26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

16 İran’ın tam üyeliği ve yeni başvurular değerlendiriliyor... C S TRATEJİ ŞİÖ, genişlemeyi tartışıyor Dr. Nuraniye HİDAYET EKREM TUSAM Uzak Doğu Pasifik Araştırmaları Masası nekrem@tusam.net angay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) kuruluşunun 5. yıldönümü dolayısıyla, üye ülkeler son dönemde birçok toplantı düzenledi. 15 Haziran’da ise Şangay’da ŞİÖ’nün 6. Zirvesi yapılacak. Açıklamalara göre, bu zirvede ŞİÖ’nün ilk beş yılında elde edilen başarı ve deneyimler gözden geçirilip özetlenecek. Ayrıca örgütün gelecekteki konumu ve politikalarının belirlenmesi bekleniyor. Şangay’daki Dışişleri Bakanları toplantısında İran’ın nükleer sorunu ve örgütün genişlemesi müzakere edildi. İlgili taraflar, örgüte yeni üye kabulü ile ilgili araştırmalarını sürdürme ve hukuki temeli kurup iyileştirme konusunda fikir birliğine vardılar ve bazı yeni kararları onayladılar. Açıklamalara göre Çin, örgütün genişlemesine pek sıcak bakmıyor. Ancak Rusya, başta İran’ın üyeliği olmak üzere örgütün genişlemesinden yana tavır sergiliyor. Ş Sınırlı hedeflere yönelik oluşturulan ŞİÖ, günümüzde ikinci kutbun en ciddi adayı olarak kabul ediliyor. ABD karşıtı olma yolunda ciddi kararlar alan örgütte, İran’ın tam üyeliği, diğer üyelerin ise başvuruları değerlendiriliyor. çok taraflı işbirliğinin ve karşılıklı çıkarların sağlanması konusunda faydalı olacağına inanılıyor. Örgüt uluslararası ilişkilerde daha fazla otorite kazanmaya başlamasıyla bir çekim merkezi haline geliyor. Dolayısıyla örgüte üye olmak isteyen ülkeler de gittikçe artıyor. Aslında ŞİÖ kurulduğu Haziran 2001’den itibaren genişleme meselesi gündeme geldi. Aralarında Afganistan ve Türkiye’nin de bulunduğu birçok Asyalı ülke örgüte gözlemci üyelik konusunu çeşitli ortamlarda dile getirdiler. İran nükleer sorununda aynı görüşü paylaşan Rusya ile Çin arasında örgütün genişlemesi konusunda fikir ayrılıkları bulunuyor. Rusya ve Kazakistan genişlemeye sıcak bakarken Çin pek sıcak bakmıyor. Çin, örgütün kurumsallaşmasını savunuyor. Çin Dışişleri Bakanı Li Zhaoxing, İran’ın üyeliğinin ABD’nin tepkisine yol açabileceği gibi Pekin ile Washington’un ilişkilerini de olumsuz etkileyebileceği endişesini dile getirdi. Pakistan, İran ve Türkiye gibi ülkelerin katılımıyla örgüt Akdeniz’e uzanabilir ve Batı cephesiyle yüz yüze gelebilir. ABD’nin etkisini kırmaya çalışıyorlar. Çin’in üye kabul etme konusunda çekinceleri bulunuyor. Bazı Çinli araştırmacılar ŞİÖ’nün genişlemesinin yani üye kabul etmesinin, mevcut olan örgütün güç dengesinin değişmesine yol açacağını savunurlarken, üstünlüğün Çin’in elinden çıkabileceği endişesini taşıyorlar. Ancak bu tutum örgütün temel ilkesi olan dışa açık ifadesiyle çelişiyor. Çinlilere göre, gelecekte Hindistan ve Pakistan örgüte üye olduğu takdirde "iki düşman" arasındaki sorunların da örgütün gündeminde yer almasıyla, örgütün işlevsiz kalması veya parçalanması söz konusu olabilir. Hindistan ve Türkiye’nin örgüte girmesiyle ABD’nin çıkarı için hizmet etme olasılıkları bulunuyor. GENİŞLEME Temel tehdidin aşırılık, terörizm ve ayrılıkçılık olduğunu savunan ve üye ülkelerin bu yönde karşılaştığı sorunlara ortak bir çözüm geliştirmeyi hedefleyen ŞİÖ, 15 Haziran 2001’de Şangay’da kurulmuştu. Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan olmak üzere altı üye ülkeden oluşan örgütün, Moğolistan, Pakistan, Hindistan ve İran’dan oluşan dört gözlemci üyesi bulunuyor. ŞİÖ’nün genişlemesiyle birlikte kapsama alanı Doğu, Orta, Batı ve Güney Asya’ya kadar genişledi. ŞİÖ Aralık 2004’te BM’nin gözlemci statüsüne kabul edildi. ŞİÖ, Nisan 2005’te Rusya’nın önderliğinde olan BDT ve Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) ile ilişki kurdu. Rusya’nın inisiyatifinde olan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü ile de bölgesel güvenlik işbirliği ilişkisine giren ŞİÖ, gelecekte Asya’nın ekonomik ve güvenlik alanında belirgin rolü üstlenmeye aday durumdadır. ŞİÖ’ye üye ülkeler zengin enerji kaynakları, gıda ve