Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 A C S BDÇin askeri ilişkileri... TRATEJİ Washington Pekin’den endişeli Dr. Nuraniye HİDAYET EKREM TUSAM Uzak DoğuPasifik Araştırmaları Masası nekrem@tusam.net BD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, 1820 Ekim 2005’teki Çin ziyareti sırasında devlet ve ordu yetkilileriyle görüşmüş, Çin’in stratejik füze birliğini ve Harp Bilimi Akademisi’ni ziyaret etti. Göreve geldiği 2001 yılından bu yana ilk kez Çin’i ziyaret eden Rumsfeld, Çin’in askeri harcamalarını yüksek tutmasına yönelik kaygılarını dile getirdi. Taraflar arasındaki görüşmelerde esas olarak Çin’in gelecekteki pozisyonu, Çin’in hava ve uzay teknolojisi çalışma programları, AB ve Rusya’nın Çin’e yönelik silah satışı, Tayvan sorunu ve Kore Yarımadası’ndaki nükleer sorun gibi konular ele alındı. Rumsfeld, Pekin ziyareti sonrası Güney Kore, Moğolistan, Kazakistan ve Litvanya’yı kapsayan ziyaretine devam etti. Rumsfeld’in Asya ziyaretinde müttefik ülke Japonya’nın yer almayışı Çin basınında farklı yorumlara neden oldu. alnızca ekonomisi ile değil askeri bir güç olarak da etkinliğini artırmaya çalışan Çin’in, ABD ile askeri Y ilişkileri üst düzeyde bulunmuyor. ABD Başkanı Bush’un bu ay içinde ziyaret edeceği Çin’e ilk önce Rumsfeld ziyarette bulundu. Rumsfeld, ziyareti sırasında, Çin’in askeri hedeflerinden duydukları kaygıyı dile getirdi. Financial Times 28 Ekim A porda Çin’in geleceği hakkında somut ifadeler kullanılmıştır. Raporda, Çin’in askeri bütçesinin 30 milyar dolar gösterilmesine rağmen, bunun üç misli olarak algılanması gerektiği, Çin’in askeri modernizasyonuna hız vererek bölgede tehdit yarattığı ve yükselen Çin’in gelecekte ne yapacağı konusunda şüphe duyulduğu yazmaktadır. Çin endişe yaratıyor in’in askeri alandaki yatırımlarını artırması, modern silahlar geliştirmesi, Washington yönetimi kadar Kore, Japonya ve özellikle Tayvan’ı da tedirgin etmektedir. Onları endişelendiren aslında Çin’in gen teknolojisinden elektronik üretimine hatta uzay uçuşlarına kadar gösterdiği başarılı grafiktir. Çin, artık bir dünya fabrikası haline gelmiş ve belli düzeyde denizden karaya, karadan uzaya uzanan bir teknolojiye sahip olmuştur. Yükselmekte olan güç olarak uluslararası etkisi de günden güne artmaktadır. Bütün bu gelişmeler, ABD yönetimini endişelendirmekte ve ABD’nin Çin’e yönelik politikasını belirsizliğe sokmaktadır. Böyle bir durumda ABD Savunma Bakanı Rumsfeld’in Çin’i ziyaret etmesi ve Çin ile yakın temas kurması, Pekin’in gerçek niyetini öğrenme çabası olarak algılanabilir. Rumsfeld’in Çin ziyareti sırasında, Çin’in askeri modernizasyonu için şeffaf olmayan harcamalar üzerinde duyulan endişeyi tekrar dile getirmiştir. Rumsfeld, Çin’in gelecekteki liderlerini yetiştiren Komünist Parti Okulu’ndaki konuşmasında, Çin’in askeri kapasitesini artırma faaliyetlerinin diğer ülkelerce endişeyle takip edildiğini ve barışçıl niyet konusunda akıllarda soru oluştuğunu belirtmiştir. Rumsfeld, “Çin’in askeri alanda kapsamlı