık Süleyman Esen’in avukatı Mehmet Ener, soruşturmanın genişletilmesi isteminde bulundu. Avukat Ener, sanık Alparslan Arslan’ın cezaevine girdikten 36 gün sonra verdiği ifade doğrultusunda, müvekkili Süleyman Esen’in tutuklandığını anımsattı. Dilekçede, Arslan’ın, tutuklandığı 21 Mayıs26 Haziran 2006 tarihine kadar kimlerle, hangi gün, hangi saatler arasında görüştüğünün ve bu kişilerin yakınlık derecesi ile görevlerinin, cezaevi müdürlüğü ve jandarmasının kayıtlarından öğrenilmesi istendi. Bush’a Oscar’lı mesaj 79. Oscar ödülleri sahiplerini buldu. “Köstebek” (The Departed) en iyi film dalında Oscar’a değer görülürken, filmin yönetmeni Martin Scorsese en iyi yönetmen Oscar’ını alan isim oldu. En iyi kadın oyuncu ödülü “Kraliçe”deki performansıyla Helen Mirren’a (sağda); en iyi erkek oyuncu ödülü “İskoçya’nın Son Kralı”ndaki rolüyle Forest Whitaker’a verildi. Sera gazı salınımı azaltmayı öngören Kyoto Protokolü’nü imzalamaya yanaşmayan Bush’a, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore’un hazırlayıp sunduğu, küresel ısınmanın zararlarını konu alan “Uygunsuz Gerçek”le yanıt verildi. Film en iyi belgesel ödülünü (üstte) aldı. Haberi 16. Sayfada Haberi 4. Sayfada Haberi 18.Sayfada