nakliye yolları ile büyük ilgi topluyorlar. Gözlemci ülkeler dâhil on ülkenin kapsadığı alan 37 milyon km olup Avrasya’nın yüzde 74’ünü teşkil ediyor. Nüfusu 2.7 milyar olup dünya nüfusunun yüzde 40’ını oluşturuyor. Örgütte BM Güvenlik Konseyi daimi beş üyeden ikisi, Çin ve Rusya yer alıyor. Dünyada stratejik nükleer silaha sahip olan ülkelerin (ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin, Hindistan, Pakistan, Kuzey Kore, İran) yarısı bu örgütte yer almaktadır. Örgüt rakamsal açıdan en büyük orduya sahip konumda. Zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarını barındırıyor, belli düzeyde teknolojiye ve dünyanın en büyük pazarına sahip. Yani ŞİÖ, dünyanın en büyük güvenlik ve ekonomik örgütü almaya adaydır. Gözlemci ülkelerin ŞİÖ’ye üye olmalarıyla örgütün kapasitesinin daha da artacağına, TÜRKİYE’NİN ÜYELİĞİ İlk olarak sınır güvenliğinin sağlanmasını hedeflemiş olan örgüte, değişen dünya koşulları yeni anlamlar yükledi. Siyasi, ekonomik, bilimteknik ve eğitim gibi konular, örgütün ŞİÖ toplantılarından... uyumlaştırmak istediği hedefler arasına girdi. Yeni planlara göre örgüt birbirinin seçimlerini de gözlemleyebilecek. Bu durum, örgüte üye ülkelerin kamu kurumlarının işlevsel yanını kapsayan bir biçime dönüştüğünü gösteriyor. Askeri ve siyasal alanda alternatifler sunan bu örgüt ilerde ekonomik unsurlarda ilerlemeler kaydedebilir. Çünkü örgütün nihai hedefi bölgede serbest ticaret alanı oluşturmak. Dolayısıyla, Türkiye yüzde 97’si Asya kıtasında yer alan bir ülke olarak, ŞİÖ’ye üye olabilir. Resmi başvuru konusunda bir bilgi bulunmasa da, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 15 Ocak 2005 tarihlerinde yaptığı Çin ziyareti sırasında, Türkiye’nin ŞİÖ’ye üyeliği konusunu Başbakan Wen Jiabao’ya iletti. Gül, Bölgede en çok Hindistan, Pakistan ve İran örgüte üye Türkiye’nin ŞİÖ’de yer almasının Rusya ve Çin ile olmaya çalışmışlardır. Hindistan’ı destekleyen Rusya ile siyasi istişarelerini güçlendireceğini savundu. Başbakan Pakistan’ı destekleyen Çin arasındaki anlaşmazlık Erdoğan’ın Moskova ziyareti sırasında da Türkiye’nin nedeniyle Hindistan’ın üyelik meselesi askıya alınmıştı. ŞİÖ’ye gözlemci üye olması konusu gündeme geldi. Son Şangay toplantısında Çin Dışişleri Bakanlığı Ancak bir ilerleme sağlanamadı. Sözcüsü Liu Jianchao, yaptığı açıklamada, bazı ŞİÖ’nün önemli özelliklerinden biri, faaliyetlerin ülkelerin ŞİÖ’ye üye olma yönündeki iradesini resmi örgüte katılan yeni üyelere açık olması. Türkiye’nin veya gayri resmi olarak ilettiğini kaydederken, üyelerin üyelik konusunda Çin’in desteğini alma olasılığı düşük. yeni başvurular üzerindeki araştırmaların Bunu Gül ile Çin Ticaret Bakanı Bo Xilai arasındaki sürdürüleceğini belirtti. Aynı toplantıda Rusya Dışişleri görüşmede kullanılan bir Çince deyimden anlamak Bakanı Sergey Lavrov, özellikle İran’ın üyeliğini olanaklı. Gül’ün Türkiye’nin AB’ye üye olmasının savundu. Rusya’da insan hakları ihlalleri ve siyasi Asya’ya olan ilgisinin azalacağı anlamına hakların kısıtlanmasındaki artış, G8’in Rusya’yla gelmeyeceğini vurgulaması üzerine, Çinli Bakan, "iki ilişkisinin devam etmeye değip değmeyeceğinin ayak iki teknede" cevabını verdi. Pekin hükümeti ve tartışılmasına yol açıyor ve Rusya’nın G8’de yerinin Çinli uzmanlar Türkiye’nin AB üyeliğine olumlu olmadığı savunuluyor . G8 zirvesinin Temmuz 2006’da bakıyorlar. Çünkü AB’ye giremeyen Türkiye’nin St. Petersburg’da yapılmasının beklendiği bir dönemde, Asya’ya yöneleceğini, Orta Asya ile Doğu Türkistan Rusya’nın İran’ı ŞİÖ’ye üye yapmak istemesi, Rusya sorununda etkin olarak Çin’in bölgedeki çıkarlarına Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, St. Petersburg’da G8 zarar verebileceğini düşünüyorlar. Çin, ŞİÖ’nün en ülkeleri liderlerinin elini sıkarken İran kartını koz olarak etkin kurucu üyesidir ve Çin’in onayı olmadan kullanmak istediğini gösteriyor. Uzmanlara göre, Rusya Türkiye’nin üyeliği olanaklı değil. ile Çin ŞİÖ çerçevesinde İran kartını oynayarak
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear