Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Tahran’ın olası saldırıyı beklediği ve yanıt vermeye hazırlandığı bölge… C S TRATEJİ 9 İran’ın yumuşak karnı: Basra Cavid VELİEV TUSAM Yakındoğu Araştırmaları Masası cveliev@tusam.net O rtadoğu’nun dört büyük devletinin ekonomik yaşamı için vazgeçilmez olan Basra Körfezi, ABD’nin Irak işgali ve ABDİran sürtüşmesi ile birlikte bölgenin güvenliği açısından stratejik önemini iyice güçlendirdi. Körfeze sınır olan ülkelerin körfez sularını ve doğal kaynaklarını korumak için işbirliği yapamaması ve tek başına her hangi bir kıyı ülkesinin bu güvenliği üstlenememesi, körfezi dış müdahaleye açık bırakıyor. Kıyıdaş ülkelerin birbirleriyle savaşmaları İngiltere ve ABD gibi bölge dışı güçlerin körfeze yerleşmesine zemin hazırladı. 20. yüzyılın son çeyreğinde körfezde İranIrak ve IrakKuveyt arasındaki çatışmalar kıyıdaş ülkeler arasında güven krizini perçinledi. ABD ile ciddi boyutta sorun yaşayan İran, kendisine yönelik olası saldırıyı Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı’ndan bekliyor. Bu beklentisini geçtiğimiz haftalarda yaptığı tatbikatta da gösterdi. Körfez’de ABD ve İngiltere’nin önemli bir askeri varlığı bulunuyor. körfezden çıkarmak için işbirliğine çağırıyor. İran, bölgede yabancı güçlerin varlığına karşı çıkarken, diğer körfez ülkeleri ise Tahran ve daha önce de Bağdat’ın yayılmacı politikaları nedeniyle savunmak zorunda kalıyor. Basra Körfezi İran’ın askeri, ekonomik ve kültürel yaşamında önemli bir yere sahip. Körfez ekonomik öneminin yanı sıra İran’ın en çok tehdit algıladığı bölgedir. İran, Körfezi "Fars Körfezi" olarak tanımlıyor ve herhangi ikinci bir adla adlandırılmasından rahatsız oluyor. Arap ülkeleri de körfezi "Arap Körfezi" olarak tanımlıyor. İran bu tanımlamanın ABD tarafından yürütülen psikolojik savaşın bir parçası olduğunu iddia ediyor. Körfezin farklı adlarla anılması Arap ülkeleri ile İran arasında zaman zaman soruna dönüşüyor. Humeyni döneminde körfezin "Müslüman Birliği Körfezi" olarak adlandırılması önerisi de İran’ın bölgedeki yayılmacılık politikasının bir parçası olduğunu gerekçesiyle Arap ülkelerince kabul edilmedi. Basra Körfezi Ortadoğu’da hegemon güç olma arayışında olan İran için çıkış noktası konumunda. Askeri varlık açısından İran asker sayısı ve teçhizat anlamında körfezin en güçlü devleti konumunda bulunuyor. İran her fırsatta körfezde stratejik konumunu güçlendirmeye çalışıyor. İran 1992 yılında Birleşik Arap Emirlikleri ile tartışmalı olan Abu Musa, Küçük Zumb ve Büyük Zumb adalarını işgal etti. Adaları elinde tutan İran Hürmüz Boğazı trafiğini daha kolay kontrol ediyor. İran’ın körfezde ve Umman Denizi’ndeki askeri varlığı İranIrak Savaşı’nda büyük darbe aldı. ABD’nin ilk körfez savaşıyla birlikte bölgedeki ağırlığını artırması İran’ı karşı önlemlere yöneltti, bu çabaları sürüyor. Özellikle denizden havaya ve havadan denize fırlatılabilen füzeleri geliştiriyor ve denizaltılarının sayısını artırıyor. İran, 1 Nisan 2006’da Basra Körfezi ve Umman Denizi’nde başlattığı "Büyük Peygamber Deniz Tatbikatı"nda üç adet karadan denize füze denemesi gerçekleştirildi. İddialara göre tamamen kendi üretimi olan Hut füzesi dünyanın en hızlı füzesidir ve radara yakalanmama özelliği bulunuyor. Askeri uzmanlar ise bunu kabul etmiyor. İran Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın açıklamasına göre bu füzeden sadece Rusya’da ve İran’da var. Ayrıca tatbikat sırasında uçan bot denemsi de yapan İran, körfezde ‘güçlü olduğu’ imajını vermeye çalışıyor. Tatbikatın, ABD ve İsrail’e karşı gövde gösterisi olduğu, Devrim Muhafızları Komutanı Yahya Rahim’in, "İran sahip olduğu füzeleri ile bölge dışından gelen her türlü tehdidi bertaraf etme gücüne sahiptir" açıklamasından da anlaşılıyor. Başka bir deyişle İran’ın nükleer çalışmalarına yönelik ABD ve uluslararası baskılar n, rey örfez ülkeleri (Bah arttıkça İran da agresifliğini , tar Ka Irak, İran, Kuveyt, artırmayı sürdürüyor. a ny dü ) Suudi Arabistan Ayrıca İran, tatbikattaki ni ’si 27 e zd petrol üretiminin yü denemeleriyle ABD ile tiüre a ad ny gerçekleştiriyor. Dü çatışması durumunda rabu de ’i 25 e len petrolün yüzd topraklarını kendisine karşı l tro pe ş mı lan nıt Ka dan taşınıyor. kullandırtacak ülkelerin de do ’si ve rezervlerinin yüzde 57 hedef olacağı mesajını da ’i 45 e zd ğalgaz rezervlerinin yü veriyor. or. uy lun Basra Körfezi’nde bu ı ns Aja i Enerj (Uluslararası UMUŞAK KARIN ri) rile ve İran dışında Basra Körfezi ülkelerinin hepsinde ABD’nin askeri varlığı bulunuyor. ABD, Basra Körfezi, Hürmüz İRAN’IN POLİTİKASI İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Ahmedinecad Basra Körfezi’nin ve Hürmüz Boğazı’nın özel ekonomik ve jeopolitik statüye sahip olduğunu söylerken bölge ülkelerini yabancı güçleri K Y Ahmedinecad