ve hızlı yayılması ile ilgili olarak birçok ülkenin aklında sorular oluşuyor. Çin’in bu alandaki gelişimi doğal olarak diğer ülkeleri, Çin’in niyetini sorgulamaya itiyor ve aynı şekilde onlar da kendi durumlarını ayarlama yoluna gidiyor” diye konuşmuştur. Çin’in politik alanda yeteri kadar şeffaf olmamasının ABD’yi endişelendirdiğini buna rağmen ülkesinin, Çin’i refah ve barış içinde görmek istediğini belirten Rumsfeld, iki ülke ilişkilerini “içinde meydan okumaların da olduğu karışık bir yapı” olarak tanımlamıştır. Çin’in Amerika kıtasını vurabilecek nükleer füzelerle gücünü artırdığına işaret eden Rumsfeld, Çin’den yana duyulan bu endişelerin, ancak siyasal sis Ç ÇinABD arasında diyalog arayışı inABD arasındaki askeri diyalog, 1996’da iki ABD uçak gemisinin Tayvan Boğazı’na konuşlandırılması ve 1999’da Yugoslavya’daki Çin elçiliğinin ABD tarafından bombalanması gibi sorunlar yüzünden soğuk dönemler geçirmiştir. 1 Nisan 2001’de yaşanan Ep3 casus uçak krizi sonrası ise iki ülke arasındaki askeri ilişkiler askıya alınmıştır. Rumsfeld’in üç gün süren Çin ziyareti, ikili askeri ilişkileri iyileştirme ve karşılıklı güveni artırma dışında, Kasım ayında ABD Başkanı Bush’un Çin’e yapmayı planladığı ziyarete bir hazırlık amacı da taşımaktadır. Çin’le ilişkileri “karmaşık” olarak nitelendiren ABD Başkanı George W. Bush ve Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, ABD’nin Çin politikası konusundaki kararsızlığına işaret etmişlerdir. 21 Eylül 2005’te Dışişleri Bakan Yardımcısı Robert Zoellick’in National Committee on U.S. China Relations kuruluşunda yaptığı ABDÇin ilişkileri konuşmasında, yükselen bir Çin’in gelecekte nasıl bir politika izleyeceğinin hem ABD hem de diğer ülkeleri ilgilendiren bir sorun olduğunu ifade etmiştir. Zoellick, dünya ile en Ç tegre olan ve mevcut siyasal sistemini değiştiren Çin’in, dünya barışı ve istikrarına katkıda bulunabileceğini ileri sürmüştür. Ancak Pentagon, Çin’in geleceğine kuşkulu bakmaktadır. 4 Haziran 2005’te Rumsfeld, International Institute for Strategic Studies adlı kuruluş (IISS) tarafından Singapur’da düzenlenen “Asya Güvenlik Konferansı”nda yaptığı konuşmada, hala bazı eski düşmanlıkların yükünün taşındığını ve askeri bütçelerin arttığını ifade etmiştir. Çin’in dünyadaki üçüncü, Asya’daki en büyük askeri bütçeye sahip olduğu tahmininde bulunan Rumsfeld, Çin’in füze gücünü, füzelerinin sade ce Pasifik bölgesinde değil pek çok farklı yere ulaşmasını sağlayacak biçimde, artırarak genişlettiğine dikkat çekmiştir. Çin’in, aynı zamanda ileri askeri teknoloji sistemlerini geliştirdiğini söyleyen Rumsfeld konuşmasında “Çin’i tehdit eden bir devlet olmadığına göre, yatırımların sürekli artması neden? Bu sürekli, giderek büyüyen silah alımları neden? Bu sürekli, büyük çaplı askeri konuşlandırmalar neden?” gibi soruları arka arkaya yöneltmiştir. ABD Savunma Bakanlığı tarafından Kongreye sunulan “Military Power of the People’s Republic of China 2005” adlı Temmuz’da yayınlanan ra Financial Times 1 Kasım ?